PKK-FETÖ hayır dediği için evet

PKK-FETÖ hayır dediği için evet

Türkiye rejimini seçti Başbakan Binali Yıldırım, yeni anayasanın milletin huzuruna getirileceğini belirtti Muhalefete seslendi: Ey CHP, ey Kemal Bey, uyan artık. Türkiye rejimini 1923'te seçti

06 Şubat 2017 - 06:18 - Güncelleme: 06 Şubat 2017 - 08:20

Giriş Tarihi: 06.02.2017 02:29 Son Güncelleme Tarihi: 06.02.2017 07:09

PKK-FETÖ hayır dediği için evet

PKK-FETÖ hayır dediği için evet

Başbakan Yıldırım: “PKK, FETÖ ve HDP “hayır” dediği için “evet” diyoruz. Bu ‘hayır’ cephesine bakın ona göre kararınızı verin. CHP ne ‘rejim meselesi’ diyor. Ey CHP uyan. Türkiye rejimini 1923’te seçti. Bu millet, bölücülüğe ve FETÖ’ye “evet” diyenlere mühürle ders verecek

Başbakan 'ın katılımıyla dün ' Kentsel Dönüşüm Projesi Temel Atma Töreni' gerçekleştirildi. Tören kapsamında 13 yapı adasında temel atılırken, 2 yapı adasında ise yıkım gerçekleştirildi. Binali Yıldırım törende yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:
Şimdi bu nedir biliyor musunuz? 'Bir vatandaş güzel bir tanımla "Baldır, bal" diyor. Evet baldır, kaymaktır. Memlekette ne zaman güzel ve faydalı bir iş olsa CHP hemen harekete geçer. Bunların hatırlayın, başörtü yasağını kaldıracağımız zaman, 'Bu bir rejim meselesidir' dediler. Yani başörtüsü yasağını, antidemokratik uygulamayı, 28 Şubat kalıntısı vesayet uygulamalarını kaldırırken bile CHP 'Bu bir rejim sorunudur' dedi. 'Başörtüsü bir rejim sorunudur' diyen CHP'den Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesine taşıyacak bu anayasa değişikliğine ne demesini beklersiniz? Ona da 'rejim sorunu' dedi. Ey CHP, ey Kemal Bey uyan artık! Türkiye rejimini 1923'te seçti. Şimdi söz ve karar milletin. Evet'e hazır mıyız?
Başbakan Binali Yıldırım: Uyan artık uyan!
Neden evet diyoruz? PKK 'hayır' dediği için 'evet' diyoruz. FETÖ 'hayır' dediği için 'evet' diyoruz. HDP 'hayır' diyor, onun için 'evet' diyoruz. Bölücülüğe, FETÖ'ye 'evet' diyenlere bu millet mühürle dersini verecek.

'35 BİN KONUT YAPILACAK'
Gerek toplu konut projelerinde gerek kentsel dönüşüm çalışmalarında kararlılığımız devam ediyor. Fikirtepe'de geleceğin temellerini atmak için bir araya geldik. Yapılacak bu yenilemeyle Fikirtepe'yi, her yönüyle pırıl pırıl yaşanacak bir mekan yapacağız. Bütün Fikirtepe'de 35 bin konut yapılacak. Bu dev projelerle yarınlarımızı da inşa ediyoruz. Siyaset millet için yapılır. Ülkeyi geliştirip güzelleştirmekten başka hiçbir amacımız olmadı, olamaz.

YENİ ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ MADDELERİ NELERDİR? - İŞTE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ MADDELERİ!

TELEFONDA DAVET ALDIĞI ŞOFÖRÜN EVİNİ ZİYARET ETTİ
Başbakan Binali Yıldırım, kendisine uzatılan bir telefondan konuştuğu özel halk otobüsü şoförü Rahmi Aslan'ın davetini kırmayarak, evini ziyaret etti. Üsküdar Küplüce Mahallesi'nde oturan 4 çocuk babası Aslan'a misafir olan Yıldırım'ı karşısında gören aile fertleri şaşkınlıklarını gizleyemedi. Yıldırım daha sonra Tarabya'daki Huber Köşkü'nde Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan tarafından kabul edildi. Basına kapalı gerçekleşen görüşme, yaklaşık 4 saat sürdü.

'GENÇ KARDEŞİM SEN YOKSAN BİZ BİR EKSİĞİZ'
Başbakan Binali Yıldırım, da oy kullanacak AK Parti Gençlik Kolları üyeleri için isme özel yollanan bir mektup kaleme aldı. Yıldırım, mektubunda, AK Parti gençliğinin 15 Temmuz'da yaptığı gibi, Türkiye'nin bağımsızlığına, , vatanın bütünlüğüne, yönelik her türlü girişimi iman ve vatan sevgisi dolu yüreğiyle etkisiz hale getireceğine inandığını vurguladı. Başbakan Yıldırım mektubunu, "Genç kardeşim, bilmeni isterim ki sen yoksan biz bir eksiğiz. Allah'a emanet ol." sözleriyle tamamladı.

Türkiye rejimini seçti

Başbakan Binali Yıldırım, yeni anayasanın milletin huzuruna getirileceğini belirtti Muhalefete seslendi: Ey CHP, ey Kemal Bey, uyan artık. Türkiye rejimini 1923'te seçti

Türkiye rejimini seçti

İstanbul Fikirtepe'de Kentsel Dönüşüm Projesi Temel Atma Töreni'nde konuşan Başbakan Binali Yıldırım, anayasa değişikliğine karşı çıkan CHP'ye ve Kemal Kılıçdaroğlu'na cevap verdi:

Memlekette ne zaman güzel bir iş, faydalı bir iş olsa, CHP hemen harekete geçer. Hatırlayın başörtü yasağını kaldıracağımız zaman 'Bu bir rejim meselesidir' dediler.

'Başörtüsü bir rejim sorunudur' diyen CHP'den Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesine taşıyacak bu anayasa değişikliğine ne demesini beklersiniz? Ona da 'rejim sorunu' dedi.

Ey CHP, ey Kemal Bey uyan artık. Türkiye rejimini seçti. 1923'te cumhuriyeti ilan ettik ve cumhuriyeti bugün daha da ileriye taşıyacak yeni anayasayı milletimizin huzuruna getiriyoruz.

Her ne kadar siz Meclis'te, aslanlar gibi kürsü işgal ederek, ayak ısırarak, burun kırarak bu anayasayı engellemeye çalıştıysanız da başaramadınız. Şimdi söz milletindir.

Neden 'evet' diyoruz? PKK 'hayır' diyor, onun için 'evet' diyoruz. FETÖ 'hayır' diyor, onun için 'evet' diyoruz. HDP 'hayır' diyor, onun için 'evet' diyoruz. 'Hayır'cılara bakın ona göre kararınızı verin.

Bölücülüge 'evet' diyen, FETÖ'ye 'evet' diyenlere bu millet Nisan'da, referandumda dersini verecek. Bölücülerden de FETÖ'cülerden de vesayetçilerden de 'evet' mührünü vurarak hesabını soracaktır.

Fikirtepe'ye gelince 40 yıl öncesini hatırladığını anlatan Yıldırım, "Rahmetli babam, burada bir arsa almıştı. Buraları karış karış bilirim. Hemşehrilerimin yaşadıkları sıkıntıları bilirim..." diye konuştu.

YEPYENİ BİR ŞEHİR
Fikirtepe'de 13 adada tamamen yepyeni bir şehir inşa edilecek. Alana tam 10 bin konut yapılacak. Parklarıyla, yeşil alanlarıyla, toplu taşımayla, her yönüyle yaşanacak mekanlar olacak. Yıldırım, müteahhit firmalara da "Hemşehrilerimizi üzmeyin. İhtiyaçlarını karşılayın. Rızasını alın" dedi.

Belediye meclis üyesine tan suç duyurusu

Belediye meclis üyesine dolandırıcılıktan suç duyurusu

Ahmet Özkaya, Belediyesi Meclis Üyesi olan ’li ’e ait ’a 135 bin lira para ödedi. Ne istediği daireyi ne de parasını alabilen Özkaya soluğu savcılıkta aldı

Evli ve iki çocuk babası Ahmet Özkaya'nın iddiasına göre Haziran 2015'te 'li 'in sahibi olduğu 'la ile 200 bin TL'lik daire için anlaşma yaptı. Özkaya Eser'in hesabına 120 bin TL para yatırdı. Geri kalan ödemeyi de, Mart 2016'da teslim edileceği söylenen daireyi alınca yapacak olan Özkaya'ya daire bir türlü teslim edilmedi. Murat Eser, binadaki birçok daireyi ortağı Turan Demir'e sattığını söyledi. Demir, Ahmet Özkaya'ya aynı binadan bir daire teklif etti ve 50 bin TL daha istedi. Teklifi kabul eden Özkaya da Demir'in hesabına 15 bin lira yatırdı. Kendisine vaadedilen dairenin küçük olduğunu fark eden Ahmet Özkaya, satıştan vazgeçti. İki yıldır ne daire sahibi olabilen ne de ödediği parayı geri alabilen Özkaya, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Eser ve Demir hakkında şikayetçi olan Özkaya, "Eser iflas bahanesiyle tüm projeyi ortağı Turan Demir'e bırakıp gitmiş. Artık daire falan istemiyorum. Paramı geri versinler bana yeter. 30 yıllık evliliğim bitme noktasına geldi. Yüz felci geçirdim, sedef hastalığına yakalandım. Sinir hastalıkları başladı. İki yılda 10 yıl yaşlandım" diye konuştu.

CHP'DEN SES YOK
Kızının konu hakkında, Kılıçdaroğlu'na bile e-posta attığını söyleyen Özkaya "Hiçbir şey yapmadılar" dedi. Projeyi Eser'den devralan Demir " bir daireyi 3 kişiye satmış. Mağdur 14 kişiye 2 milyon lira ödedim. 23 kişiye satış yapmış. Bana da 1 milyon TL borcu var" dedi. CHP'li yetkililer, Eser'in istifasının gündeme alabileceklerini söylerken Murat Eser yapılan suçlamaları reddetti.

Spiegel, sonunda ’yü çözdü

Spiegel, sonunda FETÖ’yü çözdü

’cülerin yıllarca güçlerini kötüye kullanıp kendini zengin ettiğini yazan dergi, FETÖ lideri Gülen’i “kuşkulu şahıs” olarak tanımladı, örgütü de “entrikacı” diye nitelendirdi

Alman dergisi, sonunda 'nün ne kadar tehlikeli bir örgüt olduğuna kanaat getirdi. Türkiye'de maskesi düşen FETÖ lideri 'i, "kuşkulu şahıs" ilan etti. Merkel'in zor durumda olduğunu yazan dergi, "Bir yandan Ankara'nın maşası olmak istemiyor, diğer yandan da bu tarikatın entrikalarına izin vermek istemiyor" yorumunu yaptı. Dergi, yıllarca devlet kurumlarına sızan FETÖ'cülerin sahip oldukları gücü kötüye kullanıp kendilerini zenginleştirip onları eleştirenleri devredışı bıraktığını yazdı. FETÖ'nün Zaman gibi kendine ait medyada karalama kampanyası düzenlediği belirtilen haberde, "Türkiye'de giderek zayıflayan örgütün yurtdışındaki kurumları giderek önem kazanıyor. Sadece Almanya'da 150 dershane, 30 okul, gazete, internet siteleri, radyo ve televizyon kanallarının yanı sıra 10'dan fazla diyalog merkezine sahipler" denildi.

"GİZLİ BİR ÖRGÜT"
Haberde, "Örgütün Ercan Karakoyun gibi yöneticileri, angajmanlarının göçmenler ile çoğunluk toplumu arasındaki hoşgörüye hizmet ettiğini iddia ediyorlar. Ancak örgütten ayrılanlar, örgütü başında Fetullah Gülen'in olduğu 'gizli bir İslami örgüt' olarak nitelendiriyorlar" ifadesi kullanıldı.

"ABİLERDEN PROTOKOL"
Almanya'daki Işık Evleri'nde öğrencilerin büyük bir baskı altında olduklarına dikkat çeken Spiegel, "Tarikat onlara hangi kitabı okumaları, hangi filmi izleyecekleri ya da hangi arkadaşlarıyla buluşacaklarını ve ailelerini görüp göremeyeceklerini söylüyor. 'Abiler' yurtta kalan herkes hakkında protokol tutuyor" bilgisini verdi.

"ANTİLİBERAL ÖRGÜT"
Türkiye uzmanı Jenkins de tarikatı, "Kendini göstermeye çalıştığı gibi barışçıl eğitim hareketi" olmadığını belirterek, "Örgüt, demokrasi düşmanı, antiliberal metotları uygulamaktan hiçbir zaman kaçmamıştır" dedi.

"KAYBEBİLİRİZ"
Spiegel, Alman hükümetinin zor bir karar vermek zorunda olduğunu belirterek, Ya FETÖ ile daha sert mücadele edip Erdoğan'ın maşası olarak anılma riskini göze alacak. Ya da yapmayacak ve kuşkulu bir dini cemaatin radikal entrikalarını görmezden gelmekle suçlanacak. Koalisyon hükümetinden bir politikacı, Gülen konusunda sadece kaybedebiliriz" dedi. FRANKFURT

'MAFYA İLE İLİŞKİSİ VAR'
Spiegel haberinde FETÖ'nün gazetecilere baskısı da ele alındı. Haberde şöyle deniliyor: "Gülen röportajlarında basın özgürlüğünün ne kadar önemli olduğunu vurgulamayı seviyor. Ancak tarikat hakkında Spiegel'de 2012'de bir haber çıkınca, yandaşları bir kampanya başlattı. Birkaç gün içinde Spiegel'e birbirine çok benzeyen 2000 okur gönderildi. Yandaşlar bir mektup yazıp, Basın Konseyi'ne şikâyetler yaptılar. Hepsi reddedildi. Kapatılan Zaman gibi Gülen medyasında Spiegel'in olayları saptırdığı, konuştuğu isimleri tehdit ettiği ve Türk mafyasıyla ilişkisi olduğu söylendi. Ancak tüm bunlar, Gülen'i eleştiren Türk gazetecilerin başına gelenle kıyaslanmaz bile."

GENAR Başkanı İhsan Aktaş: 6 bölgede 'evet' önde

GENAR Başkanı İhsan Aktaş: 6 bölgede 'evet' önde

GENAR Araştırma’nın Başkanı Aktaş: Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tek başına yüzde 60 oyu var. 7 bölgenin 6’sında ‘evet’ önde görünüyor. Ancak asla rehavete kapılmamak gerekir. AK Parti de bunu çok iyi biliyor

Türkiye, nisanda yapılması planlanan Anayasa değişikliği referandumuna kilitlendi. 'Evet' çıkarsa, Türkiye'deki siyasi istikrarsızlık dönemlerinin tek sorumlusu olarak gösterilen parlamenter sistem artık tarihe karışacak. Peki kamuoyu araştırmaları halkın tercihi konusunda ne söylüyor? 'Evet' ve 'Hayır' cephesi kendisini iyi ifade edebiliyor mu?
Kararsızların kafa karışıklığı nasıl giderilecek? GENAR Araştırma Başkanı İhsan Aktaş, "Ege dışında 6 bölgede 'evet' önde. Ancak AK Parti seçim konusunda çok tecrübeli bir parti. Seçim bitmeden sonucun belli olmayacağına kesin bir şekilde inanmaktadır. Geçmiş tecrübeler AK Parti'nin rehavete kapılmasına izin vermiyor" diye konuştu.

Diğer seçim ve referandumlarla kıyasladığınızda kamuoyundaki heyecanı nasıl görüyorsunuz?
Türkiye'de siyaset, insanların hayatında çok şey değiştirdiği için Türk toplumu siyasete oldukça meraklı. Dikkat edilirse bu referandum cumhurbaşkanlığı seçimi kadar önemli görülüyor. Bunun temel nedeni de çok partili hayata geçtiğimiz yıldan bugüne kadar devlet sisteminin bütün vatandaşlara güven verecek şekilde kalıcı olarak oturmamış olmasıyla alakalıdır. Son olarak 15 Temmuz darbesi ile yüzleşen bu toplum, nasıl yeni bir sistem arayışına girmesin?



ERDOĞAN'IN OYU % 60
'Evet' cephesi bu referandumda hangi argümanlarla meydanlara çıkacak?
AK Parti ve MHP, Cumhurbaşkanı'nı halkın seçmesiyle ortaya çıkan iki başlı yapıyı terk edip güçlü bir yürütme, yasama ve yargı sistemini amaçlıyor. AK Parti bu anlamda gelecek vaat eden pozitif bir kampanya süreci yürütecektir. Evet cephesinin en büyük argümanı ise fikri temellerinin dışında, sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisidir. Bu, cumhurbaşkanlığı seçimi olsa alacağı oy oranı yüzde 60 civarındadır.

MHP CİDDİ FİRE VERMEZ
MHP'nin düşük yoğunluklu seçim kampanyası yürüteceği iddia ediliyor. Bu konuda MHP'den gelen bilgiler hangi yönde?
MHP, ülke için kangren olmuş bir konuyu meclis gündemine getirmekle oldukça kıymetli bir iş yapmış oldu. Bu çıkışıyla doğrudan kendisini siyasetin merkezine oturtmuş, bir bakıma diğer partilerin anayasa üzerinde pozisyon alma hayalini de boşa çıkarmıştır. MHP Genel Merkezi'nin, ortaya koymuş olduğu bu olumlu tavrı seçim süresince de devam ettireceği kanaatindeyim.

MHP tabanı 'evet' konusunda fire verir mi?
Ben bu seçimleri bir önceki cumhurbaşkanlığı seçimlerine çok benzetiyorum. Bu tür referandumlarda çok keskin cepheler oluşmuyor. Bugün için Evet-Hayır konusunda tereddütlü olan MHP'li bir kitleden elbette söz edilebilir. Propaganda süresince bu kafa karışıklığının partiden yana evrileceğini öngörüyoruz. MHP tabanı 'evet' konusunda elbette fire verebilir ama bunun ciddiye alınacak oranda olmadığını düşünüyorum.

HDP'NİN SÖZÜ KALMADI
HDP neden ortalarda görünmüyor?
PKK, HDP'nin siyaset yapma yeteneğini ortadan kaldırdı. Türkiye meseleleri ile alakalı hiçbir cümle kuramayan HDP'nin bu kampanya ile söyleyecek bir sözü maalesef yoktur. Bugün HDP ile aynı blokta yer almak terörle özdeşleşmekle aynı anlama gelmekte gibi bir algı oluştu. HDP, bu siyasetsizlik pozisyonunu kendi isteğiyle kuşandı. Gönül ister ki anayasa yapım sürecinde HDP'li vekiller de olumlu rol üstlenselerdi. O zaman bölge insanına söyleyecek sözleri olurdu.

G.DOĞU'NUN BEKLENTİSİ
Güneydoğu'da halkın referandum tercihi konusunda bir araştırmanız var mı?
7 Haziran 2015'te "HDP barajı aşsın mı" sorusuna Türkiye genelinde seçmenin yüzde 16'sı 'evet' oyu verdi. HDP barajı geçsin diyenlerin yüzde 57'si ise "AK Parti anayasayı değiştirecek çoğunluğu alarak Meclis'e girsin mi" sorusuna 'evet' cevabını vermişti. Demek ki bölge halkının AK Parti ve Erdoğan'dan beklentisi var. Güçlenmiş, meselelerinin üzerine giden bir Türkiye'nin Kürt meselesini çözeceğine dair bir ümit bölgede taşınıyor. Bu beklenti bölge halkının 'evet' ile ilgili tercihini de şekillendirecek.

REHAVET HATA OLUR
Bugünden referandum sonucu açıklamak ne kadar gerçekçi?
Çok doğru bir soru. Bugün için yapılan hiçbir siyasi araştırmanın gerçeği yansıtacağını düşünmüyorum. Ancak şöyle bir analiz yapabiliriz. Bugün Sayın Cumhurbaşkanı'nın tek başına oyu yüzde 60'larda. AK Parti'nin oyu yüzde 50 bandında. MHP'nin oyu ise yüzde 12-13 bandında seyrediyor. Diğer taraftan CHP'nin oyu yüzde 25, HDP'nin oyu ise yüzde 8 civarındadır. Bu tabloya bakıldığında şartlar 'evet' lehinde gözükmektedir. Partilerin halkı ikna etme çabaları seçimin son gününe kadar devam edecektir.

Bölgesel olarak bakıldığında 'evet' ve 'hayır' blokları hangi bölgelerde önde?
Taraflar meydana çıkmadan yapılmış bir kamuoyu araştırması doğru sonucu vermez. Ancak son yaptığımız araştırma doğrultusunda şunu söyleyebilirim. 'Evet' cephesi Ege bölgesi dışında bütün bölgelerde önde. Yani 7 bölgenin 6'sında şu an için 'evet' oyları önde. Ama ilk oy kullanılana kadar rehavete kapılmamak gerekir.

CHP tabanı blok halinde 'hayır' demez
CHP'den blok bir "Hayır" oyu bekliyor musunuz?
Kesinlikle beklemiyorum. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin hemen arkasında yapmış olduğumuz bir araştırmada CHP tabanında 8.9'luk bir seçmen kitlesinin Ekmeleddin İhsanoğlu yerine Cumhurbaşkanı Erdoğan'a oy verdiğini tespit etmiş olduk. Bugün de benzer bir durum yaşayabiliriz. Bütün partilerin 'evet' ya da 'hayır'a oy verme tutumu, esnek bir kampanya süreci olacağının işaretlerini veriyor. Bu referandum, kutuplaşmaya değil uzlaşmaya dönük bir kampanya süreci olacak.

Güneydoğu ve Marmara'daki oylar çok önemli
Sizce AK Parti ya da 'evet' cephesi, propaganda döneminde hangi bölgelere önem vermeli?
Ege bölgesinin oylarının kemikleşmiş olduğunu söyleyebiliriz. Bir iki puan oynatabilirsiniz. Ama Marmara ve Güneydoğu gibi bölgelerde seçmen tercihleri büyük oranda değişkenlik gösterebilir. Bu iki bölge ve nüfus yoğunluğu açısından özellikle Marmara çok önemli. Akdeniz bölgesi de siyasi rekabetin olduğu bir bölge. Burası da ihmal edilmemeli. Karadeniz ve İç Anadolu bölgesinde ise 'evet' cephesi açısından bir sorun olacağını düşünmüyorum.

'Evet' cephesi, yüzde 60'ı da yakalayabilir
"AK Parti seçim konusunda çok tecrübeli bir parti. Seçim bitmeden sonucun belli olmayacağına kesin şekilde inanmaktadır. Bütün geçmiş tecrübeler göz önünde bulundurulduğunda şartların rehavete imkan tanımadığı ortada. Bazı detaylı araştırmalarda 'evet'in potansiyelinin yüzde 60'larda olduğunu gördük. İyi bir kampanya yürütülürse 'evet cephesi bu oranları yakalayabilir."

‘Böyle hizmet özel hastanede bile yok’

‘Böyle hizmet özel hastanede bile yok’

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açılışını yaptığı Şehir Hastanesi, sahip olduğu teknoloji ve güleryüzlü hizmetiyle fark yaratıyor. Hastalar da “Bu konfor özel hastanelerde bile yok” diyor

Cumhurbaşkanı 'ın, Başbakan Binali Yıldırım ile birlikte "14 yıllık hayalim" diyerek geçen cuma açılışını yaptığı Şehir Hastanesi, toplam 372 bin metrekare kapalı alanı ile A'dan Z'ye tüm alanlarda sağlık hizmeti sunuyor. Son teknolojiyle donatılan hastanede tedavi görmeye başlayan vatandaşlar, hastanenin diğer hastanelerden farkını SABAH'a şu sözlerle anlattı.

'OTELE GETİRDİLER SANDIM'
Felç tedavisi gören Sabahat Ersoy (65):
"Buradaki güler yüz beni iyileştirdi. Saygı, sevgi, insanlık ve temizlik beni hayata bağladı. Eksik hiçbir şey olmadığı gibi negatif kimsede yok. Özel hastanelerde bile böyle konfor ve rahatlık yok. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ekibinin hayalleri gerçeğe dönüştürmekte üzerlerine yok. Böyle hizmetleri yapınca düşmanları çekemiyor. Cumhurbaşkanımızı ilk gördüğümde daha başbakan seçilmemişti. Sonrasında 2009'da otobüsü durdurup 'Seni hatırladım teyze' deyip bana not defterini hediye etti. Hâlâ saklıyorum. Buranın açılışında da tesadüf eseri ziyaretime geldi. Bu defa da hediye ettiği not defterini imzaladı."

Bel fıtığı tedavisi gören Ayşe Gül (75):
"15 gün Mersin Devlet Hastanesi'nde tedavi gördüm. Sonra buraya getirdiler. Önceki hastane ile buranın arasında dağlar kadar fark var. Böylesine hizmetlerin kıymetini bilmek gerekir. Çalışılan yerin kalitesi artınca çalışana da yansıyor. Çalışanlar hem daha güler yüzlü hem de kendilerini işlerine daha iyi veriyorlar."

KOAH hastası Yusuf Yancar (66):
"Hastaneye ilk geldiğimde, 'Acaba beni yanlışlıkla otele mi getirdiler?' dedim. Eskiden böyle bir hastaneyi hayal bile edemezken şimdi tek kişilik lüks odada sağlık hizmeti alıyoruz. Allah kimseyi sağlığından etmesin ama hastalık herkesin başına gelebilecek bir şey. Tüm Türkiye bilsin ki buradaki konfor belki de birçok 5 yıldızlı otelde yok."

HASTA YAKINLARI: HAYAL EDEMEZDİK
Hasta yakınları da hastaneden memnuniyetlerini şöyle dile getirdi: "Başhekim Op. Dr. Recep Aydın ve ekibi, hastanenin eksiksiz çalışması için çabalıyor. Hastalarımız yan odada son teknoloji ile sağlıklarına kavuşturulurken, bizler de 5 yıldızlı otel konforundaki diğer odada refakatçilik yapıyoruz. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun. 15-20 yıl önce böyle bir tesisin hayata geçeceğini anlatsalar güler geçerdik."

GÜNDE 30 BİN KİŞİYE HİZMET...
Bin 300 yatak, 210 yoğun bakım yatağı, ve 51 ameliyathane bulunan hastanede bütün odalar tek kişilik ve banyolu. Ayrıca içinde refakatçi, çalışma oturma odası ve mutfak bulunan süit odalar var.
5 bin personel ile günlük 30 bin kişiye kadar hizmet verilecek.
4 bin araçlık otopark kapasitesi var ve ücretsiz vale hizmeti verilecek.
18 milyon saat çalışmayla ve 400 milyon euro yatırımla inşa edildi ve ölümlü iş kazası olmadı.
Yoğun bakımda Kuran-ı Kerim okumak için özel bölüm yapıldı.

Skandal Divan gündeminde

Skandal fatura Divan gündeminde

Meclis Başkanlık Divanı, Adana milletvekili 'in 1.2 milyon TL'lik sını görüşmek için bu hafta toplanacak. Divan üyelerinin harcamalarına sınırlama getirilmesi bekleniyor. Divan, daha önce aldığı karar gereğince divan üyesi milletvekillerine sınırsız harcama yapma yetkisi verilmesi konusunda karar almıştı. Türkmen'in 2016 yılında 1.2 milyon TL, bu yılın ocak ayında ise 700 bin TL'lik harcama yaparak bu hakkı suistimal etmesi tartışma yarattı. Divan üyelerinin haberleşme giderlerine diğer milletvekillerinde olduğu gibi maaşının iki katına kadar Meclis ödemesi yapılması planlanıyor. Başkanlık Divanı üyesi milletvekili bu rakamı aşarsa kendi cebinden ödeyecek. Türkmen, yüksek faturanın kamuoyuna yansımasının ardından önceki gün Başkanlık Divanı'ndan istifa etmişti. Kamuoyunda yüksek faturanın CHP'li Türkmen'in ödemesine yönelik kampanyalar başlatıldı.

’a büyük operasyon

DEAŞ’a büyük operasyon

Sınır ötesinde darbe yiyen ’a, yurtiçinde de geniş çaplı operasyon başlatıldı. Yüzlerce polisin katıldığı eşzamanlı operasyonlarda, 20 ilde 538 DEAŞ şüphelisi gözaltına alındı

Fırat Kalkanı Harekâtı kapsamında El Bab bölgesinde büyük darbe alan terör örgütü 'a yönelik yurt genelinde de geniş çaplı operasyon başlatıldı. Ankara, İstanbul, Adıyaman, Samsun, Gaziantep, Manisa'nın da aralarında olduğu çok sayıda kentte yapılan operasyonlarda çok sayıda şüpheli gözaltına alındı. İzmir'deki operasyonda şüphelilerin evinden Fetullah Gülen'e ait kitaplar el e geçirildi.

URFA'DA 150 GÖZALTI
Şanlıurfa: Suriye uyrukluların kaldığı otel ve evlere düzenlenen operasyonlarda DEAŞ üyesi oldukları belirtilen 150 Suriyeli gözaltına alındı. Otel ve evlerde yapılan aramada çok sayıda dokümana el konuldu.
Ankara: Altındağ, Mamak, Sincan ve Çubuk ilçelerinde yapılan baskınlarda aralarında yabancı uyrukluların da bulunduğu 60 şüpheli gözaltına alındı.
Gaziantep: 51 adrese düzenlene operasyonlarda 47 şüpheli gözaltına alındı. Çok sayıda örgütsel doküman belge ve bilgisayara el konuldu.
Bursa: Nilüfer, Osmangazi, Yıldırım, Gürsu ve Orhaneli ilçelerinde 9 ayrı adrese eşzamanlı operasyon düzenlendi. Yapılan operasyonlarda çoğunluğunu yabancı uyruklu şahısların oluşturduğu 46 şüpheli gözaltına alındı.
Konya: Şafak vakti 80 adrese düzenlenen operasyonda 38 şüpheli gözaltına aldı. Adreslerinde bulunamayan 37 örgüt üyesinin ise Suriye'de olduğu tespit edildi.
Hatay: Merkez ve ilçelerdeki operasyonlarda 38 şüpheli gözaltına alındı.
İstanbul: Esenler, Şişli, Bağcılar, Bahçelievler, Maltepe, Sultanbeyli, Sancaktepe, Güngören, Beyoğlu, Pendik ve Ümraniye ilçelerindeki 24 adrese düzenlenen operasyonlarda 20 şüpheli gözaltına alındı.
İzmir: 9 şüpheli gözaltına alındı. Aramalarda, Fetullah Gülen'e ait kitaplar, bir av tüfeği ve bir tabanca da ele geçirildi. Suriye uyruklu E.A.'nın, irtibat halinde olduğu örgüt üyelerini sığınmacı görünümünde Avrupa ülkelerine kaçırmak için araştırma yaptığı bildirildi.

SINIRDIŞI EDİLDİLER
Çorum: 19 şüpheli gözaltına alındı.
Kocaeli: 18 şüpheli gözaltına aldı. 10'u çocuk 14 yabancı uyruklu ise sınır dışı edilmek üzere polis merkezlerine teslim edildi.
Elazığ: 16 adrese düzenlenen operasyonlarda 12 şüpheli gözaltına alındı, 4 şüpheli aranıyor. Diğer taraftan Antalya'da 10, Muğla'da 3, Van'da 8, Malatya'da 2 şüpheli gözaltına alındı.
Adıyaman: Merkez ile Kahta, Besni, Gölbaşı ilçelerinde aralarında Suriyelilerin de bulunduğu 10 şüpheli gözaltına alındı.
Bingöl: 10 şüpheli gözaltına alındı.
Diyarbakır: 4 şüpheli gözaltına alındı.
Eskişehir: Terör örgütü Fetih El Şam'a yönelik operasyonda 9 kişi gözaltına alındı.
Adana: 53 adrese düzenlenen operasyonlarda sansasyonel eylem hazırlığında olduğu belirtilen 25 şüpheli gözaltına alındı.

Mehmet YILDIRIM-Halit TURAN-Tuna ÇAM-Yaser ÇAPAROĞLU-Emir SOMER-Murat KARAMAN-Abbas ÇAKAR-Vedat YİTİK-Metin HARIKÇI-Rıdvan UYSAL-Ömer ŞANLI

avukatlarına 22 tutuklama...

FETÖ avukatlarına 22 tutuklama...

/PDY davalarında yargılanan sanıkların avukatlığını yapan 95 şüpheliden 22'si, FETÖ'nün avukatlarına yönelik soruşturma kapsamında tutuklandı. Aralarında Fetullah Gülen'in avukatı 'ın da olduğu 34'ü hakkında ise tutuklamaya yönelik yakalama emri çıkarıldı Fetullah Gülen, kapatılan Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve eski emniyet müdürlerinin de aralarında bulunduğu bazı sanıkların avukatlığını yapan 95 şüpheliyle ilgili, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan yürütülen soruşturmada, şu ana kadar 22 kişi tutuklandı.

ÇOĞUNDA BYLOCK ÇIKTI
Tutuklanan avukatlar arasında, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Tahşiyecilere kumpas davası tutuklu sanıkları eski İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürü Yurt Atayün'ün avukatı , Hidayet Karaca'nın avukatlığını yapan ile Fetullah Gülen'in yeğeni Kemalettin Gülen de yer alıyor. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından yurt dışına çıktıkları belirlenen Fetullah Gülen'in avukatı Nurullah Albayrak ile eski emniyet müdürlerinin avukatları Ömer Turanlı, Kemal Şimşek, Yusuf Danyal Kılıçalp, Cemalettin Mutlu, Hüseyin Ataol, Fikret Duran ve Fatih Nadi Doğan ise firari şüpheli olarak aranıyor. Tutuklanan ve haklarında yakalama emri çıkarılan birçok avukatta FETÖ'nün şifreli haberleşme programı ByLock bulunduğu tespit edildi

HÂKİM AYARLADILAR
Soruşturmada, bazı avukatların "tutuklu müvekkillerinin tahliye edilmesini sağlamak için kimi hâkim ve savcıları ayarladıkları, bu işlemler için yüklü miktarda para aldıkları ve FETÖ lehine mahkemelerden karar aldırdıkları" iddialarının araştırıldığı, şüpheli avukatlardan bazılarının da örgüt üyesi polislere avukat temin etme organizasyonundan sorumlu olduğu ifade edildi. Bu arada İstanbul-Şişli'deki bir avukatlık ofisinde yapılan arama sonucunda ele geçirilen bir kamyon belgenin incelemesi devam ediyor. Büro ortakları avukatlar Cüneyt Yüksel ve Murat Karkın'ın yurtdışına kaçtığı dile getirildi.

Büyük operasyonu: 500'ün üzerinde

Büyük DEAŞ operasyonu: 500'ün üzerinde gözaltı

İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Kocaeli, Adana, Adıyaman, Çorum, Bingöl, Van, Gaziantep, Şanlıurfa, Kis, Malatya, Diyarbakır, Hatay, Antalya ve Elazığ'da terör örgütü DAEŞ'a yönelik operasyonda 507 kişi na alındı. Dünya büyük operasyonu son dakika olarak geçti.

18 DE 500'DEN FAZLA VAR
ULUSLARARASI MEDYA SON DAKİKA GEÇTİ

Uluslararası yayın kuruluşları 18 ilde eş zamanlı baskınları ve çok sayıda gözaltıyı son dakika olarak geçti. İşte ayrıntılar

İstanbul ve Kocaeli'de terör örgütü DAEŞ'a yönelik operasyonda 18 şüpheli gözaltına alındı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca yürütülen soruşturma kapsamında, DAEŞ terör örgütü yanlısı olarak faaliyet gösteren ve haklarında eylem hazırlığında oldukları şeklinde bilgiler bulunan, aralarında İstanbul'da sorumlu düzeyde kişilerin de yer aldığı şüphelilere yönelik eş zamanlı operasyon düzenlendi.

Esenler, Şişli, Bağcılar, Bahçelievler, Maltepe, Sultanbeyli, Sancaktepe, Güngören, Beyoğlu, Pendik ve Ümraniye ilçelerindeki 20 adreste ve Kocaeli'nde bir adrese operasyon düzenleyen ekipler, F.Z, Y.S, M.K, İ.K, Y.K, İ.A, M.Ç, Ö.Y, S.U, Y.A, F.T, A.U, V.K, H.E, R.C.K, A.T, B.S. ile yabancı uyruklu A.W olmak üzere 18 şüpheliyi gözaltına aldı.

Şüphelilerin ikamet ve araçlarında yapılan aramada çok sayıda dijital malzemeyle örgütsel doküman ele geçirildi. Ayrıca operasyonda yakalanan 10'u çocuk 14 yabancı uyruklu kişi, sınır dışı işlemleri için bölge polis merkezlerine teslim edildi.

ANKARA'DA 60 GÖZALTI

Ankara Emniyet Müdürlüğü İstihbarat ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) Şube ekiplerince terör örgütü DAEŞ'a yönelik operasyonda, çoğu yabancı uyruklu 60 şüpheli gözaltına alındı.

Sabaha karşı Ankara'nın Sincan, Çubuk, Yenimahalle ve Mamak ilçelerinde birçok adrese eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonda çoğu yabancı uyruklu 60 kişi gözaltına alındı.

Şüpheliler, sağlık kontrolünün ardından sorgulanmak üzere Emniyet'e götürüldü.

İZMİR'DE EYLEM HAZIRLIĞINDA 8 KİŞİ YAKALANDI

İzmir'de terör örgütü DAEŞ'a yönelik operasyonda eylem hazırlığında oldukları ileri sürülen 8 zanlı yakalandı.

BURSA'DA 46 KİŞİ GÖZALTINDA

İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, Nilüfer, Osmangazi, Yıldırım, Gürsu ve Orhaneli ilçelerinde belirlenen adreslere eş zamanlı operasyon düzenledi. Bursa'da terör örgütü DAEŞ'a yönelik operasyonda 46 kişi gözaltına alındı.

KONYA'DA 75 GÖZALTI KARARI, 37 GÖZALTI

Konya'da terör örgütü DAEŞ'a yönelik yapılan soruşturma kapsamında 75 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Bugün eş zamanlı yapılan operasyonda 30'un üzerinde kişinin gözaltına alındığını ve operasyonun devam ettiği öğrenildi.

"YAKLAŞIKLI ÇIKAR MIYIZ"

Gözaltına alınan şüpheliler sağlık kontrolünden geçirilmek üzere Konya Eğitim Uygulama ve Araştırma Hastanesi'ne getirildi. Şüphelilerden birinin, kendisini görüntüleyen gazetecilere "Yakışıklı çıkar mıyız. Biraz yakışıklı çıkarız mıyız" demesi dikkat çekti.

ADIYAMAN'DA 10 GÖZALTI

Adıyaman'da polis tarafından terör örgütü DAEŞ'a yönelik çok sayıda adrese düzenlenen eş zamanlı operasyonda 10 kişi gözaltına alındı.

BİNGÖL'DE 10 GÖZALTI

Bingöl'de, terör örgütü DAEŞ'a yönelik operasyonda 10 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerin emniyetteki işlemleri sürüyor.

ŞANLIURFA'DA 150 GÖZALTI

Şanlıurfa'da terör örgütü DAEŞ'a yönelik düzenlenen operasyonda çoğu Suriyeli 150 kişi gözaltına alındı. Operasyonun sürdüğü, gözaltı sayısının artabileceği belirtildi.

ELAZIĞ'DA 12 KİŞİ GÖZALTINDA

Elazığ'da terör örgütü DAEŞ'a yönelik Özel Harekat timlerinin desteğiyle düzenlenen eş zamanlı operasyonda 16 adres basılarak, 12 şüpheli gözaltına alındı.

Operasyon kapsamında dijital veriler ele geçirilirken, 4 şüphelinin de arandığı öğrenildi.

ADANA'DA 25 GÖZALTI

Adana'da terör örgütü DAEŞ'a yönelik düzenlenen operasyonda haklarında sansasyonel eylem hazırlığında oldukları şeklinde bilgilerin de bulunduğu 25 kişi gözaltına alındı.

Adana polisi geçtiğimiz günlerde de DAEŞ'a operasyon yapmış, 7 kişiyi gözaltına almıştı.

ÇORUM'DA 19 GÖZALTI

Çorum İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ekiplerince terör örgütü DAEŞ'e yönelik belirlenen adreslere sabaha karşı eş zamanlı operasyon düzenledi. İl merkezi ve bazı ilçeleri de kapsayan operasyonda belirlenen adreslerde arama gerçekleştirildi. Yapılan baskınlarda aralarında yabancı uyrukluların da bulunduğu 19 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar sağlık kontrolü için Çorum Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirildi. Ardından sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.

GAZİANTEP'TE 47 GÖZALTI

Gaziantep'te terör örgütü DEAŞ'e yönelik operasyonda 47 şüpheli gözaltına alındı.

VAN'DA 8 GÖZALTI

Van'da terör örgütü DEAŞ'a yönelik yapılan operasyonda 8 kişi gözaltına alındı.

DİYARBAKIR'DA 4 KİŞİ GÖZALTINDA

Diyarbakır'da terör örgütü DEAŞ'a yönelik yapılan operasyonda 4 kişi gözaltına alındı.

KİLİS'TE DE 4 KİŞİ

Kilis'te ise terör örgütü DEAŞ'e yönelik operasyonda 4 kişi yakalandı. Yabancı uyruklu oldukları belirlenen zanlılar, sağlık kontrolünün ardından emniyete götürüldü.

MALATYA'DA 2 GÖZALTI

Malatya ve Kilis'te terör örgütü DEAŞ'e yönelik operasyonda 6 kişi yakalandı.

HATAY'DA 38 KİŞİ GÖZALTINDA

Hatay'da terör örgütü DEAŞ'a yönelik operasyonda 38 kişi gözaltına alındı.

ANTALYA'DA 10 GÖZALTI

Antalya'da terör örgütü DEAŞ'a yönelik operasyonda Suriye uyruklu 10 kişi gözaltına alındı.

bombalıyor, terör örgütü bayrak dikiyor

ABD bombalıyor, terör örgütü bayrak dikiyor

Terör örgütü PKK'nın Suriye kolu YPG, Rakka'ya yönelik saldırıların "üçüncü aşamasını" ilan etti. 'den yüklü miktarda zırhlı araç ve silah yardımı alan örgütün kent kırsalında, iki hat üzerinden hareket ettiği ve bazı bölgeleri ele geçirdiği bildirildi. "Fırat'ın Gazabı" adıyla ilki 5 Kasım'da, ikincisi 9 Aralık 2016'da başlayan saldırıların "üçüncü aşamasında" kentin 29 kilometre kuzeydoğu kırsalındaki Bi'r Said beldesinin ele geçirdiği öğrenildi. Teröristlerin, ABD'ye ait ağır bombardıman ve avcı savaş uçaklarının yoğun saldırıları sonrası moloz yığına dönen bölgelere girerek flama astıkları görüldü.

hırsızlığında hesap vakti

KPSS hırsızlığında hesap vakti

2010’daki sınav usulsüzlüğüne yönelik 5’inci dava bugün başlıyor. Yalçın Baransu ile Gülen’in yeğeni de sanık

2010 sorularının sızdırılmasına ilişkin 91 şüpheli hakkında açılan 5'inci davanın ilk duruşması, bugün Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.

EŞLERİ DE 15 TEMMUZ SANIĞI
Mehmet Baransu'nun ağabeyi Yalçın Baransu, lideri Fetullah Gülen'in yeğeni ve darbe girişimi ile bağlantılı subayların eşlerinin de yargılandığı davada sanıklar, "FETÖ/PDY üyeliği", "resmi belgede zincirleme sahtecilik" ve "kamu kurum ve kuruluşlarının zararına zincirleme dolandırıcılık" suçlarından yargılanacak. Zanlılardan 34'ünün ByLock kullandığı, 21'inin de FETÖ'nün tepe yönetimi ile HTS irtibatlarının bulunduğu tespit edildi. İddianamede, 2009, 2010, 2011, 2012 ve 2013'teki KPSS, 2012, 2013 ve 2014'teki ALES, 2013 YDS ve 2013 İDS sorularının, FETÖ/PDY mensuplarınca ele geçirildiği, soruları elde edenlerin, "kamuya ait malı kamuyu aldatarak haksız şekilde elde ettikleri" ve "haksız başarı elde etmek suretiyle ÖSYM'yi 9 milyon 111 bin 138 lira 13 kuruş zarara uğrattıkları"na yer verildi. İddianamede, KPSS dosyasındaki 488 kadın şüphelinin eşlerinin subay olduğu, bu subaylardan 111'inin darbe girişimi sonrası tutuklandığı, eşleri KPSS şüphelisi 174 subaya da adli işlem yapıldığı tespit edildi. Bir numaralı şüpheli Fetullah Gülen'in yeğeni Muhammet Sait Gülen, 10 Temmuz 2010'da yapılan ve iptal edilen KPSS Eğitim Bilimleri Testi'nde 120 sorudan 119'una doğru cevap verdi. İtirafçı olan Gülen, 31 Ekim'de tekrarlanan ve daha kolay olduğu bilirkişi raporuyla tespit edilen ikinci sınavda ise 87 soruyu bilebildi.

'BARANSU SORULARI VERDİ'
Tutuklu Mehmet Baransu'nun ağabeyi Yalçın Baransu'nun sınavdan önce soruları verdiği şüpheli ifadeleri de dosyada yer aldı. Sınavda 100 ve üzeri doğru yaparak 3 bin 227 şüpheli arasında yer alan Denizhan Özcan ifadesinde, Baransu'nun sınavdan 3-4 gün önce evine geldiğini ve sınavda çıkabileceğini söyleyerek Eğitim Bilimleri, Genel Kültür ve Genel Yetenek sorularını verdiğini anlattı.

KPSS’DE KİLİT İSİM FİRARİ SÖZEN

SANIKLAR AKRABA VEYA KOMŞU
Yüksek net yapan sanıkların çoğunun aynı dershane, okul ve şirket çalışanları veya eş, kardeş ve diğer akrabaları olduğuna yer verilen iddianamede, yüksek net yapan 3 bin 227 adaydan bin 970'i arasında telefon irtibatı, bin 148'i arasında akrabalık bağı bulunduğu, 896'sının karı koca olduğu, 2 bin 690'ının aynı kurum ya da firmada çalıştığı belirtilmişti. İddianamede, bin 136 adayın aynı adresi, 217 adayın ise aynı site veya apartmanı iletişim adresi olarak bildirdiklerine işaret edilerek, 3 bin 227 adaydan bin 175'inin yüksek başarıya rağmen tekrarlanan sınava katılmadığı, sınava katılan 2 bin 52 adayın bin 999'unun ise puanını düşürdüğü kaydedilmişti.

abisi ‘Gelecek bizim’ dedi dan vazgeçirdi

FETÖ abisi ‘Gelecek bizim’ dedi istifadan vazgeçirdi

Gözaltına alınan Topçu Üsteğmen M.G.: Mezuniyete az bir süre kala etmek istediğimi abisine söyledim. ‘Biz geleceğin sunu kuruyoruz’ diyerek beni vazgeçirdi.

İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, 'nün askeri yapılanmasına yönelik düzenlediği operasyonda çoğunluğu bylock kullanan 31 kişiyi gözaltına aldı. Akşam'ın haberine göre Gözaltına alınan Topçu Üsteğmen M.G., örgüt yapılanmasını en ince detaylarıyla anlattı:

TAYİN YERLERİNİ DAHİ ABİ BELİRLEMİŞ

Mezuniyete az bir süre kala istifa etmeyi düşünüyordum. Bu düşüncemi benden sorumlu abiye söyledim. O da bana 'Geleceğin ordusunu kuruyoruz, niye istifa etmek istiyorsun' diyerek beni dan vazgeçirdi. Askeri okulu 5'ncilik derecesiyle bitirdim. Böyle olunca istediğim yere tayin olacaktım. Benden sorumlu FETÖ abisi, ısrarla bana Edirne'ye tayin olmamı telkin etti. Ben de ona, evlenmeyi düşündüğümü söyleyerek doğu illerinden birisine tayin olup para biriktirmeyi düşündüğümü söyledim. Uzun bir sohbetin ardından Hakkâri'ye tayin olmam konusunda anlaştık. Okuldan ayrılmamamız için 'Sana bakan gözlere mahçup olursun' telkininde bulunuy. Sanki Fetullah Gülen bizi görüyormuş gibi davranıyordu.

MUHARİP SINIFLARA YÖNLENDİRDİLER

FETÖ abileri özellikle bizim muharip sınıflar olan tankçı, topçu ve piyade gibi birimleri seçmemiz için telkinlerde bulundu. Askeri öğrenciyken her iki öğrenciye 1 abi düşüyordu. Bu hücre yapılanmasıyla diğer abi ve hücrelerle kesinlikle tanışmıyorduk.

KATALOGDAN SEÇİP EVLENDİM

Hakkâri'de göreve başlayan M.G. eşini dahi FETÖ'nün ayarladığını söyleyerek, "FETÖ abisine evleneceğimi söyleyince bana şimdiki eşim olan E.G.'nin resmini gösterdi. Önce istemedim beni ikna ettiler. Eşimle tanışmak için Giresun'a gittim. Bir defa görüştüm. Prosedür gereği 1 hafta sonra yeniden görüşmemiz gerekiyordu. Ancak ben Hakkâri'de çalıştığım ve iznim olmadığı için cep telefonuma indirdikleri bir program üzerinden görüşme yaptık. Daha sonra eşimle evlenme kararı aldık" dedi.

’yi işgale gelen askerler hâkim önünde

AK Parti’yi işgale gelen askerler hâkim önünde

İstanbul Sütlüce’deki binasını işgal etmeye kalkan ancak halkın direnişiyle karşılaşan 74 askerin davası bugün Silivri’de başlıyor. Tutuklu 14 sanık da rütbeli

Darbe girişimi sırasında binasını işgale kalkışan 74 askerin yargılanmasına bugün 'nde başlanıyor.
İstanbul 23'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada 1'i binbaşı, 2'si de yüzbaşı olmak üzere 14'ü tutuklu 74 asker hakkında 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet ile 15 yıla kadar hapis isteniyor. 14 tutuklunun tamamı rütbeli. Tutuksuz 60 asker ise erlerden oluşuyor. Davanın iddianamesinde, Metris Kışlası'ndaki 47'nci Mekanize Motorlu Piyade Alayı'nda görevli askerlerin, 15 Temmuz akşamı birliklerinden çıkarak Sütlüce'deki binasını işgal etmeye gittiği ancak halkın direnişi neticesinde başarısız oldukları anlatıldı. Hakkında henüz dava açılmayan 47'nci Mekanize Motorlu Piyade Alay Komutanı Albay Sadık Cebeci'nin ifadesine de, AK Parti'nin işgaline ilişkin dava dosyasında delil olarak yer verildi.

ATEŞ ETMİYOR DİYE ASKERİ VURDU
Maltepe'deki 2'nci Zırhlı Tugay Komutanlığı ve Yeşilköy'deki Hava Harp Okulu'ndaki darbe toplantılarında görevlendirmeler yapıldığını, kendisine de Ankara'dan gelen Albay Muzaffer Düzenli tarafından valilik, belediye ve AK Parti binalarının ele geçirilmesi görevi verildiğini söyleyen Cebeci şunları anlattı: "AK Parti İl Binası'nda görevli üsteğmen Muzaffer ve binbaşı aradı. Halkın kalabalıklaştığını söylediler. 'Kendinizi koruyun, gerekirse havaya ateş edin' dedim. Valilikteki tabur komutanı Recep Karaçam ile İBB önünde bekleyen Harp Akademileri'ndeki albay da beni aradı. 'Halk geliyor' dediler. Bu albay, İBB önünde tamamen kendi inisiyatifiyle ateş etmiş. Hatta benim askerimden birini de ateş etmiyor diye vurmuş. Albay sonradan öldürülmüş."


Cuntacı askerler için 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet ile 15 yıla kadar hapis isteniyor.

Seçmenin yüzde 85'i sandığa gidecek!

Seçmenin yüzde 85'i sandığa gidecek!

Yapılan son araştırmaya göre, daki katılımın yüksek olacağı sonucu ortaya çıktı. Araştırmaya katılanların yüzde 85'i 'sandığa mutlaka gideceğim' dedi.

A&G'nin Başkanı Adil Gür, halka u sordu, 42 ilde yapılan te Anayasa değişikliği içim yapılacak referanduma katılımın yüksek olacağı sonucu ortaya çıktı.

Parti tabanlarının motivasyonu yüksek

"Bugün seçim olsa oyumu Ak Parti'ye vereceğim" diyenlerin %88'i, "CHP" diyenlerin %90'ı, "MHP" diyenlerin ise %83.5'i mutlaka sandığa gideceğim gidiyor.

"Bugün bir milletvekili seçimi olsa hangi partiye oy vereceğim konusunda kararsızım" diyenlerin veya siyasi tercihini söylemeyenlerin %69.3'ü de mutlaka sandığa gideceğini ifade ediyor.

Güneydoğu diğer bölgelere göre düşük

Marmara ve Güneydoğu'da motivasyon diğer bölgelere göre düşük. Karadeniz ve Doğu Anadolu seçmeni diğer bölgelerden daha yüksek oranda sandığa gidip oyunu kullanacağını söylüyor.

Eğitim seviyesi yüksekse artışa geçiyor

Eğitim seviyesi yükseldikçe referandum sandığına ilgi de artıyor.

Referandum olacağını duydunuz mu?

SORU: TBMM'de bir anayasa değişikliği yapıldı. Yakında bir referandum olacağını biliyor musunuz?

Her 100 kişiden 95'i yakında referandum olacağını duymuş.

SORU: Yapılacak referandumda sandığa gidecek misiniz?

Halk oylamasında katılım yüksek olacak.

18-30 yaş grubu daha az ilgi gösteriyor

18-30 yaş grubundaki vatandaşlar sandığa diğer yaş gruplarına göre daha az ilgili.

Erkeklerin sandık motivasyonu fazla

Erkeklerin sandık motivasyonu kadınlarla kıyaslandığında biraz daha
fazla.

/’ya ağır darbe

PKK/KCK’ya ağır darbe

Terör örgütü ’nın çatı yapılanması ’nın üst düzey iki sorumlusu Tunceli’de düzenlenen operasyonla yakalandı. Doğubayazıt Belediye Başkanı Murat Rohat Özbay ve 7 şüpheli de tutuklandı

Tunceli Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen operasyonla ilgili açıklama Tunceli Valiliği tarafından yapıldı. Açıklamada, "Tunceli İl Emniyet Müdürlüğü'nce, İlimiz merkezli BTÖ'ne yönelik yürütülen çalışmalar kapsamında; BTÖ'nün çatı yapılanması içerisinde sorumlu düzeyde faaliyet gösterdiği tespit edilen 1 şahıs ilimiz merkezinde, 1 şahıs Batman ilinde yakalanarak gözaltına alınmıştır. Yakalanan şahısların ikametlerinde yapılan aramalarda çok sayıda örgütsel doküman ve dijital malzeme ele geçirilmiştir" dendi.

EŞBAŞKAN TUTUKLANDI
Diğer taraftan Ağrı merkezli 3 ilde terör örgütü / KCK'ya yönelik operasyonda gözaltına alınan, aralarında DBP'li Doğubayazıt Belediye Başkanı Murat Rohat Özbay, Başkan Yardımcısı Delal Tekdemir ile belediye meclis üyelerinin de bulunduğu 7 şüpheli tutuklandı.

'da

İstanbul'da terör operasyonu

ekiplerince terör örgütü 'ya yönelik operasyon düzenlendi.

Üsküdar'da bulunan Çevik Kuvvet Yerleşkesi'nden hareket eden ekipler, başta olmak üzere bazı ilçelerde 10 adrese eş zamanlı operasyon gerçekleştirdi.

Özel Harekat polislerinin de katıldığı operasyonda, belirlenen adreslerin bulunduğu bölgelerde geniş güvenlik önlemi alındı.

Zırhlı araçlarla sokakların giriş ve çıkışlarını kapatan ekipler, belirlenen adreslere tek tek baskın yaptı.

Ekiplerce adreslerde arama yapılırken, gözaltılar konusunda bilgi verilmedi.

Sözde vali öldürüldü

Sözde vali öldürüldü

Fırat Kalkanı Harekâtı kapsamında TSK destekli muhalif güçler, beldenin doğusunda kontrolündeki Bza'a köyüne girdi. El Bab'ın savunma hattı olarak kullanılan Kabasin'den sonra ikinci önemli köy olarak bilinen Bza'a köyünde yoğun çatışmaların yaşandığı kaydedildi. Genelkurmay Başkanlığı ise 259 hedefin vurulduğunu, 33 teröristin etkisiz hale getirildiğini duyurdu.

DEAŞ VALİSİ ÖLDÜRÜLDÜ
Askeri kaynaklardan edinilen bilgiye göre, örgütün sözde Rakka Valisi tarafından gönderildiği anlaşılan bir mektup operasyonlarda ele geçirildi. Mektuptan, DEAŞ'ın sözde El Bab Valisi Ebu Halid Ürdüni'nin hava saldırılarında öldüğü, yerine görevlendirilen valiye de "yoğun kayıpların olduğu bilgisinin verildiği" görüldü.

Hava Harp Okulu davasında 93 kişiye 15 yıl hapis istemi

Hava Harp Okulu davasında 93 kişiye 15 yıl hapis istemi

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin, 91 Hava Harp Okulu öğrencisi ile 2 komutan hakkında, üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin, 91 Hava Harp Okulu öğrencisi ile 2 komutan hakkında 3 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ile 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı.

Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Bürosu savcılarınca hazırlanarak Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen iddianamede, Emniyet Genel Müdürlüğü müşteki olarak yer aldı.

İddianamede, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında paraşüt eğitimi için Ankara'daki Kara Harp Okulu Komutanlığında bulunan ve olay gecesi helikopterle 6 seferde Etimesgut 11. Hava Ulaştırma Üs Komutanlığına nakledilen 91 Hava Harp Okulu öğrencisi ile bu öğrencilerin nakilleri konusunda emir veren komutanları Kenan Baştuğ ve Hüseyin Ergezen için "Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etme", "Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma", "Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" ve "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" suçlarından 3 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ile 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istedi.

FETÖ'nün kuruluşu, amacı, yönetim modeli ve darbe teşebbüsüyle örgüt arasındaki bağlantının da anlatıldığı iddianamede, Hava Harp Okulu Komutanlığı tatbiki eğitim kampı faaliyetleri kapsamında, 3. sınıf Harbiyelilere temel paraşüt eğitiminin ilk kez Ankara'da verildiği, Hava Harp Okulu öğrencilerinin de bu eğitim için İstanbul'dan geldikleri ve darbe girişiminin gerçekleştiği 15 Temmuz'da Ankara'daki Kara Harp Okulu (KHO) Komutanlığında bulundukları belirtildi.

İddianamede, Kara Harp Okulunun olay gecesi toplanma ve nakil merkezi olarak kullanıldığı, başka bir kurs için okulda bulunan 27 subay adayının Türk Telekom'a, 155 subay adayının ise Genelkurmay Başkanlığına nakledildiği, şüpheliler Kenan Baştuğ ve Hüseyin Ergezen'in de Paraşüt Atlayışı Eğitimi adı altında Ankara'ya getirilen şüpheli öğrencilere, Etimesgut 11. Hava Ulaştırma Üs Komutanlığına nakil için toplanıp helikoptere binmeleri konusunda emir verdikleri öne sürüldü.

İddianamede, Kara Harp Okulundan Etimesgut 11. Hava Ulaştırma Üs Komutanlığına nakillerin güvenlik gerekçesiyle yapılmasının söz konusu olamayacağı, Harp Okulunun herhangi bir saldırıya uğramadığı, içeride bir tane dahi silah patlamadığı ve okulda herhangi bir ölüm veya ateşli silah yaralanmasının olmadığı belirtildi.

- Emir yazısı tutuklanan paşadan

Paraşüt eğitimine ilişkin emrin, darbe girişiminin ardından tutuklanan Hava Kuvvetleri Kurmay Başkanı Korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan tarafından 22 Haziran 2016'da imzalanarak ilgili komutanlıklara gönderildiği ifade edilen iddianamede, Kara Harp Okulunda darbe girişimini planlayıp sevk ve idare eden kişinin Kurmay Başkanı Kurmay Albay İlhami Polat olduğu, Tuğgeneral Kerim Acar, Kurmay Yarbay Sait Tosun, Kurmay Yarbay Ömer Ergenekon, Kurmay Yarbay Ümit Gençer, Yarbay Atakan Adaşoğlu, Yarbay Ali Tolga Sıçrar ve Binbaşı Hasan Hüseyin Eçik'in de darbede rol oynadıkları iddia edildi.

Kurmay Yarbay Ümit Gençer'in, Muhafız Alay Komutanlığı marifetiyle TRT'yi ele geçirip "Sıkıyönetim Bildirisi"ni okuttuğu, Kurmay Yarbay Ömer Ergenekon'un ise Ulus'taki Türk Telekom'un kontrolünü ele geçirmeye çalıştığı belirtilen iddianamede, Binbaşı Hasan Hüseyin Eçik ve Kurmay Yarbay Sait Tosun'un da okul komutanını derdest ettikleri, takviye maksadıyla personeli nizamiyelere sevk ettikleri, nizamiyelerin giriş çıkışlarını kontrol altına aldırdıkları ve subay adayı kursiyerleri daha güvenli bölgeye götürme bahanesiyle helikopterlerle Genelkurmay Başkanlığına gönderilmelerinde etkin rol oynadıkları dile getirildi.

- Telefon görüşmeleri

İddianamede, şüphelilerin telefon görüşmelerine de yer verildi. Buna göre, öğrencilerin helikopterle nakli konusunda emri veren komutanlar Kenan Baştuğ ile Hüseyin Ergezen, darbe girişiminin yaşandığı gece birbirleriyle 5 kez telefonla görüştükleri belirtildi.

Kenan Baştuğ, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın uçağına müdahale amacıyla Akıncı Üssü'nden havalanan silah yüklü F-16'nın pilotlarından İlken Hazinedar ile darbe gecesi 6 kez telefonla konuştuğu ifade edildi. Kenan Baştuğ ile İlker Hazinedar'ın para alışverişinde bulunduklarına ilişkin MASAK raporları da iddianameye girerken Baştuğ'un, TBMM'yi bombalayan pilot Hüseyin Türk ile de 4 kez telefonla görüştüğüne işaret edildi.

Hüseyin Ergezen, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a suikast için Marmaris'e giden ekipte bulunan Gökhan Şahin Sönmezateş'ı arayarak bir süre görüştüğü bildirildi.

İddianamede, şüpheli Hüseyin Ergezen'in eşi H. Ergezen'in, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma Bürosunca yürütülen KPSS soruşturmasının şüphelileri arasında yer aldığına, Ergezen'in kardeşi Y. Ergezen'in daha önce çalıştığı şirketin ortağının, darbeyi Akıncı Hava Üssün'den yönettiği öne sürülen firari Adil Öksüz'in kardeşiyle evli olduğuna dikkat çekildi.

Ergezen'in, 29 Mayıs 2015'de "Hüseyin Ergezen-Kermes parası teşekkür ederiz" işlem açıklamasıyla 670 lira gönderdiği Turgut A, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosunun yürüttüğü FETÖ/PDY soruşturmasında şüpheli olarak yer alıyor.

Ergezen'in bin 500 lira gönderdiği TSK mensubu Erdal K'nin 30 işlemle toplam 22 bin 914 lira havale gönderdiği şirketin sahibi Hakan Ç'nin FETÖ/PDY'nin üst kademe yönetici yapılanmasında adı geçtiği iddiasıyla hakkında araştırma talep edilen Naci G. ile ortaklık ilişkisinin bulunduğu tespit edildi.

- Evlerinde FETÖ'ye ait yayınlar bulundu

İddianamede, şüpheli öğrencilerden Yasin M'nin hesabına 1 Mart 2016'da 895 lira havale gönderen Veysi T'in, FETÖ/PDY elebaşı Fetullah Gülen'in yeğeni ve KPSS şüphelisi Muhammet Sait Gülen ile para transferi ilişkisinin bulunduğu vurgulandı.

Şüphelilerden Enes D'nin babası H.D'nin, daha önce çalıştığı Huzur Radyo TV AŞ'nin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosunun soruşturması kapsamında "FETÖ/PDY'nin ana örgüt iddianamesi/üst kademe yönetici yapılanmasında adı geçen" kişilerden Hidayet Karaca ve Samanyolu Yayıncılık AŞ Hizmetleri ile ortaklık ilişkisi bulunduğu tespit edildi.

İddianamede, H.D'nin 2013'de havale gönderdiği Yıldıray A'nın, ABD'de FETÖ'ye yakın kurum ve okullara para gönderdiği öne sürüldü.

Şüphelilerden Furkan D'nin ikametinde yapılan aramada FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'e ait "Yenilenme Cehdi" adlı kitap ve dijital materyal bulundu. Şüpheli Mustafa G'nin Kayseri'deki evinde de Gülen'in "İrşat Ekseni" kitabı bulundu.

Şüphelilerden Furkan Ç'nin Ankara'daki ikametinde örgüte ait bir gazetenin nüshaları ve ekleri ile örgütün yayınevine ait kitaplar ele geçti. Cihan O'nun evinde de örgütün gazetesi tarafından dağıtılan kitaplar bulundu. Şüpheli Ali T'nin ikametinde yakınlarının örgüte ait gazete ve dergilere abone olduğunu gösteren belgeler tespit edildi.

Şüpheli Yusuf B'nin babası A.B, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının FETÖ/PDY soruşturmasında şüpheli olarak yer aldı.

Şüpheli Oğuz Kaan Çetinkaya'nın Denizli'deki ikametinde Zaman Gazetesine ait köşe yazıları, "Gençlik Rehberi" ve "Gurbetteki Öğretmen Fetullah Gülen" adlı kitap bulundu.

Muhammet Kaan Ç'nin İstanbul'daki evinde "İnancın gölgesinde" isimli kitap ile örgüte ait yayınlar ele geçti.

- Evlerinde 1 dolar bulundu

İddianamede, şüpheli Fetullah B'nin hesabına para yatıran Marmara Üniversitesinde görevli S.D'nin, ortağı olduğu şirket aracılığıyla yurt dışında bulunan FETÖ'ye yakın kuruluşlara para aktarıldığı ifade edildi.

Şüpheli Mehmet Reha A'nın amcası O.A'nın Eğirdir Çağlayan Eğitim ve Yurt Hizmetleri AŞ'nin ortağı olduğu, söz konusu firmanın yetkililerinin, kapatılan Özel Yeni Sefa Ortaöğrenim Kız Öğrenci Yurdu, Özel Nihat Bey Yükseköğrenim Erkek Öğrenci isimli kurumların faaliyetini yürüttükleri belirlendi.

Şüphelilerden Yasin U'nun anne ve babasının, Yavuz Selim T'nin de babasının örgüte yakın kurum ve kişilere para aktardığına ilişkin MASAK raporları iddianamede yer aldı.

Şüphelilerden Yasin Akbaş'ın kardeşi Nimet A'nın para gönderdiği Aydın A'nın, yurt dışında örgüte yakın kuruluşlara para aktardığı tespit edildi. Şüpheli Veysel V'nin babası Şaban V'nin Asya Katılım Bankası nezdinde bulunan hesabı üzerinden 2013 yılında 3 işlem ile toplam 4 bin 692 lira havale gönderdiği şirketin, FETÖ/PDY soruşturmalarına konu bir çok tüzel ve gerçek kişiyle para ilişkisinin bulunduğuna iddianamede değinildi.

İddianamede, şüpheli Muhammet Taha G'nin babası ve kardeşinin örgüte yakın kişilere para gönderdiği öne sürüldü. Muhammet Nurullah K'nin babası F.K'nin, Fırat Eğitim Merkezi İşletmeleri Tic. A.Ş'de çalıştığı, söz konusu firmanın olağanüstü hal kapsamında kapatılan kurum ve kuruluşlar listesinde yer aldığı belirtildi.

Mevlüt Ahmet K'nin yengesinin KPSS şüphelileri arasında bulunduğu belirtilen iddianamede, Osman Ö'nün babası Ş.Ö'nün para gönderdiği M.A.D'nin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosunun soruşturması kapsamında şüpheliler arasında bulunduğu tespit edildi.

Şüpheli İsmet K'nin evinde 3, Mehmet G'nin evinde ise 4 adet 1 ABD doları bulundu.

İddianamede şüphelilerin suçlamaları kabul etmediklerine dair beyanlarına da yer verildi.

Fetullah Gülen’in o evlere taktığı isimler kendi konuşmasında!

Fetullah Gülen’in o evlere taktığı isimler kendi konuşmasında!

Fetullahçı Terör Örgütü’nün üniversite ayağına ilişkin davalardan olan Marmara Üniversitesi iddianamesi tamamlandı. Örgüt faaliyetlerinin temelden akademiye kadar ele alındığı iddianamede çarpıcı bilgiler yer aldı. elebaşı Fetullah Gülen’in yıllar önce kayıtlara geçen konuşmasını da ortaya çıkaran iddianamede ‘’ tabir edilen hücre evlerinin yapısı ve örgüt liderinin bu evlere taktığı diğer isimler belirtildi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün Marmara Üniversitesindeki yapılanmasına ilişkin tutuklu 15 sanık hakkında 15'er yıla kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianamede tabir edilen evlere Örgüt liderinin verdiği isimler de zikredildi.

FETULLAH GÜLEN: "BU EVLERE ŞARJ EVLERİ DENEBİLİR"

Buna göre kimsesiz olanların yanısıra ailelerinin sağlayamayacağı imkanlarla örgüte duygusal yakınlığı sağlanan öğrencilerin erken yaşta militanlaştırıldığı evler için Fetullah Gülen "İbni Erkam evleri, şarj evleri ve " diyor

Ortaya çıkarılan kendi konuşmasından alınan bu ifadeler için iddianamede "yeni elemanların örgüt ideolojisi doğrultusunda şarj edilerek bireysel dönüşümlerinin gerçekleştirildiği ve "tek tip kişilik" oluşturulduğu yerlerdir" denilerek Gülen'in konuşmasına yer veriliyor;

İNSANLAR BURADA DOLAR, BOŞLUKLARA BOŞALIRLAR!

Örgüt lideri Işık Evleri'nin fonksiyonunu şöyle anlatmaktadır: "Bu evlere şarj evleri denebilir. Bu evlerde planlar, projeler üretilir, (…) ve bu evlerde yetişen adamlar dünyanın fethine açılırlar, (…) insanların gönüllerine girmeye çalışırlar. Bu evler bir doldurma ve boşaltma yerleridir, insanlar burada dolar ve sonra gider boşluklara boşalırlar, boşalmış sinelere, (…) şabloncu nesilleri mamur hale getirmek, donatmak için adeta tezgah gibi işler bu evler(…)

"YOLSUZ, YÖNTEMSİZLERİ MAMUR EDEN MEÇHUL EVLER"

Bu evler sızın bildiğiniz gibi öyle minaresi olan, ezen okunduğu zaman herkesin içine gittiği malum evler değildir, meçhul ev, kelime karakteristik olarak seçilmiştir, belirsiz evlerdir, (…) belirsiz evler, bir kere zaman itibariyle ne zaman ortaya çıkacakları belirsizdir bunların."

Bu haber 17714 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Ziraat Türkiye Kupası finalinde Trabzonspor'u 3-0 yenen Galatasaray kupanın sahibi oldu.
Ziraat Türkiye Kupası finalinde Trabzonspor'u 3-0 yenen Galatasaray...
Ziraat Türkiye Kupası finalinde Trabzonspor'u 3-0 yenen Galatasaray kupanın sahibi oldu.
Ziraat Türkiye Kupası finalinde Trabzonspor'u 3-0 yenen Galatasaray...