Giriş Tarihi: 3.10.2016 09:13 Güncelleme Tarihi: 3.10.2016 09:52
Erdoğan: Mısır işbirliği istiyorsa...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD'nin 11 Eylül saldırısıyla ilgili Suudi Arabistan'a dava açılmasına imkan tanıyan yasasını değerlendirdi. Ayrıca Mısır ile ilişkilerin normalleşmesi konusunda Türkiye'nin şartını açıkladı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suudi Arabistan'a 11 Eylül saldırılarından dolayı dava açılmasına imkan tanıyan "Terörizmin Sponsorlarına Karşı Adalet Yasası"nın değerlendirilmesi için Suudi Arabistan'la hukuki açıdan işbirliği yapacaklarını söyledi.
Dubai merkezli Rotana Televizyonu'na konuşan Erdoğan, bölgedeki son gelişmeleri ve 11 Eylül Yasa Tasarısı'nın Temsilciler Meclisinden geçmesini değerlendirdi.
"11 Eylül Yasa Tasarısı'nın kabul edilmesinden ötürü üzüntü duyduğumuzu ifade ettik. Bu konuda dönem başkanı olduğumuz İslam İşbirliği Teşkiatı (İİT) bünyesinde adım atacağız. Dışişleri ve Adalet bakanlarını bu büyük hatanın düzeltilmesi için Suudi Arabistan'ın yanında yer almaları konusunda yönlendirdim" diyen Erdoğan, Suudi Arabistan'la Yasa Tasarısı'nı hukuki açıdan inceleyeceklerini ve gerekli adımları atacaklarını bildirdi.
"İSLAM DÜNYASI İŞBİRLİĞİ YAPMALI"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Nayif'in "Türkiye ve Suudi Arabistan hedef alınıyor, bu yüzden birbirimize muhtacız"; yönündeki sözleriyle ilgili yöneltilen soruya, şu yanıtı verdi:
"İslam dünyası aleyhinde alçakça gelişmeler yaşanıyor. Türkiye ve Suudi Arabistan hedef alınıyor. Irak, Tunus, Suriye, Libya, Pakistan ve Afganistan'da yaşananlar birbirinden ayrı gelişmeler olarak görülemez. Tüm tuzak ve planların İslam dünyasına yöneltildiğini görüyoruz. Dolayısıyla İslam dünyası ülkeleri birbiriyle işbirliği ve dayanışma içinde olmalıdır."
Suriye'de şu ana kadar 600 bin kişinin hayatını kaybettiğini ve özellikle Halep'te kısa bir süre içinde çok sayıda kişinin öldüğünü hatırlatan Erdoğan, İslam dünyasında işbirliği sağlanamadığı vakit çok şey kaybedileceğine vurgu yaptı.
Erdoğan, Musul konusuna da değinerek, "Musul Musulluların, Telafer Telaferlilerindir. Hiç kimsenin buralara gelip girmeye hakkı yok. Musul'un DAEŞ'ten kurtarılmasından sonra da burada sadece Sünni Araplar, Türkmenler ve Sünni Kürtler kalmalıdır" ifadesini kullandı.
"HEDEF 5 BİN KİLOMETRE KARE"
Suriye krizi başta olmak üzere bölgedeki krizi de değerlendiren Erdoğan, "Suriye'nin kuzeyinde uçuşa yasak, güvenli bir bölge oluşturulması ve halkın geri dönebilmesi için 5 bin kilometre karelik alanın terörden arındırılmasını hedefliyoruz" dedi.Erdoğan Suriyeli ılımlı muhaliflerle işbirliği içerisinde hareket ettiklerine işaret ederek, Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında DAEŞ'ten temizlenen Cerablus'a 30 bin ila 40 bin arasında kişinin geri döndüğünü bildirdi.
"PUTİN VE OBAMA İLE GÖRÜŞECEĞİM"
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve ABD Başkanı Barack Obama ile Suriye'de yeniden ateşkesin sağlanması meselesini görüşeceğine değinen Erdoğan, Suriye'de 600 bin vatandaşını öldüren Beşar Esad'in gitmesi gerektiğini, kalmasının mümkün olmadığını ifade etti.
ABD'YE TEPKİ
Erdoğan, ABD'yi terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı PYD ve YPG'ye uçak dolusu silah indirdiğini belirterek, "Karşı karşıya geldiğimiz zaman diyorlar ki 'Bunlar (PYD ve YPG), DAEŞ'e karşı savaşıyor.' Birbirimizi kandırmanın gereği yok" diye konuştu.
Suriyeli sığınmacılar meselesi hakkındaki görüşlerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Sığınmacı kardeşlerimiz için 12.5 milyar dolar harcama yaptık. Bu bizim insanlık vazifemiz. Öte yandan batı sorumluluktan kaçıyor. Uluslararası kuruluşlar ise sığınmacılar için yalnızca 520 milyon dolar harcama yaptı."
"KANSER HÜCRESİ GİBİ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ Terör Örgütü'ne "kanser hücresi" gibi muamele ettiklerini belirterek, "Örgüt mensuplarını, devletin bekası için kamu kurum ve kuruluşlarından ihraç ediyoruz. Darbe yaparak devleti ele geçirmeyi planlayan bu örgüttür. Mensupları, 15 Temmuz'da aceleyle giriştikleri darbede kendi kendilerini deşifre etti" ifadesini kullandı."
"Bu yapıya bağlı kişileri tanıyorduk ancak hain olduklarını bilmiyorduk" diyen Erdoğan, FETÖ'nün dini cemaat olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını, terör örgütü olduğunu vurguladı"
"MISIR'DAKİ DURUM FARKLI"
Erdoğan, Türkiye'deki FETÖ tasfiyelerinin, Mısır'da askeri darbenin ardından Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) üyelerine yapılan muameleye benzediği yönündeki iddialara karşılık ise şu yanıtı verdi:
"Mısır'daki durum, Türkiye'den tamamen farklı. Orada Savunma Bakanı Cumhurbaşkanını devirdi, ardından gerçekçi olmayan göstermelik seçimler yaptı ve bu koltuğa oturdu. Türkiye'de böyle bir durum yok. Vatandaşlara meydanlara çıkmaları çağrısı yaptığımda yüzbinlerce kişi sokaklara döküldü, F-16'lara meydan okudu. Halkımla gurur duyuyorum"
"BU SORUN ACİLEN ÇÖZÜLMELİ"
Erdoğan, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile ilgili, "Bu kişi, Mursi döneminde Savunma Bakanıydı. Düşünün bir ülkede Savunma Bakanı geliyor, Cumhurbaşkanını deviriyor. Bu kabul edilemez bir durum. Mısır'daki mevcut yönetim darbe yönetimidir. Demokratik yollardan gelen bir hükümet yok. Mısır'da meşruiyete darbe indirildi. Bu yanlışın düzeltilmesi, demokrasi yolunun açılması şart. Yüzde 52 ile seçilen Cumhurbaşkanı Mursi cezaevinde, bir çok yol arkadaşı cezaevinde. Kimisine idam cezası verildi. Bu sorunun çözülmesi gerekli" ifadesini kullandı.
MISIR İLE İLİŞKİLER
Ankara ile Kahire arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesinin, eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin ve tüm darbe karşıtlarının serbest bırakılmasına bağlı olduğunu belirten Erdoğan, "Bu isimlerin serbest bırakılması durumunda ilişkilerin normalleştirilmesi süreci başlatılabilir" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye ile Mısır arasındaki güçlü tarihi bağların olduğuna dikkati çekerek, Mısır ile ticari ilişkilerin geliştirilmesinin çok faydalı olacağını bildirdi. Erdoğan, "Ancak şahsım düzeyinde bir temasın olmasını kabul etmiyorum. Bunu ahlaki bulmuyorum" görüşüne yer verdi.
FETÖ operasyonunda 15 polis gözaltına alındı
Elazığ merkezli 5 ilde Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında aralarında ‘Bylock’ kullananlarında yer aldığı 15 polis gözaltına alındı. Gözaltına alınan polislerden 9 adet 1 dolar çıktı. Edinilen bilgiye göre, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığı 18’i polis 21 emniyet mensubu hakkında yakalama kararı verdi.
İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, haklarında yakalama kararı çıkartılan emniyet personeline yönelik bugün sabah operasyon düzenledi. Elazığ merkezli Bursa, Malatya, Konya ve Kahramanmaraş'ta düzenlenen operasyonda 15 polis gözaltına alındı. Şüpheliler, Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirilerek ifadeleri alınmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.

202 POLİS AÇIĞA ALINMIŞTI
Gözaltına alınan polislerden 12'sinin örgütün sosyal medya üzerinde haberleştiği 'Bylock' programını kullandığı öğrenildi. Şüphelilerin evlerinde yapılan aramada ise 9 adet 1 dolar, banka hesap hareketlerine ait dokümanlar ile dijital materyallerin ele geçirildiği bildirildi. 15 Temmuz Darbe girişimi sonrasında Elazığ İl Emniyet Müdürlüğü kadrosunda görevli çeşitli sınıflarda emniyet müdürleriyle birlikte 202 polis açığa alınmıştı. Bugüne kadar açığa alınan 202 polisten 184'ü gözaltına alınmış, 131'i çıkarıldıkları mahkemece tutuklanmıştı.
Operasyonla ilgili soruşturma sürüyor.

Dağlıca'da hain saldırı

Hakkari Yüksekova Dağlıca bölgesinde askeri aracın geçişi sırasında meydana gelen patlamada 2 asker şehit oldu, 1 asker yaralandı.
Hakkari'nin Yüksekova İlçesi Dağlıca yolu üzerinde bulunan Kamışlı Köyü Geçkan Bölgesi'nde askeri aracın geçişi sırasında, PKK'lı teröristlerin yola döşediği el yapımı patlayıcıyı inflak ettirmesi sonucu 2 asker şehit oldu, 1 asker yaralandı.
PKK'DAN HAİN SALDIRI
Saldırı, bu sabah meydana geldi. Arazi arazi-tarama operasyonunu sürdüren askerleri taşıyan zırhlı aracın geçişi sırasında PKK'lı teröristler tarafından daha önceden yola döşenen el yapımı patlayıcıyı inflak ettirildi. Saldırıda 2 asker şehit olurken, 1 asker ise yaralandı. Yaralı asker Yüksekova Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı, bölgede hava destekli operasyon başlatıldı.
1 TERÖRİST TESLİM OLDU
Öte yandan Hakkari'nin Ağaçdibi Köyünde operasyonda olan güvenlik güçlerine 1 PKK'lı teslim oldu. PKK'lı tereröristin teröristin sorgusunun sürdüğü belirtildi.

‘Bylock’çu kopyacılar!

Darbecilerin gizli haberleşme için kullandığı “ByLock” programının kullanıcı listesindeki 700 kişinin, aynı zamanda KPSS şüphelisi olduğu belirlendi
FETÖ'nün darbe girişimi soruşturmasında MİT tarafından ortaya çıkarılan gizli iletişim programı "ByLock"tan KPSS şüphelileri de çıktı. Çalınan sorularla sınavda 100 ve üzeri net yapan 700 kopyacının programda aktif oldukları belirlendi. Ayrıca FETÖ'nün ilk olarak bu programı 2014 HSYK seçimlerinde kullandığı da tespit edildi.
LİSTE SAVCILIĞA GÖNDERİLDİ
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen FETÖ darbe girişimi soruşturmasında önemli bir gelişme yaşandı. 15 Temmuz ihanetinin ardından MİT'in yürüttüğü çalışmada örgütün gizli haberleşme programı ortaya çıkarılmıştı. FETÖ'nün askeriye, emniyet, yargı, sağlık, eğitim gibi devlet birimlerindeki kadrolarının kriptolu program "ByLock"u kullandığı tespit edilmiş, bu sayının 170 bine dayandığı ortaya çıkarılmıştı. MİT'in oluşturduğu listeler ilgili soruşturma birimlerine gönderilirken, Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Bürosu'na gelen bir listede ise 2010 KPSS soruşturmasının şüphelilerini kapsadığı öğrenildi.
BYLOCK'TA AKTİFLER
Savcılığa ulaşan listeye göre FETÖ'nün soru hırsızlığı yaptığı Eğitim Bilimleri Testinde 100 ve üzeri doğu yapan 3 bin 227 şüpheliden 700'nün "ByLock" programı kullanıcısı olduğu belirlendi. 700 şüphelinin çoğunluğunu öğretmenlerin oluşturduğu belirtildi. Programı aktif olarak kullandıkları belirlenen şüpheliler arasında örgütte "Abi" ve "Abla" konumda bulunan isimlerin de yer aldığı kaydedildi. Programı kullanan şüphelilerin aynı zamanda MASAK'ın hazırladığı "himmet" transfer raporunda, HTS kayıtlarında ve FETÖ'ye ait işyerlerinde çalıştıkları da saptandı. Bu durum da 2010'da yapılan sınavdaki usulsüzlüğe bulaşanların, örgüt içinde halen aktif olarak görev aldıklarını ortaya koydu.
TABANA YAYMIŞLAR
Ayrıca, söz konusu programın ilk olarak 2014'teki HSYK adayı seçimlerinde kullandığı tespitine de dikkat çekildi. Örgütten gelen talimatlar doğrultusunda hâkim ve savcıların il il seçim çalışması yürüttüğü belirtildi. FETÖ'nün büyük darbe aldığı bu seçimlerin ardından söz konusu programı örgütün tabanına yaydığı ve örgüt mensuplarının aktif olarak kullandığı anlaşıldı. Öte yandan bakanlıklara yönelik de "ByLock" çalışması devam ediyor. "ByLock" kullanıcısı olduğu tespit edilen örgüt mensubu bakanlık çalışanları tespit edildikçe göz altıların da süreceği belirtildi.
FETÖ'nün oyununu bekçi bozdu

Bekçi F.E., FETÖ üyesi işadamı kardeşlerin villasında bekçiydi! Evde kolilere saklanmış yüzlerce sayfa belgenin imha edileceğini öğrendi. Durumu hemen güvenlik birimlerine bildirdi. Olay yerine giden ekipler kahraman bekçi sayesinde hainliği engelledi.
Halkına kurşun yağdıran darbeci hainler, ülkesini hedef aldı. Kanlı emelleri ortaya çıkınca kaçmaya başladı! FETÖ'ye ait kanıtları da temizlemek için her türlü kalleşliği yaptı. Ancak kahraman bekçi böyle bir planı ortadan kaldırdı. Buna göre Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) operasyonları kapsamında İstanbul Maltepe'de bulunan Pinhan Restoran'a yönelik operasyon yapıldı. Restoranın sahiplerinden Mehmet Gözütok'un kaçtığı anlaşıldı. Soruşturma devam ederken Kocaeli'de Gözütok kardeşlere ait villayla ilgili bir ihbar yetkilileri harekete geçirdi.
KARAKOLU TELEFONLA ARADI VE...
Buna göre Kocaeli İzmit'teki Akmeşe Jandarma Karakolu'nu telefonla arayan F.E. adlı bekçi, Cumhuriyet Mahallesi'ndeki Mehmet, İsrafil ve İbrahim Gözütok kardeşlere ait villada imha edilmek istenen çok sayıda doküman ve kasetler bulunduğunu belirtti. Villaya giden jandarma ekipleri, yakılmak üzere imhaya hazır kolilerdeki himmet listesi, hesap cüzdanları, kitaplar, vaaz kasetleri, 17 adet CD ve 41 adet şirket gelir giderlerinin tutulduğu ajanda, kasa defteri, 148 adet banka dekontu, 2005 yılına ait çok sayıda Zaman gazetesi, Sızıntı dergisi ve şirket içi yazışmalar içeren bin 090 sayfa belge bulundu. Gözütok kardeşlere ait ultra lüks villadan çıkan bir kamyonet dolusu eşya tutanak altına alındı.
'SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜNE ÜYE OLMA'
Kahraman bekçi sayesinde Gözütok kardeşlerin FETÖ kanıtlarını imha etme girişimi de yarım kaldı. Mehmet Gözütok hakkında "silahlı terör örgütüne üye olma" ve "terörizmin finansmanının önlenmesi hakkındaki kanuna muhalefet" suçlarından yakalama kararı çıkartıldı. İbrahim ve İsrafil Gözütok kardeşler ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Soruşturmayı yürüten Anadolu Örgütlü, Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosu, iki kardeşin serbest bırakılmasına itiraz etti.
İŞTE VATAN BEKÇİSİ
İstanbul Maltepe'teki Pinhan Restoran'ın sahibi olan kardeşler, lüks villalarını FETÖ üssü olarak kullandı. Ancak bekçi F.E., vatan için bu hainliği hemen polise ihbar etti.
GÜLCAN DEMİRCİ / Takvim
Suçsuz olan dönecek

Hükümet, FETÖ ile mücadele kapsamında mağduriyetlerin yaşanmaması için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "At izi it izine karışmasın" uyarısı doğrultusunda titiz bir çalışma başlattı. Valilikler, Olağanüstü Hal kapsamında çıkarılan KHK'larla görevinden ihraç edilen, açığa alınanların itirazları tek tek toplamaya başladı. İtiraz dilekçeleri ile birlikte, delil niteliğindeki belgeler değerlendirilerek herhangi bir hata varsa düzeltilecek. FETÖ ile bağlantısı olmadığını yeni kriterler ışığında, belgeler sunarak kanıtlayanların işe dönmesi kolaylaşacak. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, gelen itirazların değerlendirildiğini belirterek, "Suçsuz olanlar işine dönecek. FETÖ ile irtibatı olanlar ise hesabını verecek. Devlet bu terör örgütünden arındırılacak" dedi.
BELGE SUNANIN İŞİ KOLAY: İtiraz dilekçeleri ile beraber müracaat edenlerin FETÖ ile bağlantısı olmadığını yeni kriterler ışığında, belgeler sunarak kanıtlaması işe dönmesini kolaylaştıracak.
İSTİHBARATTAN RİSK RAPORU: İstihbarat birimleri ve bağlı bulundukları kurum yeniden inceleme yapacak. İtirazı haklı bulunanlar yeniden işine iade edilecek.
KRİTERLER GÜNCELLENİYOR: İncelemelerde, Bank Asya, FETÖ okulları, sendika, bağış, sosyal medya hesapları, ortak-kesin kanaat, ByLock gibi parametrelerde temel kriterler tespit ediliyor.
MİLAT 17-25 ARALIK: İncelemelerde FETÖ terör örgütü ilan edildikten sonraki tarih esas alınıyor. 17-25 Aralık sonrası Bank Asya'ya yatıran veya çekmeyen, örgüte yakın dernek, sendikalarla ilişkisini kesmeyen, gizli yazışmalar için kullandıkları ByLock'ta yer alanların itirazları değerlendirilmeyecek.
RTÜK'TEN RAPOR İSTENDİ
Kurtulmuş, OHAL kapsamında yayını durdurulan bazı televizyon ve radyo kanalları için RTÜK'ten rapor istedikleri belirterek, "Bu konuda da bir haksızlık varsa düzeltilecek. İstihbarat, emniyetten gelen bilgilere göre yeniden değerlendirilecek" diye konuştu.
Gülen'i Mehdi kendini yardımcı yazan hakimin hükmüne 'İPTAL'

FETÖ'nün elebaşı Fetullah Gülen'i, mahkeme kararıyla 'mehdi' ilan eden, Hz. İsa'nın Gülen'in arkasında namaz kılacağını kararında belirten İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi İlhan Karagöz'ün verdiği karar, Yargıtay'ın da görüşü alındıktan sonra 'yok' hükmünde sayıldı.
FETÖ'nün elebaşı Fetullah Gülen'i, mahkeme kararıyla 'mehdi' ilan eden, Hz. İsa'nın Gülen'in arkasında namaz kılacağını kararında belirten İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi İlhan Karagöz'ün verdiği karar, Yargıtay'ın da görüşü alındıktan sonra 'yok' hükmünde sayıldı. Böylece, Gülen'in mahkeme kararıyla 'mehdiliği' de kaldırılmış oldu.
Kararı veren hakim İlhan Karagöz, darbe girişiminden sonra tutuklanan hakimler arasında yer aldı.
DURUŞMA TARİHİ DEĞİŞTİRİP KENDİ KENDİNE KARAR VERDİ
"Balyoz Davası"nın bazı avukatları, bu davanın başlangıcındaki bilirkişilerin görevlerini kötüye kullandığı iddiasıyla haklarında suç duyurusunda bulunmuş, bunların cezalandırılmasını istemişti. Darbe girişiminden 11 gün önce 18. Asliye Ceza Hakimi İlhan Karagöz, şikayetçilerin avukatlarının haberi olmadan duruşma gününü öne aldı, konuyla ilgisi olmamasına rağmen şu kararı verdi:
KARARA BAK!
"Asa'yı Musa, Fethullah Gülen Hoca ile birlikte ortaya çıkacak ve daha sonraki süreçte de Hz. İsa Aleyhisselam dünyaya gelecek ve Mehdinin arkasında namaza duracak. Ben de herhalde bu kararımla Ceh-Cah (Mehdinin ikinci ardamı) oluyorum."
Kararın ortaya çıkmasından sonra deli numarası yapan İlhan Karagöz'ün hastaneye yatıp rapor almaya çalıştığı belirtilmişti.
YARGITAY 'YOK' DEDİ
Kararı veren hakim İlhan Karagöz, darbe girişiminden sonra tutuklanan hakimler arasında yer aldı. Kararın Yargıtay tarafından mı bozulacağı ya da nasıl bir işlem yapılması gerektiği konusunda Yargıtay'dan görüş istendi. Mahkemenin yeni hakimi Hakan Özer kararı yok hükmünden saydı. Önceki duruşmada sanıkların yakalanması kararı kaldırılmıştı. Yeni kararla yakalama emrinin devam ettirilmesi, Genelkurmay Askeri Savcılığı'na gönderilen suç duyurusunun, işlem yapılmadan mahkemeye iadesi istendi. Şikayetçilerden emekli albay Erdal Akyaza'nın avukatı Hamit Baykara, duruşmanın 8 Aralık tarihine ertelendiğini söyledi.
FETÖ, Bylock'u asılında bunun için yapmış!

FETÖ/PDY’nin ‘ByLock’ isimli gizli haberleşme programını, 2014’teki Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) seçimleri için hazırladığı ortaya çıktı.
Fethullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ/PDY) 15 Temmuz'daki hain kalkışmasının ardından başlatılan soruşturma kapsamında MİT'in deşifre ettiği örgütiçi haberleşme programı 'ByLock'un, TÜBİTAK'taki örgüt mensuplarınca geliştirildiği ortaya çıkarılmıştı. Diğer mesajlaşma programlarında güvenlik zafiyeti olduğu gerekçesiyle örgütün kullandığı söz konusu programla ilgili önemli bilgilere ulaşıldı.
HaberTürk'ten Fevzi Çakır'ın haberine göre; 17/25 Aralık'ta hükümeti devirmeye kalkışan FETÖ, amacına ulaşamayınca ağ gibi sardığı yargıdaki hâkimiyetini yitirmemek için 12 Ekim 2014'teki Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) seçimlerini varoluş savaşı olarak gördü. Bütün mensuplarını bu seçim için seferber eden örgütün, ByLock isimli mesajlaşma programını da bu seçimler için geliştirdiği kaydedildi. FETÖ'nün büyük darbe aldığı bu seçimlerin ardından söz konusu programın daha sonra örgütün tabanına yayıldığı ve örgüt mensuplarınca aktif olarak kullandığı belirtildi.
FEN LİSESİNİ BİRİNCİLİKLE KAZANMIŞ
FETÖ üyelerinden kimlerin ByLock programını kullandığıyla ilgili önemli mesafe kat edilirken, söz konusu programı geliştirenler arasında olduğu tespit edilen İ.T., İstanbul Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında gözaltına alınmıştı. Türkiye'nin en stratejik kurumlarından TÜBİTAK'a bağlı BİLGEM'de 7 yıl çalıştığı belirlenen İ.T.'nin Ankara Fen Lisesi'ni birincilikle kazandığı öğrenildi.
700 KPSS ŞÜPHELİSİ BYLOCK LİSTESİNDE
Örgüt içi haberleşmeyi sağlayan ByLock isimli programı kullananlar arasında, FETÖ'nün sınav sorularını çaldığının deşifre edildiği 2010 KPSS soruşturmasının şüphelilerinin bulunduğu da tespit edildi. Ankara Cumhuriyet Savcısı Yücel Erkman tarafından yürütülen soruşturmada, eğitim bilimleri alanında 100 ve üzeri net yapan 3 bin 227 şüpheli belirlenmişti. Savcılığa iletilen listede ilk tespitlere göre, binlerce gencin hayalini gasp ederek devlet kadrolarına sızan şüphelilerden 700'ünün ByLock'u aktif olarak kullandığı anlaşıldı. Büyük çoğunluğu öğretmen olan şüphelilerin örgüt içerisinde "abi" ve "abla" pozisyonunda oldukları kaydedildi. (Habertürk)
AİHM’den FETÖ’cüye ret

FETÖ, Avrupa’dan umduğunu bulamadı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, FETÖ üyeliğinden tutuklanan hâkimin tahliye talebini reddetti
Yargıdaki hâkimiyetini 15 Temmuz sonrasında atılan adımlarla kaybeden FETÖ'nün, darbe girişiminden sonra 'mağduriyet algısı yaratma' çabası için adresi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) oldu. Diyarbakır eski hakimi Mehmet Arslan, 15 Temmuz'da meydana gelen darbe teşebbüsü nedeniyle FETÖ/PDY üyeliği suçlamasıyla 16 Temmuz 2016'da gözaltına alındı, 21 Temmuz'da da bu suçtan tutuklandı. Arslan'ın eşi Emine Arslan, kocası adına AİHM'ye tedbir talepli başvuruda bulundu. Arslan, kocasının daha önce hakkında karar verdiği tutuklu ya da mahkumlarla aynı cezaevinde kaldığını ve kötü muameleye maruz bırakıldığını ileri sürdü. Arslan, AİHM'ye yaptığı başvuruda, bu iddialarla ilgili Anayasa Mahkemesine tedbir talepli bireysel başvuru yapılmasına rağmen halen karar verilmediğini, tutukluluğuna bir an önce son verilmesi için tedbir kararı verilmesi talep etti.
AİHM'DEN RET
AİHM, başvuru ile ilgili Türkiye'den önce görüş istedi. Adalet Bakanlığı, AİHM'ye verdiği yanıtta, Arslan'ın 21 Temmuz 2016 tarihinde "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan tutuklandığını ve halen Şanlıurfa 1 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu bulunduğunu bildirdi. Bakanlık, başvuranın 17 Ağustos-8 Eylül 2016 arasında, kendisi gibi FETÖ/ PDY kapsamındaki diğer tutuklularla birlikte, C 18 nolu koğuşta tutulduğunu, 8 Eylül 2016'dan itibaren de, başvuranın daha önce haklarındaki yargılamaya katıldığı veya karar verdiği tutuklu ya da hükümlülerle beraber kalmadığını AİHM'ye iletti. Bu yazışmalar sonrasında AİHM 3'üncü Dairesi, Aslan'ın tahliye başvurusunu, somut ve haklı neden bulunmadığı gerekçesiyle reddetti.
Ahmet Altan’ın FETÖ’deki ‘abisi’ Alaaddin Kaya çıktı

Taraf’ın eski yayın yönetmeni tutuklu Ahmet Altan hakkında ifade veren bir tanık, FETÖ’nün üst düzey isimlerinden Alaaddin Kaya’nın, sık sık gazeteye gidip Altan’a yazı yazdırdığını anlattı
Ahmet ve Mehmet Altan'ın tutuklandığı FETÖ soruşturması kapsamında savcılığa ifade veren bir tanık, FETÖ'nün önemli ismi Alaaddin Kaya'nın sık sık Taraf gazetesine gidip Ahmet Altan'a yazı yazdırdığını söyledi. "Darbeye teşebbüs" ve "terör örgütü üyeliği" suçlarından tutuklanan Ahmet Altan'la ilgili olarak İstanbul Savcılığı'na başvuran ve kimliği gizli tutulan tanık, ifadesinde, "Alaaddin Kaya Taraf'a sık sık giderdi. Mehmet Baransu ile görüşürdü. Bir şeyi yazdırmak istediği zaman Ahmet Altan ile görüşüp ona yazdırıyordu. Kaya, Baransu ile de görüştükten sonra gündemi etkileyen haberleri Mehmet Baransu'nun yaptığına şahit oldum" dedi.
GAZETEYE MADDİ DESTEK
Kaya'nın 2014'te, zor durumda kalan Taraf gazetesine yardım ettiğini de anlatan tanık, Kaya'nın 600 adet, gazete basımında kullanılan kalıbı Taraf'a bağışladığını anlattı. Ahmet Altan'ın tutuklandığı mahkeme kararında, Taraf gazetesinin, FETÖ mensuplarının silahlı kuvvetlerde etkin olması için yürütülen Balyoz, Ergenekon, Askeri Casusluk, Amirallere Suikast, Poyrazköy gibi davaları yürüten yargıdaki FETÖ mensupları ile irtibatlı olarak kamuoyu oluşturmak amacıyla habercilik dışında yayınlar yaptığı vurgulanmıştı. Altan'ın Genel Yayın Yönetmeni olarak çıkan haberlerden sorumlu olduğu ifade edilen kararda, "Yapılan yayıncılık tarafsız ve objektif haber verme anlayışının dışında icra edildiğinden suçun niteliği gereği zaman aşımı sürelerinin uygulanamayacağı açıktır" denilmişti.
FETÖ'YE HİZMET
Kararda, Taraf gazetesinde, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin itibarsızlaştırılması yönünde çok sayıda gazete manşetlerine yer verildiği belirtilerek, "Özellikle dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un tutuklanması sürecinde yapmış olduğu yayınlar nedeniyle hem Türk Silahlı Kuvvetleri hem de Genelkurmay Başkanı hakkında kamuoyu oluşturulduğu değerlendirildiğinde, FETÖ'nün amaçları doğrultusunda yayın yapan gazete ve genel yayın yönetmeni şüphelinin FETÖ'nün gayesinde hizmet ettiği değerlendirilmiştir" ifadelerine yer verilmişti.
Balıkesir'de yakalanmıştı
Fetullahçı örgütün önemli isimlerinden olan Zaman gazetesi eski imtiyaz sahibi Alaaddin Kaya, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında geçtiğimiz günlerde Balıkesir'de yakalanmıştı. Kaya'nın Edremit'te yeğeninin arkadaşına ait bir villada aylarca saklandığı anlaşılmıştı. Kaya'nın yakalandığında yanında 45 bin dolar para olduğu ve cep telefonu kullanmadığı, tablet üzerinden haberleştiği tespit edilmişti. Kaya, FETÖ hakkında açılan "çatı dava"da sanık olarak yargılanıyor.
O füzeler artık havada vurulacak

YORUMLAR