Kerbela şehitleri için binlerce kişi yürüdü!
Peygamber Efendimizin torunu Hazreti Hüseyin ile 72 arkadaşının Kerbela'da şehit edilişinin 1378'nci yıl dönümü nedeniyle Kars'ta anma törenleri yapıldı.
Kerbela şehitleri için binlerce kişi yürüdü!
Giriş Tarihi: 30.09.2017 13:33 Güncelleme Tarihi: 30.09.2017 14:22
Peygamber Efendimizin torunu Hazreti Hüseyin ile 72 arkadaşının Kerbela'da şehit edilişinin 1378’nci yıl dönümü nedeniyle Kars'ta anma törenleri yapıldı.
Törene katılanlar sabahın erken saatlerinde Hz. Ali Çarşı Cami ve Merkez Ehlibeyt Işıklı Cami önünde toplandı. Törende, Kuran-ı Kerim okundu. Ardından,şehitler için saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Ehlibeyt dostları, Ehlibeyt Işıklı Camii önünde düzenlenen tören ardından Türk bayrağı, Atatürk, Hz. Hüseyin posterleri ve mersiyeler eşliğinde ve merkez Ehlibeyt Işıklı Camiinden Garnizon Şehitliği’ne oradan da Yeni Mahalle Mezarlığına yürüdü. Yeni Mahalle Mezarlığı önünde de deste guruplarının zincirlerle dövünmeleri, sine vurma ve mersiyeler eşliğinde Hz. Hüseyin'i yad etmesi sonrasında aile mezarları ziyaret edildi.
Anma törenine Vali Rahmi Doğan, Belediye Başkanı MHP’li Murtaza Karaçanta, İl Müftüsü Mehmet Genç, Işıklı Camii imamı seyit Ahmet Erdem, MHP İl Başkanı Yaver Özcan, Kars Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Fahri Ötegen, Ticaret Borsası Başkanı İsmet Çelik, Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Adem Burulday, sivil toplum kuruluşlarının başkanları ve çok sayıda kişi katıldı.
Kars’ta, Hz. Muhammed’in torunu Hz.Hüseyin ve arkadaşlarının Kerbela’da katledilmesinin 1378. yılı dolayısıyla anma programı gerçekleştirildi.
2 22Hz. Ali Çarşı Camisi önünde bir araya gelen, ellerinde Türk bayrağı ile Atatürk ve Hazreti Ali’nin posterlerini taşıyan yaklaşık 15 bin kişilik grup anma programı kapsamında buradan yürüyüşe başladı.
Gruptakiler, Faikbey Caddesi’nden Merkez Ehlibeyt Camisi önüne kadar mersiyeler eşliğinde sine dövüp vücutlarına zincir vurdu.
4 22Okunan mersiyelerde bazı vatandaşlar gözyaşlarını tutamadı.
5 22Siyah elbise giyen kadınlar, ellerinde dev zülfikar kılıcıyla yürüyüşe katıldı
6 22" class="afkl-lazy-wrapper">
Yürüyüşte çocukların taşıdığı, üzerinde "Hazreti Ali Asger (A.S)" yazan sembolik tabut dikkati çekti.
KERBELA OLAYI NEDİR?
Kerbela Olayı, İslam tarihinin en hüzünlü olaylarından biridir. Hz. Muhammed’in biricik torunu, cennetle müjdelenmiş İslam halifesi Hz. Hüseyin ve ailesinin haince şehit edildikleri olay Muharrem’in onuncu günü gerçekleşmiştir. Muharrem’in onuncu günü yani Aşure gününde birçok olay yaşandığı rivayet edilir. Her bir rivayet edilen olay müjdeli iken Kerbela olayı bunların tam tersi hüzün verici bir olay olarak Aşure Günü'nde anılmaktadır.
Kerbela olayı tarihte yaşanmış en trajedik hadiselerden biridir. Kerbela’yı anlamak için Kerbela öncesine bakmak gerekir. Hz. Muhammed’in vefatının ardından halifelik makamı olmuş ve sırayla Hz. Ebubekir, Hz. Ömer , Hz. Osman ve Hz. Ali’ye geçmiştir. Ancak Hz. Ali ile beraber İslam toprakları o zamana kadar ki en yoğun fitneyi görmüştür. İnsanlar Hz. Ali’yi, Hz. Osman’ı şehit edenleri bulmamakla suçlamışlar, Muaviye’nin etrafında toplanan bu fikir sahipleri Hz. Ali ile savaşmıştır. Ancak halifelik Hz. Ali’de kalmış olsa da onun şehitliğinin ardından Muaviye halifelik yapmıştır. Hz. Hasan’ın halife olmasını istemeyen Emeviler Muaviye’nin ölümü ile Hz. Hüseyin’e geçmesi gereken halifelik makamı için yine başkaldırmıştır. Bu sefer Hz. Hüseyin’in karşısında Muaviye’nin oğlu Yezid vardır.
İslam ülkesinde halifelik makamı istişare edilerek ve oylanarak seçilirken Yezid bunu yok saymış ve babadan oğula hükümdarlığın geçmesi için savaş verip başa geçmiştir.
Yezid, halifelik makamına geçer geçmez iktidarını ve otoritesini sağlamlaştırmak maksadıyla Medine valisine, kendisine itaat etmeleri konusunda mektup yazmıştı. Diğer taraftan Kûfe halkı ise Hz. Ali’ye sıkı sıkıya bağlı olduklarından Yezid’in halifeliğini tanımak istemediler.
Ayrıca Emeviler dönemi ile birlikte başkent, Şam’a taşınmıştı ve Kûfe’nin gelirlerinde de gözle görülür azalmalar yaşanmıştı. Tüm bu nedenlerden ötürü Kûfe halkı, Hz. Ali’nin oğlu Hz. Hüseyin’e mektup yazarak kendisine bağlılıklarını bildirip onu Kûfe’ye davet etti. Hz. Hüseyin, kendisini Kûfe’de kalabalık bir grubun beklediğini düşündüğünden bu daveti kabul etti ve Kûfe’ye gitti.
Yanına ailesini de alarak Kûfe’ye giden Hz. Hüseyin’in ordusu ile Yezid’in ordusu Kerbela’da karşılaştı. Hz. Hüseyin’in ailesi ile beraber ordusu 72 kişiydi. Yezid ise 4 bin 500 kişi ile Hz. Hüseyin’in karşısına çıktı.
Hz. Hüseyin ve Emevi ordusu arasındaki savaş Bağdat'a 100 kilometre uzaklıktaki Kerbela'da başladı. Hz. Hüseyin’e biat ettiklerini söyleyen civar halkların orduları Yezid’in tarafına geçti. Böylelikle içinde çocuk ve kadınların bulunduğu 72 kişi ile Hz. Hüseyin yalnız kaldı.
Su kuyularını ve Fırat’ın önünü kesen Yezid Hz. Hüseyin ve beraberindekileri çölde susuz bıraktılar. Kadın ve çocukların susuzluktan bitap düşmelerinin yanında erkekler de susuzluktan güçten düşmüşlerdi. Ancak Yezid’in zalimce üzerlerine geldiği anda her biri savaşmış ve tarihe geçen bu saldırıda her biri şehit olmuşlardı. Hz. Muhammed'in torunları ve soyunu devam ettirecek kişiler şehit edilmişlerdi. Sadece Kerbela'da geçirilen her gün bir oğlunu çadırda bırakan Hz. Hüseyin 10. Muharrem günü sırası onda olmamasına rağmen hasta olduğu için Zeynelabidin’i geride bırakmıştı.
Kundaktaki bebeği ile yola devam eden Hz. Hüseyin bebeğini kaldırıp göstererek savaşmayacaklarını söylemiş olsalar da gözü dönmüş Yezid kundaktaki bebeği dahi şehit etti.
Askerler giderek çemberi daraltmaya ve kadınların ve çocukların bulunduğu çadıra doğru yaklaşmaya başlamışlardı. Hz. Hüseyin kılıç ve kalkanının alıp son gücüyle saldırdı. Aldığı 33 kılıç yarası ve 34 darbeyle onu yere yıktılar. Kimsenin kafasını kesmeğe cesaret edemediğini gören Şimr, hemen kılıcını çekip Hüseyin’in kafasını gövdesinden ayırdı.
Askerler gerek Hz. Hüseyin’in başsız bedenini gerekse çadırdaki karısı, kızı, oğlu ve yakınlarının karısı ile çocuklarını yağmaladı. Hz. Hüseyin’in kesik başını alan Şimr, hasta olduğundan savaşa katılamıyan oğlu Ali (Zeynelabidin) ve kadınlar ile çocukları çıplak develere bindirip kafile halinde Şam’da haber bekleyen Yezid’e götürdü.
Aynı Şimr, 656’daki Sıffin Savaşı'nda Hz. Ali’nin yanında olarak Muaviye’ye karşı çarpışmıştı.
Vatandaşlara kendi eliyle kazandan aşure dolduran Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı, “Aşure Günü’nün birlik ve beraberliğimize vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum” dedi.
Bağcılar’da Hicrî senenin ilk ayı olan Muharrem ayının 10’uncu günü olan Aşure Günü dolayısıyla “Aşure ikram” programı düzenledi. Güneşli Merkez Camii önünde kurulan kazanlarda içinde çeşit bakımından zengin malzeme bulunan aşure pişirildi. Cuma namazından sonra cami önünde kurulan stantta vatandaşlara aşure dağıtıldı.
“İlçe sakinlerine 20 bin kap aşure ikram edildi”
Aşure ikramına Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı, AK Parti İlçe Başkanı İsmet Öztürk, İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Yılmaz ve İlçe Müftüsü Musa Uzun katıldı. Başkan Çağırıcı, kepçeyi eline alıp ilçe sakinlerine kazandan aşure doldurdu. Etkinlikte 20 bin kap aşure ikram edildi.
“Aşure Günü’nün birlik ve beraberliğimize vesile olmasını niyaz ediyorum”
Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı, yaptığı konuşmada rahmeti ve bereketi bol olan güzel bir aya girildiğini belirterek, “Öncelikle herkesin Muharrem ayını tebrik ediyorum. Başta komşularımız pişirdikleri aşureleri birbirlerine ikram ederler. Bu güzel bir duygu. Biz de Bağcılar Belediyesi olarak 20 bin kişiye aşure ikramında bulunuyoruz. Aşure dediğimizde aklımıza Kerbela geliyor. Tüm Kerbela şehitlerimizi de minnetle ve rahmetle anıyoruz. Rabbim bir daha öyle nifak tohumları ekilmesine fırsat vermesin diye dua ediyoruz. Aşure Günü’nün birlik ve beraberliğimize vesile olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum” dedi.