İstifa etmeyenler görevden alınacak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan AK Parti MYK'da, sorunlu teşkilatlar ve belediyeler masaya yatırıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın MKYK toplantısında saydığı 5 ile ilave olarak yeni bazı belediye başkanlarının da eklendiği öğrenildi. Bazı belediye başkanlarının önümüzdeki günlerde istifa etmesinin beklendiği bilgisi paylaşıldı. Toplantıda belediye başkanlarının istifa etmemeleri halinde nasıl bir süreç işleyeceği de ele alındı.
'BİZ GEREĞİNİ YAPARIZ'
Erdoğan, bazı belediye başkanlarının istifada direndiğinin hatırlatılması üzerine de net konuşarak "Gereğini yapmayan olursa biz gereğini yaparız" ifadelerini kullandı. Parti kurmayları, "İhraç olursa sadece partiden gitmiş olacak. Ve belediye başkanlığını bağımsız olarak yürütmeye devam edecek. Bizim istediğimiz bu değil. Belediyenin başından gitmesi lazım. Çünkü belediyelerde kalırsa bu isimler partimize zarar verirler" görüşünü dile getirdi. Bu kapsamda, istifa etmeyen belediye başkanları ile ilgili ihraç mekanizması çalıştırılmayacak. Bunun yerine İçişleri Bakanlığı devreye sokulacak. İlgili başkan ile ilgili inceleme ve ardından soruşturma başlatılacak. Başkanlar bu kapsamda görevden alınacak. AK Parti'de, 2019 seçimlerine 1.5 yıl kala göreve gelen İstanbul ve Ankara başta olmak üzere yeni bakanların istişareye önem vermesi ve sorun çıkarmaması ve kamuoyundan da destek görmeleri halinde yola devam edip aday gösterilecekleri de konuşuluyor.Gereğini yaparız
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AK Parti MYK toplantısında belediye başkanları ile ilgili süreci anlattı: Çok kısa süre içinde gereği yapılacak. Gereğini yapmayan olursa biz gereğini yaparız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan AK Parti MYK'da, sorunlu teşkilatlar ve belediyeler masaya yatırıldı. MYK üyeleri, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek başta olmak üzere görevden ayrılması beklenen belediye başkanları ile ilgili sürecin nasıl devam ettiğini sordu. Erdoğan da bunun üzerine, "Melih Bey ile son kez konuştum; Gereğini yapacak çok kısa süre içinde" dedi. Erdoğan, bazı belediye başkanlarının istifada direndiğinin hatırlatılması üzerine de net konuşarak "Gereğini yapmayan olursa biz gereğini yaparız" ifadelerini kullandı. Erdoğan'ın bu sözleri, Gökçek'in kısa bir süre içinde görevi bırakacağı şeklinde yorumlandı. Gökçek'in istifasının ardından Ankara'da da İstanbul benzeri bir süreç işletilecek. Erdoğan, istişare toplantısı ve burada temayül yoklaması yapacak. Bu arada Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın MK YK toplantısında görevlerini bırakmasını işaret ettiği 5 şehre ilave olarak Uşak da gündeme geldi.
Cumhurbaşkanı ve Başbakan, Bakan Soylu’nun oğlunun düğününde
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun oğlu Engin Levent Soylu’nun düğününe katıldı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun oğlu Engin Levent Soylu ve Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Daire Başkanı Ahmet Minder’in kızı Saadet Nur Minder, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen nikah töreniyle dünya evine girdi.
Düğüne, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ın yanı sıra çok sayıda bakan ve davetli katıldı. Nikahı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Mevlüt Uysal kıydırırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım da şahitlik yaptı.
Nikah sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ve Başbakan Yıldırım’ın eşi Semiha Yıldırım’ın da olduğu toplu hatıra fotoğrafı çektirildi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun oğlu Engin Levent ile Cumhurbaşkanlığı Personel Daire Başkanı Ahmet Minder'in kızı Saadet Nur evlendi.
Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ile aralarında bakanlarında olduğu devlet protokolünden çok sayıda isim katıldı.
Çiftin nikahını İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal kıyarken, nikah şahitliğini Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım yaptı.
Erdoğan'dan sürpriz Çin hamlesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk kez başdanışmanlarından biri olan Emin Önen'i Çin'e Büyükelçi olarak atadı.

Ortadoğu'da etnik krizden beslenen ve terör örgütü PYD'yi silahlandıran Amerika'nın savaş açtığı ülke Çin, artık Türkiye ile daha yakın temas içinde olacak.
Bölgedeki gelişmeleri değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk kez başdanışmanlarından biri olan Emin Önen'i Çin'e Büyükelçi olarak atadı. Çin, Türkiye'nin bu hamlesini sevindirici buluyor üstelik yeni projelerle en değer verdiği ülkelerin arasına Türkiye'yi ekledi.
Kalın'dan kritik uyarı: İsrail bundan uzak dursun
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın Filistin hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Filistin'de, Hamas ve Fetih arasında imzalanan ve Filistinli kardeşlerimiz arasında bir süredir devam eden bölünmüşlük halini nihayete erdiren Ulusal Uzlaşı Anlaşması'nı memnuniyetle karşılıyoruz" ifadesini kullandı.
ERDOĞAN DESTEK VERDİ
Kalın, Filistin Ulusal Uzlaşı Anlaşması hakkında yazılı açıklama yaptı. Filistin'de, Hamas ve Fetih arasında imzalanan Ulusal Uzlaşı Anlaşması'nı memnuniyetle karşıladıklarını belirten Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Filistin Uzlaşı Anlaşması görüşmelerini, sürecin başından itibaren desteklediğini vurguladı.
İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu kapsamda Hamas ve Fetih yetkilileriyle görüşmeler gerçekleştirdiğini, son olarak 28 Ağustos'ta Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile Ankara'da bir araya geldiğini anımsattı.
"İSRAİL'İN SABOTE EDECEK ADIMLARDAN UZAK DURMASI GEREKİR"
Tüm İslam aleminin ve Ortadoğu halklarının müşterek meselesi olan Filistin sorununun hak, hukuk ve eşitlik temelinde çözüme ulaşabilmesinin, Filistin halkının tek yumruk olmasına bağlı olduğu değerlendirmesinde bulunan Kalın, açıklamasında şunları kaydetti: "Filistin'de, Hamas ve Fetih arasında imzalanan ve Filistinli kardeşlerimiz arasında bir süredir devam eden bölünmüşlük halini nihayete erdiren Ulusal Uzlaşı Anlaşması'nı memnuniyetle karşılıyoruz.
Filistin'de yaşanan siyasi diyalog süreci, uluslararası topluma birtakım sorumluluklar yüklemektedir. Bu vesileyle Birleşmiş Milletler başta olmak üzere uluslararası örgütlere insani krizin sona erdirilmesi, barış sürecinin canlandırılması ve iki devletli çözüm için gerekli adımların gecikmeden atılması çağrımızı yineliyoruz.
İsrail'in ise Filistin topraklarında devam eden işgali bir an önce sona erdirmesi ve Filistin'deki uzlaşı sürecini sabote edecek adımlardan uzak durması gerekmektedir. Tarihin her döneminde Filistin halkının en güçlü destekçisi olan Türkiye Cumhuriyeti, bundan sonra da kardeşlerinin yanında olmaya devam edecektir."
Yıldırım: güneyde şer kuşağına izin vermeyiz
Yalova’da mandacılara seslenen Başbakan, “Egemenlik haklarımıza saldırı nereden gelirse gelsin misliyle karşılığını bulur.

AK Parti Genel Başkanvekili ve Başbakan Binali Yıldırım, partisinin Yalova 6. Olağan Merkez İlçe Kongresi’nde yaptığı konuşmada önemli mesajlar verdi. Başbakan Yıldırım, salona girişte katılımcıların yoğun sevgi gösterisiyle karşılandı. Yıldırım da salonu dolaşarak partilileri selamladı, onlarla fotoğraf çektirdi. Programa Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ve partililer katıldı. Programda ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın video mesajı izletildi. Vesayet odaklarına, kumpasçılara karşı dimdik durduklarını, milletin hakkını, hukukunu sonuna kadar savunduklarını anlatan Yıldırım, ak kadroların 16 yıldır millete hizmet için gece gündüz demeden çalıştığını ve çalışmaya da devam ettiğini söyledi.
“ÜLKENİN ONURUNU ÇİĞNETMEYİZ”
Daha önceki açıklamalarında, “Düşmanlarımızı azaltacağız, dostlarımızı artıracağız” dediğini de hatırlatan Başbakan şunları dile getirdi: “Bunu da yapıyoruz. Ama bazen haddini aşanlar oluyor. Ülkemizin itibarına, egemenlik haklarına saldırı nereden gelirse gelsin misliyle karşılığını bulur. Bugüne kadar ne dedik, ‘Diklenmeyeceğiz ama dik duracağız.’ Ülkemizin onurunu, ülkemizin itibarını korumak için gereken neyse yapacağız. Ülkemizin güneyinde Suriye ve Irak hudutlarımızda bir şer kuşağı oluşturulmaya çalışılıyor. Bu projeyi yapanları biliyoruz ama milletimiz rahat olsun, bizim kardeşliğimizi, birliğimizi, beraberliğimizi bozmaya çalışanlar şunu iyi bilsin, orada bir terör devleti kurulmasına bu millet asla müsaade etmeyecek. Yolları böleriz ama herkes şunu iyi bilsin, Türkiye’yi böldürmeyiz.”
“FETÖ’CÜLER tek tek hesap veriyor”
15 Temmuz gecesi 80 milyon vatandaşın meydanlarda, “Bu bayrak inmez, bu ezanlar dinmez” dediğini vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti: “Şimdi o darbenin arkasındakiler tek tek hesap veriyor. Başlangıçta Türk yargısıyla mahkemelerle dalga geçtiler, tiyatro oynadılar ama ne yaparlarsa yapsınlar şimdi artık kararlar birer birer çıkıyor. Müebbet hapisler, ağırlaştırılmış müebbet hapisler bir bir geliyor. Bu darbenin arkasındaki alçak örgütün bütün mensupları birer birer hesabını verecek ve bütün failler ortaya çıkarılacak. Şehitlerimizin kanı asla yerde kalmayacaktır.
KILIÇDAROĞLU’NUN İDLİB ÇELİŞKİSİ
Kılıçdaroğlu’nun daha önce “İdlib’e gitmek doğru bir karardır, onun için biz tezkereye de ‘evet’ dedik, destek olduk” dediğini hatırlatan Başbakan, şunları ifade etti: “Konuşmanın bir bölümünde, önceki söylediğini unutuyor, ‘İdlib’te eğer bir askerimiz şehit olursa bunun sorumlusu da Erdoğan’dır’ diyor. Yazık be kardeşim. Hem tezkereye ‘evet’ diyeceksin hem İdlib’e asker gitmesini destekleyeceksin, ondan sonra da asker üzerinden, şehitler üzerinden siyaset yapacaksın. Millet bunları yutmaz, dürüst olmak lazım. Özü sözü bir olan, gelecek vadeden, projeleriyle gelecek vadeden bir muhalefete Türkiye maalesef hasret kaldı.”
Cami hasreti bitmiyor
Avrupa’da başkentinde cami olmayan tek ülke olan Yunanistan’da Müslümanların cami hasreti bitmiyor.

ANKARA- Yunanistan'ın başkenti Atina'da yapımı uzun yıllardır tartışılan ve inşaatı süren caminin akıbeti belirsizliğini koruyor. Atina'da, geçen yıl başlayan cami inşaatının nisan ayında tamamlanması planlanmış ancak çeşitli gerekçelerle 3 defa ertelenmesinin ardından açılışın bu yılın sonuna kaldığı açıklanmıştı.
MESCİDLER KAPATILIYOR
Müslümanların ülkede kurdukları vakıf ve dernekler bünyesindeki mescid ve namazgâhlar da resmi makamlarca uygun şartlar bulunmadığı gerekçesiyle kapatıldı.
Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu Başkanı ve Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif, İskeçe Türk Birliği Başkanı Ozan Ahmetoğlu ve Gümülcine Türk Gençler Birliği Başkanı Necat Ahmet, değerlendirmelerde bulundu. Şerif, Atina'da inşaatı süren caminin açılmadığını ve şehirde bir camiye ihtiyaç duyulduğunu belirterek, "Atina'da inşaatı süren cami açıldığında ben şahsen tebrik edeceğim. Diyeceğim ki 'tebrik ediyoruz bir cami açıldı.' Ama bunu görmedikçe de inanmak pek mümkün değil" ifadesini kullandı.
TÜRKİYE’Yİ BİLGİLENDİRDİK
Türkiye'ye ziyaretleri çerçevesinde Başbakan Binali Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun yanı sıra Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş ile de bir araya geldiklerini hatırlatan Şerif, görüşmelerde fikir alışverişinde bulunduklarını ve Yunanistan'daki Müslüman nüfus ile Batı Trakya'daki Türk azınlığının durumu hakkında bilgi verdiklerini dile getirdi.
ESKİ CAMİLER DE İBADETE KAPALI
Atina'daki eski camilerin de ibadete kapalı olduğunun altını cizen Şerif, Yunanistan'ın farklı yerlerinde Müslümanların kurdukları vakıf ve dernekler bünyesinde açılan mescit ve namazgâhların da kapatıldığına dikkati çekti. Şerif, "Bu mescidler topluluk halinde namaz kılmaya ve toplanmaya müsait olmaması gerekçesiyle kapatıldı" dedi.
MİLLİ KİMLİĞİMİZİN İNKARI
İskeçe Türk Birliği (İTB) Başkanı Ahmetoğlu da 1927'de kurulan ve 1983 yılına kadar faaliyet gösteren İTB'nin, Yunanistan'ın "Batı Trakya'da Türk olmadığını iddia ederek" derneğin tabelasını indirmesinden beri hukuksal sürecin devam ettiğini hatırlatarak, “Bu bizim azınlığımız için hem dernek kurma özgürlüğü bakımından hem de milli kimliğimizin ve kültürümüzün inkarı ile ilgili bir dava olduğundan dolayı son derece önemli" dedi.
“TÜRK” KORKULU BİR KELİME
Gümülcine Türk Gençler Birliği Başkanı Ahmet, derneklerinin tabelasının aynı İTB gibi 1983'te indirildiğini belirterek, "Türk kelimesinin Yunanistan için ne kadar yanlış ve korkulu bir kelime olduğunun farkına bir daha varıyoruz" dedi.
Yunanistan'da Türk kelimesinin 1974 yılına kadar her yerde serbest bir şekilde kullanıldığını vurgulayan Ahmet, "1974'teki Kıbrıs çıkartmasından sonra Yunan devletine nedense Batı Trakya'da biz kötü olduk" diye konuştu.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ünal: CHP'yi siyasi muhatabımız olarak görmüyoruz
AK Parti Sözcüsü Ünal, "CHP siyaset yapmadığı sürece, CHP milli muhalefe çizgisine gelmediği sürece biz CHP'yi siyasi muhatabımız olarak görmüyoruz" dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, "CHP sürekli 'Bu ülkede adalet yok, devlet yok, yargı yok, hakimler ve savcılar hükümetten talimat alıyor' diyerek, hem adaleti, hem yargıyı, hem hakimleri, hem savcıları itibarsızlaştırıyor. Bu itibarsızlaştırma önümüzdeki süreçte Türkiye'nin vereceği yargı kararlarıyla ilgili, uluslararası hukuk açısından ciddi anlamda bir altlık oluşturuyor. CHP bunu bilinçli olarak yürütüyor" dedi.
Ünal, Kahramanmaraş 4.Uluslarası Kitap ve Kültür Fuarı'nın açılışının ardından gazetecilerin sorularını cevaplandırdı.
ABD'yi saran büyük korku: Kuzey Kore ABD'nin yüzde 90'ı yok edebilir
Kim Jong-un, eğer Amerika'ya bir elektromanyetik bomba atarsa, tüm Amerikalıların yüzde 90'ını yok edebilir.

ABD ve Kuzey Kore, ABD Başkanı Donald Trump ve Kuzey Kore lideri Kim Jong-un'un birbirini tehdit etmesiyle büyük çaplı bir savaşın eşiğinde...
Stratejik füzeler, Hermit Krallığı'ndan gönderilen herhangi bir nükleer silahı vurmak için Kuzey'in kapısının önünde tetikte bekliyor. Ancak EMP komisyonu (Elektromanyetik Darbe Saldırısı), ABD kurultayını Kim'in ölümcül silahını serbest bırakması halinde bunun yeterli olmayacağı konusunda uyardı.
ABD'ye atılacak bir nükleer füze, "sınırsız bir süre için elektrik şebekesini kapatabilir ve bu da tüm Amerikalıların bir yıl içinde yüzde 90'a kadar ölümüne yol açabilir" iddiasında bulunuldu. Kapının önünde bir nükleer savaş olduğu konusunda bir çağrı olarak görülmeli denildi.
EMP Komisyonu bildirgesi, "Kuzey Kore'den başlayarak yeni radikal ABD düşmanlarının, küçük nükleer cephaneliklerin ve uzun menzilli füzelerin geliştirilmesiyle, ABD'ye nükleer bir eleoktromanyetik darbe saldırısı ABD'ye yıkıcı zarar verebilir" açıklamasında bulunuyor. Bu nedenle, eleoktromanyetik darbe saldırısı tehdidi kritik ve varoluşçu bir konu olarak ele alınıyor.
Kaynak: Habertürk
Rus bakanın şoke eden gafı Putin'i utandırdı
Rusya Tarım Bakanı Tkaçev, Devlet Başkanı Vladimir Putin’i uluslararası skandala yol açabilecek “Endonezya’ya domuz eti yediririz” sözleriyle şok ettİ.

Rusya tarım politikasının ele alındığı hükümet toplantısında konuşma yapan Rusya Tarım Bakanı Aleksander Tkaçev, “Bakın Almanya yılda 5.5 milyon ton domuz eti üreterek bu etin 3 milyon tonunu Çin, Endonezya, Japonya, Kore ve daha birçok ülkeye ihraç ediyor. Biz neden domuz eti işine girmeyelim. Rusya’nın uzak doğu bölgelerinde birçok besi çiftliği kurduk bile” dedi.
PUTİN DÜZELTTİ
Tkaçev’in sözlerinde sakıncalı bölümü yakalayan Putin, “Unutmayın, Endonezya Müslüman ülke. Onlara domuz eti satmaya kalkmayın” düzeltmesini yaptı.
Pot kırdığını anlayan Tkaçev “Yanlış söyledim. Güney Kore’yi kast etmiştim” dedi. Ancak Putin’in yanında oturan Başbakan Yardımcısı Arakadiy Dvorkoviç, Endonezya’ya domuz eti lafını uzatınca kendisini aşağılanmış hisseden Tkaçev, “Merak etmeyin domuz etini Endonezya’ya da yediririz” deyiverdi.
Tarım bakanını pot üzerine pot kırması üzerine Putin, elleriyle yüzünü kapatmak zorunda kaldı.
13 haine patates hat
Öksüz’ün hattı İvanna Gagauz isimli bir şahıs adına alınan hatla örgütsel görüşmeleri yaptığı belirlendi.

MURAT ALAN / İSTANBUL
250 şehidin kanıyla bastırılan 15 Temmuz FETÖ darbesini planlayan örgütün sözde Hava Kuvvetleri İmamı Adil Öksüz ve ekibi ile ilgili önemli bir bilgiye daha ulaşıldı. Öksüz ve 12 mahrem imamın kullandığı sır gibi saklanan özel hatlar deşifre edildi. Darbede aktif görev alan 13 mahrem imamın teknik takipten kurtulmak için patates hat olarak adlandırılan, başkaları üzerine kayıtlı sim kartlar kullandıkları belirlendi. Öksüz’ün örgütsel görüşme yaptığı hattın İvanna Gagauz isimli bir şahıs adına alındığı, darbeyi yöneten 2 numaralı isim Kemal Batmaz’ın Metin Batur isimli bir şahıs adına alınan hatla örgütsel görüşmeleri yaptığı belirlendi. Moda Deniz Kulübü’nde Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal’ın da aralarında bulunduğu generallerin rehin alınması planlayan Konya 3. Ana Jet Üs Komutanlığı’nın “üs imamı” olduğu Ali Cingitaş’ın da Nuri Himalay adına açılmış 053950023XX nolu telefonu kullandığı kaydedildi.
ÖKSÜZ’ÜN HATTI İVANNA GAGAUZ’a AİT
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü FETÖ soruşturmasında üst düzey FETÖ militanlarına, dinlemeye takılmamakları için “patates hat” olarak tabir edilen telefon hatları dağıttığı belirlendi. Firari Adil Öksüz’e İvanna Gagauz isimli yabancı uyruklu bir kadının pasaport fotokopisi kullanılarak hat alındığı belirlendi. 053992012XX numaralı hattın 12 Ağustos 2010’da açıldığı, aynı ayın 29’undan itibaren Öksüz tarafından aktif olarak kullanılmaya başlandığı tespit edildi.
ÇİFTÇİYİ DE kullanmışlar
15 Temmuz gecesi Akıncı Üssü’nde Adil Öksüz ile birlikte darbe girişimini yöneten Kemal Batmaz’ın ise Metin Batur adına kayıtlı, 054345945XX nolu hattı kullanmaya başladığı, hattın 15 Kasım 2010’da açıldığı, 23 Kasımda da ilk görüşmenin yapıldığı belirlendi. Akıncılar Üssü’ne ait kamera kayıtlarında bulunan uzun saçlı sivil giyimli 3. kişi olduğu tespit edilen Harun Biniş isimli teröristin ise 054148115XX nolu patates hattı kullandığı, hattın Hasan Baysal isimli çiftçiye ait olduğu, 14 Temmuz 2010 yılında alındığı vurgulandı.
Moda Deniz Kulubü’nü bastıran alçak da listede
15 Temmuz gecesi Akıncı Üssü’nde Adil Öksüz ile darbe girişimini yöneten Kemal Batmaz ile yüzlerce defa görüşme yapan Nevşehir nüfusuna kayıtlı Ali Cingitaş’ın yapılan araştırmalarda FETÖ’nün darbe girişimini yöneten etkin isimlerden olduğu tespit edildi. Cingitaş’ın İstanbul Moda Deniz Kulübü’nde Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal’ın da aralarında bulunduğu generallerin rehin alınmasını planlayan Konya 3. Ana Jet Üs Komutanlığı’nın “üs imamı” olduğu belirlendi. Darbenin başarısız olmasıyla ağustos ayında yurt dışına kaçtığı belirlenen Cingitaş’ın Nuri Himalay adına açılmış 053950023XX nolu telefonu kullandığı kaydedildi. Cingitaş’ın Konya’da FETÖ’nün eğitim kurumlarından Özel Güventaş Fen ve Anadolu Lisesi’nde Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenliği yaptığı, Hava Harp Okulu ve Askeri liselerdeki öğrencilere yaz tatillerinde Konya’daki örgüt kamplarında eğitim verdiği belirtildi. Fatih Üniversitesi genel sekreterine iki hat birden
Kapatılan Fatih Üniversitesi Genel Sekreteri Ertuğrul Mescioğlu’nun da asker örgüt üyelerinden sorumlu mahrem abi olduğu, üniversite yapılanmasına mensup militanlarla görüşürken Abdülsamet Aydın isimli şahıs adına açılmış 053189587XX nolu hattı kullandığı, asker militanlarla görüşürken ise Ümit Günaydın adına açılmış 053502327XX nolu telefon hattını kullandığı ifade edildi. Hava Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarata Karşı Koyma Şube Müdürü FETÖ’cü Albay Selçuk Başyiğit’in örgütteki abisi olduğu belirlenen Cafer Sarıkaya’nın ise Kazım Varol adına alınmış 054148116XX nolu hatla görüşme yaptığı, bu hat üzerinden Başyiğit’i defalarca arayarak talimat verdiği belirlendi. Araştırmada FETÖ mahrem imamlarından Ahmet Numan Akpınar’ın Metin Batur adına kayıtlı hattla, Rüştü Kaya’nın Hüseyin Telli adına,Birol Kurubaş’ın Safiye Çiftçi adına,Cengiz Aktay’ın Necati Uzun adına, Cihat Yıldız’ın Ayşenur Aksu adına, Hayati Ölmez’in Hüseyin Yanıkkaya adına,Mehmet Emin Yıldız’ın ise Abdülkadir Cevher adına açılmış hatlarla görüştükleri kaydedildi.
AFRİN GÖZETLENİYOR
Suriye topraklarına barış ve huzuru getirmek için ikinci defa giren Türk Silahlı Kuvvetleri, Hatay sınırındaki İdlib’e asker ve araç sevkiyatını sürdürdüyor.

Suriye’nin İdlib kentinde gerginliği azaltma ve güvenliği sağlama amacıyla 10 gün önce Özgür Suriye Ordusu’nu (OSÖ) sahaya süren Türkiye, bölgeye asker ve araç sevkiyatını sürdürüyor... Özel Kuvvetler ile Kayseri 1’inci Komando Tugayı’na bağlı askerler önceki gece de Suriye’ye girmeye devam etti. İk etapta yüz olan asker sayısı önce 200’ü ardından da 250’yi geçtiği belirtildi. Öncelikle İdlib’in kuzeyinde yani PYD/YPD teröristlerinin kontrol ettiği Afrin sınırına 4 gözlem noktası kuran Mehmetçik, önümüzdeki günlerde Afrin sınırına en az bir kontrol noktası daha kuracak.
Toplamda 14 gözlem noktası kurup İdlib’in güvenliğini sağlayacak olan Türkiye, aynı zamanda kendi stratejisini de ortaya koyup teröristleri ablukaya almış olacak.
SİHA’LAR ARALIKSIZ UÇUYOR
M-60 ve Leopard tankları da dün sabah erken saatlerde Suriye’ye geçti. Sınır hattında mevzili çok namlulu roketatarlar (ÇNRA) ve Fırtına obüsleri hazır bekledi. ÇNRA’lar bir ara Oğulpınar Hudut Karakolu’ndan Suriye tarafına ateş açtı. Gaziantep’ten havalanan Silahlı İnsansız Hava Araçları (SİHA) Türk askerinin girişini aralıksız kontrol etti. SİHA’lar Reyhanlı, Atme ve Bereket Dağı güzergâhında yoğun uçuş yaptı. İdlib’e giren asker sayısı gibi araç sayısı da arttı ve 60’ı aştı. Sevkıyatın önümüzdeki günlerde de devam etmesi bekleniyor. Astana’da her üç garantör ülkeden 500’er asker gönderilmesi planlanmış olsa da bu sayının artabileceği belirtiliyor. İdlib-Afrin sınır hattında yer alan ve terör örgütü PYD’nin elinde bulunan Afrin’in de gözlenebildiği Bereket Dağı mevkisine gözlem noktası kurulması için istihkam birlikleri çalışmalara başladı. Bölgeye giden tanklar da Türkiye sınırına yaklaşık 30 kilometre uzaklıktaki dağı kuşatarak istihkam birliğini koruma çemberine aldı. Mehmetçik, teröristlerin elindeki Afrin kentini gören bir konumda olan Bereket Dağı’nda hem istihbari bilgi edinebilecek hem de tehlike sezdiğinde anında müdahale edebilecek.
İdlib bölgesinde ilerleyişini sürdüren ÖSO güçlerine destek amacıyla sınır hattında konuşlu 40 kilometre menzile sahip Fırtına obüsleri gerektiğinde destek atışları yapmaya devam ederken Türk askerinin Bereket Dağı’na konuşlanarak PYD’nin elindeki Afrin’i kuşatması güvenlik uzmanları tarafından da önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
HTŞ ÇATIŞMADAN KAÇTI
Türk askerinin, terör örgütü Heyet Tahrir el-Şam’ın (HTŞ) denetiminde olan Bereket Dağı’nı çatışma çıkmadan teslim alması önemli bir gelişme olarak dikkat çekerken örgüt elemanlarının Mehmetçikle çatışmaktan çekindiği belirtildi.
Alperenler Türkmen kenti Kerkük'e ulaştı
Alperen Ocakları İstanbul İl Başkanı Kürşat Mican, beraberindeki 200 kişilik grupla birlikte Kerkük'e giderek burada yürütülen direnişe destek verdi.

Geçtiğimiz günlerde düzenlediği basın toplantısında "200 kişilik öncü birliğimizle Kerkük'e gidiyoruz" açıklamasını yapan Alperen Ocakları İstanbul İl Başkanı Kürşat Mican'ın Kerkük'e ulaştığı ortaya çıktı.
"TÜRK'ÜN GÜCÜNÜ GÖSTERECEĞİZ İNŞALLAH"
Alperen Ocakları, Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin (KBY) bağımsızlık referandumuna dahil ettiği Kerkük'e 200 gönüllü üyenin 5 Ekim'den sonra yola çıkacağını duyurmuştu. Alperen Ocakları İstanbul İl Başkanı Kürşat Mican, referandumun uluslararası anlaşmalara ve Irak anayasasına aykırı olduğunu belirterek, "Fiilen kardeşlerimizin yanında olmak için gönüllü 200 kişiden oluşan öncü birliğimizle 5 Ekim'den sonra Kerkük'e gideceğiz. Canımızla, malımızla kardeşlerimizle birlikte mücadelemizi sürdürecek, Barzani'ye Türk'ün gücünü göstereceğiz inşallah" ifadelerine yer vermişti.
KERKÜK'E ULAŞTILAR
Bu açıklamanın ardından gözler Alperen Ocakları'na çevrilmişti. Beklenen haber önceki gün geldi. Kerkük'e ulaşan Kürşat Mican ve beraberindeki grup, Türkmen kentinde gövde gösterisi yaptı. (Kaynak: Haberler.com)
İşte Kerkük'ten fotoğraflar;
KDK'ya başvurdu, Tıp Fakültesi yolu açıldı
Sınav ücretini belirlenen sürede ödemediği için kaybettiği LYS'ye girme hakkını, Kamu Denetçiliği Kurumuna yaptığı başvurunun ardından yeniden kazandı.

Sınav ücretini belirlenen sürede ödemediğinden Lisans Yerleştirme Sınavı'na (LYS) girme hakkını kaybeden Sümeyye Akay'a tıp fakültesinin kapılarını, internet üzerinden Kamu Denetçiliği Kurumuna (KDK) gönderdiği başvuru dilekçesi açtı.
Sakarya'nın Akyazı ilçesinde fen lisesinde okuyan Akay, Yüseköğretime Geçiş Sınavı'nda (YGS) ilk 3 bine girdi. Sınav ücreti ödeme süresini kaçırması üzerine LYS'ye başvurusu düşürülen Akay, internet üzerinden verdiği dilekçeyle konuyu KDK'ya taşıdı.
Akay ile benzer durumdaki öğrencilerin de başvurusunu incelemeye alan KDK, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) ile "dostane çözüm yolu"na gitti. Kurumun, ÖSYM ile yaptığı görüşmeler sonrasında, bu öğrencilere sınav ücreti ödemeleri için bir günlük ek süre verildi.
Bunun üzerine sınav ücretini ödeyerek LYS'ye giren Akay, yaptığı tercihle İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesine yerleştirildi.
Öğretmen tavsiyesiyle KDK'ya başvurdu...
Tıp fakültesinde eğitimine başlayan Akay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, LYS'ye hazırlık sürecinde cep telefonu ve internetten uzak bir yaşam sürdüğünü söyledi.
Bu nedenle ücret ödeme süresinden bilgisinin olmadığını anlatan Akay, "Ödeme süresini kaçırdığımı anladığım an hayatım karardı. Büyük bir hayal kırıklığı yaşadım." dedi.
LYS'ye giremeyecek olmanın üzüntüsüyle ne yapacağını bilemediğini, çeşitli yerlere müracaatlarda bulunduğunu belirten Akay, "Öğretmenlerimin tavsiyesiyle konuyu KDK'ya ilettim. Ek ödeme süresi verilmesiyle büyük bir mutluluk yaşadım." diye konuştu.
Tanınan hak sonrasında girdiği LYS'de başarı kazandığını dile getiren Akay, şunları kaydetti:
"Aslında yaptığım başvurudan da ümidim yoktu. Düzelmeyecek, hak verilmeyecek zannediyordum ama KDK'ya yaptığım başvuruyla hayallerime kavuştum. Çocukluk hayalim olan tıp fakültesinde eğitime başladım. Hayallerimin yıkıldığı, ümitlerimin tükendiği anda hayatım bana geri verildi. Sınav ücretinin ödenmesi için verilen süreyi kaçırmamdan dolayı LYS'ye giremeseydim emeklerim heba olacaktı. Durum düzelmeseydi belki de psikolojim bozulacak, daha zor bir hayat beni bekleyecekti."
Akay, KDK ve Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç'a da teşekkürlerini iletti.
Türk askerine sevgi seli
İdlib'de gerginliği azaltma bölgesindeki halk, ateşkes rejiminin takibi için gözlem noktaları oluşturmak amacıyla bölgeye gelen Türk askerine teşekkür etti.
Suriyeli aktivistler, Beşşar Esed rejiminin ve destekçilerinin ülke genelinde işledikleri suçlara dikkati çekmek için bugün Suriye'nin dört bir yanında toplanarak gösteriler düzenledi.
"Suriye Öfkesi Günü" adı verilen gösteriler kapsamında, TSK'nın ateşkes rejimini gözleyeceği Türkiye sınırındaki İdlib çatışmasızlık bölgeleri içinde yer alan, Halep'in batı kırsalındaki Etarib ilçesinde halk sokaklara dökülerek rejimin işlediği suçları protesto etti.
Göstericiler ellerinde hem ay yıldızlı Türk bayrakları hem de Suriye devrimini temsil eden özgür Suriye bayrakları taşıdı.
Türk bayraklarıyla gösterilere katılan siviller, TSK'nin İdlib gerginliği azaltma bölgesinde gözlem noktaları oluşturmak amacıyla başlattığı intikale de destek verdi.
Etarib'deki göstericilerden biri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, TSK'nın İdlib bölgesine intikalini memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.
Gösterici, şunları söyledi:
"Etarib'e gelen herkese hoş geldin diyoruz. Türk ordusuna hoş geldin diyoruz, sadece Türkler bizimle olduklarını ispatladı. Onlar, Suriye meselesini göğüsledi. Tekrar ediyorum, Türklere hoş geldin diyoruz. Bizim bölgelerimizde sadece onlar hastaneler kurdu, sadece onlar insani yardımlar yaptı. Kardeşimiz Türkler hoş geldiler."
Suriye'deki AA muhabirlerinin aktardığına göre, aktivistlerin sosyal medya üzerinden protestolara katılım çağrısı sonucu, muhaliflerin kontrolündeki onlarca bölgede benzer gösteriler düzenlendi.
Askeri sevkiyatlar sürecek
TSK'nın Suriye'nin İdlib gerginliği azaltma bölgesinde önceki gün başlattığı askeri sevkiyatların aralıklarla sürmesi bekleniyor.
TSK unsurları ilk etapta, Türkiye sınırında bulunan, terör örgütü PKK/PYD kontrolündeki Afrin'in yakınlarında bazı noktalarda konuşlandı.
Suriye'deki ateşkesin diğer garantörleri Rusya ve İran ile varılan Astana anlaşmaları çerçevesinde gerçekleşen intikal, İdlib-Afrin sınır hattında sürecek.
İlerleyen süreçte kademeli olarak İdlib'in kuzeyinden güneyine uzanacak intikalde TSK'nın 10'dan fazla bölgede gözlem noktası oluşturması öngörülüyor.
Garantör ülkelerin silahlı kuvvetlerine mensup birliklerden oluşan Gerginliği Azaltma Kontrol Gücü'nde yer alan TSK unsurları, Kazakistan'ın başkenti Astana'da varılan anlaşma çerçevesinde konuşlanacak.
Türkiye, İdlib'in iç bölgelerinde, Rus güçleri ise dışında gözlem noktaları kuracak. TSK'nın İdlib ilindeki gerginliği azaltma bölgesinde ateşkes rejiminin takibi, kontrol ve gözlem noktaları oluşturmayı hedefleyen misyonu, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile koordinasyon içinde gerçekleşiyor.
TSK da bölgedeki hassas durumu değerlendirerek intikal için en güvenli şartların sağlanmasını bekliyor.
Ülkemizde üniversite sınav sisteminin tarihi
Cumhuriyetin ilk yıllarından bugüne üniversiteye giriş sisteminde ihtiyaçlar doğrultusunda birçok değişiklik oldu. İşte dünden bugüne yükseköğretim öğrenci seçm

Cumhuriyetin ilk yıllarından bugüne üniversiteye giriş sisteminde ihtiyaçlar doğrultusunda birçok değişiklik oldu. İşte dünden bugüne yükseköğretim öğrenci seçme sistemi.
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanlığı'nın internet sitesinde derlenen bilgilere göre, Cumhuriyet döneminde, 1960'lı yıllara gelinceye kadar lise mezunlarının sayısı az olduğu için pek çok fakülte, başvuran mezunların tamamını sınavsız kabul etti.
Zaman içinde kontenjanlarını aşan bir taleple karşılaşan fakülteler, seçme için başvuru sırasını dikkate alıp, ihtiyaç kadar adayı kabul ettikten sonra kayıtlarını durdurdu. O dönemde fakültede verilen eğitimin niteliği de dikkate alınarak, liselerin fen ya da edebiyat kolu mezunları kabul edildi, mezunlar lise bitirme derecesine göre sıralanarak üniversiteye girebildi.
Aradan geçen yıllarda lise mezunlarının artması ve lise dengi okul mezunlarına da yükseköğretime başvurma hakkı verilmesiyle kullanılan ‘seçme teknikleri' talebi karşılayamaz hale geldi. Bunun üzerine bazı fakülteler kendi amaçlarına uygun giriş sınavları düzenlemeye başlarken, öğrenciler sınavlara girebilmek için farklı şehirlere gitmek zorunda kaldı. Aynı gün ve saatlere rastlayan sınavlarda mezunların seçim yapmaktan başka çaresi yoktu. Bu durum, adaylar ve veliler açısından önemli sorunlara yol açtı.
1974'TE TEK MERKEZDEN YAPILMASINA KARAR VERİLDİ
Üniversitelerarası Kurul, 1974 yılında üniversiteye giriş sınavlarının tek merkezden yapılmasına karar verdi. O yıllarda Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı (ÖSYS) adıyla düzenlenen seçme sistemi, 1974 ve 1975 yıllarında aynı gün sabah ve öğleden sonra olmak üzere iki oturumda, 1976-1980 yıllarında ise aynı günde ve bir oturumda uygulandı.
Bu dönemde yükseköğretim programlarıyla ilgili tercihleri toplanan adaylar, puanları ve tercihlerine göre programlara merkezi olarak yerleştirildi.
Sınav, 1981 yılından itibaren iki basamaklı hale getirildi. İlk basamağı oluşturan Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) nisan, ikinci basamağı oluşturan Öğrenci Yerleştirme Sınavı (ÖYS) ise haziran ayı içinde yapıldı. 1982 yılından itibaren ortaöğretim kurumlarından adayların diploma notları alınarak, bu notlar Ortaöğretim Başarı Puanı (OBP) adı altında belli ağırlıklarla sınav puanlarına eklendi.
Sınav sisteminde 1987 yılından itibaren yükseköğretim programlarıyla ilgili tercihlerini belli alanlarda toplayan adaylara, sınavda belli testleri cevaplama, diğerlerini cevaplamama olanağı tanındı.
1999'DA SINAV TEK BASAMAKLI HALE GELDİ
ÖSS ve ÖYS olarak iki basamaklı gerçekleştirilen sınav, 1999 yılından itibaren ÖSS adı altında tek basamaklı hale getirildi. 1999 yılındaki değişiklikte önceki yıllarda uygulanan ÖSS'de herhangi bir değişiklik yapılmayıp, sınavda sorulara temel teşkil eden bilgilerde temel eğitim müfredatının üstüne çıkılmadı.
2006'da ÖSS'de yapılan değişiklikle sınavın bir basamakta uygulanmasına devam edildi ancak soruların bir kısmı önceki yıllarda olduğu gibi ÖSS tipinde, bir kısmı ise tüm lise müfredatı göz önünde tutularak hazırlandı.
Üniversiteye girişte 2010 yılından itibaren iki aşamalı yeni bir sisteme geçildi. Yeni ismi olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ile adayların yükseköğretime geçiş için yeterliliği ölçüldü. Adayların bu sınavda aldıkları puan, nihai puanlarına yüzde 40 etki etti. Lisans Yerleştirme Sınavları (LYS) adı altında gerçekleştirilen ikinci aşamada ise açıköğretim dışındaki örgün lisans programlarına yerleştirmede esas alınacak başarı puanı belirlendi.
LYS, Matematik, Geometri Sınavı (LYS 1), Fen Bilimleri Sınavı (Fizik, Kimya, Biyoloji) (LYS 2), Türk Dili ve Edebiyatı, Coğrafya 1 Sınavı (LYS 3), Sosyal Bilimler Sınavı (Tarih, Coğrafya 2, Felsefe grubu) (LYS 4), Yabancı Dil Sınavı (LYS 5) olmak üzere beş alanda, haziran ayında iki hafta sonunda ve ayrı ayrı oturumlarda yapıldı.
YENİ SİSTEMİN ADI YKS
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Temel ve Orta Öğretime Geçiş Sınavı'nın (TEOG) kaldırılması yönünde görüşünü dile getirmesinin ardından hızla çalışmalara başlayan Milli Eğitim Bakanlığı, TEOG'un ardından üniversite sınav sisteminin de yeniden ele alınmasıyla ilgili harekete geçti.
Yapılan düzenlemelerin ardından yeni sistem, 12 Ekim'de Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç tarafından kamuoyuyla paylaşıldı.
Buna göre, 2018-2019 eğitim yılında yapılacak yükseköğretime giriş sınavının yeni adı, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) oldu. İki oturumdan oluşacak yeni sınav sisteminde, adayların muhakeme, akıl yürütme, mantıklı düşünme odaklı sözel ve sayısal becerileri, yani Türkçeyi doğru kullanma, okuma, anlama, kavrama ve dil hakimiyetiyle temel matematiksel ilişkilerden yararlanmasının ölçülmesi amaçlanıyor.
Nihai puana yüzde 40 etki eden YGS, yeni halinde "Temel Yetenek Testi" (TYT) adı altında, sadece Türkçe ve Matematik derslerinden sorular içerecek. Bu testte 40 Türkçe ve 40 Temel Matematik sorusunu cevaplayacak adayların bu testte aldıkları puanın yüzde 40'ı, daha önce de olduğu gibi nihai puanlarına eklenecek.
Haziran ayı içinde belirlenecek bir cumartesi günü öğleden önce gerçekleştirilecek TYT'nin ardından, öğleden sonraki ikinci oturumda da YKS yapılacak. Yabancı dil sınavı ise aynı hafta sonu pazar günü tek oturumda tamamlanacak.
Yeni sınav sisteminde öncekilerden farklı olarak, TYT'den 200 ve üzeri puan alan adaylar, bu puanla bir tercih yapmadıkları takdirde isterlerse sonraki yıl bu haklarını kullanabilecek. (Tımeturk)
Şarkı isteği hayatına mal oldu
Çorlu’da iddialara göre, gittiği eğlence mekanında sahnedeki şarkıcıdan şarkı isteyen bir genç yaşanan tartışma sonucu mekanın işletmecileri ile kavga etti.

Edinilen bilgilere göre, olay, Çorlu’da Muhittin Mahallesi Aslan Sokak üzerinde yer alan bir eğlence mekanında yaşandı. İddialara göre, Yetiş Akbulak (36) adlı genç eğlenmek için gittiği barda sahnedeki sanatçıdan istek şarkı istedi. Ancak istek şarkısı nedeniyle Akbulak ile mekan çalışanları arasında tartışma çıktı.
Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine olaya eğlence mekanının işletmecileri H.Y., T.Y. ve M.P. de dahil oldu. Eğlence mekanında işletmeciler tarafından darp edilen Yetiş Akbulak’ın hareketsiz kaldığını fark eden şüpheliler genç adamı mekan dışına çıkardı. Bu sırada olay sokak üzerinde devriye gezen trafik ekipleri tarafından da fark edildi. Polis ekiplerinin müdahale ettiği olayda dayak yiyen Yetiş Akbulak için olay yerine ambulans çağrıldı. sağlık ekipleri yaptıkları kontrolde Yetiş Akbulak’ın hayatını kaybettiğini belirledi.
Polis ekipleri bir kişinin ölümü ile sonuçlanan kavga ile ilgili olarak 3 kişiyi gözaltına aldı.
Olayla ilgili olarak başlatılan soruşturma sürdürülüyor.
Süper Lig'de Galatasaray Konyaspor'u 2-0 yendi
Süper Lig'in 8. haftasında lider Galatasaray Konya deplasmanında gülen taraf oldu.

Hakem Özgür Yankaya maçı bitirdi.
90+1' Konya Büyüksehir Belediyesi Stadium stadında, Selçuk İnan sahanın sağ köşe gönderinden korner atışı kullanacak.
90+1' 4. Hakem 2. Devre sonuna 3 dakika ekleneceğini gösteren tabelayı kaldırdı.
90+1' Maçın hakemi Özgür Yankaya, Galatasaray takımı lehine köşe atışı kararı verdi.
87' Ofsayta düşen taraf Atiker Konyaspor 1922 takımı oldu.
84' Atiker Konyaspor 1922 , Nejc Skubic ile gole çok yaklaştı; fakat top kaleyi bulmadı... Aut.
84' Musa Araz, sahanın sağ tarafından köşe atışını kullanacak.
82' Galatasaray takımında oyuncuğu değişikiği. Giren oyuncu Eren Derdiyok , çıkan oyuncu Gomis.
79' Özgür Yankaya yardımcısının kaldırdığı bayrağa uyarak ofsaytı verdi. Konya Büyüksehir Belediyesi Stadium stadyumunda ofsayta düşen oyuncu Evouna.
79' Oyuncu değişikliği! Galatasaray takımında giren oyuncu Aziz,Serdar, çıkan oyuncu Iasmin Latovlevici.
79' Atiker Konyaspor 1922 takımı şimdi sol taraftan köşe vuruşu kullanacak.
78' Atiker Konyaspor 1922 oyuncu değiştiriyor. Sahaya giren oyuncu Lebogang Manyama, sahayı terk eden oyuncu Jonsson.
77' Galatasaray takımında penaltıyı gole çeviren oyuncu Gomis . Durum şimdi 0-2.
77' Ali Turan maçta ilk sarı kartını görüyor. Maçın geri kalan süresinde daha dikkatli olması gerekiyor!
76' Maçın hakemi Özgür Yankaya düdüğünü çalıyor ve maçı durduruyor. Penaltı! Penaltıyı kullanacak taraf Galatasaray.
74' Yardımcı hakem bayrağını kaldırıyor .... Ofsayt. Galatasaray takımında ofsayta düşen oyuncu Mariano
73' Mustafa Resit Akcay oyuncu değişikliğine gidiyor. Oyuna giren oyuncu Imoh Ezekiel, çıkan oyuncu Moryke Fofana.
68' Maçın orta hakemi yardımcısının kararına uydu. Ofsayta düşen oyuncu Galatasaray takımından Feghouli.
67' Sert bir şut; fakat top çerçeveyi bulmuyor. Şutu çeken oyuncu Milosevic
66' Konyaspor 1922 takımı oyuncu değişikliği hakkını kullanıyor. Sahadan çıkan oyuncu Patrick Friday Eze, giren oyuncu Malick Evouna.
65' Mariano, takımı adına tehlikeli bir pozisyon yakaladı fakat gol ile sonuçlandıramadı.
64' Selçuk İnan sahanın sol köşe gönderinden korner atışı kullanacak.
64' Galatasaray takımı sahanın sağ köşesindan korner atışı kullanacak. Topun başındaki oyuncu Younes Belhanda.
60' Jonsson maçta ilk sarı kartını görüyor. Maçın geri kalan süresinde daha dikkatli olması gerekiyor!
58' Galatasaray defansı yerinde müdahaleyle Milosevic şutunu engellemeyi başardılar.
54' Gol! Konya Büyüksehir Belediyesi Stadium stadında, Galatasaray Bafetimbi Gomis ile öne geçti. 0-1.
46' Özgür Yankaya Atiker Konyaspor 1922 için ofsayt kararı veriyor.
46' Maçın hakemi Özgür Yankaya ikinci yarıyı başlattı.
İlk 45 dakika sona erdi.
45' 4. Hakem 1 dakikalık uzatma oynanacağını gösterdi.
45' Evet sevgili izleyiciler, şimdi Ömer Ali Sahiner, sahanın sol tarafından köşe atışını kullanacak.
43' Konya Büyüksehir Belediyesi Stadium stadında tedavi için saha kenarına gelen Fernando , şimdi tekrar sahada.
43' Hakem maçı tekrar başlattı.
42' Maçın hakemi Özgür Yankaya yerde yatan oyuncu Fernando tedavisinin yapılması için oyunu durdurdu.
36' Sert bir şut; fakat top çerçeveyi bulmuyor. Şutu çeken oyuncu Iasmin Latovlevici
36' Maçın hakemi Yankaya, Galatasaray takımı lehine köşe atışı kararı verdi.
35' Feghouli çerceveyi bulan bir vuruş yaptı, fakat top gol cizgisini geçmedi.
32' Konya Büyüksehir Belediyesi Stadium stadında, Musa Araz sahanın sol köşe gönderinden korner atışı kullanacak.
32' Galatasaray için oyuncu değişikliği. Rodrigues çıkan oyuncu, Selçuk İnan giren oyuncu.
26' Galatasaray , Garry Rodrigues ile gole çok yaklaştı; fakat top kaleyi bulmadı... Aut.
24' Sarı kart! Özgür Yankaya sarı kartını Badou Ndiaye için kullandı.
23' Moryke Fofana isabetsiz bir vuruş yaptı; top kaleyi bulmadı.
23' Konya Büyüksehir Belediyesi Stadium stadında, Konyaspor 1922 takımı şimdi sağ taraftan köşe vuruşu kullanacak.
22' Younes Belhanda harika şut! Fakat Konyaspor 1922 defansı topun daha ileri gitmesini engelliyor.
21' Ofsayta düşen takım Konyaspor 1922.
15' Atiker Konyaspor 1922 takımı golü bulabilirdi ama Moryke Fofana çektiği şut çerçeveyi bulmadı.
4' Konyaspor 1922 takımı sahanın sağ köşesindan korner atışı kullanacak. Topun başındaki oyuncu Musa Araz.
1' Hakem son kontrollerini yaptı ve maçı başlattı.
Süper Lig'in lideri Galatasaray, deplasmanda Konyaspor ile karşılaşıyor. Mücadelede ilk 11'ler belli oldu:
Galatasaray
Muslera, Mariano, Maicon, Denayer, Latovlevici, Fernando, Feghouli, Rodrigues, Ndiaye, Belhanda, Gomis.
Galatasaray'ın ilk 11'İnde 11 yabancı oyuncu bulunuyor. Bu Türk futbol tarihinde bir ilk olarak literatürlere geçti.
Konyaspor
Serkan, Skubic, Filipovic, Ali Turan, Ömer Ali, Jonsson, Musa Araz, Fofana, Mehdi, Milosevic, Patrick Eze
Günün âyet ve hadisi
Sizler için seçtiğimiz günün âyet ve hadisini istifadelerinize sunuyoruz...

VAHYİN DİLİNDEN:
(Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla)
وَفِي أَمْوَالِهِمْ حَقٌّ لِّلسَّائِلِ وَالْمَحْرُومِ
"Mallarında, muhtaç ve yoksullar için bir hak vardı." (Zariyat, 19)
ALLAH RASULÜ'NDEN (Sallellahu Aleyhi ve Sellem)
"Bir kadın, bir kediyi bağlayıp ölünceye kadar birşey yedirmediği ve yeryüzünün haşeratından da yemesine müsaade etmediği için Cehenneme girdi." (Camiussağir - 4191)
YORUMLAR