Erdoğan’dan AB zirvesi öncesi sert açıklama

Erdoğan'dan AB zirvesi öncesi sert açıklama

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye-AB Zirvesi'ne katılmak üzere Bulgaristan'ın Varna şehrine hareketi öncesi Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde basın toplantısı düzenledi. Varna ziyaretini AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Junker, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk'un ortak davetlerine icabetle gerçekleştirdiklerini belirten Erdoğan, Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov'un ev sahipliğinde yapılacak bu liderler toplantısının hayırlı olmasını temenni etti.

26 Mart 2018 - 20:31

Erdoğan'dan zirvesi öncesi sert açıklama

Giriş Tarihi: 26.3.2018 14:52 Güncelleme Tarihi: 26.3.2018 20:23

Cumhurbaşkanı , - Zirvesi'ne katılmak üzere İstanbul 'ndan 'ın Varna şehrine hareketi öncesi gündeme dair çok önemli açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "AB üyeliği stratejik hedefimiz olmaya devam ediyor. Niyetini, gayesini, ciğerini çok iyi bildiğimiz çevrelerin Türkiye’nin AB’de saygın eşit tam üye olarak hak ettiği yeri almasına mani olmalarına izin vermeyeceğiz." açıklamasını yaptı.

Erdoğan'dan AB zirvesi öncesi sert açıklama

Cumhurbaşkanı , " üyeliği stratejik hedefimiz olmaya devam ediyor. Niyetini, gayesini, ciğerini çok iyi bildiğimiz çevrelerin 'nin AB'de saygın eşit tam üye olarak hak ettiği yeri almasına mani olmalarına izin vermeyeceğiz. AB ile birlikte çalıştığımızda ne denli verimli sonuçlar çıktığını 2016 göç mutabakatı gözler önüne sermiştir. Türkiye'nin çabaları Ege'nin bir kabristanına dönüşmesine mani olmuştur" dedi.
Türkiye -AB zirvesine katılmak üzere Varna'ya giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'nda basın toplantısı düzenledi.

Erdoğan: Trump'ın kendi iradesi değil

Erdoğan, ziyareti öncesi yaptığı açıklamalarda Münbiç konusunda D tarafından gelen açıklamaları yorumladı, "Çıkmayız demek Trump'ın kendi iradesi değil" dedi.

Erdoğan: Trumpın kendi iradesi değil

, "'ye üyelik stratejik hedefimiz olmaya devam ediyor. Niyetini, gayesini ve ciğerini çok iyi bildiğimiz çevrelerin 'nin Avrupa Birliği'nde saygın, eşit, tam üye olarak hak ettiği yeri olmasına mani olmalarına kesinlikle izin vermeyeceğiz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye-AB Zirvesi'ne katılmak üzere 'ın şehrine hareketi öncesi Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde basın toplantısı düzenledi.

Varna ziyaretini AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Junker, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk'un ortak davetlerine icabetle gerçekleştirdiklerini belirten Erdoğan, Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov'un ev sahipliğinde yapılacak bu liderler toplantısının hayırlı olmasını temenni etti.

Erdoğan, Tusk ve Junker ile son olarak geçilen mayıs ayında bir araya geldiklerini hatırlatarak, Brüksel'de yapılan bu toplantının da gayet verimli geçtiğini dile getirdi. Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İnşallah Varna'daki Liderler Buluşması da bunun daha da ileriye taşınmasına bir fırsat olur. Bu zirve Türkiye olarak, Avrupa Birliği tarafıyla Kasım 2015'ten beri 5. kez bir araya gelmemizi sağlayacak. Ayrıca zirve vesilesiyle dostumuz, komşumuz ve müttefikimiz Bulgaristan'ı da yeniden ziyaret edecek olmaktan memnuniyet duyuyorum. Sayın Borisov'a zirve sürecinde oynadığı kritik rol için de ayrıca teşekkür ediyorum. Zirve öncesinde Sayın Borisov ile yapacağımız görüşmede, ikili ilişkilerimizde kaydettiğimiz ilerlemeleri ele almayı ön görüyoruz. Ticari, beşeri, enerji, kültürel tüm bu konularda, hatta hatta ekonomi alanlarında mevcut iş birliğimizi nasıl derinleştirebileceğimizi de değerlendireceğiz. Türkiye'nin Bulgaristan ile diyaloğu ne kadar güçlü ne kadar sağlam olursa başta iki ülkenin vatandaşları olmak üzere tüm Balkan coğrafyası bundan istifade edecektir."

"TAM ÜYELİK HEDEFİYLE YOLCULUĞUMUZU SÜRDÜRDÜK"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin Avrupa Birliği ile köklü ilişkileri olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"İktidarlarımız döneminde Türkiye-Avrupa Birliği münasebetleri hiç olmadığı kadar gelişmiştir. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyelik yolculuğu en büyük mesafeyi bizim dönemimizde almıştır. Zaman zaman gerilimin arttığı, siyasi engellemeler dolayısıyla tıkanıklıkların yaşandığı dönemlerini de hep beraber gördük. Tamamen teknik bir boyut olarak ele alınması gereken fasıllar konusuna, belli çevreler tarafından nasıl siyasi bir boyut kazandırıldığına da şahit olduk. Fakat Türkiye olarak yolumuza döşenen mayınlara, önümüze çıkartılan setlere aldırmadan tam üyelik hedefiyle yolculuğumuzu sürdürdük. Bugün de AB'ye üyelik stratejik hedefimiz olmaya devam ediyor. Niyetini, gayesini ve ciğerini çok iyi bildiğimiz çevrelerin Türkiye'nin Avrupa Birliği'nde saygın, eşit, tam üye olarak hak ettiği yeri olmasına mani olmalarına kesinlikle izin vermeyeceğiz. Ülkemizin konumuna, gücüne, bölgede ve dünyada oynadığı etkin role uygun şekilde, AB ile görüşmelerimizi sürdüreceğiz. Bugünkü zirvede daha önceden üzerinde mutabakata vardığımız bazı hususlardaki gelişmeleri de ele alacağız. Bölgesel ve güvenlik konularına ilaveten ülkemizin müzakere sürecinde karşılaştığı siyasi ve suni engellerin kaldırılması, katılım sürecimizin tekrar canlandırılması beklentimizi AB liderlerine tekrar ileteceğiz. Muhataplarımıza Türkiye'nin çifti standartlara tahammülü olmadığını bir kez daha hatırlatacağız."

TERÖRLE MÜCADELE
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile AB arasında ekonomiden enerjiye, ulaşımdan terörle mücadeleye uzanan birçok konuda yüksek düzeyli diyalog mekanizmalarının olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti:

"Avrupa Birliği ile birlikte çalıştığımızda ne denli verimli sonuçlar çıktığını 2016'daki Göç Mutabakatı aslında gözler önüne sermiştir. Ülkemiz mutabakatın tüm unsurlarını yerine getirmiş, Ege'de yasa dışı göçten dolayı yaşanan insani kriz böylece dinmiştir. Türkiye'nin özverili çabaları, Ege Denizi'nin bir mülteci kabristanına dönüşmesine mani olmuştur. Nitekim ülkemizin anlaşmaya bağlılığını bütün Avrupalı liderler ikrar ediyor. Avrupa Birliği kendi yükümlülüklerini yerine getirme konusunda maalesef bizim sergilediğimiz samimiyeti ve sadakati göstermedi, göstermiyor. Suriyeli mültecilere yönelik mali katkılarının halen çok cüzi bir kısmı ülkemize ulaştı. Bugünkü görüşmelerimizde bu konuları ayrıntılarıyla masaya yatıracağız."

Görüşmede terörle mücadele konularının da ele alınacağını aktaran Erdoğan, şunları söyledi:

"Ayrıca Türkiye'nin terörle mücadelesinde Avrupa Birliği'nden amasız, fakatsız, ikirciksiz net bir iş birliği beklediğimizi tekrar vurgulayacağız. Ne yazık ki bu konuda Avrupa Birliği'nden bizzat kendi ilkeleriyle çelişen ortaklık ilişkilerimizi ise hiç yakışmayan açıklamalar duyuyoruz. İki taraf arasında güvenin tekrar inşası için terörle mücadelemizde Avrupalı dostlarımızın tam desteğini almamız şarttır. Avrupa'da PKK'ya yönelik atılan bazı adımlar elbette önemlidir ancak beklentilerimizi karşılamaktan da çok uzaktır. Bölücü örgüt yandaşlarının Afrin operasyonu dolayısıyla Avrupa şehirlerinde sergilediği şiddet ve barbarlık inanıyorum ki Avrupalı dostlarımızın da gözünü açmıştır. Camileri ateşe veren, sokakta yürüyen vatandaşlarımıza saldıran, hatta Avrupalı şirketleri hedef alan teröristler sadece Türkiye için değil Avrupa'nın emniyeti, huzur ve toplumsal barışı için de çok büyük bir tehdittir. Şayet şimdiden önlem alınmazsa ve bunların üstüne gidilmezse bölücü terör örgütü yandaşları daha çok pervasız hale gelecektir. Türkiye olarak ikazlarımızı yapacak, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliği ile ibadet hürriyetlerinin tesisi noktasında meselenin takipçisi olacağız. İnşallah Varna Zirvesi'nin hem Avrupa Birliği ile ilişkilerimize hem de bölgesel meselelerin çözümü yönünde olumlu katkılar yapmasını temenni ediyorum."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Irak Merkezi Yönetimi'nin Sincar'a müdahalesiyle ilgili "Kısmi olarak bir müdahaleleri olmuş olabilir. Nitekim bugün de Irak'tan bu konularla ilgili olarak bir yetkili zaten Türkiye'ye gelecek. Temennimiz o dur ki, Irak Merkezi Yönetimi gerçekten Sincar'da bu operasyonu hakkıyla versin. Eğer bunu başarmakta bir sıkıntı varsa, burada da ikili görüşmelerimizi yapalım. Sincar'a da bizim öyle çok fazla tahammülümüz yok." dedi.

Erdoğan, Türkiye-AB Zirvesi'ne katılmak üzere Bulgaristan'ın Varna şehrine hareketinden önce Atatürk Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Irak Ordusu'nun Sincar'a girdiğini açıklamasına ilişkin soru üzerine Erdoğan, dün akşam itibarıyla Irak Merkezi Yönetimi'nin Sincar'a yönelik bazı operasyon girişimlerini kendisinin de istihbarat örgütünden aldığını söyledi.

Bunun netice itibarıyla tamamıyla bittiği, bitmediği konusunu takip ettiklerini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:

"Kısmi olarak bir müdahaleleri olmuş olabilir. Nitekim bugün de Irak'tan bu konularla ilgili olarak bir yetkili zaten Türkiye'ye gelecek. Onlarla da MİT Müsteşarımızın görüşmesi olacak. Bu görüşmelerden sonra çok daha sağlıklı bir neticeyi alırız. Temennimiz o dur ki, Irak Merkezi Yönetimi gerçekten Sincar'da bu operasyonu hakkıyla versin. Eğer bunu başarmakta bir sıkıntı varsa, burada da ikili görüşmelerimizi yapalım. Orada gereğini de Sincar'da biz yaparız. Çünkü Sincar'a da bizim öyle çok fazla tahammülümüz yok. Bildiniz gibi 60-70 kilometrelik bir mesafede, bu kadar yakın bir mesafede olan ve terör örgütünün girip çıkmalarının olduğu böyle bir yerde ismin şu olması, bu olması, artık bunlara biz yabancı değiliz, alıştık. PKK'ydı, PYD, YPG'ydi, yeni yeni isimlerle bazı uydurma isimlerin çıkmasıydı, bunları artık biliyoruz. Bundan sonra zaten çıkacak isimlere de pek yabancı olmayız. Bütün mesele o bölgeden yapılacak, bize yapılabilecek herhangi bir tacize karşı, şunu bilecekler ki Türkiye gereğini her an yapacaktır."

MÜNBİÇ MESELESİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Münbiç meselesiyle ilgili ABD Başkanı Donald Trump ile yeniden görüşmesinin söz konusu olup olamayacağına ilişkin soru üzerine, Münbiç'in kendileri için yeni bir şey olmadığını, Obama döneminden beri üzerinde durduklarını söyledi.

Münbiç'le ilgili "Devletlerin devamlılığı esastır" ilkesinden olaya bakıldığında Obama'nın kendilerine "Kesinlikle buralarda PYD, YPG, bunlar duramaz, bunlar Fırat'ın doğusuna çekilecektir." sözünü verdiğini ifade ederek, Obama'dan sonra yeni yönetiminin kendilerine yine benzer sözler verdiğini anlattı.

Kendilerine "Bakın buralar ne PYD ne YPG'nin." dediklerini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bunlarla buranın yakından uzaktan bir alakası yok. Buraların yaklaşık yüzde 90'ı tamamen oradaki Arap nüfusa aittir. Böyle olduğuna göre size de bize de düşen, buraları sahiplerine teslim etmektir. Daha sonra Sayın Tillerson, Türkiye ziyaretinde kendisiyle konuştuğumuzda da bize Münbiç'in güvenliğini beraber sağlayalım teklifiyle geldi. 'Güvenliğini beraber sağlayalım' dediği zaman bundan ne anlaşılır? 'Buralara bizim girmek gibi niyetimiz yok, buradan bu terör örgütlerini çıkaralım ve buranın güvenliğini ABD-Türkiye birlikte sağlayalım.' Bizim şu anda bulunduğumuz nokta bu. Ya güvenliği sağlamada müşterek hareket edebiliriz, ama 'Buradan biz çıkmayız, biz buradayız.' gibi yaklaşımlar bana göre Sayın Trump'ın kendi iradesi değildir diye düşünüyorum. Biz zaten bu tür gelişmelerde de anında Sayın Trump ile de Sayın Putin ile de bu tür görüşmeleri yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz."

"AMERİKA'NIN TEKLİFİ OLARAK DÜŞÜNÜYORUM"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Trump'la telefon görüşmesinde edindiğiniz izlenim neydi? Varılması planlanan o mutabakata sadık kalacaklarına dair bir sinyal aldınız mı Amerikan yönetiminden?" şeklindeki soru üzerine de şu anda Tillerson'la yaptıkları görüşmeyi dile getirdiğini kaydetti.

Erdoğan, onu da tabii Amerika'nın bir teklifi, düşüncesi olarak düşündüğünü belirterek, "Ama bizim bu konudaki düşüncemiz belli. Biz Münbiç'le ilgili ne diyoruz? Türkiye olarak biz kesinlikle buralarda bir işgal kuvveti olarak bulunamayız. Buraların sahipleri kimlerse biz buraları sahiplerine teslim edelim. Bu konuda yardımcı olun. Amerikan'ın üzerine düşen görev budur. Bizim üzerimize düşen görev budur. Rusya'nın üzerine düşen görev budur. İran'ın üzerine düşen görev de budur. Hep birlikte biz bunu yapmalıyız." dedi.

Erdoğan'dan AB zirvesi öncesi sert açıklama

"KARŞILIKLI OLARAK İLİŞKİLERİMİZİ GELİŞTİRMEMİZ LAZIM"

Cumhurbaşkanı Erdoğan şu açıklamaları yaptı: "Varna ziyaretini AB komisyonu ve konseyi başkanları sayın Jean-Claude Junker ve sayın 'un ortak davetlerine icabetle gerçekleştiriyoruz. başbakanı ev sahipliğinde yapacağımız bu liderler toplantısının hayırlı olması en önemli temennimiz. Sayın Tusk ve sayın Junker ile son olarak geçtiğimiz mayısta bir araya gelmiştik. 'de yaptığımız toplantı gayet verimli geçmişti. İnşallah Varna'daki liderler buluşması bunun daha ileri taşınmasına fırsat olur. Bu zirve Türkiye olarak AB tarafı ile Kasım 2015'den beri 5. kez bir araya gelmemizi sağlayacak. Sayın Borisov'a zirve sürecindeki kritik rol için ayrıca teşekkür ediyorum. Zirve öncesinde Borisov ile yapacağımız görüşmede ikili ilişkilerimizdeki ilerlemeleri ele almayı ön görüyoruz. Ticari, ekonomi alanlarında mevcut işbirliğimizi nasıl derinleştirebileceğimizi değerlendireceğiz. Türkiye'nin Bulgaristan ile diyaloğu ne kadar sağlam olursa tüm balkan coğrafyası bundan istifade edecektir."

"AB ÜYELİĞİ STRATEJİK HEDEFİMİZ OLMAYA DEVAM EDİYOR"

AB ile görüşmelerin sürdürüleceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "AB ile köklü ilişkilerimiz var. İktidarlarımız döneminde Türkiye AB münasebetleri hiç olmadığı kadar gelişmiştir. Türkiye'nin AB'ye tam üyelik yolcuğu en büyük mesafeyi dönemimizde almıştır. Zaman zaman gerilimi arttığı siyasi engellemeler nedeniyle tıkanıkların yaşandığı dönemleri birlikte gördük. Tamamen teknik bir boyut olarak ele alınması gereken fasıllar konusuna nasıl siyasi boyut kazandırıldığına şahit oldu. Türkiye olarak önümüze çıkan setlere aldırmadan tam üyelik hedefi ile yolculuğunu sürdürdük. Bugün de AB üyeliği stratejik hedefimiz olmaya devam ediyor. Niyetini, gayesini, ciğerini çok iyi bildiğimiz çevrelerin Türkiye'nin AB'de saygın eşit tam üye olarak hak ettiği yeri almasına mani olmalarına izin vermeyeceğiz. Ülkemizin konumuna, gücüne uygun şekilde AB ile görüşmelerimizi sürdüreceğiz. Bugünkü zirvede daha önceden üzerinde mutabakata vardığımız bazı hususlardaki görüşmeleri de ele alacağız. Bölgesel ve güvenlik konularına ilaveten ülkemizin müzakere sürecinde siyasi ve suni engelleri kaldırılması beklentimizi AB liderlerine ileteceğiz. Muhataplarımıza Türkiye'nin çifte standartlara tahammülü olmadığını hatırlatacağız. AB ile ekonomiden enerjiye ulaşımdan terörle mücadeleye ulaşan konularda diyalog mekanizmalarımız var. AB ile birlikte çalıştığımızda ne denli verimli sonuçlar çıktığını 2016 göç mutabakatı gözler önüne sermiştir. Ülkemiz tüm unsurları yerine getirmiş Ege'de yasadışı göçten dolayı yaşanan insani kriz böylece dinmiştir. Türkiye'nin çabaları Ege'nin bir mülteci kabristanına dönüşmesine mani olmuştur" ifadelerini kullandı.

"SURİYELİ MÜLTECİLERE YÖNELİK MALİ KATKILARIN HALEN ÇOK CÜZİ BİR KISMI ÜLKEMİZE ULAŞTI"

AB'nin mülteciler konusunda Türkiye'ni gösterdiği sadakati ve samimiyeti göstermediğini söyleyen Erdoğan, "AB kendi yükümlülüklerini yerine getirme konusunda maalesef bizim sergilediğimiz samimiyeti ve sadakati göstermedi. Suriyeli mültecilere yönelik mali katkıların halen çok cüzi bir kısmı ülkemize ulaştı. Bu konuları masaya yatıracağız. Ayrıca Türkiye'nin terörle mücadelesinde AB'den amasız, fakatsız net bir işbirliği beklediğimizi tekrar vurgulayacağız. Ne yazık ki bu konuda AB'den bizzat kendi ilkeleri ile çelişen ortaklık ilişkilerimize yakışmayan açıklamalar duyuyoruz. İki taraf arasında güvenin tekrar inşası için terörle mücadelemizde Avrupalı dostlarımızın tam desteğini almamız şarttır. Avrupa'da 'ya yönelik atılan adımlar önemlidir ama beklentilerimiz, karşılamaktan uzaktır."

"AVRUPA'NIN TERÖR ŞİDDETİNİN FARKINA VARDIĞINA İNANIYORUM"

"Bölücü örgüt yandaşlarının Afrin operasyonu dolayısıyla Avrupa şehirlerinde sergilediği şiddet inanıyorum Avrupalı dostlarımızın gözünü açmıştır. Camileri ateşe veren, vatandaşlarımıza saldıran teröristler sadece Türkiye için değil Avrupa'nın emniyeti için de büyük bir tehdittir. Şayet şimdiden önlem alınmazsa, bölücü terör örgütü yandaşları daha çok pervasız hale gelecektir. Türkiye olarak ikazlarımızı yapacak, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliği ile ibadet hürriyetinin tesisi noktasında meselenin takipçisi olacağız. Varna zirvesini AB ilişkilerimize olumlu katkılar yapmasını temenni ediyorum" şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Irak'tan bir yetkili Türkiye'ye gelecek

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak'ın Sincar hamlesi ile ilgili, "Irak'tan bu konulara ilişkin bir yetkili Türkiye'ye gelecek. Görüşmelerden sonra sağlıklı bir neticeyi alırız" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Iraktan bir yetkili Türkiyeye gelecek

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye-AB Zirvesi'ne katılmak üzere Bulgaristan'ın Varna şehrine hareketi öncesi Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde basın toplantısı düzenledi.

Varna ziyaretini AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Junker, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk'un ortak davetlerine icabetle gerçekleştirdiklerini belirten Erdoğan, Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov'un ev sahipliğinde yapılacak bu liderler toplantısının hayırlı olmasını temenni etti.

“Brüksel’deki toplantı verimli geçti”

Erdoğan, Tusk ve Junker ile son olarak geçilen mayıs ayında bir araya geldiklerini hatırlatarak, Brüksel'de yapılan bu toplantının da gayet verimli geçtiğini dile getirdi.

Erdoğan, "İnşallah Varna'daki Liderler Buluşması da bunun daha da ileriye taşınmasına bir fırsat olur. Bu zirve Türkiye olarak, Avrupa Birliği tarafıyla Kasım 2015'ten beri 5. kez bir araya gelmemizi sağlayacak. Ayrıca zirve vesilesiyle dostumuz, komşumuz ve müttefikimiz Bulgaristan'ı da yeniden ziyaret edecek olmaktan memnuniyet duyuyorum. Sayın Borisov'a zirve sürecinde oynadığı kritik rol için de ayrıca teşekkür ediyorum” dedi.

Zirve öncesinde Borisov ile yapacağı görüşmede, ikili ilişkilerde kaydedilen ilerlemeleri ele almayı ön gördüklerini dile getiren Erdoğan, “Ticari, beşeri, enerji, kültürel tüm bu konularda, hatta hatta ekonomi alanlarında mevcut iş birliğimizi nasıl derinleştirebileceğimizi de değerlendireceğiz. Türkiye'nin Bulgaristan ile diyaloğu ne kadar güçlü ne kadar sağlam olursa başta iki ülkenin vatandaşları olmak üzere tüm Balkan coğrafyası bundan istifade edecektir” ifadelerini kullandı.

"Tam üyelik yolculuğu en büyük mesafeyi dönemimizde aldı"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin Avrupa Birliği ile köklü ilişkileri olduğunu vurgulayarak, "İktidarlarımız döneminde Türkiye-Avrupa Birliği münasebetleri hiç olmadığı kadar gelişmiştir. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyelik yolculuğu en büyük mesafeyi bizim dönemimizde almıştır” diye konuştu.

“AB’ye üyelik stratejik hedefimiz olmaya devam ediyor”

“Zaman zaman gerilimin arttığı, siyasi engellemeler dolayısıyla tıkanıklıkların yaşandığı dönemlerini de hep beraber gördük” ifadelerini kullanan Erdoğan, “Tamamen teknik bir boyut olarak ele alınması gereken fasıllar konusuna, belli çevreler tarafından nasıl siyasi bir boyut kazandırıldığına da şahit olduk. Fakat Türkiye olarak yolumuza döşenen mayınlara, önümüze çıkartılan setlere aldırmadan tam üyelik hedefiyle yolculuğumuzu sürdürdük. Bugün de AB'ye üyelik stratejik hedefimiz olmaya devam ediyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti:

“Niyetini, gayesini ve ciğerini çok iyi bildiğimiz çevrelerin Türkiye'nin Avrupa Birliği'nde saygın, eşit, tam üye olarak hak ettiği yeri olmasına mani olmalarına kesinlikle izin vermeyeceğiz. Ülkemizin konumuna, gücüne, bölgede ve dünyada oynadığı etkin role uygun şekilde, AB ile görüşmelerimizi sürdüreceğiz. Bugünkü zirvede daha önceden üzerinde mutabakata vardığımız bazı hususlardaki gelişmeleri de ele alacağız. Bölgesel ve güvenlik konularına ilaveten ülkemizin müzakere sürecinde karşılaştığı siyasi ve suni engellerin kaldırılması, katılım sürecimizin tekrar canlandırılması beklentimizi AB liderlerine tekrar ileteceğiz. Muhataplarımıza Türkiye'nin çifti standartlara tahammülü olmadığını bir kez daha hatırlatacağız."

“Türkiye’nin özverili çalışmaları Ege’nin mülteci kabristanına dönüşmesini engelledi”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile AB arasında ekonomiden enerjiye, ulaşımdan terörle mücadeleye uzanan birçok konuda yüksek düzeyli diyalog mekanizmalarının olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti:

"Avrupa Birliği ile birlikte çalıştığımızda ne denli verimli sonuçlar çıktığını 2016'daki Göç Mutabakatı aslında gözler önüne sermiştir. Ülkemiz mutabakatın tüm unsurlarını yerine getirmiş, Ege'de yasa dışı göçten dolayı yaşanan insani kriz böylece dinmiştir. Türkiye'nin özverili çabaları, Ege Denizi'nin bir mülteci kabristanına dönüşmesine mani olmuştur. Nitekim ülkemizin anlaşmaya bağlılığını bütün Avrupalı liderler ikrar ediyor. Avrupa Birliği kendi yükümlülüklerini yerine getirme konusunda maalesef bizim sergilediğimiz samimiyeti ve sadakati göstermedi, göstermiyor. Suriyeli mültecilere yönelik mali katkılarının halen çok cüzi bir kısmı ülkemize ulaştı. Bugünkü görüşmelerimizde bu konuları ayrıntılarıyla masaya yatıracağız."

“Avrupalı dostlarımızın tam desteğini almamız şart”

Görüşmede terörle mücadele konularının da ele alınacağını aktaran Erdoğan, "

Türkiye'nin terörle mücadelesinde Avrupa Birliği'nden amasız, fakatsız, ikirciksiz net bir iş birliği beklediğimizi tekrar vurgulayacağız. Ne yazık ki bu konuda Avrupa Birliği'nden bizzat kendi ilkeleriyle çelişen ortaklık ilişkilerimizi ise hiç yakışmayan açıklamalar duyuyoruz. İki taraf arasında güvenin tekrar inşası için terörle mücadelemizde Avrupalı dostlarımızın tam desteğini almamız şarttır” dedi.

“Önlem alınmazsa terör örgütü yandaşları çok pervasız hale gelecektir”

Erdoğan şunları söyledi:

“Avrupa'da PKK'ya yönelik atılan bazı adımlar elbette önemlidir ancak beklentilerimizi karşılamaktan da çok uzaktır. Bölücü örgüt yandaşlarının Afrin operasyonu dolayısıyla Avrupa şehirlerinde sergilediği şiddet ve barbarlık inanıyorum ki Avrupalı dostlarımızın da gözünü açmıştır. Camileri ateşe veren, sokakta yürüyen vatandaşlarımıza saldıran, hatta Avrupalı şirketleri hedef alan teröristler sadece Türkiye için değil Avrupa'nın emniyeti, huzur ve toplumsal barışı için de çok büyük bir tehdittir. Şayet şimdiden önlem alınmazsa ve bunların üstüne gidilmezse bölücü terör örgütü yandaşları daha çok pervasız hale gelecektir. Türkiye olarak ikazlarımızı yapacak, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliği ile ibadet hürriyetlerinin tesisi noktasında meselenin takipçisi olacağız. İnşallah Varna Zirvesi'nin hem Avrupa Birliği ile ilişkilerimize hem de bölgesel meselelerin çözümü yönünde olumlu katkılar yapmasını temenni ediyorum."

Irak Merkezi Yönetimi’nin Sincar’a operasyon girişimi

Irak Ordusu'nun Sincar'a girdiğini açıklamasına ilişkin soru üzerine Erdoğan, dün akşam itibarıyla Irak Merkezi Yönetimi'nin Sincar'a yönelik bazı operasyon girişimlerini kendisinin de istihbarat örgütünden aldığını söyledi.

Bunun netice itibarıyla tamamıyla bittiği, bitmediği konusunu takip ettiklerini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:

"Kısmi olarak bir müdahaleleri olmuş olabilir. Nitekim bugün de Irak'tan bu konularla ilgili olarak bir yetkili zaten Türkiye'ye gelecek. Onlarla da MİT Müsteşarımızın görüşmesi olacak. Bu görüşmelerden sonra çok daha sağlıklı bir neticeyi alırız. Temennimiz o dur ki, Irak Merkezi Yönetimi gerçekten Sincar'da bu operasyonu hakkıyla versin. Eğer bunu başarmakta bir sıkıntı varsa, burada da ikili görüşmelerimizi yapalım. Orada gereğini de Sincar'da biz yaparız. Çünkü Sincar'a da bizim öyle çok fazla tahammülümüz yok. Bildiniz gibi 60-70 kilometrelik bir mesafede, bu kadar yakın bir mesafede olan ve terör örgütünün girip çıkmalarının olduğu böyle bir yerde ismin şu olması, bu olması, artık bunlara biz yabancı değiliz, alıştık. PKK'ydı, PYD, YPG'ydi, yeni yeni isimlerle bazı uydurma isimlerin çıkmasıydı, bunları artık biliyoruz. Bundan sonra zaten çıkacak isimlere de pek yabancı olmayız. Bütün mesele o bölgeden yapılacak, bize yapılabilecek herhangi bir tacize karşı, şunu bilecekler ki Türkiye gereğini her an yapacaktır."

 

 

“Münbiç yeni bir şey değil”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Münbiç meselesiyle ilgili ABD Başkanı Donald Trump ile yeniden görüşmesinin söz konusu olup olamayacağına ilişkin soru üzerine, Münbiç'in kendileri için yeni bir şey olmadığını, Obama döneminden beri üzerinde durduklarını söyledi.

Münbiç'le ilgili "Devletlerin devamlılığı esastır" ilkesinden olaya bakıldığında Obama'nın kendilerine "Kesinlikle buralarda PYD, YPG, bunlar duramaz, bunlar Fırat'ın doğusuna çekilecektir." sözünü verdiğini ifade ederek, Obama'dan sonra yeni yönetiminin kendilerine yine benzer sözler verdiğini anlattı.

Kendilerine "Bakın buralar ne PYD ne YPG'nin." dediklerini dile getiren Erdoğan, "Bunlarla buranın yakından uzaktan bir alakası yok. Buraların yaklaşık yüzde 90'ı tamamen oradaki Arap nüfusa aittir. Böyle olduğuna göre size de bize de düşen, buraları sahiplerine teslim etmektir” dedi.

“Bu yaklaşımlar Trump’ın kendi iradesi değildir”

Erdoğan şöyle devam etti:

“Sayın Tillerson, Türkiye ziyaretinde kendisiyle konuştuğumuzda da bize Münbiç'in güvenliğini beraber sağlayalım teklifiyle geldi. 'Güvenliğini beraber sağlayalım' dediği zaman bundan ne anlaşılır? 'Buralara bizim girmek gibi niyetimiz yok, buradan bu terör örgütlerini çıkaralım ve buranın güvenliğini ABD-Türkiye birlikte sağlayalım.' Bizim şu anda bulunduğumuz nokta bu. Ya güvenliği sağlamada müşterek hareket edebiliriz, ama 'Buradan biz çıkmayız, biz buradayız.' gibi yaklaşımlar bana göre Sayın Trump'ın kendi iradesi değildir diye düşünüyorum. Biz zaten bu tür gelişmelerde de anında Sayın Trump ile de Sayın Putin ile de bu tür görüşmeleri yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz.”

"Amerika'nın teklifi olarak düşünüyorum"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Trump'la telefon görüşmesinde edindiğiniz izlenim neydi? Varılması planlanan o mutabakata sadık kalacaklarına dair bir sinyal aldınız mı Amerikan yönetiminden?" şeklindeki soru üzerine de şu anda Tillerson'la yaptıkları görüşmeyi dile getirdiğini kaydetti.

Erdoğan, onu da tabii Amerika'nın bir teklifi, düşüncesi olarak düşündüğünü belirterek, "Ama bizim bu konudaki düşüncemiz belli. Biz Münbiç'le ilgili ne diyoruz? Türkiye olarak biz kesinlikle buralarda bir işgal kuvveti olarak bulunamayız. Buraların sahipleri kimlerse biz buraları sahiplerine teslim edelim. Bu konuda yardımcı olun. Amerikan'ın üzerine düşen görev budur. Bizim üzerimize düşen görev budur. Rusya'nın üzerine düşen görev budur. İran'ın üzerine düşen görev de budur. Hep birlikte biz bunu yapmalıyız." dedi.

 

BUGÜN NELER OLDU

Bu haber 148094 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Pençe Kilit'te
Pençe Kilit'te "metan gazı" faciası! 12 askerimiz şehit oldu......
Pençe Kilit'te
Pençe Kilit'te "metan gazı" faciası! 12 askerimiz şehit oldu......