Kamyondan indirip kurşuna dizdiler, kadınları kaçırdılar: Sokakta her yer ceset dolu
Giriş: 04.06.2025 12:39 Son Güncelleme: 04.06.2025 13:40
Sudan Silahlı Kuvvetleri'nin İsrail, Rusya ve BAE destekli isyancılarla mücadelesi sürerken Amerikan yönetimi, katliamcılara ödül niteliğinde bir karara imza atarak meşrî Sudan ordusuna yaptırım uygulamaya başladı. Oysa sosyal medya, şimdiye dek 150 binden fazla Sudanlının ölümüne yol açmış HDK adlı örgütün toplu infazlarını gösteren kanıtlarla dolu.
İsrail, Birleşik Arap Emirlikleri ve Rusya tarafından desteklenen Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) adlı örgüt, Sudan'da katliam ve tecavüzlerini sürdürüyor.
Meşrû Sudan ordusuna başkaldırarak Nisan 2023'ten beri silahlı isyana girişen ve ülkede 150 binden fazla insanın ölümüne neden olan HDK, destek aldığı ülkeler listesine geçtiğimiz günlerde ABD'yi de ekledi.
Washington, dış destekli istilâcılara karşı varolma savaşı veren meşrû Sudan yönetimine yaptırım uygulamaya başladı. ABD Dışişleri'nin buna yönelik bahanesi ise 'Sudan ordusunun 2024 yılındaki çatışmalarda kimyasal silah kullandığı' iddiası oldu.
Sudan yönetimi hiçbir kanıt gösterilmeden ortaya konulan bu iddiayı kesin bir dille reddederken ABD'nin aldığı kararı kınadı. Türkiye'nin Hartum Büyükelçisi Fatih Yıldız da skandal karara tepki göstererek ABD'nin 2003 yılında Irak işgalini de 'kimyasal silah yalanıyla' başlattığını hatırlattı.
Sosyal medya hesabındaki mesajında Yıldız, "Yıllar önce Irak'ta kitle imha silahları olduğu iddiasıyla savaş başlattıklarında itibarlarını yitirdiler" diye yazdı. Yıldız hemen ardından şu notu paylaştı: "Onlar dediğim zaman savaşı başlatan iki kişiyi kastediyorum. Biri diğerini her zaman takip eder, tıpkı bugün Sudan'da yaptıkları gibi. Ama ikisini de takip eden 'bir başkası' daha var."

İŞTE ORADAKİ BİNLERCE HADİSEDEN SADECE BİRİ...
'Hemeti' lakaplı Hamdan Dagalo'nun elebaşı olduğu HDK çetesi, sosyal medyaya yansıyan vahşet görüntüleriyle sık sık gündeme geliyor. Katledilme korkusuyla bulundukları terk eden Sudanlıların oluşturduğu konvoylar zaman zaman bu örgütün üyeleri tarafından hedef alınıyor.
Aşiretinden yaklaşık 200 kişiyle birlikte başkent yakınındaki Omdurman'a gittikleri sırada yolu HDK örgütü tarafından kesilmiş Amal ve Rihab İsmail'in anlattıkları, İsrail, Rusya, BAE ve ABD tarafından desteklenen örgütün Sudan halkına neler yaptığını net bir şekilde gözler önüne serdi.
Yayınlanan görüntülere göre, durdurdukları kamyondaki insanları indirip yarı çıplak soyarak onları tek sıra halinde dizen saldırganlar, daha sonra yere oturttukları kişilerden onlarcasına ateş etmeye başlıyor. Bir HDK militanı, yaylım ateşi sırasında "Kimse kurtulamayacak" diye bağırıyor.
ARABAYLA EZMEK RUTİN BİR YÖNTEM HALİNE GELDİ
Orada en az 31 kişinin öldürüldüğünü söyleyen Amal İsmail, saldırı sırasında teröristlerin, kardeşi Muhammed'i arabayla ezerek öldürdüğünü söylüyor. Middle East Eye haberinde Amal ve Rihab'ın tanıklığı çarpıcı ifadelerle şöyle anlatılıyor:
Amal ve Rihab'ın çilesi, aile üyeleriyle birlikte Omdurman'a 4-5 kilometre uzaklıktaki Salha şehrini bir konvoyla terk etmeye karar verdikleri nisan ayı sonlarında başladı.
Hartum'un batısında, Beyaz Nil'in karşısındaki banliyö 2 yıldır HDK'nın kontrolü altındaydı. Elektrik ve yiyecek neredeyse hiç yoktu; tek su kaynağı HDK'lıların bile kullanmadığı bir yeraltı kuyusundan çıkan acı bir sıvıydı.
Çoğu insan kamyona doluşmuştu ama birkaç kişi de otomobillerle ve diğer küçük araçlarla yanlarında gidiyordu. Kuzeyde, aylardır Sudan Silahlı Kuvvetleri'nin elinde bulunan ve az da olsa yaşanabilir bir imkân sunan Hartum'un ikiz şehri Omdurman bulunuyordu.
Ancak düzinelerce HDK militanı konvoyun yolunu kesti. Lastiklere ateş ettiler ve herkesi dışarı çıkardılar. Kırbaçlandılar, vuruldular, kötü muamele görerek yarım düzinelik gruplar halinde yol kenarındaki küçük dükkanlara götürüldüler.
Üzerlerinde bulunan tüm para, altın ve cep telefonlarına el konuldu. Rihab, "Telefon bankacılığı uygulamasında paranız olduğunu görürlerse, bunu da kendilerine aktarmanızı isterlerdi" diyor.

5 saat süren sorgu ve tehditlerin ardından serbest bırakılan bazı kadınlar evlerine doğru yola çıktı. Yolda 3 teröriste daha rastladılar; biri onları bir eve zorla sokmaya çalıştı. Rihab bunu reddetti ve biri boynuna bıçak dayadı. Amal araya girdiğinde onu bayıltana kadar dövdüler.
Konvoydaki diğer kişiler uzun süren işkenceler sonrası aşama aşama serbest kaldı. 23 yaşındaki Ahmed Emin Abdulhakka, 5 gün işkence gördüğünü, Sudan ordusuna yakın bir grubun üyesi olmakla suçlandığını, sonrasında 1 milyon Sudan Lirası (yaklaşık 500 dolar) fidye ödendikten sonra serbest bırakıldığını kaydediyor.
SALHA'DA KORKUNÇ MANZARA: HER YERDEN CESET FIŞKIRIYOR
Hızlı Destek Kuvvetleri adlı katliamcı ve tecavüzcü milisleri değil, onlarla mücadele eden meşrû Sudan ordusunu suçlayan ABD, 'savaş suçu' işleyen tarafın Sudan Silahlı Kuvvetleri olduğunu savunuyor. Ancak ABD'nin Rusya, İsrail ve BAE ile birlikte desteklediği HDK'nın gücü, Sudan doğusunu elinde tutmaya yetmedi.
Abdulfettah el-Burhan yönetimindeki Sudan ordusu, başkent Hartum'da kontrolü tam olarak sağladıktan sonra, 31 üyesi HDK tarafından katledilen konvoydakilerin memleketi Salha şehrini de 19 Mayıs'ta teröristlerden temizledi. Fakat Sudan ordusu girdiği her bölgede toplu mezarlar, morgda istiflenmiş cesetler ve birtakım vahşet anlarının kalıntısıyla karşılaşıyor.

HDK'nın üs olarak kullandığı bir üniversite morgunda çoğunluğu parçalanmış 20 cesede rastlandı. Ordu yönetimi ise tedavi ve ilaç eksikliği nedeniyle hayatını kaybetmiş 465 kişinin cesedini tespit ettiklerini kaydetti.
HDK militanlarının gözaltı merkezine dönüştürdüğü bir polis karakolunun dışında, meydanda bir toplu mezarın oluşturulduğu görülüyor. Cesetleri buraya sürüklemek için kullanılan yataklar, battaniyeler ve şilteler bolca kan izleriyle dikkat çekiyor. Yakın zamanda kapatılan büyük çukurlardan çürüyen et kokusu yayılıyor.
TOPLU MEZARI AÇMAYI BİLE GÖZE ALDILAR
Salha'da öğretmenlik yapan İptisam Ayyad, toplu mezarın HDK işgali sırasında genişlediğini belirterek şunları söylüyor:
"Salha bir zamanlar güzel bir yerdi, güvenliydi. Burada kadınlar tecavüze uğradı, kaçırıldı. HDK komşularımızın kızlarını bile alıp götürdü."
Sokakta bir cesede rastlamadan yürümenin imkânsız olduğu Salha'da Amal İsmail, "Babamız kayıplarımızı aramak için morglara gidiyor. Öldürülüp öldürülmediklerini veya hayatta olup olmadıklarını bilmemek çok acı verici. Bugün bile tam olarak kimlerin öldürüldüğünü bilmiyoruz" diyor.
Çaresizlik öyle bir seviyeye ulaşmış ki Rihab, kimin öldüğünü tespit etmek için toplu mezarları açmayı bile göze aldıklarını söylüyor.
HDK örgütünün Nisan 2023'te meşrû Sudan ordusuna karşı başlattığı savaş süresince 150 binden fazla Sudanlı öldürüldü; 48 milyon nüfuslu ülkede 13 milyonu aşkın kişi ise çatışmalar, katliam ve işkencelerden kaçıp evlerini terk etti.
Çoğunluğu geçmişte Darfur'daki kitlesel katliamlara bulaşmış Cancavid milislerinden oluşan HDK örgütü, Türkiye'nin Sudan ordusuna aktif destek vermeye başlamasıyla birlikte 2024 yılı sonlarından itibaren pek çok cephede hezimete uğradı. Ancak örgüt halen ülkenin batısındaki Darfur eyaletini kontrolü altında tutuyor.
Sudan'da, Kamyondan indirip kurşuna dizdiler, kadınları kaçırdılar: Sokakta her yer ceset dolu
YORUMLAR