Giriş Tarihi: 11.09.2016 08:58 Son Güncelleme Tarihi: 11.09.2016 09:30
28 belediyeye kayyum
Diyarbakır'ın Sur Belediyesi de kayyum atanan yerler arasında..
Diyarbakır'ın Sur Belediyesi de kayyum atanan yerler arasında.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bize Kanun Hükmünde Kararname’nin verdiği yetki 15 gündür. 15 gün içerisinde 28 belediyenin yönetimi teröristte değil, 28 belediyenin yönetimi Kandil’in talimatında değil, ay yıldızlı bayrağa kendini adamış insanların yönetimiyle devam edecektir. Sadece Güneydoğu ve Doğu’da değil Türkiye’nin hangi noktasında olursa olsun eğer bu konuda teröre bulaşmış, sadece PKK, KCK, Kandil terörüne değil, FETÖ terörüne de bulaşmış tüm belediyeler için de aynı şey geçerlidir” demişti...
HDP'li 2 il, 24 ilçe ve 2 belde belediyesine kayyum atandı.
Hakkari, Batman, Sur ve Diyadin belediyelerine kayyum atandı. Kayyum atanan belediyelerin toplamının 28 olduğu öğrenildi.
Kayyum atanan belediyeleri listesi şöyle;
KAYYUM ATANAN 28 BELEDİYE
Kayyum atanan diğer belediyeler
Terör örgütleri ile işbirliği içinde olduğu belirtilen 28 belediyenin 24'ü HDP'li olurken 3'ü AK Partili, 1'i MHP'li..
İçişleri Bakanlığı PKK-KCK ve FETÖ'ye yardım ve destek verdiği gerekçesiyle, 28 belediyeye yeni görevlendirmelerde bulundu.
Bu kapsamda listenin önemli kısmını 24 belediye ile HDP oluşturdu. Bu belediyeler terör örgütü PKK'ya yardım ve yataklıkta bulunurken geriye kalan 4 belediyeye FETÖ yüzünden kayyum atandı.
Kayyum atanan atanan diğer belediyeler şöyle:
AK Partililer: Konya-Ilgın, Giresun-Çamoluk, Erzurum-Aşkale.
MHP'li belediye: Adana-Pozantı
İçişleri Bakanlığı'ndan açıklama
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu 28 belediyeye kayyum atacağını duyurmuştur. Bakanlıktan ayrıntılı açıklama geldi.....
İçişleri Bakanlığı'nca yapılan açıklamada, “Belediyeler, vatandaşımızın kullandığı oyu, verdiği vergileri ve demokrasinin sunduğu iklimi istismar ederek ülkemizin birlik ve bütünlüğüne kasteden terör örgütlerinin etkisi altına giriyorsa, milli iradeyi gasp edenlere karşı tedbir almak devletin asli görevidir” ifadeleri yer aldı.
2010 yılında soruların verildiği FETÖ'cü kadınlar askerlerle evlendirilmiş!
Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, "15 Temmuz'da bu millet kendi geleceğini kendisi sağlama almıştır. 1400 yıldan beri bozulmadan gelen son din, haktan dinimizi de bir sapık zihniyetten kurtarmıştır" dedi. Kaynak, "2010 yılı KPSS, mahkeme tarafından iptal edildi. İlk tespitlere göre o sınavda soru verilen kadınların yüzde 30'u şuanda bir askeri personelle evlendirilmişler. Hangi hak dini bir başkasının hakkını bir başkasına vermeye izin verir." diye konuştu.
Kaynak, Elbistan ilçesindeki ziyaretinde, Mardin'de terör örgütü PKK'nın hain saldırısı sonucu şehit olan polis memuru Durmuş Polat'ın babası Menderes Polat ile Diyarbakır'da terör örgütü PKK'nın hain saldırısı sonucu şehit olan Uzman Çavuş Uğur Kartal'ın babası Kazım ve annesi Fadime Kartal'a taziyelerini iletti.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) devletin önemli kademelerindeki yapılanmasına işaret eden Başbakan Yardımcısı Kaynak, "Bir adamın çalıştığı yerdeki amirinin dışında başka bir amiri olur mu? Öyle yerlerde teşkilatlanmışlar ki 'boş yere hamallık yapmayalım' demişler." ifadesini kullandı.
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nı ele geçiren FETÖ militanlarının dinleme, izleme yaparak insanların mahremini kaydettiğini dile getiren Veysi Kaynak, şu değerlendirmeyi yaptı:
"İnsan hangi niyetle özel bir durumunu çeker. Ne işine yarar? Sonradan anlaşılıyor. Bunlar şantaja yarıyor, kumpasa yarıyor. 15 Temmuz'da bu millet kendi geleceğini kendisi sağlama almıştır. Hangi din kendi çıkarı için bir başka garibanın hakkını gasp etme izni verir. KPPS yolsuzluğundan bahsediyorum. Gariban birisi belki ineğini satarak çocuğunu okutacak. Memur olsun, asker olsun, polis olsun isteyecek. Siz çocuğunuzu yetiştirmek için tüm imkanlarınızı seferber edeceksiniz. Sonra birileri sınav sorularını birilerine peşkeş çekecek. Senin çocuğunun hakkını, hukuku gasp edilecek.
'FETÖ'NÜN EVLENDİRME SORUMLUSU' TUTUKLANDI "KPSS'DE SORULARI VERİP ASKERLERLE EVLENDİRMİŞLER"
2010 yılı KPSS, mahkeme tarafından iptal edildi. İlk tespitlere göre o sınavda soru verilen kadınların yüzde 30'u şuanda bir askeri personelle evlendirilmişler. Hangi hak dini bir başkasının hakkını bir başkasına vermeye izin verir."
KPSS BİRİNCİSİ ABLA (!) FİRARDA ÇIKTI Çukurca'da PKK yıkılınca HDP devreye girdi
Zaiyat endişesiyle uzun yıllardır güvenlik güçlerinin kısıtlı operasyon yapabildiği Hakkari Çukurca kırsalında 186 PKK'lı teröristin öldürülmesi örgütte ve siyasi uzantılarında büyük panik yarattı
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Hakkari'nin Çukurca kırsalında terör örgütü PKK'ya indirdiği ağır darbenin, örgütte ve siyasi uzantılarında paniğe yol açtığı belirtiliyor. PKK, en güvendiği noktalardan Çukurca kırsalında 186 kayıp vermenin şokunu yaşıyor. TSK'nın Çukurca kırsalında yerli ve silahlı İHA Bayraktar'ın da katıldığı hava harekâtında, teröristlerin sığınakları da imha edildi. TSK'nın bölgeyi ablukaya alarak düzenlediği operasyonlar sonucu teröristlerin ciddi can kaybına uğramasının yol açtığı moral bozukluğunun, örgütün telsiz konuşmalarına da yansıdığı kaydediliyor.
HDP'DEN 'AÇLIK GREVİ' TİYATROSU
"ORADAN AYRILMAYIN GEREKiRSE İNTİHAR EDİN"
Uzmanlar, zayiat endişesiyle 1997'den beri Çukurca'da güvenlik güçlerinin sınırlı operasyonları nedeniyle nispeten rahat hareket eden PKK'nın, son operasyonlarla adeta şok yaşadığını söylüyor. Güvenlik kaynaklarına göre, Kandil'deki örgüt yöneticilerinin, Çukurca kırsalında büyük kayıp vermelerinin ardından psikolojik çöküntü yaşayan teröristlere telsizle "bölgeden asla ayrılmama, gerekirse intihar etme" talimatı verdikleri tespit edildi. Çukurca kırsalının sembolik önemi nedeniyle, o bölgenin teröristlerden temizlenmesinin örgütün çöküşü açısından bir kırılma noktası olacağının altını çizen yetkililer, bunun bilincinde olan Kandil'in oradaki elemanlarını şok ve çöküntüden kurtarabilme çabası içinde olduğu değerlendirmesini yapıyor.
GÜVENLİK GÜÇLERİ ÇUKURCA'DA TERÖRİSTLERE NEFES ALDIRMIYOR
SİYASI KANAT DEVREDE
Güvenlik kaynakları, TSK'nın kararlı ve sonuç alınan operasyonlarını püskürtmede başarısız olan PKK'ya en büyük desteğinse siyasi kanattan geldiğine dikkati çekiyor. Örgütün siyasi kanadının PKK'nın elebaşısı Abdullah Öcalan'ı bahane ederek açlık grevleri başlatması, sivil protesto gösterileri, bazı yerlerde kalkışma hazırlıkları gibi gelişmeler, PKK'nın Çukurca'daki hezimeti kamuoyundan saklama çabalarının göstergesi olarak yorumlanıyor. Büyük kayıplar veren terör örgütünde psikolojik çöküntünün derinleşmesiyle örgütten kopuşların başlaması ihtimalinin de PKK'yı paniğe sevk ettiği ifade ediliyor. Öte yandan, terör örgütünün hezimeti unutturmak için sivil itaatsizlik eylemlerinin yanı sıra sansasyonel kanlı eylemlere de yönelebileceği dile getiriliyor.
ÖCALAN’A, AİLESİYLE GÖRÜŞ İZNİ VERİLECEK
12 BÖLGEDE BÜYÜK OPERASYON
Şehir merkezlerinin teröristlerden temizlenmesinin ardından örgütün kırsaldaki uzantılarına yönelik çalışmalar sürdürülüyor. TSK, dağlık alanda aralarında örgütün sözde üst düzey örgüt yöneticilerinin de yer aldığı teröristler ve işbirlikçilerinin etkisiz hale getirilmesi, örgüt mensuplarınca kullanılan sığınak, barınak, depo alanları, uçaksavar mevzilerinin tahrip edilmesi amacıyla Kars, Bingöl, Tunceli, Diyarbakır, Şırnak, Hakkâri ve Ağrı'daki 12 kritik noktaya yönelik hava destekli operasyon gerçekleştiriyor.
OPERASYONLAR DEVAM EDİYOR
Uydu görüntüleri, insansız hava aracı ve istihbari bilgiler doğrultusunda, PKK'lı teröristlerin yoğunlaştığı Hakkâri'nin Çukurca, Diyarbakır'ın Lice, Hani ve Kocaköy ilçeleri kırsalı, Ağrı'da Tendürek Dağı, Kars'ın Kağızman İlçesi'ndeki Çemçe-Madur bölgesi, Tunceli'nin Çemişgezek ile Hozat ilçeleri arasındaki Aliboğazı mevkisi olmak üzere 12 noktaya yönelik operasyonlara geçici köy korucuları da destek veriyor. -Habertürk-
Venedik'te bir grup terör yanlısı Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef aldı
Batı dünyası PKK'nın Suriye kolu YPG'yi destekledikçe onlar Avrupa'da kendilerine daha geniş bir alan buluyorlar. Türkiye düşmanlıklarını daha geniş platformlarda gösteriyorlar. Önceki gün Venedik film festivaline katılan bir grup PKK yanlısı YPG lehine sloganlar atarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret etti.
73'üncü Venedik Film Festivali'nde (terör örgütü PKK'nın Suriye kolu) YPG'ye katılan üç Batılının hikayesini anlatan bir belgesel film gösterildi. 'Our War' adlı "belgesel"de, ABD'li eski bir deniz piyadesi Joshua Bell, İtalyan komünist Karim Franceschi ve İsveçli koruma Rafael Kardari'nin YPG'ye katılma hikayesi anlatılıyor.
Bell, Franceschi ve Kardari filmin gösterimi öncesinde kırmızı halıda PKK ve YPG'nin terörist asker kıyafeti ve bayraklarıyla poz verdiler. Ayrıca bir grup PKK yandaşı protestocu, gösterim öncesinde eylem yaparak "Erdoğan terörist" yazılı kağıtlar taşıdı.
‘PYD DİKTATÖRLÜĞÜ HALKI BEZDİRDİ’ 93 bin FETÖ'cü devlete sızdı
15 Temmuz sonrası 53 bin memur ihraç edildi. Yıllar içinde devlete sızan FETÖ’cü sayısı ise 93 bin... Örgüt şüphelisi 40 bin memur da “gri alan”a alındı. FETÖ bağlantıları kesinleşirse onlar da ihraç edilecek
15 Temmuz darbe girişimi sonrasında devlet kademelerinden FETÖ mensubu memurların temizlenmesi için titiz bir çalışma yürütülüyor. Darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL kapsamında çıkarılan KHK'lar ile yaklaşık 53 bin memur ihraç edildi. Yıllar içinde devletin çeşitli kademelerine sızan FETÖ mensubu memurların sayısının yaklaşık 93 bin olduğu tespit edildi.
40 YILDIR TSK’DA GİZLENEN FETÖ’CÜLER SİLİVRİ’DE ŞOK YAŞIYOR!
GRİ ALANDA 40 BİN MEMUR
FETÖ şüphelisi olan ancak tek bir kriterle görevden alınmaması yoluna gidilen memurlar gri alana alınacak. Gri alana alınan yaklaşık 40 bin memurun örgüt ilişkisi net bir şekilde tespit edilenler memuriyetten ihraç edilecek.
EN FAZLA İHRAÇ MEB'TE
15 Temmuz'dan sonra çıkartılan KHK'lar ile en geniş ihraç, 1 Eylül'de yayımlanan KHK ile yapıldı. Olağanüstü hal kapsamında kamu personeline ilişkin alınan tedbirlere dair kanun hükmünde kararnameyle, 50 bin 857 kişi memuriyetten atıldı. Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve kamu kurumlarındaki çok sayıda kişi görevlerinden alınırken, en fazla ihraç 28 bin 163 kişiyle Milli Eğitim Bakanlığı'nda oldu.
FETÖ ile bağlantılı memur sayısı ise yaklaşık 93 bin olarak tespit edildi. FETÖ'ye mensup memurların ihracıyla ilgili çalışmaların sürdüğü öğrenildi. FETÖ ile bağlantı şüphesi bulunan, ancak birden fazla kriteri taşımayan yaklaşık 40 bin memur ise gri alana alındı. Gri alanda yer alan memurlarla ilgili daha fazla araştırma yapılacağı, bu araştırmanın sonunda FETÖ bağlantısı net bir şekilde ortaya konulursa memuriyetten ihraç edilecekleri öğrenildi.
CUMHURBAŞKANI UYARMIŞTI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz günlerde 81 ilin valisini kabulünde yaptığı konuşmada, görevden almalar konusunda şu uyarıyı yapmıştı: "FETÖ konusunda ilan ettiğimiz OHAL çerçevesinde süratli bir takım adımlar attık, atmaya devam ediyoruz. Sizlerden ricam, bulunduğunuz illerde bu konuda kararlı ve dikkatli çalışmalar yapmanızdır. Sizlerden memurları açığa alma noktasında bir yarışa girmenizi istemiyorum. Sadece adil davranmanızı istiyorum. Adil davranalım, zulmedenleri yerinden alalım. Ne tek bir terör örgütü mensubunun devlet içinde kalmasına ne de tek bir mazlumun zarar görmesine izin vermeyecek bir hassasiyetle çalışmalarınızı yürütmek mecburiyetindesiniz."
Milli Piyango - Sayısal Loto çekiliş sonuçları (10 Eylül 2016)
.
Milli Piyango İdaresince düzenlenen Sayısal Loto oyununun bin 35'inci hafta çekiliş sonuçları belli oldu. Sayısal Loto'da bu hafta hangi numaralar kazandırdı? İşte 10 Eylül Cumartesi Sayısal Loto çekiliş sonuçları...
10 Eylül Cumartesi Sayısal loto çekilil sonuçları belli oldu. Sayısal Loto'da bu haftanın kazandıran numaralarını haberimizde bulabilirsiniz. İşte Sayısal Loto çekiliş sonuçları...
Sayısal Loto'nun bu haftaki çekilişinde 6 bilen çıkmayınca 3 milyon 143 bin 639 lira 25 kuruş devretti.
Milli Piyango İdaresinden yapılan açıklamaya göre, Sayısal Loto'nun bu haftaki çekilişinde, 5 bilen 236 kişi 2 bin 987 lira 80'er kuruş, 4 bilen 11 bin 520 kişi 46 lira 10'ar kuruş, 3 bilen 207 bin 651 kişi 7 lira 20'şer kuruş ikramiye alacak.
Çekilişte, 2 milyon 731 bin 280 lira ikramiye dağıtıldı.
Hasılattan KDV olarak 1 milyon 752 bin 493 lira 12 kuruş, Şans Oyunları Vergisi olarak da 978 bin 957 lira 29 kuruş kamuya aktarılacak.
KAZANDIRAN NUMARALAR
Milli Piyango İdaresinden yapılan açıklamaya göre, Sayısal Loto'nun bu haftaki çekilişinde kazandıran numaralar 2, 11, 22, 27, 30 ve 35 olarak belirlendi.
‘PYD diktatörlüğü halkı bezdirdi’
Irak bölgesel yönetimi, terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı PYD’nin halktan haraç toplayarak baskı uyguladığını, dayatmacı uygulamalarla halkın bezdirildiğini açıkladı
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesud Barzani'nin Suriye Özel Danışmanı Hamit Derbendi, terör örgütü PYD/ PKK'nın Suriye'nin kuzeyinde halka kötü muamelede bulunduğunu belirterek örgüt elebaşı Salih Müslim'in bunu örtbas etmek için KDP ve IKBY hükümetine iftira attığını belirtti.
PYD HALKTAN HARAÇ ALIYOR
Derbendi, AA muhabirine yaptığı açıklamada PYD/PKK'nın Suriye'nin kuzeyindeki baskılarını sürdürdüğünü ve politik yanlışlarını kamufle etmek için IKBY ile KDP'ye saldırdığını ifade etti. Irak ile Suriye arasındaki sınır kapısının halkın ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla Barzani'nin talimatıyla açıldığını aktaran Derbendi, "PYD, Rojava'da kendinden başkasına tahammül etmiyor. Bu partinin diktatörce muamelesi halkı bezdirmiş durumda. Eğer kapı belirli aralıklarla kapanıyorsa bu YPG'nin silahlı unsurlarının vatandaşlardan haraç alması nedeniyledir. PYD, sınırdan geçen insanlardan haraç almaya, mallarına el koymaya ve engel çıkarmaya devam ediyor. Bu baskılar nedeniyle defalarca kez gerginlik çıkmış ve halk ile PYD silahlı unsurları karşı karşıya gelmiştir. Bu gibi nedenlerden Kürdistan bölgesi zaman zaman kapıyı kapatmak zorunda kalıyor." şeklinde konuştu. PYD elebaşısı Müslim'in kendileri gibi düşünmediği ve politikalarına hizmet etmediği için IKBY ve Barzani'nin lideri olduğu KDP'ye saldırdığını hatırlatan Derbendi, "Müslim, Kürdistan bölgesi ve KDP'yi onun gibi düşünmediği ve politikalarına hizmet etmedikleri için karalıyor. Herkes bilmektedir ki Rojava halkı en fazla Kürdistan bölgesinden istifade etmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
FETÖ’nün kripto hücrelerine darbe
Konya’daki operasyonda, örgütün İç Anadolu yapısı deşifre edildi. FETÖ üyelerini devlette farklı görevlere yerleştiren TSK, emniyet, yargı ve üniversite yöneticisi 38 kişi tutuklandı
Konya'da FETÖ üyelerinin devlet kadrolarına yerleşmesini sağlayan ve kenti himmete bağlayan örgüt imamlarına yönelik operasyonun 4'üncü dalgasında, üniversite imamının da aralarında bulunduğu 38 kişi tutuklandı.
FETÖ'DEN YENİ DARBE İMASI Konya'da 2014'ten itibaren yürütülen FETÖ soruşturması kapsamında 750 kişinin ifadesine başvurularak örgütün İç Anadolu yapısı deşifre edildi. Örgütte etkin olarak görev yapan yüzlerce kişinin isimlerini belirleyen polis, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından operasyonlara başladı. Örgütün TSK, emniyet, yargı, üniversite ve kripto birim olarak çalışan bütün yöneticileri tek tek belirlendi. Örgüt üyelerinin kişiliklerine göre devlet kadrosundaki mesleklere yerleştirildiği de tespit edildi.
2 PROFESÖRE TUTUKLAMA...
4'üncü dalga operasyonda aralarında büyük ve küçük bölge imamları, il ve ilçe imamları, ünite imamları, bölge talebe mesulleri, öğrenci evi sorumluları, mütevelli heyet üyesi iş adamları, akademisyenler, örgüt muhasebecileri ve polislerin de bulunduğu 90 kişi hakkında yakalama kararı çıkartıldı. 22 ilde düzenlenen eş zamanlı operasyonda, Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi ile Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi doktorlarının sohbetlerini düzenleyen Prof. Bülent Oran ve akademisyenlerin atama işlerini yapan Prof. Mikail Altan'ın da aralarında bulunduğu 38 kişi tutuklandı.
Her okul ayrı bir casusluk üssü
Casusluk üssünü andıran İstanbul Altunizade’deki FEM Dershanesi binası tek örnek değil... Aynı mantıkla dizayn edilen FETÖ’ye bağlı çok sayıdaki okulda, benzer gizli geçitler ve karanlık dehlizler bulunuyor
Bir eğitim kurumundan çok casusluk üssünü andıran İstanbul Altunizade'deki FEM Dershanesi'nin deşifre olmasının ardından, FETÖ'ye bağlı binlerce okulun da aynı mantıkla inşa edildiği ortaya çıktı. 15 Temmuz'un ardından kapatılan FETÖ okullarında, gizli geçitler, hâkim ve savcı lojmanlarına çıkan karanlık dehlizler, kaçak katlara kurulan otel odaları, hatta MGK salonunun tıpatıp aynısı olan gizli toplantı odaları tespit edildi. Okulların terasına inşa edilen odalarda Fetullah Gülen'e ait kitaplarla F serisi 1 dolarlar bulundu. İşte eğitim yerine hain planların yapıldığı o okullarda ortaya çıkan detaylar:
FETÖ ÖĞRENCİLERİ KENDİNE YAKINLIĞINA GÖRE NUMARALANDIRMIŞ! 
Lojmana çıkan gizli yol: Başakşehir'deki Fatih Koleji'nin arka bahçesinde gizli bir geçit tespit edildi. Geçitin sonu hâkim ve savcıların lojmanına çıkıyor.
Kaçak otel katları: Aynı okulun çatı katında dolaplarla kapatılmış uzun bir koridora çıkılıyor. Kaçak kata, her biri ayrı ayrı numaralandırılmış onlarca otel odası yapılmış. Bu odalara şifreli manyetik kartlarla giriliyor. Her odada tek kullanımlık diş macunu, şampuan, sabun gibi temizlik malzemeleri de bulundu.
MGK salonunun kopyası: Aynı kaçak katta birkaç gizli koridordan geçildikten sonra devasa bir toplantı salonuna çıkılıyor. MGK toplatı salonunun birebir aynısı olan odada, kırmızı ceylan derisi koltuklarla çevrili büyük bir masa var.
Gizli internet düzeneği: Üsküdar ilçesindeki bir başka okulda ise genellikle istihbarat birimlerinin kullandığı bir data aktarım düzeneği tespit edildi. Bu sistem sayesinde internet sağlayıcısına ihtiyaç duyulmadan kilometrelerce uzağa veri aktarımı sağlanabiliyor.
F serisi dolarlar: Merter'deki bir okuldan çıkan kasalarda, darbe girişiminden sonra tutuklanan askerlerden çıkan 'F serisi' 1 dolarlar bulundu.
Hard diskler kayıp: Aynı okulda bilgi işlem dairesi adı altında NASA üssünü andıran bir oda bulundu. Buradaki bilgisayarların hard diskleri darbe girişiminden sonra yok edildi.
Bir orduya yetecek kadar erzak: İzmir'de kapatılan Yamanlar Koleji'nde cami ile okulun yemekhanesi arasına inşa edilen gizli bir tünel bulunmuştu. Burada bir orduya yetecek kadar kuru gıda ve et ele geçirildi.
Ünlü oyuncu hayatını kaybetti
Yeşilçam'ın hafızalara kazınan oyuncularından Mahmut Hekimoğlu tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.
Yeşilçam'ın ünlü oyuncularından Mahmut Hekimoğlu, 61 yaşında hayatını kaybetti.
İki yıl önce prostat kanseri teşhisi konulan Hekimoğlu, önceki gün önce rahatsızlanmış ve Kartal Yavuz Selim Hastanesi'ne kaldırılarak, yoğun bakıma alınmıştı.
Sanatçının cenazesi yarın öğle vakti Teşvikiye Camisi'nde kılınacak cenaze namazının ardından toprağa verilecek.
Adana'da 1955 yılında doğan oyuncu, "Aile Bağları", "Öç", Mahallenin Muhtarları", "Muallim Bey", "Kimyacı", "IV. Osman", "Dilan Gelin", "Çakma Hayat" ve "Girdap" isimli yapımların da aralarında bulunduğu 80'in üzerinde sinema ve dizide rol aldı.
“FETÖ’yü anlatınca kanaatleri değişti”
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Eker FETÖ ve elebaşı Gülen ile ilgili ABD Kongresi üyeleriyle görüşmelerine ilişkin, “Tezimizi anlattıkça, dokümanlarla destekledikçe kanaatleri değişti” dedi
AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker başkanlığında, Türkiye- ABD Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Ali Sarıkaya, Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkanı Ahmet Berat Çonkar, milletvekilleri Ravza Kavakçı Kan, Sena Nur Çelik ve Emine Nur Günay'dan oluşan heyet, ABD'nin başkenti Washington'da Kongre üyeleri, düşünce kuruluşları ve gazetecilerle görüşmelerini tamamladı. Eker, dönüş öncesi Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği rezidansında Türk gazetecilere değerlendirmelerde bulundu.
ABD, GÜLEN BELASINDAN KURTULMAK İSTİYOR Üç günde 20'den fazla senatör ve Temsilciler Meclisi üyesiyle toplantılar yaptıklmarını anlattı. FETÖ'nün Türkiye aleyhine lobi faaliyeti yürüttüğüne yönelik bilgi aldıklarını belirten Eker, "Türkiye'nin tezlerinin anlatılması ve dost ve müttefik iki ülke arasındaki ilişkileri FETÖ terör örgütünün zehirlemesine fırsat verilmemesi yönünde muhataplarımızla çeşitli görüşmeler yaptık. Türkiye aleyhine yapılan kara propagandanın bertaraf edilmesi, oluşturulan dezenformasyonun giderilmesi yönünde bilgilendirme yaptık" dedi.
'HÂLÂ TEHDİT EDİYOR'
Türkiye'nin beklentilerinden birinin, ABD ile bulunan suçluların iadesi anlaşması gereği hukuka teslim edilmesi ve Türkiye'ye iadesi olduğu vurgulayan Eker, "Fetullah Gülen bu ülkede hala serbest şekilde heyetler kabul ediyor, görüşmeler yapıyor, talimatlar veriyor, Türkiye'yi tehdit etmeye devam ediyor. 241 vatandaşımızın şehadetiyle, binlerce vatandaşımızın yaralanmasıyla neticelenen kanlı darbe teşebbüsünün birinci derecedeki suçlusu ve şüphelisi olarak değerlendirilen Fetullah Gülen'in burada bu şekilde hiçbir kısıtlamaya tabi olmadan hayatını devam ettirmesi bizim açımızdan dile getirdiğimiz bir husus" diye konuştu.
FETÖ mensuplarının lobi faaliyetlerinin ABD Kongresi üyelerinin bazılarında zihin karışıklığına neden olduğuna işaret eden Eker, "Ama biz tezimizi anlattıkça, dokümanlarla destekledikçe onlar da bu konuyla ilgili kanaatlerinin netleştiğini, en azından daha önceki kanaatlerinin değiştiğinin işaretlerini verdiler. Birçoğu da bu ziyaretlerin son derece faydalı olduğunu, konu hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olduklarını bize ifade ettiler" ifadelerini kullandı.
DAEŞ İLE SAVAŞMASI PYD'Yİ MEŞRULAŞTIRMAZ
Suriye'deki gelişmeler ve PKK/PYD konusunun da gündeme geldiği bilgisini paylaşan Eker, PKK/PYD'nin DAEŞ'ten farksız bir terör örgütü olduğunu vurguladıklarını aktardı. Eker, PKK/ PYD'nin terör örgütü olduğuna ilişkin fotoğraf ve belgeleri de muhataplarıyla paylaştıklarını dile getirerek, "Terör örgütü, terör örgütüdür. DAEŞ ile savaşması onu meşrulaştırmaz. Bizim açımızdan DAEŞ, Türkiye'ye ne kadar zararlıysa, PKK/PYD terör örgütü de o kadar zarar veriyor" değerlendirmesini yaptı.
Menbiç de temizlenecek
Mehmetçik, ÖSO kuvvetleriyle birlikte Cerablus ile Menbiç’i birbirinden ayıran Sajur Çayı’na dayandı. ABD’nin tavrına karşı, çayın geçilmesi durumunda Menbiç’teki YPG militanları da temizlenecek
Mehmetçik, ÖSO kuvvetleriyle birlikte Cerablus ile Menbiç'i birbirinden ayıran Sajur Çayı'na dayandı. Çayın güney kısmında terör örgütü YPG militanları da bulunuyor. ABD yönetimi Türk askerinin çayın güneyine geçmesini istemezken, Ankara ise "Hiç kimse Mehmetçiğin Sajur Çayı'nı geçmeyeceğini düşünmesin" mesajı veriyor. Çayın geçilmesi durumunda Menbiç'teki YPG militanları da temizlenecek.
850 KİLOMETRE TEMİZLENDİ
Türkiye, Kilis'e katyuşa füzeleri atan ve ulusal güvenliği tehdit eden DAEŞ terör örgütünü temizlemek için 24 Ağustos'ta Fırat Kalkanı Harekâtı'nı başlattı. Türk askerinin tanklarla destek verdiği ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) kuvvetlerini yönlendirdiği harekâtla, kısa sürede Cerablus DAEŞ'ten kurtarıldı. Cerablus'u aldıktan sonra batı yönündeki Azez ile birleşen ÖSO kuvvetleri, Mare-Cerablus hattında 850 kilometre karelik bir alanı kontrol etmeye başladı. Menbiç'te bulunan terör örgütü YPG güçleri henüz Fırat'ın doğusuna çekilmezken, ABD ise Türk askerinin Sajur Çayı'nı geçmesini istemiyor. Ankara ise öncelikle ABD'nin "YPG Fırat'ın doğusuna çekilecek" sözünün bir an önce yerine getirilmesi isterken, YPG çekilmediği müddetçe güneye ilerleme devam edecek.
SAJUR ÇAYI GEÇİLECEK
Mehmetçik ve ÖSO kuvvetleri şuanda Cerablus ile Menbiç'i ikiye bölen Sajur Çayı'na dayanmış durumda. Üst düzey kaynaklar "Hiç kimse Mehmetçiğin Sajur Çayı'nı geçmeyeceğini düşünmesin" derken, Mehmetçik Sajur Çayı'nı geçtiği anda terör örgütü YPG ile doğrudan karşı karşıya gelmesinin kaçınılmaz olduğu belirtiliyor. YPG'nin Menbiç'i boşaltmadığı müddetçe bu terör örgütünün de Fırat'ın batısından temizleneceğine vurgu yapılıyor.
Cerablus aydınlandı
DAEŞ’ten temizlenen Cerablus’ta günlük hayat normale dönüyor. Gaziantep’ten çekilen elektrik hattı Cerablus’u aydınlatmaya başladı. Gaziantep Karkamış hattında bayram yoğunluğu yaşanıyor
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 24 Ağustos'ta başlattığı Fırat Kalkanı Harekâtı ile DAEŞ'ten temizlenen Cerablus'ta günlük yaşam normale dönüyor. Gaziantep Karkamış'taki trafonun devreye alınması ve çekilen 3 kilometrelik hattın tamamlanmasıyla Cerablus'a dün ilk kez saat 17.50 itibariyle elektrik verilmeye başlandı. Karkamış Dağıtım Merkezi'nden sağlanan elektriğin devreye girmesiyle Cerabluslular 3 yıl sonra aydınlandı ve çifte bayram coşkusu yaşadı. DAEŞ yönetiminde kente jeneratörle elektrik sağlanıyordu. Halk günde sadece 2 saat elektrik alabiliyordu.
BAB İÇİN HAZIRLIKLAR TAMAM
Fırat Kalkanı Harekatı'yla Mehmetçik'in bölgedeki terör örgütleriyle kararlı mücadelesi de sürüyor. Operasyonun 18. gününde 10 DAEŞ hedefi Fırtına obüsleriyle 25 kez vuruldu. Havahöyük Köyü ve Havsa yolundaki DAEŞ mevzileri de F-16'larla imha edildi. Harekatın ilk gününden bu yana toplam 501 terör hedefine 2 bin 189 atım yapıldı. DAEŞ'liler ise El Bab'a doğru çekildi. Üç koldan El Bab'a doğru ilerleyen Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) güçleri, bayram sonrası büyük El Bab operasyonuna hazırlanıyor. Bu arada 7 TIR'ın taşıdığı 35 pikap Karkamış'tan Cerablus'a gönderildi.
Altan kardeşlere FETÖ gözaltısı
Taraf eski Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan ile kardeşi Prof. Mehmet Altan 14 Temmuz’da Nazlı Ilıcak’la çıktıkları bir TV programında darbeyi övmek ve FETÖ’cü darbe girişimine destek vermek suçlamasıyla dün gözaltına alındı
Kapatılan Taraf gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan ile kardeşi Prof. Dr. Mehmet Altan, FETÖ/ PDY operasyonları kapsamında gözaltına alındı. İki kardeş, darbeyi övmekle suçlanıyor. Altan kardeşler, İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından, FETÖ operasyonu kapsamında dün sabah saatlerinde gözaltına alındı. Altan kardeşler, kapatılan Can Erzincan TV'deki "Özgür Düşünce" programında, tutuklu gazeteci Nazlı Ilıcak ile birlikte, 15 Temmuz darbe girişiminden bir gün önce ekrana çıkmıştı.
'YİNE YEŞİLLENDİ FINDIK DALLARI'
Programda Ilıcak'ın "Yine yeşillendi fındık dalları, bu umudun hiç sönmemesi lazım" ifadesine, Altan kardeşler destek vermiş ve FETÖ/PDY'yi öven ifadeler kullanmıştı. Terör örgütü FETÖ/PDY hakkında propaganda yapmakla suçlanan Altan kardeşler, İstanbul Emniyet Müdürlüğü TEM Şube'ye götürüldü. Soruşturma kapsamında programdaki ifadeler nedeniyle Nazlı Ilıcak'ın da ifadesi alınacak. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca haklarında "Darbe ile ilgili övücü sözleri" nedeniyle soruşturma yürütülen Altan kardeşler, programda darbeyi övmüştü. Programda Türkiye'nin kötü yönetildiğini iddia eden Mehmet Altan, sözü döndürüp dolaştırıp darbeye getirmiş ve Türk Silahlı Kuvvetleri'ni kast ederek "Onun ne zaman yüzünü çıkaracağı, nasıl çıkaracağı belli değil" demişti.
"ERDOĞAN'I VURURLAR" DEMİŞTİ
Bir yazısında "Erdoğan'ı götürüp çöpün kenarında vururlar" ifadesini kullanarak darbe imasında bulunan Ahmet Altan ise "Sağlam zeminde değil. Türkiye'deki askeri darbelerin önünü açan gelişmeler her ne ise Erdoğan o yolları teker teker açıyor" yorumunda bulunmuştu. İşte bu konuşmalardan ötürü İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili İsmail Uçar yönetimindeki İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından darbenin PR'ını (halkla ilişkiler faaliyetini) yaptıkları gerekçesiyle Mehmet ve Ahmet altan hakkında soruşturma başlatıldı. Programın video kaydı da delil kabul edildi.
BALYOZ KUMPASINDA DA SANIK
Ahmet Altan, Balyoz kumpası davasında da sanık... Altan hakkında "Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri tahrip etme dışında kullanma, hile ile alma, çalma, zincirleme şekilde devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla, gizli kalması gereken bilgileri temin etmek ve açıklamak" suçlarından 20 yıldan 52 yıl 6 aya kadar hapsi istenmişti.
TV'DEN 'SUBLİMİNAL MESAJ VERME' SUÇLAMASI...
Darbe girişiminden önce 14 Temmuz'da FETÖ'nün kapatılan kanalı Can Erzincan TV'de katıldıkları programda darbe ile ilgili övücü sözleri sebebiyle haklarında soruşturma yürütülen Ahmet ve Mehmet Altan kardeşlerin, bir kısım askerle birlikte iştirak halinde darbe suçuna karıştıkları öne sürüldü. Altan kardeşler hakkında FETÖ ile işbirliği ve yardım ile etki ajanlığı suçlaması da bulunuyor. Şüphelilerin, Can Erzincan TV'deki 14 Temmuz tarihli programda darbe çağrışımıyla subliminal (bilinç altına yönelik) mesaj veren söylemlerde bulundukları, hükümeti ve Cumhurbaşkanı'nı tehdit ettikleri, darbe girişiminden bir gün önce kamuoyu algısını şekillendirmeye çalıştıkları ifade edildi
FETÖ'ye bir darbe daha!
Kriptolu mesajlaşma sistemi olan 'Bylock'u geliştiren ekipten olduğu iddia edilen eski TÜBİTAK üst düzey yöneticisi Mesut Yılmazer yakalandı
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında hakkında yakalama kararı bulunan ve kriptolu mesajlaşma sistemi olan "Bylock" yazılımını geliştiren ekibin içerisinde olduğu iddia edilen eski TÜBİTAK üst düzey yöneticisi Mesut Yılmazer, Kütahya'da gözaltına alındı.
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri (KOM) yürütülen FETÖ soruşturması çerçevesinde, hakkında yakalama kararı bulunan ve daha önce işten çıkartılan eski TÜBİTAK üst düzey yöneticisi Mesut Yılmazer'in (46), Kütahya'nın Tavşanlı ilçesindeki bir yakınının evinin bodrumunda saklandığı bilgisine ulaştı.
BYLOCK TÜBİTAK’TA YAZILMIŞ Söz konusu adrese operasyon düzenleyen KOM ve Tavşanlı İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, kaçmaya çalışan Yılmazer'i evin yakınındaki tren yolu üzerinde yakaladı.
Zanlının yanında taşıdığı çantada çok sayıda örgütsel evrak ve doküman ele geçirildiği bildirildi.
Gözaltına alınarak İlçe Emniyet Müdürlüğüne götürülen Yılmazer'in, işlemlerinin ardından Ankara'ya gönderilmesi bekleniyor.
Kriptolu mesajlaşma sistemi olan "Bylock" yazılımını geliştiren ekibin içerisinde olduğu iddia edilen Yılmazer'in, geçmişte bir dönem FETÖ'nün ''İzmir il imamlığı'' görevinde de bulunduğu öne sürüldü.
TSK'dan Fırat Kalkanı açıklamas
TSK, Fırat Kalkanı'yla ilgili yaptığı yeni açıklamada, bugün 10 DAEŞ hedefine 25 atış yapıldığını duyurdu.
TSK'dan yapılan açıklamada şöyle denildi:
Ateş Destek Vasıtaları tarafından, harekât sahasında bulunan 10 DEAŞ TÖ hedefine toplam FIRTINA obüsleriyle 25 atım yapılmıştır. İstihkam unsurlarımızca 6 adet mayın, 41 adet EYP bulunarak yerlerinde imha edilmiştir.
Altan kardeşlere darbe PR’ından gözaltı
Darbe ile ilgili övücü sözleri sebebiyle haklarında soruşturma açılan Ahmet ve Mehmet Altan kardeşler gözaltına alındı. İki kardeşin, FETÖ yayın organı Can Erzincan TV’deki bir konuşmalarında darbeyi metheden açıklamalar yaptıkları belirlendi.
Darbe ile ilgili övücü sözleri sebebiyle haklarında soruşturma yürütülen Ahmet ve Mehmet Altan kardeşler gözaltına alındı.
"ONUN NE ZAMAN YÜZÜNÜ ÇIKARACAĞI, NASIL ÇIKACAĞI BELLİ DEĞİL"
15 Temmuz darbe girişiminden önce terör örgütü FETÖ'nün yayın organı Can Erzincan TV'de alenen darbenin haberi verilmişti.
"Özgür düşünce" adlı programda konuşan Ahmet Altan, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak kan donduran açıklamalarda bulunmuştu. Türkiye'nin kötü yönetildiğini iddia eden Mehmet Altan, programda sözü döndürüp dolaştırıp darbeye getiriyor ve TSK'yı kast ederek "Onun ne zaman yüzünü çıkaracağı, nasıl çıkacağı belli değil" diyerek hükümeti tehdit ediyor.
Ilıcak, Ahmet-Mehmet Altan darbeyi konuşmuş
"ERDOĞAN'I GÖTÜRÜP ÇÖPÜN KENARINDA VURURLAR"
Bir yazısında "Erdoğan'ı götürüp çöpün kenarında vururlar" ifadesini kullanarak darbe imasında bulunan Ahmet Altan ise, "sağlam zeminde değil' Türkiye'deki askeri darbelerin önünü açan gelişmeler her ne ise Erdoğan o yolları teker teker açıyor" demişti.
AHMET ALTAN SEÇMENİ 'OLUK OLUK KAN'LA TEHDİT ETTİ! 
YORUMLAR