Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'Fırat Kalkanı' açıklaması!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Koalisyon güçleri verdikleri sözleri tutmuyorlar. Verdikleri söz farklıydı, şu anda farklı konumdalar. Öyle olsa da olmasa da biz şu anda yolumuza kararlı şekilde devam ediyoruz. Çıkılan bu yoldan geri dönmemiz mümkün değil" dedi.

Giriş Tarihi: 27.12.2016 20:27 Son Güncelleme Tarihi: 27.12.2016 21:12Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'Fırat Kalkanı' açıklaması!Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Koalisyon güçleri verdikleri sözleri tutmuyorlar. Verdikleri söz farklıydı, şu anda farklı konumdalar. Öyle olsa da olmasa da biz şu anda yolumuza kararlı şekilde devam ediyoruz. Çıkılan bu yoldan geri dönmemiz mümkün değil" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Gine Cumhurbaşkanı Alpha Conde, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda başbaşa ve heyetlerarası görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Türkiye'nin, Afrika'ya sömürgecilerin baktığı gibi bakmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tarih boyunca dayanışmayı ve iş birliğini kendimize rehber edindik. Daha 50-60 yıl öncesine kadar elmas, altın, petrol için Afrika insanının kanını dökmekten çekinmeyenler bugün bize insanlık dersi vermeye cüret ediyor. Kendi kanlı tarihlerine bakmadan ülkemizi insan hakları ve demokrasi üzerinden eleştirmeye çalışıyorlar. Batı başkentlerinin şık kaldırımlarının altında Afrikalı kardeşlerimizin kanı ve gözyaşı vardır. Maalesef kıta ülkeleri bugün dahi sömürgecilerin işledikleri suçların, geride bıraktıkları sistemin sıkıntılarıyla yüzleşmektedir. Afrika'nın kara gün dostu olarak ilişkilerimizi derinleştirmek istiyoruz" diye konuştu.

"ÇIKILAN BU YOLDAN GERİ DÖNMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL"

Suriye'de devam eden Fırat Kalkanı Harekatı'na koalisyonun hava desteği vermemesini ve bu konuya ilişkin hükümetten yapılan açıklamaları nasıl değerlendirdiği sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: "DEAŞ terör örgütünü biz El Bab'da şu anda dört bir taraftan kuşatmış vaziyetteyiz. Koalisyon güçleri verdikleri sözleri tutmuyorlar. Verdikleri söz farklıydı, şu anda farklı konumdalar. Öyle olsa da olmasa da biz şu anda yolumuza kararlı şekilde devam ediyoruz. Çıkılan bu yoldan geri dönmemiz mümkün değil. Rakka'dan geliyormuş, gelmiyormuş. Bütün bu olaylar bir stratejidir. Unutmayın stratejinin içinde taktikleri de vardır. Stratejinin gerekleri de yapılır. Bütün taktikler de değerlendirilir. Ona göre bu adımlar atılır. Koalisyon güçlerinin başında söyledikleri şuydu. 'DEAŞ terör örgütüne karşı bütün mücadelemizi sonuna kadar vereceğiz' diyorlardı. Hatta bizi de DEAŞ'a destek vermekle suçluyorlardı. Şimdi hepsi ortadan kayboldu. Tam aksine terör örgütüne DEAŞ da dahil olmak üzere PYD/YPG bunlara destek veriyorlar. Hepsinin tescilli olarak, resimle, fotoğrafla, video kayıtlarıyla elimizde belgeleri var"

Fırat Kalkanı Harekatı'nın devam edeceğini vurgulayan Erdoğan, "Kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz. Şehitlerimiz var, canımız acıyor. Ama geri dönemeyiz artık. Biz terörden arındırılmış güvenli bölge ilkesini tahakkuk ettireceğiz. 'Devlet nerede, hükümet nerede' dedirtmemek için hükümet olarak, devlet olarak ne gerekiyorsa onu yapacağız. Şu anda El Bab'da güvenlik güçlerimiz mücadelesini sürdürüyor. Sürdürmeye de devam edecek" dedi.

Ankara ve Moskova'nın Suriye'de ülke genelinde ilan edilecek bir ateşkes için yürütmesi planlanan Astana sürecinden bir ateşkesin çıkıp çıkmayacağı konusundaki görüşleri sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Cenevre maalesef boş çıktı. Kaç toplantı yapıldıysa hiçbir netice alınmadı ve sonunda Sayın Putin ile yaptığım görüşmede Sayın Putin bize Astana'yı teklif etti; ama bu Astana Zirvesi'ne eğer terör örgütleri davet edilecek olursa buna biz sıcak bakmayız. Şu anda bu işler Dışişleri Bakanları seviyesinde yürütülüyor. Ama daha sonraki seviyede işin hakkı veriliyorsa, doğru yürüyorsa tabi ki bunu yine liderler seviyesinde de görüşmek suretiyle adımlar atılır; ama bu liderler seviyesinde de kimler katılacak o da önemli. Terör örgütleri kesinlikle buna katılmayacak. Terör örgütleri katılmadan bu görüşmeler başlayıp, bunu eğer bir yere kavuşturabilirsek bizleri mutlu edecektir. İlk etapta ılımlı muhalifler gibi bunun yanında İran, Rusya, Türkiye gibi katılması halinde Suudi Arabistan, Katar gibi ülkelerin burada yer alması bizim temennimizdir"

Ortak basın toplantısında Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar;

Gine'de bulunan okullar Türkiye Maarif Vakfına devredildi. Ortak gayretimizle inşallah FETÖ de tarihin çöp sepetine atılacaktır.

Biz Afrika'ya asla emperyalistlerin, sömürgecilerin baktığı gibi bakmadık, dayanışmayı kendimize rehber edindik. Batı başkentlerinin şık kaldırımlarının altında Afrikalı kardeşlerimizin kanı ve gözyaşı vardır.

Potansiyelimiz aslında çok yüksektir. Biz yatırımcılarımızı bu potansiyeli değerlendirmeye davet ediyoruz. Bu vesile ile THY'nin ilk uçuşunun 30 Ocak 2017 tarihinde olacağını sizlere bu akşam müjdelemiş olayım. İnşallah gönül bağlarımızla ekonomik ilişkilerimiz ile bu uçuşlar ile daha da pekişecek ve gelişecektir.

Bizi DEAŞ'a destek vermekle suçlayan koalisyon güçleri şimdi kayboldu. Asıl onlar terör örgütlerine destek oluyor. Ayrıca koalisyon güçleri maalesef verdikleri sözü tutmuyor. Biz yolumuza kararlı bir şekilde devam ediyoruz. Artık geri dönemeyiz. Çünkü biz terörden arındırılmış güvenli bölge ilkesini tahakkuk ettireceğiz. Bu zirveye terör örgütleri davet edilecek olursa, biz buna sıcak bakmayız.

Gine'yi ziyaretim sırasında ticaretten turizme enrejiden askeri işbirliğine kadar pek çok alanda 9 anlaşma imzalamıştık. Biraz önceki anlaşmalarla da Türkiye Gine arasındaki ahdi zemin büyük ölçüde sağlanacaktır. 50 Otobüs sözü vermiştik 30'u şu anda orada hizmet veriyor. 20 Otobüs de bir kaç hafta içinde tamir bakım her şeyleri yapılmak suretiyle Gine'ye gönderilecektir. Onun da müjdesini kendisine ayrıca verdim.

Sömürgecilere sakın madenlerinizi kaptırmayın. Ülke ismi vermeyeceğim, nasıl sömürdükleri, vampirleri nasıl indirdiklerini biliyorum.

Cumhurbaşkanı Conde'nin gönlümüzde ayrı bir yeri var. 15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında bizi ilk arayanlardan ve süreci takip edenlerden oldu. Sayın Cumhurbaşkanı darbe teşebbüsünün hemen ardından ülkesindeki FETÖ'ye ait kurumlara karşı harekete geçti. Gine'deki okullar Türkiye Muarif Vakfı'na devredildi. Ben Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu tutumunun diğer ülkelere de örnek olmasını diliyorum. Bu terör örgütünü hep birlikte inşallah tasfiye edeceğiz. Örgütün maskelemeye çalıştığı niyetini daha iyi görmeye başladılar. Masumların kanını döken bu örgüt hiç bir zaman başarılı olmadı olamaz. İnşallah FETÖ'de tarihin çöp sepetine atılacaktır.

Türkiye hükümetini bize göstermiş oldukları misafirperverliklerinden dolayı teşekkür ederek başlamak istiyorum. Türkiye çok büyük ve çok büyük tarihi olan bir ülke. Türkiye emperyalist güçler ile karşı karşıya kaldı, Türkiye'yi bölmek isteyen güçler söz konusu oldu. Türkiye Mustafa Kemal Atatürk sayesinde bu Sevr Anlaşması'nın tekrar edilmesi ile bugünkü Türkiye kuruldu. Adnan Menderes zamanında Türkiye çok gelişti fakat maalesef çeşitli askeri darbeler Türkiye'yi 25 yıl geriye götürdü. Ancak bu 15 yılda Türkiye çok saygı gören bir ülke haline geldi yeniden. Biz Türkiye'yi Afrika'ya tanıtmak istiyoruz. Türkiye'den öğreneceğimiz çok şey var.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Sayın Cumhurbaşkanı FETÖ'ye ait kurumlara karşı harekete geçti. Gine'de bulunan okullar kıymetli dostumun desteğiyle Türkiye Maarif Vakfı'na devredildi. Şu an okullarımız Maarif Vakfı'mız tarafından idare ediliyor. Ben Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu kararlı tutumunun diğer ülkelere de örnek olmasını özellikle diliyorum" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan''FETÖ'ye karşı harekete geçti.''
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Gine Cumhurbaşkanı Alpha Conde ile ortak basın toplantısı düzenledi. Gine ile Türkiye arasında birçok alanda anlaşmaların imzalanmasının ardından gerçekleştirilen toplantıda konuşan Erdoğan, "Sömürmeyi değil beraber kazanmayı ilke edinen Türk yatırım modelinin Gine'de meyvelerini vereceğine inanıyorum. Gine ile tarım enerji ve ulaşım alanlarında işbirliği potansiyelimiz aslında çok yüksek. Biz yatırımcılarımızı bu potansiyeli değerlendirmeye davet ediyoruz. Bu vesileyle Türk Hava Yolları'nın Konakri'ye ilk uçuşunun 30 Ocak 2017 tarihinde olacağını sizlere bu akşam müjdelemiş olayım" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Conde'nin gönlünde ayrı bir yeri olduğunu söyleyen Erdoğan, Conde'nin 15 Temmuz'da Türkiye'yi ilk arayanlardan ve süreci takip edenlerden olduğunu hatırlatarak, "Sayın Cumhurbaşkanı darbe teşebbüsünün hemen ardından ülkesindeki FETÖ'ye ait kurumlara karşı harekete geçti. Gine'de bulunan okullar kıymetli dostumun desteğiyle Türkiye Maarif Vakfı'na devredildi. Şu an okullarımız Maarif Vakfı'mız tarafından idare ediliyor. Ben Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu kararlı tutumunun diğer ülkelere de örnek olmasını özellikle diliyorum. Kırk yıldır eğitim-hizmet-himmet diyerek milletin malını, evlatlarını gasp eden bu terör örgütünü hep birlikte tasfiye edeceğiz. Afrikalı dostlarımızla bilhassa 15 Temmuz sonrası örgütün maskelemeye çalıştığı niyetini daha açık görmeye başladılar. Masumların kanını döken hiçbir örgüt bu güne kadar başarılı olmadı, olamaz. FETÖ'de ortak gayretlerimizle tarihin çöp sepetine atılacaktır" şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan''Kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz''

"BATI BAŞKENTLERİNİN ŞIK KALDIRIMLARININ ALTINDA AFRİKALI KARDEŞLERİMİZİN KANI VE GÖZYAŞI VARDIR"

"Kıtada bin yılın üzerinde tarihi geçmişimiz olmasına rağmen en küçük bir lekemiz yoktur" diyen Erdoğan, Afrika'ya emperyalistlerin, sömürgecilerin baktığı gibi bakmadıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Tarih boyunca dayanışmayı ve işbirliğini kendimize rehber edindik. Zaman zaman kıtanın farklı ülkelerine gittiğimizde ecdadımızın geride bıraktığı eşsiz ve temiz mirasa şahit oluyoruz. Güney Afrika'dan Harar'a, Agadez'den Nijerya'ya, Sudan'dan Libya'ya kadar birçok ülkede acıyı ve sömürüyü değil ata yadigarı camileri, medreseleri, külliyeleri görüyoruz. Daha 50-60 yıl öncesine kadar elmas, altın, petrol için Afrika insanını kanını dökmekten çekinmeyenler bugün bize insanlık dersi vermeye cüret ediyorlar. Kendi kanlı tarihlerine bakmadan, bir gün olsun bu utanç verici mirasla hesaplaşmadan, ülkemizi insan hakları ve demokrasi üzerinden eleştirmeye çalışıyorlar. Daha önce de ifade ettim bugün bir kez daha altını çiziyorum, batı başkentlerinin şık kaldırımlarının altında Afrikalı kardeşlerimizin kanı ve gözyaşı vardır. Maalesef kıta ülkeleri bugün dahi sömürgecilerin işlediği suçların geride bıraktıkları sistemin sıkıntılarıyla yüzleşmektedir. Aradan geçen onca süreye rağmen Afrika ülkeleri halen ekonomik, siyasi ve sosyal alanda zincirlerini kırmaya çalışıyor. Biz Afrika'nın kara gün dostu olarak, ilişkilerimizi kazan-kazan ve saygı temelinde derinleştirmek istiyoruz. son 14 yılda bu noktada çok mesafe kaydetti. Afrikalı kardeşlerimiz de tüm alanlarda kendilerine uzattığımız eli havada koymadı, koymuyorlar."

"TEK BİR ELLE BOA YILANI SARILMAZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tek bir elle boa yılanı sarılmaz" şeklindeki Afrika atasözünü hatırlatarak, El ele omuz omuza verdiğimizde çok daha büyük başarılara imza atacağımıza eminim" dedi. Erdoğan Haziran ayında Uganda'ya yaptığı ziyarette Ugandalı mevkidaşı Yoweri Museveni ile gerçekleştirdiği ortak basın toplantısında ise bir Uganda atasözü olan "Eti çiğneyebilen dişler, birlikte olan dişlerdir" sözünü söylemişti.

TBMM Anayasa Komisyonunda, AK Parti'nin anayasa değişiklik teklifinin, milletvekili seçilebilme yaşının 25'ten 18'e indirilmesini öngören 3. maddesi kabul edildi.

Uşak Emniyet Müdürlüğü Uyuşturucu İle Mücadele Şubesi ekipleri, doğu illerinden minibüsle İzmir'e uyuşturucu sevk edileceği ihbarı üzerine harekete geçti. Bu sabah Ankara- Uşak karayolu Uşak Şeker Fabrikası Kavşağı'nda önlem alan polis, takibe aldığı minibüsü durdurdu.
Uyuşturucu operasyonları için eğitilen polis köpeği 'Tora' ile yapılan aramada aracın yakıt deposuna gizlenen 20 paket içinde 14 kile 300 gram esrar ele geçirildi. Gözaltına alınan ve sorgularının ardından adliyeye sevk edilen 4 şüpheliden 30 yaşındaki M.Y. ve 26 yaşındaki G.D. tutuklanırken, 19 yaşındaki B.K. ve 36 yaşındaki N.D. adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) destekli Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) birliklerinin Halep'in kuzeydoğusundaki Bab ilçesine yönelik operasyonu devam ediyor.

Terör örgütü DEAŞ, bölgede muhaliflerin ilerleyişini engellemek için yollara mayın ve patlayıcılar yerleştirirken, sivillerin kentten kaçmasının önüne geçmek için ise tarım arazileri ile zeytin bahçelerinin arasında patlayıcı ve mayınlar döşemiş durumda.

BİNLERCE PATLAYICI VE MAYIN TEK TEK TEMİZLENİYOR

ÖSO bünyesinde kurulan bomba imha birimindeki uzmanlar, DEAŞ'ın Bab çevresine döşediği binlerce patlayıcı ve mayınları temizleyerek ilçeye yaklaşıyor.

ÖSO'ya bağlı Mutasım birliğinin bomba imha uzmanı Hüseyin Raşid, AA muhabirine yaptığı açıklamada, söz konusu birimin yeni kurulduğunu söyledi.

DEAŞ ÇEKİLDİĞİ EVLERE VE ARAZİLERE MAYIN VE PATLAYICI YERLEŞTİRMİŞ

Birimin, terör örgütü DEAŞ'ın bölgeye döşediği mayın ve patlayıcıları bulup imha etmek amacıyla kurulduğunu ifade eden Raşid, "DEAŞ çekildiği yerlerdeki evlere, tarım arazilerine ve bahçelere mayın ve patlayıcılar yerleştirmişti. Örgütün yerleştirdiği patlayıcılardan siviller zarar görüyor. Cerablus'a operasyon düzenlendiği günden bu yana sadece birliğimiz 5 binden fazla mayın ve patlayıcı imha etti" dedi.

ÜÇ ÇEŞİT PATLAYICI VAR

"DEAŞ bölgeye üç çeşit patlayıcı yerleştirdi. Biri uzaktan kumandalı patlayıcılar, ikincisi hassas titreşime bağlı veya basmalı patlayıcılar, üçüncüsü ise uzun kablolara bağlı tahrip gücü yüksek patlayıcılardır. Bölgede en çok işimizi zorlaştıranlar hassas patlayıcılar. Örgüt bu patlayıcılara bir düzenek değil birkaç düzenek bağlamış. Biz birinci düzeneği kesip topraktan çıkardığımızda patlayıcı infilak ediyor." ifadelerini kullanan Raşid, yaptığı işi İdlib'te uzmanlardan eğitim alarak öğrendiğini belirtti.

ÖRGÜT BAB'DA TUZAK PATLAYICILAR KULLANIYOR

"Örgütün Bab çevresine yerleştirdiği patlayıcıları imha ederek ÖSO'ya yardım ediyorum. Edindiğim tecrübeyle yerlere döşenen patlayıcılardan bomba yüklü araçlara kadar artık her türlü bombayı imha edebiliyorum. Mare çevresindeki 20'den fazla tarlayı patlayıcılardan temizledik. Ahterin, Türkmen Barik, Şimerin ve Sindif'te de öyle. En çok patlayıcı ve mayını Şimerin'de imha ettik" diye konuşan Raşid, örgütün Bab'ta tuzak patlayıcılar kullandığını dile getirdi.

5 BİNDEN FAZLA PATLAYICI İMHA EDİLDİ

Raşid, "Tuzak patlayıcılar sivil hayatta kullandığımız eşyalardan, mesela alüminyum. DEAŞ, alüminyumu eriterek patlayıcılarda kullanıyor. Örgütün kontrolündeki bölgelere bazı maddelerin geçişi yasaklandığında DEAŞ Tedmur'da ele geçirdiği maddeleri patlayıcılara dönüştürerek bu bölgede kullanmaya başladı. Sivillerin evlerinden tarım arazileri, zeytin bahçeleri ile yol kenarına döşenen 5 binden fazla mayın ve patlayıcı etkisiz hale getirildi." ifadelerini kullandı.

BÖLGEDE 15-20 TARLA HALA MAYINLI

Mutasım birliğinin diğer bomba uzmanlarından Kasım Nasır da ''Terör örgütü DEAŞ'ın Mari ilçesi ile buğday ambarları çevresinde döşediği mayınları etkisiz hale getirdik. Bölgede 15-20 tarla hala mayınlı. Bu mayınları da en kısa sürede etkisiz hale getireceğiz.'' şeklinde konuştu.

DEAŞ KENDİ FİKRİNDE OLMAYAN HERKESİ HEDEF ALIYOR

Bir diğer bomba imha uzmanı Mahmud Şakir de DEAŞ'ın muhalif, sivil ayrımı yapmadan bölgede kendi fikrinde olmayan herkesi hedef aldığını belirtti.

Şakir, "ÖSO'nun örgütten kurtardığı köylerde sivillerin evlerine yerleştirdiği patlayıcıları bulup imha ediyoruz. Şimdi ise bomba yüklü bir aracın içindeki bombaları etkisiz hale getirmeye çalışacağız." ifadelerini kullandı.

15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'a yazılı soru gönderecek. İktidar ve muhalefet partilerinin milletvekilleri tarafından Akar'a yazılı soru gönderileceği belirtildi.

Edinilen bilgilere göre, Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında 14 şahıs hakkında yakalama kararı çıkarıldığı belirtildi. Karar üzerine harekete geçen İl Emniyet Müdürlüğüne bağlı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Şube Müdürlüğü (KOM) ekipleri tarafından operasyon başlatıldı. Operasyonda AKÜ Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İbrahim Erol ile birlikte AKÜ'de görevli personellerinde arasında bulunduğu 11 kişinin yakalandığı 3 kişinin ise yakalama çalışmalarının devam ettiği aktarıldı.

Öte yandan, Prof. Dr. Erol'un evinde gözaltına alındığı bildirildi. Gözaltına alınan şahısların emniyetteki işlemlerinin devam ettiği bildirildi.

Yedek vekillik düzenlemesi kaldırılacak.

Akşam saatlerinde meydana gelen saldırıda yaralanan bir uzman çavuş, hastaneye kaldırılarak tedaviye alındı. Güvenlik güçleri saldırının meydana geldiği bölgede operasyon başlattı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 102. Dönem Kaymakamlık Kursunu bitiren kaymakamların görev yerlerinin belirleneceği Gölbaşı'ndaki Vali Galip Demirel Vilayetler Evi'nde düzenlenen törene katıldı.

Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler, İçişleri Bakan Yardımcısı Sebahattin Öztürk, eski bakanlardan Muammer Güler, Vecdi Gönül ve Abdülkadir Aksu ile göreve yeni başlayacak kaymakamlar ve ailelerinin de hazır bulunduğu törenin açılışında 15 Temmuz darbe girişimi sinevizyonla anlatıldı.

Törende konuşan İçişleri Bakanı Soylu, 2002'den bu yana ciddi bir gelişme ve kalkınma hamlesi ortaya koyan Türkiye'nin, Orta Doğu coğrafyasında, 21.yüzyılın bu karanlık yüzüyle komşu olarak, dramların hemen hepsiyle yüzleşip, belli oranda etkilendiğini ifade etti.

Soylu, PKK, KCK, FETÖ, DEAŞ ve YPG'nin destek aldığı küresel güç odakları ile birlikte hareket ederek "Türkiye'ye diz çöktürmeye" çalıştıklarını ancak başarılı olamadıklarını söyledi.

SOYLU GENÇ KAYMAKAMLARA TAVSİYELERDE BULUNDU

Kura törenine katılan genç kaymakamlara atandıkları yerleri daha müreffeh bir yer haline getirmeleri tavsiyesinde bulunan Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Nasıl bir devletin memuru olduğunuzu, bu devletin nelerle karşı karşıya olduğunu bilin diye bunları anlatıyorum. Bazen gerçek, o kadar yalın ve çıplaktır ki gerçeğin o olduğuna ihtimal vermeyiz. 'Yok canim, bu kadar da basit olamaz' deriz ve geçeriz. Türkiye ile ilgili küresel gerçek şudur, Türkiye, dünyanın en kilit toprak parçası üzerindedir ve burada güçlü bir Türkiye istenmemektedir. Mesele bu kadar açık ve nettir. Hatta sadece Türkiye değil, Orta Doğu'da istemiyorlar. Barışa yönelik bir ittifakı da istemiyorlar. İstemeyen kim? Buna ister 'Batı' deyin, ister 'küresel güç merkezleri' deyin, ne derseniz deyin. Ancak böyle bir irade var. Bakin Rusya ile ilişkilerimizi düzelttik, bunları gizli kapaklı kapıların ardında gerçekleştirmedik. bundan rahatsız olanlar ortaya çıktı. Batı basını homurdanıyor, 'Türkiye yüzünü doğuya mı çevirdi' yorumları yapılıyor. Türkiye, avantajları olan bir ülkedir. Türkiye, yüzünü ne yana çevirirse çevirsin fırsatları olan bir ülkedir."

Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında El Bab'da terör örgütü DEAŞ'a ait 158 hedef imha edildi, 13 terörist etkisiz hale getirildi.

Türk Silahlı Kuvvetlerinden (TSK) yapılan bilgilendirmeye göre, DEAŞ başta olmak üzere terör örgütlerinin oluşturduğu tehdidi bertaraf ederek, hudut güvenliğini artırmak ve koalisyon güçlerine destek vermek için Suriye'nin kuzeyine yönelik 24 Ağustos'ta başlatılan harekat sürüyor.

Harekatın 126. gününde, muhalif unsurlardan oluşan özel görev kuvvet gruplarınca, havadan ve karadan sağlanan yoğun ateş desteğiyle El Bab'ın ele geçirilmesine yönelik çalışmalar sürdürüldü.

2 MUHALİF ŞEHİT OLDU, BİR MUHALİF YARALANDI

Çatışmalarda 2 muhalif şehit oldu, bir muhalif yaralandı, 13 DEAŞ'lı terörist ise etkisiz hale getirildi.

Harekatta, hedef tespit vasıtalarıyla tespit edilen terör örgütü DEAŞ'a ait 158 hedef, ateş destek vasıtalarıyla ateş altına alındı. Teröristlerce kullanılan barınma yerleri, savunma mevzileri, komuta kontrol tesisleri, silah ve araçların bir bölümü imha edildi, bir kısmı ise kullanılamaz hale getirildi.

DEAŞ'IN TUZAKLARI İMHA EDİLDİ

Ayrıca yapılan atışlarla TSK unsurlarının ilerleyişine engel olan terör örgütü DEAŞ'a ait silah mevzileri baskı altında tutuldu.

Terör örgütü DEAŞ'tan temizlenen bölgelerde muhaliflere destek sağlayan patlayıcı madde tespit ve imha timlerince, harekatın başından bugüne, çoğu tuzaklanmış 2 bin 387 el yapımı patlayıcı ile 42 mayın etkisiz hale getirildi.

Trump, Twitter hesabından yaptığı açıklamada BM'yi eleştirdi.

"BM, büyük bir potansiyele sahip olmasına rağmen şu an sadece insanların bir araya gelerek konuşup iyi vakit geçirdiği bir kulüp, çok üzücü." mesajını paylaşan Trump'ın bu açıklamasını, BM Güvenlik Konseyinde İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarındaki yasa dışı yerleşim birimlerine son vermesini talep eden kararın kabul edilmesinin ardından yapması dikkati çekti.

Donald Trump, daha önce de BM Güvenlik Konseyindeki İsrail kararının veto edilmesi çağrısında bulunmuş, ABD'nin çekimser kalmasıyla kararın kabul edilmesinin ardından yaptığı açıklamada ise "BM'ye gelince, 20 Ocak'tan sonra işler farklı olacak." ifadesini kullanmıştı.

TRUMP'TAN OBAMA'YA CEVAP

Trump, görevinin sona ermesine sayılı günler kalan Başkan Barack Obama'nın 8 Kasım'daki başkanlık seçimlerine katılabilmesi halinde kendisi karşısındaki şansına ilişkin, "Bu yıl yarışabilsem seçimleri kazanabilirdim." açıklamasına da yine Twitter'dan yanıt verdi.

Obama'nın bu açıklaması üzerine Trump, "Başkan Obama, bana karşı galip gelebileceğini düşündüğünü söyledi. Öyle diyebilir ama bence hiçbir şekilde (kazanamazdı). İşsizlik, DEAŞ, Obamacare." mesajını paylaştı.

15 Temmuz darbe girişimi sırasında Yalova'da bulunan, darbeye destek olmak için İstanbul'a yola çıkan fakat halk tarafından etkisiz hale getirilen Hava Harp Okulu öğrencilerini kapsayan darbe iddianamesi tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 180 sayfa iddianamede, 75 şüpheli darbeci asker hakkında 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 10'ar yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Fetullahçı Terör Örgütü tarafından gerçekleştirilen 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Yalova Hava Meydan Komutanlığından darbeye destek amacıyla yola çıkan ve İstanbul'a varınca trafiğin sıkışması ardından halk taraf durdurulan 75 darbeci asker hakkında dava açıldı.

Başsavcı Vekili İsmail Uçar yönetimindeki İstanbul Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcıları Bülent Başar ve Hikmet Pak tarafından olayla ilgili 180 sayfalık iddianame hazırlandı.

İddianamede, Yeşilköy Hava Harp Okulunda görevli olan ve Tatbiki Eğitim Kampı için Yalova Hava Meydan Komutanlığında bulunan 75 darbeci askerin, 15 Temmuz gecesi 23:45 - 00.07 sıralarında Yalova'dan İstanbul' a doğru yola çıktığı fakat ilerleyen saatlerde FSM Köprüsü Kavacıkmevkii yakınlarında trafik yoğunluğunun artması üzerine askerlerin sivil halk tarafından durdurulduğu anlatıldı.

Sivil vatandaşların uyarısına rağmen askerlerin sabah saatlerine kadar otobüslerden inip eylemlerini sonlandırmadıkları ve 16Temmuz saat 08.00 sıralarında darbe girişiminin başarısız olduğunu öğrenmeleri üzerine polis ekiplerine teslim oldukları kaydedildi.

ÖĞRENCİLER FETÖ ÜYESİ

75 şüpheli askerden 69'unun tutuklu öğrenci olduğu ve darbeye destek amacıyla İstanbul iline intikal ettirilecek Hava Harp Okulu öğrencilerinin isimlerinin önceden belirlenip listelendiği, her komutanın kendi sorumluluğu altındaki öğrencileri yakından tanıdığı kaydedildi. İsimleri hazırlanan listede yazılı bulunan 69 öğrencinin "FETÖ Silahlı Terör Örgütünün Üyesi" oldukları iddia edildi. Darbeci askerler hakkında, Anayasayı ihlal, Yasama organına karşı suç, Hükûmete karşı suç ve Silahlı terör örgütüne üye olmak suçları kapsamında 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 10'ar yıla kadar hapis cezası istendi.

6. İDDİANAME ONAYLANDI

İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili İsmail Uçar tarafından onaylanan iddianame İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi'ne düştü. Bu iddianame İstanbul'daki darbeci askere yönelik hazırlanan 6. iddianame oldu.

İŞTE İSTENEN CEZALAR

Anayasayı ihlal

Madde 309- (1) Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya ve ya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs edenler ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılırlar.

Yasama organına karşı suç

Madde 311- (1) Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya Türkiye BüyükMillet Meclisinin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs edenler ağırlaştırılmış müebbet hapiscezasıyla cezalandırılırlar.

Hükûmete karşı suç

Madde 312- (1) Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini ortadan kaldırmaya veya görevleriniyapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs eden kimseye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilir.

Silâhlı örgüt

Madde 314- (2)Silahlı terör örgüte üye olanlara, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası verilir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz gün Ilgaz Tüneli açılışına telekonferansla bağlanarak bir konuşma yaptı. Erdoğan konuşmasının ardından Ilgaz Tüneli açılışını da önüne kurulan ekrandan canlı yayında takip etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın görüntüleri izlerken, "Nereden nereye" dediği görüldü.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Ilgaz Tüneli'nin açılışını böyle izledi

Akıllı telefon uygulaması üzerinden araç çağırma hizmeti veren ve bir süredir İstanbul'da da faaliyette olan ABD'li Uber şirketine kesilen ceza, sistemin sorgulanmasına yol açtı. Şirket, yasal mevzuata uygun çalıştıklarını ileri sürerken, Emniyet Genel Müdürlüğü, Uber'le ilgili tüm illere talimat göndererek "korsan taşımacılık" yapmak suçundan ceza kesilmesini istedi. Talimata göre, yolcu taşıdığı tespit edilen Uber sürücüsü araç sahibi değilse sadece ceza kesilecek. Ceza, ilk yakalamada 2 bin 532, ikincide ise 4 bin 220 TL'ye çıkıyor. Eğer yolcuyu taşıyan sürücü araç sahibi ise trafik cezası dışında araç 60 gün bağlanacak.

Ayrıca yolculara da 281 lira ceza kesilecek. 12 Aralık'ta gönderilen talimatta, sahibinin kullanmadığı araçların bağlanmaması gerektiği belirtildi ve Anayasa Mahkemesi'nin 11 Eylül 2014 tarih ve 2014/52 sayılı kararı gösterildi. 12 Aralık'tan önceki uygulamada, yolcu taşıdığı tespit edilen Uber araçları, sürücünün kim olduğu gözetilmeksizin 60 gün bağlanıyordu.

TAKSİCİLER RAHATSIZ

Emniyet yetkilileri, Uber sistemi ile çalışan araçların 'tarifeli yolcu taşıma" yetkisinin bulunmadığını, bu yöntemin korsan taksicilik alanına girdiğini belirtti. Yetkililer, belediye sınırları içinde tarifeli yolcu taşımacılığının sadece, ticari taksi, M plakalı minibüs, halk otobüsü ve belediye otobüslerine ait olduğunu kaydetti. İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Yahya Uğur, taksicilerin bu uygulamadan rahatsız olduğunu belirterek şu bilgileri verdi: "Taksiciler plaka alıp vergi ödüyor. Uygulamanın hesapları Hollanda bankalarıyla çalıştığı için hiçbir şekilde vergi ödenmiyor.

1 CEZA KESİLDİ UBER KARŞILADI

Geçtiğimiz hafta trafik ekipleri, Uber'in 'UberXL' aracını bağladı ve araçtaki yolculara 281 TL ceza kesti. Cezanın Uber tarafından karşılandığı belirtiliyor. (Habertürk)

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının FETÖ/PDY soruşturması kapsamında, Muğla Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ve Marmaris Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Büro Amirliği ekipleri, Güney Görev Grup Komutanlığında görevli Yüzbaşı K.S.K. (35) ile Kurmay Binbaşı Y.R'nin (38) evlerinde arama yaptı.

Operasyon kapsamında gözaltına alınan K.S.K. ve Y.R'nin, Marmaris'teki işlemlerinin ardından, İstanbul'a gönderileceği öğrenildi.

Genelkurmay Başkanı Akar'ın dayısı Rıza Maraşlıoğlu 82 yaşında hayatını kaybetti. Maraşlıoğlu'nun cenaze namazı Cami Kebir'de ikindi namazını müteakiben kılınırken, Orgeneral Akar, dayısını son yolculuğunda yalnız bırakmadı. Cenaze namazının kılındığı camiye gelen Akar, burada taziyeleri kabul etti. Maraşlıoğlu'nun cenazesi İl Müftüsü Şahin Güven'in kıldırdığı namazın ardından şehir mezarlığına defnedildi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ı acı gününde, Vali Süleyman Kamçı, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, ilçe belediye başkanları yalnız bırakmadı.

15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'a yazılı soru gönderecek.

15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'a yazılı soru gönderecek. İktidar ve muhalefet partilerinin milletvekilleri tarafından Akar'a yazılı soru gönderileceği belirtildi.

Suriye'de yürütülen 'Fırat Kalkanı Harekatı'nın en kritik aşaması olan El Bab'da TSK ve ÖSO'nun ilerleyişi sürüyor. Geçtiğimiz gün El Bab'ın hakim tepesini ele geçiren birlikler takviye komandoların da bölgeye ulaşmasıyla DEAŞ'ı adım adım bitirme harekatına başladı.

SOKAKLAR TEMİZLENİYOR

El Bab'ın girişini kuşatan TSK ve ÖSO, bundan sonra tıpkı Sur ve Nusaybin'deki gibi sokak sokak temizlik yapacak. El Bab'da PKK'nın hendek kazdığı ilçelerde uyguladığı taktiğin benzerini uygulayan DEAŞ terk ettiği yerlere EYP döşüyor, öldürülen teröristlerin üzerine de bomba düzeneği yerleştiriyor. Daha önceden deneyimi olan komandolar bu tuzakları tek tek imha ediyor. TSK sivillerin zarar görmemesi için gereken hassasiyetin gösterildiğini belirtti.

TERÖRİSTLERİN KÖKÜ KAZINMIŞTI

Terör örgütü PKK'nın hendek kazdığı Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 103 gün süren operasyonlarda 271 PKK'lı etkisiz hale getirilmiş, toplam 359 el yapımı patlayıcının imha edilmişti. Nusaybin'de ise 81 günde tamamlanan operasyonda 495 terörist etkisiz hale getirilmiş, 508 barikat kaldırılmış, 52 çukur kapatılmış, 1213 el yapımı patlayıcı (EYP) imha edilmişti. (Akşam)

İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nün Sarallar ve Şahinler olarak bilinen suç örgütüne düzenlediği operasyonda gözaltına alınanların sayısı 45 oldu.

Gözaltına alınanlar arasında Sarallar grubunun liderlerinden Burhanettin Saral'ın da olduğu öğrenildi. Saralların diğer 'önemli ismi' Alattin Saral ile Şahinler grubunun lideri Sedat Şahin hakkında da yakalama kararı olduğu bildirildi.