Giriş Tarihi: 01.11.2016 17:41 Son Güncelleme Tarihi: 01.11.2016 18:40
Kışanak'ın yerine görev yapacak isim belli oldu! Yarın başlıyor

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne Etimesgut Kaymakamı Cumali Atilla Kayyum atandı. Atilla görevine yarın başlıyor...
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak'ın tutuklanmasının ardından, İçişleri Bakanlığı tarafından yerine kayyum olarak Ankara'nın Etimesgut Kaymakamı Cumali Atilla atandı. Atilla yarın sabah göreve başlayacak.
CUMALİ ATİLLA KİMDİR?
1964 Elazığ doğumlu olan Cumali Atilla ilk ve orta öğrenimini Elazığ'da, Yükseköğrenimini İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinde tamamladı. 1990 Yılında Erzincan Kaymakam adayı olarak göreve başladı. Dil eğitimi ve yönetim sistemi konularında çalışmalar yapmak üzere 8 ay İngiltere'de bulundu.
DİYARBAKIR'DA VALİ YARDIMCILIĞI YAPTI
3 yıllık staj dönemi içerisinde Çorum Uğurludağ ve Afyon Çobanlar ilçesinde Kaymakam vekilliği görevini yürüttü. Daha sonra sırayla Giresun'un Piraziz, Muş'un Malazgirt, Bolu'nun Mengen Kaymakamlığı, Diyarbakır Vali Yardımcılığı ve Konya Beyşehir Kaymakamlığı görevinde bulundu. 23 Eylül 2011 tarihinde Etimesgut Kaymakamlığı görevine başlayan Atilla evli ve 3 çocuk babasıdır.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne kayyum
Etimesgut Kaymakamı Cumali Atilla, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne kayyum olarak atandı.

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak ve Meclis üyesi olan eş Başkan Fırat Anlı'nın gözaltına alınıp çıkarıldıkları mahkemede "Silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan tutuklamalarının ardından, belediyeye kayyum atandı.
CUMALİ ATİLLA SABAH GÖREVE BAŞLAYACAK
Kayyum görevinin Etimesgut Kaymakamı Cumali Atilla'ya verildiği öğrenilirken, Atilla'nın yarın sabah iş başı yapacağı öğrenildi.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak'ın tutuklanmasının ardından, İçişleri Bakanlığı tarafından yerine kayyum olarak Ankara'nın Etimesgut Kaymakamı Cumali Atilla atandı.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Ankara'nın Etimesgut ilçesi Kaymakamı Cumali Atilla görevlendirildi.
1964 Elazığ doğumlu olan Atilla, ilk ve orta öğrenimini Elazığ'da, yükseköğrenimini İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinde tamamladı.
Atilla, 1990'da Erzincan kaymakam adayı olarak göreve başladı.
Dil eğitimi ve yönetim sistemi konularında çalışmalar yapmak üzere 8 ay İngiltere'de bulunan Atilla, üç yıllık staj döneminde Çorum Uğurludağ ve Afyon Çobanlar ilçesinde kaymakam vekilliği görevini de yürüttü.
Cumali Atilla, daha sonra sırayla Giresun Piraziz, Muş Malazgirt, Bolu Mengen ve Konya Beyşehir Kaymakamlığının yanı sıra Diyarbakır Vali Yardımcılığı görevini de yürüttü.
Atilla 23 Eylül 2011'den bu yana Etimesgut Kaymakamlığı görevini yürütüyordu.
KIŞANAK 30 EKİM'DE TUTUKLANMIŞTI
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini yürüten Gültan Kışanak, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca, "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 25 Ekim'de gözaltına alınmış, 30 Ekim'de sevk edildiği mahkemece tutuklanarak Kocaeli F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumuna sevk edilmişti.
FLAŞ! Kılıçdaroğlu ifadeye çağrıldı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bilal Erdoğan’a “Hakaret” ettiği iddiasıyla hakkında açılan davada tebligatla ifadeye çağrıldı. Mahkeme, Kılıçdaroğlu’nun 2 Aralık tarihinde Ankara’da ifadesinin alınmasına karar verdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'a "basın yoluyla alenen hakaret" iddiasıyla yargılandığı davada talimatla ifade vermesi için 2 Aralık'ta Ankara 29. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya çağrıldı.
İNCELEME TAMAMLANDI
Bakırköy 50. Asliye Ceza Mahkemesi, Kılıçdaroğlu hakkında Bilal Erdoğan'a "basın yoluyla alenen hakaret ettiği" iddiasıyla 4 aydan 2 yıl 8 aya kadar hapis cezası istemiyle savcı Kadir Yılmaz hazırlanan iddianameye ilişkin incelemesini tamamladı. İddianameyi kabul eden mahkeme, Kılıçdaroğlu'nun ikamet adresinin Ankara'da görülmesi nedeniyle ifadesinin talimatla alınmasına karar vererek, Ankara nöbetçi asliye ceza mahkemesine yazı yazdı.
DURUŞMAYA GELİP İFADE VERMESİ...
Bunun üzerine görevlendirilen Ankara 29. Asliye Ceza Mahkemesi de Kılıçdaroğlu'na 2 Aralık'taki duruşmada ifade vermesi için tebligat gönderdi.
Ankara 29. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşma, saat 13.00'te yapılacak. Bu arada, Kılıçdaroğlu hakkında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şikayetini geri çekmesi sebebiyle "kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret" suçundan takipsizlik kararı verilmişti.
Akın Atalay hakkında yakalama kararı!
Akın Atalay suçunu resmen tescilledi!
Cumhuriyet Gazetesi'ne FETÖ ve PKK adına suç işlediği iddiasıyla başlatılan operasyondan bir gün önce yurt dışına çıktığı belirlenen Cumhuriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay'ın Türkiye'ye dönüş biletini iptal ettiği öğrenildi. Atalay operasyonlardan önce yurtdışına çıkması ve dönüş biletini iptal etmesi ile kaçtığını ispatlamış oldu.
Cumhuriyet Gazetesi'ne yönelik başlatılan operasyon kapsamında hakkında gözaltı kararı çıkarılan fakat operasyondan bir gün önce yurtdışına çıktığı belirtilen Cumhuriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay ile ilgili yeni bir gelişme yaşandı.
Pazar günü Almanya Köln'e uçtuğu belirlenen ve bugün 23.00'e dönüş bileti alan Akın Atalay'ın dönüş biletini açığa aldığı öğrenildi. Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi olan ve aynı zamanda İcra Kurulu Başkanı olarak görev yapan Akın Atalay'ın gazeteyi FETÖ'nün yayın organı haline soktuğu iddia ediliyor.
Atalay'ın Almanya'da Can Dündar'la birlikte olduğu biliniyor. Can Dündar sosyal medya hesabından Akın Atalay'ın yanında olduğuna ilişkin fotoğraf paylaşmıştı.
Cumhuriyet Gazetesi yöneticilerine yönelik terör örgütleri FETÖ ve PKK adına suç işledikleri gerekçesiyle başlatılan operasyonda önce yurt dışına çıktığı belirlenen gazetenin İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay hakkında yakalama kararı çıkarıldı.
Terör örgütleri FETÖ ve PKK lehine suç işledikleri iddiasıyla operasyon başlatılan Cumhuriyet Gazetesi'nin İcra kurulu başkanı Akın Atalay tüm çağrılara rağmen polise teslim olmayınca hakkında yakalama kararı çıkarıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında hakkında gözaltı kararı verilen ve adresinde arama yapılan Akın Atalay tüm çağrılara rağmen güvenlik güçlerine teslim olmayınca soruşturma savcısı harekete geçti. Operasyondan bir gün önce yurt dışına çıktığı belirlenen Akın Atalay hakkında Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'nden soruşturma savcısınca yakalama talep edildi.
Talebi değerlendiren İstanbul 4. Sulh Ceza Hakimliği Atalay hakkında yakalama kararı çıkardı. Kararda Akın Atalay'ın adresinde bulunamadığı, yurt dışında bulunduğunun öğrenildiği, kaçma şüphesinin var kabul edildiği belirtildi. Kararda ayrıca şüpheli Akın Atalay'ın gazeteyi yöneten Cumhuriyet Vakfı'nın yöneticisi olduğu, Cumhuriyet'in FETÖ ve PKK terör örgütlerinin lehine ve eylemlerini meşrulaştırıcı yayınlar yaptığı, Atalay'ın da bu yayınlardan sorumlu olduğu ifade edildi...
Cumhuriyet Gazetesi'ne FETÖ ve PKK adına suç işlediği iddiasıyla başlatılan operasyondan bir gün önce yurt dışına çıktığı belirlenen Cumhuriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay'ın Türkiye'ye dönüş biletini iptal ettiği öğrenildi. Atalay operasyonlardan önce yurtdışına çıkması ve dönüş biletini iptal etmesi ile kaçtığı yönündeki iddiaları haklı çıkardı.
Cumhuriyet Gazetesi'ne yönelik başlatılan operasyon kapsamında hakkında gözaltı kararı çıkarılan fakat operasyondan bir gün önce yurtdışına çıktığı belirtilen Cumhuriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay ile ilgili yeni bir gelişme yaşandı.
Pazar günü Almanya Köln'e uçtuğu belirlenen ve bugün 23.00'e dönüş bileti alan Akın Atalay'ın dönüş biletini açığa aldığı öğrenildi. Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi olan ve aynı zamanda İcra Kurulu Başkanı olarak görev yapan Akın Atalay'ın gazeteyi FETÖ'nün yayın organı haline soktuğu iddia ediliyor.
Atalay'ın Almanya'da Can Dündar'la birlikte olduğu biliniyor. Can Dündar sosyal medya hesabından Akın Atalay'ın yanında olduğuna ilişkin fotoğraf paylaşmıştı.
Milli Savunma Bakanı Işık'tan AHaber'e flaş açıklamalar

Milli Savunma Bakanı Fikri Işık AHaber'de Murat Akgün'ün sorularını yanıtladı. Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, sınıra yapılan zırhlı araç sevkiyatına ilişkin, "Türkiye her türlü ihtimale önceden hazırlık yapmak durumunda, bu hazırlıkların bir parçası" dedi.
Ahaber'de Murat Akgün'ün sorularını yanıtlayan Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, sınıra yapılan zırhlı araç sevkiyatına ilişkin, "Bölgemizde önemli gelişmeler var. Bir taraftan Türkiye'nin içerisinde çok ciddi bir terörle mücadele var, diğer yandan da sınırımızın hemen diğer tarafında önemli gelişmeler var. Bütün bu gelişmelere hazırlıklı olmak açısından yapılan bir çalışma bu. Türkiye her türlü ihtimale önceden hazırlık yapmak durumunda, bu hazırlıkların bir parçası." dedi.
Milli Savunma Bakanı'nın AHaber'e açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
ANKARA'DAN TANKLAR, TANK KURTARICILAR VE ÇANKIRI'DAN TEKERLEKLİ ARAÇLAR VE İŞ MAKİNALARI, ŞIRNAK SİLOPİ'YE DOĞRU İNTİKALE BAŞLADI. BU DURUM İÇİN 'IRAK'A GİRİLMESİ AN MESELESİ ŞEKLİNDE YORUMLAR YAPILIYOR' DOĞRU MU?
Bölgemizde önemli gelişmeler var. Bir taraftan Türkiye'nin içerisinde çok ciddi bir terörle mücadele var, diğer yandan da sınırımızın hemen diğer tarafında önemli gelişmeler var. Bütün bu gelişmelere hazırlıklı olmak açısından yapılan bir çalışma bu. Türkiye her türlü ihtimale önceden hazırlık yapmak durumunda, bu hazırlıkların bir parçası.
Irak ile temaslar devam ediyor. Türkiye'nin kırmızı çizgileri var o çizgiler aşılırsa Türkiye yapması gerekeni yapacaktır. Şu anda diyaloglarımız devam ediyor. Öyle bir durum söz konusu değil. Musul'un demografik yapısını değiştirecek gelişmeler Türkiye'nin kırmızı çizgisidir. Bu konular Irak ile ve koalisyonla görüşülüyor. Bu arada Türkiye tabii ki gereken hazırlığı yapıyor. Terör tehditlerine asla müsade etmeyeceğiz. Türkiye olarak her ihtimale hazırız.
Şİİ MİLİSLERİN MUSUL VE TELAFER'E GİRMESİ
Yabancı unsurların Musul'a girmesi ve işin içinden çıkılmaz bir duruma gelmesini istemiyoruz. İstikrarsızlığa Türkiye'nin seyirci kalmasını kimse beklemesin. Türkiye'nin hem bölgesel güvenliğini hem de tarihi bağı olan insanlar için hak kaybına uğramasına seyirci kalmayacağız. Irak'ın toprak bütünlüğüne yönelik bir adım değil. Musul operasyonunu fırsat bilerek yabancı unsurların terör örgütlerinin burada zemin kazanacak hiçbir gelişmeye Türkiye müsade etmeyecek. Bölgenin yabancısı olan ve çatışamları körükleyecek bir duruma müsade etmeyeceğiz. İnsanların kendi toprağını kendisinin savunması önemli. Musul'un DEAŞ'tan temizlenmesini istiyoruz. Türkiye gelişmeleri yakından takip ediyor.
KUZEY IRAK'TA GÜVENLİ BÖLGE
Bu konular muhataplarımızla görüşülüyor. Türkiye'nin kırmızı çizgilerinin korunmasını hedefliyoruz. Bu sevkiyat Genelkurmay Başkanımızın bir çalışması detaylarını paylaşamayız.
RUSYA HALEP'E GİRERSE...
Bizim baştan beri tavrımzı belli. Suriye küresel güçlerin çatışma alanı olamaz. Üzerinde ısrarla durmamız gereken Suriye'deki problemin barışçı yollarla çözümü. Türkiye olarak bunu yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. İsteğimiz bu işe barışçıl bir çözümün bulunması. Türkiye'nin çabası hep bu yönde oldu. Siviller bombalanarak ne elde edilecek?
İnsani durum Halep'te kötüleşirse bu durumdan kimsenin çıkarı olmayacak. Buna Rusya'da dahil. Bu noktada Türkiye amaçlarının gerçekleşmesi için tüm paydaşlarıyla görüşüyor.
RAKKA OPERASYONU
Rakka'da yapılacak operasyon bir anda RAkka'da DEAŞ'ın temizlenmesi için topyekün bir harekat olmayacak. Öncelikle izolasyon yapılacak. NATO
Savunma Bakanları toplantısında PYD ve YPG unsurlarının kullanılmaması şartıyla Türkiye'nin gereken desteğini vereceğini söyledik. Türkiye olarak bu bölgeden kaynaklanan terör tehdidine maruz kalan bir ülke olarak bunu mevkidaşlarımıza anlatıyoruz. Biz bunları ısrarla belirtmeye devam edeceğiz. ABD'yi bu noktada ısrarla cesaretlendiriyoruz. PYD ve YPG'ye mahkum değilsiniz diyoruz. Bu durum bölgede kalıcı barışın sağlanmasınada katkı sağlar.
MÜNBİÇ'TEKİ PYD UNSURLARI
Bu noktada uzun süre arzu ettiğimiz gelişmeler olmadı. Yakın zamanda bu konuda çalışmalar başladı. ABD'nin taahhütlerini yerine getirme noktasında birlikte çalışmak için zemin daha iyi. Münbiç kesinlikle boşaltılacak. PYD ve YPG güçleri orada barınmayacak .
BAŞİKA'YA TAKVİYE YAPILACAK İDDİASI
Peşmergenin Başika'yı DEAŞ'tan temizlerken topçularımzı onlara destek verdi. Irak hükümeti ile Türkiye arasındaki kopukluğu gidermeye çalışıyoruz. Irak'ın toprak bütünlüğünü esas alan bir birliktelik sağlanacak.
Başika'daki askerimizin güvenliği bizim için olmazsa olmaz. Bunun için ilave kuvvet gerekirse gider. Türkiye'nin kimsenin toprağında gözü yok ama tehdit oluşturabilecek durumlarda Türkiye gerekeni yapacaktır.
SINIR SEVKİYATININ ARKASI GELECEK Mİ?
Bunu burada paylaşmak doğru değil. Şu an Çankırı'dan birlikleri sevkettik. İhtiyaç duyulan güç kuvvet ihtiyaç duyulan bölgelere kaydırılır.
IRAK İLE MÜZAKERELER
Türkiye'nin kırmızı çizgileri aşılırsa bu noktada da karşımızda kayıtsızlık görürse durum değerlendirilir. Şu an önceliğimiz Irak hükümeti ile koordineli çalışmak.
BÖLGEDE DEAŞ, PYD, YPG'NİN ORTAK ÇALIŞTIĞI İDDİALARI
Bölgede kimin eli kimin cebinde belli değil. Bazı yerlerde DEAŞ savaşmadan bölgeyi PYD'ye bırakıyor, bazı yerlerde PYD savaşmadan Peşmerge'ye bırakıyor. Hiçbirisi Türkiye ve ÖSO ile çarpışmadan bir yeri bırakmıyor.
MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞI ÖZEL KUVVETLERE TAKVİYE YAPACAK
200 subay 500 astsubay alınacak. İlk defa Milli Savunma Bakanlığı olarak biz yapacağız. Bölgede bir hareketlilik var. ÖZel kuvetlerimizi güçlü tutmak için böyle bir çalışmayı yürütüyoruz. İlk etapta 700 kişi ihtiyaç olursa duyurularımızı yapacağız. İhtiyaçlar artık stabil değil.
İçeride çok ciddi terörle mücadele yürütülüyor. Bunun için dış kaynağı alıp eğitmek ve özel kuvvetlere hazırlamak daha öncelikli hale geldi. Zaten şu anda elimizdeki kaynak mevcut. Bunun için önceliği dış kaynağa yönlendirdik.
NECDET ÖZEL'İN İFADE VERMEYİ REDDETMESİ
Necdet Paşa'nın kendi takdiri. Ben olsaydım bizzat sorulara cevap vermeyi tercih ederdim.
FETÖ'NÜN TSK'DA YAPILANMASI
Burada herkesin kusuru var. FETÖ'nün TSK'daki yapılanmasını hükümetin üzerine atmak haksızlık olur. Bundan sonra sistemik zaafları kaldırmak ve hiçbir örgütün devleti ele geçirme gibi bir sevdaya kapılmaması için alınması gereken tedbirler.
DARBECİLERİN OYAK'TAKİ PARALARI
Bu konularla ilgili şehit yakınlarımızdan ve gazilerimizden ciddi şikayetler almıştık. Devletin kendisine sağladığı imkanlarla okumuiş bir hain, milli iradenin tecelligahı olan TBMM'yi bombaladı, insanların üzerine ateş açtı. Bu zararların tazmin edilmesi gerekir. Buna mahkeme karar verecek. Eğer OYAK'ta alacağı varsa, buna dokunulur. Oradaki zararın tazmini için neyi var neyi yok el konulur. Buna da mahkeme karar verir. Darbeye karışan kişilerin mahkeme kararıyla paralarına el konulur.
PKK'YA YÖNELİK OPERASYONLAR
Operasyonlar kışında devam edecek. Terör örgütü tarihin en büyük kaybını veriyor. Bu müdadele kararlılıkla sürecek. Tabii ki mevsim şartlarının gereğine uygun olarak operasyonlar devam edecek.
TSK'DAKİ PİLOT SAYISI
Acil ihtiyacımızı karşılayacak kadar pilotumuz var. Daha önce FETÖ'nün baskısıyla ayrılan pilotların geri dönüşleri sağlanıyor. Şubat ayında Harp Okulu'nun 1.2.3. sınıflarından da öğrenci alacağız. Sivil üniversiteden mezun mühendislerde eğitim aldıktan sonra pilotlukla ilgili eğitimleri alabilecek.
YERLİ İHA'LAR
Çok önemli bir savunma sanayi icra komitesi toplantısı yaptık. Orada F-35'ler ile ilgili önemli kararlar aldık. İHA kontrol merkezinin kurulması buradan tüm kurumların faydalanabilmesi için merkezin kurulması kararı aldık. Türkiye'nin her santimetrekaresinin İHA'lar ile kontrol edilmesi hedefimiz var. Altyapının oluşması için önemli kararlar aldık. Merkezi de Ankara'da olacak. F-35'ler ile ilgili 6 tane siparişimiz vardı. 24 tane F-35 siparişi ile ilgili arkadaşlarımızı görevlendirdik. Onlarda gerekli çalışmaları yapacak.
FETÖ eski paşaya 'VIP uçak' tahsis etmiş

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında hazırlanan ve İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, eski Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan'ın çelişkili ifadelerine ve kendisine tahsis edilen "VIP uçağa" dikkat çekildi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında hazırlanan ve İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, eski Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan'ın çelişkili ifadelerine ve kendisine tahsis edilen "VIP uçağa" dikkat çekildi.
SON ANDA POZİSYON DEĞİŞTİRMİŞ
Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosundan sorumlu İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Okan Bato'nun koordinesinde Savcı Berkant Karakaya tarafından hazırlanan iddianamede, Hava Kuvvetleri Komutanlığına bağlı birliklerde yaşanan olayların anlatıldığı bölümde, FETÖ ile bağlantısı olduğu gerekçesiyle Türk Silahlı Kuvvetlerinden (TSK) ihraç edilen ve halen tutuklu bulunan Demirarslan'ın darbe teşebbüsünü öğrendikten sonra Çiğli 2. Jet Ana Üs Komutanlığına geldiği, başarısızlıkla sonuçlanan bu girişimin ardından pozisyon değiştirdiği ve kendini "darbe karşıtıymış" gibi gösterdiği bilgisine yer verildi.
Demirarslan'ın Hava Kuvvetleri Komutanlığında FETÖ mensuplarının çekirdek kadrolara yerleştirilmesi konusunda aktif rol aldığı, Muharebe Arama Kurtarma (MAK) timlerinin üslerde konuşlanması ve bunların örgüt mensuplarını yerleştirilmesine destek verdiğine vurgu yapılan iddianamede, şüphelinin darbeci askerler tarafından hazırlanan sıkıyönetim komutanları listesinde "Hava Kuvvetleri Komutanı" olarak yer aldığına, darbe girişiminin yaşandığı gece, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kaldığı Marmaris'teki otele operasyon için helikopterlerin havalandığı Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığında saat 03.00'e kadar kaldığı ifade edildi.
DARBE BASTIRILINCA ESKİŞEHİR'E...
Soruşturma dosyasında mağdur olan Korgeneral Ata Kalkan, Tümamiral Hasan Nihat Doğan ile Tümamiral Aydın Şirin'in derdest edildiğini eski Çiğli 2. Jet Ana Jet Üs Komutanlığı Kurmay Başkanı Albay Ramazan Elmas'tan öğrenen Demirarslan'ın bu duruma müdahale etmediği, Korgeneral Kalkan, Tümamiraller Doğan ve Şirin'le görüşmediğinin altının çizildiği iddianamede, darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlanacağını anladığı andan itibaren Eskişehir 1. Ana Jet Üs Komutanlığına giderek darbeyi engellemek için müdahil olduğu vurgusu yapıldı.
Demirarslan'ın soruşturma sırasında yaptığı sözlü ve yazılı savunmasında bahsettiği, darbe gecesi Çiğli 2. Jet Ana Üs Komutanlığının yanındaki Kaklıç hava birliğinde beklediği, dolayısıyla "Çiğli'de olan biteni bilmesinin mümkün olmadığı" şeklindeki beyanının irdelendiği iddianamede, "Kaklıç birliğinin, Çiğli 2. Ana Jet Üssüne bağlı bir birlik olduğu, Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı seviyesinde bir korgeneralin, o sırada komutanlığa vekalet eden Çiğli Harekat Komutanını (Albay Ramazan Elmas'ı) görmeden bu birliğe geçmesinin ve 4-5 saat orada beklemesinin, askeri işleyişe ve hiyerarşiye uygun olmadığı çok açıktır.
Şüphelinin İzmir'de darbe girişiminin merkezi olan, Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığında olan biteni gördüğü halde, duruma müdahale etmediği, savunmasının inandırıcı ve samimi görülmediği, darbe girişiminin yön değiştirmesi ve başarıya ulaşmaması üzerine, darbe girişimine karşı görev yapmak zorunda kaldığı, bu hususu savunmasına esas olarak dile getirmekteyse de şüphelinin darbe girişimindeki rolünü ve kastını hafifletmediği değerlendirilmiştir." ifadeleri kullanıldı.
VIP UÇAK TAHSİS EDİLMİŞ
İddianamede, TSK'dan ihraç edilen ve olay gecesi Çiğli 2. Jet Ana Üs Komutanlığında görevli pilotlar Enis Levent ile Mehmet Ali Bardakçı'nın kullandığı uçakla Eskişehir'e giden Demirarslan'la ilgili olarak, "Adı geçen komutan, rehin alınmamıştır, serbestçe Kaklıç üssüne geçerek VIP uçak beklemiştir. Darbe girişiminin merkezlerinden ve lojistik üssü olan Çiğli üssüne hakim olan güçler tarafından onay verilmeden, bu konumda rahatça bulunması ve kendisine uçak tahsis edilmesi mümkün değildir." değerlendirilmesinde bulunuldu.
İDDİANAME AYRINTILARI
İzmir'de, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında İzmir Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya tarafından hazırlanan bin 300 sayfalık iddianame, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmiş, 267 sanık hakkında kamu davası açılmasına, 53 sanığın dosyalarının ayrılmasına, 481 sanık hakkında ise ek kovuşturmaya gerek olmadığına yer verilmişti.
İddianamede, Fetullah Gülen'in "birinci sanık" ve "örgütün elebaşı" olarak aralarında bulunduğu sanıklara "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs, silahlı terör örgütüne üye olma, Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçlamaları yöneltilmişti.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kritik görüşme

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım'ı kabul etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım'ı kabul etti.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde basına kapalı gerçekleşen kabul, yaklaşık 3 saat 30 dakika sürdü.
RTÜK'te 'FETÖ' operasyonu!

RTÜK'te çalışan 28 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Gözaltına alınanlar arasında Daire Başkan Yardımcısı da var...
AYRINTILAR GELİYOR...
İşte "Kılıçdaroğlu o gece neredeydi?" sorusunun yanıtı

Katıldığı bir TV programında 15 Temmuz gecesine ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik sarfettiği sözler büyük tepki toplayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kamu vicdanında sorgulanıyor. Ayrıca Kılıçdaroğlu bu kez cevabı kendi sözlerinde olan daha zor bir soruyla karşı karşıya... İşte Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz'u...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kaldığı otel darbeciler tarafından savaş alanına çevrilen Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "Beyefendi Marmaristeyken meclis topa tutuluyordu. Top atışları kurşun yağmurları arasında TBMM sabaha kadar çalıştı" sözleriyle tepki toplamış ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan "Benim nerede olduğum belli. Peki sen neredeydin?" cevabını almıştı.
SOSYAL MEDYADA BİNLER SORDU: ASIL SEN NEREDEYDİN?
Neredeydin sorusuna cevap veremeyen Kılıçdaroğlu'na bugün de sosyal medyada binlerce tepki ve soru geldi. ##AsılSenNerdeydinKEMAL etiketi ile günün en çok konuşulanları arasına giren Kılıçdaroğlu kendisine yöneltilen soruya halen yanıt vermedi.
Peki Kılıçdaroğlu o gece neredeydi? İşte ayrıntılar...
KALKIŞMANIN AKIBETİ BELLİ OLANA KADAR YOKTU...
15 Temmuz akşamında köprülerin kapatılması ve benzeri gelişmelerin bir darbe kalkışması olduğu söylentilerinin çıktığı dakikalardan itibaren saatler gece yarısını geçene kadar CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'dan haber alınamadı.
23.15'TE İSTANBUL'A GELDİ!
DARBECİLER VARKEN ORADAN NASIL ÇIKTI?
Ancak Kılıçdaroğlu'nun o gece 22.00 uçağıyla İstanbul'a geldiği ve 23. 15 sularında Atatürk Havalimanı'na indiği ortaya çıktı. Bu saat diliminde darbeciler çoktan AHL'yi kapatmıştı. Kılıçdaroğlu'nun o gece askerlerin kapattığı Havalimanından nasıl çıktığı soru hala yanıt bulamadı.
'PEKİ SEN NEREDEYDİN?' SORUSUNUN YANITI KENDİ İFADESİNDE
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kılıçdaroğlu'na yönelttiği "Benim nerede olduğumu herkes biliyor da peki sen neredeydin?" sorusunun yanıtı ise saat gece yarısından sonra NTV'de yaptığı bağlantıda gizli:
"İZLİYORUM"
Kılıçdaroğlu 246 vatandaşın şehit olduğu bin 535 vatandaşın yaralandığı 15 Temmuz gecesinde yaşananları izlemekle yetindiğini şu şekilde ifade etti: "Ben şuan İstanbul'dayım. 22.00 uçağıyla İstanbul'a geldim. Şimdi dikkatle izliyoruz ve arkadaşlar bilgilendiriyorlar."
DARBECİLERE "NEDEN DARBE?" DİYE SORDU!
O gece başka bir TV kanalına konuk olan Kılıçdaroğlu "Bu ülke darbelerden çekti mi? Çekti. Öyleyse neden darbe? neden darbe girişimi?" diye sorabilmiş, sokağa çıkma çağrısı yapıp yapmadığı sorulunca da net ifadeler yerine "Elbette yani yurttaşlar darbelere karşı çıkacaklarsa, demokrasiyi savunacaklarsa çıkmalılar" diyebilmişti.
2010'DA DEMİŞTİ Kİ: KİM DARBEYE KALKIŞIRSA...
Oysa aynı Kılıçdaroğlu 2010 referandumunda "Hayır" kampanyası yürütürken katıldığı Kral FM programında "Şuanda ben söylüyorum. Kim darbe girişiminde bulunacaksa o tankın önüne ilk ben çıkarım" demişti.TANKA SELAM VIP'TEN DEVAM
Ayrıca Gazeteci Yazar Murat Kelkitlioğlu CHP Liderinin o gece Havalimanı trafiğine ilişkin bir yazı kaleme almış ve Kılıçdaroğlu'nun da olduğu CHP ekibinin darbecileri selamlayarak Havalimanından uzaklaştığını iddia etmişti.
CHP'li vekilin iğrenç tweetine AK Parti'den sert cevap!

CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu'nun dün sosyal medya üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında kullandığı cümleler büyük tepki topladı. Erdoğdu'nun iğrenç tweetine AK Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Metiner sert bir cevap verdi.
İşte Metiner'in Sabah.com.tr'ye yaptığı açıklamadan bazı başlıklar
O SÖZ TAM KENDİSİNE OTURUYOR!
Vücudunun neresiyle konuştuğu sözlerinden anlaşılan birinin kuyruk acısını anlarız ama hayasız bir benzetme üzerinden millet iradesine ve milletin seçilmiş Başkanına karşı sergilediği bu tavır kendi tanımladığı konuma cuk oturuyor.
BU AÇIKLAMAYI YAPANIN AKLINDAN ŞÜPHE EDİLİR!
Aynaya bakan sadece kendini görür. Kendinde gördüğünü başkasına mal gibi sadece edebinden değil aklından da şüphe edilir. Seviyesizliğin de bir seviyesi var ama görünen o ki milletvekili kisvesindeki bu herifin seviye bahsinde yeri yok.
CHP'NİN NASIL BİR ÇUKURA DÜŞTÜĞÜNÜN RESMİDİR!
Kılıçdaroğlu CHP'sinin kimler marifetiyle nasıl bir çukura düşürüldüğünün resmidir bu. CHP Türkiye'nin en önemli sorunlarından biridir. CHP, Türk siyasetinin FETÖ ve PKK destekli Haşdi Şabi'sidir.
DİLLERİYLE PİSLİK SAÇMAYA DEVAM EDERLERSE
CHP içindeki kimi unsurların darbeyi yüreğiyle ve bedeniyle önleyen millete ve onun seçilmiş yiğit başkanına karşı hayasızca saldırıya geçen bu FETÖ ve PKK destekli siyasi Haşdi Şabiler şunu iyi bilsin ki milletimiz onlara da hak ettiği dersi vermesini bilir. Ağızlarından çıkana dikkat etsinler ve edepli olsunlar. Dilleriyle pislik saçmaya devam edenlerin seviyesine inmeyiz ama ağızlarının payını vermesini de biliriz, biline.

Malatya merkezli 4 ilde FETÖ operasyonu

Malatya merkezli 4 ilde Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasına (FETÖ/PDY) yönelik operasyonda aralarında asker ve kamu personelinin de bulunduğu 19 kişi gözaltına alındı.
Malatya Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince Malatya merkezli Osmaniye, Şanlıurfa ve Balıkesir'deki 23 adrese eş zamanlı operasyon düzenlendi.
Ekipler, hakkında yakalama kararı verilen ve aralarında jandarmanın da bulunduğu bazı kurumlardan ihraç edilen 23 şüpheliden 19'unu gözaltına aldı.
Şüpheliler sağlık kontrolünün ardından emniyete götürüldü.
Hakkında gözaltı kararı bulunan 4 şüphelinin ise adreslerinde bulunamadığı öğrenildi.
Başbakan müjdeyi AK Parti grubunda verdi

Başbakan Binali Yıldırım, Ak Parti grubunda önemli açıklamalarda bulundu. Savunma sanayi ile ilgili gelişmelere yer verdiği konuşmasında Başbakan Yıldırım, F 35 uçaklarının ilk partisinin 2021 yerine 2018'de Türkiye'ye geleceğini açıkladı.
Başbakan Binali Yıldırım, TBMM'deki grup toplantısında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Savunma Sanayisindeki yatırımlara ilişkin bilgiler veren Başbakan Yıldırım, F 35 uçaklarının ilk partisinin 2021 yerine 2018'de Türkiye'ye geleceğini açıkladı.
Türkiye'nin de içinde olduğu F 35 uçaklarının ilk partisinin 2021 yerine 2018'de Türkiye'ye gelmesi konusunda karar aldıklarını kaydeden Başbakan Yıldırım, "Yeni nesil birleşik savaş uçakları projesiyle Türkiye savunma kabiliyetini artırmış olacak." dedi.
Yıldırım, konuşmasında şunları kaydetti:
"Çalışmalarda yeni teknolojilerden daha fazla faydalanılması için Ar-Ge'ye ayrılan kaynağı artırmaya karar verdik. Savunma Sanayii Müsteşarlığı gelecek 4 yıl için Ar-Ge faaliyetlerine, 650 milyon dolar kaynak ayıracak."
PKK'ya iki ayda ağır darbe

Türkiye'nin barış ve huzurunu bozmak için saldırılar gerçekleştiren, siviller ve çocukları dahi hedef almaktan çekinmeyen terör örgütü PKK'ya yönelik eylül ve ekim aylarında düzenlenen operasyonlarda bin 528 terörist etkisiz hale getirildi. Güvenlik güçlerince Çukurca'da düzenlenen operasyonda kaçan teröristlerin bıraktıkları eşyalar arasındaki notlarda örgütte moral bozukluğu yaşandığı, teröristler arasında birbirlerine silah çekecek seviyede tartışmalar olduğu, bölgedeki terör örgütü mensuplarının sözde grup liderlerine itaat etmedikleri, psikolojik sorunlar yaşadıkları ve örgütten kaçmayı düşündüklerine ilişkin ifadeler yer aldı. Güvenlik güçlerinin, kış hazırlığı yapan PKK'lı teröristlere yönelik yurt içi ve dışındaki operasyonları sürüyor
Türkiye'nin barış ve huzurunu bozmaya yönelik saldırılar gerçekleştiren, siviller ve çocukları dahi hedef almaktan çekinmeyen terör örgütü PKK'ya operasyonlarla karşılık verildi, eylül ve ekim aylarında bin 528 PKK'lı terörist etkisiz hale getirildi.
Ülke genelinde barış ve huzur ortamını bozmayı hedefleyen, genç, yaşlı ve çocuk ayırt etmeksizin saldırılarında sivilleri de hedef alan PKK'lı teröristlere karşı Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Türk Polis Teşkilatı'nın amansız takibi sürüyor.
PKK'YA İKİ AYDA AĞIR DARBE
"Gece, gündüz, şehir merkezi ya da kırsal" demeden yurt içindekiler başta olmak üzere yurt dışında da PKK'lı teröristlerin peşini bırakmayan, haftalarca arazide kalarak operasyonlarını sürdüren güvenlik güçleri, terör örgütü PKK'ya iki ayda ağır darbe vurdu.
Güvenlik güçleriyle karşı karşıya gelmemek için genellikle patlayıcılarla tuzak kuran ya da pusu şeklinde eylemler yapan PKK'lı teröristlerin, ağır kayıp verdikleri için bombalı araçlarla yapmak istediği birçok eylem de ekiplerin dikkati sayesinde önlendi.
125 GÜVENLİK GÖREVLİSİ ŞEHİT OLDU
1 Eylül-31 Ekim'de terör örgütü PKK'nın saldırılarında 35'i köy korucusu, 86'sı asker, 4'ü polis olmak üzere 125 güvenlik görevlisi şehit oldu.
Saldırılarda Hakkari'de 1 Kasım Milletvekili Genel Seçimi'nde AK Parti 1. sıra adayı Ahmet Budak, İçişleri Bakanlığınca Erciş Belediyesi Meclis üyeliği için görevlendirilen Latifiye Mahallesi Muhtarı Mehmet Şerif Doğu, AK Parti Özalp İlçe Başkan Yardımcısı Aydın Muştu ve AK Parti Dicle İlçe Başkanı Deryan Aktert'in de aralarında bulunduğu 16 sivil yaşamını yitirdi, hamile bir kadın ve çocukların da olduğu 32 sivil, operasyonlarda da 12 korucu, 165 asker ve 17 polis yaralandı.
BİN 528 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ
Güvenlik güçleri, ülkenin barış ve huzurunu bozmaya yönelik saldırılar gerçekleştiren terör örgütü PKK'ya yurt içi ve dışında hava ve kara operasyonlarıyla karşılık verdi.
Eylül ve ekimdeki operasyonlarda bin 528 PKK'lı terörist (bin 426 ölü, 24 teslim, 78 yakalanan) etkisiz hale getirildi.
PKK ve örgütün gençlik yapılanmasına yönelik olmak üzere pek çok ilde 1 Eylül'den 31 Ekim'e kadar gerçekleştirilen operasyonlarda da 964 şüpheli gözaltına alındı. Bunlardan, aralarında HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Alp Altınörs, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak ile DBP'li Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Fırat Anlı'nın da bulunduğu 333'ü tutuklandı.
33 BOMBA YÜKLÜ ARAÇ İMHA EDİLDİ
İki aylık süreçte Tunceli, Diyarbakır, Bingöl, Şemdinli, Mardin, Şanlıurfa, Van, Muş, Erzurum ve Hakkari'de karayollarına döşenen 25 patlayıcı, güvenlik güçlerinin dikkati sayesinde imha edildi.
Şırnak, Muş, Van, Hakkari, Diyarbakır, Bitlis ve Tunceli'de PKK'lı teröristlerce bombalı saldırılarda kullanılmak üzere hazırlanan 33 araç, güvenlik güçlerince fark edildi. Bomba yüklü araçlar, kontrollü şekilde imha edilirken, güvenlik güçlerinin dikkati büyük faciaları önledi.
KIŞ HAZIRLIĞINDAKİ TERÖRİSTLERE YÖNELİK OPERASYONLAR SÜRÜYOR
Terör örgütü PKK'ya yönelik TSK'nın, Irak'ın kuzeyi ve yurt içindeki bazı bölgelere düzenlediği hava harekatları sürüyor.
Çok sayıda teröristin etkisiz hale getirildiği operasyonlarda bölücü terör örgütüne ait barınak ve silah mevzileri de imha edildi.
Güvenlik güçlerinin yanı sıra sivilleri de hedef alan bombalı saldırılar gerçekleştiren ve kış hazırlığı yapan PKK'lı teröristlere yönelik Tunceli, Diyarbakır, Hakkari, Şırnak, Mardin, Kars, Siirt, Bingöl, Ağrı, Bitlis, Muş, Erzurum ve Erzincan başta olmak üzere bölgedeki operasyonlar aralıksız devam ediyor.
Operasyonlarını zorlu kış ve arazi şartlarına rağmen sürdüren güvenlik güçleri, ele geçirdikleri silah ve mühimmatın yanı sıra birçok sığınak, mağara ve barınağı da içindeki yaşam malzemeleriyle imha ederek, örgütün kış yapılanmasına büyük zarar verdi.
SİLAHLI İHA'LAR TERÖRİSTLERE GÖZ AÇTIRMIYOR
Son dönemde ihbar ya da istihbarat beklemeden zorlu hava ve arazi koşullarına rağmen didik didik terörist arayan ve örgüt mensupları ya da yandaşlarınca "ulaşılamaz", "tespit edilemez" denilen sığınak, depo ve terör örgütü mevzilerini imha eden Jandarma Özel Harekat (PÖH) ve Polis Özel Harekat (JÖH) timleri, silahlı insansız hava araçlarıyla (İHA) terör örgütüne ağır darbe vurdu.
Yerleşim yerlerinin yanı sıra kırsalda da dağı taşı, vadi ve ormanları adeta karış karış tarayarak örgüt mensuplarını köşeye sıkıştıran güvenlik güçleri, örgütün sözde üst düzey sorumluları olmak üzere yüzlerce teröristi etkisiz hale getirdi.
Operasyonlarda İHA'lardan alınan anlık istihbaratları değerlendirip PKK hedeflerini havadan ve karadan ateş altına alan güvenlik güçleri, terör örgütüne ait yüzlerce sığınak, depo ve mevzi ile tonlarca patlayıcıyı imha etti.
AĞIR ZAYİAT VEREN ÖRGÜT, MORAL BOZUKLUĞU YAŞIYOR
Bölgedeki güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre, son dönemdeki başarılı operasyonlarla büyük oranda üye, mühimmat ve moral kaybı yaşayan terör örgütü PKK, taktik değişikliğine giderek genç ve tecrübesiz teröristleri sahaya sürmeye başladı.
Ölüme gönderildiklerini söyleyen birçok terörist, sözde bölge sorumlularına karşı çıkmaları üzerine infaz edildi. Örgütün sözde grup sorumlularının, telsiz konuşmalarında TSK'nın icra ettiği operasyonlarda çok zayiat verdiklerini ve yeni katılımların olmadığını söyledikleri belirlendi.
Güvenlik güçlerince Çukurca'da düzenlenen operasyonda kaçan teröristlerin bıraktıkları eşyalar arasındaki notlarda örgütte moral bozukluğu yaşandığı, teröristler arasında birbirlerine silah çekecek seviyede tartışmalar olduğu, bölgedeki terör örgütü mensuplarının sözde grup liderlerine itaat etmedikleri, psikolojik sorunlar yaşadıkları ve örgütten kaçmayı düşündüklerine ilişkin ifadeler yer aldı.
TERÖRİSTLER KORUCULARI VE SİYASİLERİ HEDEF ALDI
Bölge halkından destek göremeyen bölücü terör örgütü üyeleri, köy korucularını ve kendilerine muhalif siyasetçileri de hedef aldı.
Teröristlerin, Lice ilçesinde operasyondan dönen geçici köy korucularını taşıyan minibüse düzenlediği roketatarlı saldırıda bir korucu şehit oldu, 3 korucu yaralandı.
Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesinde yol kesen terör örgütü PKK mensupları, kaçırdıkları köy korucusunu götürdükleri Ayvalık köyünde şehit etti.
AK Parti Dicle İlçe Başkanı Deryan Aktert, iş yerinde PKK'lı teröristlerin düzenlediği saldırıda hayatını kaybetti. AK Parti Özalp İlçe Başkan Yardımcısı Aydın Muştu da evinde PKK'lı teröristlerin saldırısı sonucu yaşamını yitirdi.
Ülkenin birlik ve bütünlüğünü bozarak kanlı saldırılar gerçekleştiren terör örgütü PKK'ya bir ağır darbe de bölge halkından geldi.
Van'da bir araya gelen 16 ilden 181 aşiret temsilcisi, bölgedeki terör saldırılarına yayımladıkları ortak bildiriyle tepki gösterirken, birçok vatandaş da PKK'nın sözde sorumlularını ihbar ederek yakalattı.
İçişleri Bakanlığından, etkin ve kararlılıkla yürütülen terörle mücadele sürecinde ihbarda bulunarak devlete verdikleri destekle aranan terör örgütü mensuplarının etkisiz hale getirilmesini sağlayan vatandaşlara, Ödül Komisyonu tarafından 4 milyon 680 bin lira ödül verildiği açıklandı.
SON İKİ AYDA ÖNE ÇIKAN TERÖR OLAYLARI
Eylül ve ekim aylarındaki önemli terör olaylarının bazıları şöyle:
- Teröristler, Kurban Bayramı'nın ilk gününde Van'da AK Parti İl Başkanlığı önündeki polis noktasına bomba yüklü araçla saldırı düzenledi. Saldırıda 50'si sivil, 4'ü polis olmak üzere 54 kişi yaralandı.
- Şırnak-Van karayolunda güvenliği sağlayan askerlere PKK'lı teröristlerce düzenlenen saldırıda 6 asker şehit oldu, 2 asker yaralandı.
- Van'ın Çaldıran ilçesinde terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonda 8 asker şehit oldu, 8 asker yaralandı.
- Hakkari'nin Çukurca ilçesinde terör örgütü PKK üyelerine yönelik operasyonda 7 asker şehit oldu, 20 asker yaralandı. Operasyonda 104 terörist etkisiz hale getirildi.
- Ağrı'nın Doğubayazıt ile Van'ın Çaldıran ilçesi sınırları arasında bulunan Tendürek Dağı'nın Gökçebulak köyü mevkisindeki korucu noktalarına PKK'lı teröristlerce saldırı düzenlendi. Saldırıda 7 korucu, 2 asker ve bir emekli köy korucusu şehit oldu, 3 asker ve 2 vatandaş yaralandı.
- Hakkari'nin Çukurca ilçesinde terör örgütü PKK mensuplarınca gerçekleştirilen havanlı saldırıda 3 asker şehit düştü, biri ağır 5 asker yaralandı.
- Van'ın Başkale ilçesinde PKK'lı teröristlerce yola tuzaklanan el yapımı patlayıcının askeri aracın geçişi esnasında infilak ettirilmesi sonucu 8 asker yaralandı.
- Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde askeri üsse PKK'lı teröristlerce düzenlenen saldırıda bir asker şehit oldu, 6 asker yaralandı.
- Diyarbakır'ın Hani ilçesinde PKK'lı teröristlerce tuzaklanan patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu 2 asker şehit oldu, 2 asker yaralandı.
- Terör soruşturması kapsamında gözaltına alınan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak ile DBP'li Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Fırat Anlı, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.
- Milli Eğitim Bakanlığınca, terör örgütü ve uzantılarına destek verici nitelikte faaliyetlerde bulundukları belirlenen 11 bin 285 öğretmen açığa alındı.
Erdoğan'ın 15 Temmuz gazisiyle kucaklaştığı an

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz gazisi Sabri Ünal ve ailesini kabul etti. Görüşmede duygusal anlar yaşandı.
15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece, Üsküdar'da art arda geçen 2 tankın önüne yatarak onları durdurmaya çalışan 34 yaşındaki Sabri Ünal, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine giderek Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştü.
KUCAKLAŞTILAR
Kabulde Erdoğan ve Sabri Ünal'ın duygusal bir şekilde kucaklaştıkları görüldü.
Cumhuriyet bugünkü sayısında fena yakalandı

Cumhuriyet Gazetesi bugünkü sayısında FETÖ’cü olmadığını iddia etmeye çalışırken Ekrem Dumanlı’nın kurtarıcısı Cem Özdemir’i birinci sayfasına taşıdı. Savunma metninde FETÖ’ye terör örgütü diyemeyen Cumhuriyet, Cemaat adını kullanmayı tercih etti ve sapık yapılanmayı ısrarla İslam ile ilişkilendirmek için hedefleri “İslam devleti kurmaktı” ifadelerini kullandı… İşte Cumhuriyet’in gövde gösterisi yapacağım derken adeta itirafçılık yaptığı yeni sayısı…
MİT Tırları ihanetinde olduğu gibi FETÖ'nün, "Ya Apo Kandil'e ya biz İmralı'ya" manşetinde olduğu gibi PKK'nın sözcülüğünü yapar hale getirilen Cumhuriyet Gazetesi'ne dün savcılık talimatı ile operasyon düzenlendi.
"FETÖ'CÜ DEĞİLİZ" DERKEN…
"Üye olmadan örgüt adına suç işledikleri" gerekçesiyle dün yapılan operasyon, bugün tüm medyada olduğu gibi Cumhuriyet Gazetesi'nin birinci sayfasına da yansıdı. Ancak FETÖ'cü olmadıklarını iddia etmeye çalışırken 3 büyük gafa imza attılar.
EKREM DUMANLI'YI KAÇIRAN İSİM BİRİNCİ SAYFADA!
Birinci sayfanın sol bölümünde "Kamuoyuna" başlıklı uzun bir yazıda FETÖ ile bir ilişkileri olmadığını iddia eden Cumhuriyet Gazetesi aynı sayfanın sağ bölümünde daha dün FETÖ'nün medya imamı Ekrem Dumanlı'nın firar ederken Almanya'dan iltica talebine ricacı olan Cem Özdemir'in demecine yer verildi. Dumanlı'nın kurtarıcısı Özdemir "FETÖ'cü değiliz" diyen Cumhuriyet'in ilk sayfasından "Türkiye'nin son muhalif gazetesi Cumhuriyet yok ediliyor" dedi.
FETÖ İLE İSLAM'I İLİŞKİLENDİRME ÇABASI!
Aynı savunma metninde Cumhuriyet Gazetesi Fetullahçı Terör Örgütü'nü "İslam devleti kurmaya çalışan" bir yapılanma olarak andı. İslam ile ilgisi olmayan ve yüzlerce sapık uygulama ile sadece İslam'ı istismar niyetinde olduğu defalarca ortaya çıkan örgütün adını ısrarla İslam ile ilişkilendirerek "onlarla ilgimiz yok çünkü İSLAM devleti kurmak istiyorlardı" mesajı veren Cumhuriyet FETÖ'den terör örgütü diye bahsetmek yerine Fetullah Gülen ve CEMAAT ifadelerini seçti. FETÖ kelimesine ise sadece üzerine atılı suç ifadesi olarak savcılık metni alıntısında yer verildi:
TERÖR ÖRGÜTÜ YERİNE CEMAAT DEMEYİ TERCİH ETTİLER!
FETÖ'ye terör örgütü bile diyemeden hazırlanan savunma metninde Cumhuriyet tarafından aynen şu ifadeler kullanıldı:
"Ülkemizde yıllarca Fetullah Gülen ve cemaat yapılanmasının Türkiye Cumhuriyeti için ne kadar büyük bir tehlike olduğunu, temel amacının laikliği ortadan kaldırarak Türkiye Cumhuriyetini yıkmak ve ele geçirmek suretiyle İslam devleti kurma çabalarının önlenmesi için yaptığı yayınların halkın gerçekleri öğrenmesi amacıyla yapıldığını herkes bilir.
Kaynak: Sabah.com.tr
FETÖ ilk kancayı ona atmış!

Kamuoyu FETÖ-Cumhuriyet Gazetesi ilişkisinin Can Dündar’ın Genel Yayın Yönetmenliği döneminde başladığını biliyor. Oysa Gülen’e bir dönem en yakın isimlerden biri olan Latif Erdoğan’a göre bu ilişki 2012 yılında Gülen’in en büyük düşmanı Cumhuriyet Yazarı Hikmet Çetinkaya ile Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nda yapılan toplantıda başladı.
FETÖ CUMHURİYET'İ ALMAYI BİLE PLANLAMIŞ!
Cumhuriyet Gazetesi'ne yapılan operasyonla FETÖ-Cumhuriyet Gazetesi bağlantısı yeniden gündeme geldi. Latif Erdoğan'a göre FETÖ bir dönem maddi darboğazda olan Cumhuriyet Gazetesi'ni almayı bile planlamış. Bir başka iddiaya göre bir işadamı üzerinden Cumhuriyet'e ortak olmayı başaran FETÖ, gazetenin yayın politikasını değiştirdi.
GÜRBÜZ ÇAPAN'LA YAKIN İLİŞKİLER
FETÖ'nün Cumhuriyet'te ilişki kurduğu isimler sadece Can Dündar ile sınırlı değil. Esenyurt Eski Belediye Başkanı ve Cumhuriyet Gazetesi'nin ortaklarından Gürbüz Çapan da Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın temas kurduğu isimlerden biri. Latif Erdoğan son yazısında Cumhuriyet Gazetesi'nde temas kurulan ilginç bir ismin altını çiziyor: Hikmet Çetinkaya.
Fetullah Gülen'in en büyük düşmanlarından Hikmet Çetinkaya 2012 yılında Gazeteciler Ve Yazarlar Vakfı'nda şu an firarda olan Mustafa Yeşil ile yaptığı toplantıdan sonra bir anda FETÖ sempatizanı oluyor.
HİKMET ÇETİNKAYA: "BEN DEĞİŞMEDİM HOCANIZ DEĞİŞTİ!"
Latif Erdoğan son yazısında Hikmet Çetinkaya-FETÖ ilişkisini şu cümlelerle detaylandırıyor:
Yine bilindiği gibi, Gülen aleyhinde en ağır eleştirilerde bulunan gazetelerden biri de Cumhuriyet Gazetesi idi. Fakat nasıl olduysa bu gazete birden makas değiştirdi ve Gülen'in en amansız savunucusu bir hale dönüşüverdi. Hele bu gazetedeki köşe yazarlarından biri.. Ben ismini vermesem de siz onu hemen tanıyacaksınız. Gülen'in onunla ilgili dediklerinden çok kısa bir bölümü aktarıyorum. Bakın neler demiş:
"Kanı beş para etmez, kendi çevresinde bile sevilmeyen, huysuzluğu ile iştihar etmiş bir adam. Tam bir ateist tabi, Allah kabul etmiyor, tabandan bu yana. Eskiden Manisa'da Nur halkalarına da girmiş ve çaşıtlık yapmış, aşağılık bir adam. Yaramaz..
12 Mart'ta biz içerde iken komünistlerle beraber yattık hapiste, Cemal Kural diye birisi vardı. Kendi karakoldaki ifadelerinde diyor. Cemal Kural'a defaatle gitmiş, 'Beni Türkiye Komünist Partisine al' demiş, zorladım diyor. Fakat 'Oğlum senin ağzın süt kokuyor, sen komünistlik yapamazsın' dedi diyor, ama 'Ben TKP'denim' diyor, karakoldaki ifadesinde böyle diyor. Sonra bir aralık paranoyak oluyor, hastanede yatıyor, o raporu da var. Hanımı o raporu hapishanede iken mahkemeye sunuyor, paranoyak olduğundan dolayı tahliye ediyorlar. O döneme rastlayacak yine zannediyorum, Efes'in tepesine çıkıyor, milletin başına işiyor orda. Bunu bilen gazeteci var da, bu sonuncusunu tevsik etme imkanı olmadı. (17.06.1994)
Mesela evinde tabancasını çıkarıyor, sağa sola kurşun atıyor. Yani o zaman ne denecekse şöhret hissine kapılıyor, kendinden bahsedilsin. Öyle bir psikoz içine giriyor. Sonra polisler geliyorlar bir şey yok. Sonra rapor tutuyorlar ki kendi evini kurşunlamış. Ve zaten psikiyatride yatıyor bir dönem. Yattığına dair rapor da var. Daha dünya kadar şey var. Fakat kalkıp mukabele-i bil misil deyip bizim bunları söylememiz yakışıksız olur. (25.09. 1996)
Evet, deli. O ifadelerinde şekli şemaili hareketleri mimikleri gözümün önünde canlanıyor. Benim adımı bile doğru telaffuz etmesini öğrenemedi, 25 senedir takip ediyor ama hâlâ Fettullah diyor. Neyse bağışlayın bu zamanlarda ağzımdan pis gibi kelimeler de çıkıyor. Pis adam.. Evet, bağışlayın. Pise pis demek bile insan edebine muhalifse şayet ikaz edin beni bir daha söylemeyeyim, pise pis demeyeyim." (3.06. 1997)
Ve bu mahut kişiyi bir gün Gazeteciler ve Yazarlar Vakfına konuşmacı olarak davet ediyorlar. Gülen'e karşı hal değişikliğini, ben değişmedim hoca değişti, diye izah ediyor.
Kaynak: Sabah.com.tr
Foça Deniz Üssü'nde operasyon: 55 subay tutuklandı

İzmir'de, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan 65 şüpheliden 55'i tutuklandı.
Foça Cumhuriyet Başsavcısı Ali Öztürk tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Ekim ayında düzenlenen operasyonlarda gözaltına alınan Foça Deniz Üssü'nde görevli binbaşı ve yüzbaşıların da aralarında bulunduğu 65 şüpheli Foça İlçe Emniyet Müdürlüğündeki işlemlerin ardından adliyeye sevk edildi.
Savcılıktaki ifadelerinin ardından tutuklanma talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine çıkartılan şüphelilerden 55'i, "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçlamasıyla tutuklandı. Diğer şüpheliler ise yurt dışı çıkış yasağı uygulanarak, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Şüphelilerin, FETÖ'nün şifreli haberleşme programı "Bylock"u kullandığı öğrenildi.
YORUMLAR