CHP medyası, rüşvet skandalında sınıfta kaldı.

CHP medyası, rüşvet skandalında sınıfta kaldı.

Sinan Aygün'ün bir suç duyurusu ile gözler önüne serdiği; iki kez canlı yayına çıkarak kamuoyu ile paylaştığı bu skandal ise parti yönetimi tarafından kapatılmak isteniyor. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise her zamanki gibi suçluyu değil suçu ortaya çıkaranı cezalandırıyor. Yıllardır "basın özgürlüğü, gazeteci muhaliftir, bağımsızdır, eleştireldir" vurgusu yapan CHP medyası ise ortalığa dökülen bu büyük skandalı görmezden geldi. SETA Toplum ve Medya Araştırmaları Direktörü İsmail Çağlar,

23 Aralık 2019 - 18:44 - Güncelleme: 23 Aralık 2019 - 19:58

 medyası, rüşvet skandalında sınıfta kaldı

Giriş Tarihi: 23.12.2019  18:10 Güncelleme Tarihi: 23.12.2019  18:43

Türkiye Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı 'ın 25 milyonluk rüşvet skandalını konuşuyor. 'li 'ün bir suç duyurusu ile gözler önüne serdiği; iki kez canlı yayına çıkarak kamuoyu ile paylaştığı bu skandal ise parti yönetimi tarafından kapatılmak isteniyor. CHP lideri  ise her zamanki gibi suçluyu değil suçu ortaya çıkaranı cezalandırıyor. Yıllardır "basın özgürlüğü, gazeteci muhaliftir, bağımsızdır, eleştireldir" vurgusu yapan  ise ortalığa dökülen bu büyük skandalı görmezden geldi. SETA Toplum ve Medya Araştırmaları Direktörü İsmail Çağlar, bu iki yüzlülüğü Sabah.com.tr için değerlendirdi.

BU ALBÜMÜ PAYLAŞCHP medyası, rüşvet skandalında sınıfta kaldı

CHP MEDYASININ "GAZETECİ MUHALİFTİR" İDDİASI SÖZDE KALDI

 destekçisi medya uzunca bir süredir Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti'ye ideolojik düşmanlıklarını 'gazeteci bağımsızdır, eleştireldir, muhaliftir' gibi süslü bir maskenin arkasına sakladı. İktidarın icraatlarına toplum adına ve kamu yararı için muhalefet ettiğini öne sürdü. CHP'nin ülke çapında ve yerel yönetimlerde icraat konumunda olmaması, bu iddiaları dile getirirken CHP destekçisi medyanın elini güçlendirdi.

CHP medyası, rüşvet skandalında sınıfta kaldı

İLK SINAVDA SINIFTA KALDILAR

Yerel seçimlerden sonra  kısmen de olsa icraat konumuna geldi. İstanbul ve Ankara'da büyükşehir belediyelerini kazandı. Bu hem CHP için, de hem de CHP'yi destekleyen medya için ciddi bir sınav. CHP seçmenin sandıkta verdiği emaneti taşıyıp taşıyamama konusunda imtihan oluyor. CHP destekçisi medya da gerçekten iddia ettiği gibi muhalif, eleştirel, bağımsız, gücün değil toplumun yanında olmak konusunda imtihan oluyor.

Mansur Yavaş'ın rüşvet skandalında CHP medyası üç maymunu oynuyor

'li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı 'ın 25 milyonluk rüşvet skandalı giderek büyüyor. CHP'li  rüşvet skandalıyla ilgili bugün yaptığı basın toplantısında "hodri meydan" dedi. Kirli rüşvet çarkını gözler önüne seren CHP'li Aygün, belgeleri de paylaştı. Tüm bu skandallar yaşanırken CHP ve CHP yandaşı medyası ise sessizliğini koruyor. CHP medyasının bu sessizliği ve Mansur Yavaş'ı aklama çabası tek merkezden yönetildiklerini bir kez daha gözler önüne serdi. SETA Toplum ve Medya Araştırmaları Direktörü İsmail Çağlar, CHP medyasının sınıfta kaldığını vurgulayarak dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

RÜŞVET SKANDALINDA CHP MEDYASI ÜÇ MAYMUNU OYNUYOR

Yıllardır "basın özgürlüğü, gazeteci muhaliftir, bağımsızdır, eleştireldir" vurgusu yapan  medyası ise ortalığa dökülen bu büyük skandalı görmezden geldi. SABAH'a konuşan SETA Toplum ve Medya Araştırmaları Direktörü İsmail Çağlar, CHP medyasının iki yüzlüğünü değerlendirdi. Çağlar'ın açıklamaları şu şekilde:

CHP MEDYASININ "GAZETECİ MUHALİFTİR" İDDİASI SÖZDE KALDI

CHP destekçisi medya uzunca bir süredir Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti'ye ideolojik düşmanlıklarını 'gazeteci bağımsızdır, eleştireldir, muhaliftir' gibi süslü bir maskenin arkasına sakladı. İktidarın icraatlarına toplum adına ve kamu yararı için muhalefet ettiğini öne sürdü. CHP'nin ülke çapında ve yerel yönetimlerde icraat konumunda olmaması, bu iddiaları dile getirirken CHP destekçisi medyanın elini güçlendirdi.

İLK SINAVDA SINIFTA KALDILAR

Yerel seçimlerden sonra CHP kısmen de olsa icraat konumuna geldi. İstanbul ve Ankara'da büyükşehir belediyelerini kazandı. Bu hem CHP için, de hem de CHP'yi destekleyen medya için ciddi bir sınav. CHP seçmenin sandıkta verdiği emaneti taşıyıp taşıyamama konusunda imtihan oluyor. CHP destekçisi medya da gerçekten iddia ettiği gibi muhalif, eleştirel, bağımsız, gücün değil toplumun yanında olmak konusunda imtihan oluyor.

DUYMAZDAN VE GÖRMEZDEN GELDİLER!

Üstelik ortada siyasi bir boyut da yok. Düpedüz bir haksız kazanç durumu mevzubahis iddialara göre. CHP medyası kamu menfaatinin peşine düşeceğine, belediye neden böyle ilişkilere giriyor diye sorgulayacağına, 'e mikrofon uzatıp onun iddialarını dinleyeceğine, bu iddiaları 'a sorup gerçeğin ortaya çıkmasına çabalayacağına duymazlıktan ve görmezlikten geliyor.

SORGULAMADAN MANSUR YAVAŞ'I AKLADILAR

Daha önce  etrafında çıkan krizler, sel baskınları, aksayan hizmetler, iptal edilen temel atma törenleri konusunda CHP destekçisi medya kendi iddiasından vuruldu. Kelimenin tam anlamı ile sınıfta kaldı. Şimdi ise Ankara'da patlak veren rüşvet skandalında tekrar çuvallıyorlar. Ortada rüşvetle ilgili somut iddialar var. Üstelik iddialara muhatap olan Mansur Yavaş da para pazarlığı yapıldığını reddetmiyor. "Rüşvet olarak değil de başka türlü istedik" diyerek kendini savunuyor.

Rüşvet skandalında CHP medyası üç maymunu oynuyorORTALIĞA SAÇILMIŞ YOLSUZLUĞU SORGULAMADILAR

CHP medyasının bu durumu zaten başlı başına bir sorun. Kamu menfaatinin peşine düşmeyen, kendi desteklediği partinin ortalığa saçılmış yolsuzluklarını yayınlamayan bir medya düşünülemez. Bunun da ötesinde bunu yapan CHP medyası ülkemizin yerli ve milli medya organlarını hükümet medyası olmakla, gazeteciliği ayaklar altına almakla, kendi ifadeleri ile yandaş olmakla suçluyor. Bu gerçekten siyasetin, medya etiğinin ötesinde bir dürüstlük sorunu.

CHP'de rüşvet skandalı! Sinan Aygün canlı yayında belgeleri gösterip meydan okuduCHP'DE RÜŞVET SKANDALI! SİNAN AYGÜN CANLI YAYINDA BELGELERİ GÖSTERİP MEYDAN OKUDU

CHP medyası, rüşvet skandalında sınıfta kaldı

DUYMAZDAN VE GÖRMEZDEN GELDİLER!

Üstelik ortada siyasi bir boyut da yok. Düpedüz bir haksız kazanç durumu mevzubahis iddialara göre.  medyası kamu menfaatinin peşine düşeceğine, belediye neden böyle ilişkilere giriyor diye sorgulayacağına, 'e mikrofon uzatıp onun iddialarını dinleyeceğine, bu iddiaları 'a sorup gerçeğin ortaya çıkmasına çabalayacağına duymazlıktan ve görmezlikten geliyor.

CHP medyası, rüşvet skandalında sınıfta kaldı

SORGULAMADAN MANSUR YAVAŞ'I AKLADILAR

Daha önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi etrafında çıkan krizler, sel baskınları, aksayan hizmetler, iptal edilen temel atma törenleri konusunda  destekçisi medya kendi iddiasından vuruldu. Kelimenin tam anlamı ile sınıfta kaldı. Şimdi ise Ankara'da patlak veren rüşvet skandalında tekrar çuvallıyorlar. Ortada rüşvetle ilgili somut iddialar var. Üstelik iddialara muhatap olan  da para pazarlığı yapıldığını reddetmiyor. "Rüşvet olarak değil de başka türlü istedik" diyerek kendini savunuyor.

CHP medyası, rüşvet skandalında sınıfta kaldı

ORTALIĞA SAÇILMIŞ YOLSUZLUĞU SORGULAMADILAR

 medyasının bu durumu zaten başlı başına bir sorun. Kamu menfaatinin peşine düşmeyen, kendi desteklediği partinin ortalığa saçılmış yolsuzluklarını yayınlamayan bir medya düşünülemez. Bunun da ötesinde bunu yapan  ülkemizin yerli ve milli medya organlarını hükümet medyası olmakla, gazeteciliği ayaklar altına almakla, kendi ifadeleri ile yandaş olmakla suçluyor. Bu gerçekten siyasetin, medya etiğinin ötesinde bir dürüstlük sorunu.

CHP medyası, rüşvet skandalında sınıfta kaldı

DİĞER FOTOĞRAFLAR İÇİN İLERLEYİNİZ 

CHP medyası, rüşvet skandalında sınıfta kaldı

Son dakika:  yolsuzluk iddiaları için  hakkında soruşturma başlattı

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı 'ın kendisinden 25 milyon rüşvet istediğini açıklayan ve belgelerinin olduğunu söyleyen  eski Milletvekili  hakkında CHP, bu iddialara yanıt vermek yerine disiplin sürecini başlattığı öğrenildi.

Giriş Tarihi: 22.12.2019  21:36Güncelleme Tarihi: 23.12.2019  10:28

Son dakika: CHP yolsuzluk iddiaları için Sinan Aygün hakkında soruşturma başlattı

CHP'li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın 25 milyon dolarlık rüşvet istediği iddialarıyla ilgili olarak CHP eski milletvekili Sinan Aygün hakkında disiplin soruşturması başlatıldı.

CHP eski milletvekili Sinan Aygün hakkında disiplin soruşturması başlatıldı....

AÇIKLAMAYI CHP İL BAŞKANI YAPTI

CHP Ankara İl Başkanı Rıfkı Güvener, eski milletvekili Sinan Aygün hakkında parti üyeliğinden "kesin çıkarma" istemiyle disiplin soruşturması açtıklarını bildirdi.

Güvener, CHP Parti Okulunda yaptığı açıklamada, parti üyesi Sinan Aygün'ün, inşaatlarıyla ilgili kamuoyunda spekülasyonlara neden olan açıklamalarına ilişkin olarak CHP İl Yönetim Kurulunun toplandığını belirtti.

CHP'li Mansur Yavaş ve Sinan Aygün karşı karşıya! İşte CHP'deki rüşvet skandalının kronolojisi...

Güvener, şöyle devam etti:

"İnşaatlarıyla ilgili mahkeme kararlarını kendi mecrasından çıkararak kamuoyunda Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın ve bazı belediye meclis üyelerimizin tartışılmasına, rencide edilmesine sebebiyet verdiği, ayrıca bir televizyon kanalına bağlanarak Sayın Genel Başkanımız ile Ankara Milletvekilimiz Bülent Kuşoğlu hakkında yaptığı rencide edici açıklamaları, partimizin kurumsal kimliğini de zedeleyici tavırları nedeniyle Sinan Aygün hakkında parti üyeliğinden kesin çıkarma istemiyle disiplin soruşturması açılmasına açılmasına karar vermiştir."

Disiplin soruşturmasına ilişkin süreci Ankara İl Yönetim Kurulunun yürüteceğini ifade eden Güvener, "Sinan Aygün'den partiye karşı işlediği suçlarla ilgili yazılı açıklamasını isteyeceğiz. Bir hafta içinde bu açıklamayı yapmadığı takdirde yapmış sayılacak. Disiplin Kurulu, bu aşamadan sonra dosyayı inceleyerek karara bağlayacak." bilgisini paylaştı.

AYGÜN'ÜN KIZ KARDEŞİ HAKKINDA DA DİSİPLİN SORUŞTURMASI AÇILMASI KARARI

Rıfat Güvener, ayrıca Sinan Aygün'ün kız kardeşi CHP Çankaya ile Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi Üyesi Sibel Aygün hakkında da kesin çıkarma istemiyle disiplin soruşturması açılmasına karar verildiğini kaydetti.

CHP eski Milletvekili Sinan Aygün'den flaş açıklama "Yavaş, insan içine çıkamayacak"

GERÇEKLERİ CANLI YAYINDA ANLATTI, CHP SESSİZLİĞE BÜRÜNDÜ

Aygün, katıldığı bir televizyon programında yaşadıklarını satır satır anlatmış, elinde belgeler ve kayıtlar olduğunu söylemişti. Bir süre olaylara sessiz kalan CHP, iddiaları cevaplamak yerine, açıklamayı yapan ismi hedef aldı.

Ancak Aygün'ün iddiaları yenilir yutulur cinsten değildi. Mansur Yavaş'ın CHP'den adaylığı konusunda FETÖ'nün devreye girdiğini, kendisinden istenen rüşvet ile ilgili olarak Kılıçdaroğlu ile görüştüğünü, fakat hiç bir şekilde dönüş olmadığını anlattı.

Eski CHP Milletvekili Sinan Aygün hakkında parti üyeliğinden kesin çıkarma istemiyle disiplin soruşturması açıldı.

Engin Ardıç yazdı

Mansur Yavaş'ın rüşvet skandalında hukuki süreç nasıl işleyecek? Canlı yayında anlattı

CHP'de 25 milyonluk rüşvet krizi: 8 ayda bunlar yaşandı 5 yılda neler olacak?

CHP'li Mansur Yavaş ve Sinan Aygün karşı karşıya! İşte CHP'deki rüşvet skandalının kronolojisi...

Kılıçdaroğlu rüşveti biliyorduCHP'de muhalifler neden hep susturuluyor?

 

23.12.2019 17:41 

2010 yılından günümüze kadar CHP'de parti içi muhalif isimler ihraç edildi ya da baskılar nedeniyle istifa ettiler. İhraç ya da istifa eden isimler tek tek siyaset sahnesinden silindiler. CHP'de yaşanan bu durum akıllara CHP'de muhalifler neden hep susturuluyor? sorusunu getirdi. Tüm detaylar analiz haberimizde...

CHP'de muhalifler neden hep susturuluyor?KEMAL KILIÇDAROĞLU TARAFINDAN GÖREVDEN ALINAN;

3 KASIM 2010- ÖNDER SAV (CHP Eski Genel Sekreteri)

KEMAL KILIÇDAROĞLU TARAFINDAN İHRAÇ EDİLENLER;
11 ARALIK 2014- SÜHEYL BATUM (CHP Eski Genel Sekreteri)
26 OCAK 2015- BİRGÜL AYMAN GÜLER (CHP Eski Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü
20 KASIM 2018- ÖZTÜRK YILMAZ (CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ardahan Milletvekili)
20 KASIM 2019- YILMAZ ATEŞ (Eski CHP Genel Başkan Yardımcısı)
4 MART 2016- AYLİN NAZLIAKA- (Ankara Eski Milletvekili) (CHP PM'nin oy çokluğuyla partiye yeniden döndü)

KEMAL KILIÇDAROĞLU TARAFINDAN HAKKINDA İŞLEM YAPILANLAR
26 MAYIS 2017- FİKRİ SAĞLAR- (Eski Kültür Bakanı ve Parti Meclisi üyesi
28 HAZİRAN 2018- GÜRSEL EROL (Elazığ Milletvekili)

ÖNDER SAV'I GÖREVDEN ALDI, SÜHEYL BATUM'U İHRAÇ ETTİ
Kemal Kılıçdaroğlu, partinin ikinci kişisi olarak tanımlanan CHP'de Genel Sekreteri Önder Sav'ı görevden aldı, Önder Sav'ın yerine gelen Süheyl Batum'u partiden ihraç etti.
Kılıçdaroğlu'nun; CHP Eski Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Birgül Ayman Güler, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz, Eski CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş'i de partiden ihraç ettiği öğrenildi.
Kılıçdaroğlu, kendisine eleştiren parti yöneticileri hakkında da "kesin çıkarma" talebiyle işlem yapıyor.

KILIÇDAROĞLU; 37 YILLIK CHP'Lİ ÖNDER SAV'I GÖREVDEN ALDI
ÖNDER SAV (CHP Eski Genel Sekreteri): CHP'de; 37 yıl boyunca kesintisiz milletvekilliği yaptı. CHP Genel Sekterliği görevinde bulundu. 7 Mayıs 2010 tarihinde Deniz Baykal'a yönelik kaset kumpasında Kemal Kılıçdaroğlu'nun yanında yer aldı ve Kılıçdaroğlu'na açıktan destek verdi.
Önder Sav, 3 Kasım 2010 tarihinde yaptığı açıklamada, Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdi.

Sav, "CHP şimdiye kadar yaşamadığı bir Genel Başkan tasallutu ile yürütülüyor. Bu Genel Başkan tasallutunu CHP Parti Meclisi ile görevi devam eden MYK ile örgütleriyle, meclis grubuyla püskürtecektir. CHP kimsenin babasının malı değildir. 'Ben istediğim kuralı kafama göre uygularım' mantığına teslim olacak bir parti değildir. Bundan sonra Genel Başkan'ın bu sorumsuz, hukuk tanımaz, aşiret devletlerinde olacak anlayışının sürüp sürmeyeceğini hep beraber görüyoruz. Ama, hukuku bilmeyenlere hukuku bildirmek de bizim görevimizdir. Genel Başkan bu davranışıyla CHP Tüzüğü'nün disiplin hükümlerini de ihlal etmiş olmaktadır" dedi

Kemal Kılıçdaroğlu, aynı gün (3 Kasım 2010) Önder Sav'ı CHP Genel Sekreterliği görevinden aldı. CHP'de genel sekreterlik görevinde bulunan kişiler, partinin ikinci kişisi olarak tanımlanıyor.

ÖNDER SAV'IN YERİNE GELEN SÜHEYL BATUM DA İHRAÇ EDİLDİ
SÜHEYL BATUM (CHP Eski Genel Sekreteri): CHP'nin Genel Sekreteri Önder Sav, 9 Kasım 2010 tarihinde görevini Süheyl Batum'a devretti.
Batum; 3 Kasım 2014 tarihinde CHP Eskişehir Milletvekili olduğu dönemde CHP'nin son dönemde tutarsız politikaların kurbanı olmaya devam ettiğini belirterek, "Karşımızda Türkiye'nin batısı için başka, doğusu için başka ve gelişmelere göre politika üretmeye çalışan bir CHP var. Herkese göre politika geliştirerek, halk oy vermez. Bir dik duruşun, bir politikan olur. O politikana göre gelişmeleri şekillendirirsin. Herkesin gönlü olsun da oy alalım, iktidara gelelim anlayışı ile iktidara gelen bir parti görülmemiştir. Rüzgarın önünde savrulmamak gerekir" dedi.

Batum, CHP içinde geniş bir grup olarak Emine Ülker Tarhan'ın tüm açıklamalarına katıldıklarını ve Tarhan gibi düşündüklerini belirterek, "CHP'yi sarsarak kendine getirmek istiyoruz" dedi.

CHP Yüksek Disiplin Kurulu (YDK), 11 Aralık 2014 tarihinde Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum'un partiden ihracına karar verdi.

GÜLER, CHP'NİN 30 MART SEÇİMLERİNDE FETÖ İLE İTTİFAK YAPTIĞINI SÖYLEDİ, İHRAÇ EDİLDİ
BİRGÜL AYMAN GÜLER (CHP Eski Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü): Birgül Ayman Güler, 15 Aralık 2014 tarihinde, "Her ne kadar parti yönetimimiz inkar etse de 30 Mart seçimlerinde bir ittifak yaptı, cemaatle ittifak yaptı. İllerde ve ilçelerde cemaatin çeşitli unsurlarının Cumhuriyet Halk Partisi'yle yürüdüğünü hepimiz gördük" dedi.

Güler, CHP'nin HDP'yle dirsek teması içinde yürüdüğünü, bunun da önemli bir problem olduğunu söyledi.

Güler, 26 Ocak 2015 tarihinde partisinden istifa ettiğini açıkladı. CHP Yüksek Disiplin Kurulu (YDK), Birgül Ayman Güler'in partiden ihracına karar verdi.

ÖZTÜRK, KEMAL KILIÇDAROĞLU'NU ELEŞTİRDİ, PARTİDEN İHRAÇ EDİLDİ
ÖZTÜRK YILMAZ (CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ardahan Milletvekili): TBMM CHP Grup Disiplin Kurulu, 20 Kasım 2018 tarihinde Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz'a "gruptan kesin çıkarma" cezası verilmesi kararını aldı.

Öztürk Yılmaz'a, CHP Tüzüğü'nün ilgili maddelerine aykırı eylemleri nedeniyle CHP Grup İç Yönetmeliği'nin 79'uncu maddesi gereğince "gruptan kesin çıkarma" cezası verilmesine kesin olarak karar verildi.

Öztürk Yılmaz, Türkçe ezan açıklamaları ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nu hedef alan açıklamaları nedeniyle iki kez 'kesin ihraç' talebiyle disiplin kuruluna sevk edilmişti.

ATEŞ, "CHP, FETÖ'YE TESLİM OLDU" PARTİDEN İHRAÇ EDİLDİ
YILMAZ ATEŞ (Eski CHP Genel Başkan Yardımcısı): Yılmaz Ateş, CHP Ankara İl Disiplin Kurulu kararıyla partisinden ihraç edildi. Yılmaz Ateş, bir özel televizyon kanalında dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a yönelik kaset komplosunu hatırlatarak "Terör örgütünün 2010 yılında partimize kurduğu kaset komplosuna karşı yönetim olarak dik duramadık. MHP dik durdu, Fenerbahçe dik durdu. Kendilerini tebrik ediyorum. Ama Genel Başkan yardımcısı olarak içinde yer aldığım yönetim mücadeleyi göze alamadı, terör örgütüne (FETÖ) teslim oldu" ifadelerini kullandı.
Yılmaz Ateş, 20 Kasım 2019 tarihinde Ankara İl Disiplin Kurulu tarafından genel merkezin talebiyle CHP'den ihraç edildi.

NAZLIAKA, BİR MİLLETVEKİLİNİN ATATÜRK RESMİNİ İNDİRDİĞİNİ SÖYLEDİ, İHRAÇ EDİLDİ
AYLİN NAZLIAKA (Ankara Eski Milletvekili): Aylin Nazlıaka, "bir milletvekilinin odasındaki Atatürk resmini indirdiği"ni söyledi. CHP Yüksek Disiplin Kurulu, 4 Mart 2016 tarihinde Aylin Nazlıaka'nın partiden kesin ihracına oy çokluğuyla karar verdi. CHP Parti Meclisi (PM) 15 Eylül 2019 tarihinde Aylin Nazlıaka'nın partiye dönmesine oy çokluğuyla karar verdi.

FİKRİ SAĞLAR'A KINAMA CEZASI
FİKRİ SAĞLAR (Eski Kültür Bakanı ve Parti Meclisi üyesi): Fikri Sağlar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirerek, "Parti Meclisi'nde (PM) herhangi bir karar alınmasına izin vermiyor. 6-7 saat tartışıyoruz ancak o, kulağına kim ne fısıldıyorsa kararını ona göre veriyor" dedi.
Sağlar, "CHP artık karar almak ve uygulamak zorundadır. Karar veremeyenlerin yerine karar vereceklerle yürümek zorundadır. Çünkü artık fedakarlık bitti. Bütün gemiler yakıldı" ifadelerini kullandı.
CHP Yüksek Disiplin Kurulu, 26 Mayıs 2017 tarihinde Parti Meclisi'nin (PM) kararıyla 'kesin çıkarma' cezası istenen Mersin Milletvekili Fikri Sağlar'a kınama cezası verdi.

"CHP 25 İLDEN VEKİL ÇIKARAMADIK" DEDİ, KESİN İHRAÇ TALEBİYLE DİSİPLİNE SEVK EDİLDİ
GÜRSEL EROL (Elazığ Milletvekili): Gürsel Erol, partisinin 25 ilden vekil çıkaramadıklarını belirterek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun istifa etmesini istedi.
Erol, "Mevcut Genel Merkez Yönetimini sıfat ve unvanları ne olursa olsun bu mağlubiyetin sorumlusu olarak görüyorum ve derhal istifaya davet ediyorum. Bu çağrımı genel merkez tarafından belirlenen, garanti seçim bölgesinden gelen bir milletvekili olarak değil, Tunceli ve Elazığ'da seçim kazanmış, partinin ilkeleri ve etik değerleriyle siyaset yapan fedakar bir milletvekili olarak yapıyorum. Partimizin koltuk adamlarına değil, ülkenin yönetimi ile ilgili iddia taşıyan dava adamlarına ihtiyacı vardır" dedi. Erol, Genel Merkez önünde oturma eylemi yapacağını açıkladı.
Gürsel Erol, 28 Haziran 2018 tarihinde Parti Meclisi toplantısında alınan kararla, kesin ihraç talebiyle disipline sevk edildi.

Bu haber 201575 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin açıkladı | Kamuya kaç öğretmen atanacak?
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin açıkladı | Kamuya kaç...
ALLAH (C.C.)
ALLAH (C.C.)