Berna Yılmaz oğlunun intiharından aylar sonra konuştu
Oğlunun ölümüyle ilgili üzüntüsünü dile getiren Berna Yılmaz, "Yavuz, yurt dışında yıllarını daha yalnız olarak geçirdi. Eşimin siyaset hayatı nedeniyle yoğun bir dönemimizdi o zamanlar. Yavuz kendisini yalnız hissetti belki ve kendisiyle biraz daha baş başa yaşadı. Ben de şu an baktığımda onu yalnız bıraktığımızı hissediyorum. Belki de pişmanlık bunun adı." ifadelerini kullandı.
21 Ekim 2018 - 11:34 - Güncelleme: 22 Ekim 2018 - 00:05
Berna Yılmaz oğlunun intiharından aylar sonra konuştu
Giriş Tarihi: 21.10.2018 12:40 Güncelleme Tarihi: 21.10.2018 12:53
Oğlunu yalnız bıraktığını hissettiğini söyleyen Berna Yılmaz, "Allah kimseye asla evlat acısı göstermesin" dedi.
Geçtiğimiz yıl Aralık ayında, eski Başbakan Mesut Yılmaz'ın oğlu Mehmet Yavuz Yılmaz intihar etmişti.
Mesut Yılmaz'ın eşi Berna Yılmaz, oğlunun intiharından aylar sonra konuştu
Mesut Yılmaz'ın eşi Berna Yılmaz, oğulları Mehmet Yavuz Yılmaz'ın intiharının ardından aylar sonra, ilk kez konuştu
Geçtiğimiz yıl Aralık ayında, eski Başbakan Mesut Yılmaz'ın oğlu Mehmet Yavuz Yılmaz intihar etmişti. Olayın üzerinden geçen süre sonunda Mesur Yılmaz'ın eşi Berna Yılmaz ilk kez konuştu.
"Yalnız bıraktığımı hissediyorum"
Oğlunun ölümüyle ilgili üzüntüsünü dile getiren Berna Yılmaz, "Yavuz, yurt dışında yıllarını daha yalnız olarak geçirdi. Eşimin siyaset hayatı nedeniyle yoğun bir dönemimizdi o zamanlar. Yavuz kendisini yalnız hissetti belki ve kendisiyle biraz daha baş başa yaşadı. Ben de şu an baktığımda onu yalnız bıraktığımızı hissediyorum. Belki de pişmanlık bunun adı." ifadelerini kullandı.
"Herkes her şeyi yaşar"
Posta gazetesine röportaj veren Berna Yılmaz, "Yaşadığınız bu ağır olay size ne öğretti?" sorusuna, "Bir kere hayatta herkes her şeyi yaşayabilir. 'Bu benim başıma gelmez' diye bir şey hiç yok. Kimse ne kınasın ne de dillendirsin. Bir gün bile kimse için hiçbir hadisede 'Ay nasıl olur, bana yakışır mı?' gibi düşünceler içine girmemiştim. Hiç de girmem. Ama insanların da şunu bilmeleri lazım: Evlat kaybeden ilk aile biz değiliz. Evlat kaybeden tek anne de ben değilim. Hastalıkta, kazada, doğumda evlat kaybedenlerin acısıyla, benim acım arasında bir fark yok. Ben Mevlana felsefesine inanırım. Allah, 'Ol' derse olur. Diyorlar ya, 'Başbakan oğluydu. Nasıl yapar?', demesinler. Herkes her şeyi yaşar. Bizim yaşadıklarımıza bakın işte. Hastalık kime nasıl gelir hiç bilinmiyor. Ne para kurtarabiliyor ne de güç... " cevabını verdi.
"ONU YALNIZ BIRAKTIĞIMI HİSSEDİYORUM"
Olayın üzerinden geçen süre sonunda Mesur Yılmaz'ın eşi Berna Yılmaz ilk kez konuştu. Oğlunun ölümüyle ilgili üzüntüsünü dile getiren Berna Yılmaz, "Yavuz, yurt dışında yıllarını daha yalnız olarak geçirdi. Eşimin siyaset hayatı nedeniyle yoğun bir dönemimizdi o zamanlar. Yavuz kendisini yalnız hissetti belki ve kendisiyle biraz daha baş başa yaşadı. Ben de şu an baktığımda onu yalnız bıraktığımızı hissediyorum. Belki de pişmanlık bunun adı." ifadelerini kullandı.
"HERKES HER ŞEYİ YAŞAR"
Posta gazetesine röportaj veren Berna Yılmaz, "Yaşadığınız bu ağır olay size ne öğretti?" sorusuna, "Bir kere hayatta herkes her şeyi yaşayabilir. 'Bu benim başıma gelmez' diye bir şey hiç yok. Kimse ne kınasın ne de dillendirsin. Bir gün bile kimse için hiçbir hadisede 'Ay nasıl olur, bana yakışır mı?' gibi düşünceler içine girmemiştim. Hiç de girmem. Ama insanların da şunu bilmeleri lazım: Evlat kaybeden ilk aile biz değiliz. Evlat kaybeden tek anne de ben değilim. Hastalıkta, kazada, doğumda evlat kaybedenlerin acısıyla, benim acım arasında bir fark yok. Ben Mevlana felsefesine inanırım. Allah, 'Ol' derse olur. Diyorlar ya, 'Başbakan oğluydu. Nasıl yapar?', demesinler. Herkes her şeyi yaşar. Bizim yaşadıklarımıza bakın işte. Hastalık kime nasıl gelir hiç bilinmiyor. Ne para kurtarabiliyor ne de güç... " cevabını verdi.
- Almanya'da neler yaşanıyor da epilepsi teşhisi konuyor?
Kardeşiyle orada bir şirket kurmuşlardı ve Yavuz onun başındaydı. Bir gece evinde sabaha karşı rahatsızlanmış ve hastaneye kaldırılmış. Haberi alınca babası hemen yanına gitti. Daha sonra orada yapılan tetkiklerde, Türkçe'de 'iskemik atak' diye tabir edilen bir felç geçirdiği söyleniyor. 15 gün hastanede sonra da rehabilitasyon için klinikte kaldı. Daha sonra da artık Türkiye'ye dönsün, bizimle olsun istedik.
Bu haber 148264 defa okunmuştur.
YORUMLAR
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
YORUMLAR