ABD'nin İran'a yönelik ambargosunun delinmesiyle ilgili davada tanık olarak dinlenen Zarrab'ın soruşturma savcılarına vermek için istediği, Roysar Holding'e ait harddisk, İstanbul polisinin düzenlediği operasyonla ele geçirildi

Reza Zarrab'ın çalışanlarını hedef alan soruşturmanın boyutları genişliyor. Zarrab'ın ABD'deki savcılara vermek için istediği Roysar Holding'e ait harddisk de İstanbul polisinin eline geçti. Toygun Atilla'nın Hürriyet'teki haberine göre Zarrab'ın çalışanlarına yönelik operasyon, İstanbul polisine gelen bir ihbar e-maili ile başlatıldı. İhbar e-mailinde Zarrab'ın yanında çalışan 3 kişinin FETÖ elemanı olduğu ve yurtdışına belge kaçırdıkları da öne sürülüyor. İşte Atilla'nın Hürriyet'teki o haberi:

ABD'de eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'nın da sanıkları arasında olduğu, Reza Zarrab'ın da tanık olarak dinleneceği davanın başlamasına 6 gün vardı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne 22 Kasım'da imzalı bir ihbar e-maili geldi. Reza Zarrab'ın sağ kolu Regaip Akol'la birlikte çalıştıklarını ifade eden ihbarcı, kimliğinin gizli kalması koşuluyla şu bilgileri paylaştı:

"Uzun süredir yanlarında çalıştığım Regaip Akol ve arkadaşları Mustafa Hacısalimoğlu ve Sinem Arslan katıksız FETÖ'cüdür. Bunlara görevden alınan FETÖ'cü polisler sürekli evrak getirirler. Bunlar da bu belgeleri alıp ABD'ye götürüyor. Yine FETÖ'cü polisler yanlarına geldiler ve bunlara bir şeyler getirdiler. FETÖ'cü polislerin getirdiği şeyleri ABD'ye götürmeden yakalayın."

İhbar üzerine, mahkeme kararıyla Akol, Hacısalimoğlu ve Arslan takibe alındı. Üç ismin de ABD ile sık sık görüşmeleri olduğu belirlendi. 3 gün önce İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla operasyon düzenlendi. Reza Zarrab'ın ısrarla ABD'ye getirilmesini, davada kullanmayı istediği ve 24 saat sonra ABD'ye gönderileceği belirlenen Roysar Holding'e ait bilgileri içeren harddisk bilişimci Mustafa Hacısalimoğlu'nun ofisinde ele geçirildi.

Polis sorgusunda FETÖ ile irtibatı olmadığını söyleyen Hacısalimoğlu, 19 Kasım'da ABD'den Zarrab'ın avukatı Şems Al-Bazz'ın aradığını ve Roysar Holding'e ait bilgileri içeren harddiskin yedeklerinin olup olmadığını sorduğunu anlattı. Hacısalimoğlu ifadesinde, "Bu harddisk veya başka bir belgeyi hiç kimseye göndermedim veya vermedim. Hiç kimseden bu yönde talep gelmedi" dedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın tespitlerine göre Roysar Holding'in bilgilerini içeren harddisk ABD'deki davada kullanılmak üzere Reza Zarrab'ın avukatı Şems Al-Bazz'ın talimatıyla ABD'ye gönderilecekti. Bu da yine yapılan tespitlere göre Zarrab'ın sağ kolu Regaip Akol aracılığıyla olacaktı.

Yakalanmasa ABD'ye kaçırılacaktı! 'Kumpas diski' yapılan operasyonla ele geçirildi

17-25 Aralık darbe girişiminin devamı niteliğinde olan ABD'deki kumpas davasının savcılarına verilmek üzere Reza Zarrab tarafından istenen Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Roysar Holding’e ait harddisk yapılan operasyonla İstanbul polisinin eline geçti..

DAVADAN 5 GÜN ÖNCE

ABD'de eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'nın da sanıkları arasında olduğu, Reza Zarrab'ın da tanık olarak dinleneceği davanın başlamasına 6 gün vardı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne 22 Kasım'da imzalı bir ihbar e-maili geldi. Reza Zarrab'ın sağ kolu Regaip Akol'la birlikte çalıştıklarını ifade eden ihbarcı, kimliğinin gizli kalması koşuluyla şu bilgileri paylaştı:

"Uzun süredir yanlarında çalıştığım Regaip Akol ve arkadaşları Mustafa Hacısalimoğlu ve Sinem Arslan katıksız FETÖ'cüdür. Bunlara görevden alınan FETÖ'cü polisler sürekli evrak getirirler. Bunlar da bu belgeleri alıp ABD'ye götürüyor. Yine FETÖ'cü polisler yanlarına geldiler ve bunlara bir şeyler getirdiler. FETÖ'cü polislerin getirdiği şeyleri ABD'ye götürmeden yakalayın."

İhbar üzerine, mahkeme kararıyla Akol, Hacısalimoğlu ve Arslan takibe alındı. Üç ismin de ABD ile sık sık görüşmeleri olduğu belirlendi. 3 gün önce İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla operasyon düzenlendi. Reza Zarrab'ın ısrarla ABD'ye getirilmesini, davada kullanmayı istediği ve 24 saat sonra ABD'ye gönderileceği belirlenen Roysar Holding'e ait bilgileri içeren harddisk bilişimci Mustafa Hacısalimoğlu'nun ofisinde ele geçirildi.

Polis sorgusunda FETÖ ile irtibatı olmadığını söyleyen Hacısalimoğlu, 19 Kasım'da ABD'den Zarrab'ın avukatı Şems Al-Bazz'ın aradığını ve Roysar Holding'e ait bilgileri içeren harddiskin yedeklerinin olup olmadığını sorduğunu anlattı. Hacısalimoğlu ifadesinde, "Bu harddisk veya başka bir belgeyi hiç kimseye göndermedim veya vermedim. Hiç kimseden bu yönde talep gelmedi" dedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın tespitlerine göre Roysar Holding'in bilgilerini içeren harddisk ABD'deki davada kullanılmak üzere Reza Zarrab'ın avukatı Şems Al-Bazz'ın talimatıyla ABD'ye gönderilecekti. Bu da yine yapılan tespitlere göre Zarrab'ın sağ kolu Regaip Akol aracılığıyla olacaktı.

"Casusluk" soruşturması kapsamında mal varlığına el koyma kararı verilen Reza Zarrab'ın İstanbul'daki şirketinde çalışan 3'ü kadın 7 kişi gözaltına alındı. Zarrab'ın en yakınında yer alan İran uyruklu Sara M., Türk uyruklu Nuray Y., Sinem A., Regaip A. ve Mustafa H.'nin de aralarında bulunduğu 7 kişi sorgulanıyor. İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alınan 7 kişinin, Reza Zarrab'ın en yakınındaki isimler olduğu ve tüm şirket sırlarını bildikleri iddia edildi. Zarrab'ın, ABD'deki avukatı aracılığıyla WhatsApp üzerinden el yazısı notu gönderdiği Sinem A.'nın, Zarrab'ın 3 yıl asistanlığını yaptığı belirtildi. Zarrab'ın tüm özel ve gizli yazışmalarının Sinem A.'nın elinden geçtiği öğrenildi. Asistanın, Zarrab'ın 17-25 Aralık sonrasındaki ilişki ve yazışmalarını organize eden "karakutusu" olduğu öne sürüldü.

Zarrab'ın en önemli 7 çalışanı sorguda. Bunlardan biri mali işler sorumlusu, diğeri ise özel asistanı

MALİ KARAKUTUSU
Gözaltındaki bir diğer çalışan Regaip A.'nın ise Reza Zarrab'ın para trafiğini takip eden, kayıtlarını tutan "mali karakutusu" olduğu belirtildi. Zarrab'ın adamlarından Tahir Kurt da, Zarrab'ın yokluğunda tüm mali işleri Regaip A.'nın yürüttüğünü söyledi. Gözaltındakilerden Mustafa H.'nin, Zarrab'ın işyeri ve evlerindeki "teknik işlerinin karakutusu" olduğu ifade edildi. Zarrab'ın 3 çalışanı hakkında, TCK'nın 326/1 maddesindeki "Devletin güvenliğine, iç veya dış siyasal yararlarına ilişkin belge veya vesikaları yok eden, tahrip eden veya çalan..." hükmünden işlem yapıldı.

EVRAKLARI YAKMAYA ÇALIŞTILAR
İstanbul Sarıyer'de, Reza Zarrab'ın bir yakınına ait olduğu iddia edilen holdingin merkezinde, evraklar yakılarak yok edilmek istendi. İhbar üzerine olay yerine gelen polis, evrakların bir kısmını kurtardı. Şirketin güvenlik görevlileri binanın Zarrab'a ait olduğunu söyledi. Kireçburnu sahilde yer alan binaya komşu restoran işletmecisi Kazım Doğan da, evrak yakma olayının cumartesi sabahı yaşandığını belirterek şu bilgiyi verdi: "Holdingin bahçesinden yoğun duman yükseldi. Polis ve itfaiye geldi. 40 kadar polis içeri girerek arama yaptı. Bu işlem saat 11.00'den gece saat 23.00'e kadar sürdü. Hatta beni çağırıp içerideki eşyalara zarar verilmediğine dair zabıt tuttular. Bildiğim kadarıyla bu holding Reza Zarrab'ın bir yakınına ait."

Mal varlığına el konulan Rıza Zarrab’ın 3’ü kadın 7 çalışanı gözaltına alındı. İran uyruklu Sara M., Nuray Y., Sinem A., Regaip A. ve Mustafa H. dahil 7 şüphelinin sorgusu sürüyor.

"Casusluk" soruşturması kapsamında mal varlığına el koyma kararı verilen Rıza Sarraf'ın İstanbul'daki şirketinde çalışan 3'ü kadın 7 kişi gözaltına alındı. Sarraf'ın en yakınında yer alan İran uyruklu Sara M., Türk uyruklu Nuray Y., Sinem A., Regaip A. ve Mustafa H.'nin de aralarında bulunduğu 7 kişi sorgulanıyor. İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alınan 7 kişinin, Rıza Sarraf'ın en yakınındaki isimler olduğu ve tüm şirket sırlarını bildikleri iddia edildi. Sarraf'ın, ABD'deki avukatı aracılığıyla WhatsApp üzerinden el yazısı notu gönderdiği Sinem A.'nın, Sarraf'ın 3 yıl asistanlığını yaptığı belirtildi. Sarraf'ın tüm özel ve gizli yazışmalarının Sinem A.'nın elinden geçtiği öğrenildi. Asistanın, Sarraf'ın 17-25 Aralık sonrasındaki ilişki ve yazışmalarını organize eden "karakutusu" olduğu öne sürüldü.

MALİ KARAKUTUSU

Gözaltındaki bir diğer çalışan Regaip A.'nın ise Rıza Sarraf'ın para trafiğini takip eden, kayıtlarını tutan "mali karakutusu" olduğu belirtildi. Tahir Kurt da, Sarraf'ın yokluğunda tüm mali işleri Regaip A.'nın yürüttüğünü söyledi. Gözaltındakilerden Mustafa H.'nin, Sarraf'ın işyeri ve evlerindeki "teknik işlerinin karakutusu" olduğu ifade edildi. Sarraf'ın 3 çalışanı hakkında, TCK'nın 326/1 maddesindeki "Devletin güvenliğine, iç veya dış siyasal yararlarına ilişkin belge veya vesikaları yok eden, tahrip eden veya çalan..." hükmünden işlem yapıldı.

EVRAKLARI YAKMAYA ÇALIŞTILAR

Gazete Habertürk'ün haberine göre İstanbul Sarıyer'de, Rıza Sarraf'ın bir yakınına ait olduğu iddia edilen holdingin merkezinde, evraklar yakılarak yok edilmek istendi. İhbar üzerine olay yerine gelen polis, evrakların bir kısmını kurtardı. Şirketin güvenlik görevlileri binanın Sarraf'a ait olduğunu söyledi. Kireçburnu sahilde yer alan binaya komşu restoran işletmecisi Kazım Doğan da, evrak yakma olayının cumartesi sabahı yaşandığını belirterek şu bilgiyi verdi: "Holdingin bahçesinden yoğun duman yükseldi. Polis ve itfaiye geldi. 40 kadar polis içeri girerek arama yaptı. Bu işlem saat 11.00'den gece saat 23.00'e kadar sürdü. Hatta beni çağırıp içerideki eşyalara zarar verilmediğine dair zabıt tuttular. Bildiğim kadarıyla bu holding Rıza Sarraf'ın bir yakınına ait."