Esed'in katliam için hazırlık yaptığı İdlib'de milyonlarca sivil korku içinde. Dünya, Erdoğan, Putin ve Ruhani arasındaki yarınki zirveye kilitlendi.

Esed rejiminin katliamlarından kaçan yaklaşık 4 milyon Suriyeli İdlib'de toplandı. Milyonlarca sivilin ölümden kurtulmak için sığındığı İdlib, büyük bir katliam tehlikesiyle karşı karşıya. Şehirde askeri müdahalenin başlaması halinde son zamanların en büyük insani felaketi yaşanacak. Katliamın yanısıra büyük bir göç dalgası başlayacak. Halep'te yüzbinlerce sivilin kuşatılıp üzerlerine aylarca füze ve bomba yağdırılmasına benzer bir felaket tablosunun İdlib'de çok daha vahim bir şekilde tekrar etmesinden korkuluyor.

ŞAM REJİMİ SALDIRILARA BAŞLADI

BM, ABD ve Avrupa ülkeleri İdlib’e askeri müdahaleye karşı. Ancak diyalog çağrılarına kulak tıkayan Esed, bölgeyi çepeçevre kuşatma altına aldı. İç savaşın en büyük askeri yığınağını bölgeye yapan rejime ait onlarca tank, zırhlı araç, topçu bataryaları ve mühimmatı taşıyan katliam konvoyu yola çıktı. Şam rejimi, katliamın ilk işaretlerini verdi. Önceki gün Rusya’nın hava saldırısının ardından Esed'in ordusu topçu atışlarıyla kenti vurmaya başladı. Rejimin Uzlaşı Bakanı Ali Haydar, askeri operasyonun ateşkesten daha yüksek ihtimal olduğunu söyleyerek, dünyanın gözü önünde yeni bir katliama girişmeye hazır olduklarını gösterdi.  Türkiye, İdlib'de muhtemel katliamı durdurmak için diplomatik çabalarını sürdürüyor. ABD, Avrupa ülkeleri ve BM nezdinde temaslarını yoğunlaştıran Ankara, yarınki kritik Tahran zirvesi için de tüm hazırlıklarını yaptı. Başkan Erdoğan, Rusya lideri Putin ve İran Cumhurbaşkanı Ruhani ile Tahran'da İdlib krizini ele almak üzere buluşacak. 

SON FIRSAT OLABİLİR

Dünyanın gözü Tahran zirvesinden çıkacak sonuca çevrilmiş durumda.  Kırgızistan dönüşü uçakta gazetecilere yaptığı açıklamada, İdlib'e saldırının vahim sonuçlar doğuracağını belirten Erdoğan, “Buraya füzeler yağarsa çok ciddi katliam olur” sözleriyle milyonlarca sivili bekleyen tehlikeye dikkat çekti. Askeri müdahale durumunda İdlib'in kan gölüne döneceği uyarısında bulunan  BM Suriye  Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, Tahran zirvesinin katliamı önlemek için son fırsat olabileceğini belirterek, Erdoğan'ın çabalarının sonuç vermesini umut ettiklerini söyledi. 

RUSYA'DAN İSTANBUL TEKLİFİ

Kritik Tahran zirvesi beklenirken Moskova'dan, Türkiye Rusya, Almanya ve Fransa'nın katılımıyla İstanbul'da dörlü zirve  teklifi geldi. Kremlin Dış Politika Danışmanı Yuriy Uşakov, Suriye ile ilgili İstanbul’da zirve yapılması konusunda Rusya, Türkiye, Fransa ve Almanya'nın ortak anlayışa sahip olduğunu söyledi.

TAMPON BÖLGE ÇAĞRISI 

İdlibliler, can güvenliğinin sağlanması için Türkiye'nin bölgeyi kontrol altına almasını istiyor.

İdlib'Deki siviller, katliam girişimine karşı Türkiye’ye güvendiklerini belirterek, Türkiye'nin gerekli adımları atarak İdlib'i tampon bölge yapması taleplerini dile getirdi. İdlibli Ammar Siteyf, rejimin bölgeyi bombalamaya başlaması halinde İdlib'e sığınanların Türkiye’ye göç edeceğini belirtti. Siteyf, “Bölgenin hakimiyetinin Türkiye’ye geçmesini istiyoruz. Türkiye’nin bu bölgede askeri bir söze sahip olmasını ve tampon bölge yapmasını istiyoruz” dedi.  

FELAKET KAPIDA

TSK'nın bölgedeki gözlem noktalarını işaret eden Halid Zerzur “İdlib ve çevresinde sadece 12 gözlem noktası bulunuyor. Türkiye bu noktaların sayısını iki katına çıkarmalı. Mesela Hama'nın kuzey kırsalında Türkler olmadığı için rejim orayı sürekli bombardıman altında tutuyor. Morik bölgesinde gözlem noktası olduğu için bombardıman yaşanmaz. Türklerin olduğu yerde hava ve kara saldırısı olmaz” şeklinde konuştu. Şam'dan rejim ve destekçilerinin saldırılarından kaçarak İdlib'e sığınan Halit Meri de rejimin kente yönelik operasyonunun insani bir felakete yol açacağını dile getirdi. Meri, “İdlib'in karşı karşıya kalacağı olası bir operasyonda insani bir krizin bertaraf edilmesi için komşu ülke Türkiye'den gereken önlemleri almasını diliyoruz” dedi. 

'KATLİAM OLACAK' İTİRAFI 

Esed'e 7 yıldır devam eden katliamda en büyük desteği veren İran'dan endişeleri artıran bir açıklama geldi. Tahran yönetimi, Şam rejiminin teröristleri bahane ederek halkın üzerine ölüm yağdırmasına verdiği desteği İdlib'de de sürdüreceğini ilan etti. Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, İdlib'deki gelişmelere ilişkin açıklamasıyla milyonlarca sivilin yaşadığı katliam korkusunun boşa olmadığını gösterdi. Esed gibi sivil katliamına 'terörist' kılıfı uyduran Zarif, “Suriye'de halka en az zararı vererek teröristleri İdlib'den çıkarmaya çalıştıklarını” ileri sürdü.