Başbakan Binali Yıldırım: Türkiye 5G'nin üreticisi olacak
Ak Parti TBMM Grup toplantısında konuşan Başbakan Binali Yıldırım, "2017 baharında Türkiye tam anlamıyla şaha kalkacak" dedi. Başbakan açıklamasında şunları kaydetti: İnşallah 2017 baharından itibaren Türkiye her alanda şaha kalkmaya devam edecek.Yazın gelmesiyle ayağımızdaki bütün bağlardan kurtulmuş olacağız. Biz yavrularımızın geleceğini düşünüyoruz.
Giriş Tarihi: 14.02.2017 18:29 Son Güncelleme Tarihi: 14.02.2017 22:09Başbakan Binali Yıldırım: Türkiye 5G'nin üreticisi olacak
5G Mükemmeliyet Merkezi açılış töreninde konuşan Başbakan Binali Yıldırım, "Bir torba çimentoya para verir alırız ama biri fikir verdi mi ona para vermeyiz, Değerini sonra anlarız" dedi. Başbakan Yıldırım teknolojinin önemine değindiği konuşmasında "Parametreleri değiştir istediğini yap, güzel bir şey. İşte bu merkezde de buna benzer işler yapılıyor. Amacımız bir adım öne geçmek" şeklinde konuştu.
Başbakan Binali Yıldırım burada yaptığı konuşmada, "En büyük üstünlüğümüz yetişmiş genç insan gücümüzdür. Bu bizim üstünlüğümüz. Bunları değerlendirerek teknoloji alanında fark yaratabiliriz. 5G projesi de bu anlamda küçük ama anlamlı adımlardır" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım konuşmasında şunları kaydetti:
"TÜRKİYE 5G ÜRETECEK"
Büyük işler küçük adımlarla başlar. Bizim mutlak üstünlüğümüz yok. Petrolümüz yok. İyi fikirlere ihtiyacımız var. Benzersiz bir coğrafyaya sahibiz. 3 saat uçuşla 1,5 milyar insana ulaşıyoruz. Yıllık 30 milyar dolar paranın döndüğü bir bölgedeyiz. Bilişim ve teknoloji alanında ciddi fark oluşturabiliriz. En büyük üstünlüğümüz yetişmiş genç insan gücümüzdür. Bugün itibarıyla 7 adet proje burada sergileniyor. Bizim mutlak üstünlüğümüz yok, doğal gazımız fosil yakıtlarımız yok. O halde üstünlük sağlayacak işler yapmamız lazım. 5G teknolojisi şu anda dünyada henüz ticarileşmiş değil. Bugün itibarıyla 7 adet proje burada sergileniyor. Şu anda ulusal ve uluslararası alanda çalışma yürüten kurumlar var. Burası bir laboratuvar görevi görecek. Üretilen yerli yazılımların ve diğer teknolojilerin testleri burada yapılacak. Sonra da uluslararası sektörde yerini almış olacaklar. Türkiye 5G teknolojisinin sadece kullanıcısı değil üreticisi de olacak. Online ve offline ülkeler var. Biz Türkiye olarak online olmuş bir vaziyetteyiz. Şu anda hızımızı artırmak gibi bir hedefimiz olmalı. Bilişimde gidebildiğiniz kadar hızlı gidin. Mahsuru yok.
"İLETİŞİM ALANINDA 30 MİLYARLIK YATIRIM YAPTIK"
Rekabetin güzelliğin ayrı ayrı alt yapıyla masrafla yapmak yerine müşterek alt yapıyla olması rekabetin, ürünlerin çeşitliliği ve kalitesi ile ölçülmesi en doğru yol olur. Bu konuda işletmeler çok daha rasyonel kararları vakit kaybetmeden alacaktır. Son 15 yıldır bilişim ve teknoloji alanında neler oldu? Çağı yakalama anlamında büyük mesafe aldık. Sadece iletişim alanında 30 milyar yatırım yaptık. Mobil abone sayısı 75 milyona ulaştı. Mobil iletişimi 3 G'nin en az on katı hıza taşıyan 4,5 G uygulaması 2016 Nisan'da başladı. AR-GE harcamaları 1,6 seviyelerine çıkmış durumda. Tam zamanlı araştırmacı sayısı yükseldi ama daha çok yapacağımız iş var. Türkiye gibi bir ülkede bu rakamların 200 - 300 binleri bulmuş olması gerekiyor. Bir başka husus, teknoparklar.
"BİLİŞİM ALT YAPISI MİLLİ GÜVENLİKLE DOĞRUDA İLGİLİ BİR DURUMA GELMİŞTİR"
Günümüzde bilişim alt yapısı milli güvenlikle doğrudan ilgili bir duruma gelmiştir. Hatta darbe girişimlerine ilk olarak teknolojiyi kullanarak başlıyorlar. Hatırlayın Arap baharı denilen o hareketin öncüsü bilişim alt yapısının kullanılarak başlatılmasıyla vuku bulmuştur. 15 Temmuz'da da darbeciler önce iletişim ağlarına saldırdılar. Maalesef bu saldırılarda Türksat'ta iki kahraman arkadaşımız şehit oldu. O karanlık gecede 248 yiğidimizi şehit verdik. Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz.
Daha önce eylemlere hatta polislere atılan molotoflarla haber olan ODTÜ (Ortadoğu Teknik Üniversitesi) bu sefer teknoloji ve bilime ev sahipliği yaptığı için haber oluyor.
AÇILIŞI BAŞBAKAN YAPTIBaşbakan Binali Yıldırım, ODTÜ Teknokent'te 5G Mükmmeliyet Merkezi'nin açılışına katıldı.
Başbakan ODTÜ'ye girerken
Yıldırım, burada yaptığı konuşmada ODTÜ'de kurulan 5G Mükemmliyet Merkezi'nde yapılacaklar hakkında; "Üretilen yerli yazılımla ağ alt yapılarının testi burada yapılacak. Testler sonucu elde edilen başarılar uluslararası sektörde yerini alacak. Türkiye 5G'de uygulayıcı değil. Üretici de olacak." açıklamasını yaptı.
Başbakan Binali Yıldırım'dan kriz tellallarını üzecek açıklamaAK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, partisinin grup toplantısında konuştu. Başbakan Yıldırım grup toplantısında yaptığı konuşmada, "Terör örgütleri hep beraber koro halinde 'hayır' propagandası yapıyorsa, bunun ülkemiz, milletimiz, vatandaşımız için bir işareti var. Vatandaş, hangi tercihini yapacaksa gidip yapacak. Terör örgütlerinin 'hayır' dediği yerde benim vatandaşlarım aynı safta olmayacaktır" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım'ın grup toplantısında yaptığı konuşmadan öne çıkan başlıklar şöyle oldu:
"BU ANAYASA 1982 MODEL! HAYIR'CILAR DİYOR Kİ…"
Değerli yol arkadaşlarım kadirşinas milletim sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Ak Parti Türkiye'nin her köşesinde bacası tüten bir siyaset ocağıdır. Bunun için geçtiğimiz hafta ilçe başkanları ile bir araya geldik. Daha sonra belediye başkanlarımızla istişare toplantısı yaptık. Bugün istikrarlı bir Türkiye var. Cumhuriyet tarihinin özlemle beklediği asırlık projeleri Avrasya Tüneli, Marmaray, Yavuz Sultan Selim Köprüsü... ve daha nicelerini hayata geçirdik. Şimdi inşallah 18 Mart'ta dünyanın ayaklar arası açıklığı en büyük köprüsünü Çanakkale Köprüsü'nün temelini atıyoruz. Hayırlı uğurlu olsun. Türkiye muasır medeniyetler seviyesine ilerlerken yeni bir anayasaya ihtiyaç olmuştur. Bu anayasa 1982 model. Hayır'cılar diyor ki bir ittirirsek belki çalışır. Milletimiz 16 Nisan'da darbe ürünü bu anayasayı değiştirecek. Vatandaş o gün ne diyecek? Vesayetin her türlüsüne dur demek için, Milletin üstünde bir güç kabul edilmemesi için, Bağımsız yargı için, Gençlerin siyasete atılması için, Etkili demokrasi için, Kutuplaşma değil kucaklaşma için EVET! Görüyorsunuz evet diyecek o kadar çok sebep var ki! Evet'te bereket var. Vatandaş ne istediğini de ne yapacağını da biliyor. 16 Nisan'a kadar sahalardayız gençler! Hazır mısınız? Evet.
"PKK, FETÖ, DEAŞ, HDP HAYIR DİYOR"
Milletin aklını yalanlarla, dolanlarla, safsatalarla dolandırmaya çalışanlar yine başarılı olamamış. Vatandaş ne istediğini ne yapacağını biliyor. 16 Nisan'a kadar sahalardayız gençler! Hazır mısınız? Tüm teşkilatlarımızla il il, ilçe ilçe, köy köy, mahalle mahalle gezip Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini anlatacağız. İnanıyorum ve eminim ki, milletimiz 2007'de başlattığı bu demokratik süreci 16 Nisan'da taçlandıracak. PKK, FETÖ, DEAŞ, HDP hayır diyor! Bunlardan ses çıkmıyor, CHP niye böyle konuşuyorsun? Vatandaşımızın kararı karşısında boynumuz kıldan ince. Terör örgütleri koro halinde hayır propagandası yapıyorsa bu durumun vatandaşımız için bir işareti var. Terör örgütlerinin hayır dediği yerde benim vatandaşlarım onlarla aynı safta olmayacaktır. Terör örgütü ülkemizin de milletimizin de bayrağımızın da toprağımızın da düşmanıdır.
Türkiye demokrasisi bugüne kadar çok sınav verdi. Parti genel başkanları, milletvekilleri hapisle ölümle tehdit edildi. Cumhurbaşkanı seçilemedi. Bu bahane edilerek 1980 darbesi yapıldı. Türkiye'de demokrasinin başını öne eğdirecek bir olay daha istemiyoruz. Onun için millet EVET diyor. Bundan şüphemiz yok! FETÖ ve avanesi hayır diyor, çok yaşlı kadın dinlemeden vatandaşımızı öldüren PKK hayır diyor. Sırtını onlara yaslayan HDP de hayır diyor. Bunların değişim karşısında yer alması anlaşılabilir ama ana muhalefet yöneticilerine ne demek lazım.
"TÜRKİYE'DE DEMOKRASİNİN BAŞINI ÖNE EĞDİRECEK BİR OLAY DAHA İSTEMİYORUZ! ONUN İÇİN EVET!"
İktidarın her işine muhalefet olmayı maharet sanıyorlar. Biliyorlar ki gençleşen ve büyüyen meclis bu anlayışı kabul etmeyecek. Çözüm siyaseti isteyen millet kördüğüm politikaları güdenleri elleriyle itiyorlar. Türkiye demokrasisi bugüne kadar çok sınav verdi. Parti genel başkanları, milletvekilleri hapisle ölümle tehdit edildi. Cumhurbaşkanı seçilemedi. Bu bahane edilerek 1980 darbesi yapıldı. Türkiye'de demokrasinin başını öne eğdirecek bir olay daha istemiyoruz. Onun için millet EVET diyor. Bundan şüphemiz yok! FETÖ ve avanesi hayır diyor, çok yaşlı kadın dinlemeden vatandaşımızı öldüren PKK hayır diyor. Sırtını onlara yaslayan HDP de hayır diyor. Bunların değişim karşısında yer alması anlaşılabilir ama ana muhalefet yöneticilerine ne demek lazım. Parlamento ortadan kalkıyormuş. Şimdi parlamento ortadan kalkmıyor da! Aslında CHP de bunu çok iyi biliyor. CHP'nin resmi siyaseti "AK Parti ne derse tam tersi" şeklinde. Değerli kardeşlerim ekini ektim sırtımı rahata verdim diye bir şey yok. Çok ciddi mesafeleri katettik ama daha çok işimiz var. Terörü ülke gündeminden çıkaracağız. Kış aylarında kendince güvende olduğu bölücü terör örgütünün sığınaklarını yerle bir ettik. Kararlılığımızdan zerre miktar sapma yok!
Başbakan Binali Yıldırım AK Parti TBMM Grup toplantısında konuştu
"EL BAB KONTROL ALTINA ALINDI"
Türkiye topraklarının ötesinde de ulusal güvenliğimizi sağlamak için Fırat Kalkanı harekatımız da devam ediyor. Bu mücadeleden sonra elhamdülillah Bab'da kontrol altına alındı. Amacımız terör koridorlarının önüne geçmek. Tedbiri asla elden bırakmayacağız. Tedbiri elden bırakmadığımız bir diğer husus da FETÖ! Bu katil güruh takibimizde. Kamuda arındırmalar devam ediyor. Diyelim ki atılanlar kendilerine haksızlık yapıldığını düşünüyor. KHK ile yeniden değerlendirme mekanizmasını hayata geçirdik. 7 üyeden oluşacak idare adına itirazlar incelenip karara bağlanacak.
"YENİ YÖNETİMDEN GÜLEN'İN İADESİ İÇİN ADIMLARINI BEKLİYORUZ"
FETÖ elebaşının iadesi için girişimlerimiz devam ediyor. Türkiye'de yaşanmış bir katliamın birinci derecede sorumlusu ABD'de bir çiftlikte keyif içinde yaşayamaz. Bu kabul edilemez. Bu darbe girişiminin azmettiricisinin Gülen olduğunu ABD'li makamlara ilettik. Kanıtları teslime ettik. Yeni yönetimle görüşmelerimiz devam ediyor. Adımlarını bekliyoruz.
"REEL SEKTÖRÜ DESTEKLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ"
Diğer bir husus da ekonomidir. Reel sektörün faiz baskısı altında ezmeden döviz kurları konusunda bazı adımlar attık. Gelişmeler karşısında tedbirlerimizi alıyoruz. Reel sektörü desteklemeye devam edeceğiz. Daha geçen hafta bütün KOBİ'lere bir yıl ödemesiz faizsiz kredi kararı aldık. Böylece küçük esnafın sıkıntılarını ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. 600 bin civarında KOBİ'nin talebi olduğunu görüyoruz. Şartları tutan herkesi, bütün küçük esnafı, sanatkârı bu kredi imkândan faydalandıracağız. Dün aldığımız bir kararla çiftçilerimizin, tarım kesimine Ziraat Bankası'na ve tarım kredi kooperatiflerine olan 1 milyara yakın borçlarını 5 yıl süreyle yeniden yapılandırıyoruz. Böylece çifçimizin yanında olduğumuzu, problemlerine çözüm üretiyoruz.
"2017 BAHARINDA TÜRKİYE TAM ANLAMIYLA ŞAHA KALKACAKTIR"
Döviz kurlarında hareketlenme oldu, kıyametleri kopardılar. Şimdi iniş başladı. Felaket tellalları sus pus oldu. Küresel dalgalanmalarla başlayan döviz kurlarındaki oynaklık geçicidir. İnşallah 2017 baharından itibaren Türkiye her alanda şaha kalkmaya devam edecek.Yazın gelmesiyle ayağımızdaki bütün bağlardan kurtulmuş olacağız. Biz yavrularımızın geleceğini düşünüyoruz. Geçen hafta sayın Cumhurbaşkanımızın katılımıyla TOBB ve Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı arasındaki istihdam seferberliğini kamuoyuna ilan ettik. İŞKUR marifetiyle kamu kuruluşlarında vatandaşlarımıza iş temin ediliyor. Bunlar en az 9 ay kesintisiz çalışıyorlar. Yeni uygulamada özel sektörü de dahil ettik sayıyı 500 bine çıkardık. Hem kamuda hem özel sektörde işsizler çalışacak, parasını İşsizlik Fonu'ndan biz ödeyeceğiz. Dolayısıyla işverenlerimize ayrı bir yük gelmeyecek. TOBB Başkanlığı bünyesindeki toplam 1,5 milyonu bulan üyelerin her biri en az 1 işçi çalıştırmaya karar verdi. Bu ne demektir? 1 buçuk milyon vatandaşımıza yeni iş. Üstüne bizim 500 binlik toplum yararına çalışma hedefini de koyunca sayı 2 milyonu buluyor. Onlar sadece maaşı verecek, bir yıl boyunca vergi ve sigortayı devlet olarak biz karşılayacağız. Biz işverenlerin diğer maliyetlerini karşılayacağız. Sigorta primi ve vergiyi devlet olarak 1 yıl boyunca biz karşılayacağız. Yanında bir işçi çalıştıranlara 12 milyar katkı sağlayacağız. Türkiye buna değer. Bu millet her şeyin en güzelini hakkediyor. Değil mi ki 15 Temmuz gecesi demokrasiyi kurtaran bu millet. Türkiye için arkadaşlarımızla her alanda çalışıyoruz. Gündemimizde tek bir konu yok. Hayatın her alanında durmadan yorulmadan kararlar alıyoruz. Biten hizmetleri devreye alıyoruz, yenilerin temellerini atıyoruz. Bütün bunları geleceğe taşıyabilmek için anayasamızda bu değişikliği yaptık. Cumhurbaşkanımız Erdoğan liderliğinde Türkiye dev hizmetlerle buluştu. Onun için 16 Nisan çok önemli. Çünkü mesele memleket meselesi.
25 ŞUBAT'TA ANKARA'DA MUHTEŞEM BİR AÇILIŞ YAPACAĞIZ
Çocuklarımıza daha müreffeh daha kalkınmış bir Türkiye emanet etmek istiyor musun? Eli kanlı FETÖ gibi terör odaklarının bir daha alçakça darbe yapmasını önlemek istiyor musunuz? Bütün AK Parti teşkilatımız önümüzdeki 2 ay içerisinde sahadayız. 25 Şubat'ta Ankara Arena'da kampanyamızın muhteşem açılışı olacak. Çalışmalarımızda sağduyuyu elden bırakmayacağız. Kışkırtmalara kapılmak yok. Kalıcı yalan ve iftiralarla hayırcı blok bu süreci sakatlamaya çalışıyor. Unutmayın bizim işimiz hizmet, gücümüz millet.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Katar'a geldi!Erdoğan, Hamad Uluslararası Havalimanı'na gelişinde Katar Enerji ve Sanayi Bakanı Muhammed Al Sada, Katar'ın Ankara Büyükelçisi Salim Mübarek Al Şafi, Türkiye'nin Doha Büyükelçisi Ahmet Demirok ile büyükelçilik yetkilileri tarafından karşılandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Milli Savunma Bakanı Fikri Işık ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan da Doha'ya geldi.
Türkiye'den Rumların Enosis kararına tepkiDışişleri Bakanlığı, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Meclisinin okullarda "Enosis'in kutlanması" kararına tepki göstererek, Rum tarafında hakim olan ve Kıbrıs Türklerini Ada'nın ortak sahibi görmeyen zihniyette köklü bir değişim olmadığı takdirde Kıbrıs'ta çözüm çabalarının sonuç vermesinin güçleşeceğini bildirdi.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, "Aşırı sağcı/ırkçı ELAM (Ulusal Halk Cephesi)" tarafından önerilen ve GKRY Meclisinin 10 Şubat'ta kabul ettiği, Kıbrıs'ın Yunanistan'a bağlanmasını öngören "1950 Enosis referandumunun Rum okullarında kutlanması" kararına ilişkin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyeti (KKTC) Meclisi tarafından dün kabul edilen ortak deklarasyonun, Kıbrıs Türk tarafının haklı beklenti ve endişelerini yansıttığı kaydedildi.
KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın yaptığı ve Rum lider Nikos Anastasiadis'e söz konusu kararın iptal edilmesi çağrısında bulunduğu açıklamalara Türkiye'nin de katıldığı belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Rum liderin bu kararı 'tarihi olguya basit bir atıf' olarak nitelendirmesi ve bunu 20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekatı ile 15 Kasım Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kuruluş yıldönümü etkinlikleriyle eşdeğer gören bakış açısı anlamsız ve kabul edilemezdir. Barış Harekatı, kökünü Enosis hülyasından alan bir zihniyetin yarattığı insani trajediyi sonlandırmak amacına yönelik olmuştur. Kıbrıs'ta 11 Şubat 2014 Ortak Açıklaması temelinde iki tarafın siyasi eşitliğine dayalı yeni bir Ortaklık Devleti kurma yönündeki çabaların varmış olduğu aşamada, aşırı sağcı/ırkçı ELAM tarafından ortaya konan önerinin Rum Meclisince ve liderliğince sahiplenilmiş olmasının Ada'daki iki halk arasında güven tesisine ve müzakere sürecine yardımcı olmayacağı açıktır. Esasen, bu vesileyle ve daha önce muhtelif örneklerle görüldüğü üzere, Rum tarafında hakim olan ve Kıbrıs Türklerini Ada'nın ortak sahibi görmeyen bu zihniyette köklü bir değişim olmadığı takdirde Kıbrıs'ta çözüm çabalarının sonuç vermesi güçleşecektir."
Son dakika: Reina katliamı planlayıcısı ile ilgili flaş bilgiYılbaşı gecesi İstanbul'da düzenlenen Reina saldırısının planlayıcılarından olduğu belirlenen Abdurrauf Sert'in 10 Ocak günü İstanbul'da gözaltına alınıp yine İstanbul'da tutuklandığı ortaya çıktı.
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Gökalp Kökçü tarafından yürütülen soruşturma kapsamında katil Abdulkadir Masharipov'un kaldığı evin kira kontratını üzerinde bulundurduğu tespit edilen Antalya nüfusuna kayıtlı, aynı zamanda Fransa vatandaşı Sert'in İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince Reina saldırganı ile irtibatı tespit edilince İstanbul'da yakalandığı kaydedildi.
Şüphelinin İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'nce tutuklandığı Metris Cezaevi'ne konulduğu halende bu cezaevinde yattığı kaydedildi. Şüphelinin 11 Ocak'ta Burdur'daki ablası tarafından kayıp başvurusu yapıldığı, aynı gün terör nitelikli kayıp şahıs aranmaya başlandığı, İstanbul'da gözaltına alındığı gün olan 10 Ocak'ta herhangi bir aramasının bulunmadığı anlaşıldı.
HDP, Hüda Par, Saadet ve BBP tabanı referandumda ne diyecek?Türkiye 61 gün sonra referanduma gidiyor. Siyasi araştırmalar AK Parti, CHP ve MHP tabanı üzerine yoğunlaşırken referandum sonucunu HDP, BBP, Saadet Partisi ve Hüdapar'ın oylarının belirleyeceğini söyleyenlerin sayısı da az değil. Bu 4 siyasi oluşum hakkında alan araştırması yapan MAK Danışmanlık Başkanı Mehmet Ali Kulat ile AK Parti, MHP ve CHP dışında kalan partilerin referandum konusundaki tavırlarını konuştuk.
HDP'DEN 4-6 PUAN AK PARTİ'YE KAYACAK
HDP tabanının referandum konusundaki tavrı nasıl?
Öncelikle HDP tabanı ifadesiyle 7 Hazirandaki %13' ü mü? 1 Kasımdaki % 11'i mi baz alacağız? Bunu iyi incelemek lazım. Şu an bölgede yapılan hemen bütün kamuoyu yoklamalarında HDP % 7 lere inmiş görülüyor. Bu %7 lik blok büyük ölçüde hayır diyecektir. Aradaki 4-6 puanlık fark için şu an itibarıyla başta AK Parti olmak üzere başka bir partiye gittiğini de söylemek için erken… Ancak bu % 4-6 puanı bulan; son iki seçimde HDP ye oy verip şimdilerde HDP den kopmuş seçmenin geçmişte en az bir seçimde Ak Parti'ye oy vermiş seçmen olduğu dikkate alınırsa bölgede yapılacak iyi bir çalışma "evet" adına bölgede ciddi bir potansiyel bulunduğunu göstermektedir.
HÜDAPAR "EVET" DİYECEK
Güneydoğu'da etkili olan siyasi partilerden biri de Hüdapar. Hüdapar yönetimi referandum konusunda yarın (Çarşamba) günü bir açıklama yapacağını belirtti. Hüdapar tabanı referandum konusunda ne düşünüyor?
Hüdapar Genel Merkezi'nde yarın bir basın toplantısı ile Genel Başkan parti yetkili organları ve tabanıyla yaptıkları istişarenin sonucunu açıklayacak. Hüdapar tabanı PKK ile özdeş bir duruşu olan HDP ile aynı kulvarda bulunamayacağı gerçeğinin de etkisiyle Evet diyecek gibi… Tabanda yoğun bir "evet" talebi var. Hüdapar'ın "evet"ini partinin oy oranı ile sınırlı düşünmek yanlış olur. Bu evet bölgedeki Kürt seçmenin alternatif siyaset arayışında önemli bir adım olacaktır. Hüdapar'ın evet demesi bölgede 3. Partinin varlığına ve Hüdapar'ın bölge partisi olmasının ötesinde Türkiye siyasetinde varlığına delil niteliğinde olacaktır.
SAADET PARTİSİ %50 EVET
- Saadet Partisi ile Erbakan Vakfı'nın farklı düşündüğünü göz önünde bulundurursak Milli Görüş hareketinin tavrı ne olacak?
Bu anlamda ilk sırada Saadet Partisi'ni ifade edelim. Özellikle Prof. Dr. Mustafa Kamalak sonrası Saadet Partisi'nin Ak Parti'ye yakın bir duruş sergilemesi beklenirken yeni genel başkan Karamollaoğlu'nun Saadet Partisi olarak referandumda "hayır" diyeceğiz açıklaması tabanda ciddi şaşkınlık yarattı. Her ne kadar Saadet yönetiminin Ak Parti'nin 15 yıllık sürecinde sürekli bir ayrı politika geliştirme gayreti bilinse de merhum Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın "başkanlık sistemine" ülkemiz adına bir ihtiyaç olarak baktığı dikkate alındığında bu geleneğin devamı niteliğindeki Saadet'in referandumda evet diyeceğini düşündürüyordu. Özelllikle çok erken yapılan hayır açıklaması Saadet tabanında kırılmaları getirmiş görülüyor. Zira Erbakan Vakfı bu anlamda kendi sevenlerini evet ve hayırda muhayyer bırakarak bu çatlağa işaret etmiştir. Şu an itibarıyla Saadet tabanının %50 civarında evet vereceği söylenebilir.
"EVET" MUHSİN YAZICIOĞLU'NUN SİYASİ DURUŞUNA DAHA UYGUN
Büyük Birlik Parti yönetimi ve Parti tabanı bu konuda ne düşünüyor?
Kendisiyle bire bir görüştüğüm Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici referandum duruşlarını Parti organlarında değerlendirmeye devam ettiklerini nihayi kararlarını haftaya açıklayacaklarını ifade ederken, hayırcı cepheden hayır yönünde bir açıklama yapmaları için pek çok kişi ve MHP muhaliflerinden ziyaretler olduğunu, ancak şu ana kadar Evetçi cepheden özellikle iktidar cephesinden kimseyle görüşmediklerini ifade etti. BBP tabanı referandum konusunda ikiye bölünmüş durumda "evet" şeklinde bir görüş beyanı merhum şehit başkan Muhsin Yazıcıoğlu'nun siyasi duruşuna daha uygun olduğu için tabanda karşılığı daha yüksek olacaktır. BBP nin "hayır" ifadesi hayırcı MHP li muhaliflere meşruiyet kazandırır. BBP nin evet yada hayır demesiyle yüzdelik etki değil ama psiko sosyal etkisi yüksek bir sonuç oluşabilir.
Minibüste darp iddiası: Mahkemeye sevkedilen kadın tutuklandıLise öğrencisi F.D.A.Y., Pendik-Kadıköy hattındaki minibüste giderken, bir kadının başörtüsü nedeniyle kendisine hakaret ve darp ettiği iddiasıyla şikayette bulundu. Olaya ilişkin gözaltına alınan şüpheli A.A.K, emniyetteki işlemlerinin ardından Kartal'daki Anadolu Adalet Sarayı'na getirildi.
"KENDİMİ KORUMAK AMACIYLA SAÇINI ÇEKTİM, TÜRBANI ELİMDE KALDI"
Nöbetçi savcılıkta ifade veren kadın grafiker A.A.K.'nın suçlamaları kabul etmediği, "Depresyon tedavisi görüyorum. Önce o bana saldırdı, vurdu. Ben kendisine küfür ve hakaret etmedim. Kendimi korumak amacıyla saçını çektim ve türbanı elimde kaldı. Ve bu sırada 'Sen ölmelisin' dediğimi kabul ediyorum. Ben herkesin inancına saygılıyım" şeklinde ifade verdiği öğrenildi.
5 AYRI SUÇTAN TUTUKLAMA İSTEMİ
Savcılık şüphelinin "Tehdit", "Hakaret", "Basit yaralama", "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" ve "İnanç düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engellemek" suçlarından tutuklanması istemiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk etti. A.A.K. çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
FETÖ'nün futbol yapılanması davası başladıFetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) "futbol yapılanması"na yönelik eski futbolcular tutuklu sanık İsmail Demiriz ile tutuksuz sanık Uğur Tütüneker ve firari sanık Arif Erdem'in, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan onbeşer yıla kadar hapis cezası talebiyle yargılanmasına başlandı.
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşmaya tutuklu sanık İsmail Demiriz ile tutuksuz sanık Uğur Tütüneker katıldı. Firari sanık Arif Erdem'i ise avukatı temsil etti.
Duruşmada kimlik tespiti yapılan tutuklu sanık Demiriz, teknik direktör olduğunu ve emekli maaşı aldığını söyledi. Teknik direktör olduğunu belirten Uğur Tütüneker ise üzerine kayıtlı gayrimenkul ve arabaya tedbir konulduğunu ifade etti.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Mehmet Şenay Baygın tarafından hazırlanan iddianamede, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) futboldaki yapılanması ve sanıklara ilişkin suçlamalar anlatılıyor.
Uzun zaman ''imamlık'' yaptığı, örgüt adına futbol camiasıyla temas kurduğu ve daha sonra teröristbaşı Gülen'in Mavi Marmara gemisiyle ilgili söylemlerine kızıp örgütten bağını kopardığı belirtilen Sait Alpsoy'un savcılık ifadesine yer verilen iddianamede, Alpsoy'un, "Türk Milli futbol takımının 2002 dünya şampiyonasında üçüncü olmasının ardından cemaate yakın futbolcuların aldığı teşvik priminden 200 veya 500 bin doların bir araya getirildiği, Arif Erdem'in bu parayı teröristbaşına götürdüğü, Gülen'in kabul etmediği, sonrasında Arif Erdem'in FETÖ elebaşı Gülen'in yardımcısı olan Cevdet Türkyolu'na bu parayı verdiği ve Gülen'in de bu durumdan memnuniyet duyduğunu Arif'e söylediğini bildiği" beyanları dikkati çekiyor.
Örgütün şifreli yazışma programı ByLock kullanıcısı olan Arif Erdem'in cep telefonundan FETÖ elebaşı Gülen'e ait telefon numarasıyla 289 kez görüştüğü ve HTS kayıtlarına göre FETÖ elebaşıyla sürekli irtibat halinde olduğu belirtilen iddianamede, İsmail Demiriz'in, Galatasaray'da oynarken örgüte ilk giren isimlerden olduğu, Uğur Tütüneker'in de örgüt temsilcileriyle hareket ettiği, örgütün desteğini aldığı ve örgüte maddi yardımda bulunduğu öne sürülüyor.
İddianamede şüphelilerin, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan onbeşer yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.
Devlet Bahçeli referandum sürecine dair uyardı!MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Twitter hesabından referandum öncesi açıklamalarda bulundu.
İşte Bahçeli'nin sözleri;
"16 Nisan'da yapılacak Anayasa referandumu öncesi Türkiye marazi tartışmalarla kilitlenmiş, maksatlı soru ve sorgulamalarla boğulmuş durumda. Usta provokatörler, uzman bozguncular,icazetli spekülatörler,kuyruğu dik tutmaya çalışan müşfik kisveli münafıklar son kozlarını oynuyorlar."
"Uzun bir kıştan sonra buzlar altında filizlenen otlar gibi kara kampanya mucitleri referandum bahanesiyle tekrar meydana üşüştüler. Akıllarda MHP, ağızlarda MHP. Hep aynı soru! Müflis cenah acaba referandumda MHP'liler ne diyecek, ne karar verecek sorgulaması yapıyor."
"Dingilinden fırlayıp kontrolsüzce seyreden tekerin akıbeti neyse hakkımızdaki mesnetsiz değerlendirmelerin nezdimizdeki itibarı aynıdır. Türk milletiyle bağını koparmış, demokrasinin erdemiyle kalp rabıtasını bozmuş kim varsa tercihimizi yokluyor, bizimle ilgili yorum yapıyor."
"BAYRAĞI BUGÜN ELE ÇİZEN YARIN YELE VERİR"
"Demokratik nitelikli samimi ve safiyane eleştiriler dışındakiler elbette bizim için yok hükmündedir. Varlık içinde yokluk acı bir sondur! Kimileri kalkıyor ışıksız otellerde gürültü çıkarıp, bitmiş ve tükenmişlikleriyle çaresizliğin ve çamurluğun limanına demir atıyor."
"Bunlar avuç içlerine kınadan bayrak yaparak sözüm ona sanal gündemde yer tutmaya, çürümüş zihinleriyle ayakta durmaya çalışıyor. Anlayana;bayrağı bugün ele çizen yarın yele verir.Halbuki bayrak şereftir, bağımsızlık sembolüdür;ancak baş tacı edilir,zirvelerle taçlanır."
"HELE BİRİLERİ VAR Kİ..."
"İstikbalsiz bir hayatın bütün ağırlığını sırtında taşıyanların ikide bir gizlendikleri kaos örtüsünden başlarını çıkarması nafile çabadır. Yüzlerinden kötülük ruhu bir elmastan taşan ışık gibi parlayanların ne davaya,ne devlete,ne de büyük milletimize en ufak hayırları dokunmaz."
"Hele birileri var ki, kalpleri nedamet ve yeis içinde çarpması gerekirken Anadolu'ya hayır turuna çıkma kararları hayret ve ibret vericidir. Bir ara zamanlarını boşa harcayıp her işten kaytaranlar, araya kaynak yapıp mücadeleden kayış atanlar şimdilerde yollara düşeceklermiş."
"BUNLAR İLK İSTASYONDA İNMİŞLER, İLK HENDEKTE DÜŞMÜŞLERDİR"
"Bir gün övdüklerini göklere çıkaracak kadar heyecan duyanların,diğer gün yerip yerin dibine geçirme hevesleri kurnazlık ve karakter zaafıdır. Davamızda ileri hamlelere ayak uyduramayanların gözleri daima arkadadır. Ve bunlar ilk istasyonda inmişler, ilk hendekte düşmüşlerdir."
"Ülkülerimize ulaşılması için fedakarca emek veren özverili ve tutkulu arkadaşlarım gerçek dava ve değer simgeleridir. Onlar aynı yerindedir. Yerinde olmayan dönenler, satanlar, sapanlar, sövenler ve de savrulanlardır. Bize düşen de onlara yolunuz açık olsun demektir.Kötü gören kötü gösterir. Tıyneti iyi olanın niyeti iyidir. Fikri berrak ve oturaklı olanın kötülüğün fiili bekçisi olması beklenmemelidir."
"BUNA TARİH MÜSAADE ETMEZ, TÜRKLÜK İZİN VERMEZ"
"Bizim aramızda klik ve kulis faaliyetler yaşayamaz. Gergin yüz hatlarıyla,boğuk ses tonuyla fitneye mihmandarlık yapanların oyunları tutmaz. Dinamik bünyeye statik aşı, diri muhayyile ve muhtevaya yıkım irini enjekte edilemez.Buna en başta tarih müsaade etmez, Türklük izin vermez. Milletten çizik yemişlerle yol yürüyemeyiz. Milliyetçi Hareket'in 48 yıllık haysiyetini iki paralık etmeye çalışanlarla hedefe varamayız. Biz Türkiye'ye evet derken, birileri hayır diyor. Varsın desinler; ama unutmasınlar ki son söz millete, son hüküm milli iradeye aittir."
"SİSTEM VAHİY DEĞİL, İNSANLIK İCADIDIR"
"Hakim hükümet sistemleri insanlığın ihtiyaç ve arayışından doğmuştur. Tarihin bir diliminde pek tabii zorunlu nedenlerden de değişebilecektir. Sistem vahiy değil, insanlık icadıdır. Huzurlu, kardeşçe, birlik ve refah içinde yaşamanın formül arayışı ise hiç bitmeyecektir. Bir sistem değişikliği, tarihsel yolculukta bir durum muhasebesi, rota düzeltmesi, devlet ve toplum dengesini yeni baştan kurma arzusudur. Elden giden bir şey yoktur. Feda edilen, hiçe sayılan, yıkılan bir şey de olmamıştır. Ve de millet kendi hakkında karar verecektir."
"BUNLARIN PEŞİNE TAKILANLAR HÜKÜMSÜZDÜR, HARAMDIR"
"Türk milleti aciz, kudretsiz, sığıntı, cahil, rüştünü kaybetmiş, iradesini çaldırmış, tutsak bir kalabalık mıdır ki, güven duyulmaz? Pensilvanya ve Kandil'e adeta türbe kurup başlarında mum yakacak kadar gözü dönenler ve bunların peşine takılanlar hükümsüz, haramdır."
"BUNUN İÇİN EVET DİYORUZ"
"Hayır demek demokrasi olacak, evet demek Cumhuriyeti dağıtmak sayılacak! Bu nasıl bir kötürüm, nasıl kirli ve garez dolu bir bakıştır! Dengesizlik bir kez hız kazandı mı onu ancak güç yerine oturtacaktır. Güç ise millettir. Milletin ta kendisidir. Bunun için EVET diyoruz. Mahkum olmak istemeyen bir milleti esareti altında tutmaya muktedir olacak kadar müstebitler, artık bu dünya yüzünde kalmamıştır."
CHP'NİN ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
"Türk milleti egemenliğini kullanarak hakkına, hukukuna ve ezeli haysiyetine 16 Nisan'da sahip çıkacaktır. Bunun için EVET diyoruz. CHP'nin zoru görünce yan çizmesinden dolayı Anayasa Mahkemesi'ne gitmeme kararı, milli iradeye şeklen saygı duyma mecburiyetindedir. Biz 16 Nisan'da demokrasinin Sakarya Savaşı'nı yapacağız. Bu savaşı bir kez daha milletçe kazanacağız. Meraklanmayın tarih uyanacaktır."
İrfan Değirmenci neden kovuldu
Doğan grubu dün, Kanal D'de sabah programı yapan İrfan Değirmenci'yi ve Posta yazarı Hakan Çelenk'i kovduğunu açıkladı.
Meslektaşlarımıza geçmiş olsun diyoruz. Ne var ki ortada epeyce garip bir durum var.
Zira gazetecilerin işten çıkartılmasına gerekçe olarak "Doğan yayın ilkeleri" gösterildi. Söz konusu kişilerin referandumda "hayır" oyu vereceklerini açıkladıkları için tarafsızlıklarını yitirdikleri ve kovuldukları ilan edildi. (...)
Aklı başında herkes biliyor ki Değirmenci de Çelenk de tarafsızlıklarını yitirdikleri için kovulmadılar!
Reyting ya da yeterince "kârlı" olamadıkları gibi nedenler yüzünden zaten gönderileceklerdi.
Çelenk'i pek takip edemedim.
Ama örneğin, geçen yıl ATV'de Kahvaltı Haberleri'ni sunarken rakibim olan Değirmenci'nin reytinglerinin kötü gittiğini biliyordum. Kanal D'deki sabah programını ilk yüz program listesinde nerdeyse hiç göremiyorduk.
Hatta geçen yıl medya kulislerinde programına son verileceği ciddi ciddi konuşuluyordu. Medyanın içinde olanlar hatırlayacaklardır, Değirmenci'nin yerine gelecek isimler bile zikredilmeye başlanmıştı.
Ve bu iki gazeteci en uygun zaman gelince de Aydın Doğan'ın vermek istediği mesaja meze yapıldılar.
Peki mesaj ne? Herkes bunu tartışıyor.
Ağırlıklı görüş, referandum öncesi -"hayırcı" basın baskı altında- kampanyasının startının verildiği yönünde.
37 ilde büyük PKK operasyonu Emniyet Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre terör örgütü PKK'ya yapılan operasyonda 834 kişi yakalandı.İŞTE O AÇIKLAMA:
PKK'ya yönelik 37 ilde eş zamanlı gerçekleştirilen operasyonel çalışmalarda 834 kişi yakalandı ve 2 AK-47 otomatik silah, 11 tabanca, 15 av tüfeği, 437 çeşitli çap ve ebatta fişek, 3 şarjör, 1 telsiz, bol miktarda örgütsel doküman ve dijital materyal ele geçirildi.
Antalya’da FETÖ operasyonu: 60 gözaltı!FETÖ/PDY'nin Antalya'daki esnaf yapılanmasına yönelik Antalya İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü ekiplerince düzenlenen operasyon kapsamında 60 şüpheli gözaltına alındı.
FETÖ'YE MADDİ MENFAAT SAĞLAMAK
Alanya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından koordine edilen soruşturma kapsamında Alanya merkezli 10 ilde eş zamanlı operasyon düzenlendi. "Vakıf dernek ve şirket kurarak FETÖ'ye maddi menfaat sağlamak" suçlaması kapsamında gözaltı kararı verilen 73 şüpheliden gözaltına alınan 60'ı sorguları alınmak üzere Alanya İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.
13 KİŞİ ARANIYOR
73 şüphelinin 60'ının gözaltına alınması ardından diğer 13 kişinin arama çalışmalarının devam ettiği öğrenildi.
İngiltere söylediği tüm sözleri yuttuABD'li eski istihbarat görevlisi Edward Snowden tarafından sızdırılan 'devlet sırrı' kapsamındaki belgeleri yayımlayan fakat dönemin İngiliz Başbakanı David Cameron'ın tehdidinin ardından tüm delilleri parçalayan İngiliz The Guardian gazetesi, Hukuk Komisyonu'nun yeni casusluk yasasını ortaya çıkardı. Gazetenin haberine göre, İngiliz hükümeti 1989'dan kalma Devlet Sırları Kanunu'nun güncelleme çalışmalarını tamamladı. Guardian, taslağın yasalaşması durumunda devlet sırlarına erişilmesinin de suç sayılacağını yazdı. Hassas bilgilerin sadece paylaşılmasının değil, erişilmesinin de ceza almaya yeteceğini vurgulayan gazete, eski yasaya göre en yüksek mertebeden verilen 2 yıllık hapis cezasının da 14 yıla kadar çıkarılacağını bildirdi.
GAZETECİYE CEZA 9 AY
İngiliz gazetesi ayrıca, hiçbir STK veya medya kuruluşunun da taslağın hazırlanması sürecine katılmadığını belirtti. Guardian'ın bilgi aldığı kamuoyuna şeffaf bilgi sağlama yanlısı Open Right Groups yetkilisi Jim Killock, komisyon yetkilileriyle bir araya geldiklerini fakat kendilerine sadece yasa hakkında açıklama yapıldığını söyledi. Taleplerinin dinlenmediğini aktaran Killock, taslağın yasalaşması durumunda devlete ilişkin hassas bilgilere ulaşmış olan kişinin gazeteci olmasının bile 9 ay hapis cezasını öngördüğünü kaydetti. Öte yandan, kimsenin görüşünün alınmadığı iddialarına Komisyonu'nun internet sitesinden cevap veren Hukuk Komisyonun Başkanı Prof David Ormerod, yasayı hazırlarken medya mensupları ve insan hakları örgütleri dâhil pek çok kesimle istişare ettiklerini söyledi. 1989'dan kalma devlet sırlarının gizliliğine ilişkin kanunun dijital çağa uymadığının altını çizen Ormerod, Liberty ve Open Rights Group gibi STK'ları da sürece kattıklarını belirtti. (STAR)
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Özel Kalem Müdürü Tuncay Ceylan(...)
Ceylan'ın ABD gezisi, FETÖ'cülere destek vermesi veya koruması CHP içinde sorgulanır mı bilemem ama önemli bir siyasi parti olan CHP'nin FETÖ karşısındaki sessizliğini halk erveya geç sorgulayacak.
Bir ülkeyi iç savaşa sürüklemek için darbe girişiminde bulunan ve 248 insanımızı şehit eden, binlerce yaralı bırakan, Meclis'i bombalayan bir örgüt nasıl olur da ana muhalefet partisinin gündeminde olmaz?
Mesela CHP'nin FETÖ'ye karşı bir toplantısını, bir eylem planını duydunuz mu?
Doğrusu merak ediyorum, CHP'nin bir FETÖ stratejisi var mı? Yoksa FETÖ diye bir örgüt yok mu? Acaba CHP'liler 15 Temmuz'a kurgu dedikleri gibi FETÖ'ye de mi kurgu diyorlar?
Mardin'de çok miktarda mühimmat ele geçirildi!Mardin Valiliğinden yapılan açıklamada, "Bornova 2. J. Komd Tugay Komutanlığı komutasında, İl Jandarma Komutanlığı ve İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerimizce müşterek olarak Nusaybin ilçesi; Büyükkardeş, Küçükkardeş, Akarsu, Yavruköy, İladım ve Kuruköy mahalleleri, Ömerli ilçesi Sulakdere, Aytepe mahalleri ile Artuklu ilçesi Yardere ve Ahmetli mahalleleri kırsal alanında faaliyet gösteren PKK/KCK terör örgütü mensuplarını etkisiz hale getirmek ve arazide gizlenen örgüte ait patlayıcı madde sığınak ve barınakları bulmak, bölücü terör örgütü mensuplarına yardım ve yataklık eden milis/işbirlikçi şahısları yakalamak maksadıyla, 11-12 Şubat 2017 tarihleri arasında başlatılan Atmaca-3 Şehit Jandarma Uzman Çavuş Sezer Aydemir operasyonunda mühimmat ele geçirildi.
14 Şubat 2017 günü Nusaybin ilçesi Koruköy ve Akarsu Mahallerinde yapılan faaliyetlerde, 1 adet M16 tüfek, 10 adet M16 Şarjörü, 2 adet el bombası, 1 adet el telsizi, 200 adet M16 silaha ait fişek, 2 adet sırt çantası, 1 adet dürbün, çeşitli örgütsel doküman ve malzemeler ile yaklaşık 1 kg esrar maddesi ele geçirilmiş, düzenlenen operasyon kapsamında 12 şahıs hakkında işlem başlatılmıştır" denildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada İslam coğrafyasına işaret ederek, "Adeta bir ateş çemberiyle kuşatılan İslam coğrafyası, çok sancılı günlerden, ağır imtihanlardan geçiyor" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Twitter'dan şu ifadeleri kullandı:
Adeta bir ateş çemberiyle kuşatılan İslam coğrafyası, çok sancılı günlerden, ağır imtihanlardan geçiyor.
İSLAM DÜNYASI BOMBALARLA ANILIYOR
Yüzyıllardır barışın adresi olan İslam dünyası maalesef günümüzde acıyla, terörle, gerilimle, yıkımla, bombalarla anılıyor.
Kimlik ve mezhep temelinde birbirlerine yabancılaştırılan Müslümanlar, Suriye'de, Irak'ta ve daha pek çok yerde kendi kendilerini tüketiyor.
Dünyada, özellikle Batı'da, mukaddes dinimizi terörizmle ilişkilendirmek, yan yana anmak gibi art niyetli çabalara da şahit oluyoruz.
İFTİRALARI REDDEDİYORUM
Ben bir Müslüman olarak, kimden gelirse gelsin, İslam ile terörü ilişkilendiren tüm iftiraları reddediyorum.
Tüm bölgenin, tüm İslam aleminin, hatta insanlığın geleceği için birlik olma, birlikte hareket etme zamanı çoktan gelmiştir.
Coğrafyamıza bu acıları yaşatan DEAŞ'ı, El Kaide'yi, Boko Haram'ı, Eş-Şebab'ı, PKK'yı, YPG'yi, FETÖ'yü hep birlikte lanetlemeliyiz.
Tüm kardeş devletlere, birlik ve beraberlik içinde yaşamayı temin edecek bütünleştirici politikalar izlemeleri çağrısında bulunuyorum.
İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya Hasan Cemal ve avukatları katıldı. Mahkeme başkanı, kararını açıklayacağını bildirmesi üzerine Cemal'den son savunmasını yapmasını istedi.
BARIŞI SAVUNMUŞ!
Son sözü sorulan Cemal her zaman barışı savunduğunu iddia etti.
1 YIL 3 AY HAPİS CEZASI VERİLDİ
Kararını açıklayan mahkeme heyeti, Hasan Cemal'in "Suçu ve suçluyu övmek" suçundan beraatine karar verirken, "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Ceza ertelendi.
Hasan Cemal, 11 Temmuz 2016'da bir internet sitesinde yayımlanan "Fehman Hüseyin" başlıklı yazısında "Terör propagandası" yaptığı iddiasıyla hakkında dava açılmıştı.
BAŞKA DAVADAN DA 8 YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ
Öte yandan Özgür Gündem Gazetesi'nde nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği yaptığı sırada "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan da aynı mahkemede hakim karşısına çıkan Hasan Cemal'in, savcı mütalaasında 8 yıla kadar hapsini istedi.
Mardin'de terör operasyonu: 12 gözaltı!Valilikten yapılan açıklamaya göre, 11 Şubat'ta Nusaybin'in Büyükkardeş, Küçükkardeş, Akarsu, Yavruköy, İladım ve Kuruköy , Ömerli'nin Sulakdere, Aytepe ile Artuklu'nun Yardere ve Ahmetli mahallelerinde terör örgütü PKK'ya yönelik başlatılan "Şehit Jandarma Uzman Çavuş Sezer Aydemir" operasyonu devam ediyor.
12 kişinin gözaltına alındığı operasyonda, Koruköy ve Akarsu mahallerinde yapılan aramalarda, uzun namlulu silah, 200 fişek,10 şarjör, 2 el bombası, telsiz, 2 sırt çantası, örgütsel doküman ile bir kilogram esrar ele geçirildi.
Söz konusu bölgede 11 ve 12 Şubat'ta aralarında Kuruköy muhtarının bulunduğu 46 kişi yakalanmıştı. Böylece operasyonda gözaltına alınanların sayısı 58'e yükselmiş oldu.
Farklı adreslerde ikamet eden üniversite öğrencileri referandumda nasıl oy kullanacak?YSK Başkanı Güven, genelgelerinin hepsinin hazır olduğunu, seçim takviminin 16 Şubat Perşembe gününden önce yayımlanacağını belirtti. Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) CHP'li üyesi Mehmet Hadimi Yakupoğlu da referandum için seçim takviminin 16 Şubat'ta başlayacağını söyledi. Kurulun bugün saat 15.00'te toplanarak referandum için 60 günlük seçim takvimini yayınlanmasını karara bağlayacağını belirten Yakupoğlu, 18 yaşını dolduran ve ailesinden uzakta yaşayan öğrencilerin oy kullanabilmesi için adres değişikliğini nasıl yapacaklarına ilişkin Hürriyet'in sorularını yanıtladı:
Son başvuru tarihi netleşti! Öğrenciler için başvuru detayları...
KİRADA YA DA YAKININ YANINDA KALANLAR
Öğrenci, kiralık bir evde kalıyorsa, kira sözleşmesi veya elektrik, su, telefon gibi abonelik faturasıyla birlikte ilçe nüfus müdürlüğüne başvuracak. Öğrenci belgesine gerek yok, hemen başvurmak mümkün. Bir akrabasının, yakının yanında kalıyorsa, o evin sahibiyle birlikte yine ilçe nüfus müdürlüğüne gidecek. Evin sahibi, 'bu benim yeğenimdir, kardeşimdir' deyip beyanname verecek. Burada da öğrenci belgesine gerek yok, İlçe nüfustan aldığı belgesini, ilçe seçim kuruluna götürerek adres değişikliğini yapabilecek. Bu iki grup bugün itibariyle değişiklik başvurusunda bulunabilir. Ancak 16-18 Şubat tarihleri arasında Yüksek Seçim Kurulu, MERNİS'ten seçmen listelerini çekmeye başladığı için değişiklik yapılamaz. Dolayısıyla bu grup adres değişikliğini 18-26 Şubat tarihleri arasında da yaptırabilir.
Öğrenci yurtta kalıyorsa onların alacağı belgeler farklı olacak. Yurt müdürlüklerinden ve okudukları okulun öğrenci işlerinden alacakları iki belgeyle yurtlarının bulunduğu yerdeki ilçe nüfus müdürlüğüne başvuracaklar. Bu belgeyi de ilçe seçim kuruluna götürüp verecekler. Bu işlem sadece 18-26 Şubat tarihleri arasında yapılabilecek.
YURT DIŞINDAKİLER NASIL OY KULLANACAK?
Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları da referandumda oy kullanabilmek için adres değişikliğini kendilerine en yakın konsolosluğa giderek yaptırabilecekler, onlar için de adres değişikliği yaptırabilme süresi 26 Şubat'ta sona erecek.