Kaşıkçı cinayetindeki delilleri onlar kararttı

Kaşıkçı cinayetindeki delilleri onlar kararttı

SABAH, dünyayı sarsan Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili çarpıcı bir bilgiyi daha gündeme getiriyor: Suudiler, Kaşıkçı’nın cesedinden kurtulmak ve delilleri karartmak için cinayetten 9 gün sonra İstanbul’a bir kimyager ve bir toksikoloji uzmanı gönderdi

05 Kasım 2018 - 03:28 - Güncelleme: 06 Kasım 2018 - 22:37

Delilleri ‘Silici’ ekip kararttı

Giriş Tarihi: 05.11.2018  01:31Güncelleme Tarihi: 03.11.2018  02:30

SABAH, dünyayı sarsan iyle ilgili çarpıcı bir bilgiyi daha gündeme getiriyor: Suudiler, Kaşıkçı’nın cesedinden kurtulmak ve delilleri karartmak için cinayetten 9 gün sonra ’a bir kimyager ve bir toksikoloji uzmanı gönderdi

Kaşıkçı cinayetindeki delilleri onlar kararttı

Suudiler'in Kaşıkçı delillerini karatmak üzere 'a kimyager ve toksikoloji uzmanı gönderdiği ortaya çıktı

Siliciler!

Kaşıkçı olayı, 2 Ekim'de patlak verdi. Suudiler, 11 Ekim'de 'a uzman heyet gönderdi. 11 kişilik ekibe kimyager Aljanobi ve toksikolog (zehir uzmanı) de eklendi.

Levent'teki binaya kilolarca deterjan ve kimyasal getirildi. İki uzman da 12-15 Ekim arasında delilleri tek tek sildi. Türk heyeti ise konsolosluğa ancak 15 Ekim'de girebildi.



Gazeteci Cemal Kaşıkçı, 'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nda kayboldu. Öldürüldüğü, cesedinin parçalandığı, hatta asitle eritildiği iddia edildi.



Toksikolog - Khaled Yahya Al Zahrani



Kimyager - Ahmet Abdulaziz Aljanubi

Delilleri ‘Silici’ ekip kararttı

Suudi gazeteci 'nın 2 Ekim'de 'ın Başkonsolosluğu'nda öldürülmesinden tam 9 gün sonra, Suudilerin Kaşıkçı'nın cesedinden kurtulmak ve delilleri karartmak için İstanbul'a bir kimyager ve bir toksikoloji uzmanı gönderdiği ortaya çıktı.

SİLİCİ EKİP GÖNDERDİLER
SABAH'ın güvenilir kaynaklardan edindiği bilgilere göre 'de Türkiye'ye gelen 11 kişilik ekip içinde kimyager Ahmed Abdulaziz Aljanobi ve toksikoloji uzmanı Khaled Yahya Al Zahrani de bulunuyordu. Ekip, in aydınlatılması için araştırma yapmaya değil, bilakis delilleri karartmaya geldi. 11 Ekim günü 'na iniş yapan kimyager ve toksikoloğun Başkonsolosluk'ta delilleri kararttığı değerlendiriliyor. Bu tür olaylarda sonradan delil karartan uzmanlara 'silici' deniliyor. SABAH Özel İstihbarat Bölümü'nün ulaştığı bilgilere göre kimyager ve toksikoloji uzmanı İstanbul Başkonsolosluğu'na ayın 12'sinden itibaren düzenli olarak tam bir hafta boyunca gitti. Beşiktaş'ta lüks bir otelde kalan Aljanobi ve Al Zahrani Başkonsolosluk dışında rezidansta silme çalışmalarında bulundu! Sözde araştırma ekibi adı altında gelen beraberlerindeki 9 kişilik heyetle 'e kadar Başkonsolosluğa gidip gelen kimyager ve toksikoloğun 20 Ekim'de Türkiye'den ayrıldığı öğrenildi.

ARAMAYA AÇILMADI
Başkonsolosluk ve rezidansın bu ikilinin, cesetten kurtulma ve temizlik faaliyetlerinden önce aramaya açılmadığı da değerlendiriliyor. Rezidanstaki arama İstanbul Başkonsolosu Muhammed Uteybi'nin ülkesine dönmesinin hemen ardından gerçekleşmiş, daha doğrusu Suudiler aramadan hemen önce 'de Uteybi'yi geri çekmişti. Emniyet birimleri, Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nda 15 ve 16 Ekim'de arama yapmıştı. Rezidanstaki arama ise 17 Ekim'de gerçekleşmişti. Suudi ekipte yer alan kimyager ve toksikoloğun da ayın 17'sine kadar Başkonsolosluk ve rezidansta 'temizlik' yaptığı belirtiliyor.

'ASİT DÖKÜLMÜŞ OLABİLİR'
İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şevki Sözen, Suudi uzmanların 'temizlik' amacıyla gelmiş olma ihtimalinin yüksek olduğunu belirterek şunları söyledi: "Toksikoloğun çalışma alanı zehir bilimleri üzerinedir. Bu tür maddelerin etrafa bulaşması da söz konusuysa bunların temizlenmesi amacıyla orada bir toksikolog eşliğinde bir kimyacının bulunması doğaldır. Bu kişiler, etrafa bulaşmış herhangi bir toksik maddenin, asit özellikli maddelerin temizlenmesini sağlabilecek donanıma sahiptir. Maktulün cesedi üzerine asit dökülerek tanınmaz hale getirmeye çalışılmış olabilir. Etrafa sıçrayan vücut sıvılarının etraftan temizlenmesi de amaçlanmış olabilir. Tabii bunların hepsi farazi..."

'SUUDİLER TEMİZLİK İÇİN GELDİ'
Emekli Cinayet Masası Dedektifi Savaş Kurtbaba şunları söyledi: "Bu iki uzman, maktulün cesedinin parçalandığı esnada etrafa saçılan doku, kan örneklerini ortadan kaldırmak için gelmiş olabilir. Anlaşılan Suudiler, Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesi, kesilmesi ve sonrasında olay yerinin temizlemesi için iki ekip yolladı. Suudi heyette toksikoloji uzmanı ve kimyagerin olması cesedin parçalandığının da bir göstergesi. Bu uzmanlar önceden konutun içine girerek temizlik çalışması yapmıştır. Suudiler, olay yeri inceleme ekiplerini de bu nedenle oyaladılar. Çok ciddi bir kaynaktan aldığımız bilgilere göre olay yeri inceleme ekipleri incelemede kan numunesi buldu. Ve duvardan da örnek aldı. Bu da Suudilerin temizleme işlemini tamamen gerçekleştiremediğini gösteriyor."

ABDURRAHMAN ŞİMŞEK NAZİF KARAMAN

Kraldan çok kralcıların cinayetiKaşıkçı suikasti bütün dünyada büyük yankı uyandırdı. Çeşitli ülkeler cinayete değişik politik güdülerle yaklaştı. Peki plan başarılı mıydı, yoksa çok mu amatörce planlanmıştı? Ceset nerede olabilir? Sorguda öldürülmüş olması inandırıcı mı? Cinayeti, ortaya çıkan son veriler ışığında Mesut Demirbilek'le masaya yatırdık. Demirbilek İstanbul Cinayet Bürosu’nda dedektif olarak çeşitli rütbelerde görev yaptıktan sonra New York John Jay College of Criminal Justice’de “Suç Araştırmaları ve Teknolojileri" üzerine yüksek lisansını tamamlamış bir uzman. Demirbilek’e göre, Suudiler ceset konusunu Vahabilik inancına dayandırmaya çalışıp cesedin yerini söylemeyerek yapılan vahşeti gizlemeye çalışabilirler.

Suudi Arabistan, Cemal Kaşıkçı’nın sorguda öldürüldüğünü açıkladı. İnandırıcı buldunuz mu? Orijinal bir planın parçası mı?

Orijinal ve gizemli bir planın sonucu olduğunu düşünmüyorum ve hatta planlanmış bir cinayet değil, bir anda gerçekleşen bir olay olabilir. İddia edildiği gibi sorgu sırasında ya da bir anlık fevri ve yüksek heyecanlı bir hareket ya da tartışma sonucunda gerçekleşmiş ve sonrasında da ortadan kaldırılmıştır gibi geliyor bana. Çünkü Suudi yetkililerin bu olağanüstü telaşını, iki haftalık suskunluğunu ve amatörce saklama çabalarını açıklayacak başka bir motivasyon gelmiyor aklıma…  

Diyelim ki sorguda öldürüldü. Gelip giden 15 kişilik bir ekip var. Kraliyet muhafızları, istihbaratçılar, otopsiciler…  Bulgular profesyonel katilleri işaret etmiyor mu?

Gelen 15 kişi ve konsoloslukta bulunanların Suudi devlet görevlileri olması onları gizemli profesyonel katilller yapmaz. Cemal Kaşıkçı’nın herhangi bir koruması yok. Eminim profesyonel olsalar ve kendisini kaçırmak ya da suikast yapmak isteseler sokakta bunu çok daha rahat yapabilirlerdi… Burada olduğu gibi neredeyse herkesin gözü önünde ve bilgisinde, kendi yuvalarında cinayet planlamışlarsa bana göre iki açıklaması vardır: Ya profesyonellikten uzaktan yakından alakası olmayan kişilerdir ya da kendi uzmanlıklarını ve profesyonelliklerini mutlak itaat altında tuttukları egolarına teslim etmişlerdir. Bu konunun benzerlerini maalesef yakın zamanda ülkemizde de bol bol

gördük… Vicdanlarını, bilinçlerini ve egolarını bir başkasının emrine teslim etmiş birçok sözde uzman ve profesyonelin 15 Temmuz gecesi aldıkları talimatla nasıl acımasız katillere dönüştüğünü, kendi vatandaşlarını gözlerini kırpmadan katlettiklerini biliyoruz. 

Elçiliğe evlenmek için belge almaya gelen biri Kaşıkçı. Niye arbede yaşansın ki planlı değilse?

Bir plan olduğu ortada ama bunun cinayet amaçlı bir plan olduğunu düşünmüyorum. Cemal Kaşıkçı’nın o gün geleceğini bilen Suudi istihbaratçılar önceden gelip düzenlerini kurmuşlar ama bu düzenin arkasında yatan motivasyon bence daha çok sorgu amaçlı veya bir şeyi kabul ettirme, bilgi alma, zorla ifade imzalatma gibi bir konuyla başlamıştır. Cemal Kaşıkçı’nın karşı koyması ve kabul etmemesi nedeniyle konu fiziksel müdahaleye ve cinayete kadar gitmiştir. Okun yaydan çıktığı o noktadan sonra ‘Bu işin geri dönüşü yoktur’ deyip öldürme olayı gerçekleşmiştir. 

Kraldan çok kralcıların cinayeti
 

Kaşıkçı cinayeti | "Delil karartmaya yönelik kimyasal temizlik yapıldı"

Cemal Kaşıkçı'nın konsolosluğa giriş yaptığı gün kameraların devre dışı bırakıldığı bildirildi

2 Ekim'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na girmesinin ardından kaybolan, 17 gün sonra (20 Ekim 2018) Suudi yetkililer tarafından "çıkan arbedede öldüğü" açıklanan gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın konsolosluğa giriş yaptığı gün kameraların devre dışı bırakıldığı bildirildi. Yapılan incelemelerde delil karartmaya yönelik kimyasal temizlik yapıldığı aktarıldı.

İddiaya göre, Türkiye’nin konsoloslukta ve başkonsolosun konutunda arama talebine Suudi Arabistan’ın geç cevap vermesinin delil karartmaya yönelik olduğu sonucuna varıldı. Konsolosluk ve konutta yapılan detaylı kriminal incelemede bazı noktalarda delil karartmaya yönelik kimyasal temizlik yapıldığı belirlendi. Kimyasal ilaçla temizlenen noktalarda Kaşıkçı’ya ait kan lekeleri veya DNA örnekleri olabileceği, delil bırakılmaması için bu noktaların temizlendiği değerlendiriliyor.

Hürriyet gazetesinden Fevzi Kızılkoyun'un haberinde göre elde edilen bulgular, yapılan kriminal inceleme ve istihbari çalışmaların ardından oluşturulan ilk raporda Kaşıkçı’nın, konsolosluğa girdikten sonra sorguya alındığı, işkenceye maruz bırakıldığı, ardından da öldürüldüğü değerlendirildi. Kaşıkçı’nın cesedinin nereye götürüldüğü sorularına yanıt aranıyor. Raporda, Kaşıkçı’nın cesedi veya parçalandıysa ceset parçalarının Türkiye içinde olduğu değerlendiriliyor. Konsolosluk ve konuttaki aramaların yanı sıra Kaşıkçı’nın kaybolmasından sonra konsolosluktan 300 metre uzaklıktaki konuta giden 34 CC 1865 diplomatik plakalı siyah minibüste de 3 saat arama yapıldı.

"İki minibüsün izi sürülüyor"

Kriminal ve olay yeri incelemede uzman ekip, minibüste Kaşıkçı’ya ait bulgulara ulaştı. Minibüste farklı kişilere ait DNA örnekleri de elde edildi. Bu bulgulardan yola çıkılarak Kaşıkçı’nın minibüsle taşındığı değerlendirildi. Polis, bu minibüs dışında iki minibüsün daha izini sürüyor. Bu iki minibüsün, olay günü Yalova ve Belgrad Ormanları yönüne gittiği dikkate alındığında Kaşıkçı’nın cesedinin bu araçlarla taşındığı ihtimalı araştırılıyor.

Kaşıkçı’nın konsolosluğa girerken görüntülerine ulaşılmasına rağmen, içeride neler yaptığına ve dışarıya çıktığına dair hiçbir görüntüye şu ana kadar ulaşılamadı. Daha önce konsolosluk içerisindeki kameraların arızalı olduğu yönündeki Suudiler tarafından yapılan açıklamanın gerçeği yansıtmadığı, Kaşıkçı’nın giriş yaptığı gün kameraların devre dışı bırakıldığı belirlendi. Bununla birlikte yine de kameraların olay gününe ait kayıt yapıp yapmadığı incelemeye alınırken, silinmiş kayıtlar bulunup bulunmadığı da yapılacak incelemeyle ortaya çıkarılacak.

 cinayetinde flaş gelişme! Kaşıkçı'nın nasıl öldürüldüğü ortaya çıktı

Giriş Tarihi: 31.10.2018  18:20

SON DAKİKA! Cemal Kaşıkçı cinayetinde flaş gelişme! Kaşıkçı'nın nasıl öldürüldüğü ortaya çıktıGazeteci  cinayetiyle ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan çok önemli bir açıklama yapıldı. Kaşıkçı'nın başkonsolosluğa girer girmez boğularak öldürüldüğü, cesedinin ise parçalanarak yok edildiği açıklandı. Başsavcılık açıklamasında "yerli işbirlikçi" bulunduğuna dair Suudi Arabistan Krallığı makamlarının herhangi bir beyanının olmadığı bildirildi. Başsavcılık açıklamasında "Gelinen aşama itibari ile gerçeğin ortaya çıkarılmasına yönelik tüm iyi niyetli çabalarımıza rağmen görüşmelerden somut sonuç elde edilememiştir." denildi.

Cemal Kaşıkçı'nın cesedi parçalanarak yok edildi!

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Kaşıkçı'nın önceden yapılan planlama doğrultusunda başkonsolosluğa girer girmez boğularak öldürüldüğünü bildirdi. Başsavcılık, "Kaşıkçı'nın cesedi öldürülmesinin ardından parçalanarak yok edilmiştir" açıklamasını yaptı.

Video Player
00:00 | 00:00

Use Up/Down Arrow keys to increase or decrease volume.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Cemal Kaşıkçı'nın önceden yapılan planlama doğrultusunda başkonsolosluğa girer girmez boğularak öldürüldüğünü bildirdi. Başsavcılık, "Kaşıkçı'nın cesedi öldürülmesinin ardından parçalanarak yok edilmiştir" açıklamasını yaptı.

YERLİ İŞBİRLİKÇİ MESELESİ

Başsavcılık, "Yerli işbirlikçi olarak kamuoyuna yansıyan kişinin kim olduğu sorulmuş, bu sorular aynı gün yazılı olarak kendilerine iletilmiştir. Olayla ilgili yerli iş birlikçi bulunduğuna dair Suudi Arabistan makamlarının herhangi bir beyanının olmadığı bildirilmiştir."

Suudi Başsavcının Türkiye ziyaretine değinilen açıklamada, "Gerçeğin ortaya çıkarılmasına yönelik tüm iyi niyetli çabalarımıza rağmen görüşmelerden somut sonuç elde edilememiştir" denildi.

TÜRKİYE İADE TALEBİNİ TEKRAR YİNELENDİ

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığın açıklamasında "Suudi Arabistan'da tutuklandığı bildirilen şüphelilerin ülkemize iadesi talebi yinelenmiştir" denildi.

CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI'NIN TAM AÇIKLAMASI

TÜRK SAVCI ARABİSTAN'A DAVET EDİLDİ

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı ve beraberindeki heyetin, Cemal Kaşıkçı cinayeti çerçevesinde Suudi Arabistan'a davet edildiği bildirildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan gazeteci  cinayeti ve Suudi ArabistanKrallığı Başsavcısı Suud El-Muceb'in ziyaretine ilişkin çok önemli ayrıntıların yer aldığı yazılı bir açıklama yaptı.

Bu haber 148131 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Son dakika... Ankara'da 1 saat 35 dakikalık Erdoğan-Özel zirvesi
Son dakika... Ankara'da 1 saat 35 dakikalık Erdoğan-Özel zirvesi
Son dakika... Ankara'da 1 saat 35 dakikalık Erdoğan-Özel zirvesi
Son dakika... Ankara'da 1 saat 35 dakikalık Erdoğan-Özel zirvesi