Döviz kurlarının aşağı ineceği kanaatindeyim

Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütü PKK'nın elebaşlarının 'referandumda 'hayır' verin' dediğini belirterek, 'Ben 'hayır' dersem, oyumun gideceği yer Kandil'dir. 'Hayır' dersem gideceğimiz yer istikrarsızlıktır' diye konuştu

Giriş Tarihi: 03.03.2017 03:49 Son Güncelleme Tarihi: 03.03.2017 05:09 Döviz kurlarının aşağı ineceği kanaatindeyimDolardaki düşüşün süreceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, işsizliğin azalacağını, turizmde ise patlama yaşanacağını söyledi

Kurda gerilemenin başladığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ben daha da ineceği kanaatindeyim. Bu konuda geldiğimiz nokta bunun sinyallerini veriyor" dedi. Pakistan'ın başkenti İslamabad'da düzenlenen 13. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) Liderler Zirvesi'nin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, istihdamın artırılmasına yönelik iş dünyasına yaptıkları çağrıdan çok ciddi cevaplar aldıklarını söyledi.

İSTİHDAM ARTIYOR
İşe alımların devam ettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yıl sonu itibarıyla çok daha iyi bir noktaya geleceğine inanıyorum. Yaza doğru istihdam noktasında ciddi alımlar olacak. Özellikle turizm sektöründe ciddi bir patlama yapacağız. Bununla birlikte ciddi kapı açılacaktır."

PAKİSTAN'DA 13. EİT ZİRVESİ

İŞBİRLİKLERİ ARTMALI
Erdoğan, İslamabad'daki 13. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Liderler Zirvesi'nde bölgesel işbirliğini artırma mesajı verdiğini söyledi. EİT'ye üye ülkelerin 1.7 trilyon dolar gayrisafi milli hasılaya sahip bir bölge oluşturduğunu belirten Erdoğan, "Enerji, altyapı ulaştırma gibi konular ki buna özellikle savunmayı da ekleyebiliriz. Aslında Ecobank var ama güçlü değil bunu güçlendirebiliriz. Tacikistan'a, 'üye olmanızda fayda var' diye görüşümü ilettim" dedi.

YÜKSEK STRATEJİK KONSEY TOPLANTISI BU YIL İRAN'DA
Zirve kapsamında EİT üyesi ülkelerin liderleriyle ikili görüşmeler yaptığını aktaran Erdoğan, şunları söyledi: "Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev kardeşimizle uzun bir görüşmemiz oldu. Pakistan Başbakanı Navaz Şerif ve Türkmenistan Cumhurbaşkanı Berdimuhamedov ile görüşmemiz oldu. Türkiye ile ikili ilişkileri nasıl ileri seviyelere getireceğiz, bunlar üzerinde durduk. Son görüşmemiz de İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile oldu. Onların mayıs ayında seçimi var. Bunun ardından Yüksek Stratejik Konsey toplantısını yapabiliriz dediler."

‘Hayır’ın gideceği yer Kandil’dirCumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütü PKK’nın elebaşlarının “referandumda ‘hayır’ verin” dediğini belirterek, “Ben ‘hayır’ dersem, oyumun gideceği yer Kandil’dir. ‘Hayır’ dersem gideceğimiz yer istikrarsızlıktır” diye konuştu  Devletin zirvesi kavga etti faturayı vatandaş ödedi DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in MHP ve ANAP'la kurduğu koalisyon hükümeti, Şubat 2001'de toplanan Milli Güvenlik Kurulu'nda Türkiye tarihinin en ciddi krizlerinden birine imza attı. MGK'da dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Ecevit'e anayasa kitapçığı fırlattığı gün borsa yüzde 15 düştü. Faiz yüzde 7.500'e çıktı. 14.500 şirket battı. İşsizlik yüzde 8.4'e, enflasyon yüzde 68.5'e çıktı. Milli gelir 4.200 dolardan 3.050 dolara düştü. Büyüme yüzde 6'dan eksi 5'e indi..

CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ'YLE KRİZLER TARİHE KARIŞACAK
Çift başlılığın sona ereceği Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ise istikrarın teminatı olacak. Devletin zirvesindeki kavgalar sona erecek ve ekonomideki krizler tarihe gömülecek.

CUMHURİYET TARİHİ BOYUNCA CUMHURBAŞKANLARI VE BAŞBAKANLAR ARASINDA YAŞANAN KRİZLERİ İZLEMEK İÇİN TIKLAYINVideoyu Genişlet Türk jetleri PKK kamplarını tarumar etti 28 Şubat... Zulüm... Utanç... Deniz Yücel gazeteci mi PKK sözcüsü mü? Bozdağ'dan Almanya'nın kararına sert tepki! Suriyeli çocuğun şiiri Başbakan'ı duygulandırdı 15 Temmuz çocuklara çizgi filmle anlatılacak "Asıl rahatsızlıkları Orgeneral Akar'ın Umre'de namaz kılmasıdır" Aydın Doğan'dan milyar dolarlık akaryakıt kaçakçılığı "Kokuşmuş bir sistemin değişmesi için evet" Hürriyet yine haddini aştı Hollande konuşurken keskin nişancının silahı ateş aldı Savunmada milli dönem Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Pakistan'ın başkenti İslamabad'da düzenlenen 13. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Liderler Zirvesi'nin ardından TUR uçağında aralarında aHaber Ankara Temsilcisi Murat Akgün'ün de bulunduğu gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, şu mesajları verdi:


BİLİNÇ ARTIYOR: (Referandum sürecinde yapılacak çalışmalar) Bu süreçle ilgili olarak ben üzerime düşeni yapıyorum. Şu ana kadar 9 il dolaştım. Bunların 5'i büyükşehir. Bundan sonraki süreçte kapalı salon toplantıları yapmaya devam edeceğiz. AK Parti Genel Başkanı ve kadrosu da arazide, çalışmalarını sürdürüyor. MHP de çalışmalarını sürdürüyor. Dayanışma içinde, "evet" için çalışan bir heyetiz. Milletimize "evet" oylarının ülkemize neler kazandıracağını anlatalım istiyoruz. Çünkü milletimiz neye oy verdiğinin farkında, bilincinde olsun istiyorum. Gün geçtikçe bu bilinç artıyor.

HAYIR EŞİTTİR ÇUKUR: (MHP ve AK Parti dışında bütün siyasi aktörler "hayır" diyor) Kandil, "Oylarımız hayırdır, hayır verin" diyor. Bunu bir kenara koyamayız. Masaya yatırmak gerekir. Kişi sevdikleriyle beraberdir. Terör örgütü, bugüne kadar bu ülkede 35 bin insanın canına kıydı. Böyle bir örgüt bu halkoylamasında eğer "hayır" diyorsa, o zaman vatandaşlarımızı bilgilendirmemiz lazım. Buna kimler "hayır" diyor, kimler "evet" diyor. Nitekim ben vatandaşımıza, "Böyle bir yanlışa düşmeyin" diyorum. Ben hayır dersem, oyumun gideceği yer Kandil'dir. Hayır dersem bu ülkede gideceğimiz yer istikrarsızlıktır, güven ortamının ortadan kaybolmasıdır. Hayır demek, eşittir çukur; hayır demek eşittir, o çukurların altında açılan şehirler demektir.

SİSTEM, SİSTEM, SİSTEM: (Hayırcılar'ın bir diğer tezi de Erdoğan'dan sonra ne olacağı üzerine kurulu) Eğer sistemleri fanilere bağlarsak, o ülkenin bekaası zaten söz konusu değildir. Bizler faniyiz, bugün varız yarın yokuz. Temeli sağlam bir sistem kurar, bunu oturtursak, bu sayede nice Tayyip Erdoğan'lar, nice başarılı yöneticiler çıkar. Hiç kimsenin garantisi yok. Onun için diyoruz ki, sistem, sistem, sistem!

EN BÜYÜK REFORM: "Benim, 18 madde içinde en çok durmam gereken şey 18 yaş meselesi. Seçme hakkı olan yaş grubuna seçilme hakkını da vermek en büyük reformdur. Bu bizim gençlerimize bir ufuk getirecek. Bu parlamento 18 yaşındakilerle dolacak. Ama gençlerimiz büyük düşünecek, 'Parlamentoya girebiliriz' diyecek. Dünyada genç bakanlar var, pekala bizde de olabilir."

Kanada'ya gerekli bilgileri verdik

"(FETÖ'nün Kanada'ya başvurusu hakkında bilgiler var mı?) FETÖ'nün Kanada'ya gitmeye kalkışabileceği, bu konuda duyumlar olduğu hususunda biz ABD makamlarını bilgilendiriyoruz. Kanada bizim Pensilvanya ile ilgili düşüncelerimizi biliyor. Bizler gerekli olan bilgileri aktardık."

Hulusi Akar'ın dava açması gerek

"(HÜRRİYET gazetesinin "Karargâh rahatsız" haberiyle ilgili) '7 Eleştiri 7 Yanıt' diye konuşulan şeyleri anlamak mümkün değil. Kardak'a gidişini turistik ziyarete benzetiyorlar. Bence bu benzetmeyi yapanlara, Genelkurmay Başkanımız'ın da kuvvet komutanlarıyla birlikte dava açması gerekir."

Hohol gibi olaylar birbirine karıştı

"(KHK'lardan sonra düzenlemeler yapıldığı için orduda birilerinin rahatsız olduğu konuşuluyor. FETÖ dışındaki bir damar rahatsız mı acaba?) Karadeniz'de iplik karmakarışık olduğu zaman hohol oldu derler. Tüm olaylar iyice birbirine girdi. Kim ne dediğinin farkında değil. Birçok gerçekler var ortada. Niye saptırıyorsunuz bunları? Açık net yürüyen bir sistem var. Artık birçok şey geride kaldı."

El Bab'dan sonra sürecimiz Menbiç

(RAKKA konusunda ABD ile hangi durumdayız?) El Bab'dan sonraki sürecimiz Menbiç istikametinde olacak. Fakat ABD başta olmak üzere koalisyon güçleriyle eğer müşterek adımlar atabilirsek Rakka sürecini beraber yürütmenin gayreti içindeyiz. Bu arada Rusya Federasyonu'ndan da "DEAŞ'a karşı mücadeleyi beraber sürdürebiliriz' biçiminde talepler gelmesi halinde, bu mücadeleyi hep birlikte sürdürmemiz söz konusu olabilir.
(ABD'nin Menbiç ile tavrı nedir?) Yeni yönetimin Menbiç ve Rakka ile ilgili netleşmiş bir kararı var diyemem. Bize göre SDG bu işin içinde olmamalı. Terör örgütünün silahlı ve siyasi ayağını teşkil eden böyle bir yapıyı bizim yanımızda görmemiz asla mümkün değil. Bunların Menbiç'i boşaltmaları lazım. Zira, oranın bunlarla bir ilgisi yok. Menbiç Arapların. Hakeza Rakka tamamıyla Arapların. Orada 2 bin 500 civarında DEAŞ'lı olduğu bize gelen bilgiler arasında. Bu mücadele ÖSO ile Türkiye ve koalisyon güçleri hep birlikte destek vermemiz halinde çözülür dedik. Temennimiz odur ki dayanışma içinde oluruz.

  Meclis, rekor sayıda tasarıyı kabul ettiUluslararası anlaşma ve mutabakat metinlerinin onaylanmasına ilişkin 26 tasarı kabul edildi. Genel Kurulun 3 günlük mesaisinde toplam 97 tasarı yasalaşmış oldu

TBMM Genel Kurulunda, uluslararası anlaşma ve mutabakat metinlerinin onaylanmasına ilişkin 26 tasarı kabul edildi.

Genel Kurulun 28 Şubat Salı, 1 Mart Çarşamba ve bugün olmak üzere 3 günlük mesaisinde toplam 97 ile rekor sayıda tasarı yasalaştı.

Bugünkü görüşmelerde her tasarı, üzerinde konuşma yapılmadığı için 3 dakikada, toplamda da 26 tasarı, yaklaşık 1 saat 20 dakikada kanunlaştı.

Bugün kabul edilen tasarılar şöyle:

- Denizcilik Çalışma Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Uluslararası Sivil Havacılığa İlişkin Yasadışı Eylemlerin Önlenmesi Hakkında Sözleşmenin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Uçakların Kanundışı Yollarla Ele Geçirilmesinin Önlenmesi Hakkında Sözleşmeye Ek Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Akdeniz ve Karadeniz İçin Sanal Bölgesel Deniz Trafik Merkezi Kurulmasına Dair Operasyonel Düzenlemenin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Fas Krallığı Hükümeti Arasında Denizcilik Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Yemen Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Teknik İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Gemilerin İhtiyati Haczine İlişkin Milletlerarası Sözleşmeye Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Lübnan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Değiştirilmiş Şekliyle 1978 Tarihli Gemi Adamlarının Eğitim, Belgelendirilme ve Vardiya Standartları Uluslararası Sözleşmesi Kural 1/10 Uyarınca Belgelerin Karşılıklı Tanınması Hakkında Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı ile Portekiz Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı Arasında Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı ile Yunanistan Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı Arasında İşbirliği Konusunda Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Yunanistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Nüfus İşleri Alanında İşbirliği Protokolünün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti ile Sırbistan Cumhuriyeti Arasında Hukuki ve Ticari Konularda Karşılıklı Adli Yardımlaşma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Kıta Sahanlığında Bulunan Sabit Platformların Güvenliğine Karşı Yasadışı Eylemlerin Önlenmesine Dair Protokole Ait 2005 Protokolünün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti ile Bosna Hersek Arasında İade Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti ile Bosna Hersek Arasında Cezai Konularda Karşılıklı Adli Yardımlaşma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Tunus Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Nüfus İşleri Alanında İşbirliği Protokolünün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kamerun Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Denizcilik Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Yemen Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Kamboçya Krallığı Hükümeti Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kuveyt Devleti Hükümeti Arasında Hayvancılık ve Hayvan Sağlığı Alanında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti ile Fas Krallığı Arasında Deniz Balıkçılığı ve Kültür Balıkçılığı İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Yunanistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Tarım Alanında İşbirliği Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kenya Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Sağlık Alanında İşbirliğine Dair Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Bangladeş Halk Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Sağlık ve Tıp Bilimleri Alanlarında İşbirliğine Dair Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Bahreyn Krallığı Hükümeti Arasında Tarım Alanında İşbirliği Konusunda Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Tunus Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Sürücü Belgelerinin Karşılıklı Kullanımı ve Değişimi Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı.

Tasarıların görüşmeleri sırasında yerinden söz alan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın, Almanya'nın Gaggenau kentinde düzenlenecek bir toplantıda konuşma yapmasının engellendiğini anımsatarak, "Türkiye adına yurt dışında bulunan bir bakanın ifade özgürlüğünün keyfi olarak kısıtlanmasını kabul edilemez buluyoruz. Almanya'nın, Türkiye'deki fikir özgürlüğü ile ilgili söylediklerini onlara hatırlatırız." dedi.

Bu arada, 4. Uluslararası Ombudsmanlık Sempozyumu için Türkiye'de bulunan yabancı heyet mensupları, bir süre Genel Kurul çalışmalarını izledi.

TBMM Başkanvekili Pervin Buldan, tasarıların kabul edilmesinin ardından, komisyon ve hükümetin yerine oturmaması üzerine, birleşimi, 7 Mart Salı günü saat 15.00'te toplanmak üzere kapattı.

‘Madem gelenler terörist niye havaya ateş ettiniz?’Özel Kuvvetler baskını sanığı astsubay, “Terör saldırısı var dediler. Biz kimseyi vurmadık. Sadece havaya ateş ettik” deyince mahkeme başkanı bu tepkiyi gösterdi

15 Temmuz darbe girişimi sırasında Gölbaşı'nda bulunan Özel Kuvvetler Komutanlığı'nın (ÖKK) ele geçirilme girişimi ile ilgili 69 sanığın yargılandığı davaya dün devam edildi. 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada savunma yapan ÖKK Kurmay Başkanı İcra Astsubayı Fatih Uysal 15 Temmuz günü Harekat Şube Müdürü Albay Ümit Bak'ın (tutuklu) kendisini araması üzerine karargâha gittiğini belirtti. 21.30 civarında Albay Bak'ın arayarak terör saldırısı ihtimalinin olduğunu söylediğini belirten Uysal, silahlanıp nizamiyeye gittiklerini ancak kimseye ateş etmediklerini yalnızca havaya ateş açtıklarını iddia etti.

FETÖ DAVASINDA HÜKÜM: 2 AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET!

'NİYE GÖZÜMDEN VURDUNUZ'
Fatih Uysal'ın bu sözleri üzerine Mahkeme Başkanı İsmail Ademoğlu, "Bu nasıl mantık. Gelen talimatlara göre terör saldırısı bekliyorsunuz. Teröristse vurun. Niye havaya ateş ediyorsunuz ki? Ben sizi çözmekte zorlanıyorum" diyerek tepki gösterdi. Sanık Astsubay ise "Ben de anlamadım" demekle yetindi. Ardından mahkeme başkanı cuntacıların kurşunlarından yaralı olarak kurtulan müşteki astsubay İsmail Oğuz'u işaret ederek sanık Uysal'a, "Tanıyor musun?" diye sordu. Sanığın "hayır tanımıyorum" demesi üzerine de Oğuz çileden çıktı. İsmail Oğuz, sanığa dönerek, "Ben seni çok iyi tanıyorum. Sen de beni iyi tanıyorsun. Benim üzerime ateş ederken niye ayağımdan, kolumdan vurmadınız. Direk kafama sıktınız. Şu anda gözüm ve yüzümün yarısı faaliyet göstermiyor. Bunlar koordinatör ekip, beyin takımı" diyerek tepki gösterdi.

TSK’da ByLock operasyonu: 40 gözaltı

İzmir: ByLock kullandıkları belirlenen biri albay, 3'ü yüzbaşı, 17'sinin teğmen ve üsteğmen, 32'si astsubay ve uzman çavuş, 10'u askeri öğrenci, 2'si sözleşmeli er, 2'si sivil memur, 6'sı da askeri personel yakını sivil vatandaş 73 şüpheli hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. 26 ilde düzenlenen operasyonlarda 40'ı gözaltına alındı. Aliağa ilçesinde de ByLock kullanıcısı 11 şüpheli gözaltına alındı.

TOPLANTIYA SUÇÜSTÜ
Kayseri: Sohbet toplantılarını sürdüren örgüt imamları Hanifi Yılmaz ve Muaz Biçer ile bir grup esnaf, cezaevindeki örgüt üyeleri ile yakınlarına yardım için bir bağ evinde himmet toplantısı yaparken yakalandı.
Sivas: Sivas merkezli FETÖ soruşturması kapsamında 6 ilde düzenlenen operasyonlarda kamu kurum ve kuruluşlarında aktif çalışan ve ByLock kullandıkları belirlenen 26 örgüt üyesi gözaltına alındı.
Antalya: ByLock kullandıkları belirlenen aralarında doktor, hemşire, ebe, sağlık teknikeri ve yurt müdürünün de bulunduğu 6 kişi tutuklandı.
Çorum: 6 ilde düzenlenen operasyonlarda 29 örgüt ablası gözaltına alındı.
Kahramanmaraş: Çoğunluğu kadın 28 öğretmen ByLock'tan gözaltına alındı.
Eskişehir: ByLock kullandıkları belirlenen 17 polis gözaltına alındı.
Ankara: ByLock kullandıkları belirlenen, Güvender Kitap Satış Pazarlama ve Asya Zirve Kitap Dağıtım şirketlerinin 13 personeli gözaltına alındı.
Manisa: 19 polis tutuklandı.
Mardin: 15 öğretmen tutuklandı.
Sinop: ByLock kullandıkları belirlenen, aralarında Atatürk Devlet Hastanesi Başhekimi Ercan Yarar'ın da bulunduğu 4 şüpheli tutuklandı.
Kütahya: Tavşanlı eski Emniyet Müdürü Ümit Yücel tutuklandı.
Erzurum: 5 öğretmen tutuklandı.
Siirt: Meslekten ihraç edilen 1 öğretmen ve 1 özel yurt müdürü tutuklandı.

Ceyhan TORLAK-Ali ALTUNDAŞ- Rıdvan UYSAL- İhsan TUNÇOĞLUTarık YILMAZ-Metin HARIKÇI-Murat YILDIRIM-Tahir ÖZÇELİK

O hain öldürüldüSon 9 yılda 25 asker ve polisin şehit olduğu saldırılar ile İstanbul Halkalı’da 17 yaşındaki asker kızı Buse Sarıyağ’ın şehit düştüğü saldırının talimatını veren terörist Mardin’de öldürüldü

Mardin'in Ömeryan bölgesinde 12 Şubat'ta başlatılan "Şehit Jandarma Uzman Çavuş Sezer Aydemir Operasyonu" devam ediyor. Operasyon kapsamında Nusaybin'in Doğanlı Mahallesi'nde güvenlik güçleri, teröristlerin saklandığı bir eve baskın yaptı. Çıkan çatışmada evde bulunan biri kadın, iki terörist ölü ele geçirildi. Teröristlerden birinin sözde Mardin eyalet sorumlusu ve örgütün bombacısı "Soro" kod adlı Salih Kaplan olduğu belirlendi. Kaplan'ın İçişleri Bakanlığı'nın aranan teröristler listesindeki 1,5 milyon lira ödüllü 'mavi' listede olduğu öğrenildi. Terörist Kaplan'ı Türkiye'ye, örgütün sözde üst düzey yöneticilerinden Murat Karayılan'ın gönderdiği belirlendi. Kadın teröristin ise 'Zinnarin' kod adlı Hacire Tanhan olduğu öğrenildi. Kadın teröristin, Kaplan'ın yardımcısı ve PKK'nın sözde Sivil Savunma Birlikleri (YPS) sorumlusu olduğu bildirildi.

İÇİŞLERİ BAKANI SOYLU: "MİLLETİMİZ ARTIK TERÖR İSTEMİYOR"
TALİMATLAR ONDAN
Terörist Kaplan'ın verdiği bazı saldırı talimatları şunlardı:

Diyarbakır'da 2008'de servis otobüsüne yönelik saldırıda 5 polis şehit oldu, 25 polis yaralandı.
Diyarbakır Lice'de 2009'da düzenlenen saldırıda 9 asker şehit oldu.
Mardin Midyat İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne 2016'da düzenlenen saldırıda 2'si kadın polis, 5 kişi şehit oldu.
İstanbul Halkalı'da 22 Haziran 2010'da askeri lojmanlardan kalkan servis araçlarına düzenlenen bombalı saldırıda 4 asker ile Jandarma Komutanlığı'ndaki LYS kursuna giden 17 yaşındaki Buse Sarıyağ şehit oldu. Saldırganların patlayıcıyı düdüklü tencereye koyduğu ve otobüs geçerken telsizle patlattığı ortaya çıkmıştı.

İstanbul Halkalı'da 2010'da düzenlenen bombalı terör saldırısında, LYS kursuna giden 17 yaşındaki Buse Sarıyağ da katledilmişti.

‘Sala seslerini duyunca kaçma ümidim tükendi’Cumhurbaşkanı Erdoğan’a suikast girişiminde bulunan darbeci askerlerin yargılanması sürüyor. Araziye kaçtıkları ilk gün helikopterlerin kendilerini almasını beklediklerini belirten sanık eski Yüzbaşı Muammer Gözübüyük, “Ancak sala seslerini duyunca ümidim tükendi” dedi

BOMBAYLA KAPI AÇMA EĞİTİMİ ALDIK
AYNI SAVUNMA
Gözübüyük şöyle dedi: "O gece orada siyah kıyafetli askerlerden söz ediliyor. Biz oraya gittiğimizde film zaten bitmişti. Darbe yapmadım. Ömer Halisdemir'in yaptığı gibi komutanımın emrini yerine getirdim. Polisler ve iddia makamlarının üzerinde baskı var. Aynı baskının sizin üzerinizde de olmamasını temenni ederim" dedi. Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ ise "Öyle bir şey olması mümkün değil" diye yanıtladı.

'ONUN ADINI ZİKRETMEYİN'
Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın, şehit Ömer Halisdemir'in ailesini de temsil ettiğini belirterek, "2 gündür bazı sanıklar Halisdemir'i referans gösteriyor. Şehidin ailesi, sanıkların Halisdemir'in adını zikretmelerini istemiyor" dedi. Gözübüyük'ten önce ifade veren sanıklardan eski Yüzbaşı Ergün Şahin de Marmaris'e en son içinde bulundukları helikopterin iniş yaptığını belirterek, "Helikopterin etrafında vatandaşlar toplanmaya başladı. Uyarı için havaya birkaç el ateş ettim. Bu nedenle timin gerisinde kaldım. Oteller bölgesine doğru ilerlerken tabanca sesleriyle başlayan çatışma sesleri geldi. Bu esnada bir ses bombasının patladığını duydum. Öne yaklaşınca bir grup sivil evden çıktı, koruma polisi olduklarını söylediler. Birinin burnu kanıyordu. Akabinde çıkanları yatırıp silahlarından tecrit ettik" dedi. Marmaris'ten ayrılıp araziye çıkarken birinin kendilerine yol gösterdiğini belirten Şahin, "Oraya bir merdiven konulmuştu, isteseydi o merdiveni kaldırıp göstermeyebilirdi. Önümüzde ceylan gibi sekti. Kendisini tehdit ettiğimiz doğru değildir" şeklinde ifade verdi.

KUZU POLİSLERİN PARASINI ÇALMIŞ
Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen duruşmada, sanıklardan Özel Kuvvetler üyesi eski Üsteğmen Enes Yılmaz dinlendi. 15 Temmuz'da, eski Binbaşı Şükrü Seymen'in görev emri çağrısı üzerine Marmaris'e gittiğini belirten Yılmaz, "Darbe planından hiçbir şekilde haberim yoktu. Ben darbe yapmak amacıyla değil emirlerin yerine getirilmesiyle hareket ettim. Bize tebliğ edilen emir ise Cumhurbaşkanı'nın sağ salim alınmasıydı" şeklinde savunma yaptı. Marmaris'ten ayrılmalarıyla ilgili detayları da anlatan Yılmaz, ."Arazide ikinci gün Şükrü Seymen, herkesin üzerinde ne kadar parası olduğunu sordu. Bu sırada Astsubay Zekeriya Kuzu'nun polislerin bir miktar parasını aldığını duydum. Bunun üzerine de Şükrü Seymen, Kuzu'ya kızarak görevinin bu olmadığını söyledi" ifadelerini kullandı.

Aşiretler tek yumruk tek yürek 'Evet'Türkiye’nin ileri demokrasi mücadelesinin dönüm noktası olacak referanduma 43 gün kaldı. Anayasa ve sistem değişikliğiyle ilgili 'evet' kampanyasına destek çığ gibi büyüyor. Doğu ve Güneydoğu'da aşiretler de sandıkta 'evet' diyeceklerini açıkladı

94 yıllık tarihinde vesayetlerle, darbelerle, terör örgütlerinin tertiplediği kalkışmalarla birçok badireyi milletinin birlik ve beraberliğiyle aşan Türkiye demokrasi mücadelesinde önemli bir mihenk taşı oluşturacak referandum için gün sayıyor. SABAH, Doğu ve Güneydoğu'daki kültürel çeşitliliğimiz içinde önemli bir yere sahip aşiretlerin referandum nabzını tuttu. Aşiret liderleri Türkiye'nin geleceği, huzur ve refahı için herkesi 'evet' oyu vermeye çağırıyor. Üç milyonu aşkın nüfusuyla Türkiye'nin en büyük aşireti İzol'un kanaat önderi Abdullah Yalçın "İçimizdeki düşmanları atmak için 'evet' diyoruz" derken Tatar aşireti lideri Aslan Tatar ve Jirki aşireti lideri Tahir Adıyaman Şırnak ve çevresinde toplam 100 bin üyesine PKK ve HDP'ye karşı 'evet'e çağırıyor. Şanlıurfa'da Hubeyti aşiret reisi Ahmet Akay "15 Temmuz'da istiklal mücadelesi veren bu millet kendi anayasasını yazma hakkını da 16 Nisan'da kazanacaktır" diye konuşurken yine Şanlıurfa'nın Arap aşireti Ubade'nin lideri Mahmut Yılmaz "Bizi hainlerden kurtaran Erdoğan için 'evet' diyoruz" derken Şanlıurfa'nın bir diğer Arap aşireti Siyale'nin lideri Feyyaz Gündoğan bölgede yüzde 90 'evet' çıkacağından emin.

PKK'YA KARŞI 'EVET' DİYORUZ
Başta Şırnak olmak üzere Hakkâri, Van, Siirt' ten Mersin, Adana, İstanbul'a kadar uzanan 100 bini aşan üyesi olan Tatar ve Jirki aşiretleri liderleri referandumdan güçlü bir 'evet' çıkması için gece gündüz çalıştıklarını söyledi.

Tatar Aşireti lideri Aslan Tatar: Huzur ve refah için, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a destek için 'evet' oyu kullanacağız. Hendek, barikat ve çukur siyaseti ile Şırnak'tan silinen HDP ve PKK şimdi de 'hayır' diyerek halkın önüne çıkmaya çalışıyor. Ancak Şırnak'ta terör örgütüne öfke büyüdü. Kentte 'evet' oyu yüzde 90'ı bulacak.
Jirki aşireti önderi Tahir Adıyaman: Şırnaklılar, kentimizi yıkan, hendeklerle halkın evini terk etmesine neden olan PKK'nın oyununa düşmeyecek ve 'evet' diyecektir. 30 yıldır aralıksız mücadele ettiğimiz teröre karşı Cumhurbaşkanlığına güçlü 'evet' diyoruz.

ÜLKESİNİ SEVEN 'EVET' DEMELİ
Merkezi Malatya'da olmak üzere Fırat Havzası'nda üç milyon üyesiyle Türkiye'nin en büyük aşiretlerinden olan İzol aşireti de referadumda 'evet' diyecek.

İzol Aşireti kanaat önderi Abdullah Yalçın: 16 Nisan'da Türkiye yeni bir tarih yazacak. Düşmanları içimizden atmak için 'evet' diyoruz. İzol Türk, Kürt, Sünni ve Alevi olmak üzere çeşitli kültürel özellikleri olan bir aşiret. Geçmişten beri hep devletin bekasından yana olduk. Ülkemizin geleceği için, ülkemizin daha iyi idaresi için yeni sistem faydalı olacaktır. Çünkü çift başlılık sisteminde bir vali atanacak, üçlü kararname çıkıyor. Üçlü kararname olmadan vali değiştirilemiyor. Başkanlık sisteminin ülkemizde birlik ve beraberliğimizi daha da artıracağına inanıyoruz. Ülkesini düşünen seven herkesin 'evet' demesi gerekir. 15 Temmuz'da şer odaklarını hepimiz gördük.

'YENİ TÜRKİYE BİR İNSANLIK ÇAĞRISI'
Şanlıurfa'da özellikle Harran ve Akçakale'de geniş bir nüfusu olan 11 bin kişilik Hubeyti aşireti de referandumda tercihini 'evet' yönünde ortaya koydu.

Hubeyti Aşireti lideri ve Akçakale eski Belediye Başkanı (1994-2009) Ahmet Akay: Referandumda çıkacak 'evet'le bu millet 80 darbesinden sonra askeri vesayetin gölgesinde yazılan bu anayasadan kurtulacak.Bir dönem üçbeş sendika, gazete manşetleri, askeri darbelerle hükümet devriliyor, bir gecede faizler yükseliyor, enflasyon almış başını gidiyordu... Ama o eski Türkiye artık geride kaldı. Yeni Türkiye bütün dünyaya adeta bir insanlık çağrısı yapıyor. Bunları göremeyen veya görmek istemeyen çevreler eski Türkiye'nin omurgasına çökmüş, ekonomisi ve geleceğini sömüren siyasetçi, sanayici ve uluslar arası karanlık güçlerden başkası değildir. Bizler bu tarihi olaylara şahit olduk. Bu ülkenin istiklali ve istikbali için canı pahasına çalışan bir liderin yanında olduğumuzu göstermek için 'evet' diyoruz. Ben inanıyorum ki Harran ve Akçakale halkı %90'ın üzerinde 'evet' oyu kullanarak istikrara büyük katkı sunacaktır.

DÜNYA LİDERİ İÇİN 40 BİN KİŞİYLE 'EVET'
Şanlıurfa'nın önde gelen 40 bin üyeli Arap aşiretlerinden Ubade de anayasa ve sistem değişikliği referandumunda 'evet' oyu verecek.

Ubade Aşireti lideri Mahmut Yılmaz: 16 Nisan'da yapılacak olan referandumda 40 bin kişiyle 'evet' oyu kullanacağız. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bir dünya lideri. Biz onun için 'evet' diyeceğiz. Erdoğan 15 Temmuz'da bu memleketi hainlerden kurtardı. Cumhurbaşkanımız bir kahramandır, canımız ona feda olsun. Yeni anayasa ve cumhurbaşkanlığı sistemi için aşiretimle birlikte herkesi 'evet' oyu kullanmaya çağırıyoruz. Şanlıurfa'da bizi temsil eden Arap milletvekili sayısının artırılmasını de rica ediyoruz.

ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİNE 'EVET'
Şanlıurfa'nın ileri gelen Arap aşiretlerinden 10 bin üyeli Siyale'de referandumda tercihini 'evet'ten yana kullanacak.

Siyale Aşireti lideri ve Akçakale eski Belediye Başkanı Feyyaz Gündoğan: 1989-1994 arasında Akçakale'de belediye başkanlığı yapmış biri olarak bölgedeki gözlemlerimle söylebilirim ki buradaki aşiretler referandumda 'evet' demeye hazır. Ben de 10 bin kişilik aşiretimle 'evet' diyeceğim. Bölge itibariyle Şanlıurfa'da inşallah yüzde 80'lerin üzerinde 'evet' oyu çıkacağına inanıyorum. Biz bölge halkı ve aşiret liderleri olarak hepimiz karar kılmışız. Bu memleketimizin geleceği için bizlerin geleceği için, çocukların geleceği için 'evet' diyoruz. Biz Şanlıurfa olarak ayrımcılığa karşıyız. Hepimiz beraberiz, bu bölgenin Arabı, Kürdü, Türkü, Çerkezi ile hepimiz bu memleketin çocuklarıyız. 350 bine yakın Arap seçmen kitlesi var. Onların da 'evet' diyeceğini söyleyebilirim. Sayın Cumhurbaşkanımız hiç merak etmesin biz onun yanındayız ve arkasındayız. Allah da onunla beraber olsun. İnşallah memlekete hayırlı olur.

Hüseyin KAÇAR-Sırrıberk ARSLAN-Metin HARIKÇI-Mehmet YILDIRIM / SABAH

Eski Türkiye artıklarının oyunlarıyla uğraşıyoruzCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Beştepe Milli Kongre ve Kültür Merkezi'nde yapılan Uluslararası Ombudsmanlık Sempozyumun'nun açılışında konuştu. Erdoğan şunları söyledi:

Biz uzun süre hizmetin önünü açmak yerine tıkayan, statükonun muhafızlığına soyunan bir anlayışla mücadele ettik. Dik durmasaydık, elimizi değil gövdemizi taşın altına koymasaydık, yapılanların 10'da birini bile gerçekleştiremezdik.
İnsanımızın devletten korktuğu bir yapı yerine 15 Temmuz'da olduğu gibi devletini canı pahasına savunduğu bir iklim oluşturulmuştur. Türkiye'de artık vatandaşına tepeden bakan, ceberut yönetim değil, vatandaşına hizmetkâr anlayışımız var.
15 Temmuz'da 40 yıldır devlete sızan hizmet, eğitim, malını mülkünü gasp eden bir çete 80 milyonun direnişiyle hezimete uğramıştır. O gece milletimizin tarihe nakış olan bir demokrasi destanını kanıyla canıyla yazmıştır. Şimdi bu örgütün devlet kurumlarından tasfiyesine yönelik kararlı adımlar atıyoruz. Puslu havada avlanmaktan hoşlanan, tüm umudunu krize ve kaosa bağlamış eski Türkiye artıklarının oyunlarıyla da uğraşıyoruz.
Avrupa ülkeleri başta olmak üzere, güncel siyasetin ana konusunu göçmenler oluşturuyor. Ancak problemin çözüm yollarına gelince yoklar. Bu meseleye güvenlik ekseninde tartışıyorlar. İnsani, toplumsal, hukuki ve vicdani boyutu gündeme gelmiyor. 3 milyon mülteciyi ülkemizde barındırıyoruz. Şuana kadar yapılan harcama 26 milyar doları bulmuştur. Uluslararası kuruluşların katkısı 1 milyar 200 milyon dolar civarında.
Ülkemize demokrasi ayarı çeken, hukuk dersi veren ülkeler, Suriye ve Irak gibi ülkelerde en temel insan hakkının verilmemesine niye sessiz kaldı. İnsani krizlerin çözümünde başarı imtihan veremedi. Terörden arındırılmış güvenli bölge talebi görmezden gelindi, unutturma politikası güdüldü. PYDYPG silah desteğini veren bu güçlerdir. DEAŞ'a silah desteğini veren yine bu güçler. DEAŞ'la mücadeleyi veren biziz, batı "Türkiye DEAŞ'a destek veriyor" diyor.
Küreselleşen, giderek büyük köye dönüşen dünyada kimse diğerinin sorununa bigane kalamaz. Bağdat, Musul yanarken, Antep ve Brüksel huzur içinde olamaz. Fedakarlık yapılmadan, kurulan kanlı sistem çözülmeden mülteci sorunu çözülemez. Çatışmaların körüklendiği, etnik, dini mezhebi gerilimlerin artırıldığı politikalar çare değil.

'MÜTTEFİKLERİMİZ 10 KERE DÜŞÜNMELİ'
Başbakan Binali Yıldırım Ombudsmanlık Sempozyumu'nda şunları söyledi: "Sınırlarımızda 50 binden fazla DEAŞ sempatizanını engelledik. 3 bin 500'den fazlasını tutuklayarak kan dökmelerinin önüne geçtik. Yıllarca başımızı ağrıtanlar Suriye'de YPG, PYD gibi isimlerle yeni mevzi kazanma yollarını denemekte. Dost ve müttefiklerimizin iş tutarken bir kere değil on kere düşünmeleri lazım. Kiminle yola gideceklerine karar vermeleri lazım."

BAYRAK ŞİİRİNİ OKUDU
Sempozyumda Nizip kampından gelen Halepli Şeyma İsmail, Türkçe okuduğu 'Bayrak' şiiriyle davetlilere duygulu anlar yaşattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün ayrıca Başbakan Binali Yıldırım, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve BBP Genel Başkanı Mustaya Destici'yi ayrı ayrı kabul etti.

Başbakan Yıldırım'dan Taşeron ve geçici işçilere müjdeli haberBaşbakan Binali Yıldırım, Ankara'da, "15 Temmuz Darbe Girişimi - Küresel Satranç" temalı Uluslararası Demokrasi Kongresi'nde konuştu.

Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Türkiye bir daha darbelerle, bir daha vesayet heveslilerinin girişimleriyle muhatap olmayacak. 16 Temmuz sabahı, nasıl karanlıktan aydınlığa uyandıysa bu ülke, bundan böyle 16 Nisan'la birlikte artık bir daha vesayetlerin, demokrasi dışı güçlerin heveslerinin, hayallerinin hayata geçmeyecek şekilde yok olduğu bir günü bu büyük ülkeye inşallah kazandıracağız.

Milletin verdiği bu büyük mücadele bütün dünya halklarına bütün insanlığa önemli bir mesajdır. Hiçbir güç milli iradenin üstünde değildir. Halka rağmen varolmaya çalışan böyle karanlık yapılanmalar milli iradenin önünde diz çökmeye mahkumdur. Bunu 15 Temmuz bütün dünyaya göstermiştir. O gece darbecilerin ilk hedefi Sayın Cumhurbaşkanımızı al aşağı etmek seçilmiş hükümeti devirmekti. Şükürler olsun ki bunu başaramadılar. Darbercilere milletimizle omuz omuza durarak karşı koyduk, darbecilere darbeyi vurduk.

Daha önce bu kadar büyük bir ihanet yaşamadı bu millet. Üstelik FETÖ'cü hainler bu acıların hepsini bütün dünyanın gözü önünde bize yaşattılar. Bundan böyle bu asil millete hiç kimse böyle kötülükler yapamayacak. Milletin oylarıyla işbaşına gelen Cumhurbaşkanı'nı al aşağı etmek isteyenler bu kardeşik ruhunu verilen bu mesajı iyi değerlendirmelidir. O gece hainler kaybetti millet kazandı. Cumhurbaşkanlığı sistemiyle ülkemiz mevcut sistemin yol açtığı boşlukları da dolduracak. Zaman kaybetmeden muasır medeniyetler seviyesine kararlı bir şekilde yürüyeceğiz.

Başbakan Yıldırım'dan Taşeron ve geçici işçilere müjdeli haber!

GEÇİCİ İŞÇİLERLE İLGİLİ ÇALIŞMALAR

Salona girdiğimizden beri geçici orman işçilerinin sorunlarının çözümü konusunda taleplerinizi sağır sultan bile duydu. Sorununuzu en açık bir şekilde en yüksek perdeden burada huzurumda ilettiniz. Siz görevinizi yaptınız. Şimdi bize düşen sizin sorunlarınızı torunlara havale etmek değil çözmektir. Türkiye'de mevsimlik işçi geçici işçi taşeron işçisi ve buna benzer kamuda var olan önemli de bir sorunumuz var. Sorunları çözerken asla populizm yapmadık. Ümit verip arkasını getirmek bizim en büyük hassasiyetimizdir. Bu konuyu biliyoruz bunun çözümünün kolay bir iş olmadığını da biliyoruz. Herkesi mutlu edecek bir çözümü üretme konusunda gerek taşeron işçilerimiz gerek mevsimlik işçilerimiz bu sorunları çözmek için gereken talimatları verdim çalışmalarını yapıyorlar. İnşallah uygun bir çözüm mutlaka bulunacak. Biz hiçbir konuyu bugüne kadar çözümsüz bırakmadık bundan sonra da bırakmayız.''

36 silahla yakalanınca ‘Bu bizim işimiz’ dediler

İstanbul Organize Suçlar Şube Müdürlüğü ekipleri, Zeytinburnu ve Esenyurt'ta silah üreterek terör örgütlerine satan şebekeye operasyon düzenledi. Baskınlarda 36 tabanca ele geçirilirken, sabıkalı oldukları belirtilen F.A. (26), E.Y. (46) ve A.F.G. (21) gözaltına alındı. Şüphelilerin ifadelerinde "Bu bizim işimiz. Bu işi yaparak geçimimizi sağlıyoruz" dediği kaydedildi.

Gaziden Trump’a: Gülen’i bize iade etAkıncı’da darbecilere direnirken bacağından vurulup gazi unvanı verilen Mustafa Zorova ABD’nin yeni başkanı Trump’a çağrı yaptı: ABD müttefikse, Gülen’i Türkiye’ye iade eder

Darbe girişiminin merkez üssü olan, eski adıyla Akıncı Üssü yeni adıyla Mürted'de darbecilere direnirken yaralanan Kazanlı Mustafa Zorova (70) evinin kapılarını SABAH'a açtı. Sağlığının iyiye gittiği belirten Zorova, ABD'de yeni başkan seçilen Trump'a da çağrı yaparak, "Gülen'i iade et" dedi. İşte gazilik unvanı da kazanan Mustafa Zorova'nın anlattıkları:

O GECE NELER OLDU?
15 Temmuz gecesi sala veriliyordu. Hoca, "Türkiye Cumhuriyeti elden gidiyor, Vatanını seven, Allah'ını seven, bayrağını seven belediyenin önüne gelsin" dedi. Kazan Belediyesi'nin oraya gittim, "Akıncı Üssü'ne gideceğiz" dediler. Otobüse binip Akıncı'nın önüne gittim.
İner inmez oradaki askerin başında bulunan komutan "Doldur boşalt" diye emir verdi. "Bunların hiçbirini canlı görmeyeceğim" dedi. Uzun boylu, kır saçlı bir komutandı.

'DEDENE NASIL ATEŞ EDECEKSİN'
Dedim ki askere "Bak oğlum benim torunum şimdi Şırnak'tan geldi, teröristlere teslim ol demeden onlara sıkmıyorsun sen dedene nasıl kurşun sıkacaksın?" Böyle kaldı asker... O dediğim komutan hemen attığı gibi beni devirdi. En önde ben vardım, ilk kurşun bana sıktı.
Şöyle baktım ki bacak gelmiyor, gidemiyorum. Kan fışkırıyor. Beni vurmak isteyen askere "Gel oğlum, belimde kayışım var çıkar o kayışı bu bacağımı boğdur, ben kan kaybından ölürüm bu kurşundan ölmem. Bir de ambulans çağır" dedim. Asker geldi kayışı çıkardı bacağımı boğdurdu. Telefonu da cebime koydu. Bir de ambulans çağırdı. Beni arabaya attılar. Bayılmışım o ara...
Bir gün sonra sabah gözümü açtım belediye başkanı Lokman Bey başucumda... Bileğinden kapıp "Türkiye Cumhuriyeti mi darbeciler mi kazandı" dedim. "Biz kazandık sayenizde amca" dedi. "O zaman bacağım da canım da helal olsun Türkiye Cumhuriyeti'ne" dedim. Gazilik unvanı da verdiler. Zaten 2 kişiye verdiler Kazan'dan, birisi benim işte...

'FETÖ ABD İÇİN DE TEHLİKELİ'
ABD lafa geldi mi "Biz çok iyi müttefikiz' diyor. Bir gazi vatandaş olarak ABD'nin yeni Başkanı Trump'a buradan sesleniyorum: Türkiye Cumhuriyeti'ni seviyorsa, dostluk diyorsa, Gülen'i derhal teslim etsin. Çünkü FETÖ haindir, onlara da zararı olur.

Kocaeli'nde kırmızı bültenle aranan kişi yakalandıÇeşitli suçlardan aranan ve hakkında kırmızı bülten çıkarılan kişi, Kocaeli'nde yakalandı.

Kocaeli'nde 11 ayrı suçtan aranan ve hakkında 17 yıl hapis cezası bulunan, Kocaelispor'un eski futbolcusu yakalandı.

Hakkında; Kocaeli ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılıkları ile İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 'Birden fazla kişi ile yağma, kemiklerin kırılmasına sebebiyet verecek şekilde kasten yaralama, yaralama, basit yaralama, uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama, memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği' suçlarından 2013 tarihinden bu yana 11 ayrı yakalama emri bulunan, toplam 17 yıl, 1 ay, 12 gün ağır hapis cezası aranan O.B. (36) yakalandı.

Şahsın yurt dışına çıktığını öğrenen Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi ekipleri, O.B. hakkında 'Uluslararası Kırmızı Bülten' çıkarttı. Kocaelispor'un eski futbolcusu olan O.B.'nin yakın tarihte ülkeye girdiğini öğrenen Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Asayiş ve K.O.M Şubesi ekipleri ortak operasyon düzenledi.

Operasyon neticesinde O.B., İzmit ilçesi D-100 Karayolu Şirintepe Köprü altında araç içerisinde yakalandı. Şahsın üzerinde yapılan aramada silah ve mermiler ele geçirildi.

O.B. , çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Son dakika haberi: 41 tasarı Meclis'te kabul edildiSon dakika; TBMM'de çeşitli uluslararası anlaşma ve mutabakat metinlerinin onaylanmasına ilişkin 41 tasarı kabul edildi. AK Parti Grup Başkanvekili Elitaş, "Bugün 41 uluslararası anlaşmayı onaylayarak tarihi rekor kırdık. 41 kere maşallah, tebrik ediyorum" dedi.

TBMM Genel Kurulunda çeşitli uluslararası anlaşma ve mutabakat metinlerinin onaylanmasına ilişkin 41 tasarı kabul edildi.

Genel Kurulda bugün kabul edilen tasarılar şöyle:

- Türkiye ile Gambiya Arasında Güvenlik İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Kongo Arasında Güvenlik İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ve Fildişi Sahili Arasında Güvenlik İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasını Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Uganda Arasında Güvenlik İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Gine-Bissau Arasında Güvenlik İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Gabon Arasında Güvenlik İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Karadağ Arasında Yolcu ve Eşyanın Karayoluyla Uluslararası Taşınmasına İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Karadağ Dışişleri Bakanlığı Arasında İşbirliği Protokolünün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Brunei Arasında Ekonomik, Ticaret ve Teknik İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Ekvator Ginesi Arasında Ticari, Ekonomik ve Teknik İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ve Nijerya Arasında Göç Konularına Dair Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Kosova Arasında Diplomatik Misyon ve Konsolosluk Mensuplarının Bakmakla Yükümlü Oldukları Kişilerin Kazanç Getirici Bir İşte Çalışmaları Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ve Uruguay Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı ile Cibuti Cumhuriyeti Milli Eğitim ve Yükseköğretim Bakanlığı Arasında Teknik İşbirliği Anlaşmasında Değişiklik Yapılmasına Dair Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ve Kosta Rika Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Yemen Arasında Gümrük Konularında İşbirliği ve Karşılıklı Yardım Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Endonezya Arasında Deniz Taşımacılığı Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Ekvator Arasında Turizm Alanında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Ekvator Arasında Kültürel ve Eğitsel İşbirliği Çerçeve Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Suudi Arabistan Arasında Gençlik ve Spor Alanında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Hindistan Gençlik Faaliyetleri ve Spor Alanlarında İşbirliği Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Kuveyt Arasında Kültür ve Sanat Alanında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Sırbistan Arasında Gençlik ve Spor Alanında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Gana Arasında Kültür, Eğitim, Bilim, Basın-Yayın, Gençlik ve Spor Alanlarında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı ile Cibuti Cumhuriyeti Milli Eğitim ve Yükseköğretim Bakanlığı Arasında Teknik İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Moldova Arasında Eğitim Alanında İşbirliği Protokolünün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Pakistan Arasında Eğitim Alanında İşbirliği Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile El Salvador Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Belize Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Peru Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Panama Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Almanya Arasında Diplomatik Temsilcilik veya Konsolosluk Mensuplarının Aile Fertlerinin Gelir Getirici İşlerde Çalışmaları Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Tanzanya Arasında Güvenlik İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Cibuti Arasında Kapsamlı İşbirliğine Dair Mutabakat Muhtırasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna İlişkin Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Somali Arasında Güvenlik İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Kültürel İfadelerin Çeşitliliğinin Korunması ve Geliştirilmesi Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Meksika Arasında Örgütlü Suçlar ve Terörizmle Mücadelede İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Meksika Arasında Uyuşturucu ve Psikotrop Maddelerin Yasadışı Uluslararası Ticaretiyle Mücadele Alanında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Guyana Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Tanzanya Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı,   - Türkiye ile Fas Arasında Karayoluyla Uluslararası Yolcu ve Yük Taşınmasına İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı.


"Tarihi rekor kırdık"

Tasarıların kabul edilmesinin ardından söz isteyen AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, "Güzel bir çalışma sergileyen TBMM'ye teşekkür ediyorum. Bugün 41 uluslararası anlaşmayı onaylayarak tarihi rekor kırdık. 41 kere maşallah, tebrik ediyorum." dedi.

Ömer Coşkun'un kızından çarpıcı açıklamaUydu üzerinden yayın yaptığı televizyon kanallarında birçok hastalığa iyi geldiğini iddia ettiği bitkisel ilaçları satmasıyla tanınan ve dün böbrek yetmezliğinden 47 yaşında yaşamını yitiren Dr. Ömer Coşkun’un cenazesi, Adana’da toprağa verildi.

Dr. Ömer Coşkun, bir süredir böbrek yetmezliği nedeniyle ABD'de tedavi görüyordu. Dün Türkiye'ye gelen Dr. Coşkun, rahatsızlanınca kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Bu sabah memleketi Adana'ya getirilen Dr. Coşkun'un cenazesi, yakınlarının katıldığı törenle Kabasakal Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Dr. Coşkun'un doçentliği yabancı dil evraklarında sahtecilik gerekçesiyle elinden alınmıştı. Dr. Coşkun, Adana Tabip Odası'ndan da ceza alınca istifa etmişti.

KIZI KONUŞTU

Cenaze töreninde Dr. Ömer Coşkun'un yakınları güçlükle ayakta durabildi. Ömer Coşkun'un Kızı Fatmanur Coşkun, babasının 5 ay önce Amerika'ya kızı Sümeyra Coşkun'u ziyaret etmek için gittiğini ve orada rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldığını, hastanede de alerjisi olan bir antibiyotiğin verildiğini bu sebeple çoklu organ yetmezliği yaşadığı, en son İstanbul'da ameliyattan sonra hayatını kaybettiğini söyledi.

NATO'dan Rusya'ya sert uyarıNATO Askeri Komite Başkanı Orgeneral Pavel, Rusya'yı, Abhazya ve Güney Osetya'nın bağımsızlığını tanımasından vazgeçmeye çağırdı

NATO Askeri Komite Başkanı Orgeneral Petr Pavel, Rusya'yı, Gürcistan'dan tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Abhazya ve Güney Osetya'yı tanıma kararından vazgeçmeye çağırdı.

Başkent Tiflis'te resmi temaslarda bulunan Pavel'in başkanlığındaki heyet, Gürcistan Savunma Bakanı Levan İzoria ile bir araya geldi.

Savunma Bakanlığında düzenlenen basına kapalı toplantıda taraflar, NATO-Gürcistan ilişkileri, Gürcistan'ın NATO ile entegrasyon süreci, bölgesel gelişmeleri, Karadeniz Bölgesi güvenliği ve NATO-Gürcistan iş birliği ile Gürcistan'ın toprak bütünlüğü konularını ele aldı. Yaklaşık 1 saat süren toplantının ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.

Bakan İzoria, NATO Askeri Komitesi'nin ziyaretiyle, NATO'nun Gürcistan'ın toprak bütünlüğü ve egemenliğine, Gürcistan'ın NATO'yla entegrasyonu sürecine somut destek verdiğini kanıtladığını söyledi.

NATO-Gürcistan ilişkilerinin çok olumlu bir şekilde geliştiğini söyleyen Levan İzoria, vatandaşlarının güvenliği için NATO'yla olan iş birliğini güçlendireceklerini belirtti.

"NATO GÜRCİSTAN'IN ALTYAPISINDAN FAYDALANABİLİR"

İzoria, Karadeniz'in güvenliğiyle ilgili bir soruyu yanıtlarken, Gürcistan olarak NATO'nun Karadeniz'de düzenleyeceği tatbikatlara katılmaya hazır olduklarını ifade etti.

RUSYA'YA GÜRCİSTAN ÇAĞRISI

NATO Askeri Komite Başkanı Pavel ise NATO-Gürcistan iş birliği ve bu yöndeki planlarını değerlendirdiklerini dile getirdi.

NATO olarak Gürcistan'ın toprak bütünlüğü ve egemenliğine somut destek verdiklerini kaydeden Petr Pavel, Gürcistan'ın gelişmesini ve kalkınmasını desteklediklerini söyledi.

Orgeneral Pavel, Rusya'yı, Gürcistan'dan tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Abhazya ve Güney Osetya'yı tanıma kararından vazgeçmesi çağrısında da bulundu.

Tiflis'e 2 günlük resmi ziyarette bulunan Pavel, Gürcistan Cumhurbaşkanı Giorgi Margvelaşvili ve Başbakan Giorgi Kvirikaşvili'yle de bir araya gelecek.

HDP'li vekilden seçmene hakaretHDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, referandumda 'evet' oyu verecek olanlara hakaret etti. HDP'nin 'hayır' kampanyasını başlatmak için İzmir'e giden Önder, 'evet' oyu verenlere 'Mal' diyerek hakaret etti.

"AYIKTIRMAYIN BÖYLE DEVAM ETSİNLER!"
HDP'nin 'hayır' kampanyasını başlatmak için İzmir'e gelen Önder, "Bu referandumda hayır oyu çıkmıştır ama zalimlerin haberi yok, daha mal mal oturuyorlar orada" dedi. HDP anayasa değişikliğinin oylanacağı referandum öncesi 'hayır' kampanyasını İstanbul, İzmir ve Diyarbakır'da aynı anda gerçekleştirdiği programla başlattı. İzmir'de Tepekule Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen programa milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder, Dilan Dirayet Taşdemir, Mizgin Irgat ve Ertuğrul Kürkçü, parti merkez yönetim kurlu üyeleri ve partililer katıldı. Toplantıda konuşan Sırrı Süreyya Önder, "Bu referandumda 'hayır' oyu çıkmıştır ama zalimlerin haberi yok, daha mal mal oturuyorlar orada. Türkiye halklarının en net hayır cevabı tahakkuk etmiştir bunun sesi ayın 16'sında onlara gidecek 16'sına kadar ayıktırmayın böyle devam etsinler" diye konuştu.

ÖCALAN SLOGANLARI ATILDI
HDP'li vekil konuşmasında, "Sayın Öcalan'a saygı ve teşekkürlerimizi göndermek istiyorum. Eminim salon da böyle istiyordur. Bu partinin bütün seçilmişleri sayın öcalan'a, sayın öcalan dediği için onlarca yıl hapisle yargılanıyor. 'Sayın'ı hak edene söylemekten bizi hiç bir şey alı koyamaz hak etmeyene de kurban ederiz." şeklinde konuştu. Sırrı Süreyya Önder'in konuşmasından sonra salonda eli kanlı teröristbaşı Abdullah Öcalan lehinde sloganlar atıldı.

DERVİŞ UĞURLU

FETÖ davasında hüküm: 2 ağırlaştırılmış müebbet!Darbe girişiminde adı "Erzurum Sıkıyönetim Komutanı" olarak geçen Kurmay Albay Murat Koçak ile kırmızı listede yer alan Kurmay Binbaşı Murat Yılmaz'a verilen ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası, Bölge Adliye Mahkemesi'nce onandı.

Darbe girişiminde adı "Erzurum Sıkıyönetim Komutanı" olarak geçen Jandarma Bölge Komutanlığı Kurmay Başkanı Kurmay Albay Murat Koçak ile Bylock kullananlarla ilgili kırmızı listede yer alan Harekat ve Asayiş Şube Müdürü Kurmay Binbaşı Murat Yılmaz'a verilen ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası, Bölge Adliye Mahkemesi'nde (BAM) onandı. Karar Yargıtay tarafından da onanması halinde kesinleşecek.

Darbe girişimin olduğu 15 Temmuz gecesi Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığı Kurmay Başkanı olan Kurmay Albay Murat Koçak ile Jandarma Bölge Komutanlığı'nda görevli Harekat ve Asayiş Şube Müdürü Kurmay Binbaşı Murat Yılmaz gözaltına alındı. Yurtta Sulh Konseyi tarafından gönderilen 'sıkıyönetim direktiflerini' uygulamakta ısrarcı oldukları gerekçesiyle Murat Koçak ile Murat Yılmaz, 17 Temmuz'da tutuklanarak Erzurum H Tipi Cezaevi'ne gönderildi. Murat Koçak ve Murat Yılmaz hakkında Erzurum 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.

Aynı mahkemede 5 Ocak günü karar duruşması görüldü. Mahkeme Murat Koçak ile Murat Yılmaz'ı 'Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs' suçunu işledikleri gerekçesiyle ayrı ayrı ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezasına mahkum etti. Mahkeme, iki subay için de iyi hal indirimi uygulamadı ve tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Verilen karar ile Türkiye'deki ilk darbeci subaylar davası karara bağlanmış oldu.

Erdoğan'dan flaş açıklama: Suriye'de yeni hedefimiz...Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan "El Bab'dan sonraki hedefimiz Münbiç olacak" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dünya kamuoyunun beklediği açıklamayı bugün yaptı. Suriye'deki hedef ve planlara ilişkin konuşan Erdoğan şunları söyledi. "El Bab'dan sornaki hedefimiz Münbiç'tir. Rakka operasyonuna doğru gidilirken bunu ABD ve koalisyonla birlikte yürütmek istiyoruz. El Bab temizlendi. Oraya yerleşmek gibi bir derdimiz yok. Hedefimiz tehditleri durdurmak."

"SURİYE TOPRAKLARINA YERLEŞME DERDİMİZ YOK"

Kaynağında vurma hususunda tüm güvenlik güçlerimiz, silahlı kuvvetlerimiz bu işi başarılı şekilde sürdürüyor. Bunlardan da netice alıyoruz. Bab ve çevresinde yaşananlar konusunda Batı dünyasında kimileri bu işlerden memnuniyet duyuyor kimisi duymuyor. Stratejimizi birilerinin memnuniyetine göre belirleyemeyiz. Yaptığımız iş doğru mu değil mi, biz buna bakarız. Görünen o ki biz 6-7 yıldır bu konuda çok sabırlı davrandık. Kilis olsun Gaziantep ve Şanlıurfa olsun ciddi manada tehditler aldık, vurgunlar yedik. En son Gaziantep'te kına töreninde 56 vatandaşımızın ölümü bizim Cerablus'a girmemizi teşvik etti. Daha sonra Rai'ye girdik böylece devam ettik. Bizim Suriye topraklarına yerleşmek gibi bir derdimiz yok. Bizim hedefimiz, ülkemize yönelik tehditleri durdurmaktır. Bize olan tehdidi durdurmaktır. Bir diğeri de mülteci akınını durdurmaktır. Mülteci akınını durdurmak, mümkünse bize gelmiş olanlardan da geriye dönüşü sağlayabilmektir. Onun için de söylediğimiz şey, terörden arındırılmış güvenli bölgenin inşasıdır. Söylediğim ülkelerle bunu başarabilirsek ve orada uçuşa yasak bölgeyi ilan edebilirsek, o zaman içeride yerleşimi sağladıktan sonra, oraların insanlarından oluşturulacak güvenlik güçleriyle oraların güvenliğini sağladıktan sonra, sıkıntılar zaten minimize olacaktır.

ABD'NİN FETÖ TUTUMU

Bu tür haberleri bizler de duyuyoruz. Pensilvanya'daki çiftliğin macerası malum. Kanada o tür bir başvuruya olumlu cevap verir mi bilmiyorum. Neticede Kanada bizim Pensilvanya ile ilgili düşüncelerimizi biliyor. Bizler gerekli olan bilgileri aktardık. Şu an itibarıyla bu iddiayla ilgili ciddi bir duyum yok. Olursa, kendileriyle de üst düzey görüşürüz. Şu an için gündemde olan sadece Adalet Bakanlığımızın, Dışişleri Bakanlığımızın ve avukat arkadaşlarımızın ABD makamları nezdindeki girişimleridir. Sürekli olarak dosyalar gönderiliyor. Temenni ederiz ki netice almaya başlarız.

"BEN HAYIR DERSEM OYUMUN GİDECEĞİ YER KANDİL'DİR"

Cumhurbaşkanı seçildiğim 10 Ağustosta 14 parti birleşti. Birleşerek bir aday çıkardılar. Bu birleşme ne getirdi malum, yüzde 36 getirdi. O kadar. Biz de yüzde 52 aldık. Şimdi bazı dostlar şunu söylüyor. Şu parti bu parti birleşti bu konuşulmasa diyorlar. Mesela Kandil, 'Oylarımız hayır'dır, hayır verin' diyor.

Bunu bir kenara koyamayız. Bunu masaya yatırmak gerekir. Bir defa şunu bileceğiz: Kişi sevdikleriyle beraberdir. Terör örgütü, bugüne kadar bu ülkede 35 bin insanın canına kıydı. Böyle bir örgüt bu halk oylamasında eğer 'hayır' diyorsa, o zaman bizim de vatandaşlarımızı bilgilendirmemiz lazım. Buna kimler hayır diyor, kimler evet diyor, vatandaşımız bilmeli. Nitekim ben vatandaşımıza, 'Böyle bir yanlışa düşmeyin' diyorum. Ben hayır dersem, oyumun gideceği yer Kandil'dir. Hayır dersem bu ülkede gideceğimiz yer istikrarsızlıktır. Hayır dersem, benim oyumun gideceği yer, güven ortamının ortadan kaybolmasıdır.

"HAYIR ÇUKURDUR"

'Hayır' demek, eşittir çukur; 'Hayır' demek eşittir, o çukurların altında açılan şehirler demektir. Son Mardin operasyonlarında güvenlik teşkilatımızın girdiği evlerin altında açılmış tüneller ve şehirler bulundu; 1500 kişi orada barınabilir diyorlar. 'Hayır' dersen oyun oraya gidiyor. Bunları vatandaşa anlatmayacak mıyız? Bunu halkımızın bilmesi lazım. Yaptığımız budur.

Erdoğan'dan flaş açıklama: Suriye'de yeni hedefimiz...

CHP’li belediyeye FETÖ soruşturması

İçişleri Bakanlığı, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ile belediye başkan yardımcılarının da aralarında olduğu 44 kişi hakkında FETÖ/ PDY soruşturması başlattı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu imzasıyla izin verilen soruşturmanın konusu ise SABAH'ın defalarca gündeme getirdiği FETÖ'nün "Yerel yönetimler imamı" Erkan Karaarslan oldu. CHP'li belediyelerden 4 yılda 1 milyar lira toplayan ve FETÖ'den tutuklu olan Karaarslan'ın son bir yılda Sarıyer Belediyesi'nden de 3 milyon liradan fazla ihale aldığı belirlendi. Soruşturma evrakında Genç'le Karaarslan'ın dostluklarını gösteren fotoğraflar yer alırken, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Karaarslan'ın sahip olduğu danışmanlık şirketi ile belediyenin, ihaleleri sözleşmesiz yaptığı ortaya çıktı. Karaarslan EYÖNTEM danışmanlık şirketinin yüzde yüz, BEKAD, KAMUSİS'in ise yüzde elli hissesine sahipti. Karaarslan'ın baldızı Çiğdem Şanlı ile teyzesinin oğlu Osman Çolak, şirketler adına ihaleye girdi. Şirketlere özel ihaleler verildi.

Demokrasi ayaktaysa milletin sayesindeBaşbakan Yıldırım Uluslararası Demokrasi Kongresi’nde konuştu: Bugün demokrasimiz ayaktaysa, Cumhurbaşkanımız, hükümetimiz ve onun liderliğinde kahramanca direnen milletimiz sayesindedir

Başbakan Binali Yıldırım, Ankara'da düzenlenen "15 Temmuz Darbe Girişimi - Küresel Satranç" temalı Uluslararası Demokrasi Kongresi'nde konuştu. ATO Congresium'da düzenlenen etkinlikte FETÖ'nün 15 Temmuz'daki hain darbe girişimine karşı halkın direnişine işaret eden Yıldırım, "Milletin verdiği bu büyük mücadele, bütün dünya halklarına, bütün insanlığa önemli bir mesajdır. Hiçbir güç, odak milli iradenin, millet iradesinin üstünde değildir" dedi. Yıldırım Cumhurbaşkanlığı sistemini öngören anayasa değişikliği için 16 Nisan'da yapılacak referandumla ilgili olarak da "16 Temmuz sabahı nasıl karanlıktan aydınlığa uyandıysak, bu ülke, bundan böyle 16 Nisan'la birlikte artık bir daha vesayetlerin, demokrasi dışı güçlerin heveslerinin, hayallerinin hayata geçmeyecek şekilde yok olduğu bir günü, bu ülkeye, bu büyük Türkiye'ye inşallah kazandıracağız" mesajını verdi.

15 TEMMUZ UNUTULMAYACAK
Yıldırım, 15 Temmuz'un artık takvimdeki günlerden bir gün değil, "Demokrasi Şehitlerini Anma Günü" olduğunu belirterek, bugün de resmi olarak her yıl şehitlerin anılacağını, gazilerin şükranla yad edileceğini söyledi. Yıldırım, özetle şu ifadeleri kullandı: "Avrupalı dostlarımızın bir kısmı ne yazık ki 15 Temmuz alçak darbe teşebbüsü sonrasında gerektiği gibi dik duramadı, darbeyi açık bir şekilde kınayamadılar, Türkiye ile dayanışma konusunda sınıfta kaldılar. 60'ta da, 71'de de, 80'de de, 28 Şubat'ta da ne yazık ki darbeciler galip geldi ama bu sefer sizin iktidarınızda, AK Parti iktidarında, darbeciler dersini aldı, darbeyi yediler. Halkın gücü tankın gücünü yenmiştir. Millet olarak büyük acılar yaşadık, büyük bedeller ödedik, ekonomik kayıplarımız oldu. Bunları telafi ederiz ama en büyük kaybımız insan kaynağımızdır, insanlarımız hayatını ortaya koydu, hayatlarıyla bir bedel ödeyerek bu belayı defetti."

SURİYELİ KIZ ÇOCUĞUNUN ŞİİRİ BAŞBAKAN'I AĞLATTI MİLLETİMİZ SAYESİNDE
"(Türkiye otoriterleşiyor) diyenlere bu tabloyu iyi okumalarını öneriyorum. Milletin oylarıyla iş başına gelen Cumhurbaşkanı'nı alaşağı etmek isteyenler, insafsızca eleştirenler, verilen bu mesajı, bu kardeşlik ruhunu iyi değerlendirmelidir. Bugün bu ülkede demokrasimiz ayaktaysa, Cumhurbaşkanımız, hükümetimiz ve onun liderliğinde kahramanca direnen milletimiz sayesindedir."

GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
Başbakan Yıldırım, Beştepe'de düzenlenen Uluslararası Ombudsmanlık Sempozyumu'na da katıldı. Halepli kız çocuğu Şeyma İsmail, Türkçe okuduğu "Bayrak" şiiriyle duygulu anlar yaşattı. Yıldırım bu sırada gözyaşlarına hâkim olamadı.



FRANSIZ SENDİKACI COŞKUYLA 'EVET' DEDİ
Kongreye Fransa Hıristiyan İşçileri Sendikası Genel Sekreteri Pierre Jean Coulon'un yaptığı konuşma damgasını vurdu. Coulon "Bazıları Türkiye'nin gerçek, gurur duyulacak bir demokrasi olduğunu anlamıyor. Yakın zamanda Belçika Kralı ile karşılaştığımda ona, 'Türkiye için ne yaptın?' diye sordum. İspanya Başbakanı ile karşılaştığımda aynı soruyu sordum" dedi. Fransız sendikacı sözlerini "Yaşasın Türkiye, yaşasın halkımız. Yaşasın Türk toplumu ile Avrupa arasındaki halkların dostluğu. Terörizme, barbarlığa ölüm. Ve bitirirken, evet evet evet diyorum" diye diye bitirdi.

'COULON HİSLERİMİZE TERCÜMAN OLDU'
Başbakan Yıldırım da, Fransız sendikacının coşkulu konuşması için "Pierre Jean Coulon çok anlamlı bir konuşma yaptı. Kendisine milletim adına teşekkür ediyorum. Hislerimize tercüman oldu. Bizim söyleyemediklerimizi de söyledi. Avrupalı dostlarımızın bir kısmı ne yazık ki o 15 Temmuz alçak darbe teşebbüsü sonrasında gerektiği gibi dik duramadılar. Darbeyi açık bir şekilde kınayamadılar, Türkiye ile dayanışma konusunda sınıfta kaldılar" dedi.