Cuntacılar, Denizli’den uçakla alacakları 550 komandoyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni basacaktı. Ancak vatandaş uçak pistini ve komandoların yolunu kesince, planları da suya düştü

Malatya Cumhuriyet Savcılığı'nın yürüttüğü soruşturmada, Kayseri'den 7 kargo uçağını kaçıran FETÖ'cü hainlerin, Denizli Çardak'tan 550 komandoyu uçağa alıp, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne baskın yapmayı planladığı belirlendi. Darbeci pilotlar Kayseri 1. Komando Hava İndirme Tugayı'ndan 2 A400M, 3 C130, 2 de C160 model askeri kargo uçağını kaçırıp, Çardak'taki havaalanına doğru hareket etti. Amaçları Denizli'deki 11'inci Komando Tugay Komutanlığı'ndan 550 komandoyu alıp, Ankara Beştepe'deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne baskın yapmaktı. Ancak darbe girişimini duyan ve askeri araçların havaalanına gittiğini öğrenen Çardaklılar, araçlarına binerek 550 komandonun bulunduğu konvoyun önünü kesti. Bu arada kargo uçaklarının alana inmesini önlemek için de pist, belediye araçları ve iş makineleriyle kapatıldı. Çardak'a inemeyen FETÖ'cü pilotlar bunun üzerine Malatya'ya yöneldi. 3 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istenen Tuğgeneral Emin Ayık, Malatya Valisi'nin emrine rağmen FETÖ'cü pilotlara iniş izin verdi. Tuğgeneral Ayık'ın 'Yurtta Sulh Konseyi' tarafından yayımlanan mesaj formunda "Sıkıyönetim Komutanı" olarak görevlendirildiği de iddianamede yer aldı. Tutuklu darbeci komutanın, eski 2.Ordu Komutanı Adem Huduti'nin Malatya'dan Düzce Cezaevi'ne sevki sırasında "Ne yaptınız çocuklar, beni de yaktınız" demesi üzerine "Olmadı işte komutanım başaramadık" dediği de belirlendi.


Emin Ayık, 4 F-4 savaş uçağının kalkışına izin verdi ancak pistler kapalı olduğu için uçaklar kalkış yapamadı.

Yüzü karartılarak çıkarıldığı CNN’de Türkiye’yi kötüleyen FETÖ’cü haine, Bakan Işık “Şereften yoksun hain” diyerek tepki gösterdi. O hainin Tuğgeneral Mehmet Yalınalp olduğu ortaya çıktı

ABD Fetullah Gülen'in iadesinde ayak diretirken CNN International'ın, FETÖ'cü darbeci askeri ekrana çıkarmasına Milli Savunma Bakanı Fikri Işık'tan sert tepki geldi. Işık, sosyal paylaşım sitesi Twitter'daki hesabından gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'ye ve millete darbe girişiminde bulunan FETÖ üyesi hainlerin, ihanetlerine yurtdışında da devam ettiğini belirten Bakan Işık, şunları kaydetti: "Milletimizin huzuruna çıkmaya yüzü olmayan hain artıkları, Türkiye'ye karşı hasmane tutumu halkımızca malum medyada utanmadan boy gösteriyor. Silahlı Kuvvetlerimize dil uzatan şeref yoksunu hainler ve onları kullananlar bilsinler ki, askerimiz bugün her zamankinden daha güçlüdür. 15 Temmuz sonrası kahraman ordumuz, Fırat Kalkanı ve terör operasyonlarında bütün dünyaya gücünü göstererek milletinin göğsünü kabartmıştır. Hain FETÖ artıklarının kurumlarımız ve ordumuzdan ayıklanması kararlılıkla sürdürülecek, bu bünye bu mikroplardan tamamen temizlenecektir. Bundan sonra da verilecek her göreve hazır ordumuz, aldığımız yeni kahramanlar ve geliştirdiğimiz yeni kabiliyetlerle gücüne güç katacaktır."

HAİNLİĞİNİ BELGELEDİ
Önceki gün FETÖ'cü olan darbeciyi "üst düzey Türk askeri" diye tanıtarak röportaj yapan CNN , askerin kim olduğu açıklanmadı ve yüzü de gösterilmedi. Programa katılan FETÖ'cü asker Türkiye hakkında kötü ifadeler kullanırken, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ve Türk Hava Kuvvetleri'nin "zayıf" durumda olduğunu ileri sürdü. Türkiye'nin "uçak uçurmaktan bile aciz" olduğunu iddia eden FETÖ'cü hainliğini belgeledi.

O ALÇAĞI ARKADAŞLARI TANIDI
CNN'de Mick Krever ve Atika Shubert'a, sesi değiştirilip yüzü de gizlenerek konuşan FETÖ'cü haini mesai arkadaşları tanıdı. Vatan'ın haberine göre o hain, darbeden sonra "geri dön" çağrısına rağmen dönmeyince tek kişilik kararname ile TSK'dan atılan ve Almanya'dan sığınma isteyen Tuğgeneral Mehmet Yalınalp. Yalınalp, 23 Kasım'da Reuters'a ismiyle benzer röportaj vermişti.

‘Mahrem abiler’in itirafları sonucu gözaltı kararı verilen ByLock’çu 177 polisten 100’ü 25 ildeki operasyonlarda yakalandı. Konya ve Trabzon’da ise 2 hâkim gözaltına alındı

ANKARA: Görevden ihraç edilen ya da uzaklaştırılan polisler hakkında yapılan incelemeler sonucunda 177 polis hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. MİT'in çözümlediği ByLock 'server'ında bu polislerin izine rastlandığı, Emniyet'ten sorumlu FETÖ'nün 'mahrem imamlar'ının da bu isimlerin bir kısmını itiraf ettiği belirtildi. 25 ildeki eş zamanlı operasyonlarda söz konusu polislerden 100'ü gözaltına alındı.
MANİSA: Fetullah Gülen'in ablasının oğlu M.A.S.'nin de aralarında bulunduğu 4 kişi tutuklandı.
BURSA: Örgütün Bursa'daki avukatlar imamı gözaltına alındı. Örgütün kentteki 'tarım imamı' Ali Rıza Y. de tutuklandı. Bursa merkezli 7 ilde düzenlenen FETÖ operasyonunda gözaltına alınan 10 şüpheliden 8'i tutuklandı.
ANTALYA: FETÖ/PDY üyesi oldukları iddiasıyla gözaltına alınan 37'si polis 53 şüpheliden 19'u daha tutuklandı. Soruşturmadaki tutuklu polis sayısı 33'e çıktı.
NEVŞEHİR: HSYK 2. Dairesi'nce, ByLock kullandığı iddiasıyla açığa alınan Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı gözaltına alındı. Gözaltına alınan öğretmen Serkan K. ile bilgisayar işletmeni Mehmet Akif U. da tutuklandı.
KONYA: Açığa alınan Konya Bölge İdare Mahkemesi hâkimi N.Ç. gözaltına alındı.
TRABZON: 2.Ağır Ceza Hâkimi Resul Arslan gözaltına alındı.
HATAY: Gözaltına alınan 17 şüpheliden 11'i tutuklandı. Tutuklananlar arasında meslekten ihraç edilen eski İskenderun İlçe Emniyet Müdürü Cengiz Başer de var.
VAN: 4 iş adamı ile 2 akademisyen tutuklandı.
BALIKESİR: 2006-2009 arasında 'Iğdır imamı' olan A.K. Balıkesir'de tutuklandı.
ESKİŞEHİR: 7 emniyet mensubu tutuklandı.
SAKARYA: FETÖ üyesi 8 kişi tutuklandı.
SİVAS: Merkezli 16 ilde düzenlenen FETÖ/PDY operasyonunda 6 polis tutuklandı.

Erkam ÇOBAN-Abbas ÇAKAR - Alpaslan KÖRÜKCÜ - Ali Faik ATAY - Rıdvan UYSAL- Özgür ÖZDEMİR- Halit TURAN- Sırrıberk ARSLAN- Akif YAMAN

***

78 DAVADA HESAP VERİYORLAR
FETÖ, 15 Temmuz'dan sonra açılan toplam bin 235 davada hesap veriyor. Darbeciler ise 21 ilde açılan 78 davada yargılanıyor. Bu davalarda bin 232'si tutuklu bin 986 sanık bulunuyor. Toplam tutuklu sayısı da 43 bin 998'i buldu. Adalet Bakanlığı kayıtlarına göre 15 Temmuz darbe girişiminden sonra savcılıklarda 10 bin 165 soruşturma açıldı. Soruşturmalarda 43 bin 998 kişi tutuklandı. Bu soruşturmalardan bir kısmı başsavcılıklarda tamamlanarak şüphelileri hakkında dava açıldı. Açılan bin 235 davada şüpheli sayısı 6 bin 402'ye ulaştı. Bunlardan 3 bin 481 tutuklu. / ANKARA

***

İSTANBUL'DA 235 BYLOCK'ÇU POLİSE DAVA
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, ByLock kullandığı belirlenen 235 polis memuruna 2 ayrı iddianame ile 'silahlı terör örgütüne üye olma' suçu kapsamında dava açıldı. Başsavcı Vekili İsmail Uçar tarafından onaylanan 86 ve 149 şüphelisi bulunan 2 iddianame ayrı ayrı Ağır Ceza Mahkemeleri'ne gönderildi. Yargılamalar ilerleyen günlerde Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlanacak.

Nazif KARAMAN / ÖZEL İSTİHBARAT

İstanbul Kadıköy'de 6 yıl önce arkadaşı Kerem Altan'ın evinde ölen oyuncu Defne Joy Foster dün Zincirlikuyu Mezarlığı'ndaki kabri başında anıldı. Anmaya annesi Hatice Foster ve yakın dostları katıldı. Anmada konuşan anne Foster, kızının ölümüne Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) bağlı kişilerin sebep olduğunu söyledi. Kızının mezarı başında ağlayan anne "Yüreğim 6 yıldır kan ağlıyor. Kızımın kemikleri sızlıyor. FETÖ'cüler her şeyi sümenaltı etti. Davaya bakan hakim savcılar, Kerem Altan'ın babası ve amcası FETÖ'den cezaevinde. İçimde hala suçluların cezalarını bulacağına dair bir ümit var" dedi. Hatice Foster, kızı ölürken yanında bulunan Kerem Altan'ı ve Altan Ailesi'ni işaret ederek "Bu işte bir bit yeniği var. Onlar sebep oldu kızımın ölümüne" diye konuştu. Avukat Ayşegül Mermer ise Foster'ın ölümüyle ilgili dosyanın şu an Anayasa Mahkemesi'nde olduğunu ve oradan çıkacak sonucu beklediklerini söyledi. FETÖ iddialarının araştırıldığını da belirten avukat, Foster'ın ölümüyle ilgili dosyayı, FETÖ dosyasına bakan savcıya verdiklerini ve savcının doysa üzerinde inceleme yaptığını açıkladı.

İslam'a ve Müslümanlara sosyal paylaşım hesabında yaptığı ağır hakaretlerden dolayı "tutuklama talebiyle" sevk edildiği mahkemede serbest kalan CHP Parti Meclisi Üyesi Sera Kadıgil'in ifadesine ulaşıldı. Sera Kadıgil, mahkemede ezan ile ilgili attığı tweet sebebiyle utandığını" ileri sürdü. Kadıgil, CHP Parti Meclisi'ne girdiğinde eski paylaşımlarını sildiğini de iddia etti. Sera Kadıgil'in tutuksuz yargılanmasına ilişkin kararda "ezan tweet'i ile ilgili utandığını ve pişman olduğunu belirtmesine" işaret edilmesi de dikkat çekti. İşte serbest bırakılan Kadıgil'in o mesajları;
O ezanlar ki şehadetleri dinin temeli ama benim yurdumun üstünde ebedi inlemesin artık nolur ya! Resmen ağzıma ağzıma okunuyor her sabah!!!"
"Hayatta hiçbir laftan tiksinmedim 'Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez'den tiksindiğim kadar",
Van'a yardım göndermeyin gebersin p..enkler" tiplerini gördükçe çok korkuyorum... Mesele Türk olmaksa siz olayı hiç anlamamışsınız ve annem."
Kapıda oynayan çocuklardan rahatsız olunca kızgın yağ dökem mi üstlerine? Ya da uykumdan uandıran ezan için camiyi asıp imamı mı keseyim?"

Hain darbecilerin ilk icraatı Vali ve AK Partili belediye başkanını görevden almak olmuş. Bolu’daki iddianamade gelen ilk emir: AK Partili başkanı görevden al, CHP il başkanını koltuğa oturt

Bolu'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine yönelik soruşturma kapsamında kabul edilen iddianamede, 2 numaralı sanık olarak gösterilen Yarbay Veli Ceylan'ın, darbe girişimi gecesi Vali Aydın Baruş'a müdahale için 10 kişilik manga oluşturduğu belirtildi.

"YERİNE SEN OTUR"
İddianamede sözde "Bolu Düzce Sıkıyönetim Komutanı" olarak adı geçen, eski Bolu 2. Komando Tugayı Komutanı Tuğgeneral İsmail Güneşer'in eski Düzce İl Jandarma Komutanı Bilal Güvener'i aradığı ve "Ben Bolu-Düzce Sıkıyönetim Komutanı Tuğgeneral İsmail Güneşer, Valiyi hemen görevden alıyorsun, yerine sen otur, Belediye Başkanı kim orada, AK Partilidir. Onu da hemen al, CHP İl Başkanını Belediye Başkanlığı makamına oturt, Emniyet Müdürünü görevden al, oraya da şube müdürlerinden birini koy, ertesi gün oraya geleceğim" dediği belirtildi. Güneşer ve 9 rütbeli asker hakkında ağırlaştırılmış müebbet ve 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanacak. Davanın ilk duruşması 6 Mart'ta yapılacak. Darbe girişiminin Samsun ayağını yürüten Samsun Garnizon Komutanı Tuğgeneral Mehmet Şükrü Eken hakkındaki iddianame de kabul edildi. Eken üç kez ağırlaştırılmış müebbet ile 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: PKK, PYD, YPG neyse FETÖ odur. Ülkemde darbe yapan eğer kalkıp Almanya’ya kaçıyorsa Alman yönetimi de bir şeyler yapmalı. İki dost müttefik ülkeyiz. Bu konularda çok daha seri kararlar alınmalı...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ankara'ya çalışma ziyaretinde bulunan Almanya Şansölyesi Merkel'i Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kabul etti. Askeri, siyasi, ekonomik, AB ve NATO, ticari ilişkilerle ulusal, bölgesel bütün terör olaylarının ele alındığı 2.5 saat süren görüşmenin ardından iki lider ortak açıklamalarda bulunup soruları yanıtladı. Erdoğan konuşmasında şunları söyledi:
DAYANIŞMAMIZ SÜRECEK: Terörle mücadelede birlikte neler yapabiliriz konuştuk. Uluslararası terörizmle mücadele sadece bir ülkenin halledebileceği iş değil, uluslararası bir dayanışmanın olmalı. Almanya 3 milyona yakın soydaşımızın yaşadığı ülke, bizim dayanışmamız önem arz ediyor. Dayanışmamızın bundan sonraki süreçte de devam ettireceğimize inanıyorum.

BİR AN ÖNCE NETİCEYE VARMALI: (ABD ve Almanya'nın terör örgütü mensuplarına sahip çıkması) PKK neyse, PYD neyse, YPG neyse FETÖ odur. Benim ülkemde devlete darbe yapacak ve bu darbe yapan eğer kalkıp Almanya'ya kaçıyorsa, Almanya'da barınıyorsa bunlara karşı Alman yönetiminin bir şeyler yapması gerekiyor. Adalet bakanları birbirleriyle ilişki kurmak suretiyle belge, bilgi bunlar gönderilebilir ama biz Amerika'ya da 85 koli belge, bilgi gönderdik, hala yargıdan çıkacak kararlar bekleniyor. Biz aynı zamanda NATO'da beraberiz, iki dost, müttefik ülkeyiz. Bu konularda çok daha seri kararlar almak suretiyle inanıyorum ki 'geciken adalet adalet değildir' anlayışını biz tersyüz edip bir an önce neticeye varırsak isabetli olur diye düşünüyorum.

HAKİKAT PAYI YOK: (Anayasa değişikliğiyle ilgili muhalefetin asılsız iddiaları) Yarın öbür gün metin parlamentodan bana ulaşacak. En ufak bir hakikat payı yok. Yasama organı, yürütme, yargı yine var. Burada güçler ayrılığı noktasında bunların yok edilmesi diye bir şey söz konusu değil. Bütün mesele şudur; Yürütmenin çok daha seri çalışmasını sağlayacak imkanlar verilmiş. Yasama organının çok daha seri yolları açılmış, yargı aynı şekilde varlığını koruyor, o da işlevini aynı şekilde sürdürecektir. Muhalefetin bu konuda hedef saptırmaya yönelik gayretleri var. Şimdi nihai kararı verecek yer millettir. Millet nasıl bir karar verirse buna da herkes uymak zorundadır. Nisan ayında sandık milletin önüne gelecektir. Nihai karar mercii de burasıdır.

ALMANYA BAŞBAKANI MERKEL GAZİ MECLİS'İ ZİYARET ETTİ!

MERKEL SON 1.5 YILDA 5'İNCİ KEZ TÜRKİYE'DE
Merkel 12 yıllık iktidarı süresince Türkiye'ye dokuzuncu ziyaretini gerçekleştirdi. İlk ziyaretini 2006'da yapan Merkel daha sonra 2010 ve 2013'te geldi. Merkel mülteci krizi nedeniyle son 1.5 yılda Türkiye'ye 5 kez geldi. 2015'te biri G-20 Zirvesi olmak üzere iki kez gelen Merkel, 2016'da ise 3 kez Türkiye'ye geldi.

İSLAMİST TERÖR SÖZÜNE TEPKİ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Merkel'in kullandığı "İslamist terör" ifadesine ise tepki gösterdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İslamist terör ifadesi biz Müslümanları ciddi manada üzmektedir. Böyle bir ifade kullanılamaz, doğru değildir. Çünkü İslam ile terör bir araya gelemez. İslam'ın kelime anlamı barıştır. DEAŞ terör örgütünden dolayı, kalkıp 'İslamist terör'ü kullanırsak bu üzücü olur. Bunu lütfen kullanmayalım" dedi. Hatasını anlayan Merkel ise İslam ile İslamist terimleri arasında farklar bulunduğunu ifade ederek, ülkesinde insanların Müslümanlara karşı çok büyük takdir duyduklarını ve işbirliği içinde teröre karşı birlikte mücadele verdiklerini söyledi.

'TÜRK HALKI DEMOKRASİ İÇİN CANINI ORTAYA KOYDU'
Erdoğan'ın ardından söz alan Merkel şunları söyledi:
Darbe teşebbüsünden sonraki ilk ziyaretim. Terörle mücadele konusunun çok önemli olduğunu ve aynı zamanda bu darbe teşebbüsüne neden olanların da cezalandırılması gerektiğini, fakat aynı zamanda suçun bireysel olarak tespit edilmesi gerektiğini ifade ettim.
Bu darbe teşebbüsünde Türk halkının demokrasi ve demokratik ilkeler için nasıl canını ortaya koyduğunu gördük. Bizim adım atmamız için elimizde kanıtlar olması gerekiyor. Mahkemeler bunu değerlendiriyor, bazı koşullarda iadelerin yapılamayacağı yönünde... Bundan sonra adalet bakanlarımız görüşmeler yapacak. Mahkemelerin sonucuna tabii ki saygı duymalıyız.
İslamist terör, her türlü terörle mücadele, PKK da buna dahil, bu mücadelede yakın bir işbirliği içinde olmamız gerektiğini konuştuk. Daha yakın işbirliği içinde olma sözü verdik. Mülteci konusunda Türkiye'nin olağanüstü çabalar harcadığını belirttim.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN VE MERKEL ORTAK BASIN TOPLANTISI DÜZENLEDİ

ERDOĞAN'DAN MERKEL'E MÜTTEFİK SİTEMİ
Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, görüşmenin önemli gündem maddesi terörle mücadele oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, PKK, FETÖ ve DHKP-C terör örgütlerinin Almanya'daki faaliyetleri ve yapılanmaları hakkında endişelerini Merkel ile paylaştı. Erdoğan, bu terör örgütlerinin faaliyetlerine göz yumulmasının müttefiklik ilişkisi ile bağdaşmadığı ifade etti. Erdoğan, geri kabul anlaşması neticesinde Ege Denizi'nde yaşanan ölümlerin sona ermesinde Merkel'in katkılarının önemli olduğunu ifade ederek, AB'nin bu konuda üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmediğini hatırlattı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, mektupla davet ettiği Avrupa Birliği'ne üye ülkelerin 27 büyükelçiyle bir araya geldi. Kahvaltılı toplantıda FETÖ ile mücadele çerçevesinde ilan edilen OHAL sürecinde referandumun sağlıksız olduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, büyükelçilerin sorularını yanıtlayıp bol bol Türkiye'yi şikâyet etti. Türkiye'ye karşı olumsuz tavrıyla bilinen AB ülkelerine adeta brifing veren Kılıçdaroğlu, hedeflenen başkanlık sistemiyle rejim değişikliğinin amaçlandığını belirtti. Toplantı sonunda CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz ve AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger ortak açıklama yaptı.

FETÖ'nün 160 ülkeye yayılan okulları ile ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından dev bir soruşturma başlatıldı. Bu kapsamda İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne, 160 ülkedeki 400 okulda çalışan Türk öğretmenlerin tespit edilmesi için talimat yazısı yazıldı.

PASAPORTLARA İPTAL...
Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Gökalp Kökçü tarafından yazılan talimat yazısında, örgütün amaçları doğrultusunda faaliyet gösteren yurtdışı okullarında görevli yönetici, öğretmen ve personelin açık kimlik, iletişim ve adreslerinin belirlenmesi istendi. İstanbul Başsavcılığı ayrıca, kimlikleri tespit edilecek şüphelilerin pasaportlarının iptal edilmesini istedi. Savcılık, yurtdışında ve yurtiçinde olan şüphelilerin ayrı ayrı gruplandırılmasını da talep etti. Soruşturma kapsamında, yurtdışında bulunanlar hakkında yakalama kararı çıkarılacağı ve iadelerinin talep edileceği bildirildi. Başsavcılık ayrıca yurtdışı okulları ile bağlantılı dernekleri de soruşturma kapsamına aldı. Dernek yöneticisi ile üyelerinin ByLock ve benzeri iletişim araçları kullanıp kullanmadıkları ve de örgütün bankasında hesapları bulunup bulunmadıkları araştırılacak.

Tokat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında Beytüşşebap eski Kaymakamı, Elazığ Valiliği Hukuk Müşaviri Kadir Güntepe'nin tutuklanmasında önemli detaylar ortaya çıktı. Güntepe’nin 'Bylock' kullandığı, kaymakamlar imamı H.Ö. ile 30'dan fazla görüştüğü, çelişkili ifadeler verdiği ve görevinden ihraç edilen eski kaymakam B.C. ile yakın ilişkisinin neden olduğu belirtildi.

Tokat Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 15 Temmuz darbe girişiminden sonra, Tokat Cumhuriyet Başsavcısı iken Yargıtay Cumhuriyet Savcılığı görevine atanan Erdoğan Bayrakdar'ın tayin öncesi yürüttüğü, FETÖ/PDY'nin örgütün mülkiye yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında Beytüşşebap eski Kaymakamı Kadir Güntepe'nin tutuklanma nedenleri ortaya çıktı.

İşte Güntepe'nin birbirinden çelişkili ifadeleri:

"BYLOCK KULLANMADIM" DEMİŞTİ

Emniyet Müdürlüğü'nde 'Susma hakkını' kullanan Kadir Güntepe'nin adliyedeki ifadesinde örgütün gizli haberleşme programı 'ByLock'u kullanmadığını öne sürdü. Ancak, Kadir Güntepe'nin 27 Ağustos 2014 tarihinde cep telefonuna Amasya'nın Hamamözü İlçesi'nde görev yaparken burada 'Amasya Kaymakamlar imamı' olan H.Ö. tarafından 'ByLock' programının yüklendiği ortaya çıktı.

AMASYA KAYMAKAMLAR İMAMI İLE 30'DAN FAZLA GÖRÜŞME

Ayrıca 2012 yılında H.Ö. görüşmeye başlayan Kadir Güntepe'nin Bylock üzerinden 30'un üzerinde görüşme yaptığı belirlenirken, ifadesinde de çelişki cevaplar verdiği ortaya çıktı.

EŞİMİN RAHATSIZLIĞI NEDENİYLE H.Ö İLE TANIŞTIM

Aynı soruşturma kapsamında adli kontrol şartıyla serbest bırakılan eşi Zeynep Güntepe'nin 2014 yılının Ocak ayında rahatsızlandığını belirtmesine rağmen, Kadir Güntepe'nin eşinin rahatsızlığı dolayısıyla 'Amasya Kaymakamlar imamı' olan H.Ö. ile 2013 yılında tanıştığını söylediği belirtildi.

EŞİYLE NASIL TANIŞTIĞI

Zeynep Güntepe'nin ifadesinde, eşi ile internet üzerinden tanıştığını ifade ederken, 97'inci dönem kaymakamlarından Kadir Güntepe'nin ise bir arkadaşının vasıtasıyla eşiyle tanıştığını söylediği belirlendi.

KPSS ÇALIŞMA İMAMI İLE İLİŞKİSİ

Güntepe'nin Amasya'nın Hamamözü kaymakamı iken yine 2014 yılında Amasya'nın Göynücek ilçesinde görev yapan ve meslekten ihraç edilen kaymakam B.C. ile ilişkisinin olduğu belirlendi. Güntepe'nin örgütün KPSS çalışma evlerinde imam olarak görev yapan ve tutuklu bulunan O.A. ile de temasının bulunduğu tespit edildi.

ÜNİVERSİTE YILLARINDA KALDIĞI EV

Üniversite yıllarında nerede kaldığı ile ilgili soruya ise Kadir Güntepe'nin örgütün evlerinde kalmadığını söylediği, Sincan ve Etimesgut ilçelerinde bir evde kaldığını söylediği, aynı evde birlikte kaldığı arkadaşlarının ismini ise veremediği kaydedildi.

KADİR GÜNTEPE TUTUKLANDI KADİR GÜNTEPE'NİN EŞİ SERBEST BIRAKILDI

Çanakkale Savaşları’nda şehit olan Safranbolulu Mehmet Çavuş’un mezarı, Gelibolu Tarihi Yarımadası’nda yapılan örtü temizliği çalışması sırasında ortaya çıkarıldı

Çanakkale Gelibolu Yarımadası Tarihi Alan Başkanlığı, Çanakkale Savaşları'nın yaşandığı bölgede ve Eceabat ilçesine bağlı Kilitbahir köyü sınırları içinde yeni yapılan Ağadere Ağır Mecruhin Hastanesi ve Şehitliği alanında örtü temizliği yapıldı. Çalışmalar sırasında görevli ekipler, bir şehit mezarı tespit etti. Toprak ve otların arasında kalıp kaybolan mezar, temizlenerek 102 yıl sonra gün yüzüne çıkarıldı. Çanakkale'de şehit olan kahraman askerlerden Safranbolulu Mehmet Çavuş'a ait olduğu belirlenen mezar taşındaki yazı daha sonra tercüme edildi. Çevresi ahşap çitlerle çevrilen şehit mezarı, yanına kime ait olduğunu anlatan bir tabela konularak, bölgeye gelenlerin ziyaretine açıldı. Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, "O dönem vatan, millet için, bu topraklar için şehit düşmüş bu büyük asker, Çanakkale ruhuyla, vatan aşkıyla ölüme yürümüş, şehadet mertebesine ulaşmıştır. Mezar taşında, 'İhvana, bakıp sanmayın ki ben öldüm değil ancak askerin son rütbesini buldum. Din ve vatanımızın yaşaması için Türk'ün, bilin ki kardeşler en şereflidir bu ölüm. 42. Alay'ın 2. Tabur'undan. Zağferanbolulu (Safranbolu) kalıpçı Ali Usta mahdumu Mehmet Çavuş ruhuna Fatiha' yazmaktadır. Onların bu kahramanlığı sayesinde bu topraklarda al bayrağımız dalgalanıyor, özgürce, bağımsız olarak yaşıyoruz. Allah onlardan razı olsun" dedi.