Pakistan darbeye karşı ayakta
Giriş Tarihi: 30.07.2017 12:20 Son Güncelleme Tarihi: 31.07.2017 07:24
Pakistan'da Navaz Şerif'e destek gösterisi düzenlediPakistan Anayasa Mahkemesi tarafından görevden uzaklaştırılan Başbakan Navaz Şerif'e, binlerce Pakistanlı destek vermek amacıyla gösteri düzenledi.İslam dünyasının nükleer güce sahip 193 milyonluk ülkesi Pakistan'da halk oyuyla seçilen Başbakan Navaz Şerif, Türkiye'deki 17-25 Aralık darbe girişimini aratmayan bir yargı kumpasıyla görevinden alındı.
Pakistan Anayasa Mahkemesi'nin, aile üyelerinden bazılarının Panama belgeleriyle ortaya çıkan yolsuzluk iddialarına karıştığı gerekçesiyle Başbakan Navaz Şerif'in görevden uzaklaştırılmasına karar vermesinin ardından binlerce Navaz Şerif destekçisi Rawalpindi kentinde mahkeme kararına itiraz ve Şerif'e destek gösterisi düzenledi.
"TEMELSİZ İDDİALARA DAYANIYOR"
Yargı tarafından görevden uzaklaştırılan eski Pakistan Başbakanı Navaz Şerif, görevden alınmasına yönelik memnuniyetsizliğini dile getirerek kararın "temelsiz iddialara" dayandığını söyledi.
"İKTİDAR HEVESİM YOK"
Şerif, partisinin Meclis Komisyonu toplantısında yaptığı konuşmada, tüm hayatı boyunca ülkesi için verdiği emeklerin boşa gitmesini istemediğini belirterek "İktidar hevesim yok. Tek isteğim ülkenin sorunlarından kurtulması." dedi.
Muhalefetin son yıllarda "yolsuzluk yaptığı iddiasını" sıkça gündeme getirdiğini dile getiren Şerif, kendisi ve ailesi aleyhinde kampanya yürütüldüğünü savundu.
Görevden azledilmesinden dolayı üzgün olduğunu vurgulayan Şerif, ülkesi için bir asker gibi samimiyetle çalıştığını anlattı.
GÖREVİ BIRAKMASI İÇİN BASKI UYGULANDI
Şerif, muhalefetin kendisine görevi bırakması için baskı uygulandığına işaret ederek iddiaların "asılsız" olması nedeniyle şu ana kadar buna yanaşmadığını kaydetti.
Pakistan Anayasa Mahkemesi, 28 Temmuz'da, aile üyelerinden bazılarının Panama belgeleriyle ortaya çıkan yolsuzluk iddialarına karıştığı gerekçesiyle Başbakan Şerif'in görevden uzaklaştırılmasına karar vermişti. Ayrıca Maliye Bakanı Muhammed İshak Dar da görevden uzaklaştırılmıştı.
Pakistan 4 yıldır istikrar sürecine girmişti
Pakistan geride kalan dört yılda terör olaylarının azaldığı bir istikrar dönemi yaşıyordu. Bu istikrar süreci Pakistan'ın ekonomik anlamda büyük sıçramalar yapmasını da beraberinde getirdi.
2016'DA 5,7 BÜYÜDÜ
Pakistan, özellikle Çin ile yaptığı dev ekonomik anlaşmalar ile dikkat çekiyordu. Çin ile 50 milyar dolarlık yatırım anlaşmaları yapan Pakistan, birkaç yıl önce büyük sıkıntılar yaşadığı enerji sektörüne de çok büyük yatırımlar yaparak dışa bağımlılıktan kurtuldu. Pakistan en büyük ekonomik sıçramayı ise geride bıraktığımız 2016'da yılında yaptı. IMF'nin ,4.5 büyüme tahmini aşan Pakistan'ın 2016'daki ekonomik büyüme rakam 5,7 olmuştu
Pakistan Anayasa Mahkemesi'nin, aile üyelerinden bazılarının Panama belgeleriyle ortaya çıkan yolsuzluk iddialarına karıştığı gerekçesiyle Başbakan Navaz Şerif'in görevden uzaklaştırılmasına karar vermesinin ardından binlerce Navaz Şerif destekçisi Rawalpindi kentinde mahkeme kararına itiraz ve Şerif'e destek gösterisi düzenledi.
Yargı tarafından görevden uzaklaştırılan eski Pakistan Başbakanı Navaz Şerif, görevden alınmasına yönelik memnuniyetsizliğini dile getirerek kararın "temelsiz iddialara" dayandığını söyledi.
Şerif, partisinin Meclis Komisyonu toplantısında yaptığı konuşmada, tüm hayatı boyunca ülkesi için verdiği emeklerin boşa gitmesini istemediğini belirterek "İktidar hevesim yok. Tek isteğim ülkenin sorunlarından kurtulması." dedi. Muhalefetin son yıllarda "yolsuzluk yaptığı iddiasını" sıkça gündeme getirdiğini dile getiren Şerif, kendisi ve ailesi aleyhinde kampanya yürütüldüğünü savundu. Görevden azledilmesinden dolayı üzgün olduğunu vurgulayan Şerif, ülkesi için bir asker gibi samimiyetle çalıştığını anlattı.
Şerif, muhalefetin kendisine görevi bırakması için baskı uygulandığına işaret ederek iddiaların "asılsız" olması nedeniyle şu ana kadar buna yanaşmadığını kaydetti. Pakistan Anayasa Mahkemesi, 28 Temmuz'da, aile üyelerinden bazılarının Panama belgeleriyle ortaya çıkan yolsuzluk iddialarına karıştığı gerekçesiyle Başbakan Şerif'in görevden uzaklaştırılmasına karar vermişti. Ayrıca Maliye Bakanı Muhammed İshak Dar da görevden uzaklaştırılmıştı.
4 YILDIR İSTİKRAR VARDI
Pakistan geride kalan dört ylda terör olaylarının azaldığı bir istikrar dönemi yaşıyordu. Bu istikrar süreci Pakistan'ın ekonomik anlamda büyük sıçramalar yapmasını da beraberinde getirdi.
İslam dünyasının nükleer güce sahip 193 milyonluk ülkesi Pakistan'da halk oyuyla seçilen Başbakan Navaz Şerif, Türkiye'deki 17-25 Aralık darbe girişimini aratmayan bir yargı kumpasıyla görevinden alındı.
Şüphe yok ki 2 Eylül 2016'da FETÖ'cü taktiklerle azledilen Brezilya Devlet Başkanı Dilma Roussef gibi Şerif de küresel bir operasyona maruz kaldı.
Anayasa Mahkemesi'nin 'darbe' gerekçesi 'yolsuzluk…'
Oysa asıl sebep 11 Mayıs 2013'te üçüncü kez seçilen Şerif'in ezber bozan politikalarla hem ülkesinde hem Güney Asya'da emperyal vesayeti sarsmasıdır.
Şerif, siyasetin yanı sıra askeriye ve yargının da hesap sorulabilir kurumlara dönüşmesinden yanaydı.
Ayrıca Belucistan ve Hindistan sorununda barışçıl çözümü öne çıkardığı için askeriye ile ters düşüyordu.
Katar krizinde taraf olmayı istemedi.
Yemen savaşında ise ne Suudilerin yanında ne de İran'ın karşısında yer aldı.
Pakistan, İran karşıtlığı öne çıkan Suudi liderliğindeki "İslam NATO'su"nda yer almayı da reddetti. Pakistan'ın ilk gerekçesi İran ile olan 909 km'lik sınırı; ikincisi de Sünni-Şii çatışmasının Müslümanları daha da böleceğiydi. Şerif'in bu milli ve yerli duruşu ABD ile Suudileri çileden çıkarmaya yetti de artt��. Bu nedenle darbenin fermanı 21 Mayıs'taki ABD-Arap ve İslam Ülkeleri Zirvesi'nde verildi. Riyad'daki zirvede Şerif'in kürsüye çıkması engellendi. Bu yetmezmiş gibi ABD Başkanı Trump konuşmasında, terörizm mağdurları arasında Hindistan'ı bile anarken 70 bin vatandaşını teröre kurban veren Pakistan'ı ise pas geçti.
Belucistan'daki Gwadar limanını yapıp burada Cibuti'den sonraki ikinci deniz üssünü kurmaya hazırlanan Çin, jeo-stratejik lokasyonundan dolayı Pakistan'ı Batı Asya (İran ve Arap dünyası) ile Afrika'ya açılan hayati kapısı olarak görüyor. Pekin için Pakistan, Hindistan'ı kuşatmada da en kilit ülke konumunda ayrıca. Bu yüzden iki ülkenin "dağlardan yüksek, okyanuslardan derin, baldan tatlı ve çelikten daha sağlam" diye nitelediği ilişkisi adeta ABD'nin küresel kâbusuna dönüşmüş halde.
Yine mayısta Kongre'ye sunulan Pentagon raporunda Çin-Pakistan ittifakının ABD'nin Güney Asya, Avrasya ve Ortadoğu'daki çıkarları önünde en büyük küresel tehlikelerden biri olduğu vurgulanarak "acilen önlem alın" çağrısı yapılmıştı. Pekin faktöründen başka arkasında 100 milyonluk Pencab demografisi de bulunan Navaz Şerif, her zaman "derin Amerika" ile Suudilerin yakın markajında yer aldı. Ve aradıkları fırsatı yakalayan odaklar hemen düğmeye bastı.
Ancak zafer narası için henüz çok erken.
Çünkü Güney Asya, Avrasya ve Arap dünyasındaki küresel güç mücadelesi daha yeni başlıyor.
DIŞA BAĞIMLILIKTAN KURTULMUŞTU
Pakistan, özellikle Çin ile yaptığı dev ekonomik anlaşmalar ile dikkat çekiyordu. Çin ile 50 milyar dolarlık yatırım anlaşmaları yapan Pakistan, birkaç yıl önce büyük sıkıntılar yaşadığı enerji sektörüne de çok büyük yatırımlar yaparak dışa bağımlılıktan kurtuldu. Pakistan en büyük ekonomik sıçramayı ise geride bıraktığımız 2016'da yılında yaptı. IMF'nin ,4.5 büyüme tahmini aşan Pakistan'ın 2016'daki ekonomik büyüme rakam 5,7 olmuştu.
YORUMLAR