Erdoğan: Kürt ve Türkmenlerin güvenliği risk altında

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Irak da terörden temizlenmeli. Başkentte "huzur operasyonu"PKK'yı boğma harekatı: Hedefte orası var! El Bab müzakeresi İstanbul'da terör operasyonu,İzmir'de 7 DAEŞ üyesi tutuklandı, Vatikan'ın Truva Atı: FETÖ, FETÖ firarilerinin kaçış yeri Mısır. ABD'ye kaçmayı planlarken yakalandılar! Zika virüsünden çok daha tehlikeli, Anayasa değişikliği komisyonu yazım çalışmalarını tamamladı! Çukurca'ya askeri sevkiyat! MİT TIR'larından 7 askere tutuklama!

Giriş Tarihi: 07.09.2016 04:38 Son Güncelleme Tarihi: 07.09.2016 07:05 Cumhurbaşkanı Erdoğan: Irak da terörden temizlenmeli Erdoğan: Kürt ve Türkmenlerin güvenliği risk altında
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütlerinin Irak’ta da risk oluşturduğunu belirterek, “Bölgedeki Kürtlerin ve Türkmenlerin, güvenliği ile ilgili her şeyi kesinlikle gözden geçirmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan “Suriye’nin kuzeyinde huzur sağlandı” dedi, Irak’tan gelen tehditlere dikkati çekti: Oraların güvenliği için de her şeyi gözden geçirmeliyiz.. Cumhurbaşkanı Erdoğan, PKK ve DAEŞ’in büyük risk oluşturduğunu Irak’ta risk oluşturduğunu söyledi. “Suriye’deki risk Irak için de söz konusu” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Orada PKK kendine yer edinmeye çalışıyor. Musul ve kuzeyinde Talafer’de Türkmenler var. Yarın orada ne olacağı belli değil. Türkmenleri tamamen bitirmeye kalkabilirler” dedi. ....Bize ikide bir söylenen şey nedir? "Türkiye'de anti Amerikancılık" meselesi. Bu, kendiliğinden olmuyor. Vatandaşlarımız, 'Dostumuz olan ABD bize bunu nasıl yapar? Nasıl topraklarında barındırır? Barındırdığına göre demek ki bize dost değil' diyor. Anlattım bunu Obama'ya. 'Anti Amerikancı davrananlar böyle bakıyor' dedim...FETÖ ABD ile ilişkilerde belirleyici: FETÖ denilen bu küresel şebekenin 170 ülkede örgütlenmesi var. 15 Temmuz’da ülkemizde cereyan eden bu vakanın yarın nerelerde cereyan edeceği bilinmez. ABD ile stratejik ortak olarak çalışmalarımızı bugüne kadar nasıl sürdürdüysek, seçimden sonra da adımlarımızı ona göre atacağız ve geliştireceğiz. Orada belirleyici olan konulardan biri FETÖ meselesidir. Belgeleri, bilgileri onlara teslim ediyoruz. İşi daha da sıklaştıracağız. Ayın 18’inde BM Genel Kurulu sırasında yine bazı görüşmeleri süratlendirerek Amerika’daki FETÖ’yü çökertmeniz lazım.. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, G-20 Zirvesi’ne katıldığı Çin’den Ankara’ya dönüş yolunda uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlarken, ABD Başkanı Barack Obama’yla görüşmelerini anlattı. Erdoğan, Suriye’yle ilgili konuşmalarını, “Obama, özellikle Rakka konusunda beraber bir şeyler yapmak istiyor. Bizim açımızdan bir sıkıntı olmayacağını belirttik. ‘Askerlerimiz bir araya gelsinler, ne gerekiyorsa bu yapılır’ dedik” diye aktardı. Erdoğan’ın mesajları özetle şöyle:SİYASETTE HİÇBİR ZAMAN 2 KERE 2 DÖRT ETMİYORG-20 Zirvesi sırasında ABD Başkanı Barack Obama, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Almanya Başbakanı Angela Merkel başta, önemli görüşmeler yaptınız. En somut sonuç alınanı hangisiydi?Şunu kabul etmek lazım. Siyasetin matematiğinde sıkıntı var. Yani, 2 kere 2 hiçbir zaman 4 olmuyor. Bu gelişmelerde de bunu hep böyle görüyoruz. Şu anda Rusya ile olan ilişkilerimizde ekonomik olarak çok daha isabetli adımlar atabileceğimize inanıyorum. Özellikle enerji alanında Enerji Bakanımızla onların enerji kuruluşları geçen hafta yoğun çalışmalar yaptılar. ABD’ye gelince, zaten önümüzde BM Genel Kurulu var, ardından onların seçimleri var. Bir stratejik ortak olarak, seçimden sonraki neticeye göre adımlarımızı ona göre atacağız. Orada belirleyici olan, belki de en önemli olan konulardan biri, FETÖ meselesidir.Türk askerinin Rakka’ya doğru gitmesi söz konusu mu? Ayrıca 15 Temmuz öncesinde TSK’nın Suriye’ye girme konusunda isteksiz olduğu söylentileri var. TSK’daki FETÖ unsurları mı direniyordu?Bunu, bölgedeki koalisyon güçleri ile olan hassasiyetler başta olmak üzere bölgesel faktörlere bağlamak daha doğru olur. Acımasız bazı hadiseleri yaşadık. Mesela bu Gaziantep’teki kına gecesine saldırı, fitili ateşleyen bir hadise olmuştur.Türkiye’nin Rakka konusunda bir rolü olacak mı?Bu, ABD ile görüştüğümüz konulardan biri. Neler yapılabileceği, görüşmeler neticesinde netleşecek. Orası ABD’nin tutumuna bağlı. Ancak, biz artık bölgede var olduğumuzu göstermek durumundayız. Eğer geri adım atarsak, oralara işte DAİŞ gibi, PKK gibi, PYD gibi, YPG gibi terör örgütleri yerleşir. Benzer riskler Irak için de söz konusu. Orada da PKK kendine yer edinmeye çalışıyor.Suriye’de bir güvenli bölgeyi kendi imkânlarımızla oluşturduk gibi bir durum mu söz konusu?(Bölgenin haritasını göstererek) Şu gördüğümüz tabloda yeşil olan yerler ne yazık ki DAİŞ, PYD ve YPG’nin elindeydi. “Ilımlı muhalifler”i eğit-donat kapsamında yetiştirmiştik. İlk etapta yaklaşık 1000, sonra 1400’e çıkarmak suretiyle kendi topraklarımızdan bunları Cerablus’un biraz daha batısına soktuk. Onlara bizim obüslerimiz (Fırtınalar) da destek verdi. Talep ettiğimizde tabii ki koalisyon güçleri de gereken desteği sağladı. Onlar daha çok havadan vurdular. Karada bizim tankçılar, piyade olarak da “ılımlı muhalifler” bu işi gördüler. Böylece çok kısa sürede Cerablus alındı. DAİŞ, güneye doğru inmeye başladı. Aslında biz Menbiç konusunda da daha önce Obama’ya bir teklifte bulunmuştuk. Görüşmemizde, “Menbiç kesinlikle Araplarındır, oraya PYD, YPG falan gelmeyecek” demişti. Nitekim Menbiç’te yaşayan Araplar’ın oranı yüzde 90-95. Ama buna rağmen, oradan PYD’lileri yukarıya çıkarmak istediler. Biz ise kendisine tam aksine tersten gidip yukarıdan inmeyi teklif etmiştik. “Bu 2-3 ay sürer” diyerek yanaşmamışlardı. Şimdi Cerablus’u terk etmek zorunda kalan DAİŞ, Bab’a gidiyor. DAİŞ’in en önemli merkezi de Rakka.Obama, özellikle Rakka konusunda beraber bir şeyler yapmak istiyor. Bizim açımızdan bir sıkıntı olmayacağını belirttik. “Askerlerimiz bir araya gelsinler, görüşsünler, ne gerekiyorsa bu yapılır” dedik. Bu arada El Rai’de yine askerimizin lojistik desteğiyle mesafe alınınca, “ılımlı muhalifler” oradan doğuya doğru ilerlemeye başladılar. Fırat’ın üstünde bir köprü vardı. Köprü bizim tasarrufumuzda değildi ama stratejik bir konumu olan köprü de bu süreçte alınmış oldu. Köprü alınınca iş çok daha rahat hale geldi. Doğu ile olan ilişki de kurulabilir duruma geldi. Şu anda Menbiç’le yukarıda tasarruf altında olan yer arasında, ki fazla değil, 11 kilometre, ondan sonra Menbiç’le El Bab arasına baktığımız zaman orası da yaklaşık 36 kilometre. Şu anda, orada temkinli bir şekilde bölgeyi kontrol altına almış vaziyetteler.PYD konusunda ABD’nin tutumunda bir değişiklik var mı?En azından Türkiye’ye müdahale yok. Biz El Rai’de de rahat çalıştık, Cerablus’ta da rahat çalıştık, çalışıyoruz.ASKERLERE ÖZGÜVEN GELDİ(DAİŞ, PKK, PYD, YPG, FETÖ derken çok sayıda cephe açıldığını gündeme getirenler olduğunu belirterek) Türkiye’nin güvenlik güçleri bütün bu cephelerde gereken mücadeleyi verebilecek güce ve kararlılığa sahiptir. 15 Temmuz sürecinde tutuklamalar da oldu ama ordumuz daha güçlü hale geldi.
En azından askerlerimize bir özgüven geldi. Cerablus operasyonu, kararlılığımızın en önemli ifadesiydi. Bunu da başarılı bir şekilde, özel kuvvetler ve diğer askeri birliklerimiz gerçekleştirdi.10. MADDEDEN GÖZALTINA ALSINLARObama ile Çin’de yaptığınız görüşme sonrasında terörist başının (FETÖ) iadesi konusunda yeni bir gelişme bekliyor musunuz?Ankara’da ABD Başkan Yardımcısı Biden’la, Çin’de Sayın Obama ile ayrıntılı konuştuk. “Bu adam kendisine verilen o 400 dönüm arazideki kaşanesinde hâlâ röportajlar veriyor” dedim. Bizim ülkelerimiz arasında suçluların iadesi anlaşması var. Anlaşmanın 10. maddesi, mahkeme kararını verene kadar FETÖ’nün (ABD’de) gözaltında tutulması gerektiğine işaret ediyor. ABD, bu madde karşısında, “Mahkeme kararını verene kadar dışarıda kalması gerekiyor” gibi davranıyor. Öyle bir şey yok. Suçluların iadesi anlaşmasında ne yapılması gerektiği, çok açık, çok net belli... Bize ikide bir söylenen şey nedir? “Türkiye’de anti Amerikancılık var” meselesi. Bu kendiliğinden olmuyor. Anlattım bunu Sayın Obama’ya. “Anti Amerikancı davrananlar böyle bakıyor” dedim. Yapılması gerekeni de söyledim: “Atılması gereken adım, bir an önce bunu ya bize iade ederek gereğini bizim yapmamızı sağlamanız, ya da bunu sizin gözaltına almanız.”AT İZİ, İT İZİNE KARIŞTIFETÖ ile mücadele çerçevesinde ihraç edilenleri kriptoların seçtiği, asıl kriptoların ise halen görevde durduğu, yanlış insanların gönderildiği söyleniyor...Bunu söyleyenler kendilerine göre doğru da söyleyebilirler. Ama şu var ki at izi, it izine karışmış vaziyette. “Ben bir şey atayım da nasılsa tutar” diyenler var. Bazıları böyle yapıyor. Özellikle yazılı ve görsel medya dünyasında bu çok var. Bazen fırsat bulduğumda TV’leri izliyorum. Öyle yorumlar yapıyorlar ki suçladıkları o insanın bu işle hiç alakası yok. Ama o insana o yaftayı yapıştırıyor. Bunlar doğru şeyler değil. Bu tür yanlışlıklardan uzak durmak lazım.TUTUMUNU BAYAĞI GÖZDEN GEÇİRMİŞAB ile vize konusunda bir ilerleme var mı? Uzun süre sonra Merkel’in tutumuyla ilgili olumlu ifadeler kullandınız...Merkel, tutumunu bayağı gözden geçirmiş. Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Junker’le yaptığımız görüşmede de onların çok daha olumlu noktaya geldiklerini gördüm. Mesela onlar, “1 Ekim’de şöyle şöyle yapsak da daha sonraya diğerlerini yetiştirsek” dedi. Biz de, “Bunu yapacaksanız 1 Ekim itibari ile vize işini eşzamanlı olarak yapacağız. Geri kabul anlaşması ile bunu yapacağız diyorsanız, onu yapacağız” dedik. Merkel ile Gümrük Birliği’nin upgrade edilmesini de konuştuk. Merkel, bunun problem olmayacağı kanaatinde. AB Bakanımız, Dışişleri Bakanımız konuyu yakın takip ediyor. Vize muafiyeti ve geri kabulle alakalı yakın markajdalar. Bu iş, biraz sarksa bile bu yıl içinde biter diye düşünüyorum. Bu arada Sayın Merkel’in mülteci sorununa daha olumlu yaklaştığını açıkça söyleyebilirim.Alman basını, “Erdoğan, Merkel’e diz çöktürdü” başlıkları attı. Türkiye’nin mülteciler üzerinden Avrupa’ya şantaj yaptığını ileri sürenler var. Yorumunuz nedir?Bizim mülteciler için neler yaptığımız ortada. Onları niye kullanalım ki? O ifadeyi de yakışıksız buluyorum. Ne benim diz çöktürmeye ihtiyacım var ne de Merkel’in diz çökmeye. Kendi Şansölyeleri hakkında o denli yakışıksız ifadeler kullananlar, aslında kendi seviyesizliklerini gösteriyorlar.KILIÇDAROĞLU'NA: ÜZÜLÜYORUMBazı siyasilerin 15 Temmuz öncesindeki günlere dönme hasretinde olduğundan, bundan da üzüntü duyduğunuzdan söz ediyorsunuz. Bunun nedeni ne olabilir?Üzgünüm, üzülüyorum. Çünkü bir Cumhurbaşkanı olarak aslında bu tür karşılıklı bir yarışa girmek istemiyorum. Biliyorsunuz beyefendi (Kemal Kılıçdaroğlu) Yenikapı’ya gelmek istemiyordu. Arkadaşlar devreye girdiler. Bize gelenler oldu. “Güzel bir fırsat yakalandı” denildi. Ben de kendisine yazılı olarak davetimi gönderdim. Buna rağmen o açıklamayı yaptı. Daha sonra gerek kendi partisinden gerekse dışarıdan zannediyorum kendisini aradılar. Sayın Başbakan da aradı. Ondan sonra geleceğini bildirdiler. O şekilde Yenikapı’ya geldi. Sayın Bahçeli davetimiz üzerine hiç tereddütsüz Yenikapı’ya geleceğini bildirdi ve geldi. Orada yapılan konuşmalardan rahatsız olmadık. Konuşmalar da geneli itibariyle toparlayıcı idi.ARZULUYDU(Adlı Yıl açılışı) Barolar Birliği Başkanı bizden ziyaret talebinde bulundu. 6-7 baro hariç hepsi geldi. Daha sonra yönetimden arkadaşları ile makama çıktık. Başkan’ın yanında bir hanım vardı, Barolar Birliği yöneticilerinden. O dedi ki “Sayın Cumhurbaşkanım bu konuşmaları her zaman yapabilelim. Adli Yıl’da da bunu halledelim”. Ben de “Yaparız” dedim. Normalde bir otelde planlamışlar. “Bizim Kongre Merkezimiz daha rahat, bu sene orada yaparız” dedim. Sonra haber aldık, gelmiyorlar. Oylama yapmışlar. Metin Bey (Feyzioğlu) arzulu idi. Bir arkadaş daha vardı, o da istekliydi.İstanbul'da terör operasyonuSultangazi'de polis ekiplerince düzenlenen terör operasyonunda çok sayıda şüpheli gözaltına alındı.İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, daha önce tespit edilen adreslere özel harekat polislerinin desteğiyle eş zamanlı operasyon gerçekleştirdi. Ekipler, Gazi, 75. Yıl ve Yunus Emre mahallelerinde, çevrelerinde zırhlı polis araçlarıyla güvenlik önlemi alınan 10'dan fazla adrese özel harekat polisleri öncülüğünde girdi. Aralarında kadınların da olduğu çok sayıda şüpheliyi gözaltına alan ekipler, bu kişilerin evleri ve gösterdikleri yerlerde arama yaptı.Sağlık kontrolünden geçirilen şüpheliler, daha sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğünün Vatan Caddesi'ndeki yerleşkesine götürüldü. FETÖ firarilerinin kaçış yeri Mısır...FETÖ soruşturmaları kapsamında haklarında yakalama kararı çıkarılınca İzmir'den firar eden ünlü işadamı Alfemo mobilyanın sahipleri Ramazan Davulcuoğlu ve kardeşlerinin Mısır'a kaçtığı ve hatta bu ülkede fabrika açarak yatırım yapmayı planladıkları öğrenildi. Diğer firari işadamları Rodi Jeans'ın sahipleri Çetin Kazancı ve Fetin Kazancı kardeşlerin de yine Mısır'a kaçtıkları bildirildi. 15 Temmuz'da halka ateş açılması emrini veren Albay Nebi Gazneli ile Albay Müslüm Kaya da Mısır'a kaçmak isterken Konya'da yakalanmıştı.ABD'ye kaçmayı planlarken yakalandılar!Çanakkale’de FETÖ soruşturması kapsamında polisin bir eve yaptığı operasyonla yakalanan 13 kişi, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) ile Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri, Esenler Mahallesi'nde FETÖ'nün hücre evlerinden biri olduğu iddia edilen adrese 27 Ağustos Cumartesi günü sabaha karşı operasyon düzenlemişti. 2 firarinin izini süren ekipler, eve yaptıkları baskında 13 kişiyi toplantı halinde yakalamıştı. FETÖ'nün hücre evine yapılan baskında 13 kişi gözaltına alınmıştı. Firari olan ve ABD'ye kaçma hazırlığı yaptığı ileri sürülen 2 şüphelinin üzerinde yeşil kart ile pasaport, evde ise örgüt içi kademeleri belirlediği iddia edilen 6 adet 1'er dolar ile bin dolar, 2 bin euro ve 9 bin TL, örgüte ait dokümanlar, örgüt içi şifreli konuşma programı ele geçirilmişti. Emniyetteki ifadelerinin ardından bugün adliyeye sevk edilen 13 kişi, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.İzmir'de 7 DAEŞ üyesi tutuklandıİzmir'in Kemalpaşa İlçesinde DAEŞ terör örgütüne yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 9 kişiden 7'si tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Kemalpaşa Cumhuriyet Savcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile İzmir Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube ve Terörle Mücadele Şubesi ekiplerinin Kemalpaşa İlçesinde düzenlediği operasyonla, terör örgütü DAEŞ'in üyesi olduğu tespit edilen 9 kişi gözaltına alındı. Zanlılar, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Savcılık sorgusunun ardından mahkemeye çıkartılan Kemal Tunç, İsmail Yanar, Ercan Bayır, Mehmet Sadık Kölemenoğlu, Tayfun Laçinkaya, Taner Takmaz ve Müjde Bayır, tutuklandı, A.Y. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Zanlılardan biri de evraklarındaki eksikliklerin tamamlanmasının beklenmesi için geri gönderildi. ATATÜRK HAVALİMANI'NA SALDIRIYI TELEFONLA YÖNLENDİRMİŞ HAVALİMANINA SALDIRANLARLA İRTİBATLARI VARÖte yandan, 26 Ağustos'da Kemalpaşa ilçesinde düzenlenen operasyonda gözaltına alınan zanlılar, İstanbul Atatürk Havalimanı saldırısını gerçekleştiren Dağıstan asıllı Rus vatandaşı, Kırgız ve Özbek vatandaşı olan canlı bombalarla toplantılara katıldığı, telefon irtibatı ile yönlendirdiği iddiasıyla İstanbul'da tutuklanan Rıza C.'nin liderliğinde, terör örgütüne eleman ve lojistik destek sağladıkları ve örgütün amaç ve çıkarları doğrultusunda Kemalpaşa ilçesinde eylem ve faaliyette bulundukları iddia ediliyor. Başkentte "huzur operasyonu"Ankara Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü koordinasyonunda, 8 bin 500 polisin katılımıyla geniş kapsamlı "huzur operasyonu" başlatıldı. Yaklaşan Kurban Bayramı öncesi halkın can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun talimatı üzerine, Asayiş Şube Müdürlüğü koordinesinde kent merkezinde ve ilçelerde başlatılan operasyona, ilçe emniyet müdürlüklerine bağlı polisler ile motosikletli polis timleri (Yunus), çevik kuvvet, narkotik ve trafik ekipleri katılıyor. Operasyona, helikopterle havadan destek sağlanırken, özel harekat polisleri de eşlik ediyor. Operasyonun, "Türkiye tarihinde ilk kez bir ilde 8 bin 500 polisin katılımı ile yapıldığı" ifade edildi. Operasyon kapsamında, Çankaya'daki birçok cadde ve sokakta, Altındağ ilçesinde Ulus-Çankırı caddesinde, Hıdırlıktepe civarında, Yenimahalle'deki umuma açık eğlence mekanlarında denetimler gerçekleştiriliyor. Kent merkezinde 70 noktada vatandaşlara yönelik kimlik kontrolleri ve araçlarda aramalar yapılıyor. Altındağ ilçesi Hıdırlıktepe bölgesinde özellikle uyuşturucu satıcılarına yönelik operasyonda, "ejder" olarak bilinen zırhlı araçlar kullanılıyor. Polis ekipleri, Ankara Garı ile Ankara Şehirlerarası Otobüs Terminali'nde (AŞTİ) de güvenlik uygulamaları düzenliyor. PKK'yı boğma harekatı: Hedefte orası var!Suriye’ye Fırat Kalkanı Harekatı başlatan TSK, yurt içinde de terör unsurlarını boğmak için kapsamlı operasyon başlattı. TSK'nın Hakkari-Çukurca kırsalında başlattığı operasyon bir haftayı geride bırakırken operasyonla ile ilgili ayrıntılar da gün yüzüne çıkmaya başladı. Suriye'de IŞİD ve PKK/PYD'ye yönelik Fırat Kalkanı Harekatı'yla eş zamanlı olarak başlatılan Çukurca Operasyonu'yla, Suriye'de zor durumda kalan PKK'nın Türkiye'deki ikmal hatlarını da kesilmesi hedefleniyor.400 PKK'LI KAMPTAGüvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Çukurca kırsalında bulunan PKK'nın kullandığı Kazan Vadisi'nde büyük bir kamp bulunuyor. Terör örgütünün toplanma, eğitim ve sevk noktası olarak kullandığı Kazan Vadisi Kampı'nın hemen arkasında Irak'a ait topraklar ve PKK'nın Irak'taki merkez kampları Hakurk ve Avaşin'e açılan yollar bulunuyor. Yaklaşık 400 teröristin barındığı tahmin edilen bu kampta Irak veya Suriye'ye eğitime gönderilen veya oralardan gönderilen eğitimli teröristler bulunuyor.TERÖR HATTINA DARBEEğitimleri tamamlanan teröristlerin bu kamptan Türkiye'deki diğer noktalara sevk edildiği bildirildi. Hava Kuvvetleri'nin zaman zaman sınır ötesi hedeflere yönelik gerçekleştirdiği operasyonlar da bu hattı yok etmek için gerçekleştiriliyor. Harekatın ilk safhasında, Kazan Vadisi'ni çevreleyen Hantepe ve Kaletepe teröristlerden temizlendi. Çatışmaların Dağbaşıtepe bölgesinde yoğunlaştığı bildirildi. Vadiye hakim noktaların temizlenmesinin ardından kamp yok edilecek.İKMAL YOLLARI KESİLİYORGeçtiğimiz hafta bu kampı yok etmek ve PKK'nın Türkiye'ye açılan ikmal yollarını kesmek için başlatılan operasyon bu kampa 4 yılın ardından yapılan ilk operasyon olması dikkat çekişiyor. Kazan Vadisi'ne 2015 yılı içerisinde de kapsamlı bir operasyon yapılması planlanmış ancak 7 Eylül 2015 günü PKK'nın Dağlıca'da yaptığı ve 16 askerin şehit olduğu terör saldırısının ardından ertelendiği ve ağırlığın Dağlıca'ya kaydırıldığı ifade ediliyor. Çukurca'da geçen hafta başlatılan operasyonlarda 10 asker şehit olmuş, 160'dan fazla terörist öldürülmüştü. (Yenişafak) ‘Zika virüsünden çok daha tehlikeli’AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Eker FETÖ için ABD’ye gitti. Eker, “FETÖ geçen yıl lobi şirketlerine 8 milyon dolar para aktardı. Bu örgüt zika virüsünden daha tehlikeli” dedi FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in iadesiyle ilgili temaslarda bulunmak üzere THY'nin tarifeli seferiyle dün beraberindeki heyetle Washington'a giden AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, hareketinden önce Atatürk Havalimanı'nda gazetecilerin sorularını yanıtladı. FETÖ'nün 15 Temmuz darbe teşebbüsü öncesi ve sonrasındaki algı operasyonlarına karşılık Türkiye'nin de demokrasi mücadelesini bütün dünyada anlatabilmek için bir dizi heyetle etkinlikler yaptıklarını söyledi. AK Parti'den 5 milletvekiliyle ABD'de toplam 25 ziyaretten oluşan bir dizi temaslarda bulunacaklarını belirten Eker şöyle konuştu: "Gerek FETÖ elebaşının iadesiyle ilgili gerekse orada Türkiye aleyhine yapılmakta olan lobi faaliyetlerinin olumsuz etkilerini bertaraf etmek için görüşmeleri tekrarlayacağız. Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı terörist darbe teşebbüsünün etkilerini bertaraf etmek için bir seferberlik başlatmış durumdayız. Gerek Avrupa'da gerek ABD'de, gerekse Afrika'da ve Asya'da FETÖ'nün örgütlendiği çok sayıda ülke var. Potansiyel zararlarını anlatmak önemli. Daha önce 17-25 Aralık sonrası FETÖ ile ilgili hazırlanan iddianame ABD'ye iletildi. 15 Temmuz sonrasındaki dosyaya yönelik ilgili bakanlıklar çalışıyor. Tamamlanır tamamlanmaz Dışişleri ve Adalet bakanlarımız dosyaları götürüp bu konuyu ayrıca takip edecekler. ABD'de 11 Eylül ne idiyse, ABD vatandaşlarında hangi duygular oluşturduysa bizim de 15 Temmuz bundan daha az önemli değildir." FETÖ'nün Türkiye'deki bir darbeyi meşrulaştırmak ve zemin hazırlamak için öncesinden her türlü olumsuz propagandayı yaptığına dikkat çeken Eker, "FETÖ, bunu toplumu ve uluslararası kamuoyunu hazırlamak için yaptı. İşin şekli ortaya çıktıktan sonra Türk milletinin ortaya koyduğu tutum ve demokrasi direncine şahit olduktan sonra bu konudaki algı değişti. Bundan sonra bunun iade sürecini de olumlu şekilde etkileyeceğini düşünüyoruz. FETÖ'nün bizim gayri resmi olarak bildiğimiz geçen yıl sadece lobi şirketlerine verdiği para 8 milyon dolar boyutunda. Dolayısıyla bir devletin tanıtımında veya bir şirketin reklamında harcayacağı paradan çok fazla. Böyle bir örgüt bu. Zika virüsünden daha daha tehlikeli" dedi.HEYETTE KİMLER VAR?Mehdi Eker ile birlikte AK Parti İstanbul Milletvekilleri Ahmet Berat Çonkar ve Ali Sarıkaya ile Eskişehir Milletvekili Emine Nur Günay da ABD'ye gitti. Şu an ABD'de temaslarda bulunan AK Parti İstanbul Milletvekili Ravza Kavakçı Kan ve AK Parti Antalya Milletvekili Sena Nur Çelik de Eker başkanlığındaki heyete katılacak.Vatikan’ın Truva Atı: FETÖAzeri gazeteci Agil Alesger ‘Sessiz İşgal’ isimli kitabında FETÖ’nün papalık konseyi misyonunun bir parçası ve Vatikan tarafından İslam dünyasına konulmuş bir Truva Atı olduğunu iddia etti. Alesger Gülen’in sohbetlerindeki Papalığı öven sözlerini de iddiasına dayanak gösterdi Azeri gazeteci-yazar Agil Alesger "Sessiz İşgal- Azerbaycan FETÖ Yapılanması" adlı kitabında FETÖ'nün Azerbaycan'ı Asya ve Türk cumhuriyetlerine açılan ana kapısı olarak gördüğü belirtiliyor. Azerbaycan'da FETÖ'ye yönelik çalışmalarıyla tanınan Alesger, Gülen'in "25 yıl meyve beklemeyin, sabırlı olun" sözünün ardındaki gerçekleri de kitabında aktardı. Gülen'in CIA ile ilişkisinin temel kaynağının dinlerarası diyalog fikri olduğunu kaydeden Alesger, "ABD kendi kontrolünde tuttuğu dini cemaatleri bu slogan altında topluyor ve o kendi emellerine hizmet ettiriyordu. Gülen'in Paul Henze, Henri Barkey, Graham Fuller, Lois Freeh, Carey Cavanaugh gibi üst düzey CIA görevlileri ve raportörleriyle sıkça buluştuğu sır değil. Aslında Gülen'in rüyalarında geldiğini iddia ettiği vahiyleri CIA'dan aldığını anlamak hiç zor değil" dedi.ABD'DEKİ KEFİLİ HENRİ BARKEYGülen'in 2007'de ABD'deki oturma izninin uzatılmasında Graham Fuller, Henri Barkey gibi isimlerin kefil olduğunu hatırlatan Alesger, Moon Tarikatı ile FETÖ arasında organik bir ilişki bulunduğunu da iddia etti. Alesger kitabında, FETÖ'nün, Vatikan tarafından İslam dünyasına Truva Atı şeklinde sokulduğunu yazdı. Alesger'e göre bu karanlık projenin kökleri Papa 6'ncı Paul tarafından 1970'li yıllarda atıldı. Papa 2'nci Jean Paul'ün 31 Aralık 1999'daki Milenyum mesajında sarf ettiği, "1'inci bin yılda Avrupa Hıristiyanlaştırıldı, 2'nci bin yılda Amerika ve Afrika, 3'üncü bin yılda ise hedef Asya'nın Hıristiyanlaştırılmasıdır" sözleri de bu projenin sürdürüldüğünü gösteriyor. Alesger, Gülen'in 9 Şubat 1998'de Vatikan'da sarf ettiği "Papa Hazretleri'nin başlattığı ve halen süren Dinlerarası Diyalog için kurulmuş Papalık Konseyi misyonunun bir parçası olma amacıyla buradayız..." sözlerine de dikkat çekiyor. El Bab müzakeresiÖSO kuvvetleri El Bab operasyonu için hazır bekliyor. El Cezire, PYD’nin de El Bab’a ilerlemek istediğini belirterek, Ankara Washington arasında görüşmelerin sürdüğünü ifade etti Katar merkezli El Cezire "Türkiye sınırının DAEŞ'ten temizlenmesinin ardından yeni hedef El Bab" dediği haber analizinde "Bölgenin 15 kilometre doğusunda bulunan Amerika destekli PKK/PYD güçlerinin de El Bab'a ilerlemek istiyor. Washingon ve Ankara arasında El Bab operasyonunun detaylarıyla ilgili görüşmeler sürüyor" sözlerini kullandı. ÖSO'nun Ey Bab operasyonu için ABD ve Türkiye arasında sağlanacak uzlaşma beklendiği belirtilerek "Hedef hem DAEŞ hem PYD koridorunu engellemek" denildi. Haberde Sultan Murad Tugayı komutanı Yusuf Salih "El Bab'ı DAEŞ'ten temizleyeceğiz. Ancak orada YPG unsurları da var. Bu sebeple Ankara ve Washington arasında uzlaşmanın sağlanmasını ve Ankara'dan haber gelmesini bekliyoruz. Operasyon başladığında sadece Ankara değil, ABD öncülüğündeki koalisyon da destek verecek.YPG'nin Afrin veya Menbiç'ten kendince El Bab'a yürüdüğünü görürsek biz de ilerleriz, o zaman ABD desteği olmayabilir ama TSK desteğiyle SDG'yi durdurmaya gideriz. Hem DAEŞ hem YPG ile savaşacak gücümüz var" sözlerine yer verildi. Türkiye'nin DAEŞ dışındaki unsurlara karşı hiçbir manevrasını desteklemeyeceğini duyuran ABD'nin PYD'yi de Rakka operasyonuna hazırladığını belirterek, ABD'li bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisinin "Türk ordusu ve DAEŞ'e karşı savaşan diğer güçler arasındaki sükûneti memnuniyetle karşılıyoruz" sözlerine yer verdi. YPG'nin Fırat'ın doğusunda kalma konusunda ABD'ye verdiği sözleri tutması gerektiğini vurgulayan yetkili, "YPG'nin Fırat'ın batısındaki manevrasını, aynı zamanda DAEŞ karşıtı olmayan güçlere karşı herhangi bir hareketini desteklemiyoruz ve desteklemeyeceğiz" diye konuştu. Öte yandan El Bab'a doğru ilerleyişine devam eden ÖSO mensupları, Memili ve Algana köylerini DAEŞ'le yaşanan çatışmaların ardından ele geçirdi. ÖSO'nun DAEŞ ve PYD'den temizlediği alan 680 kilometrekareyi geçti.SİGARAYI YASAKLAYAN DAEŞ'LİLER HAŞHAŞ İÇİYORÖSO'nun Suriye'nin Çobanbey ilçesinde terör örgütü DAEŞ'ten kurtardığı köylerin sakinleri, yaşadıkları dehşet dolu günleri anlattı. Türkmen bir köylü yaşadıklarını şöyle anlattı: "Televizyon ve telefonları topladılar. Sigarayı yasakladılar, kendileri haşhaş içtiler. Sigara içip içmediğimizi kontrol ettiler. Av köpeği gibi ağzımızı koklayıp durdular. Sakalımı kesince 40 kırbaç attılar." Cumhurbaşkanı Erdoğan, 6745 sayılı kanunu onayladıCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 6745 sayılı "Yatırımların Proje Bazında Desteklenmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"u onayladı. Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamada, "6745 sayılı 'Yatırımların Proje Bazında Desteklenmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun' Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından Anayasanın 89'uncu maddesinin birinci fıkrası ile 104 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilmiştir" denildi. DEAŞ Türk tanklarına saldırdı: 3 şehit, 4 yaralı!Fırat Kalkanı Harekatı'nın 14'üncü gününde, Vukuf bölgesindeki çatışmalarda, terör örgütü DAEŞ unsurlarınca, güdümlü roketlerle TSK'ya ait iki tanka yönelik saldırı sonucu 3 asker şehit oldu, 4 asker yaralandı. Fırat Kalkanı Harekatı'nın 14'üncü gününde, operasyon bölgesinde teröristlere ait olduğu belirlenen 44 hedef Fırtına obüsleriyle vuruldu. Genelkurmay Başkanlığından yapılan bilgilendirmeye göre, Fırat Kalkanı Harekatı'nın 14'üncü gününde, operasyon bölgesinde teröristlere ait olduğu belirlenen ve yerleri tespit edilen 44 hedef, Türk Silahlı Kuvvetlerine ait Fırtına obüsleriyle 153 atım yapılarak tam isabetle vuruldu. Harekatın başladığı günden bugüne kadar toplam 437 hedefe bin 852 atım yapıldı. Koalisyon hava kuvvetlerine ait savaş uçaklarınca saat 12.30 sıralarında, Baragidah bölgesinde tespit edilen DAEŞ hedefleri vuruldu. Ayrıca bugün koalisyon güçleri desteğindeki Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) tarafından Vukuf ve Sadvi köyleri ele geçirildi. Operasyonların sürdüğü Vukuf bölgesinde çıkan çatışmalarda, terör örgütü DAEŞ unsurlarınca, güdümlü TAS roketleriyle Türk Silahlı Kuvvetlerine ait iki tanka yönelik saldırı düzenlendi.TSK: DEAŞ'ın iki tanka saldırısında 2 şehit, 5 yaralı var3 ASKER ŞEHİT OLDUSaldırıda 3 asker şehit oldu, 5 asker yaralandı. Yaralı askerler helikopterle hastaneye sevk edilerek tedavi altına alındı. Öte yandan, yine Vukuf bölgesi ve civarında süren çatışmalarda, 2 ÖSO personeli hayatını kaybetti, 2 personel de yaralandı. Tahliye edilen yaralıların hastanede tedavilerine başlandı. Terör örgütleri tarafından kullanılan ve hudut bölgesinde güvenlik riski doğuran Suriye'nin kuzeyinde yürütülen koalisyon harekatına destek veren Türk Silahlı Kuvvetlerinin, bölgede yaşayan sivil halkın zarar görmemesi için her türlü tedbiri aldığı ve bu konuda azami hassasiyet gösterdiği belirtildi. Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, terör örgütü DAEŞ başta olmak üzere terör örgütlerinin yarattığı tehdidi bertaraf ederek, hudut güvenliğini artırmak ve koalisyon güçlerine destek vermek amacıyla 24 Ağustos'ta "Fırat Kalkanı Harekatı" başlatılmıştı. Harekat, Türkiye'nin uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları ve Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin 51'inci maddesinde yer alan "meşru müdafaa hakkı" ile Birleşmiş Milletler'in terör örgütü DAEŞ'le mücadeleye yönelik aldığı kararlar çerçevesinde sürdürülüyor. Suriye sınırında hareketli saatler!Kilis'in Elbeyli ilçesinin karşısındaki Suriye'nin Çobanbey kasabası kırsalından çok sayıda yaralı, zırhlı personel taşıyıcılarla getirildiği sınır hattında ambulanslara bindirilerek, sınırın Türkiye tarafına taşındı. Fırat Kalkanı operasyonu 14. gününde devam ederken, çatışmaların şiddetlendiği belirtiliyor. Kilis'in Elbeyli ilçesinden Suriye'ye açılan ikinci noktadan zırhlı personel taşıyıcılarla yaralılar Türkiye sınırına kadar getirilirken, burada ambulanslara alınarak Türkiye tarafındaki hastanelere getiriliyor. Sınır hattına çok sayıda ambulans gönderilerek sınırda bekletiliyor. Çobanbey kırsalında çatışmaların şiddetlendiği ve bu çatışmalarda yaralananların Türkiye'ye taşındığı ileri sürüldü. Sınır hattında askeri helikopterin de keşif uçuşu yaptığı görüldü Anayasa değişikliği komisyonu yazım çalışmalarını tamamladı!Anayasa değişikliği çalışmalarını yürüten komisyon, maddelerin yazımı ile ilgili çalışmaları tamamladı. AK Parti Genel Sekreteri Abdulhamit Gül, CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan ve MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Parsak'ın, Anayasa değişikliği çalışmaları kapsamında bugün gerçekleştirdiği toplantı, yaklaşık 3,5 saat sürdü. Komisyon üyesi Parsak, AA muhabirine bugünkü çalışmalara ilişkin yaptığı açıklamada, geçen cumartesi günkü toplantıda maddelerin yazım çalışmalarına başladıklarını anımsatarak, "Bugün de yazımla ilgili çalışmaları tamamladık. Bugünkü toplantıda uzlaşabildiğimiz maddeleri, uzlaşmaya yakın olduğumuz maddeleri, uzlaşamayacağımızı düşündüğümüz maddeleri gördük." dedi. Parsak, bu konudaki notlarını aldıklarını, bu notları parti liderleri ve partilerinin yetkili organları ile paylaşacaklarını bildirdi. Bayram öncesi ya da sonrasında yeniden bir araya gelebileceklerini vurgulayan Parsak, "Bayram öncesi olup olmayacağı belli değil, biraz da liderlerin değerlendirmelerine göre olan bir durum." diye konuştu. Bugüne kadar yürütülen çalışmalar hakkındaki raporu genel başkanlara sunacaklarını ve oradan çıkacak sonuca göre bir araya gelip gelmemeye karar vereceklerini anlatan Mehmet Parsak, "Liderler, 'siz bu doğrultuda yeniden bir araya gelin, yazım böylelikle somut olarak netleşsin' diyebilir ya da biz bir araya gelip bu yaklaşımları göz önünde bulundurup, 'bunların içinden şunları yazalım' diyebiliriz, hepsi ihtimal dahilinde ama biz şimdilik çalışmalarımızı büyük ölçüde tamamladık. Liderlerimizle paylaşacağız bu çalışmaları, arkasından da belki bir araya gelinebilir." değerlendirmesinde bulundu. Çukurca'ya askeri sevkiyat!Hakkari'nin Çukurca ilçesinde PKK'lı teröristlere yönelik operasyonun yürütüldüğü bölgeye takviye birlikler gönderildi. Alınan bilgiye göre, Çukurca kırsalında, 3. Piyade Tümen Komutanlığı'nın sevk ve idaresinde 1. Komando Tugayı, 2. Hudut Tugayı, jandarma özel harekat birlikleri, hava kuvvetleri, kara havacılık ve topçu birliklerinin katıldığı "Şehit Sağlık Üstçavuş Mekan Şahin" operasyonu devam ediyor. Bugüne kadar 157 teröristin etkisiz hale getirildiği operasyonda askeri birliklere takviye amaçlı ilçe merkezinden çok sayıda zırhlı araç ve tank gönderildi. Zırhlı araçların ilçe merkezinden geçişi esnasında olası terör saldırılarına karşı geniş güvenlik önlemi alındı. Çukurca'da hava harekatıBir adet dinamik hedef ve teröristlerin barındığı bir sığınak imha edildi. Çukurca Kırsalı'nda anlık istihbaratın değerlendirilmesi sonucu bir adet dinamik hedef ve teröristlerin barındığı bir sığınak imha edildi.

Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından yapılan açıklamada "07 Eylül 2016 tarihinde 04.53-05.15 saatleri arasında Çukurca kırsalında, alınan anlık bir istihbaratın değerlendirilmesi sonucu Türk Hava Kuvvetlerine ait savaş uçakları ile hava harekâtı düzenlenmiş; bölgede tespit edilen bir adet dinamik hedef ve teröristlerin barındığı bir sığınak ateş altına alınarak imha edilmiştir. Hava taarruzunu icra eden savaş uçaklarımız emniyetle üslerine dönmüşlerdir." ifadelerine yer verildi. MİT TIR'larından 7 askere tutuklama!MİT TIR'larının durdurulmasıyla ilgili FETÖ/PDY abileri ile irtibatı tespit edilen ve haklarında soruşturma yürütülen 7 muvazzaf asker tutuklanarak cezaevine gönderildi.İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimi Durmuş Karaçalı MİT TIR'larının durdurulması olayına adları karışan 7 muvazzaf askeri tutuklayarak cezaevine gönderdi.
MİT TIR'larının durdurulması olayında Paralel yapıya bağlı 15 'memur FETÖ imamı' ile birlikte eylemi gerçekleştirdikleri belirlenen 34 muvazzaf asker hakkında yakalama kararı çıkarılmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan tarafından yürütülen soruşturmada operasyon gerçekleştirilmiş, 11 şüpheli gözaltına alınmıştı. Soruşturma kapsamındaki 15 şüphelinin darbe girişiminden tutuklu oldukları anlaşılmıştı. Bazı şüpheliler ise halen aranıyor.
Şüphelilerden Burçin Büyükikiz'in MİT TIR'larını durduran Hamza Celepoğlu'nun Kurmay Başkanı olduğu belirlenmiş, fakat operasyon kapsamında yakalanamamıştı.Büyükikiz Ankara'da gözaltına alındı. Tüm şüphelilerin MİT TIR'larının durdurulması olayında talimat verdikleri anlaşılan 16 sivil FETÖ imamı ile ortak hareket ederek eylemi gerçekleştiren askerler oldukları öğrenilmişti.

İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ndeki işlemleri bir süredir devam eden 11 şüpheli İstanbul Adliyesi'ne sevk edildi. Başsavcı İrfan Fidan tarafından sorgu işlemleri gerçekleştirilen şüpheliler 'Anayasa'yı İhlal', 'Hükümete Karşı Suç', 'Silahlı Terör Örgütü'ne Üye Olma' ve 'Askeri Casusluk' suçları kapsamında tutuklamaya sevk edildi.

Soruşturma kapsamında şüpheli olan Giresun Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Mustafa Doğru'nun GATA'da tedavi gördüğü ve hakkında yakalama kararı çıkarıldığı öğrenildi. Şüphelilerin sorguları İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliği'nce gerçekleştirildi. Hakim Durmuş Karaçalı 7 şüpheli hakkında tutuklama kararı verirken 4 şüpheli askerin ise adli kontrol ile serbest bırakılmasına hükmetti.Tutuklanan şüpheliler cezaevine gönderildi. "Şehit Halisdemir'e refleks gereği ateş etmiş"Darbeci komutan Semih Terzi'yi öldüren Şehit Ömer Halisdemir'in katili Fatih Şahin'in ikinci ifadesi ortaya çıktı. Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Özel Kuvvetler Komutanlığını (ÖKK) ele geçirmek isteyen cuntacı general Semih Terzi'yi öldürerek, darbenin önlenmesinde önemli rol oynayan Ömer Halisdemir'in katil zanlısı binbaşı Fatih Şahin'in Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği ikinci ifadesi ortaya çıktı. Binbaşı Fatih Şahin, başından vurulan Semih Terzi'yi götürdüğü Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde (GATA) gözaltına alınmasının ardından, emniyet ve savcılık birimlerinde ifade vermeyi kabul etmemişti. Susma hakkını kullanan Şahin, darbeden 51 gün sonra ilk kez savcıya ifade verdi. Şahin, astsubay Ömer Halisdemir'e doğrudan ateş ettiğini, bunu da "Korunma içgüdüsü ve refleks gereği" yaptığını iddia etti.Ateş ettiği sırada Halisdemir'e yaklaştığını ancak onu tanımadığını öne süren Şahin, "Tugay Komutanı (Semih Terzi) ve emir astsubayı önden indi. Arkasından da biz indik. Karargah binasına doğru yürürken binaya yaklaştığımızda bir anda ateş edildi, önümde birinin düşerek 'ah' diye ses çıkardığını duydum. Bizim gidiş istikametimize göre sağ taraftan, karanlık ve ağaçlık bölgeden ateş açıldı. Korunma içgüdüsü ve refleks ile gelen yere doğru ateş etmeye başladım. Ateş kesildiğinde ben de ateş kestim. Ona (Ömer Halisdemir) yaklaşmış olabilirim, fakat kim olduğunu görmedim."dedi.Akıncı yeniden ‘Mürted’ olduFETÖ’nün darbe girişiminde rol üstlenen Akıncı Üssü’nün adı yeniden “Mürted” olarak değiştirildi. Filo komutanlıkları lağvedilen üs, sadece hava meydanı hizmeti verecekHava Kuvvetleri Komutanlığı'nca yapılan düzenleme kapsamında başkentteki 4. Ana Jet Üs Komutanlığı, yedek meydan statüsüne düşürüldü. Bünyesindeki filo komutanlıkları lağvedilen komutanlığın adı ise Mürted Hava Meydan Komutanlığı oldu.
"2016-2017 Uçuş Eğitim Yılı"nın açılışını Eskişehir'deki 1'inci Ana Jet Üs Komutanlığı'na gerçekleştiren, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal, birlikleri ziyaretinde Türkiye'nin karşılaştığı risk ve güvenlik ortamını da değerlendirdi. Ünal, FETÖ-PKK ve DAEŞ üçlüsünün "şeytan üçgeni" olduğunu söyleyerek "Kirli oyunun amacına ulaşmasını engellemek asli görevimizdir" diye konuştu.HAVA KUVVETLERİ AÇIKLADIHava Kuvvetleri Komutanlığı'nın internet sitesinden yapılan açıklamada, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal'ın, 1 Eylül'de yaptığı F-16 uçuşuyla "2016-2017 Uçuş Eğitim Yılı"nın açılışını gerçekleştirdiği duyuruldu. Açıklamada Orgeneral Ünal'ın uçuşu Kazan'daki "Mürted Hava Meydan Komutanlığı"ndan yaptığı belirtildi. Böylelikle 4. Ana Jet Üs Komutanlığı'nın (Akıncı) adının "Mürted Hava Meydan Komutanlığı", jet üs komutanlığı statüsünün ise meydan komutanlığı olarak değiştirildiği de duyurulmuş oldu.ZİYARETE F-16 İLE GİTTİOrgeneral Ünal, meydan komutanlığından Eskişehir'deki 1'inci Ana Jet Üs Komutanlığı'na kullandığı F-16 ile gitti. Ünal, burada Muharip Hava Kuvveti Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile tüm uçucu birliklerde geleneksel olarak her uçuş eğitim yılının ilk gününde icra edilen kurban kesimi törenine katıldı. Kurban kesiminin ardından Orgeneral Ünal, Konya'daki 3'üncü Ana Jet Üs Komutanlığı'na yine kullandığı F-16 ile geçti.ADETA BİR ŞEYTAN ÜÇGENİTürkiye'nin karşılaştığı risk ve güvenlik ortamını da değerlendiren Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ünal, "Karşı karşıya olduğumuz durum bir vekalet savaşıdır. Bu kurgulanmış oyunun bilinen taşeronları ise PKK ve uzantıları, DAEŞ ve FETÖ'dür. Adeta bir şeytan üçgenini anımsatan bu kirli oyununun amacına ulaşmasını engellemek asli görevimizdir. FETÖ ihanet çetesinin içimizde barınmasına asla izin verilmeyecektir. Bu doğrultuda yeni uçuş eğitim yılındaki sorumluluklarımız bizlerden çok çalışıp çok yorulmayı beklemektedir. Bu onurlu mücadelede her birimiz 2-3 kişilik çalışacak ve Türkiye için başka Hava Kuvvetleri olmadığını unutmayacağız" ifadelerine yer verdi.DARBENİN ANA ÜSSÜDaha önceki yıllarda adı Mürted olan üs, 1993'te yapılan isim değişikliği ile, 1968'te görev uçuşunda şehit olan Kurmay Albay Erol Akıncı'nın soyadıyla adlandırıldı. 15 Temmuz darbe girişiminin "ana üssü" olan Akıncı'dan kalkan jetler TBMM'nin de bulunduğu bazı yerleri bombalamıştı. TSK'nın komuta kademesi de FETÖ mensubu askerler tarafından burada alıkonulmuştu. ‘Ben de FETÖ mağduruyum’CHP'nin Cezaevleri İnceleme ve İzleme Komisyonu üyeleri, Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi ve Silivri Cezaevi'nde incelemelerde bulundu. Komisyon Sözcüsü, Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ile Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Altıok, iki cezaevinde aralarında Deniz Seki'nin de olduğu bazı tutuklularla görüşerek rapor hazırladı. Komisyonun hazırladığı raporda ünlü sanatçı Seki ile yapılan görüşmenin ayrıntılarına da yer verildi. Rapora göre görüşmede, Kanun Hükmünde Kararname kapsamında son yapılan düzenleme ile cezaevinden çıkamamasını "Büyük hayal kırıklığı, eşitlik ilkesine aykırı" olarak nitelendiren Seki, "Beni tutuklayanlar, bana ceza verenler şimdi mahkûm. (...) Bayramda bir müjde olsun. Ben FETÖ mağduruyum, niye içerideyim? Günah keçisi isem bu kadar yetmez mi?" dedi. Kırıkkale'de öğretmen FETÖ'cü olduğunu kabul ettiKırklareli’nde askeri darbe girişiminin başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan 41 öğretmenin ifadeleri, kapatılan cemaate bağlı kolejlerdeki işleyişin yanı sıra elebaşı Fetullah Gülen’in doğacak çocuklara bile kendisinin isim verdiğini ortaya çıkardı. Cemaatin okullarında 'Himmet' ve 'Bağış' adı altında para toplandığını, sohbet toplantılarında Gülen’in videolarının izletildiğini anlatan öğretmenler, "Takılarımızı satıp Bank Asya’ya yatırılmasını istediler, seçim öncesi de AK Parti’ye oy verilmemesi için siyasi propaganda yaptılar" dedi. Gözaltına alınan dershane yöneticisi 41 yaşındaki Ahmet B., FETÖ/PDY elebaşısı Fetullah Gülen’i ’İslam alimi’ olarak gördüğünü söyledi.Kırklareli'nde geçen cuma günü 160 polisin katıldığı şafak operasyonunda aralarında 'il imamı' Şuayip Beyazıt'ın eşi Emine Mine Beyazıt ve öğretmenlerin de bulunduğu 41 şüpheli gözaltına alınmıştı. Dershane hizmetlisi Erdal Buhran'ın evinde FETÖ/PDY elebaşısı Fetullah Gülen'in hasta yatağında çekilmiş fotoğrafı ve altında 'şifa' bulması için edilecek dua yazılı belge bulunurken, 4 günden bu yana gözaltında ifade veren öğretmenler, örgütün özel eğitim kurumlarındaki işleyişinin yanı sıra elebaşı Fetullah Gülen'in doğacak çocuklara bile kendisinin isim verdiğini ortaya çıkardı."TAKILARINIZI SATIP, BANKA ASYA'YI KURTARIN"Soruşturma kapsamında gözaltına alınarak sorgulanan cemaatin kolej öğretmenlerinden 36 yaşındaki Bahar S., sohbet toplantılarında Fetullah Gülen videolarının izlettirildiğini ifade ederek, şöyle dedi:
"Okuldaki yöneticiler dershanelerin kapatılması hususunda bizlere etiket yayınlayıp tweet attırmaya zorlardı. Biz de onun baskısıyla atardık. Gülen'in beddua etmediğine dair bize yazılı broşür ve evraklar verip, ayrıca dershanelerin kapatılmaması konusunda siyasi hükümet aleyhinde propaganda yapılıyordu. Yöneticiler öğretmenlere takılarınız dahil bozdurup Bank Asya'ya yatırıp zor durumdan kurtarmamızı istedi. Başkalarının evini, arabasını satıp paraları Bank Asya'ya yatırdığı hakkında örnekler veriyordu. Ayrıca en önemlisi seçim öncesi AK Parti'ye oy verilmemesi, CHP'ye oy verilmesi hususunda siyasi propaganda yapıyordu. Alışverişleri de belli market zincirlerinden yapmamızı istiyordu."Kapatılan kolejin Fen Bilgisi öğretmeninin kendisine namaz kılması için baskı yaptığını öne süren Bahar S., kıyafetlerine karıştığını ve makyaj yapmaması konusunda da uyarılarda bulunduğunu anlattı.ÇOCUKLARIN İSİMLERİNİ GÜLEN KOYMUŞİfadesi alınan öğretmenlerden 31 yaşındaki Nurdem T.'nin ise 'Altın nesil nedir?' sorusuna verdiği cevapla dikkat çekti. FETÖ/PDY elebaşısı Fetullah Gülen'in 'altın nesil' projesini bilmediğini anlatan Nurdem T., doğacak çocukların isimlerine bile Gülen'in karar verdiğini belirterek, "Ne olduğunu bilmiyorum ama okulda çalıştığım dönemde çocuğu olacak öğretmen arkadaşlar çocuklarının ismini bir şekilde Fetullah Gülen'e ulaşarak isim koyduruyorlardı. Bunun sebebini bilmiyorum ama altın nesilden Gülen'e minnet duyan bir gençlik kastedilmiş olabileceğini düşünüyorum" dedi.KATALOGDAN EŞ SEÇMİŞLERKolejde bekar öğretmenlerin eşlerini cemaate bağlı olanların fotoğraflarından seçerek evlendiğini anlatan Nurdem T., "Fatih Koleji'nde çalıştığım dönemde bildiğim kadarıyla bekar öğretmenlere bazı erkek şahısların fotoğraflarının gösterilip, kişisel özelliklerini belirterek tavsiyelerde bulunduklarını, eğer ki evlenmek istemesi halinde şahısların görüştürüldüğünü duydum. Okulda böyle evlendiğini bildiğim çiftler var. Bayramlar yaklaştığında toplantılar yapılır öğretmenlerden kurban parası vermemiz istenir, çevremizden toplamamız istenirdi. Ramazan bayramında yine zekat, fitre toplantıları olurdu. Bunlarda öğretmenlerden zekat ve fitre parası istenirdi. Yine Zaman Gazetesi ile ilgili toplantılar yapılır, gazete abonelikleri için çevremizden abone bulmamız istenirdi. Bu toplantılarda okulda görevli öğretmenleri tamamı katılırdı. Erkek öğretmenler ön sırada bayan öğretmenler arka sıralarda olurdu" dedi."BANA GÖRE TERÖR ÖRGÜTÜ DEĞİL, GÜLEN TERÖRİST DEĞİL"Operasyon kapsamında gözaltına alınan dershane yöneticisi 41 yaşındaki Ahmet B. ise FETÖ/PDY elebaşısı Fetullah Gülen'i 'İslam alimi' olarak gördüğünü söyledi. İfadesinde Gülen hareketinin 'silahlı terör örgütü' olmadığını belirten Ahmet B., "Bugünkü son duruma göre Fetullah Gülen hareketi bir silahlı terör örgütü değil ve Fetullah Gülen de silahlı terör örgütü lideri değildir. Ben böyle düşünüyorum. Terör örgütü sayılması için mahkeme kararı olması lazım ama böyle bir karar yok. O yüzden de bana göre terör örgütü değildir. Fetullah Gülen'in ben İslam alimi olduğunu düşünüyorum. 15 Temmuz darbe girişimine kalkışanlarında bu cemaatle ve Fetullah Gülen hareketiyle ilgisinin olup, olmadığını bilmiyorum" diye savundu."HALA BAĞIM VAR"2015 Mart ayında görev yaptığı dershaneden ayrıldığını ve cemaatle her türlü bağlantısını kestiğini anlatan Ahmet B., "Mart 2015'ten sonraki olaylar hakkında bir bilgim yoktur. Ben kendi KPSS kursumu açtıktan sonra dershaneden öğretmenler hem çalışmak amaçlı hem de kurs görmek amaçlı gelmişlerdir. Bunun dışında bir bağlantım kalmamıştır. Ancak cemaate gönül bağım eskisi kadar olmasa da devam etmektedir" ifadelerini kullandı. Gözaltında ifade alma işlemleri süren 41 şüphelinin daha sonra adliyeye sevk edildiği belirtildi.217 ŞÜPHELİ FETÖ'DEN TUTUKLANDIKırklareli'nde 15 Temmuz askeri darbe girişiminin bu yana düzenlenen operasyonlar kapsamında yaklaşık 800 kişiyle ilgili adli işlem yapıldı. Aralarında asker, polis, memur, işadamı, esnaf ve cemaate bağlı özel eğitim merkezlerindeki çalışanlarında aralarında bulunduğu 217 şüpheli tutuklandı...