Giriş Tarihi: 09.10.2016 21:37 Güncelleme Tarihi: 09.10.2016 22:28
Türk-Rus ortak deklarasyonu imzalandı
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanı Aleksey Ulyukaev ile bir araya geldi. İki ülke arasında ortak fon kurulması ilgili görüşmeler yapıldı
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Ortak fon; Rusya Yatırım Fonu ile beraber Türkiye Varlık ve Yatırım Fonu bir araya gelecek ve ilk etapta 500'er milyon dolarlık rakamı ortaya koyarak 1 milyar dolarlık bir sermayeyle kurulacak, sonra ihtiyaç duyulduğunda daha fazlası devam edecek." dedi.
Bakan Zeybekci'nin, Conrad Otel'de Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanı Aleksey Ulyukaev ile basına kapalı gerçekleştirdiği görüşmenin ardından, Türkiye ve Rusya arasında ortak yatırım fonu kurulmasına ilişkin ortak bildiri imzalandı.
"İLİŞKİLERİN 2015 KASIM ÖNCESİNE GELMESİ TALİMATINI ALDIK"
Burada konuşan Zeybekci, uzun bir çalışmanın sonunda mutluluk verici bir noktada olduklarını söyledi.
Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerin, 25 Kasım 2015 tarihinden sonra oldukça olumsuz bir süreç yaşadığını hatırlatan Zeybekci, ilişkilerin, her iki ülke liderleri tarafından başlatılan karşılıklı pozitif mesajlarla yeniden çok hızlı bir şekilde 2015 Kasım öncesindeki noktaya gelmesi talimatını aldıklarını bildirdi.
Bu kapsamda, son 3 ayda 4 defa Rusya tarafıyla bir araya geldiklerini aktaran Zeybekci, şöyle konuştu:
Bu bağlamda iki ülke arasındaki ticari ve ekonomik konuların, tüm yönleriyle ele alındığı bir platform olarak Karma Ekonomik Komisyon hayatı tekrar aktif hale geldi. Önümüzdeki 4 yılı kapsayacak Orta Vadeli Program'la (OVP) ilgili çok önemli bir noktaya geldik, bitirdik, onu da ilk yüksek düzeyli toplantıda, liderlerimizin başkanlık yapacağı toplantıda imzalayabileceğimiz bir noktaya geldik. Çok önemli diğer bir konu; hizmetler ve yatırımlar alanında iki ülke arasında serbest ticaret anlaşması ile ilgili, teknik heyetlerimiz çok önemli bir noktaya geldi ve en geç 2017 sonunda iki ülke olarak böyle çok tarihi bir anlaşmayı da imzalama konusunda mutabakatımız var. İki ülke arasında son derece önemli olan ortak fonun kurulması. Rusya Yatırım Fonu ile beraber Türkiye Varlık ve Yatırım Fonu bir araya gelecek ve ilk etapta 500'er milyon dolarlık rakamı ortaya koyarak 1 milyar dolarlık bir sermayeyle kurulacak, sonra ihtiyaç duyulduğunda daha fazlası devam edecek."
"PROBLEMLERİN ÇOK HIZLI ÇÖZÜLECEĞİNE İNANIYORUM"
İki ülke arasında bazı problemler olduğuna değinen ve bunların çok hızlı bir şekilde çözüleceğine inandığını belirten Zeybekci, şöyle devam etti:
"Türkiye'den yaş sebze-meyve ithalatına gelen engellemelerin, çok kısa sürede kalkacağını ümit ediyorum ve diliyorum. Onu da önümüzdeki günlerde gerek liderlerimizin yapacağı toplantılar, gerekse değerli dostumun bu konuda vereceği desteklerle çok kısa sürede kalkacağını düşünüyorum. Türk firmalarının Türk personel çalıştırması ve bazı sektörlerde faaliyetlerine getirilen kısıtlamalarla ilgili de bu engeli de çok kısa bir sürede aşacağımızı düşünüyorum.
Diğer bir konu; iki ülkenin 2015 Kasım öncesi karşılıklı vize muafiyeti noktasına doğru, öncelikli olarak Rusya tarafı olarak resmi pasaportlara ve iş dünyasına getirilecek bir rahatlamayla çözülmesi ve ardından da istediğimiz noktaya doğru gitmesini temenni ediyoruz. O yönde de olumlu gelişmeler olduğunu görüyor ve duyuyoruz."
"ORTAK YATIRIM FONU, ÖZEL İŞ ÇEVRELERİ İÇİN ÇOK İYİ BİR ARAÇ OLACAK"
Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanı Ulyukaev de özellikle ticari ve ekonomik ilişkilerin yeniden düzene girmesi için pek çok çalışma yaptıklarını ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Özellikle turizm firmalarının çalışmalarının başlatılması, charter'ların başlatılması ki bunun sayesinde eylül ayında Rusya'dan turist gelmeye başladı ve gerçekten şu anda ticari, ekonomik ve kültürel ilişkilerimizin de geliştirilmesine yönelik olarak OVP çalışması yapıldı. Burada da bizim uzmanlarımız çok ciddi güzel bir çalışma yaptı. (Ortak bildiri) Neredeyse metnin tamamı üzerinde şu anda mutabakat sağlanmış durumda. Bu belgeyle ilgili herhangi bir kabul edilmeyen konu kalmadı. Bizler de cumhurbaşkanlarımıza bu belgeyi artık imzalayabileceğimizi söyleyeceğiz."
Ortak yatırım fonu kurulmasının, özel iş çevreleri için çok iyi bir araç olacağına işaret eden Ulyukaev, özellikle yatırımlar konusunda karar verirken ortak yatırım fonunun yardımcı olacağını söyledi.
Giriş Tarihi: 09.10.2016 20:37 Güncelleme Tarihi: 09.10.2016 21:48
Başbakan Binali Yıldırım'dan Şemdinli açıklaması
Başbakan Binali Yıldırım Hakkari Şemdinli'de düzenlenen terör saldırısıyla ilgili açıklamalarda bulundu. İşte Yıldırım'ın konuşmasından öne çıkanlar
Başbakan Binali Yıldırım programında yer alan bir toplantıya katılmak üzereyken gelen Hakkari Şemdinli'deki terör saldırısı haberine ilişkin kameraların karşısına geçti. Resmi bilgi ve tespitleri paylaşan Başbakan şunları söyledi:
5 TON PATLAYICI İLE İNTİHAR SALDIRISI
"Bugün Hakkari ilimizde bağlı Şemdinli'de bölücü terör örgütü tarafından bir saldırı gerçekleştirilmiştir. 5 ton patlayıcı ile kontrol noktasına dalıp intihar saldırısı meydana gelmiştir."
Başbakan Yıldırım'dan Başika açıklaması
Başbakan Yıldırım: Beşika'daki askeri unsurlarımıza zaman zaman DEAŞ saldırıları oluyor dolayısıyla karşılık veriliyor.
Başbakan Binali Yıldırım, olası Musul operasyonu konusunda uyarılarda bulunarak, "Biz bunu destekliyoruz ancak ne yaparsanız yapın işgalden önceki Musul halkına dokunmayın. Musul Musullularındır. Dışarıdan getirilen başka sivillerle şehrin demografik yapısı bozulmasın" dedi.
10 SORUDA BAŞİKA KRİZİ
Başbakan Binali Yıldırım, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'nda partisinin İstanbul milletvekilleri ile bir araya geldi. Toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Yıldırım, "İstanbul milletvekillerimiz ile bir değerlendirme toplantısı yaptık. Partimizin çalışmalarını değerlendirdik. 15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında yapılan çalışmaları. Gerek bölücü terör örgütü, gerek FETÖ terör örgütü ile ilgili çalışmalar konusunda görüş alışverişinde bulunduk. Milletvekillerimiz vatandaşlardan gelen şikayet ve önerileri bizimle paylaşma fırsatı buldu. Verimli bir toplantı oldu. İstanbul ile ilgili çalışmalar konusunu da değerlendirme fırsatı bulduk" diye konuştu.
Başbakan Yıldırım İstanbul'da
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Yıldırım, DEAŞ'ın Başika Kampı'na yönelik saldırılarını değerlendirerek, "Zaman zaman DEAŞ saldırıları oluyor, gerekli karşılık veriliyor. Bu yeni bir şey değil. Orada peki bizim askeri unsurlarımız ne iş yapıyor. Yaptıkları çok açık. DEAŞ'e karşı mücadele eden yerel Irak halkının eğitimini yapıyor. DEAŞ ile ilgili de doğrudan saldırılara karşılık vermek suretiyle bir hizmet görüyor. Musul'un bir gecede DEAŞ tarafından işgal edildiğini biliyorsunuz. O dönemde bizim başkonsolosluğumuzda da bulunan vatandaşlarımız rehin alınmıştı" ifadelerini kullandı.
Musul'un DEAŞ'ten temizlenmesine yönelik çalışmaları da değerlendiren Yıldırım, "Şimdi Irak Bağdat hükümeti öncülüğünde Musul'un DEAŞ'tan temizlenmesine yönelik yeni bir plan var. Bu kapsamda diyoruz ki bu çalışmaları yapabilirsiniz, biz bunu destekliyoruz ancak ne yaparsanız yapın işgalden önceki Musul halkına dokunmayın. Musul Musullularındır. Dışarıdan getirilen başka sivillerle şehrin demografik yapısı bozulmasın. Yeni bir anlaşmazlık kapısı açılmasın. Bu hususu dikkatle izliyoruz" şeklinde konuştu.
Başbakan Yıldırım'dan Şemdinli saldırısı hakkında açıklama
TERÖRÜN İMKAN VE KABİLİYETİ KISITLANMIŞTIR
""Türkiye'nin mücadelesi kararlılıkla sürecek. Bu konuda yapılacak eylemler ve başlıca terör faaliyetleri bizim Türkiye'nin istikbali için elimizden gelen tüm çalışmaları yapacağız. Kırsaldaki operasyonlardaki üstün başarı terör örgütünün gücünü imkan kabileyetini kısıtlamıştır. Can havli ile bu gibi intihar saldırıları yapmaktadırlar. Birçok yerde bu ve bunun gibi eylemler gerçekleşmeden engellenmektedir. Fakat kimisi de bu şekilde aradan kaçmaktadır. Tekrardan milletimizin başı sağ olsun.".
Erdoğan'dan Şemdinli açıklaması
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan Şemdinli saldırısına ilişkin açıklama geldi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün PKK'lı teröristlerce Hakkari Şemdinli'de 5 ton patlayıcı kullanılarak gerçekleştirilen hain saldırıya ilişkin bir açıklama yayınladı. Saldırıyı şiddetle kınayan Erdoğan "Bölücü terör örgütü bitirilecektir. PKK bölge halkı tarafından da dışlanmıştır. Ankara'da teröristlerin etkisiz hale getirilmeleriyle önlenen girişimin, İstanbul'da ise 10 vatandaşımızın yaralanmasıyla neticelenen saldırının ardından yapılan Şemdinli eylemi, bunun en açık ifadesidir. Devletimizin ve milletimizin bekası için, yurt içinde ve yurt dışında, her türlü siyasi, diplomatik, askeri tedbiri almakta kararlıyız" dedi.
"ŞİDDETLE KINIYORUM"
Erdoğan'ın açıklaması şu şekilde:
"Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde, Durak Jandarma Karakolu önündeki kontrol noktasında 10 askerimizin ve 8 sivil vatandaşımızın şehadetine, 27 kişinin de yaralanmasına yol açan menfur terör saldırısını şiddetle kınıyorum.
Bölücü terör örgütü PKK'nın, ülkemize ve milletimize saldırma vazifesi doğrultusunda, insani ve ahlaki tüm değerlerden yoksun eylemlerini yoğunlaştırma arayışı içinde olduğu anlaşılıyor. Ankara'da teröristlerin etkisiz hale getirilmeleriyle önlenen girişimin, İstanbul'da ise 10 vatandaşımızın yaralanmasıyla neticelenen saldırının ardından yapılan Şemdinli eylemi, bunun en açık ifadesidir"
"ÖNÜNE GEÇİLEMEYEN EYLEMLER..."
Bölücü örgüt, geçtiğimiz yıl başlattığı çukur eylemlerinin akabinde bölge halkı tarafından adeta tecrit edilmiş, dışlanmıştır. Bunun üzerine örgüt üyeleri, tıpkı FETÖ ve DEAŞ mensupları gibi, sadece kan dökmeyi, can almayı hedefleyen saldırılarla varlıklarını ispata yönelmişlerdir. Suriye ve Irak'ta hesapları olan karanlık odakların taşeronluğunu yapan bu örgütün eylem teşebbüslerinin büyük bölümü, esasen, halkımızın desteği sayesinde, güvenlik ve istihbarat kuruluşlarımızın gayretleriyle önlenmektedir. Maalesef, son Şemdinli saldırısında olduğu gibi, önüne geçilemeyen eylemler de yaşanabilmektedir"
"ÖDEDİĞİMİZ BEDELLER, İNŞAALLAH BOŞA GİTMEYECEKTİR"
"Devletimiz, tüm kurumlarıyla, milletimizle el ele vererek, bölücü terör örgütünü eylem yapamaz hale getirmekte kararlıdır.
İnsan gücünden teknolojik imkanlara kadar bunun için ne gerekiyorsa seferber ediyoruz. Devletimizin ve milletimizin bekası için, yurt içinde ve yurt dışında, her türlü siyasi, diplomatik, askeri tedbiri almakta kararlıyız. Kendimizin ve çocuklarımızın daha güvenli, huzurlu, müreffeh geleceği için ödediğimiz bedeller, inşaAllah boşa gitmeyecektir. Şemdinli'deki menfur saldırıda şehit olan vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı, yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan şehit ailelerini ve gazileri ziyaret etti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz şehitlerinin ailelerini ve gazileri ziyaret etti.
Öğle saatlerinde Kısıklı'da bulunan evinden çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ilk durağı 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde şehit olan Onur Ensar Ayanoğlu'nun Burhaniye Mahallesi'ndeki evi oldu. Aileyi ziyaret eden Erdoğan, darbe gecesi gazi olan Ensan Ayanoğlu'nun kardeşi Oğuz Emin Ayanoğlu'nun durumu hakkında da bilgi aldı.
Erdoğan'ın bir sonraki durağı ise, şehit olan Acıbadem Mahallesi Muhtarı Mete Sertbaş'ın evi oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra sırasıyla 15 Temmuz şehitleri Murat Naiboğlu'nun ve Murat Mertel'in ailelerini ziyaret etti.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN ŞEHİT AİLELERİNİ VE GAZİLERİ ZİYARET ETTİ 
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Aliyev ile görüştü
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Tarabya Köşkü'nde görüştü.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Tarabya Köşkü'nde görüştü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Enerji Kongresi'ne katılmak üzere İstanbul'a gelen Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Tarabya Köşkü'nde bir araya geldi.
TSK: Son terörist ölene kadar inlerine gireceğiz
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'ndeki Durak Jandarma Karakolu kontrol noktasına yönelik PKK'lı teröristlerce bombalı araçla yapılan saldırıda şehit olan asker sayısının 9'a yükseldiğini, 11 kişinin de yaralandığını açıkladı.
Türk Silahlı Kuvvetleri'nden yapılan açıklamada bölücü örgütün köşe sıkıştığına ve mensuplarının dağlarda birbiriyle irtibatsız ve perişan duruma geldiğine dikkat çekilerek kırsalda yok olmaya giderken moral için bu tür saldırılara başvurduğu belirtildi. İşte TSK açıklamasının önemli bölümleri:
PKK KIRSALDA YOK OLMAYA DOĞRU GİDİYOR
"Örgüt kırsalda yok olmaya doğru gitmektedir. Bu çaresizlikleri telsiz görüşmelerine de yansımaktadır. Operasyonlar sonucunda BTÖ terörist, silah ve mühimmat kaybına uğramıştır.
Teröristler mühimmatımız kalmadı, yiyecek lokmamız kalmadı diyerek birbirine telsizden açıkça konuşmaktadır. Açız diyerek örgüte isyan aşamasına gelen teröristlerin varlığı bu bölgede çöküntünün en bariz örnekleridir. PKK tecrübeli kadrosunun çoğunu kaybetmiştir.
MORAL İÇİN SALDIRDILAR
Aşırı bir moral bozukluğu içine girmiştir. Şemdinli'de karakola yapılan bu saldırı, terör örgütünün bozulan moralini yükseltmeye yönelik kahbece girişilmiş bir saldırıdır.
Örgüt, el yapımı patlayıcılar ve intihar türü eylemlerle varlığını sürdürme çabasına girdi. Ankara'da canlı bomba saldırısı hazırlığındayken kendilerini patlatan teröristlerin de amacının bu yönde olduğu belirtildi."
2 AYDA 387 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ
"4 Ağustos 2016 tarihinden bu yana Hakkari de devam eden operasyonlarda 387 bölücü terör örgütü mensubu etkisiz hale getirilmiştir.
Bu kapsamda Hakkari'ye bağlı Ağaçdibi ve Oğul bölgelerinde 12, Şemdinli İlçesi Gerdan Tepe, Samanlı, Cami tepe, Mirgason Tepe, Soğuksu, Erdemli Kuzeyi, Altınsu bölgelerinde 54, Yüksekova İlçesi Buzul Dağı, Havvilati Dağı, Urşe Yaylası, Dağlıca, İkiyakalar, İzme Dağı, Alandüz bölgelerinde 54 terörist olmak üsere 120 terörist etkisiz hale getirildi.
SADECE EYLÜL'DE 267 TERÖRİST
Ayrıca 30 Ağustos tarihinde başlatılan ve 4 Ekim 2016 tarihinden itibaren 2. bölümü devam eden Çukurca bölgesinde ise Hantepe, Sivritepe, Kaletepe, Dağbaşı bölgelerinde devam eden ve yoğun çatışmaların yaşandığı operasyonlarda 267 terörist etkisiz hale getirilmiştir.
30 Ağustos tarihinde başlayan ve bugüne kadar devam eden operasyonlarda 34 terörist etkisiz hale getirtilmiştir. Devam eden operasyonda; bölücü terör örgütü mensubu sekiz terörist ölü olarak, daha önceden teröristlerin mağaraya gömdüğü dört bölücü terör örgütü mensubu gömülü olarak ele geçirilmiştir.
ELE GEÇİRİLENLER...
Beraberlerinde iki roketatar, iki Biksi makineli tüfeği, 2.000 adet fişeği, bir Dragunov keskin nişancı tüfeği, üç Kalaşnikof piyade tüfeği, 1.210 adet fişeği, 350 adet Doçka uçaksavar mühimmatı ve 29 adet el bombası ele geçirilmiştir."
TERÖRİSTLERE AĞIR DARBE
Güvenlik kaynaklarından alınan bilgilere göre, Yüksekova 3'üncü Piyade Tümen Komutanlığının sevk ve idaresindeki Hakkari Dağ ve Komando Tugayı, Bolu 2'nci Komando Tugayı, Kayseri 1'inci Komando Tugayı, Hudut Tugayları, Jandarma Özel Harekat (JÖH), Polis Özel Harekat (PÖH), Hava kuvvetleri, Kara Havacılık ve Topçu Birlikleri ve silahlı İHA Bayraktarın katıldığı 'Şehit Sağlık Üstçavuş Mekan Şahin Operasyonu'nda teröristlere ağır darbeler vurulduğu belirtildi.
Şemdinli'de karakola bomba yüklü araçla saldırı
Hakkari’nin Şemdinli ilçesindeki Durak karakoluna bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi. Kalleş saldırıda 10 asker şehit oldu, 8 vatandaşımız hayatını kaybetti.11'i asker, toplam 27 yaralı askeri helikopterle hastanelere sevk edildi.
Alınan bilgiye göre, PKK'lı teröristler tarafından sabah saatlerinde ilçedeki Durak Karakoluna yönelik bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi. Saldırıda 10 asker şehit oldu, 8 vatandaşımız hayatını kaybetti. 11'i asker toplam 27 yaralı askeri helikopterle hastanelere sevk edildi.
Şemdinli'de karakola yapılan saldırının ilk görüntüleri
YOL TRAFİĞE KAPATILDI
Şemdinli- Yüksekova karayolu üzerinde yol kontrolu yapılırken, bombalı aracın Şemdinli yönünden geldiği ve bu sırada patlatıldığı kaydedildi. Araç ve kimlik kontrolleri yapıldığı sırada patlamanın meydana geldiği ve bu esnada yolda 5 metre derinliğinde 10 metre genişliğinde bir çukur oluştuğu, yolun da trafiğe kapandığı belirtildi. Saldırı sırasında yolda minibüs bekleyen vatandaşların da olduğu öğrenildi. Patlamadan hemen sonra bölgede hava destekli geniş çaplı operasyon başlatılırken, yaralılar ise Şemdinli ve Yüksekova Devlet hastanelerine kaldırıldı.
HAKKARİ VALİSİNDEN İLK AÇIKLAMA
Konu ile ilgili İHA'ya bilgi veren Hakkari Valisi Cüneyit Orhan Toprak, "Şu anda 9 askerimiz şehit, 8 sivil vatandaşımız ile birlikte 17 kaybımız var maalesef. 27 de yaralımız var. Yol kontrol noktasında bir kamyonete yüklü yaklaşık 4-5 tona yakın patlayıcıyı patlattılar. Şu anda olay yerindeyim. Operasyonlarımız havadan ve karadan devam ediyor" dedi.
BAKAN AKDAĞ: TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN GÜCÜNÜ GÖRECEKLER
Erzurum'da ziyaretlerde bulunan Sağlık Bakanı Recep Akdağ yaşanan hain terör saldırısıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Terörle mücadelenin kararlılıkla devam edeceğini ifade eden Bakan Akdağ şöyle konuştu: "Bugün yine hain terör örgütü Şemdinli'de alçakça saldırı düzenledi ve şehadet haberini aldığımız kardeşlerimiz var, yaralılarımız var. Bu toplantıya gelirken Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürüyle görüştüm. Ambulans uçaklarımız hazır. İhtiyaç olması durumunda ve kendi sağlık durumlarının elvermesi durumunda yaralılarımızı daha ileri merkezlere naklediyoruz. Bu hususta çok titiz bir çalışma yürütüyoruz. Tabi burada önemli olan husus şu yaralı kardeşlerimizin nakledilmesi için onların genel durumu müsaade etmesi lazım. Allah'tan şehitlerimize rahmet, yaralılarımıza acil şifalar temenni ediyorum. Bu mücadele kararlılıkla devam edecek. Hain terör örgütleri isimleri ne olursa olsun, biz onları birbirinden ayırt etmiyoruz. Hain terör örgütleri ve onların arkasındaki güçler. Bu işe destek olan ülkeler ya da o ülkelerin içindeki belli gruplar emellerine ulaşamayacaklar. Bakanlar Kurulu toplantıların ana gündem maddesi ağırlıkla terör. Durum değerlendirmesi yapıyoruz. Türkiye ile derdi olan Türkiye'ye operasyon yapmak isteyen çevreler, ülkeler bilsinler ki bunda muvaffak olamayacaklar. Bu hususta kararlıyız. Terör ve teröriste karşı bir savunma düşüncesi içerisinde değiliz güçlü bir şekilde Türkiye Cumhuriyetinin gücünü onlara gösterecek şekilde onların üstüne gitmeye devam edeceğiz."
Hakkari Valisi: Şehit sayısı 9'a çıktı
Kapıkule'de 8 km TIR kuyruğu oluştu
Gümrük kapısından çıkışlar için kullanılan Kapıkule'de kilometrelerce kuyruk oluşt
Kapıkule Gümrük Kapısı'ndan yurt dışına çıkmak için bekleyen tırlar 8 kilometrelik kuyruk oluşturdu. Alınan bilgiye göre, ihracat yüklerini, teslim edecekleri adreslere yetiştirmek için yola çıkan TIR sürücüleri işlemlerin yapılmaması ve prosedürün yavaş işletilmesi nedeniyle Kapıkule Gümrük Kapısı'nda yoğunluğa neden oldu. Bulgaristan tarafının yoğunluğa cevap verememesi nedeniyle oluşan tır kuyruğu 8 kilometreyi buldu.
Gümrük kapısı önünde yaklaşık 320 tır yurt dışına çıkmak için işlemlerinin tamamlanmasını bekliyor.
FETÖ'cüleri tespit için yıllığı savcıya götürdü
Emekli Kurmay Albay Ali Türkşen, 1997'de Deniz Harap Akademisi'ni kazanan 15 subaydan 12'sinin Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminde yer aldığını iddia etti.
Türkiye Emekli Subaylar Derneği'nin düzenlediği "Vatan Nasıl Sağ Kalır?" konulu panele, emekli askerler Tümamiral Semih Çetin, Kurmay Albay Ali Türkşen, iş adamı Adnan Öztürk ile 20. Dönem TBMM Başkanvekili Uluç Gürkan konuşmacı olarak katıldı.
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin ele alındığı panelde konuşan emekli Albay Türkşen, Balyoz kumpası nedeniyle 3,5 yıl Hasdal Askeri Cezaevinde mahkum edildiğini belirtti.
Türkşen, FETÖ'nün 1990'lı yıllarda Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) başta olmak üzere birçok kurumda örgütlenmeye başladığını ifade ederek, 1997'de yapılan Deniz Harp Akademisi sınavını kazanan 15 subaydan 12'sinin FETÖ'cü olduğunu iddia etti.
TIR KUMPASÇISI TAKÇI FETÖ EVİNDE YETİŞMİŞ
O yıllarda FETÖ'nün "irticai yapılanma" olarak tanımlandığını ifade eden Türkşen, şunları kaydetti:
"1997'de 'irtica akademiyi kazandı' diye bir söylem yayıldı. O zaman Deniz Harp Akademisini 15 subay kazandı. Bunların irticacı personel olduğu, güvenilir personellere ise 'bunların üzerinde gözünüz olsun' diye telkinler yapılıyordu. 15 subaydan ikisi Balyoz davasından önce emekli oldu, bir kişi de o dava kapsamında tutuklandı. Geriye kalan 12 subay ise ya Akıncı'dan çıktı ya da tellerin üstünden atlarken yakalandı."
"12 ASKERİN İSMİNİ TEK TEK VERDİM"
Balyoz davasından sonra FETÖ'nün herkes tarafından sorgulanmaya başlandığını kaydeden Türkşen, Hasdal Askeri Cezaevinden tahliye edildikten sonra örgütle ilgili yaptığı açıklamalar nedeniyle Genelkurmay Askeri Savcılığına ifadeye çağrıldığı söyledi.
BAŞBAKAN'DAN ISPARTA'YA ISLAK İMZALI ÖZEL TEŞEKKÜR
Türkşen, "2014 yılında savcıya verdiğim ifadede, 1997'de Deniz Harp Akademisini kazanan, sonradan FETÖ'den tutuklanan ya da kaçan 12 askerin ismini tek tek verdim. Hatta yanımda, Harp Akademisinin yıllığını da götürdüm. İfademi alan savcı, anlattıklarımın 'söylenti' olduğunu söyledi. Ben de bu kadar söylenti üzerine bir şey yapması gerektiğini aktardım." diye konuştu.
Emekli Tümamiral Semih Çetin de 1990'lı yıllarda TSK içinde irticai bir yapılanma olduğuna dair MİT'ten Genelkurmaya, oradan da kuvvet komutanlıklarına bilgilendirmeler geldiğini anlattı. Cemaat üyesi olduğu tespit edilen askerlerin takip edildiğini, bu kişilere ordu içinde stratejik yerlerde görev verilmediğini ifade eden Çetin, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in cemaat üyesi askerlerin deşifre olmaması için sürekli telkinlerde bulunduğunu aktardı.
Çetin, "Gülen, 'Günü gelmeden sesimizi çıkarmayacağız, zamanı gelince ortaya çıkacağız', diyerek 15 Temmuza kadar geldiler." ifadelerini kullandı.
Konuşmacılardan 20. Dönem TBMM Başkanvekili Uluç Gürkan ile iş adamı Adnan Öztürk de FETÖ'nün siyasi ve ekonomik ilişkilerine yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Panel soru cevapla devam etti.
Canikli: Mağduriyet dilekçeleri aynı kalemden çıkmış gibi
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli gündeme dair açıklamalarda bulundu. Canikli FETÖ mağduriyetleriyle alakalı oluşturulmaya çalışılan algı ve oyuna dikkat çekti
FETÖ soruşturmaları sırasında mağdur olduklarını iddia edenlere ilişkin de konuşan Canikli, bu konudaki çağrılarından önce bu anlamda başvuruda bulunanların azlığına işaret etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın adalet vurgusu ve illerde gerçekten mağdur olanların başvurularının en geniş şekilde incelenmesi talimatından sonra görevine son verilenlerin sayısından daha fazla müracaat sayısına ulaşıldığını belirten Canikli, şöyle devam etti:
KELİMELER AYNI, İFADELER AYNI
"Çoğunlukla örgütün talimatı çerçevesinde bu müracaatlar yapılıyor. Sadece sayıdan anlamıyoruz. Dilekçelere baktığımız zaman hepsi tek kalemden çıkmış gibi, şablon başvurular. Cümleler, kelimeler hemen hemen aynı. Bu, müracaatların çoğunda kişi 'Ben FETÖ üyesi değilim' demiyor. Diyor ki 'Ben ByLock'u kullandım ama ByLock gizli, saklı değil. Böyle olsaydı yasaklanırdı.'
ASLINDA İTİRAF DİLEKÇESİ
Bu, 17-25 Aralık'tan sonra yani FETÖ'nün 'Bank Asya'da hesap açın, para yatırın' çağrısından sonra bu çağrıya uyarak para yatıranlar içinde geçerli. Onlar da 'Biz para yatırmadık' demiyorlar. Diyor ki 'Bank Asya resmi bir banka. Kurallara göre, ülkenin kanunlarına göre faaliyette bulunan bir banka. Biz de para yatırdık.' Genel müracaatların çok büyük bölümü bu şekilde. Aslında bu dilekçeler itiraf. 'Biz mensubu değiliz' demiyor. Sadece kendisine bir savunma mekanizması, bir kanal açmaya çalışıyorlar."
Kanal 7
Başbakan'dan Isparta'ya ıslak imzalı özel teşekkür
Başbakan Binali Yıldırım, FETÖ’nün 15 Temmuz 2016 gecesi darbe girişimine karşılık, Isparta halkının verdiği demokrasi mücadelesinden ötürü teşekkür mektubu gönderdi.
Başbakan Yıldırım, Isparta İl Emniyet Müdürlüğü'nde Şube Müdürü olarak görev yapan 4.Sınıf Emniyet Müdürü Ahmet Gürcan 'a gönderdiği ıslak imzalı mektubunda teşekkür etti.
ISPARTA'YA TEŞEKKÜR
Başbakan Yıldırım mektubunda şu ifadelere yer verdi: "15 Temmuz darbe girişimine karşı milletimiz unutulmaz bir demokrasi destanı yazdı. Bu asil direnişte şahadet şerbetini ve gazilik mertebesine erişen; asker, polis ve sivil vatandaşlarımız oldu. Başbakanlık olarak kadirşinas milletimizin beklentileri doğrultusunda 241 şehidimiz ve 2194 gazimiz için bir destek kampanyası düzenledik. Bu büyük dayanışmaya verdiğiniz destekten dolayı şükranlarımı sunuyorum. Vatandaşlarımızın milli iradeyi canı pahasına koruma yönünde gösterdiği irade ve fedakarlık her türlü takdirin üzerindedir. Sizlere ülkem ve milletim adına teşekkür ederim."
FETÖ İÇİN EN KRİTİK İLLER Türkiye şehitlerine ağlarken HDP’de yüzler gülüyor
Şemdinli'den gelen şehit haberlerine Tüm Türkiye tek ses tek yürek olarak karşı dururken HDP'nin sessiz mutluluğu dikkatlerden kaçmadı.
PKK ile arasına mesafe koymamakta ısrarcı olan HDP'de şehit haberleri geldikçe yüzler gülüyor. Şemdinli'de 5 ton patlayıcıyla intihar dalışı gerçekleştiren PKK'lı teröristlerin 10'u asker 18 insanımızı şehit eden saldırısı Türkiye dünya gündemine otururken HDP'liler hiçbir şey olmamış gibi davranmaya devam ediyor.
Hain terör örgütü PKK'nın Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde düzenlediği saldırıdan sonra, örgütün siyasi kanadı HDP'den bir açıklama geldi.
HDP'den yapılan açıklamada, yaşananların sorumlusu olarak AK Parti iktidarı sorumlu tutuldu.
"İKTİDAR BU TABLONUN SORUMLUSUDUR"
HDP'den yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi;
"Bugün Şemdinli'de gerçekleşen patlama sonrasında 18 insanımızı yitirdik. Can kayıplarından büyük üzüntü duyuyoruz. Yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına ve ailelerine başsağlığı; yaralılara acil şifalar diliyoruz. Gittikçe derinleşen çatışma ve savaş ortamı her geçen gün yeni acılar yaratmaktadır. Her barış çağrısına, çabasına ve girişimine karşı savaş politikalarını yükselterek, gerginlik ve kutuplaşmayı arttırarak cevap veren siyasi iktidar ortaya çıkan bu acı tablonun en doğrudan sorumlusudur.
Partimiz, nereden ve kimden gelirse gelsin her türlü şiddete karşıdır ve bu ilkesel duruşundan asla taviz vermemektedir. Yaşanan tüm acılardan ve bu savaşın yarattığı yıkımdan tek çıkış yolu kalıcı barışı bir an önce tesis etmektir. Bir kez daha vurguluyoruz ki, bizler barış ve çözüm konusunda üzerimize düşen her türlü sorumluluğu almaya hazırız. Bu ülkenin insanları bu acıları yaşamayı hak etmiyor. Kalıcı bir barış ortamı için herkes üzerine düşeni yapmalı, sorunlarımızı konuşarak, müzakere ederek çözme yönünde adımlar atılmalıdır."
18 ŞEHİT VAR TEK KELİME YOK
PKK'nın gerçekleştirdiği hain saldırı sonrasında siyaset ve sivil toplumdan şiddet ve terör karşıtı mesajlar birbiri ardında geldi. Tüm siyasi partilerin anında kınadığı ve karşısında konum aldığı teröre yönelik sesi çıkmayan tek parti yine HDP oldu.
HDP Şemdinli saldırısı hiç olmamış gibi Genel Başkanları, sözcüleri ve sosyal medya hesaplarını adeta sessize aldı.
YÜKSEKDAĞ'IN SIRITMASI KAYITLARA GEÇTİ
Türkiye şehitlerine ağlarken HDP'de kameraların son kaydettiği isim Eş Genel Başkan Figen Yüksekdağ oldu. Teröre karşı sessizliğin yanısıra Cemevinde Muharrem Lokması dağıtan Yüksekdağ'ın çok mutlu olduğu gözlerden kaçmadı.
İstanbul'daki enerji kongresine sürpriz isim
23. Dünya Enerji Kongresi 9-13 Ekim tarihleri arasında İstanbul Kongre Vadisi'nde yer alan İstanbul Kongre Merkezi ve Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde yapılıyor.
Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev de özel bir uçakla saat 14.00'da İstanbul'a geldi. Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde Aliyev'i İstanbul Valisi Vasip Şahin karşıladı.Aliyev daha sonra kalacağı otele hareket etti. Ana teması "Yeni Ufukları Kucaklamak" olarak belirlenen 23. Dünya Enerji Kongresi'nde katılımcıların, enerji sorunlarını ve çözümlerini küresel bir bakış açısıyla daha iyi anlayabilmeleri hedefleniyor. Enerji dünyasının gündemini belirleyen kongreye, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Suudi Arabistan Enerji, Endüstri ve Doğal Kaynaklar Bakanı Khalid Al-Falih, Rusya Enerji Bakanı Aleksander Novak, Irak Elektrik Bakanı Qasım M. Al- Fahdawi, Iran Enerji Bakanı Hamid Chitchian, Venezuela Petrol Bakanı Eulogio Del Pino ve Avrupa Komisyonu Enerji Birliğinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Maros Sefcovic katılacak. 23.
DÜNYA ENERJİ KONGRESİ'NE SÜRPRİZ KATILIM
Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev'in ardından Venezüela Devlet Başkanı Nicolas Maduro da Küba'ya ait bir uçakla saat 15.00'da İstanbul'a geldi. Kongreye katılacaklar arasında sunulan listede Venezuela'dan sadece Petrol Bakanı Eulogio Del Pino'nun ismi yer alıyordu. Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde Maduro'yu İstanbul Valisi Vasip Şahin karşıladı. Maduro buradan kalacağı otele hareket etti.
Çavuşoğlu'ndan kritik Başika görüşmesi
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson ile telefon görüşmesi yaptı.
Diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre, bugün yapılan görüşmede iki mevkidaş Türkiye'nin DAEŞ'le mücadele amacıyla Musullu gönüllülere askeri eğitim verdiği Başika başta olmak üzere Irak bağlamındaki güncel gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulundu.
Görüşmede ayrıca, Suriye konusu da gündeme geldi.
Telefon görüşmesi, Bakan Çavuşoğlu'nun 2. Asya İşbirliği Diyaloğu Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'ne katılımı vesilesiyle Tayland'ın başkenti Bangkok'ta bulunduğu sırada gerçekleşti.
FETÖ'cülerin panik taktiği
Malatya’da FETÖ’den tutuklanan Başkomiser Fatih Günay eşiyle yaptığı telefon görüşmesinde 22 Kasım’a kadar tutuklu bulunan tüm örgüt üyelerinin serbest kalacağını söylediği ve yeniden darbe olacağını ima ettiği ortaya çıktı.
Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme ve silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 15 Temmuz sonrası tutuklanarak Malaya E tipi cezaevine konulan Başkomiser Fatih Günay'ın infaz kurumda eşiyle yaptığı telefon görüşmeleri deşifre oldu.
Telefonda eşiyle süreci konuşan ve 22 Kasım tarihinde tüm FETÖ'cülerin serbest kalacağını söyleyen Günay, hükümet yetkililerinin tamamının da tutuklanacağını iddia etti.
'ZIRVASINDAN ZİRVESİNE'
Günay konuşmasının devamında, "Telefonu dinleyenler de 'bunlar ne konuşuyor' gibi düşünebilirler. Az kaldı güzelim çıkacağız. 3-5 kişi değil, toptan hepimiz çıkacağız. Yani biz çıkmayacağız tek. Tüm Türkiye çıkacak zindandan. Çıkmakla kalmayacağız, biz onları sokacağız içeri. Zırvasından zirvesine, itine kopuğuna, bürokratından bilmem neyine..." şeklinde konuşuyor.
Günay'ın 'zırvasından zirvesine' ifadesini teröristbaşı Fetullah Gülen de bir beddua seansında kullanmıştı.
Gülen: Bir kez vuracagız tam vuracağız
Darbe girişimiyle ilgili ifadeler, şarlatanın hain hayallerini ortaya koydu. Gülen, darbe isteyen adamlarını “Bir kez vuracağız, tam vuracağız” diyerek durdurmuş.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından FETÖ soruşturması kapsamında Türkiye genelinde gözaltına alınanların ifadeleri, Fetullah Gülen'in yıllar boyu darbe hayaliyle yaşadığını ortaya koydu. Adamlarına uzun süre gem vuran Gülen'in 'Bir kez vuracağız tam vuracağız' dediği belirlendi:
* Dini duygular üzerinden öyle motive edilmişler ki, mahşerde Resulullah ile haşrolacaklarına inandırılmış. Alt kademedeki biri gazete aldığında, burs verdiğinde, himmet yaptığında tüm cemaatin yaptığı sevabın tamamı onun da defterine yazılacaktı. Buna herhangi bir faninin hayır demesi çok zor.
HÜKÜMETİ DEVİREMEDİNİZ
* 28 Şubat sürecinde Zaman Gazetesi, Erbakan hükümeti aleyhine yazılar yazdı. Bu süreçte Gülen bir gün 5. Kat (Çamlıca) toplantısına geldiğinde A. ve diğer arkadaşlara elindeki gazeteyi gösterdi. Yüzlerine fırlatarak "Bir hükümeti bile deviremeyen bu gazeteyi çıkarmayın" dedi.
* Cemaatte daha önce bu yönde (darbe) talepler olmasına karşın Gülen "bir kere vuracağız tam vuracağız" diyerek geri çevirmişti. Küçük hareketlere karşı çıkar ve sabretmemiz gerektiğini söylerdi.
* Zaman zaman askeriyedeki cemaat elemanları ve esnaf ahilerin bağ evlerinde bir araya gelirdik. 30 yıldır askeriyenin içerisinde Fetullah hocanın emriyle bir gün tankları yürüteceğiz diye bekleyen kişiler var. Hava ve Deniz, cemaat yapılanmasının daha çok yerleştiği yerlerdir.
DEVLETİN PAÇASINI TUTACAĞIM
* Devletin resmi kurumlarındaki yapılanmayı Necatibey Caddesi'ndeki o evde anlatmıştı: Bir gün bana Ankara'da bin evimiz olduğunu söyleyin, devletin paçasından şöyle bir tutacağım, devlet uyandığında yapacağı hiçbir şey kalmayacak.
* Her şeyi cemaatten mi bileceksiniz gibi algı oluşturulmaya çalışılıyor. Bu tam da cemaatin istediği şey.
CIA GELDİ, RAPOR YAZIP GİTTİ
* CIA ve FBI, cemaate ait kültür merkezlerinde değişik konularda eğitimler verildi. 17 Aralık operasyonu buna dahildir, ancak başarılı olamayınca Gülen çevresine 'keşke şimdi yapmasaydık' demiştir. Eğer girişim olumlu sonuçlansaydı, Gülen Humeyni misali yurda dönecekti. Başarısız olunca ABD ve İsrail nezdinde prestij kaybetti.
* 1996-97'de CIA görevlileri gelerek Türkiye ve Orta Asya'nın MR'ını çektiler, cemaatin gücünün tespitini yaptılar. Bunları rapor yapıp ABD'ye gittiler.
* Cemaat kadroları gittikleri her ülkede ABD büyükelçiliğini ziyaret ederek, biat tabir edilen yeminle göreve başlıyorlar.
Yaptığınız iş cennete servis!
* Ankara Talatpaşa Bulvarı'nda 1988'de erkek öğrenci yurdunda TSK üzerinde yapılan çalışmalarla ilgili Ankara İl imamı bizlere şunu dedi: "Yapmış olduğunuz iş hiçbir şeyle kıyaslanamaz, tarihi bir iş yapıyorsunuz, Hocaefendi dedi ki, 'Bir vasıtanız var ve cennete adam taşıyorsunuz, muvakkaten o işi bırakın, bu işi yapın, bu daha önemlidir...'
İslamı'ı ayağa kaldıracak Mehdi!
* Ağabeyler bize 'Atatürk öldü, Fetulah Gülen doğdu, Allah tarafından Mehdi şeklinde İslam'ı bu topraklarda ayağa kaldıracak. Peygamber Efendimiz İslam alemini ayağa kaldıracak kişinin Gülen olduğunu ve onun cemaatinin bizler olduğunu' anlatırlardı. Bu yapı sosyo-ekonomik sorunları bahane edip kesinlikle yine eyleme geçecektir.
Hiç rahat durmayacaklar
* Amerika'da Ortadoğu masası ve Türkiye masasında Yahudi görevliler vardır,. Fetullah Gülen bu masalar tarafından birçok kez sorgulandığını kendisi bana anlatmıştır. Devletin istihbarat birimleri kendi kurmaylarından önce tüm bilgileri Gülen ve onun üst akıllarına ulaştırıyorlardı.
Önümüzde Bedir, Uhud!
5. katta yapılan toplantıda Gülen 'Bir gün gelecek bu dünyayı fethedeceğiz. Ama önümüzde Bedirler var, Uhudlar var, çetin geçeceğimiz yollar var. diye bizi motive etti. (Akşam)
Bakan Bozdağ: Bugün de bundan sonra da ulaşamayacaklar
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Hakkari'nin Şemdinli ilçesindeki terör saldırısına ilişkin, "Bugüne dek hiçbir terör örgütü hedefine ulaşamamıştır, bugün de bundan sonra da ulaşamayacaktır. Türkiye daima kazanacak, terör kaybedecektir." değerlendirmesini yaptı.
Bozdağ, Twitter hesabından, Şemdinli'de meydana gelen terör saldırısına ilişkin paylaşımda bulundu.
Bölücü terör örgütünün eyleminde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabır, yaralılara şifa dileyen Bozdağ, terör, terör örgütleri ve teröristle en etkin ve kararlı mücadelenin, dün olduğu gibi bugün de yarın da süreceğini vurguladı.
Terörle mücadelenin engellenemeyeceğinin altını çizen Bozdağ, "Terör, terör örgütleri ve teröristle etkin ve kararlı mücadele yürüten hükümetimize ve güvenlik güçlerimize güvenmeliyiz, inanmalıyız. Birliğimizi, dirliğimizi, kardeşliğimizi bozmak isteyenlere karşı sağduyuyu elden bırakmamalıyız. Terör, eninde sonunda kaybedecektir. Bugüne dek hiçbir terör örgütü, hedefine ulaşamamıştır, bugün de bundan sonra da ulaşamayacaktır. Türkiye daima kazanacak, terör kaybedecektir." ifadelerini kullandı.
Başbakan Binali Yıldırım: Büyüme hedefimiz yüzde 5
Başbakan Yıldırım, 2016-2019 Orta Vadeli Programı'nda büyüme ve enflasyon hedeflerinden bahsetti. Yıldırım eğitimdeki yeni sisteme de vurgu yaptı ve 'Öğrencilere kötü haber, okul artık tam gün' dedi
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, Çankaya Köşkü'nde düzenlediği basın toplantısıyla 2016-2019 Orta Vadeli Programı açıkladı. Büyüme hedeflerinin 2018-2019 döneminde yüzde 5'e çıkacağını ifade eden Başbakan, enflasyonun da düşeceğine vurgu yaptı. Ekonomik reformlardan bahseden Başbakan Yıldırım, eğitimde de yabancı dilin zorunlu olacağını ve tek gün sistemine geçileceğini açıkladı.
İşte Başbakan Yıldırım'ın konuşmasından notlar;
* 2009 krizinden itibaren dünya ekonomisinin büyümesi malesef her yıl azalan bir şekilde devam etti. Bu eğilim bu yıl da sürdü. Bunun sebebi ne? Küresel güven kaybıdır. Bir takım sanal ticaretle şirketler büyümediği halde büyümüş gibi göstererek küresel ticaretteki güven kayboldu. Ticaret hacmi azaldı. Büyüme olumsuz etkilendi.
"TÜRKİYE 27 ÇEYREK SÜREKLİ BÜYÜDÜ"
* Burada gelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan ülkeler diye ayırdığımızda Çin ve Hindistan gelişmekte olanlar arasında fark yaptı, ancak genel olarak bu ülkeler büyümelerini artırmaya devam etti. Türkiye'de 2009 hariç 27 çeyrek sürekli büyüdü. Bu sene de büyümeye devam ediyoruz. Çin ve Hindistan'ı ayrı tutarsak dünya ortalaması 2 katı büyümeyi gerçekleştirdi. Bu büyüme bizim asla beklediğimiz hedeflediğimiz bir büyüme değil. Küresel olumsuzluklar bizi de etkiliyor.
"2018-2019'DA BÜYÜME YÜZDE 5'E ÇIKACAK"
* Biz 3'ün üzerinde büyüme yakaladık, 2016'da. 2016'da büyüme hedefi yüzde 3,2, 2017'de yüzde 4,4, 2018-2019'da yüzde 5 öngörülüyor. Tüm olaylara baktığımızda geçtiğimiz 9 ay boyunca hiç boş durmadık. Tüm bu yaşananlara rağmen darbe bile dinlemedik, yapısal reformlara devam. Haziran-Ağustos arasında Meclis'te bütün toplum kesimlerini ilgilendiren çokca kanun çıkardık. Bu kanunların her biri vatandaşlarımıza dokunan, geleceklerine yönelik faydalar sağlayan kanunlar. Ne var bunlarda prim affından tutun varlık barışına, şehitlerimize gazilerimize ilave imkanların araç alımlarında sağlanması gibi. Teşviklerin özel sipariş usulü ile yapılması, yani katma değeri yüksek mallar için, sipariş usulü ısmarlama teşvik modelinin geliştirilmesi, firmalar ihracat artışını sağlamayı taahhüt ederlerse onlara ilave teşvikler sağlanacak. Bugünkü konumuz sadece 3 yıllık 'Orta Vadeli Plan'da biz hangi alanlarda ilerleyeceğiz, bunları anlatacağım.
"ORTA VADELİ PROGRAMIN 5 TEMEL AMACI VAR"
* 2017-2019'da büyümeyi artıracağız. 2023 hedeflerine doğru emin adımlarla giderken düşük büyüme oranı bize yaramaz. Büyüme rakamı yüzde 5'in altında olmayacak. Orta Vadeli Programın 5 temel amacı var. Siyasi istikrar, ekonomik istikrar. Siyasi istikrar var, milletimizin tam desteği var. 15 Temmuz'da en iyi şekilde gördük. Meydanlara indik, terör gruplarına en iyi dersi verdik. Milletimizin desteği olunca istikrarı sürdürmek bizim görevimiz. Kapsayıcı bir büyümeyi de etkin hale getireceğiz. Ürün bazlı, tüketime bağlı büyüme kalıcı olmaz. Katma değer üreten, üstünlük sağlayan büyüme altyapısını oluşturmak, çeşitliliğini ve kalitesini artırarak rekabet gücünü artırmak.
"ENFLASYON YÜZDE 5 SEVİYESİNE İNECEK"
* Türkiye mutlaka değerli vatandaşlarım katma değeri yüksek teknolojik ürünlerde söz sahibi olmalı. İstikrar var, kapsayıcı büyüme var ancak enflasyonu düşürmek lazım. İkinci temel hedefimiz enflasyonu düşürmek. Bu sene öngördüğümüz şekilde büyük bir farklılık olmazsa yüzde 7,5 seviyesinde bir enflasyonla sezonu kapatmış oluyoruz. Seneye hedef bir kademe daha düşük. Seneye enflasyon oranımız yüzde 6,5. Devam eden senede ise yüzde 5 seviyesinde olacak. Oranlar düşük gelebilir ancak çift haneli oranları hatırlayalım.
"EXİM BANK DESTEĞİ 3 KAT ARTACAK"
* Cari açığı azaltacağız. Üretimi artıracağız, daha çok satacağız. Satarken azimli, alırken nazlı olacağız. Fiyatlarını rekabetçi seviyeye getireceğiz. Aşağı yukarı aynı para olmalı ki vatandaş da dışardan almasın, ticareti onun için ihracat yapıyorsun 1 milyon dolarlık, geldin dedin ki 200 bin dolar daha fazla yapacağım. Artıracağın miktar için destek verilecek. Exim Bank'ın destek bütçesi 3 katı artırılacak. 1 milyardan 3 milyara çıkarılacak. Yani 1 milyar TL'den 1 milyar dolara çıkacak.
"TEKNOLOJİYE YENİLİKÇİLİĞE YATIRIM YAPMALIYIZ"
* 4. madde ekonomizin rekabet gücü ve verimliliğini artıracağız. Rekabet gücü artmazsa sürdürülebilirlik olmuyor. Herkes ihracatçı oldu. Eskiden belirli ülkeler ihracat yapıyordu. Şimdi herkes yapıyor. O halde farklı ürünler yapmak lazım. Teknolojiye yenilikçiliğe yatırım yapmalıyız. Verimliliği artıracağız. Daha çok üreteceğiz. Daha makul fiyatlarla satma imkanı yakalayacağız.
"SEÇİM GELİR GEÇER ÖNEMLİ OLAN GEÇİMDİR"
* Mali disiplin vazgeçilmez. 2003 yılından beri uyguluyoruz. Savurganlık yok, hovardalık yok, öncelikleri iyi belirleyeceğiz, hesabı kitabı düzgün belirleyeceğiz. Sınırsız ihtiyaçlarda öncelikler belirlememiz lazım. Kaynaklarla da karşılamamız lazım. Bu da mali disiplinle olacak. Biz 10 tane seçim kazanmış bir partiyiz. Seçim gelir geçer önemli olan geçimdir.
"BÜYÜMEDE 5 STRATEJİ OLUŞTURDUK"
* Büyümede 5 stratejimiz olacak. İnsan kaynak kapasitemizi geliştireceğiz. İnsana yatırım sürecek. Mesleki konularda meslek geliştirmeye devam edeceğiz. Bizim petrolümüz yok. Bizim mutlak üstünlüğümüz yok, bizim üstünlüğümüz genç nüfusumuz. Genç nüfus daha fazla, güç demektir. Gençlerimizi geleceğimiz olarak görüyoruz. Lokomotif öncü Türkiye için gençlerdir. İş gücü piyasasını daha etkin hale getireceğiz. Teknoloji kapasitesini artıracağız. Fiziki altyapı gayet iyi, yollar, demiryolları, hastaneler, okullar, Türkiye'nin her tarafı doğusunda batısında aynı standartta aynı şekilde altyapıyı yaptık. 2 şerit gidiş geliş yollar vardı yetmiyor. İtiraz edenler, bir şerit daha yapın yetmiyor diyor.
"İSTİHDAM İÇİN ÇALIŞACAĞIZ"
* Kurumsal kalitemizi iyileştireceğiz. Milletin beklentilerine çalışmalarımızı uygun hale getireceğiz. Büyümenin artarak devam etmesi, kişi başına gelirin artması, yeni iş aş alanları yani istihdam, okuldan mezun olan gençlerimiz var bunların iş bulması istihdam edilmesi için sürekli yatırım yapılması lazım. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki çalışmaların en önemli amacı bu. Türkiye'nin genel kalkınmasına ciddi bir kaldıraç etkisi yapacak. Bu arada enflasyonun düşmesi için mücadele edeceğiz. Cari açığı azaltacağız ve mali disiplinden asla vazgeçmeyeceğiz.
"2017'DE BÜTÇE AÇIĞINI YÜZDE 2'NİN ALTINDA TAMAMLAYACAĞIZ"
* 2017 senesi için bütçemizi yaptık. 2017 Ekim'de Meclis'e sunacağız. Bütün arkadaşlara teşekkür ediyorum. 2017 yılında bütçe açığını yüzde 2'nin altında tamamlamış olacağız. Bu ne anlama geliyor? Bakın turizm gelirlerimiz yüzde 40 azaldı. Bir darbe geçti, terörle mücadele, 1 Kasım seçimlerinde çalışanlara verdiğimiz vaatler vardı. Asgari ücret, vergi kolaylıkları, kaynak aktarımı söz konusu oldu. Tarımda da malesef kurak bir yıl geçirdik. Buna rağmen yüzde 2'nin altında yani 1.6 düzeyinde tutmayı başardık. Bu çok büyük bir başarı. Katkısı olan bütün bakanlarımıza çok teşekkür ediyorum. Bu yükseğe çıksaydı. Bunun sonucu yaşayacaktık, daha sonra. Bütçe açığı devam edecek. 2017'de 1.9'u bilerek görebiliriz. Bunun detaylarını da kamuoyuyla paylaşacağız. Sonrasında 2018'de tekrar azalmaya devam edecek. Türkiye yüzde 10'u görmüş bir ülke. Bizim partimizde gördü ama büyümeye devam etti. Türk ekonomisinin temeli sağlam bir göstergeyle uğraşmakla ekonomi olumsuz etkilenmiyor. Altyapımız, özel sektörümüz sağlam. Türkiye dünyaya açık bir ülke. Sınırlarımızı kapatsak, kimseyle alışveriş yapmasak hiçbir derdimiz olmaz. Dünyadan ayrı bir ülke gibi, Kuzey Kore gibi bir ülke oluruz ama hiçbir vatandaş istemez sanırım. Yatırımlara devam edeceğiz.
"10 KALKINMA PLANI DEVAM EDİYOR"
* Her şeyden kısıtlama olur ama yatırımlardan olmaz. Yatırımların kalitesi de önemli. İstihdam oluşturacak, büyümeye katkı sağlayacak yatırımlara çok daha fazla kaynak oluşturacağız. Alternatif finans yöntemlerini kullanacağız. En büyük havalimanı, tüp tünel geçişi dünyanın en geniş köprüsünü, şehir hastaneleri kamudan bütçeden kaynak kullanmadan yaptık. Hepsini toplayınca 50 milyar dolar ediyor. Kaynak var. Hem büyüyeceğiz, hem kaynak üreteceğiz, devam edeceğiz. İstikrar olunca net kararlar alırsınız. Koalisyon olsa A Partisi şöyle diyor, B Partisi böyle diyor. Öteleniyor, sorunlar birikiyor sonunda elinizde patlıyor. 2001, 1995 nasıl oldu, böyle oldu. İrade olmayınca idare olmaz. 10. Kalkınma Planı devam ediyor. 10. Kalkınma Planı'ndaki bütün dönüşüm programı kararlılıkla uygulanmaya devam edecek.
* Ekonominin rekabet gücü artıracağız, yatırım ve ticareti geliştireceğiz. Reformlar lazım. Bir sefer yapıp bitirilecek işler değil. İş uyumsuzlukları veya uyuşmazlıkları var. Bunlarla ilgili her konu mahkemelere gidiyor, mahkemeler de yıllar sürüyor. Hem davacı hem davalı mağdur oluyor. Çalışma hayatı olumsuz etkileniyor. Yeni bir sistem getiriyoruz, arabulucuk sistemi. Hak ihlallerinde arabuluculuk mekanizmasıyla mahkemelerde sürünmeden oturup anlaşıp işlerine devam edecekler. Sadece bilirkişiye emanet edilmiş bir yargı sistemi ile devam edemeyiz. Kanun Meclis'te. Yargılamada ciddi bir hızlanma. Noterlik sistemini de AB standartlarına uygun olarak düzenleyeceğiz. Yargılama süreleri kısaltılmalıdır. 15 Temmuz darbecilerinden başlatılıyoruz. FETÖ'ye ulaşmış binlerce kişi var. Hepsi darbeye karışmış değil. Darbeciler davaları uzatmak için başkalarının isimlerini veriyorlar işi sulandırmaya çalışıyorlar, darbecilerin yargılanması süratle yapılacak. Milletimizin yüreğine su serpilecek. Yargılama sürelerini kısaltmanın yolları var. İhtisas mahkelemeleri kurulacak. Uzlaşma mekanizması getirilecek. Bazı konularda mahkemeye gitmeden orada uzlaşacaklar, helalleşip gidecekler. Denizlik, bilişim gibi kendi bölümlerinde mahkemeler kurulacak. İstanbul Finans Merkezi'ni yasal ve fiziki altyapısı ile hayata geçireceğiz. 30 tane 40 tane ayrı izin ruhsat var. Bunların hepsi tek merkezden yapılmış olacak. Taşınır rehni, sadece bina arsa gibi varlıklar değil elindeki bilgisayar, torna tezgahı herhangi bir değer de iş yaparken teminat olarak görülecek. Bankalar bunları görmüyor. Bunları imkan dahiline getirecek, taşınır rehni kanunu yeni dönemde yasaya girecek. Çıraklık eğitimini zorunlu hale getiriyoruz. Ekonominin üretim gücünü artıracağız. Patent kanunu hayata geçireceğiz. Sanayide yerli üretimi kamu alımları ile destekleyeceğiz.
"EĞİTİME TAM GÜN GELİYOR"
* Sağlıkta yerlileşmede önemli çalışmalar yaptık. Sağlıkta yerlileştirme ve millileştirmede de daha ileri bir noktaya geleceğiz. Uzay araştırmalarında da çalışmalar yapacağız. Enerji çalışmalarımız olacak. Bilgi toplumuna gidiyoruz. Okullarda tabletler, akıllı tahta ve internet var. Bunu bütün kırsallarda artması lazım. Geniş bant dediğimiz akıl yollarının genişletilmesi lazım. Uzun vadeli büyümenin esası olan insana yatırımdır. İkili öğretime son vereceğiz. Tekli öğretim olacak. Yarım gün okuyacaklardı, artık tam gün. Öğrencilere kötü haber 2019 sonuna kadar tarihe karışacak. Okul öncesi eğitimi zorunlu hale getireceğiz. Türkiye'de yabancı dil bilme oranı diğer ülkelere göre istediğimiz düzeyde değil. 4-4-4 sisteminde ilk 4'ten sonraki 5. yılı yabancı dil eğitimi mecburi hale gelecek.
SORU CEVAP KISMI
* Bütçeyi özelleştirmeden ne kadar kaynak sağlanacak?
Maliye Bakanı Naci Ağbal: Yıl sonuna kadar 15 milyar kadar, gelecek sene ise 13 milyar lira özelleştirme hedefimiz var.
* İhracat teşviki 2017'de mi yürürlüğe girecek?
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci: Şu an teşviklerimiz var. 2016'ya göre 2017'de ek ilave ihracat desteklerimiz olacak.
* Emekliye promosyonda son durum ne?
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu: Süleyman Soylu Bey çalışmayı bir noktaya getirdi. Biz de son değerlendirmeyi sizinle yapacağız.
* Binalar ve araçlarla ilgili neler yapılacak?
Başbakan Binali Yıldırım: Binalar ve araçlarla ilgili kamu olarak tasarrufta örnek olacağız. Önce kendimizden başlayacağız. Araç alımına yeni bina alımı ve kiralanmasına mecburiyet olmadıktan sonra izin vermeyeceğiz, dış seyahatleri sınırlandıracağız. Personel alımında asgari düzeyde düşünüyoruz. Tasarrufu devletten başlatacağız. Sonra vatandaşa yüzümüz olsun. Biz yapıyoruz, siz de katkı sağlayın diyebilelim. İhracat hedefimiz 153 milyar dolar, ithalat hedefimiz 214 milyar dolar.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek: Bir sunum yapıldı. Bunun ekleri var. Orta Vadeli Program bütün teknik detayları ile basın toplantısı verilecek. Perşembe günü metin açıklanacak Resmi Gazete'de yarın IMF için ayrılıyorum. Mali disiplini esas alıyoruz. İçerde ve dışarda güven verecek bir döküman. Yapısal reformlarla program destekleniyor. Önümüzdeki dönemde inşallah bunları hızlandırıp daha yüksek yüzde 5 patikasına oturtacağız.
YORUMLAR