Cumhurbaşkanı Erdoğan: Aslanlar gibi şehadete koştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Aslanlar gibi şehadete koştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan: İzmir’de teröristin üzerine aslanlar gibi atılıp etkisiz hale getirirken kendisi de şehadete koşan polisimizi gördünüz değil mi? Bu ülkede tek başına darbecilere kök söktüren Ömer Halisdemirler var

07 Ocak 2017 - 10:49 - Güncelleme: 07 Ocak 2017 - 11:21

Giriş Tarihi: 07.01.2017 03:27 Son Güncelleme Tarihi: 07.01.2017 10:52

Cumhurbaşkanı : Aslanlar gibi şehadete koştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Aslanlar gibi şehadete koştu

Cumhurbaşkanı : İzmir’de teröristin üzerine aslanlar gibi atılıp etkisiz hale getirirken kendisi de şehadete koşan polisimizi gördünüz değil mi? Bu ülkede tek başına darbecilere kök söktüren Ömer Halisdemirler var

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip 800 yataklı Eyyubiye Hastanesi'nin de aralarında olduğu toplu açılışı nedeniyle dün Şanlıurfa Rabia Meydanı'nda düzenlenen törende konuştu. Erdoğan, özetle şunları söyledi:

KATİL SÜRÜLERİ: İzmir'de etkisiz hale getirilen teröristlerle birlikte ele geçirilen silahlar, bombalar, roketler ve mühimmat teröristlerin oraya çok büyük bir katliam için geldiğini gösteriyor. Emniyet teşkilatımızın aldığı sıkı güvenlik önlemleri sayesinde büyük bir felaketin önüne geçilmiştir. Maalesef Türkiye'nin üzerine salınan, gözünü kan bürümüş katil sürüleri aleni bir işbirliği halinde saldırılarına devam ediyorlar.

‘Adını mezar taşına değil, tarihe yazdırdın’
‘ADINI MEZAR TAŞINA DEĞİL, TARİHE YAZDIRDIN’

KAHRAMANLAR DİYARI: Emin olun, Türkiye bu musibetin üstesinden mutlaka gelecektir. Dün (önceki gün) İzmir'de teröristin üzerine aslanlar gibi atılan, onu etkisiz hale getirirken kendisi de şehadete koşan polisimizi gördünüz değil mi? Ne diyor şair: "İnsan büyür beşikte, mezarda yatmak için/ Kahramanlar can verir, yurdu yaşatmak için." Bu ülkede İzmir'deki polisimiz gibi 79 milyon, hatta 80 milyon kahraman var. İşte kahramanlar diyarı. İşte Rabia Meydanı. Bu ülkede tek başına darbecilere kök söktüren Ömer Halisdemirler var. Bu ülkede tanklara meydan okuyan benim hanım kardeşlerim, gençler, yaşlılar var. Allah aşkına böyle bir ülkeyi dize getirmeye kimin gücü yeter.

İşte şehidin bozduğu kalleş plan: Bombayla kaos roketle suikast

İŞTE ŞEHİDİN BOZDUĞU KALLEŞ PLAN: BOMBAYLA KAOS ROKETLE SUİKAST

İHANET NÖBETİ: Bölücü örgütün bıraktığı yerden , onun bıraktığı yerden , onun bıraktığı yerden bir başka örgüt bu ihanet nöbetini devralıyor. Bu örgütleri birileri besleyip, silahlandırıp, güçlendirip Türkiye'nin üzerine salıyorlar. Yiğitçe ortaya çıkıp bizimle mücadele edemeyenler terör örgütleri üzerinden kendilerince bizi yola getirmeye çalışıyorlar. Mert dayanır, namert kaçar. Biz millet olarak tarihimizin hiçbir döneminde kaçmadık. Bu millet 'Ölürsem şehit, kalırsam gaziyim' diyerek, en güçlü silahlarla üzerine gelen darbecileri püskürtmüş bir millet. Böyle bir milletin terör örgütlerine, ciğeri beş para etmez teröristlere boyun eğeceğini sananlara yazıklar olsun. Yaptıklarının kâr kalacağını düşünüyorlarsa bir kez daha yazıklar olsun.

UZAK DEĞİL: Bizler kaderin üzerindeki kadere iman etmiş insanlar olarak işte mücadelemizi yürütüyoruz, yürüteceğiz. Hem kendimiz hem tüm mazlumlar için beklediğimiz o vaktin uzak olmadığına inanıyoruz.

DEVLET-MİLLET BÜTÜNLEŞMESİ: Türkiye, tarihinin en güçlü devlet-millet bütünleşmesini sağlamış olarak yoluna devam ediyor. Hem ülkemizin içinde, bu topraklarda eylem yapan terör örgütlerini, hem de sınırlarımızın yanı başında hain emeller peşinde koşanları tepeleyerek, 2023 hedeflerimize ulaşacağız. 2053'e de, 2071'e de ulaşacağız.

BEDELİNİ ÖDEYECEKLER: Cerablus'a, El Rai'ye girdik. Şu anda El Bab'ı kuşattık. Ve şehitlerimizi bire on katlıyoruz. Her şehidin onlara bedeli çok ağır oluyor. Artık gelip de Suriye'den bu toprakları kuşatamayacaksın. Aynı şekilde Kandil'de, aynı şekilde Güneydoğu'da, nerede PKK, PYD varmış, kim olursa olsun, bu ülkede terör estirenler bunun bedelini ödeyecekler. Sizlerin bu mübarek topraklarda tek teröristi, tek terör örgütünü barındırmayacağınıza ben inanıyorum. Suriye'yi DEAŞ bahanesiyle her gün bombalayıp yok edenlerin gerçek niyeti Türkiye'nin sahaya girip bu örgütü süpürmeye başlamasıyla ortaya dökülüverdi. Bu işi temizleyene kadar yola devam edeceğiz. Ama bizim o topraklarda kalma diye bir niyetimiz yok.

TUZAĞA DÜŞMEYECEĞİZ: Bu aziz milleti Arap, Kürt, Türk, Sünni, Alevi, şu veya bu kesimden diyerek ayrıştırmaya kalkanların amacı bizi de aynı ateşe atmaktır. Biz siyah, beyaz ayırmadık, Allah için sevdik. Onun için bu oyuna gelmeyeceğiz. Hiçbir vatandaşımızın ayrımcılık tuzağına düşmeyeceğine inanıyorum.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Aylan bebeği gördükleri zaman dergilere kapak yapıp satarlar

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: AYLAN BEBEĞİ GÖRDÜKLERİ ZAMAN DERGİLERE KAPAK YAPIP SATARLAR

VATAN HAİNİ HER KİMSE BİLDİRMELİYİZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şanlıurfa Valiliği'nin düzenlediği akşam yemeğinde de terörle mücadelenin, medyadan üniversiteye, siyasi partilerden gönüllü kuruluşlara, ailelerden kanaat önderlerine kadar tüm toplumun ortak görevi olduğunu söyledi. Erdoğan, "Biz bir ve beraber olursak, ekilmeye çalışılan fitne tohumları asla boy veremeyecektir. Suriye ve Irak'taki ateşi ülkemize taşımak isteyenler, biz dikkatli durursak emellerine ulaşamayacaktır" dedi. Terörün kökünü kurutmak istiyorsak, kimden gelirse gelsin, terör eylemlerinin lanetlenmesi, bunlara karşı ilkeli ve tutarlı bir duruş sergilenmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, "Bazı olaylar karşısındaki tavrını, teröristin kimliğine ve ideolojisine bakarak belirliyor. Babamızın oğlu olsa, eğer vatan haini ise bunu bizim hemen duyurmamız, bildirmemiz lazım" dedi. ABD'li bir generalin "DEAŞ'ı biz kurduk" açıklamasına da dikkat çeken Erdoğan, "Ben söylemiyorum, Amerikalı general söylüyor. Ve endişelerimizde ne kadar haklı çıktığımızı anlıyorum. İşte PYD, YPG, bunların arkasında kim var? Bu silahları kimler veriyor? Bunların hepsini de tescilli olarak muhataplarıma söyledim, kendilerine söyledim" diye konuştu.

'BİZİM İÇİN ARTIK OK YAYDAN ÇIKMIŞTIR'
"Biz müdahale edince Irak'ın egemenlik hakkı denilerek sahadan çıkarılmak istendik. Sırf Türkiye'yi güç duruma düşürmek için Musul operasyonunu başlattılar, sonra yavaşlattılar. Rakka operasyonunu ertelediler. Niye erteliyorsunuz, DEAŞ orada. Halbuki plan tüm bu operasyonların birlikte yürütülmesiydi. Baktılar ki Türkiye sonuç almaya yaklaştı, planları değiştirdiler. Bizim için artık ok yaydan çıkmıştır. El Bab'ı da, Menbiç'i de, diğer bölgeleri de terör örgütlerinden temizleyene kadar durmayacağız. Müttefik dediğimiz ülkeler bu süreçte bize destek verirse, dost olduklarını anlarız. Destek vermezlerse kendi imkanlarımız ile yola devam ederiz."

Sosyal medyadan 'yı övdü, yurdu bastı

Sosyal medyadan PKK'yı övdü, jandarma yurdu bastı

'ın İlçesinde sosyal medya hesabından terör örgütünü öven paylaşımda bulunan üniversite öğrencisinin kaldığı yurda düzenledi.

'ın İlçesinde sosyal medya hesabından terör örgütünü öven paylaşımda bulunan 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Bermal E.'nin kaldığı yurda düzenledi. Jandarma karakolunda ilk ifadesi alınan şüpheli, Terör Şube Müdürlüğü'ne teslim edildi.

Nazilli İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri dün gece saatlerinde İsabeyli KYK Kız Yurduna operasyon düzenledi. Alınan bilgiye göre, Aydın İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri il genelinde sosyal medya üzerinden PKK terör örgütü lehine paylaşım yapan 10 kişiyi tespit ederek, bölgedeki kolluk kuvvetlerine haber verdi. Jandarma, Nazilli Adnan Menderes Üniversitesi öğrencisi(ADÜ) İİBF'de öğrenci olan 19 yaşındaki Bermal E.'nin kaldığı KYK yurduna operasyon düzenledi. Jandarma tarafından gözaltına alınan Bermal E.,ilk sorgusunun ardından Aydın Terörle Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekiplere teslim edildi.

Efeler ve Nazilli'deki operasyonda 10 kişi gözaltına alınırken, zanlılar bugün hakim karşına çıkartılacak.

3 yeni yayımlandı

3 yeni kanun hükmünde kararname yayımlandı

679, 680 ve 681 nolu üç yeni yayımlanarak Emniyet'ten 2687, Diyanet'ten 135, Adalet Bakanlığı'ndan 1699 ihraç gerçekleştirldi

kapsamında hazırlanan 679, 680 ve 681 no'lu 3 yeni , Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlandı.

Yeni 'lar ile;

ÖZEL GÜVENLİK DÜZENLEMESİ

Özel güvenlik personellerinin silah kullanımına düzenleme getirildi. 680 sayılı KHK ile getirilen düzenlemeye göre özel güvenlik görevlileri, silahlarını görev alanı dışına çıkaramayacak.

İŞTE GÖREVDEN ALINANLARIN TAM LİSTESİ!

680 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile özel güvenlik görevlisi olarak istihdam edilecekler ile özel güvenlik şirketlerinde, alarm izleme merkezlerinde ve özel güvenlik eğitimi verecek kurumlarda kurucu veya yönetici olarak çalışacaklar hakkında valilikçe güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılacak. Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara iltisakı veya irtibatı olduğu tespit edilen kişiler, özel güvenlik alanında faaliyet yürüten şirket veya birimlerde çalışamayacak.

Diyanet'ten 135 personel ihraç edildi.

EMNİYET'TEN 2.687 İHRAÇ VE İADELER

kapsamında yayımlanan 679 sayılı KHK ile Emniyet Genel Müdürlüğünden 2'si 2. sınıf, 14'ü 3. sınıf, 37'si 4. sınıf emniyet müdürü, 108'i emniyet amiri, 47'si başkomiser, 202'si komiser, 562'si komiser yardımcısı, 91'i başpolis, bin 592'si polis, 7'si çarşı ve mahalle bekçisi ve 25'i sivil personel olmak üzere 2 bin 687 emniyet çalışanı edildi

Olağanüstü hal (OHAL) kapsamında yayımlanan 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Emniyet Genel Müdürlüğünden 2'si 2. sınıf, 14'ü 3. sınıf, 37'si 4. sınıf emniyet müdürü, 108'i emniyet amiri, 47'si başkomiser, 202'si komiser, 562'si komiser yardımcısı, 91'i başpolis, bin 592'si polis, 7'si çarşı ve mahalle bekçisi ve 25'i sivil personel olmak üzere 2 bin 687 emniyet çalışanı meslekten ihraç edildi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında 2 Ocak'ta toplanan Bakanlar Kurulunca Anayasa'nın 121'inci maddesi ile 2935 sayılı Olağanüstü Hal Kanunu'nun 4'üncü maddesine göre alınan kararlar doğrultusunda hazırlanan 679 sayılı KHK, Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Kararnameye göre, kamu personeline ilişkin tedbirler kapsamında terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olan bazı kişiler kamu görevinden başka hiçbir işleme gerek kalmaksızın çıkarıldı.

Bu kişilere ayrıca herhangi bir tebligat yapılmayacak ve haklarında ayrıca özel kanun hükümlerine göre işlem tesis edilecek.

Bu kapsamda, Emniyet Genel Müdürlüğünden 2'si 2. sınıf, 14'ü 3. sınıf, 37'si 4. sınıf emniyet müdürü, 108'i emniyet amiri, 47'si başkomiser, 202'si komiser, 562'si komiser yardımcısı, 91'i başpolis, bin 592'si polis, 7'si çarşı ve mahalle bekçisi ve 25'i sivil personel olmak üzere 2 bin 687 emniyet teşkilatı mensubu meslekten ihraç edildi.

Kamu görevinden çıkarılan kişilerin, mahkumiyet kararı aranmaksızın, rütbe ve/veya memuriyetleri alınacak. Bu kişiler görev yaptıkları teşkilata yeniden kabul edilmeyecekler ve bir daha kamu hizmetinde istihdam edilemeyecekler, doğrudan veya dolaylı olarak görevlendirilemeyecekler.

Söz konusu kişilerin uhdelerinde bulunan her türlü mütevelli heyet, kurul, komisyon, yönetim kurulu, denetim kurulu, tasfiye kurulu üyeliği ve sair görevleri de sona ermiş sayılacak. Bunların silah ruhsatları, gemi adamlığına ilişkin belgeleri ve pilot lisansları iptal edilecek ve bu kişiler oturdukları kamu konutlarından veya vakıf lojmanlarından 15 gün içinde tahliye edilecek.

Özel güvenlik şirketlerinin kurucusu, ortağı ve çalışanı olamayacak bu kişiler hakkında bakanlıkları ve kurumlarınca ilgili pasaport birimine derhal bildirimde bulunulacak ve ilgili birimlerce pasaportlar iptal edilecek.

Kamu görevinden çıkarılanlar, varsa uhdelerinde taşıdıkları büyükelçi, vali gibi unvanları ve müsteşar, kaymakam ve benzeri meslek adlarını ve sıfatlarını kullanamayacaklar ve bu unvan, sıfat ve meslek adlarına bağlı olarak sağlanan haklardan yararlanamayacaklar.

ADALET BAKANLIĞI'NDAN İHRAÇLAR

Danıştay'dan 8, Yüksek Seçim Kurulu'ndan 1, Adalet Bakanlığı ve bağlı kuruluşlardan ise zabıt katibi, infaz koruma memuru ve diğer memurları kapsayan 1.699 personel ihraç edildi.

3 yeni kanun hükmünde kararname yayımlandı

GÖREVDEN UZAKLAŞTIRILANLARIN TAM LİSTESİ İÇİN TIKLAYIN!

TSK'DAN İHRAÇLAR

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda 149 asker görevden alındı.

Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda 164 asker görevden alındı.

680 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile valinin teklifi ve İçişleri Bakanının uygun görmesi halinde, daha önce ilgili maddeler çerçevesinde görevden ilişiği kesilmiş güvenlik korucuları operasyonel faaliyetler maksadıyla tekrar göreve çağrılabilecek.

KAPATILAN DERNEKLER

679 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara aidiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatı olan 20 ilde 83 dernek kapatıldı.

11 gazete geri açıldı.

Sağlık Bakanlığı'nda 838 kişi ihraç edildi.

649 akademisyenin görevine son verildi.

680 Sayılı KHK ile polise, sanal ortamda işlenen suçlarda internet abonelerine ait kimlik bilgilerine ulaşma, sanal ortamda araştırma yapma yetkisi verildi.

İlköğretim mezunları uzman onbaşı ve uzman çavuş olabilecek.

680 Sayılı KHK ile getirilen düzenlemeye göre Emniyet Genel Müdürlüğünce yürütülen araç tescil hizmetlerine ilişkin iş ve işlemler noterliklere devredilebilecek.

680 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan personel (işçiler dahil), TBMM kararlarına dayanılarak Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin gönderilmesine karar verilen ülkelerde geçici olarak görev yapmak üzere görevlendirilebilecek.

"Yurda dön" çağrısına uymayanlar vatandaşlıktan çıkarılacak.

Yayın durdurma cezası

KHK ile 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un olağanüstü dönemlerde yayınlarını düzenleyen 7'nci maddesine yeni bir fıkra eklendi. Buna göre, 5187 sayılı Basın Kanunu uyarınca getirilen yayın yasak ve kısıtlamalarına aykırı olarak yayın yapılması halinde, Üst Kurul tarafından medya hizmet sağlayıcı kuruluşun programlarının yayını bir gün durdurulacak.

Bir yıl içinde aykırılığın tekrarı halinde medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayınlarının 5 güne kadar, ikinci kez tekrar edilmesi halinde 15 güne kadar durdurulmasına, üçüncü kez tekrar edilmesi halinde ise yayın lisansının iptaline karar verilebilecek.

Medya hizmet sağlayıcıları, terör eylemini, faillerini ve mağdurlarını terörün amaçlarına hizmet edecek sonuçlar doğuracak şekilde sunamayacak.

RTÜK, lisans başvurularına ilişkin olarak ilgili kurumların görüşü de alınmak suretiyle milli güvenlik, kamu düzeninin korunması ve kamu yararı gereklerinden kaynaklanan sebeplerle lisans taleplerini reddedebilecek.

Ortakları ile yönetim kurulu başkan ve üyelerinin terör örgütlerine iltisakı veya bunlarla irtibatı olduğu Milli İstihbarat Teşkilatı veya Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından bildirilen medya hizmet sağlayıcı kuruluşların lisans başvuruları reddedilecek.

Özel güvenlik hizmetlerine düzenleme

680 sayılı KHK ile özel güvenlik görevlileri silahlarını görev alanı dışına çıkaramayacak - Özel güvenlik görevlisi olarak istihdam edilecekler ile özel güvenlik şirketleri, alarm izleme merkezleri ve özel güvenlik eğitimi verecek kurumlarda kurucu veya yönetici olarak çalışacaklar hakkında valilikçe güvenlik soruşturması ile arşiv araştırması yapılacak

Özel güvenlik görevlileri silahlarını görev alanı dışına çıkaramayacak.

Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlanan 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'de (KHK), Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun'da bazı değişikliklere gidildi.

Buna göre, özel güvenlik kurum yöneticilerinin lisans mezunu ve özel güvenlik temel eğitimini başarıyla tamamlamış olmaları gerekecek. Yöneticiler sadece bir faaliyet izin belgesinde yönetici unvanı alabilecek.

Özel güvenlik birimleri ya da özel güvenlik şirketlerinin şubelerinde veya 15 ve daha fazla özel güvenlik görevlisi istihdam edilen yerlerde en az bir güvenlik sorumlusu belirlenecek. Güvenlik sorumluları ilgili şartlara ilave olarak en az ön lisans mezunu olacak.

Mülki idare amirleri, kamu güvenliğinin gerektirdiği hallerde özel güvenlik izni verilen yerlerde alınan özel güvenlik tedbirlerini denetlemeye ve yetersiz bulduğu takdirde ek önlemler aldırmaya yetkili olacak.

Özel güvenlik görevlilerinin belirlenen yetkileri sadece görevli oldukları süre içinde ve görev alanlarında kullanılacak, görevliler silahlarını da görev alanı dışına çıkaramayacak.

Görev alanı komisyon kararıyla genişletilecek

İşlenmiş bir suçun sanığı veya suç işleyeceğinden kuvvetle şüphe edilen kişinin takibi, dışarıdan yapılan saldırılara karşı tedbir alınması, para ve değerli eşya nakli ve cenaze töreni gibi güzergah ifade eden durumlarda güzergah boyu görev alanı sayılacak.

Görev alanı, zorunlu hallerde komisyon kararıyla genişletilebilecek.

Kişi korumasında çalışan özel güvenlik görevlilerinin görev alanı ise koruduğu kişinin yanındayken ülke geneli, koruduğu kişi olmaksızın kişi koruma izni verilen ilin sınırları olacak.

Bu alanda çalışacak kişinin, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olsa dahi kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına mahkum olmaması şartı aranacak.

Bu kişinin, affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine, özel hayata ve hayatın gizli alanına ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar ile uyuşturucu veya uyarıcı madde suçları, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama, kaçakçılık ve fuhuş suçlarından mahkum olmaması koşulları da aranacak.

İşe alınma için güvenlik soruşturması olumlu olması gereken kişinin, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar ile uyuşturucu veya uyarıcı madde suçlarından dolayı hakkında devam eden bir soruşturma veya kovuşturma bulunmaması gerekecek.

- Hakkında arşiv araştırması yapılabilecek

Özel güvenlik görevlisi olarak istihdam edilecekler ile özel güvenlik şirketleri, alarm izleme merkezleri ve özel güvenlik eğitimi verecek kurumlarda kurucu veya yönetici olarak çalışacaklar hakkında valilik tarafından güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılacak. Soruşturma sonucu olumlu olanlara, özel güvenlik temel eğitimini başarıyla bitirmiş olmak şartıyla valilikçe çalışma izni verilecek.

Söz konusu güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması ise bir ay içinde tamamlanacak. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması her kimlik verilmesi veya ihtiyaç duyulması halinde yenilenecek.

Yönetici veya özel güvenlik görevlisi olabilme şartlarını taşımadığı veya bu şartlardan herhangi birini sonradan kaybettiği tespit edilenlerin kimliği ise iptal edilecek.

Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara iltisakı veya irtibatı olduğu tespit edilen kişiler, özel güvenlik alanında faaliyet yürüten şirket veya birimlerde çalışamayacak.

- 3 bin lira para cezası

Özel güvenlik kimlik kartını başkasına kullandıran özel güvenlik yöneticisi ve görevlisine 3 bin lira idari para cezası verilecek. Bu kişilerin özel güvenlik kimlik kartı valilikçe iptal edilecek, bu kişiler bir daha özel güvenlik alanında çalışamayacak.

Diğer kişi, kurum ve kuruluşlara sağlanacak özel güvenlik hizmetini belirtilen süre içinde ilgili valiliğe bildirmeyen özel güvenlik şirketlerine ise her bildirim için yine 3 bin lira idari para cezası verilecek.

Mülki idare amirlerince istenen ilave tedbirleri almayan kişi, kurum, kuruluş veya şirketlerin yöneticilerine ise 6 bin lira idari para cezası kesilecek.

Mülki idare amirinin veya birlikte görev yapılan yetkili genel kolluk amirinin verdiği emirleri yerine getirmeyen kişi, kurum, kuruluş veya şirket yetkilileri bir yıl süreyle özel güvenlik alanında görev alamayacak.

Geçerli mazereti olmadan denetim esnasında güvenlik sorumlusunu veya yöneticiyi bulundurmayan, denetim kapsamındaki bilgi, belge ve kayıtları vermeyen kişi, kurum, kuruluş ve şirketlere 5 bin lira, denetimlerde tespit edilip giderilmesi istenen eksiklikleri gidermeyen kişi, kurum, kuruluş veya şirketlerin yöneticilerine ise 6 bin lira idari para cezası uygulanacak.

Özel güvenlik görevlisini koruma ve güvenlik hizmetleri dışında başka bir işte çalıştıran, üniforma giydirmeyen veya izin verilen dışında teçhizat giydirerek çalıştıran kişi, kurum ve kuruluşlara her tespit için 3 bin lira idari para cezası verilecek. Yine ilgili maddelerdeki belirtilen bildirimleri süresinde yerine getirmeyenlere 3 bin lira idari para cezası kesilecek.

Yetkili genel kolluk kuvvetlerine karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla direnen veya cebir kullanan ya da tehdit eden özel güvenlik yöneticisi ve görevlisi ile ateşli silahını bu kanuna aykırı veya görev alanı dışında kullanan, görevi dışında üniforması ile toplantı ve gösteri yürüyüşlerine katıldığı tespit edilen özel güvenlik görevlilerinin özel güvenlik kimlik kartı valilikçe iptal edilecek.

Grev yasağına uymayan özel güvenlik görevlileri 6 ay özel güvenlik alanında görev alamayacak.

Amacı dışında faaliyet gösterdiği veya suç kaynağına dönüştüğü ya da terör örgütlerine aidiyeti, irtibatı ya da iltisakı bulunduğu belirlenen şirketlerin faaliyet izni iptal edilecek. Bu şekilde faaliyet izni iptal edilen şirketlerin kurucu, temsilci ve yöneticileri özel güvenlik alanında faaliyette bulunamayacak.

KHK ile 83 dernek kapatıldı

OHAL kapsamında yayımlanan 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara aidiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatı olan 83 dernek kapatıldı - KHK ile 7 derneğin ise kapatılma kararı iptal edildi

Olağanüstü hal kapsamında yayımlanan 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara aidiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatı olan 83 dernek kapatıldı.

Olağanüstü hal kapsamında bazı tedbirler alınması hakkında 679 sayılı KHK, Resmi Gazete'nin son mükerrer sayısında yayımlandı.

Buna göre, kapatılan ve kapsamdan çıkarılan kurum ve kuruluşlara ilişkin olarak, terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara aidiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatı olan 20 ilden 83 dernek kapatıldı.

Kapatılan derneklere ait olan taşınırlar ile her türlü mal varlığı, alacak ve haklar, belge ve evrak Hazineye bedelsiz olarak devredilmiş sayılacak, bunlara ait taşınmazlar tapuda resen Hazine adına, her türlü kısıtlama ve taşınmaz yükünden ari olarak tescil edilecek. Bunların her türlü borçlarından dolayı hiçbir şekilde Hazineden bir hak ve talepte bulunulamayacak. Devre ilişkin işlemler ilgili tüm kurumlardan gerekli yardımı almak suretiyle Maliye Bakanlığı tarafından yerine getirilecek.

Ayrıca 7 dernek de 18 Ekim 2016 tarihli ve 6749 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun'un ekindeki listeden ve 31 Ekim 2016 tarihli ve 677 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin ekindeki listeden çıkarıldı. Bu kapsamda 7 derneğin kapatılma kararı iptal edildi.

Şans oyunları lisansı Varlık Fonu'na devredildi

At yarışları ve şans oyunlarına dair lisanslar 49 yıllığına Türkiye Varlık Fonu'na devredildi - Lisansın Türkiye Varlık Fonu tarafından üçüncü kişilere devredilmesinden sonra, Milli Piyango İdaresi lisansa konu şans oyunlarını düzenleyemeyecek

At yarışları ve şans oyunlarına ilişkin lisans hakları 49 yıllığına Türkiye Varlık Fonu'na devredildi.

Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbi·rler Alınması Hakkındaki 680 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname, Resmi Gazete'nin son mükerrer sayısında yayımlandı.

Buna göre, yurt içinde at yarışları düzenleme, yurt içi ve dışında düzenlenen at yarışları üzerine yurt içi ve dışından müşterek bahis kabul etme hak ve yetkilerine ilişkin lisanslar, topluca 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren 49 yıl süreyle Türkiye Varlık Fonu'na devredildi.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına at yarışları düzenleme amacına yönelik olarak tahsis edilmiş veya fiilen bu amaçla kullanılan taşınmazlar ile üzerlerindeki yapı ve tesisler, 49 yıl süresince lisans sahibi fonun kullanımına sunuldu.

Söz konusu kararnameye göre, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, lisans süresince yurt içinde at yarışları düzenleyemeyecek ve düzenletemeyecek, yurt içi ve dışında düzenlenen at yarışları üzerine yurt içi ve dışından müşterek bahis kabul edemeyecek.

Lisans konusu faaliyetlerin ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak yürütülmesini izleme ve denetleme yetkisi Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığında olacak.

Milli Piyango lisansı Varlık Fonu'na devredildi

Öte yandan, karşılığı nakit olmak üzere oynatılan Piyango, Hemen-Kazan, Sayısal Loto, Şans Topu, On Numara ve Süper Loto oyunları ile ilgili mevzuat çerçevesinde izin verilebilecek benzer şans oyunlarına ilişkin lisans da 49 yıl süreyle Türkiye Varlık Fonu'na devredildi.

Lisansın Türkiye Varlık Fonu tarafından üçüncü kişilere devredilmesinden sonra, Milli Piyango İdaresi lisansa konu şans oyunlarını düzenleyemeyecek ve bu oyunlar için ayrı bir lisans veremeyecek. Lisans konusu faaliyetlerin ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak yürütülmesini izlemeye ve denetlemeye Milli Piyango İdaresi yetkili olacak.

680 sayılı KHK ile yargı alanında yapılan değişiklikler

-Hakim ve savcılar ile askeri hakimlerin kişisel suçları hakkında soruşturma ve kovuşturma yapma yetkisi, ilgilinin görev yaptığı yerin bağlı olduğu bölge adliye mahkemesinin bulunduğu yerdeki il cumhuriyet başsavcılığı ve aynı yer ağır ceza mahkemesine verildi - Vali ve kaymakamlar hakkındaki soruşturma dosyaları, son olarak görev yaptıkları yerde yetkili olan bölge adliye mahkemelerinin bulunduğu yerdeki başsavcılıklara gönderilecek - HSYK üyeleri hakkında, kişisel suçlarda daha önce Yargıtay Ceza Genel Kurulunda açılan kamu davası, yapılan değişikliğe göre Yargıtay'ın ilgili dairesinde görülecek - Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında da ağır ceza mahkemesinin görevine giren kişisel suçlarla ilgili iddianame hazırlanması halinde Yargıtay Ceza Genel Kurulunca yürütülen kovuşturma artık Yargıtay'ın ilgili dairesince yapılacak

Hakim ve savcılar ile askeri hakim ve savcıların kişisel suçları hakkında soruşturma ve kovuşturma yapma yetkisi, ilgilinin görev yaptığı yerin bağlı olduğu bölge adliye mahkemesinin bulunduğu yerdeki il cumhuriyet başsavcılığı ve aynı yer ağır ceza mahkemesine verildi.

Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlanan olağanüstü hal (OHAL) kapsamındaki 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Askeri Hakimler Kanunu ve Yargıtay Kanunu, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Kanunu, Anayasa Mahkemesi Kanunu'nda bazı değişiklik yapıldı.

Buna göre, 357 sayılı Askeri Hakimler Kanunu'nun, askeri hakimlerin genel yargıya tabi şahsi suçları hakkındaki soruşturmayı düzenleyen 28. maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi değiştirildi.

Askeri hakimlerin genel yargıya tabi şahsi suçları hakkındaki soruşturma, o yer ağır ceza mahkemesi cumhuriyet başsavcısınca, kovuşturma o yer ağır ceza mahkemesince yapılıyordu. Değişikliğe göre, askeri hakimler hakkındaki soruşturma ve kovuşturma yapma yetkisi, askeri hakimin görev yaptığı yerin bağlı olduğu bölge adliye mahkemesinin bulunduğu yerdeki il cumhuriyet başsavcılığı ile aynı yer ağır ceza mahkemesine ait olacak.

Yargıtay Kanunu'nun, dairelerin görevlerini düzenleyen 14. maddesine yeni bent eklendi. Buna göre, Yargıtay'ın ilk derece mahkemesi olarak bakmakla görevli olduğu davalarda, iş yoğunluğunun zorunlu kılması halinde Birinci Başkanlık Kurulu bir veya birden fazla daireyi sadece bu işlere bakmak amacıyla görevlendirebilecek. Bu durumda, görevlendirilen dairenin bakmakta olduğu işler, bir sonraki takvim yılı beklenmeksizin Birinci Başkanlık Kurulu tarafından başka dairelere verilebilecek.

- Hakim ve savcılar hakkındaki soruşturma ve kovuşturmalar

Değişiklikle hakim ve savcıların kişisel suçları hakkında soruşturma ve kovuşturma yapma yetkisi, ilgilinin görev yaptığı yerin bağlı olduğu bölge adliye mahkemesinin bulunduğu yerdeki il cumhuriyet başsavcılığı ve aynı yer ağır ceza mahkemesine verildi.

Bu değişiklikten önce maddenin ilgili fıkrasında, "Hakim ve savcıların kişisel suçları hakkında soruşturma, ilgilinin yargı çevresinde bulunduğu ağır ceza mahkemesine en yakın ağır ceza mahkemesi cumhuriyet başsavcısına ve son soruşturma o yer ağır ceza mahkemesine aittir." ifadesi yer alıyordu.

Özellikle Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturmaları nedeniyle Türkiye genelindeki başsavcılıklarda hakim ve savcılarla ilgili soruşturmalar, yetkisizlik kararıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderiliyor, soruşturmalara burada devam ediyordu.

Bu maddeyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığındaki, Ankara dışındaki illerde görev yapan hakim ve savcılarla ilgili soruşturmalar, yetkisizlik kararıyla soruşturulan hakim ve savcıların görev yaptığı yerin bağlı olduğu bölge adliye mahkemesinin bulunduğu yerdeki il cumhuriyet başsavcılığına gönderilecek. Şüpheli hakim ve savcılar hakkında dava açılması durumunda yargılama aynı yer ağır ceza mahkemesinde yapılacak.

Kararnameyle bu kapsamda, 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'na, "Bu maddeyi ihdas eden Kanun Hükmünde Kararnameyle 9/A maddesinin beşinci fıkrasında yapılan değişiklik, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan ve sonucu açıklanmayan yazılı sınava katılanlar bakımından da uygulanır." geçici maddesi eklendi.

Söz konusu kararnameyle Ceza Muhakemesi Kanunu'nun, "Cumhuriyet savcısının görev ve yetkileri" başlıklı 161. maddesinde de değişikliğe gidildi. Maddenin altıncı fıkrası, "Ağır cezayı gerektiren suçüstü hallerinde, bu kanunun hükümleri uygulanmak koşuluyla, vali ve kaymakamların kişisel suçlarından dolayı haklarında genel hükümlere göre soruşturma yapılması kaymakamların mensup oldukları il ve valilerin bulundukları ile en yakın il cumhuriyet başsavcısına aittir. Bu suçlarda kovuşturma yapmaya, soruşturmanın yapıldığı yerin görevli mahkemesi yetkilidir." maddesi, "Vali ve kaymakamların kişisel suçları hakkında soruşturma ve kovuşturma yapma yetkisi, ilgilinin görev yaptığı yerin bağlı olduğu bölge adliye mahkemesinin bulunduğu yerdeki il cumhuriyet başsavcılığı ve aynı yer ağır ceza mahkemesine aittir. Ağır ceza mahkemesinin görevine giren suçüstü hallerinde soruşturma genel hükümlere göre yapılır." şeklinde değiştirildi.

Buna göre, vali ve kaymakamlar hakkındaki soruşturma dosyaları da son olarak görev yaptıkları yerde yetkili olan bölge adliye mahkemelerinin bulunduğu yerdeki başsavcılıklara gönderilecek.

- Hakim ve savcıların 70 puan şartı

KHK ile 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun "Yazılı yarışma sınavı ve mülakatın yapılış şekli" başlıklı 9/A maddesinde değişiklik yapıldı.

İlgili maddenin, "Yazılı sınavda yüz tam puan üzerinden en az yetmiş puan almak kaydıyla en yüksek puan alandan başlamak üzere, sınav ilanında belirtilen kadro sayısının iki katı fazlası mülakata çağrılır. Ancak başarı oranı, ilan edilen kadronun iki katı fazlasının altında olursa, sadece başarılı olanlar mülakata çağrılır. Bu şekilde çağrılan en düşük puana sahip adayla aynı puanı alanlar da mülakata alınır." hükümlerini içeren beşinci fıkrasında düzenlemeye gidildi.

Bu fıkranın birinci cümlesindeki "en az yetmiş puan almak kaydıyla" ibaresi ile "Ancak başarı oranı, ilan edilen kadronun iki katı fazlasının altında olursa, sadece başarılı olanlar mülakata çağrılır." şeklindeki ikinci cümlesi yürürlükten kaldırıldı.

- CMK'daki değişiklikler

KHK ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nda da bazı değişiklikler oldu.

CMK'nın, "Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildikten sonra yeni delil meydana çıkmadıkça, aynı fiilden dolayı kamu davası açılamaz." şeklindeki 172. maddesinin ikinci fıkrası, "Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildikten sonra kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak yeni delil elde edilmedikçe ve bu hususta sulh ceza hakimliğince bir karar verilmedikçe, aynı fiilden dolayı kamu davası açılamaz." olarak değiştirildi.

CMK'nın, "Kaçakların yargılanması" başlıklı 247. maddesindeki "kaçak" tanımına da ek yapıldı. Buna göre, hakkında devletin güvenliğine karşı suçlar, örgütlü suçlar gibi suçlardan kovuşturma başlatılan ve zorla getirme kararı verilen sanıkların yanı sıra bu durumdaki şüphelilerin de "kaçak" olduğuna karar verilecek.

- HSYK üyelerinin yargılanması

HSYK Kanunu'nun, "Üyelerin adli suçlarıyla ilgili soruşturma ve kovuşturma usulü"ne ilişkin maddesinde de değişikliğe gidildi.

Buna göre, HSYK üyeleri hakkında kişisel suçlarda daha önce Yargıtay Ceza Genel Kurulunda açılan kamu davası artık Yargıtay'ın ilgili dairesinde görülecek.

Bu üyelerle ilgili Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı iddianamesini düzenleyerek evrakı, görevle ilgili suçlarda Yüce Divan sıfatıyla yargılama yapmak üzere Anayasa Mahkemesine, kişisel suçlarda ise Yargıtay'ın ilgili ceza dairesine gönderecek.

Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında da ağır ceza mahkemesinin görevine giren kişisel suçlarla ilgili iddianame hazırlanması halinde kovuşturma Yargıtay Ceza Genel Kurulunca yapılıyordu. Değişiklikle kovuşturma yapma yetkisi Yargıtay'ın ilgili dairesine verildi.

Yurda dönmeyenler vatandaşlıktan çıkarılacak

Yurda dönmeyenler vatandaşlıktan çıkarılacak

Yeni yayımlanan 'larda yurtdışına kaçan örgüt mensuplarıyla ilgili madde dikkat çekti. Buna göre, 'yurda dön' çağrısına uymayanlar vatandaşlıktan çıkarılacaklar.

Olağanüstü hal kapsamında hazırlanan 679, 680 ve 681 no'lu 3 yeni Kanun Hükmünde Kararname, 'nin mükerrer sayısında yayımlandı.

Yeni 'larla birlikte yurtdışına kaçan FETÖ'cülerle ilgili çok önemli bir değişiklik yapıldı.

Alınan karara göre, 'Yurda dön' çağrısına uymayan kişi vatandaşlıktan çıkarılacak.

İstanbul Boğazı trafiğe kapatıldı

İstanbul Boğazı trafiğe kapatıldı

yağışı ve tipi nedeniyle İstanbul Boğazı, gemi geçişlerine çift yönlü kapatıldı.

Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamada, İstanbul Boğazı'nda yoğun sis nedeniyle gemi geçişlerinin saat 08.55 itibarıyla çift yönlü askıya alındığı bildirildi.

hayatını kaybetti

Gazeteci Refik Erduran hayatını kaybetti

yazar 88 yaşında hayatını kaybetti.

Refik Erduran kimdir?

Kökleri Karamanoğulları Beyliği'ne dayanan bir aileden gelir. Dedesi, ağır ceza reisi Ahmet Erduran, babası asker ve avukat Hüsamettin Ahmet Bey'dir. Annesi ise Türkiye'de ilk resimli dergiyi çıkaran Maarifçi Mustafa Refik Bey'in kızı Refika Hanım'dır. Çiftin ikinci çocuğu olan Refik Erduran, 13 Şubat 1928'de İstanbul'da dünyaya gelmiştir.

NAZIM HİKMET'İ KAÇIRDI!

Refik Erduran, Türkiye'ye döndükten sonra 'i hapisten kaçırma planları yaptı ancak buna gerek kalmadı çünkü 28 yıllık mahkumiyet kararı ile hapse girmiş olan ve 13 yıldır hapis yatan Nazım Hikmet'in geri kalan cezası, şairin af yasası kapsamına alınması için yürütülen büyük kampanyanın ve yaptığı açlık grevinin ardından affedildi ve şair 15 Temmuz 1950 günü özgür bırakıldı. Ne var ki Nazım Hikmet, 1951 yılında askere çağrılmış ve askerde öldürülme tehlikesi ortaya çıkmıştı. Bu dönemde şairin baba bir anne ayrı kızkardeşi Melda Hanım ile nişanlanan Erduran, artık akrabalık ilişkisi de olan Nazım'ı yurtdışına kaçırma fikrini öne sürdü ve kendisinin kullandığı bir sürat motoruyla Nazım'ın İstanbul Boğazı'ndan Karadeniz'e geçmesine, Karadeniz'de seyreden Romanya bandıralı bir gemiye binerek Türkiye'den ayrılmasına yardımcı oldu.

Erduran'ın bu olayda oynadığı rol, uzun süre sır olarak saklandı. Olayla ilgili suç dosyası "kaçıranı meçhul" olarak kapandı. Nazım Hikmet, 1961 yılında yazdığı Otobiyografi adlı şiirde kaçışından -Refik Erduran'dan adını anmadan- şu dizeyle bahsetmiştir : "951`de bir denizde genç bir arkadaşla yürüdüm ölümün üstüne" Kore Savaşı Erduran, askerliğini Kore Savaşı sırasında Türk Tugayı'nda yedek subay olarak yaptı. Savaşta tercümanlık yapan Erduran, Türk tugayına gönüllü olarak katılmıştı.

CEP KİTABI BOYUTLARINDA PLASTİK KAPAKLI KİTAPLARLA YAYIN PİYASASINDA ÖNEMLİ BİR BAŞARI ELDE ETTİ

Yayımcılık hayatı Kore Savaşı'ndan döndükten sonra asker arkadaşı Ertem Eğilmez ve devrin tanınmış si Kemal Salih Sel'in oğlu Haldun Sel ile 1953 yılında Çağlayan Yayınevi'ni kurdu. Cep kitabı boyutlarında plastik kapaklı kitaplarla yayın piyasasında önemli bir başarı elde etti. Refik Halit Karay, Aka Gündüz, Peride Celal gibi devrin önemli yazarlarının kitaplarının yayımladı. Cumhuriyet Gazetesi'nde tefrika edilen İnce Memed romanını ilk yayımlayan yayınevi oldu (1955). Erotik romanlara, bilimkurgu kitaplara kitap yelpazesinde önemli bir yer verdi. Yayınevi kitaplarını göreceli olarak ucuz fiyatla ve ilk defa gazete bayilerinde satışa sundu. Refik Erduran'ın yazdığı Yağmur Duası adlı kitap da Çağlayan Yayınevi tarafından basıldı ve çok-satanlar arasına girdi.

ZAMANLA TİYATROYA YÖNELDİ!

Erduran, 1954-1955 yılları arasında TEF adlı haftalık mizah dergisini yönetti. Dergi, 1955'te kapandı (1960 yılında Ertem Eğilmez yönetiminde tekrar yayımlanmaya başlamıştır). Erduran, zamanla yayımcılık işlerini Ertem Eğilmez'e bırakıp asıl ilgi alanı olan tiyatroya yöneldi.

Oyun yazarlığı Refik Erduran, Muhsin Ertuğrul'un isteği üzerine, oyun yazarlığı dersleri vermesi için Ankara Üniversitesi'ne davet edilen Amerikalı yönetmen Kenneth Mcgowan'a birkaç ay süreyle asistanlık yaptı. Bu kurslardan Aziz Nesin gibi değerli oyun yazarları faydalandılar.

İLK PROFESYONEL TİYATRO OYUNU DELİ'Yİ 1957 YILINDA YAZDI

Bu deneyimden sonra ilk profesyonel tiyatro oyunu Deli'yi 1957 yılında yazdı. Oyun, İstanbul Şehir Tiyatroları'nda oynandı ve bunu ardı ardına yazdığı diğer oyunları takip etti. Daha çok güldürü ve vodvil türünde oyunlar yazdı. Bir Kilo Namus (1958) ve Cengiz Han'ın Bisikleti (1959) adlı oyunlarıyla ün yaptı.

Devlet Tiyatroları, İstanbul şehir Tiyatroları, Sururi-Cezzar Tiyatrosu, Ulvi Uraz Tiyatrosu, Dormen Tiyatrosu, Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu, Kent Oyuncuları, Yunus Emre Tiyatrosu, Tiyatro İstanbul, Yeditepe Oyuncuları, yerli ve yabancı başka topluluklar tarafından otuzdan fazla oyunu sahnelendi.

TİYATRO OYUNU YAZARLIĞI ALANLARINDA YERLİ VE YABANCI ÖDÜLLER ALDI

Yurt içinde ve dışında sinema, televizyon senaryoları yazdı. Atatürk'ün toplumu yeniden yapılandırmada kırdığı sürat rekorunu anlatan Metamorfoz (Başkalaşım) adlı senaryosu TRT tarafından 1992'de filme çekildi. Tiyatro oyunu yazarlığı alanlarında yerli ve yabancı ödüller aldı.

GAZETECİLER CEMİYETİ'NİN EN BAŞARILI KÖŞE YAZARI ÖDÜLÜ'NÜ ALDI

Gazeteciliği 1965 yılında Abdi İpekçi'nin teklifi üzerine Milliyet Gazetesi'nde başladığı köşe yazarlığını 1981 yılına kadar aynı gazetede sürdürdü. Daha sonra Güneş ve Meydan gazetelerinde gazeteciliğe devam etti. 1985 yılında Gazeteciler Cemiyeti'nin En başarılı Köşe Yazarı Ödülü'nü aldı.

1968'de Uluslararası Yazarlar Atölyesi'nin daveti üzerine ABD'ye giden Erduran, bir yıl boyunca Iowa Üniversitesi'nde Yazarlar Atölyesi'ne katıldı ve sonra Kaliforniya'ya yerleşti. Gazeteciliğini Milliyet'in Batı Amerika Haber Bürosu Şefi olarak devam ettirdi. 1982'de İstanbul'a döndüğünde köşe yazarlığını bıraktı. Gazeteciliği, önemli gördüğü konularda yazılar yazarak sürdürdü.

İLK OYUNUNU ROBERT KOLEJ'DE İKEN YAZDI

Çocukluğunu Salacak (Üsküdar)'ta bir yalıda dadıların gözetiminde geçirdi. İlköğrenimini Nilüfer Hatun İlkokulu ( o zamanki adıyla 15. İlkokul)'da tamamladıktan sonra öğrenimine Robert Kolej'de devam etti. İlk oyununu Robert Kolej'de iken yazdı ve oyun 1948 yılında okulun tiyatrosunda "Kahraman" adıyla sahnelendi.

Erduran, Robert Kolej'den lisans derecesini aldıktan sonra 1947 yılında Tiyatro Tarihi ve Dram Bölümü'nde yüksek lisans eğitimi için New York'ta Cornell Üniversitesi'ne gitti. Hayranı olduğu Nazım Hikmet'in cezaevinde hastalandığını ve durumunun kötüleştiğini öğrenince onunla tanışma arzusundan ötürü 1949 yılında Türkiye'ye döndü.

Başbakan Yıldırım, Irak'a hareket etti

Başbakan Yıldırım, Irak'a hareket etti

Başbakan Yıldırım, resmi temaslarda bulunmak üzere Irak'a hareket etti

Başbakan Yıldırım'ı Esenboğa Havalimanı'ndan Ankara Valisi Ercan Topaca, İl Emniyet Müdürü Mahmut Karaaslan ile diğer yetkililer uğurladı.

Başbakan Yıldırım ile Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci de Irak'a gitti.

Başbakan Yıldırım'ın, Bağdat'ta Irak Cumhurbaşkanı Fuad Masum ve Temsilciler Meclisi Başkanı Selim Cuburi'yle görüşmeler yapacağı, Yıldırım'ın ayrıca parti yetkilileri, Irak'ın önde gelen bazı siyasi yetkilileri, kanaat önderleri ve Iraklı Türkmenlerin temsilcileriyle bir araya geleceği kaydedildi.

Yıldırım'ın Bağdat'taki temaslarının ardından Erbil'e geçerek IKBY Başkanı Mesud Barzani ve Başbakanı Neçirvan Barzani'yle görüşmeler yapacağı belirtildi.

Bakan : Türkiye temizlik harekatı yapacak

Bakan Fikri Işık: Türkiye temizlik harekatı yapacak

Milli Savunma Bakanı : Eğer Amerika bu sözünü tutmazsa yani PYD unsurlarından Münbiç'i tamamen temizlemezse o zaman Türkiye bu temizlik harekatını yapacak.

Milli Savunma Bakanı , "Sincar'da PKK varlığının dolaylı veya dolaysız olarak bulunması Türkiye'nin kesin kırmızı çizgisidir. Türkiye bu noktada güvenliğini tehdit altına hissederse özellikle gerekeni yapmaktan çekinmez." dedi.

Bakan Işık, Habertürk televizyonunda katıldığı canlı yayında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, soruları yanıtladı.

El Bab operasyonundaki son duruma ilişkin soru üzerine Işık, El Bab'a gelene kadar farklı bir strateji bulunduğunu, burada küçük yerleşim birimleri ve küçük öbekler halindeki terör örgütü DEAŞ militanları olduğunu belirtti. El- Bab'a gelince bunun bir şehir savaşına dönüştüğünü ifade eden Işık, burada sivil kayıpların yaşanmaması için Türkiye'nin büyük hassasiyet gösterdiğini dile getirdi. Bu nedenle operasyonun yavaş ilerlediğine işaret eden Işık, "Bir tek sivilin hayatını kaybetmemesi için Türk Silahlı Kuvvetleri de Özgür Suriye Ordusu da çok büyük bir gayret gösteriyor. Bu, biraz harekatı yavaşlatan bir neden, diğeri de hava şartları." diye konuştu.

Buna rağmen harekatın planlandığı gibi devam ettiğinin altını çizen Işık, gerekli taktik adımların anında atıldığını kaydetti.

"El Bab'ın düşmesi yakın mı?" sorusuna karşılık Işık, oradaki askerlerin bir taraftan terör örgütü DEAŞ'le mücadele ederken diğer taraftan da sivillerin zarar görmemesi için çalıştığını vurguladı. Bakan Işık, "Mümkün olan en kısa zamanda El Bab operasyonunun tamamlanması için her türlü tertiplenme yapılıyor. Bir takım askeri gereklilikler anında yerine getiriliyor. Sonuçta bir şehir savaşı olduğu için 'bugün girdik, yarın bütün DEAŞ'tan şehri temizledik' demek çok kolay değil." değerlendirmesinde bulundu.

Rakka operasyonuna ilişkin ile görüşme olup olmadığının sorulması üzerine Işık, bu konuda askerler arasında sürekli görüşmeler yapıldığını aktardı. Işık, Türkiye'nin, Musul ve Rakka'dan terör örgütü DEAŞ'ın temizlenmesinde mücadelenin başarısının bölgenin DEAŞ sonrası nasıl şekilleneceğine bağlı olduğunu, bu nedenle de şimdiden bölgeye YPG ve PYD'nin sokulmaması gerektiğini söylediğini anımsattı. Işık, baştan beri, bölgeye kendi etnik yapısından kimsenin bulunmadığı bir örgütünün sokulması halinde halkın "Burası DEAŞ'tan temizlendiğinde, toprağımız elimizden alınacak" endişesi taşıyacağını, bu nedenle de insanların DEAŞ'a sarılacağı ve mücadelenin güçleşeceğini ifade ettiklerini belirtti.

Bakan Işık, bu nedenle Musul'da Merkezi Irak Yönetimi ordusunun, Rakka'da da bölge insanından kurulan unsurların mücadele etmesi gerektiğine işaret etti.

Türkiye'nin ABD'ye "PYD ile iş tutmayı, bölgede bir aktör haline getirmeyi bırakın, gelin bu işi oradaki yerli Arap unsurlardan oluşturacağımız unsurlarla Rakka operasyonunu yapalım" dediklerini aktaran Işık, bu şekilde mücadelenin kolaylaşacağını, bununla ilgili çalışmaların da sürdüğünün altını çizdi.

"ABD'NİN TAMAMEN SÖZÜNÜ TUTMASINI BEKLİYORUZ"

ABD'nin Münbiç'te kesinlikle PYD unsuru kalmayacağına söz verdiğini ancak bu sözlerini tutulmadığını anlatan Bakan Işık, şöyle devam etti:

"Hala arzu edilen sonuç yok. Eğer Amerika bu sözünü tutmazsa yani PYD unsurlarından Münbiç'i tamamen temizlemezse o zaman Türkiye, bu temizlik harekatını yapacak. Bunda hiç tereddüt yok. Bunu muhataplarımızla sürekli görüşüyoruz. Beklentimiz, ABD'nin bu konuda verdiği sözü tamamen tutması, göstermelik birtakım çekilme operasyonlarının dışında, tamamen PKK/PYD unsurlarını bölgenin, Münbiç'in tamamen dışına çıkarması ve bölgenin Cerablus'ta, Rai'de diğer bölgelerde olduğu gibi kendi halkı tarafından yönetilmesi."

"SİNCAR TÜRKİYE'NİN KIRMIZI ÇİZGİSİ"

Türkiye'nin Sincar'da ikinci bir Kandil istemediğini açıkladığı ve Başbakanı Binali Yıldırım'ın yarın Irak'a gideceğinin anımsatılarak, görüşmede sınır ötesi bir harekat ve Sincar'ın gündeme gelip gelmeyeceğinin sorulması üzerine Işık, "Hiç kuşkusuz gündeme gelecek" yanıtını verdi. Türkiye ve Irak'ın iki kardeş ülke olduğunun altını çizen Işık, bu nedenle sorunların konuşularak çözülmesi gerektiğine dikkati çekti.

Işık, ziyaretin sorunların konuşulması ve bölgenin bir an önce istikrara kavuşması için görüş alışverişinde bulunulması için önemli bir fırsat olduğuna işaret ederek, bu konuların ele alınacağını söyledi. Sincar'ın Türkiye açısından "kırmızı çizgi" olduğunun altını çizen Işık, Türkiye'nin PKK terörü nedeniyle çok bedel ödediğine işaret etti.

Bakan Işık, sözlerin şöyle sürdürdü:

"Sincar'ın yeni bir Kandil olmasını dolaylı veya doğrudan, doğduran bir Kandil olmasına zaten her ne şartla olursa olsun, bedeli ne olursa olsun müsaade etmeyeceğiz, bunu herkes biliyor. ABD de Irak da Kuzey Irak'taki bölgesel yönetim de bütün dünya biliyor. Sincar'ın dolaylı olarak dahi olsa, yani YBŞ dedikleri bir oluşum vasıtasıyla içerisine başka unsurları da katarak, Suriye'deki Suriye Demokratik Güçleri örtüsü gibi bir örtüyle YBŞ ile dahi olsa PKK'nın orada varlık göstermesini Türkiye asla kabul etmeyecek."

Bu konuda Irak'tan gelen açıklamaların memnuniyet verici olduğuna işaret eden Işık, "Sincar'da PKK varlığının dolaylı veya dolaysız olarak bulunması Türkiye'nin kesin kırmızı çizgisidir. Türkiye bu noktada güvenliğini tehdit altına hissederse özellikle gerekeni yapmaktan çekinmez." ifadelerini kullandı.

"Bu gereken, kara harekatı olabilir mi" sorusuna karşılık Işık, Irak'ın hassas bir dönemden geçtiğini belirterek, yarın Sincar'daki PKK varlığının ortadan kaldırılması için neler yapılması gerektiğinin konuşulacağını ifade etti.

Irak'ın istikrarını geciktirecek her şeyden kaçınmak istediklerini vurgulayan Işık, Türkiye'nin önceliğinin Türkiye'yi tehdit eden yapıların oradan bertaraf edilmesi, DEAŞ'ın tüm unsurlarıyla oradan sökülüp atılması ve Irak'ın bir an önce istikrara kavuşması olduğunu söyledi.

"Ziyarette kara harekatı seçeneği masada olacak" şeklindeki sözler üzerine Işık, şunları söyledi:

"Böyle bir ziyaret öncesinde 'kara harekatı masada olacak' demek diplomatik nezakete uymaz. Ama şunu söylemek durumundayız, şu anda Irak'ın da kabul ettiği, PKK'nın Sincar'dan ve bölgeden sökülüp atılması Türkiye'nin en temel önceliği. Bu noktada iş birliği yapacağız. Kara harekatı Irak'ı işgal gibi değerlendirilemez. Biz Irak Merkezi Hükümetiyle kuzeydeki bölgesel yönetimle son derece güçlü bir koordinasyon içerisinde PKK'nın ve bölgede Türkiye'ye tehdit teşkil eden unsurların bölgeden tamamen sökülmesi için iş birliğini artıracağız."

BAŞİKA'NIN STATÜSÜ

"Ziyarette Başika'daki statüsü konusunda adım atılır mı?" sorusunu üzerine de Işık, bu konuda yoğun diplomasinin devam ettiğini bildirdi. Türkiye'nin DEAŞ'la mücadele konusunda oradaki 6 bine yakın insanı eğittiğini aktaran Işık, Başika'daki Türk askerlerinin de 700'ün üzerindeki DEAŞ militanını etkisiz hale getirdiğini kaydetti.

Türkiye'nin DEAŞ ile mücadelesinde Başika'nın önemli bir unsur olduğunu vurgulayan Işık, bu noktada oluşan rahatsızlıkları gidermenin de öncelikleri arasında yer aldığını, bu konudaki görüşmelerin sürdüğünü ve yarınki ziyarette gündeme geleceğini söyledi. Bakan Işık, bu sorunun nasıl yönetileceğine ilişkin güzel gelişmelerin olmasını umduğunu ifade etti.

"DİKEY YAPILANMA ÇOK BÜYÜK ORANDA TASFİYE EDİLDİ"

"15 Temmuz sonrası FETÖ'den TSK'nın tamamen arındırıldığını düşünüyor musunuz?" sorusuna karşılık Işık, böyle bir şey söylemenin büyük bir iddia olacağını ve mücadeleyi zayıflatacağını dile getirdi. Örgütün hem dikey hem yatay yapılanması bulunduğuna işaret eden Işık, "Dikey yapılanmanın çok büyük oranda tasfiye edildiğini söyleyebilirim. Ancak yatay yapılanmada mücadelemiz devam ediyor. Şu ana kadar 5 bin 754 TSK mensubu ihraç edildi. Üçü general olmak üzere 989 tanesi de açığa alındı. Bu mücadele TSK'da devam edecek." bilgisini paylaştı.

Işık, TSK'da bundan sonra FETÖ değil hiçbir örgütün barınmaması için yapısal tedbirler aldıklarını da kaydetti.

"Genelkurmayın yapısında bir değişiklik yapılacak mı?" sorusu üzerine Işık, 15 Temmuz sonrası zaten bazı değişiklikler yapıldığını, bunların devamı niteliğindeki teknik değişiklikleri de yaptıklarını söyledi.

Işık, "Darbe girişimi tamamen aydınlatıldı diyebilir misiniz, hala karanlık noktalar var mı?" sorusuna "Tabi var. Darbe girişimi her yönüyle aydınlatılmış dersek o bir mübalağa olur, bizim açımızdan da tehlikeli bir durum olur." karşılığını verdi.

Cumhuriyet savcılarının yoğun bir şekilde çalıştığını her gün yeni delillere ulaşıldığını belirten Işık, bunun bir süreç ve Türkiye'nin bekası olduğunu, mücadeleyi uzun soluklu olarak gördüklerini belirtti.

"BEDELLİ ASKERLİK KISA VE ORTA VADEDE GÜNDEMDE YOK"

Bedelli askerliğin gündemde olup olmadığını sorulması üzerine Işık, "Kısa ve orta vadede bedelli askerlik şu anda hükümet gündemimizde yok. Bir taraftan terörle mücadele ediyoruz diğer taraftan Fırat Kalkanı Harekatı'nı yürütüyoruz. Bir tarafta orada canlarını hiçe sayarak vatani görevlerini yapan askerler varken, bizim burada bedelliyi konuşmamız hiç doğru değil. Bu konuda benim tavrım net. Kısa ve orta vadede bedelli olayını kesinlikle düşünmüyoruz. Ama şartlar değişirse bir şey diyemem."

Türkiye'nin yeni bir savunma konseptine ihtiyacı bulunduğuna dikkati çeken Işık, tehdit önceliklerine göre TSK'nın yapılanmasının yeniden değerlendirildiğini, kaç kişilik bir orduya ihtiyaç bulunduğunun tespit edileceğini, sayıya göre bedelli konusunun gündeme gelebileceğini söyledi. Bunun da birkaç yıl alacağını bildiren Işık, meşru mecburiyeti olmayanların bir an önce askerliklerini yapmalarını tavsiye etti. Işık, bakaya konumuna düşen veya yoklama kaçağı olanların iş yerlerine de tebligatlar gönderdiklerini bildirdi.

Yine yine algı operasyonu

Yine Hürriyet yine algı operasyonu

gazetesinin internet sitesi hurriyet.com.tr bugün Bakan Albayrak'ın "zam yok" haberini verirken bile daha fazla 'tık' almak için bakın haberi nasıl bir başlıkla verdi!

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı , A Haber'de Ankara Temsilcisi Murat Akgün'ün sorularını cevapladı.

kesintileri, yenilenebilir enerji, siber saldırılar gibi gündeme dair konularda açıklamalar yapan Bakan Albayrak "Türkiye'nin enerji arz güvenliği noktasından bakıldığında ciddi bir üretim riski yok. 2017 itibarıyla elektrik ve gazda herhangi bir zam öngörmüyoruz." dedi.

Tüm televizyon ve internet haber sitelerinin flaş olarak verdiği bu haber 'in internet sitesinde de yer aldı. Ancak Hürriyet haberi okuyucularına sunarken bile hem fazla "tık" almak hem de bir algı operasyonuna imza atmak için haberi "Enerji Bakanı az önce açıkladı. Bu yıl elektrik ve doğalgaza zam..." başlığıyla verdi ve sanki zam geliyormuş gibi bir izlenim oluşturmaya çalıştı.


BERAT ALBAYRAK'TAN ELEKTRİK KESİNTİLERİNE İLİŞKİN FLAŞ AÇIKLAMALAR

Osmanlı hanedan reisi vefat etti

Osmanlı hanedan reisi Osman Bayezid Osmanoğlu vefat etti

'in üçüncü kuşak torunu , 'ta hayatını kaybetti

'nin 31'inci padişahı Han'ın üçüncü kuşak torunu ve hanedanın 44'üncü reisi , ABD'nin kentinde 93 yaşında vefat etti.

Alınan bilgiye göre, bir süredir devam eden rahatsızlığı nedeniyle hayatını kaybeden Osmanoğlu'nun cenazesi, 9 Ocak'ta New York'taki Eyüp Sultan Camisi'nde kılınacak cenaze namazının ardından Long Island'daki aile mezarlığına defnedilecek.

Hanedanın en yaşlı üyesi olan Osmanoğlu'nun cenaze işlemleriyle Türkiye'nin New York Başkonsosluğu ilgileniyor.

Osman Bayezid Osmanoğlu, nın sürgün sırasında yurt dışında doğan ilk çocuğu olarak 1924 yılında Fransa'da dünyaya geldi. Daha sonra annesi ve ağabeyiyle New York'a göç eden Osmanoğlu, ABD'de 45 yıl kütüphanelerde 15 dilde kitap çevirisi yaparak geçimini sağladıktan sonra 1997'de emekliye ayrıldı.

Hanedanın erkek üyelerine ülkeye dönüş yasağı 1974'te kalkmasına rağmen Türkiye'yi ilk kez annesinin ısrarıyla 1985'te ziyaret eden Osmanoğlu, sonrasında her yıl düzenli olarak Türkiye'ye geldiğini ancak yerleşmeyi hiç düşünmediğini ifade etmişti. Osmanoğlu, 2009 yılının eylül ayında İstanbul'da vefat eden Osman Ertuğrul Efendi'nin yerine hanedan reisi olmuştu.

Son dakika haberi: , 'nın atadığı leri kovuyor

Son dakika haberi: Trump, Obama'nın atadığı elçileri kovuyor

'nin seçilmiş başkanı 'ın, döneminde atanmış tüm büyüklerin görevlerine 20 Ocak'ta son verecek bir talimatı Dışişleri Bakanlığına gönderttiği iddia edildi. Trump'ın söz konusu büyükelçilerin görevlerine bir anda son vermesinin, birçok ülkede "ABD elçisi" krizine yol açabileceği kaydedildi.

'nin seçilmiş Başkanı Donald 'ın, mevcut Başkan Barack tarafından atanmış tüm büyüklerin görevine 20 Ocak'ta son vermeye hazırlandığı ve bu süreyi uzatmayacağı iddia edildi.

Amerikan New York Times gazetesinde yer alan ve ABD'li diplomatlara dayandırılan habere göre, Trump'ın geçiş ekibinin 23 Aralık 2016'da Dışişleri Bakanlığı yetkililerine gönderdiği yazıda, Obama döneminde atanan "istisnasız tüm büyükelçilerin 20 Ocak'ta görevlerinin son bulacağı" bilgisi yer aldı.

Haberde, söz konusu talimatın sadece Obama döneminde atanan büyükelçileri kapsadığı, bakanlık bünyesindeki kariyer diplomatlarını içine almadığı kaydedildi.

Bu tür bir talimatın daha önce benzerinin olmadığı, önceki başkanlık değişim süreçlerinde büyükelçilerin görev dönüşümlerinin ihtiyaca ve planlamaya göre zamana yayılarak yapıldığı vurgulandı.

"ABD ELÇİSİ KRİZİ YAŞANABİLİR"

Trump'ın 20 Ocak'ta Obama döneminde atanmış tüm büyükelçilerin görevlerine bir anda son vermesinin birçok önemli ülkede "ABD elçisi" krizine yol açabileceğinin altı çizilirken, Senato onayı da gerektiği için yeni büyükelçilerin görevlerine başlamasının zaman alacağı aktarıldı.

Amerikan medyasına konuşan Trump'ın geçiş ekibinden bir yetkilinin, "bu durumun normal olduğu ve Beyaz Saray dahil birçok kurumda bu görev değişikliklerinin yapılacağını" dile getirdiği bildirildi.

Haberde, isimlerini açıklamak istemeyen bazı dışişleri yetkililerinin, görev süreleri bir anda sona erecek olan çok sayıdaki büyükelçinin özellikle ailevi sorunlarla karşılaşacağını kaydettikleri ifade edildi.

ABD'de başkanın büyükelçileri atama (Senatonun da onayı gerekiyor) ve istediği zaman görevden alma yetkisi bulunuyor ve başkan tarafından atanan büyükelçiler "siyasi elçi" olarak da nitelendiriliyor.

Önceki dönemlerde yeni başkanın göreve başlamasından sonra büyükelçilerin, ihtiyaç durumuna ve ailevi koşullarına göre görev yerlerinde bir süre daha kalmalarına müsade edildiği belirtiliyor.

'ta

Başbakan Irak'ta - CANLI

Binali Yıldırım 'ta...

Binali Yıldırım, Başbakanı Haydar el-İbadi ile bir araya gelecek, iki Başbakan Türkiye-Irak Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi toplantısına başkanlık edecek. Yıldırım, Irak'ın önde gelen siyasi yetkilileri, kanaat önderleri ve Iraklı Türkmenlerin temsilcileriyle bir araya gelecek.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Aylan bebeği gördükleri zaman dergilere kapak yapıp satarlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Aylan bebeği gördükleri zaman dergilere kapak yapıp satarlar
Bu milleti yıkabilecek hiçbir fani güç yoktur

İşte şehidin bozduğu kalleş plan: Bombayla kaos roketle suikast

İşte şehidin bozduğu kalleş plan: Bombayla kaos roketle suikast

İzmir’de polisin kahramanlığı sayesinde suya düşen adliyeye saldırı planının ayrıntıları ortaya çıktı. Teröristler bombalı aracı patlatıp kaos yaratarak adliyeye girecek, savcıların odalarını roketle havaya uçuracaktı

İzmir Bayraklı Adliyesi'nde biri polis 2 kişinin şehit olduğu hain saldırıyla ilgili soruşturma sürüyor. Hainlerin bombalı aracı patlattıktan sonra, bugüne kadar ses getiren FETÖ ve PKK soruşturmalarını yürüten savcıların odalarını roketle patlatıp suikast yapmayı amaçladıkları değerlendiriliyor. Soruşturmadan dikkat çeken ayrıntılar şöyle:

BORNOVA'DA EV KİRALADILAR
PKK'nın dağ kadrosundan olan iki teröristin Mardin kırsalından önce Manisa'ya, ardından İzmir'e geçtikleri tespit edildi. İki terörist 28 Aralık'ta Bornova ilçesinde ev kiraladı, 30 Aralık'ta yurt dışından gelen ve kimliği açıklanmayan bir kişiyle buluştu. İki araç satın alan teröristler ruhsatı yurt dışından gelen şahsın üzerine yaptı. Ruhsat sahibi aynı gün Türkiye'den ayrıldı. PKK'lı iki terörist Gaziantep'te yaşayan iki kişi adına düzenlenmiş sahte kimlikle İzmir'de kaldı.

BOMBA İZMİR'DE YÜKLENDİ
Araçlardan birine 150 kilo amonyum nitrat yüklendi. Etkisini artırmak için patlayıcı aracın LPG tankının yanına yerleştirildi.

KAÇACAKLARI OTOMOBİL DE HAZIRDI
Teröristler, Bayraklı Adliyesi C Kapısı karşısına saldırıdan bir gece önce bombasız aracı park etti.

KAHRAMAN POLİS PLANLARINI BOZDU
Teröristler bomba yüklü araçla olay yerine geldi. Ancak canı pahasına teröristlerle çatışan polis Fethi Sekin'in müdahalesi sonucu bombalı aracı düşündükleri zamandan çok daha erken patlatmak zorunda kaldılar.

ANAHTARI DÜŞÜRDÜLER
Aracı patlattıktan sonra çatışan teröristler bu sırada kaçmak için kullanmayı planladıkları ikinci aracın anahtarını yere düşürdü.

HEDEFTE ÜNLÜ SAVCILAR VARDI
Saldırı planını tamamlamak isteyen teröristler bugüne kadar ses getiren FETÖ ve PKK operasyonları soruşturmalarını yürüten savcılara saldırmak için adliyeye yöneldi.

ROKETLE ODALARI PATLATACAKLARDI
Amaçları üzerlerindeki 2 Kalaşnikof silah, bir roketatar ve mühimmatlarıyla adliyenin C Blok ikinci katındaki savcı odalarını havaya uçurmaktı. Ancak İzmir polisi iki teröristi etkisiz hale getirdi.

İKİNCİ ARAÇ İMHA EDİLDİ
Patlama ve çatışmanın ardından teyakkuza geçen İzmir polisi hainlerin kaçmak için hazırladığı ikinci aracı tespit edip, bomba olma ihtimaline karşın kontrollü olarak patlattı. Araçtan yiyecek, içecek ve çeşitli yaşam malzemeleri çıktı.

KAHRAMANIN KASKI KULÜBEDE
Olay Yeri İnceleme ekiplerinin araştırmasında polis güvenlik kulübesindeki manzara çatışmanın boyutunu gözler önüne serdi. Şehit polis Fethi Sekin'in motosiklet kullanırken giydiği kaskın da kulübenin içindeki askıda olduğu görüldü.

‘80 darbesi gibi 2 saatte bitecek diye düşündüm’

‘80 darbesi gibi 2 saatte bitecek diye düşündüm’

Malatya'da, FETÖ'nün darbe girişimiyle ilgili hazırlanan iddianamede, 2. Ordu Komutanlığı nizamiyesinde polis ve jandarmayla çatışarak yaralı olarak yakalanan tutuklu yüzbaşı Kemal Keskin'in, "1980 darbesi gibi her şeyin iki saat içerisinde biteceğini düşünüyordum" ifadelerine yer verildi.

: Adliyesi'nde !

Son dakika: İzmir Adliyesi'nde patlama!

Adliyesi'nin C kapısının önünde meydana geldi. Olay yerine çok sayıda polis ve ambulans gönderildi. Belli aralıklarla 2 ayrı patlamanın olduğu belirtildi. Saldırı bomba yüklü araçla gerçekleştirildi. Patlamanın ardından çatışmalar olduğu bilgisi verildi. 2 teröristin öldürüldüğü bir teröristin de arandığı açıklandı.

İlk belirlemelere göre, 1'i polis 2 şehidimizin olduğu 11 kişinin de yaralandığı belirtildi.

Adliyesi yakınlarında gerçekleştirilen terör saldırısı sonrası 2 terörist ölü ele geçirildi, bir teröristi yakalama çalışmaları sürüyor.

Alınan bilgiye göre, İzmir Adliyesi yakınlarında meydana geldi, ardından silah sesleri duyuldu.

İZMİR ADLİYESİ'NDE PATLAMA!

2 TERÖRİST ÖLÜ ELE GEÇİRİLDİ

Patlamanın ardından 2 terörist ölü ele geçirildi, bir teröristi yakalama çalışmaları sürüyor.

Olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi.

BÖLGEYE TRAFİK AKIŞI KESİLDİ

Manas Bulvarı Salhane dere kenarında inceleme yapan polis ekipleri, bölgeye trafik akışını kesti.

BİR ŞÜPHELİ İLE İLGİLİ ÇALIŞMA BAŞLATILDI

Giriş ve çıkışları kontrol altına alan polis, siyah montlu, beyaz bereli ve 1,65-1,70 metre boyundaki bir şüpheliyle ilgili çalışma başlattı.

Bu arada, patlamanın yaşandığı yerin yakınında şüpheli bir paketin daha olduğu öğrenildi.

Bölgede geniş çaplı operasyon başlatıldı.

KIZILAY'DAN ÖNEMLİ UYARI!

Kızılay İzmir Bölge Müdürü Gökay Gök, yeterli kan stoklarının bulunduğu söyledi.

İZMİR CUMHURİYET BAŞSAVCISI: ŞEHİDİMİZ KATİP MUSA CAN

İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Doğru, saldırıda şehit olan adliye memurunun Katip Musa Can, şehit polisin ise isminin Fethi olduğunu söyledi.

Başsavcı Doğru, saldırının ardından açıklamada bulundu. Doğru, Fethi isimli bir polis memurunun şehit olduğunu ifade ederek, şehit adliye memurunun mübaşir değil, Katip Musa Can olduğunu söyledi. Doğru, "Şehit polisimiz Fethi isimli, adliyemizin önünde 8-10 yıldır trafiği tanzim eden sevdiğimiz bir arkadaşımızdı. Allah rahmet eylesin. Başımız sağ olsun. Yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum" dedi.
Doğru, soruşturmanın sürdüğünü ifade ederek, soruşturmanın selameti açısından daha fazla bilgi paylaşımında bulunmadı.

PATLAMA ANI GÜVENLİK KAMERASINDA!

BOMBALI SALDIRI ANI VE YAŞANAN ÇATIŞMA AMATÖR KAMERADA!

Balıkesir-Bursa yolu ulaşıma kapandı

Balıkesir-Bursa yolu ulaşıma kapandı

Balıkesir'de akşam saatlerinde başlayan yoğun kar yağışı neticesinde Balıkesir-Bursa karayolunda ulaşımda aksamalar meydana geldi.

Balıkesir'de gece yarısı tipi şeklinde etkisini arttıran kar yağışı nedeniyle Balıkesir-Bursa karayolunda bir kaç noktada ulaşımda aksamalar meydana geldi. Özellikle Balıkesir'in Değirmenboğazı mevkii ve Susurluk ilçesinde bulunan şeker fabrikası mevkiinde TIR'ların kayganlaşan yolda makas atması sonucu Bursa istikametine ulaşım kapandı. Öte yandan Balıkesir Bölge Trafik Müdürlüğü ekipleri Balıkesir şehir çıkışında TIR ve kamyon gibi benzeri araçların geçişine izin vermedi. Tipi şeklinde etsini sürdüren kar yağışı nedeniyle Balıkesir-Bursa yolunda yaklaşık 5 cm kalınlığında karın biriktiği de gözlerden kaçmadı.

FETÖ’ye dünyayı dar ettik

FETÖ’ye dünyayı dar ettik

Eylül 2016’daki BM Genel Kurulu görüşmeleri öncesi “FETÖ’ye dünyayı dar edeceğiz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümetin kararlı mücadelesi sonuç verdi. FETÖ okullarını kapatan ülkelerin sayısı artıyor. Zincire en son Fas eklendi

Somali, Gine, Çad, Senegal ve Sudan gibi ülkelerin ardından, bir Afrika ülkesi daha FETÖ okullarını kapatma kararı aldı. Fas'ta faaliyet gösteren Fatih Sultan Mehmet Okulları'nın "kaliteli eğitim ve ülkenin gelişimine katkı sağlama" aldatmacası başarılı olmadı. Faslı yetkililer, FETÖ'nün okullarını bir ay içinde kapatacaklarını duyurdu.

İDEOLOJİK AJANDA...
FETÖ bağlantılı Fatih Sultan Mehmet Okulları, internet sitelerinde Fas'ın 5 farklı şehrinde 8 okula sahip olduklarını ve Kazablanka, Cedide, Tanca, Tetuan ve Fas'taki bu okulların "dil, yaşam tecrübesi, liderlik kültürü ve ekip çalışması" gibi özellikleri geliştirdiğini iddia etti. Ancak 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ülkeye giderek Faslı yetkilileri uyaran Türk heyetin girişimleri sonucu Fas İçişleri Bakanlığı "Fetullah Gülen'le bağlantılı Fatih Sultan Mehmet Okulları konusunda yapılan incelemeler, bu okulların eğitim sistemini kullanarak, kendi ideolojilerini ve Fas eğitim prensiplerine taban tabana zıt ideolojileri yaymayı hedeflediğini göstermiştir" ifadelerinin yer aldığı bir açıklama yayımladı. Yazılı açıklamada, FETÖ'ye bağlı olarak faaliyet gösteren "Fatih Sultan Mehmet Okulları'nın tüm eğitim ve öğretim kurumlarının kapatılması kararı alınmıştır. Söz konusu okullarda okuyan öğrencilerin mağdur edilmeden başka okullara geçmesi sağlanacaktır" ifadelerine yer verildi. İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasında, okulların bir aylık bir süre içinde kapatılacağı ifadelerine yer verildi.



2 BİN 500 ÖĞRENCİ VAR
Dünya basınında da yer alan haberlere göre 1993'te ilk olarak Fas'ın Tanca şehrinde faaliyete giren Fatih Sultan Mehmet Okulları'nın Fas'ta 2 bin 500 öğrencisi bulunuyor. Bunların 2 bin 470'i Faslı.

AHTAPOT GİBİ SARMIŞLAR
Fas'ta Fatih Sultan Mehmet'in lakabı 'Mohammed El Fetih' adıyla 1993'ten bu yana faaliyet gösteren okullar ülkenin farklı kentlerinde açılarak örgüt ideolojisini yaymaya çalışmış.

'Kapatılan okul sayısı 80'i geçti'
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, darbe girişiminin ardından diplomatik misyonlar aracılığıyla yurt dışında FETÖ'yle ilgili bilgilendirme çalışmalarının yapıldığını belirterek, "Cumhurbaşkanı seviyesinde büyükelçilerimiz 88 görüşme yaptı. Başbakan seviyesinde 110, bakan seviyesinde 816 görüşme gerçekleşti. Resmi temasların sayısı 10 bine yaklaştı" dedi. Çavuşoğlu, "80'i aşkın kurum ya kapatıldı ya da Maarif Vakfı tarafından devralındı. "Afrika'dan Azerbaycan'a, Ürdün'den Dominik Cumhuriyeti'ne, Latin Amerika'ya kadar, birçok ülkede kapatma ve devir işlemleri yapıldı." diye konuştu.

"Fas'ın kararından memnuniyet duyduk"
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Fas'ın, ülkedeki FETÖ okullarının kapatılacağını açıklamasından memnuniyet duyduklarını ifade etti. Çavuşoğlu, Twitter'dan yaptığı paylaşımda Fas İçişleri Bakanlığı'nın bir ay içinde FETÖ okullarını kapatacağı yönündeki bu kararının iki ülke arasındaki işbirliği ve dayanışmanın önemli bir göstergesi olduğ vurgulandı. Fas İçişleri Bakanlığı, ülkedeki FETÖ okullarının kapatılacağını ve bu okullarda okuyan öğrencilerin mağdur edilmeden başka okullara nakillerinin sağlanacağını duyurmuştu.

Son dakika haberi: 'u basan 17 ciye dava

Son dakika haberi: AKOM'u basan 17 darbeciye dava

  girişimi gecesi İstanbul'da 'u basan darbeci askerlere yönelik soruşturma tamamlandı. 17 şüpheli asker hakkında dava açıldı.

Fetullahçı Terör Örgütü tarafından yeltenilen girişim sırasında i İstanbul'da 'u basan askerlere yönelik yürütülen savcılık soruşturması tamamlandı.

İstanbul Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Gökhan Yolasığmaz tarafından hazırlanan 214 sayfalık , Başsavcı Vekili İsmail Uçar tarafından onaylanarak Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.

5'i kurmay albay olan şüphelilere 'Adam öldürmeye teşebbüs' ve 'Kamu malına zarar vermek' suçlaması kapsamında ceza istendi. İddianame İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi ne düştü.

Darbe girişimde AKOM'un işgal edilmesine ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı

TÜRKİYE, HAİNLERİN FETÖ İRTİBATLARINI YUNANİSTAN’A İLETTİ FETÖ'NÜN 70 POLİS OKULU 'ABİ'Sİ İÇİN 41 İLDE OPERASYON

’dan skandal Türk düşmanlığı

Almanya’dan skandal Türk düşmanlığı

Fürth kentinde düzenlenen "Hasat Bayramı" kapsamında mehter takımının üç hilalli taşıması yasaklandı

'nın Fürth kentinde geleneksel olarak düzenlenen "Hasat Bayramı" etkinliğindeki geçit töreninde mehter takımının 3 hilalli nı taşımasının yasaklandığı bildirildi.

"Nordbayern.de" adlı yerel internet sayfasının haberinde, Fürth'un dünyaya açık bir kent olduğunu göstermesi açısından Hasat Bayramı'nda yapılan geçitte yabancı grupların da yer aldığı ifade edildi.

Haberde, belediyenin düzenlediği bu kortejde üç hilalli sancağa izin verilmeyeceği belirtildi.

Belediyenin kamuoyundaki endişeleri göz önünde bulundurarak organizatörlerden görüş aldığına işaret edilen haberde, yapılan değerlendirme sonucu ilgili dairenin müdürü Andre Hollitzer'in sancağın yer almasını yasakladığı ifade edildi.

Haberde, mehter takımının bu geçit töreninden çıkarılmasının ise öngörülmediği kaydedildi.

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Fürth Yönetim Kurulu Başkanı Refet Avcı ise AA muhabirine yaptığı açıklamada, çeşitli Türk derneklerin de yer aldığı söz konusu "Hasat Bayramı" geçidine 4 yıldan beri mehter takımıyla katıldıklarını söyledi.

''Bir zenginlik, renklilik olsun istedik. Herhangi bir siyasi içeriği yok" diyen Avcı, Berlin'den gelen mehter takımının hem Alman hem de burada yaşayan Türk toplumu tarafından yoğun ilgi gördüğünü, hatta bizzat belediye başkanın da olumlu karşıladığını ifade etti.

En son geçen yılın ekim ayında katıldıkları etkinlikten sonra PEGIDA (Batı'nın İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılar) hareketinin internet üzerinden aleyhte propaganda yaptığını belirten Avcı, bunun üzerine aralık sonunda belediyedeki daireden kendilerine ulaşan yazıda üç hilalli bayrağın geçitte kullanılmamasının istendiğini kaydetti.

Avcı, bu konuyu organizasyona katılan ekiple değerlendireceklerini ve ona göre bu yıl yapılacak geçide katılıp katılmayacaklarına karar vereceklerini kaydetti.

Fürth kentinde 19. yüzyılın başından beri düzenlenen Hasat Bayramı'nın bu yıl 8 Ekim'de yapılacağı bildirildi.

'de havalimanında

ABDde silahlı saldırı! Ölü ve yaralılar var

'nin Florida eyaletindeki 'nda bir meydana geldi, saldırıda 5 kişi öldü 13 kişi de yaralandı. Saldırganın askeri kimlik taşıdığı ve New Jersey doğumlu olduğu belirtildi.

ABDde silahlı saldırı! Ölü ve yaralılar var

'nin Florida eyaletinde Fort Lauderdale-Hollywood Havalimanı'nda meydana gelen da 5 kişi öldü, 13 kişi yaralandı. Sağ yakalanan zanlının kimliği öğrenildi.

Fort Lauderdale-Hollywood Havalimanı'nda büyük bir paniğe yol açan saldırı üzerine, tüm giriş ve çıkışlar geçici olarak durduruldu. Terminal 2'de, bagaj alım bölgesinde meydana gelen saldırının nedenine henüz netlik kazanmadı. Ortalama 650 uçuşun gerçekleştiği Fort Lauderdale-Hollywod Uluslararası Havalimanı günde 73 bin yolcuya hizmet veriyor.

Saldırganı gözaltına alan polis, olayın Terminal 2'nin bagaj teslim bölümünde meydana geldiğini bildirdi.

Polis, olay yerindeki yolcuları güvenlik gerekçesiyle tahliye etti.

Dört terminali bulunan havalimanında günde 73 bin yolcuya hizmet ediliyor.

Havaalanında tesadüfen bulunan Beyaz Saray eski Sözcüsü Ari Fleischer de Twitter mesajında, "Lauderdale Havaalanındayım. Ateş edildi. Herkes kaçıyor." bilgisini verdi.

TERÖR SALDIRISI OLUP OLMADIĞI ARAŞTIRILIYOR
Güvenlik birimleri, tek şüpheli olduğunu belirttikleri saldırganı sağ olarak yakalayarak gözaltına aldıklarını bildirdi.

CNN'e konuşan Broward County Valisi Barbara Sharief, "Zanlının başka birileriyle koordineli hareket ettiğine dair şu an elimizde bir kanıt yok. Şu anda gözaltında ve olayı soruşturuyoruz" dedi. Yetkililerin, saldırganın motivasyonunun ne olduğunu öğrenmek üzere çalışmaları sürdürdükleri, olayın terör saldırısı olup olmadığı konusunun değerlendirildiği aktarıldı.

SALDIRGANIN KİMLİĞİ BELLİ OLDU
Havalimanı saldırısını düzenleyen kişinin kimliği Esteban Santiago olarak açıklandı. Santiago'nun askeri kimlik taşıdığı ve New Jersey doğumlu olduğu belirtildi.

Bu haber 22398 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Başkan Erdoğan Azerbaycan dönüşü gazetecilerin sorularını yanıtladı | Suriye'ye doğal gaz müjdesi: Aliyev desteğe hazır
Başkan Erdoğan Azerbaycan dönüşü gazetecilerin sorularını...
CHP'li belediyelere yeni operasyon! Adıyaman, Adana ve Antalya belediye başkanlarıyla birlikte çok sayıda şüpheli gözaltında
CHP'li belediyelere yeni operasyon! Adıyaman, Adana ve Antalya...