Son dakika haberler... Tıp fakültesi öğrencisi Onur'un ölümünde kahreden detay ortaya çıktı! 'O resim yanılttı'

Kurban Bayramı'nda kaçan kurbanlığın peşinden giden ve ardından kaybolan tıp öğrencisi Onur Alp Eker'in ölümüyle ilgili ön otopsi raporu ortaya çıktı. Eker'in ölü bulunduğu noktaya 150 metre uzaklıkta arı kovanları olduğu öğrenilirken vücudunda çok sayıda arı iğnesine rastlandı. Vücudunda başkaca bir delici, kesici ize rastlanılmayan genç öğrencinin ölümünün arı sokmasından ya da beyin kanamasından olup olmadığı Adli Tıp Kurumu raporunda ortaya çıkacak.

Son dakika haberler... Tıp fakültesi öğrencisi Onur'un ölümünde kahreden detay ortaya çıktı! 'O resim yanılttı'

Giriş Tarihi: 26.07.2021  19:23 Güncelleme Tarihi: 26.07.2021  19:46.

Gelen son dakika haberine göre, Ankara'da Kurban Bayramı'nın ilk günü kaçan kurbanlığın peşinden giderek kaybolan ve cesedi bulunan tıp fakültesi öğrencisi Onur Eker'in (20) aynı gün kurban keserken çekilen son görüntüsü ortaya çıktı. Kaybolduktan sonra güvenlik kamerasına yansıdığına ilişkin basında yer alan görüntünün ise Onur'a ait olmadığı belirtildi. Dede Zühtü Erdoğan, "Çocuk arkadan Onur’a benziyor. Onun da saçları uzun. 'Herhalde bu' dedik. O resim yanılttı. Başka birisinin oğluymuş. O çocuk orada 2 gün oyaladı bizi. Sonradan kaybolduğu yerin devamında bulundu" dedi.Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi 2'nci sınıf öğrencisi olan Onur EkerKurban Bayramı'nın 1'inci günü, Pursaklar ilçesinde dedesi Zühtü Erdoğan'ın dağlık alana kaçan kurbanlığını yakalamak için peşinden gidince kayboldu.Bayramın 3'üncü günü akşam saatlerinde kaybolduğu yerden yaklaşık 12 kilometre uzaklıkta dere yatağının kenarında Onur Eker'in cansız bedenine ulaşıldı. Eker'in cesedini, arama çalışmalarına gönüllü olarak katılan bir genç buldu.

Onur Eker'in cenazesi Ankara Adli Tıp Kurumu'nda yapılan otopsinin ardından Karşıyaka Mezarlığı'nda gözyaşları arasında toprağa verildi. Onur Eker'in kaçan kurbanlıktan önce komşularına ait 3 kurbanlığın kesimi sırasında çekilen son görüntüsü ortaya çıktı.Onur Eker'in, görüntüde kurbanlak kesilirken dedesine yardım ettiği görüldü. Görüntüde Zühtü Erdoğan kurbanlık koyunu keserken, torunu Onur Eker'in de hayvanı tutması yer aldı. Eker'in, kaybolduktan sonra Çalseki köyü mevkisinde görüldüğü ve o bölgedeki evin güvenlik kamerasına yansıdığı yönünde basında yer alan görüntünün ise ona ait olmadığı ortaya çıktı. Görüntüdeki kişinin Onur Eker'i arama çalışmalarına katılan bir gence ait olduğu tespit edildi.'O RESİM YANILTTI' 

DHA'ya konuşan Onur Eker'in dedesi Zühtü Erdoğan da güvenlik kamerasına yansıyan kişinin torunu olmadığını belirtti. Erdoğan, "İlk gün aramaya başladığımız yerden devam etseydik Onur'un cenazesinin bulunduğu yere giderdik. Çünkü önümüzde 3 kilometre ilerideymiş.Ancak 10 kilometre sağ tarafta 'Çalseki köyünün girişinde çoban görmüş' dediler. Oraya gittik. Orada kamera var. Emniyet tarafından incelendi. Yürüyen bir çocuk çıktı. Çocuk arkadan Onur’a benziyor. Onun da saçları uzun, elinde bir sopayla yürüyor.

'Herhalde bu' dedik. Aklı başında olmayan bir yürüyüştü. O resim yanılttı. O resim niye çıktı? Başka birisinin oğluymuş. Bu da bir duvar. O çocuk orada 2 gün oyaladı bizi. Sonradan kaybolduğu yerin devamında bulundu" diye konuştu.'KÖPEKLERDEN KORKMUŞ OLABİLİR'Zühtü Erdoğan, Onur'un cenazesini kaybolduğu yerden 12 kilometre uzaklıkta bulduklarını ve bölgedeki köpeklerden korktuğunu tahmin ettiklerini söyledi. Erdoğan, "12 kilometre güneşin altında giden bir çocuk. İlk köpeklerden korkmasından dolayı tahminimize göre bir sersemleme var.İlk gördüğüm zaman cenazesini 'herhalde öldürüp atmışlar' dedim. Kurbanı keserken cüzdanını eve bırakmıştı. 50 metre ötesinde bir ev var. O bölgede domuz çok olurmuş. İyi ki domuzlara rastlamamış. Domuzlar yeseydi biz ne yapardık? Şimdi bizi teselli eden cenazesi bulundu.

10Götürdük mezarımız var. Köpeklerin Onur’a ilk havladığı yere saat 17.00 sıralarında gittim. 'Buraya gelmez, burada ne işi var' deyip arabadan inmedim. Geri döndüm geldim. Orada inip o eve sorsam oradaki kadın görmüş onu" ifadelerini kullandı.

Kamera görüntülerindeki tıp öğrencisi Onur Alp Eker değilmiş! Şok detay: Vücudunda çok sayıda...

Kurban Bayramı'nda kaçan kurbanlığın peşinden giden ve ardından kaybolan tıp öğrencisi Onur Alp Eker'in ölümüyle ilgili ön otopsi raporu ortaya çıktı. Eker'in ölü bulunduğu noktaya 150 metre uzaklıkta arı kovanları olduğu öğrenilirken vücudunda çok sayıda arı iğnesine rastlandı. Vücudunda başkaca bir delici, kesici ize rastlanılmayan genç öğrencinin ölümünün arı sokmasından ya da beyin kanamasından olup olmadığı Adli Tıp Kurumu raporunda ortaya çıkacak. Öte yandan Eker'in kaybolduğu ilk günden bu yana dolaşan kamera görüntülerinin aslında ona ait olmadığı belirlendi.

Ankara'da kaçan kurbanlık koyunu yakalamak isterken kaybolan ve arama çalışmaları devam ederken kurumuş bir dere yatağının kenarında cansız bedenine ulaşılan 20 yaşındaki tıp fakültesi öğrencisi Onur Eker'in ölümüyle ilgili ön otopsi raporuna ulaşıldı.

GALERİ DEVAM EDİYOR

Onur Eker ve dedesi, bayramın birinci günü öğle saatlerinde kurbanlık koyunu kesmek için ahırdan çıkardı. Bu sırada kurbanlık koyun dağlık alana doğru kaçtı. Onur ve dedesi, koyunun peşinden gitti.

Dede Zühtü Erdoğan, geri dönerek kamyonetini alıp koyunun önüne geçmek için farklı bir yoldan gitti.

Onur Eker ise, dağlık alanda koyunla birlikte kayboldu. Erdoğan'ın yakınlarıyla yaptığı aramadan sonuç alınamayınca polis ve jandarmaya haber verildi. Sabah'ta yer alan habere göre, Arama - kurtarma ekipleri, bayramın ilk günü saat 15.00'ten itibaren arama faaliyeti başlattı.

Gece geç saatlere kadar süren aramalarda, kaybolan Onur Eker bulunamadı. Bayramın ikinci günü sabahın erken saatlerinde yeniden arama çalışması başlatılırken, havadan helikopter destekli yapılan çalışmalarda termal kamera ve drone kullanıldı. Yaklaşık 100 kişilik bir ekip tarafından gerçekleştirilen arama faaliyetine rağmen Onur'un izine rastlanılmadı.

Bayramın üçüncü gününde de 100'ün üzerinde personelden oluşan arama kurtarma ekibi faaliyetlerini sürdürdü. Eker'in telefonunun şarjı bitmeden önce son sinyal verdiği noktadan itibaren başlanılan aramalar Sirkeli Mahallesi çevresinde devam etti.

Ekipler 3 günün toplamında helikopterle yapılan taramalar dahil yaklaşık 50 kilometrekarelik alan içerisinde arama faaliyetlerine devam ederken, akşam saatlerinde kurumuş bir dere yatağının kenarında Eker'in cansız bedenine ulaşıldı.

Eker'in kaybolduğu bayramın birinci günü mahallede bulunan camiden kayıp anonsu yapıldığı ve mahalleden gönüllülerinde aramalara dahil olduğu öğrenildi. Eker'in cansız bedenine ilk olarak, arama faaliyetlerine gönüllü katılan 16 yaşındaki bir genç ulaştı.

Eker'in cansız bedenine etrafa yayılan kokuyu takip ederek ulaşan genç, daha sonra babasına haber verdi. Olay yerine jandarma, polis ve arama kurtarma ekiplerinin gelmesiyle yerde yüzüstü yatan cansız bedenin Onur Eker'e ait olabileceği değerlendirildi.

Teşhis için dede Zühtü Erdoğan Onur Eker'in cansız bedeninin bulunduğu alana getirilirken Erdoğan gördükleri karşısında göz yaşlarına hakim olamadı.

Emniyet, jandarma ve arama kurtarma ekiplerinden oluşturulan timlerin canla başla 3 gün boyunca gerçekleştirdiği aramalar sonucunda cansız bedenine ulaşılan Eker'in, cesedi, yapılan incelemelerin ardından ölüm sebebinin belirlenmesi için Adli Tıp Kurumuna getirildi.

Adli Tıp Kurumu'nda yapılan otopsi sonrasında Eker'in cenazesi Ahmet Efendi Camiinde kılınan namazın ardından Karşıyaka Mezarlığına defnedildi.

Eker'in ölümüyle ilgili yürütülen soruşturmasında flaş bir detaya ulaşıldı. Edinilen bilgiye göre, Cumhuriyet Savcısı eşliğinde yapılan ön otopsi sonucunda Onur'un vücudunda delici, kesici, ateşli silahlı hiçbir yara izine rastlanılmadı.

Yapılan tespitlerde, Eker'in öldüğü bölgenin yaklaşık 150 metre ilerisinde çardak ve arı kovanlarının bulunduğu belirlendi. Yapılan ön otopsisinde vücudunda çok sayıda arı iğnesi izine rastlandı.

Onur'un ölümünün arı sokmasından ya da beyin kanamasına bağlı olduğu öngörülüyor. Kesin ölüm sebebi Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan raporla netlik kazanacak.

'O RESİM YANILTTI'
Onur Alp Eker'in dedesi Zühtü Erdoğan da güvenlik kamerasına yansıyan kişinin torunu olmadığını belirtti. Erdoğan, "İlk gün aramaya başladığımız yerden devam etseydik Onur'un cenazesinin bulunduğu yere giderdik. Çünkü önümüzde 3 kilometre ilerideymiş.

Ancak 10 kilometre sağ tarafta 'Çalseki köyünün girişinde çoban görmüş' dediler. Oraya gittik. Orada kamera var. Emniyet tarafından incelendi. Yürüyen bir çocuk çıktı. Çocuk arkadan Onur'a benziyor. Onun da saçları uzun, elinde bir sopayla yürüyor. 'Herhalde bu' dedik. Aklı başında olmayan bir yürüyüştü. O resim yanılttı. O resim niye çıktı? Başka birisinin oğluymuş. Bu da bir duvar. O çocuk orada 2 gün oyaladı bizi. Sonradan kaybolduğu yerin devamında bulundu" diye konuştu.

'KÖPEKLERDEN KORKMUŞ OLABİLİR'
Zühtü Erdoğan, Onur'un cenazesini kaybolduğu yerden 12 kilometre uzaklıkta bulduklarını ve bölgedeki köpeklerden korktuğunu tahmin ettiklerini söyledi. Erdoğan, "12 kilometre güneşin altında giden bir çocuk. İlk köpeklerden korkmasından dolayı tahminimize göre bir sersemleme var.

İlk gördüğüm zaman cenazesini 'herhalde öldürüp atmışlar' dedim. Kurbanı keserken cüzdanını eve bırakmıştı. 50 metre ötesinde bir ev var. O bölgede domuz çok olurmuş. İyi ki domuzlara rastlamamış. Domuzlar yeseydi biz ne yapardık? Şimdi bizi teselli eden cenazesi bulundu. Götürdük mezarımız var. Köpeklerin Onur'a ilk havladığı yere saat 17.00 sıralarında gittim. 'Buraya gelmez, burada ne işi var' deyip arabadan inmedim. Geri döndüm geldim. Orada inip o eve sorsam oradaki kadın görmüş onu" ifadelerini kullandı.

'ÇOK SAĞLIKLI BİR ÇOCUKTU'
Zühtü Erdoğan, torununun hiçbir rahatsızlığı olmadığını dile getirerek, "Çok sağlıklı bir çocuktu. Lise döneminde futbol oynuyordu. Hareketli bir çocuktu. Biz Onur'un yanında 'üzülür' diye sesli konuşmazdık. Ailede kimsenin birbiriyle sıkıntı yaşamasını istemezdi.

Pandemi döneminde bir dişçinin yanında çalışmaya başlamıştı. Bana 'Büyükbaba dişçide çalışıyorum. Buraları süpürüyorum, çay dolduruyorum her şeyi yapıyorum' dedi.

O kaçan kurban benim kurbanımdı. O gün 3 kurban kestik, son kurbanı kesecektik. O gün içeriye girdi espriyle 'hazır mı her şey kestiniz mi kurbanları?' dedi. Çok espriliydi. Ufku geniş, saygılı beyefendi bir çocuktu. Yaşından çok büyük olgunluktaydı. Onur'un bu ülkeye çok faydalı bir kişi olacağını hissediyordum, nasip olmadı" dedi.

Öte yandan ilk incelemede Onur Alp Eker'in vücudunda delici, kesici, ateşli silahlı yara izine rastlanılmadığı belirtildi. Onur'u kesin ölüm nedeni Adli Tıp Kurumu raporuyla ortaya çıkacak.

'ÇOK SAĞLIKLI BİR ÇOCUKTU' 

Zühtü Erdoğan, torununun hiçbir rahatsızlığı olmadığını dile getirerek, "Çok sağlıklı bir çocuktu. Lise döneminde futbol oynuyordu. Hareketli bir çocuktu. Biz Onur'un yanında 'üzülür' diye sesli konuşmazdık. Ailede kimsenin birbiriyle sıkıntı yaşamasını istemezdi.Pandemi döneminde bir dişçinin yanında çalışmaya başlamıştı. Bana 'Büyükbaba dişçide çalışıyorum. Buraları süpürüyorum, çay dolduruyorum her şeyi yapıyorum' dedi. O kaçan kurban benim kurbanımdı. O gün 3 kurban kestik, son kurbanı kesecektik.

O gün içeriye girdi espriyle 'hazır mı her şey kestiniz mi kurbanları?' dedi. Çok espriliydi. Ufku geniş, saygılı beyefendi bir çocuktu. Yaşından çok büyük olgunluktaydı. Onur’un bu ülkeye çok faydalı bir kişi olacağını hissediyordum, nasip olmadı" dedi.

14Öte yandan ilk incelemede Onur Eker'in vücudunda delici, kesici, ateşli silahlı yara izine rastlanılmadığı belirtildi. Onur'u kesin ölüm nedeni Adli Tıp Kurumu raporuyla ortaya çıkacak.