Giriş Tarihi: 08.05.2017 19:34 Güncelleme Tarihi: 08.05.2017 20:39
Cumhurbaşkanı'nın Kudüs Vakıfları Forumu konuşması
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kudüs'te ezanın yasaklanmasının gündeme gelmesi utanç vericidir, izin vermeyeceğiz." dedi.

Öğlen saatlerinde Kayseri'de Abdullah Gül'ün babasının cenaze törenine katılan Recep Tayyip Erdoğan, sonra İstanbul'a geçti.
Cumhurbaşkanı, İstanbul Haliç Kongre Merkezi'nde "Uluslararası Kudüs Vakıfları Forumu" ile Vakıf Haftası açılış töreninde konuşma yaptı.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan kısımlar şunlar;
"3 DİN İÇİN DE KUTSAL ŞEHİR"
"Kimi öz yurdundan uzaklarda yaşamaya mecbur bırakılmış, 8 milyon Filistinli kardeşime selamlarımı, dualarımı gönderiyorum.
Burada bir inceliği de vurgulamak istiyorum. Biz, Mescid-i Aksa dediğimiz zaman orada onu Harem-i Şerif olarak ifade etmeyi eksik buluyoruz. Hepsi onun içindedir. Bunun bir defa böyle bilinmesini istiyorum. Kimse kimseyi aldatmasın. Bunun mücadelesini bütünüyle bu şekilde veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz. Kudüs 3 semavi din için de kutsal Tamamşehirdir.
"KUDÜS AŞKTIR, HASRETTİR"
"Kadim surlar içinde yürüyorum, Kudüs'te. Bir zaman diliminden diğerine" dizeleri ile Kudüs'ün bu vasfını çok güzel anlatır. Kudüs'te zaman bizim bildiğimiz vakitlere göre değil, kendi mecrasında akar. Kudüs, aşktır. Kudüs, hasrettir.
Bizim medeniyetimiz bir vakıf medeniyetidir. Vakıflar binlerce yıllık toplum hayatımızın da kilit taşıdır. Ayakta kalabilmemizde vakıf geleneğimizin çok büyük katkısı vardır. Vakıf müessesesinden en fazla istifade edilen yer, hiç kuşkusuz ki; Kudüs'tür. Suriye'de de öyleydi, ama şimdi Suriye, bütün o vakıf eserler yer ile yeksan oluyor.
"EZAN SESİNDEN NEDEN KORKUYORSUNUZ?"
Filistin konusunda yıllardır üstünlerin hukuku işliyor. İsrail Kudüs'ü Müslümansız yaşamaya ve yaşatmaya devam ediyor. İsrail, işlediği suçların tüm dünyanın gözü önünde gerçekleştiği ve işlediği suçların karşılıksız kalacağını biliyor.
Ezan bir çağrıdır. Sadece müslümanlara değil asra bir çağrıdır. Ezanın yasaklanmasını gündeme gelmesi utanç verici. Kudüs semalarından ezanın dinmesine izin vermeyeceğiz. İnancınıza güveniyorsanız bizim ezan sesimizden neden korkuyorsunuz?"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan İsrail'e uyarı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde Uluslararası Kudüs Vakıfları Toplantısı'nda konuştu. Erdoğan, "Camilerde sabah ezanlarının okunmasını yasaklamayı amaçlayan bir yasa tasarısı hala İsrail parlamentosunda bekliyor. Böylesi bir konunun gündeme gelmesi dahi, utanç vericidir. Bize her fırsatta din ve vicdan özgürlüğünden dem vuranların, bu konuda sessiz kalarak adeta atılan bu adımı onaylaması ise ibretliktir. Kudüs semalarından ezanın susturulmasına inşallah izin vermeyeceğiz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;
Siz Kudüs dostlarını İstanbul'da misafir etmekten büyük bir memnuniyet duyduğumu ifade etmek isterim. Kudüs için, bu mukaddes şehrin istikbali için dünyanın dört bir yerinden davetimize icabet eden siz kardeşlerime hoşgeldiniz diyorum. Kudüs'ün kardeşi gönüldaşı, sırdaşı İstanbul'dan dünyadaki tüm Kudüs aşıklarına selamlarımı, sevgilerimi gönderiyorum. Buradan sizlerin aracılığı ile gözlerini, gönülleri, kulaklarını bize çevirmiş tüm mazlumlara en kalbi muhabbetlerimi sunuyorum. İşgale ve zulme meydan okuyarak "Yürü kardeşim ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin" diyen şairin dizelerindeki gibi Kudüs'ün cesur erkeklerinin, cesur kadınlarının, cesur çocuklarının alınlarından öpüyorum. Evinden barkından edilmiş, kimi vatan hasretiyle hayata veda etmiş, kimi öz yurdundan yaşamaya mecbur bırakılmış Filistinli kardeşlerime selam ve dualarımı gönderiyorum.
KUDÜS AŞKTIR, HASRETTİR
Kudüs aşktır, hasrettir, insanlığın gözünün nurudur. Kudüs ümmetin ilk kıblesi, peygamberler şehri olan Kudüs, tüm Müslümanların harem-i izzeti ve namusudur. Burada bizlere pusula olması için bir hadis-i şerifi nakletmek istiyorum. Bir gün Hz. Memnune peygamberimize Mescid-i Aksa'yı sorar. "Gidip namaz kılın" der. "Gidemezsek ne yaparız" deyince Resul-u Ekrem, "O zaman kandillerine yağ gönderin" demiştir. Peygamber efendimizin Kudüs'le ilgili mesajları bu kadar açık ve nettir. Bunun için Kudüs'ün işgal altında bulunduğu, Haçlıların kirli ayaklarının esareti altında olduğu her gün Müslümanlara zul gelmiştir. Kudüs özgürleşene kadar Selahaddin-i Eyyübi'nin gözüne rahat bir uyku girmemiştir.
KUDÜS'E SAHİP ÇIKMAK HER MÜSLÜMAN'IN GÖREVİ
Kudüs'e sahip çıkmaz, ona gereken hürmeti, hassasiyeti göstermek her Müslümanın görevidir. Kudüs davası sadece Filistinli kardeşlerimizin davası değildir. Hamdolsun biz 400 yıl Şehr-i Halil'e hizmet etmeye nail olmuş milletiz. Çanakkale'de ve Kut'ül Amare'de kazandığımız savaşlara rağmen işgali durduramadık. Kudüs o günlerden beri huzur yüzü görmedi, göremedi. Gerek inancımızdan gerekse tarihimizden tavarüs ettiğmiiz sorumlulukla, Kudüs'e, Filistinli kardeşlerimizin hak ve adalet mücadelesine büyük önem veriyoruz. Kudüs'ün tekrar barış ve güven, huzur şehri olması için gayret sarf ediyoruz.
KUDÜS BİR VAKIF HAZİNESİDİR
Vakıflar "iyilik ve takvada yarışınız" ilahi emrinin tecessüm etmiş halidir. Ayakta kalabilmemizin vakıf geleneğinin çok büyük katkısı vardır. Kudüs bir vakıf hazinesidir. Kudüs'ün tarihine baktığımızdan Hz. Ömer'den Selahadin Eyyübi'ye, Osmanlı'dan günümüze kadar vakıfların eserini görürüz. Selahaddin-i Eyyübi'nin Kudüs'ü fethinin ardından kurulan mahalle kendi alanında tek olan bir vakıf mahallesidir. Bu mahalle 800 yıllık geçmişiyle buldozerlerle yok edilmiştir. Bu olay bile Filistin'in sorununun küçük çaplı bir özetidir.
TÜM İSLAM ÜLKELERİ DESTEK OLMALI
50 yıldır işgal altında olan Kudüs'te vakıflarımızı güçlendirmek için yoğun çaba sarfediyoruz. Bu kavramın içine sadece İslam vakıfları girmiyor. Diğer dinlerin vakıfları da aynı çerçevede değerlendiriyoruz. Haçlı seferlerinde kılıçtan geçirilen Kudüs'ün yahudi halkı, fetihten sonra Müslümanların himayesinde Kudüs'e geri dönebilmiştir. Bu tarihi forumun uluslararası çalışmalara ışık tutacağına inanıyorum. İşgal altındaki Kudüs'ün gençleri, yaşlıları, yetimleri, engellileri için vakıflar belki de yegane sığınaktır. Bu noktada Harem-i Şerif'ten sorumlu olan Ürdün Kralı II. Abdullah'a bağlı İslam Vakfı'nın İsrail'in engellemelerine rağmen sürdürdüğü çalışmalara bütün İslam aleminin destek olması gerektiğini özellikle vurgulamak istiyorum.
BURADAN MİLLETİME SESLENİYORUM...
Müslümanlar olarak Kudüs'ü, Mescid-i Aksa'yı sık sık ziyaret etmeliyiz. İstatistiklere baktığımızda hala bu konuda çok ciddi eksiğimizin olduğunu görüyoruz. 2015'te 600 bin Amerikalı, 400 bin Rus, 300 bin Fransız Kudüs'ü ziyaret etmiş. Müslüman ülkeler arasında en fazla Türkiye'den ziyaretçi gitmiş. Giden sayı nedir biliyor musunuz; 26 binde kalmıştır. Ben buradan milletime sesleniyorum...Yüz binler niçin Mescid-i Aksa'yı ziyarete gitmesin. Hiç bahane yok! Gitmelidir. Bu tablonun bize yakışmadığını kabul etmeliyiz. Oradaki kardeşlerimize vereceğimiz en güçlü destek Kudüs'teki varlığımız olacaktır.
ÇÖZÜM BAĞIMSIZ FİLİSTİN DEVLETİ
Filistin meselesine adil çözüm bulunmadan bölgenizde barışın sağlanması mümkün değildir. Filistin meselesinde yıllardır üstünlerin hukuku işliyor, bunu da böyle görelim. İsrail çeşitli güçlerden aldığı cesaretle hukuk tanımazlığını ısrarla, inatla sürdürüyor. Alınan onca kararlara rağmen Kudüs'ü Müslümansız yaşamaya ve yaşatmaya devam ediyor. İsrail'in yakın zamana kadar uygulanan ırkçı ve ayrımcı politikalardan ne farkı var? İsrail yönetiminin bu gücü nereden geliyor? Katliamların karşılıksız kalacağını gördü. Sahilde top oynarken öldürülen masum çocukların hesabının hiçbir şekilde kendisinden sorulmayacağını biliyor. Cezasız kalan her suç daha da azgınlaştırır. İşlenen cinayet, katliamın, zulmün uluslararası hukukta hesabı sorulmadan bölgede barış akim kalacaktır. Başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen Filistin devletinin kurulması yegane çözümdür. Bunun için İsrail'in üzerinde baskı oluşturulması gerekir.
İSRAİL'İ UYARDI: ASLA İZİN VERMEYİZ
Ezan bir çağrıdır. Sadece Müslümanlara değil, asra bir çağrıdır. Ezanı yasaklamayı öngören yasa tasarısı halen İsrail Parlamentosu'nda bekliyor. Bu utanç vericidir. Bize her fırsatta özgürlük dersi verenlerin bunu onaylaması ibretliktir. Kudüs semalarından ezanın susturulmasına inşallah izin vermeyeceğiz. Bunu bir defa bilmemiz lazım. Eğer inancınıza güveniyorsanız, inanç hürriyetinden niye korkuyorsunuz. İsrailli yöneticilere sesleniyorum, eğer inancınıza güveniyorsanız bizim ezanımızdan niye korkuyorsunuz? Bizim bu noktada ülkemizde yaşayan Musevi vatandaşlara yönelik olumsuz tavır takınma, alma diye bir derdimiz var."
YORUMLAR