Türkiye büyük bir ülke

Türkiye büyük bir ülke

Rusya Devlet Başkanı Putin, ülkesinde çekilen “2018’de Dünya Düzeni” adlı belgeselde “Türkiye büyük bir ülke” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise çok sağlam bir adam dedi, Ankara, Moskova ve Tahran’ın girişimleriyle Suriye’de işe yarayan anlaşmalar ortaya çıktığını söyledi

08 Mart 2018 - 10:10 - Güncelleme: 08 Mart 2018 - 10:28

büyük bir ülke

Giriş Tarihi: 8.3.2018 09:43 Güncelleme Tarihi: 8.3.2018 10:14

Devlet Başkanı Putin, ülkesinde çekilen “2018’de Dünya Düzeni” adlı belgeselde “ büyük bir ülke” dedi ve , ve Tahran’ın girişimleriyle ’de işe yarayan anlaşmalar ortaya çıktığını söyledi

Türkiye büyük bir ülke

Rus gazeteci Vladimir Sovolyev'in "2018'de Dünya Düzeni" isimli belgesel filmi için mülakat veren Devlet Başkanı , hakkında açıklamalar da yaptı. --Tahran üçlüsünün girişimleriyle konusunda varılan anlaşmaların işe yaradığını kaydeden Putin "Türkiye büyük bir ülke, bizim komşumuz. Yüzyıllar boyu Türkiye ile farklı ilişkilerimiz oldu. Türkiye ile objektif bir şekilde iyi ilişkiler geliştirmekle ilgileniyoruz" dedi.
Sovolyev'in 'başka ülkelere güvenmenin mümkün olup olmadığına' dair sorusuna ise Putin "Güvenmek ne anlama geliyor? Her ülkenin kendi çıkarları var. Rusya'nın da, Ortadoğu ülkelerinin de, İran'ın da, Suudi Arabistan'ın da, Mısır'ın da, İsrail'in de, Ürdün'ün de... ABD, Çin, Hindistan gibi küresel aktörlerin de çıkarları var. Rusya'nın da kendi çıkarları... İlk olarak yapılacak şey, bizim çıkarlarımıza saygı gösterilmesi için başkalarının çıkarlarına saygı göstermek. Bu zor bir süreç" şeklinde yanıt verdi.

Bölge ülkelerinin kendi aralarındaki ilişkiler ne kadar karmaşık olursa olsun Türkiye ve İran'la masaya oturduklarını söyleyen Putin, Kazakistan'ın başkenti Astana'da düzenlenen ve Suriye'de gerginliği azaltma bölgelerinin kurulmasını sağlayan müzakereleri kast ederek "Bu anlaşmaların garantörü olduk ve bunlar işe yarıyor" ifadelerini kullandı.
Öte yandan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin 4 Nisan'da İstanbul'da bir araya geleceği ve Suriye meselesini masaya yatıracağı açıklandı. Astana sürecinin garantör ülkeleri olan Türkiye-Rusya-İran üçlüsünün dışişleri bakanları da da 16 Mart'ta masaya oturacak.

Ankara - Washington toplantıları başlıyor
bir süreç yaşayan ABD-Türkiye ilişkilerinde, normalleşme toplantıları bugün Washington'da başlıyor. Toplantıların amacı iki ülke arasındaki görüş ayrılıklarını ortadan kaldırmanın yanı sıra karşılıklı güveni yeniden sağlamak. İlk toplantıda Suriye ve terör örgütü PKK ile mücadele konusunda Türkiye'nin hassasiyetleri gündeme gelecek. Toplantıda Türkiye'nin Menbiç'i terör örgütü YPG/PKK'dan arındırma isteği de konuşulacak.

Putin'den flaş Doğu Guta açıklaması Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Cumhurbaşkanı
Rusya Devlet Başkanı Vladimir PutinPutin: Rusya, İran ve Türkiye’nin Suriye’ye yönelik anlaşmaları işe yarıyor

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya, Türkiye ve İran arasında, Suriye konusunda varılan anlaşmaların işe yaradığını söyledi. "Suriye konusunda kendi yolumuzdan gittik" diyen Putin dünyada olası bir yeni nükleer çatışmayı da 'küresel bir felaket' olarak nitelendirdi.

Rus gazeteci Vladimir Sovolyev, '2018'de Dünya Düzeni' adlı belgesel filminde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e başka ülkelere güvenmenin mümkün olup olmadığını sordu.

'İLK YAPILACAK ŞEY, BİZİM ÇIKARLARIMIZA SAYGI GÖSTERİLMESİ İÇİN BAŞKALARININKİLERE SAYGI GÖSTERMEK'

Putin gazeteciye yanıtında "Güvenmek ne anlama geliyor? Her ülkenin kendi çıkarları var. Rusya'nın da, Ortadoğu ülkelerinin de, İran'ın da, Suudi Arabistan'ın da, Mısır'ın da, İsrail'in de, Ürdün'ün de… ABD, Çin, Hindistan gibi küresel aktörlerin de çıkarları var. Rusya'nın da kendi çıkarları… İlk olarak yapılacak şey, bizim çıkarlarımıza saygı gösterilmesi için başkalarının çıkarlarına saygı göstermek. Bu zor bir süreç" ifadelerini kullandı.

'İLİŞKİLERİN KARMAŞIKLIĞINA RAĞMEN TÜRKİYE VE İRAN'LA MASAYA OTURDUK'

Putin, açıklamalarına şöyle devam etti: "Bölge ülkeleri arasındaki ilişkiler ne kadar karmaşık olursa olsun, Türkiye ve İran'la masaya oturduk ve belirli anlaşmaların garantörü olduk. Bu anlaşmalar da işe yarıyor."

Putin "Türkiye büyük bir ülke, bizim komşumuz. Yüzyıllar boyu Türkiye ile farklı ilişkilerimiz oldu. Türkiye ile objektif bir şekilde iyi ilişkiler geliştirmekle ilgileniyoruz" dedi.

'BİZ SURİYE'DE KENDİ YOLUMUZDAN GİTTİK'

Putin, Sovolyov'un 'Suriye krizinin çözümünde Rusya inisiyatifi yakalamayı nasıl başardı?' sorusuna da şöyle yanıt verdi: "Biz sadece kendi yolumuzdan gittik, bu yol da herkes için olumlu sonuçlar getirdi".

'TERÖRLE MÜCADELEDE GÜÇLERİMİZİ BİRLEŞTİRMELİYİZ'

Terörü yenmenin tek başına mümkün olmadığını ve teröre karşı güçlü, uluslararası bir cephe oluşturulması gerektiğini kaydeden Putin "Bu sorun ayrıca yalnızca silahla çözülemez. Terörün nedenlerinin ortadan kaldırılması gerekiyor. Bu nedenler neler? Adil olmayan uluslararası ilişkiler, birçok ülkedeki yoksulluk, gençlerin doğru eğitim almaması. Ülkeler güçlerini birleştirmeli ve teröre karşı ortak bir cephe oluşturmalı" ifadelerini kullandı.

'RUSYA'NIN VAR OLMADIĞI BİR DÜNYA NEDEN OLSUN?'

Putin, olası bir nükleer çatışmayı da 'küresel bir felaket' olarak nitelendirdi.

Putin "Bu insanlık için küresel bir felaket olur. Hem bir Rusya vatandaşı hem de Rusya'nın devlet başkanı olarak şu soruyu yöneltmek istiyorum: Rusya'nın var olmadığı bir dünya neden olsun?" dedi.

'NÜKLEER SİLAHI, BİZE KARŞI NÜKLEER BİR SALDIRI YAPILMASI HALİNDE KULLANIRIZ'

Putin, Rusya'nın nükleer silah kullanıp kullanmamasına ilişkin soruya da "Bu çok önemli, hassas bir konu. Bu konuda söyleyeceklerim hem ülke içinde hem de yurtdışında duyulmalı. Böyle bir planımızın hiçbir zaman olmamasını umuyorum. Teorik açıdan da, böyle bir durum herhangi bir saldırıya karşılık verme şeklinde olur. Nükleer silah kullanma yönünde bir karar ancak, bizim uyarı sistemlerimiz tarafından Rusya topraklarına doğru bu tarz bir füzenin fırlatıldığının tespit edilmesi, net bir tahminde bulunulması, uçuş rotasının ve düşüş saatinin belirlenmesinin ardından verilebilir. Bu da bizim için meşru bir hak olur, misilleme niteliğinde bir yanıt olur" yanıtını verdi.

'TRUMP KONUSUNDA HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRAMADIM'

Putin, ABD Başkanı Donald Trump'la ilgili olarak da "Trump konusunda hayal kırıklığım olmadı, olamaz da. Ancak insani anlamda bende çok iyi bir izlenim oluşturdu. Bana kalırsa, Trump dengeli biri. Görünüşe göre, geçmiş deneyimleri ve yaptığı iş nedeniyle sorunların derinine iniyor, iletişim kuruyor. Karşısındaki kişiyi dinliyor. Trump, müzakere edilebilen biri, onunla anlaşma arayışına girilebileceğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Putin, Trump konusunda değil, ama öngörülemez olması nedeniyle ABD'deki genel sistem konusunda hayal kırıklığı olduğunu belirtti.

Putin "Böyle bir sistemle etkileşim içinde olmak çok zor" dedi.

'ABD'NİN BİR DAHA NÜKLEER SİLAH KULLANMAYACAĞININ GARANTİSİ VAR MI?'

Moskova'ya nükleer düğmeye basıp basmayacağının sorulmasının doğru olmadığını belirten Putin, atom bombasının ilk olarak Rusya'da yapılmadığını vurguladı.

Putin "Nükleer bomba, atom bombası ilk Rusya'da değil, ABD'de yapıldı. Bu birincisi. İkincisi, biz hiçbir zaman nükleer silah kullanmadık. ABD ise Japonya'ya karşı kullandı. Japonya'daki birçok ders kitabında bu konudan bahsedilmiyor. Bombayı müttefiklerin kullandığı yazılıyor. Hangi müttefikler? Sovyetler Birliği, ABD'nin müttefikiydi. Ancak bize bu konuda kimse bilgi vermedi. Birçok uzmana göre de böyle bir bilgi vermenin gereği yoktu. ABD nükleer silah kullandı. Bir daha kullanmayacağının garantisi var mı?" ifadelerini kullandı.

'TEK NÜKLEER GÜÇ RUSYA DEĞİL'

Putin, dünyadaki tek nükleer gücün Rusya olmadığını vurgulayarak, ABD, Çin, Fransa ve İngiltere'nin de nükleer güç olduğunu ifade etti. Putin, Hindistan, Pakistan ve İsrail gibi uluslararası toplumun resmi olarak nükleer güç saymadığı ülkelerin de bu güce sahip olduğunu vurguladı.

'ABD'NİN YAPTIRIMLARI GÜÇ DEĞİL, ZAYIFLIK GÖSTERGESİ'

Putin, ABD'nin Rusya'ya karşı uyguladığı yaptırımların da güç değil zayıflık göstergesi olduğunu kaydetti.

Putin, Kırım'ın Rusya'ya bağlanmasından sonra Moskova'ya karşı birçok ülke tarafından yaptırımların uygulanmasını zaten beklediklerini ifade etti.

Putin "Yaptırımlar birçok ülkenin kullandığı çok eski araçlar. Hep böyle olmuştur. Rusya ne zaman güçlü bir ülkeye dönüşse, partnerlerimizde bir panik baş gösteriyor ve Rusya'yı zaptetmeye çalışmaya başlıyorlar. Böyle bir rekabet biçimi, meşru ve dürüstçe değil" dedi.

Putin, Batı'nın Rusya'ya karşı bazı hedeflerine ulaşmak için yaptırım yoluna gittiğini, ancak Rusya'nın her halükârda kazanan taraf olacağını ifade etti.

Putin, Kırım'ın Rusya'ya bağlanmasıyla ilgili ayrıca "Bazen birilerinin kasıtlı olarak bizi böyle bir yola ittiğini düşünüyorum. Elbette bu kadar hızlı ve kararlı hareket etmemizi beklemiyorlardı" ifadelerini kullandı.

'ABD, UKRAYNA KONUSUNDA BİZİ KANDIRDI, DARBEYE DESTEK VERDİ'

Putin, Ukrayna'da 2014'de yaşanan darbe konusunda ABD'nin Moskova'yı ilk kez kandırdığını söyledi. Putin "ABD'li partnerlerimiz bize gelip (Eski Ukrayna Devlet Başkanı) Yanukoviç'in meydanlardaki muhalifleri boşaltmak ve durumu normalleştirmek için orduyu kullanmaması için elimizden geleni yapmamızı rica ettiler. Biz de ‘tamam' dedik. Bir gün sonra ülkede hükümet darbesi oldu. Hiçbir şey yapmadılar, aksine darbeyi gerçekleştirenlere tam destek verdiler. "

Putin, Ukrayna'daki darbeyi ABD'nin kendi elleriyle gerçekleştirdiğini, bu nedenle de mevcut Kiev yönetimine destek vermek zorunda kaldıklarını ve ' kendi kendilerini köşeye sıkıştırdıklarını' söyledi.

Putin "ABD bizi ilk kez bu kadar küstahça kandırdı" dedi.

'UKRAYNA'DA ASKERİMİZ YOK'

Putin, Ukrayna'da Rus askerlerinin olduğu iddialarıyla ilgili olrak da  "Orada askerimiz yok. Bana Ukrayna'daki silahların nereden geldiği sorulduğunda, bir tarafın silah alabildiği bir yerde, diğer tarafların da böyle bir imkânının oluştuğunu söylüyorum. Kiev, Rusya'dan silah geldiğini, bunlarla Ukrayna askerlerinin öldüğünü söylüyor. Bu kesinlikle korkunç. Şunu sormak istiyorum: Donbass'taki siviller hangi toplarla, mermilerle ölüyor?" ifadelerini kullandı.

Putin, Ukrayna'nın doğusu konusunda bunların değil, kanın en kısa zamanda nasıl durdurulabileceği ve barışın nasıl getirileceğinin konuşulması gerektiğini vurguladı.

'DÜNYA'DAKİ YENİ GÜÇ MERKEZLERİ SORUMLULUKLARININ ARTTIĞINI FARK ETMELİ'

Putin, Avrupa'da inşa etmeye çalışılan çok kültürlü modelin işe yaramadığını söyledi.

Putin "Gelecekte ne yapmalı? Dünyadaki yeni güç merkezleri, sahip oldukları güç arttıkça, sorumluluklarının da arttığını fark etmeli. Podyumun ilk planından biraz daha geride kalması gerekenler de bunu ağırbaşlılıkla, anlayışla, histerik olmadan yapmalı" dedi.

Putin, İsrail'in Sovyetler Birliği'nin Nazi Almanyası'nı yenilgiye uğrattığı 9 Mayıs'ın kutlanması kararına ilişkin de "Bu Yahudi halkının bilgeliğinin ve iyi bir tarih hafızasının olduğunun gösteresi. Buna büyük saygı duyuyoruz. Yahudiler İkinci Dünya Savaşı'nda nasıl yok edilmeye çalışıldıklarını unutmuyor ve doğru bir şey yapıyor" ifadelerini kullandı.

‘HOLOKOST GİBİ TRAJEDİLERİ BAŞKA HALKLAR DA YAŞADI'

Holokost gibi trajedileri başka halklar ve azınlıkların da yaşadığını belirten Putin "Çingeneleri de ayrım gözetmeksizin öldürdüler. Peki ya Slavlar? Ruslar? Benzer bir kaderi Rus halkı için de uygun gördüler. Arşivlerdeki belgelerde yazıyor. Kimilerini imha etmek, kimilerini de zorla çalıştırmak istediler. Bu hiçbir şekilde unutulamaz. Birilerini suçlamak için değil, bunun bir daha tekrarlanmaması için unutulmamalı" dedi.

'YENİLİKÇİ GELİŞİMLE BÜYÜK GÜÇ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ'

Rusya'nın savunma alanı da dahil her alanda yenilikçi gelişim yolunu izleyerek büyük güç olarak kalacağını belirten Putin "Yakın gelecekte ne yapmalıyız? Yenilikçi gelişim, Rusya'nın başlıca gelişim kuralı olmalı. Dijital teknoloji ve biyoloji alanında bunu yapabilirsek, büyük güç statümüzü koruyabiliriz. Bu savunma alanı için de geçerli. Ekonomi ve sosyal çevrenin birbiriyle uyumlu hale getirilmesi ile ülkenin kendini savunabilirliği sağlanabilir. Tüm bunların bir araya getirilmesi ülke içinde birliği sağlar, küresel arenada da ülkenin rolünü belirler" ifadelerini kullandı.

'HERKES KENDİ KAZDIĞI KUYUYA DÜŞEBİLİR'

Putin, Rusya ile müttefiklerinin arasını açma çabalarının işe yaramayacağını, bunu yapan tarafların kendi kuyularına düşebileceğini söyledi.

Putin "Kuyu kazanlar, eninde sonunda kazdıkları kuyuya kendileri düşerler. Bizde bir atasözü vardır: Su içeceğin pınara tükürme. Burada olan da bu. Herkesin yaptığı şey karşısına çıkıyor. Bunun yerine Rusya ile ilişkiler geliştirilmeli. Böyle yapılırsa herkes için her şey iyi olur" dedi.

Putin dünyadaki gelişim eğilimleri doğrultusunda Rusya ile müttefik olunmasının daha iyi olacağını söyledi.

'MELANIA TRUMP'A KÜÇÜK YALANLAR SÖYLEDİM'

Putin, Temmuz 2017'de Hamburg'da yapılan G20 zirvesinde ABD Başkanı Donald Trump'ın eşi Melania Trump ve İtalya Başbakanı Paolo Gentiloni'nin eşi Emanuela Mauro ile kısa bir sohbette bulunmuştu.

Sohbette neler konuştuklarını anlatan Putin "Rusya'dan, Sibirya'dan, balık tutmaktan bahsettim. Balık tutmak konusunda birkaç küçük yalan söyledim. Söz konusu balık tutmak olunca, beyaz yalanlar söylememek mümkün mü? Onlara ayrıca Kamçatka'yı, bölgedeki faunayı, ayıları anlattım, Uzakdoğu bölgesindeki kaplanları anlattım" dedi.

Rusya'da anneliği desteklemeye yönelik adımları da anlattığını belirten Putin, Trump ve Mauro'nun Rusya'daki doğum desteği miktarı karşısında şaşırdığını söyledi.

'G20'DE KİMSEYİ RUSYA SAFINA ÇEKMEYE ÇALIŞMADIM'

Röportaj sırasında Solovyov, geçmişte KGB'de çalışan Putin'e esprili bir dille Hamburg'daki G20 zirvesinde Rusya'nın safına birilerini çekmeye çalışıp çalışmadığını sordu.

Putin "Geçmişte bununla uğraşmayı sevmeme rağmen… Hayır, yapmadım. Uzun zamandır bu işi yapmıyorum. Bilindiği gibi bu, uzun yıllar benim işim oldu" dedi.

Solovyov'un KGB'nin Doğu Almanya'daki olayları nasıl aktardığını, tahminlerinin ne derece doğru çıktığını sorması üzerine Putin "Dürüst olmak gerekirse bu benim için zor bir soru. Ben sıradan bir çalışandım, istihbarata dair ve analitik çalışmalarda yer almadım. Bunu Gorbaçov'a sormak daha kolay" yanıtını verdi.

Putin, KGB'de görev yaptığı sırada, Rusya safına birilerini çekme işiyle uğraştığını, ajanlarla ve gizli görev ajanları ile çalıştığını söyledi.

'SURİYE DEVLETİNİN ÇÖKÜŞÜ, BÜYÜK BİR TERÖRİST YUVASI OLUŞTURMA TEHDİDİ TAŞIYORDU'

Putin, Suriye'deki terörle mücadele operasyonu ile ilgili de şunları söyledi: "Suriye konusundaki kararımızı yalnızca silahlarımızla caka satmak ve ne kadar güçlü olduğumuzu göstermek için almadık. Hayır, sadece gerçek verilere baktık ve bunlar en hafif tabirle bizi endişelendirdi. Bu veriler nelerdi? Rusya'dan IŞİD, El Nusra (yeni adıyla Fetih el Şam) saflarına katılan 2500 kişi vardı. Orta Asya ülkelerinden de 4500 kişi. Bu ülkelerle ne bir sınır var ne de vize rejimi. Teröristler ülkemize sızabilirdi. İkincisi Suriye devletinin çöküşü, onlarca yıl var olacak bir terör yuvasının oluşumu tehlikesi taşıyordu."

Putin, Rusya'nın terörle mücadeleye karşı operasyonları ve devlet altyapılarının yeniden inşasını sağlama konusunda yardım etmemesi halinde, kötü şeylerin olabileceğini ifade etti.

Putin "Bu nedenle gelecekteki tüm zorluklara ve tehditlere rağmen, bu sorunu çözmeye çalışıyoruz" dedi.

Zülfikar Gençtürk, 15-temmuz.net haberleri, E-Posta: [email protected]..

Bu haber 148863 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
1 Mayıs provokatörleri polise saldırmıştı: 52 kişiye tutuklanma talebi
1 Mayıs provokatörleri polise saldırmıştı: 52 kişiye...
Başkan Erdoğan önemli açıklamalarda bulundu!
Başkan Erdoğan önemli açıklamalarda bulundu! "İsrail ile...