Son dakika haberi Cumhurbaşkanlığından flaş açıklama! ''Münbiç'teki gibi bir oyalamaya izin vermeyiz''.

Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplandı. Kabine toplantısı devam ederken Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, açıklamalarda bulundu. Kalın, "Güvenli bölge konseptini doğru anlamak lazım. Türkiye'nin sınır güvenliğini sağlamak ikincisi de mültecilerin gönüllü ve güvenli bir şekilde kendi köylerine ve kasabalarına dönecekleri yerler anlamında güvenli bölgeyi kastediyoruz. Münbiç'teki gibi bir oyalamaya izin vermeyiz" ifadesini kullandı..

Son dakika haberi Cumhurbaşkanlığından flaş açıklama! ''Münbiç'teki gibi bir oyalamaya izin vermeyiz''. 

Giriş Tarihi: 10.09.2019  19:21Güncelleme Tarihi: 10.09.2019  20:01  

Başkan Erdoğan başkanlığında toplanan Kabine toplantısı sürerken Cumhurbaşkanlığı'ndan önemli açıklamalarda bulunuluyor. Terörle mücadele her yönüyle kararlı bir şekilde sürüyor. Güvenli bütüncül yaklaşımı esas alır. Ekonomi, siyaset, askeri, sosyal ve psikolojik tedbirlere yayarak bir insicam içerisinde başarıya ulaşmamız mümkün olacaktır. Güvenli bölge konseptini doğru anlamak lazım.ri... Cumhurbaşkanlığından flaş açıklama! ''Münbiç'teki gibi bir oyalamaya izin vermeyiz''     

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplandı. Kabine toplantısı devam ederken Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, açıklamalarda bulundu. Kalın, "Güvenli bölge konseptini doğru anlamak lazım. Türkiye'nin sınır güvenliğini sağlamak ikincisi de mültecilerin gönüllü ve güvenli bir şekilde kendi köylerine ve kasabalarına dönecekleri yerler anlamında güvenli bölgeyi kastediyoruz. Münbiç'teki gibi bir oyalamaya izin vermeyiz" ifadesini kullandı.

Sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanımızın da ifade ettiği gibi Münbiç'e benzer oyalama, hedef saptırmaya müsaade etmeyiz. Astana ve Cenevre sürecinde Türkiye aktif ve merkezi rol oynamaya devam ediyor. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanımızın da ifade ettiği gibi Münbiç'e benzer oyalama, hedef saptırmaya müsaade etmeyiz. Son günlerde Diyarbakır'da çocukları dağa kaçılan annelerin başlattığı direniş, feryat dalga dalga topluma yayıldı

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplandı. Kabine toplantısı devam ederken Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, açıklama yaptı.

Sözcü Kalın'ın açıklamalarından öne çıkanlar:

Terörle mücadele her yönüyle kararlı bir şekilde sürüyor. Güvenli bütüncül yaklaşımı esas alır. Ekonomi, siyaset, askeri, sosyal ve psikolojik tedbirlere yayarak bir insicam içerisinde başarıya ulaşmamız mümkün olacaktır.

AÇIKLAMALARI İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

DİYARBAKIR'DAKİ ANNELERİN EYLEMİ
Son günlerde Diyarbakır'da çocukları dağa kaçılan annelerin başlattığı direniş, feryat dalga dalga topluma yayıldı. Bugün itibarıyla ailelerin saylısı 20'ye yaklaşmış durumda. Annelerimizin bu cesareti göstermesi önem arz ediyor. Uluslararası basının bu konuya ilgisiz kalması dikkat çekici.

GÜVENLİ BÖLGE
Fırat'ın doğusunda yaşanmakta olan hadiseler öncelikli gündem maddesi olarak yer alıyor. ABD ile adımlar hızlı bir şekilde atılıyor. Bildiğiniz gibi kara devriyesi yapıldı daha önce helikopterlerle hava devriyesi yapılmıştı.

Güvenli bölge konseptini doğru anlamak lazım. Türkiye'nin sınır güvenliğini sağlamak ikincisi de mültecilerin gönüllü ve güvenli bir şekilde kendi köylerine ve kasabalarına dönecekleri yerler anlamında güvenli bölgeyi kastediyoruz. Münbiç'teki gibi bir oyalamaya izin vermeyiz.

"MÜLTECİ MESELESİ SADECE TÜRKİYE'NİN MESELESİ DEĞİLDİR"
Türkiye, kurumlar, STK'lar insanlığın yüz akı bir performans sergilemiştir mülteciler konusunda. Bu politikada değişiklik yok. Fakat mülteci meselesi sadece Türkiye'nin meselesi değildir. Bu konuda uluslararası toplumun harekete geçme vakti çoktan geçmiştir. Artık Batı'nın elini taşının altına koyması gereklidir.

Astana ve Cenevre sürecinde Türkiye aktif ve merkezi rol oynamaya devam ediyor. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanımızın da ifade ettiği gibi Münbiç'e benzer oyalama, hedef saptırmaya müsaade etmeyiz. Fırat'ın doğusunda yapılması gerekenler bellidir. Sürecin hızlandırılması gerekmektedir.

Sayın Cumhurbaşkanımız ABD iş heyetini kabul etti. İki başkanın 100 milyar dolar olarak koyduğu hedeflere nasıl ulaşabileceği belirtildi. Bu konuda açıklanabilecek somut, önü sonu belli planları nasıl gerçekleştirebiliriz diye mutabık kalındı.ABD gibi dünyanın en büyük ekonomisi ile Türkiye ekonomisi arasındaki ticari potansiyel 100 milyar dolar hedefine ulaşmak için savunma sanayi, gıda, tekstil alanında çalışmalar devam ediyor.

ABD ile orta devriyeler güzel ama yeterli değil. Bir an önce Güvenli Bölge hayat geçirilmelidir. Sahadaki gelişmeleri teyit edebilmek için askerimizin ve uzmanlarımızın mutlaka sahada olup oralardaki gelişmeleri teyit etmesi gerekiyor. Her bağımsız ülkenin doğal hakkıdır bu.

Diyarbakır'da çocuklarının geri dönmesi için direniş yapan annelerimize buradan selam ediyor, her birinin elinden tek tek öpüyorum. Onların onurlu duruşu karşılık bulmuştur. Bu terör örgütüyle iltisaklı siyasi yapıların, bu konudaki sessizliği son derece manidar. Bunlarla ittifak kuran çeşitli çevrelerin bu konuda tabiri maruz görün üç maymunu oynaması manidar. Tablo son derece açık. Son yıllarda örgüte katılım, diğer tabirle dağa çıkma sayısının çok azaldığı ortada. Umarım sanatçılarımız bu konuda daha girişken olurlar.

Cumhurbaşkanlığı KabinesiCumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplandı. Kabine toplantısı devam ederken Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, açıklama yaptı.

Sözcü Kalın'ın açıklamalarından öne çıkanlar:

Terörle mücadele her yönüyle kararlı bir şekilde sürüyor. Güvenli bütüncül yaklaşımı esas alır. Ekonomi, siyaset, askeri, sosyal ve psikolojik tedbirlere yayarak bir insicam içerisinde başarıya ulaşmamız mümkün olacaktır.

DİYARBAKIR'DAKİ ANNELERİN EYLEMİ
Son günlerde Diyarbakır'da çocukları dağa kaçılan annelerin başlattığı direniş, feryat dalga dalga topluma yayıldı. Bugün itibarıyla ailelerin saylısı 20'ye yaklaşmış durumda. Annelerimizin bu cesareti göstermesi önem arz ediyor. Uluslararası basının bu konuya ilgisiz kalması dikkat çekici.

GÜVENLİ BÖLGE
Fırat'ın doğusunda yaşanmakta olan hadiseler öncelikli gündem maddesi olarak yer alıyor. ABD ile adımlar hızlı bir şekilde atılıyor. Bildiğiniz gibi kara devriyesi yapıldı daha önce helikopterlerle hava devriyesi yapılmıştı.

Güvenli bölge konseptini doğru anlamak lazım. Türkiye'nin sınır güvenliğini sağlamak ikincisi de mültecilerin gönüllü ve güvenli bir şekilde kendi köylerine ve kasabalarına dönecekleri yerler anlamında güvenli bölgeyi kastediyoruz. Münbiç'teki gibi bir oyalamaya izin vermeyiz.

"MÜLTECİ MESELESİ SADECE TÜRKİYE'NİN MESELESİ DEĞİLDİR"
Türkiye, kurumlar, STK'lar insanlığın yüz akı bir performans sergilemiştir mülteciler konusunda. Bu politikada değişiklik yok. Fakat mülteci meselesi sadece Türkiye'nin meselesi değildir. Bu konuda uluslararası toplumun harekete geçme vakti çoktan geçmiştir. Artık Batı'nın elini taşının altına koyması gereklidir.

Astana ve Cenevre sürecinde Türkiye aktif ve merkezi rol oynamaya devam ediyor. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanımızın da ifade ettiği gibi Münbiç'e benzer oyalama, hedef saptırmaya müsaade etmeyiz. Fırat'ın doğusunda yapılması gerekenler bellidir. Sürecin hızlandırılması gerekmektedir.

Sayın Cumhurbaşkanımız ABD iş heyetini kabul etti. İki başkanın 100 milyar dolar olarak koyduğu hedeflere nasıl ulaşabileceği belirtildi. Bu konuda açıklanabilecek somut, önü sonu belli planları nasıl gerçekleştirebiliriz diye mutabık kalındı.ABD gibi dünyanın en büyük ekonomisi ile Türkiye ekonomisi arasındaki ticari potansiyel 100 milyar dolar hedefine ulaşmak için savunma sanayi, gıda, tekstil alanında çalışmalar devam ediyor.

ABD ile orta devriyeler güzel ama yeterli değil. Bir an önce Güvenli Bölge hayat geçirilmelidir. Sahadaki gelişmeleri teyit edebilmek için askerimizin ve uzmanlarımızın mutlaka sahada olup oralardaki gelişmeleri teyit etmesi gerekiyor. Her bağımsız ülkenin doğal hakkıdır bu.

Diyarbakır'da çocuklarının geri dönmesi için direniş yapan annelerimize buradan selam ediyor, her birinin elinden tek tek öpüyorum. Onların onurlu duruşu karşılık bulmuştur. Bu terör örgütüyle iltisaklı siyasi yapıların, bu konudaki sessizliği son derece manidar. Bunlarla ittifak kuran çeşitli çevrelerin bu konuda tabiri maruz görün üç maymunu oynaması manidar. Tablo son derece açık. Son yıllarda örgüte katılım, diğer tabirle dağa çıkma sayısının çok azaldığı ortada. Umarım sanatçılarımız bu konuda daha girişken olurlar.

"TRUMP'IN BU KONUDA BİR İRADESİ OLDUĞUNU BİLİYORUZ"
Türkiye'ye bu konuda ulaşan resmi yazı, mektup yok. Kısmi adımlar atıldı. Pilotlarımızın eğitimine son verilmesi gibi. Tamamen resmi olarak F-35 programından çıkarıldığına dair resmi bir tebligat söz konusu değil. Muhtemelen BM'de yapılan görüşmelerde bu konu gündeme gelecek. Türkiye F-35'in müşterisi değil ortağıdır. Bu konuda tek taraflı olarak atılan adımların kongreyle ilişkilendirilerek 'yapacak bir şey yok' demek çok inandırıcı değil. Daha yaratıcı formüller üretebiliriz. Sayın Trump'ın bu konuda bir iradesi olduğunu biliyoruz.

"TRUMP'IN BU KONUDA BİR İRADESİ OLDUĞUNU BİLİYORUZ"
Türkiye'ye bu konuda ulaşan resmi yazı, mektup yok. Kısmi adımlar atıldı. Pilotlarımızın eğitimine son verilmesi gibi. Tamamen resmi olarak F-35 programından çıkarıldığına dair resmi bir tebligat söz konusu değil. Muhtemelen BM'de yapılan görüşmelerde bu konu gündeme gelecek. Türkiye F-35'in müşterisi değil ortağıdır. Bu konuda tek taraflı olarak atılan adımların kongreyle ilişkilendirilerek 'yapacak bir şey yok' demek çok inandırıcı değil. Daha yaratıcı formüller üretebiliriz. Sayın Trump'ın bu konuda bir iradesi olduğunu biliyoruz.