Hatay'da etkisiz hale getirilen teröristlerin hikayesi ortaya çıktı: Uçtular ama kaçamadılar
Giriş Tarihi: 28.10.2020 Güncelleme Tarihi: 28.10.2020
Terör örgütü PKK'nın paramotorlu sabotaj planı bozguna uğratıldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun "hikayesini anlatacağız" dediği ve kahraman güvenlik personelimizin planlarını bozduğu hainlerle ilgili ayrıntılar ortaya çıkmaya başladı. Buna göre 4 terörist 3.5 saat uçarak Suriye'den Hatay kırsalına indi. MİT ve Emniyet istihbarat adım adım peşlerindeydi. Gittikleri yerler belirlendi ve düğmeye basıldı. 19 Ekim'deki operasyonda biri öldürüldü, biri de yakalandı. Diğer 2'si de bombalı eylem için geldikleri İskenderun'da etkisiz hale getirildi!
Sabah
Suriye'de PKK/PYD'nin kontrolündeki Münbiç'ten iki paramotorla (yamaç paraşütü) havalanıp, Amanos Dağları'na inen 4 teröristi adım adım takip eden MİT ve Emniyet istihbarat, örgütün yeni taktiğini bozdu.
PARAMOTORLA GELEN HAİNLERE KUŞATMA
Hatay'ın İskenderun ilçesinde önceki gece iki teröristin etkisiz hale getirildiği ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun, "Hikâyesini anlatacağız" dediği operasyonun öyküsüne SABAH ulaştı. Suriye'nin Münbiç bölgesinden iki paramotorla havalanan 4 terörist iki farklı tarihte Amanoslar kırsalına indi. Firari eski HDP milletvekili Demir Çelik'in 'Gri' kategoride aranan oğlu 'Savaş Agit' kod adlı Yoldaş Selim Çelik'in de (31) aralarında olduğu 4 terörist eylem için 28 Eylül ve 10 Ekim'de Münbiç'ten havalanıp Hassa kırsalına geldi.
TERÖRİSTLERİN 2'Sİ AMANOSLAR'DA TESPİT EDİLDİ
Söz konusu PKK'lı Teröristler Yoldaş Selim Çelik, 'Dilşer' kod adlı Hüseyin Acar, 'Harun' kod adlı Doğan Demir ve 'Hizan Zinar' kod adlı İdris İnce; kuş uçuşu 122 km olan Münbiç-Hatay arasında gece karanlığında 3,5 saat paramotorla yolculuk yaptı. Münbiç'ten itibaren MİT tarafından adım adım takip edilen teröristlerin bulunduğu yer tespit edildi.
TSK'nın 19 Ekim'de Amanoslar kırsalına düzenlediği operasyonda 3 milyon lira ödülle 'Mavi' kategoride aranan teröristlerden Hüseyin Acar etkisiz hale getirildi, diğer terörist Yoldaş Selim Çelik ise sağ yakalandı. İki uzun namlulu silah, tabanca ve çok sayıda mühimmatla yakalanan terörist Çelik tutuklandı.
TERÖRİSTLERE PARAMOTOR EĞİTİMİ FRANSIZLAR'DAN
Terörist Yoldaş Selim Çelik güvenlik kuvvetlerine verdiği ifadede paramotorlu sızma planıyla ilgili önemli ifşaatlarda bulundu. Çelik, "Üç bin metre yükseklikte gece karanlığında cep telefonuna yüklenen programla geldiğimiz için kimse tarafından fark edilmediğimizi sanıyorduk" dedi. İstihbarat kaynaklarından edinilen bilgiye göre PKK'lı teröristlere paramotor eğitimini Fransızlar, Suriye'nin Haseke kentinde verdi. Ayrıca İtalyan yapımı paramotorların ABD'liler tarafından satın alınarak teröristlere verildiği öğrenildi.
DEPO 70 LİTREYE ÇIKARILDI
Bu arada paramotorun, 50 litrelik yakıt deposunun teröristlerin uzun yolculuğu için 70 litreye çıkarıldığı belirlendi. Teröristlerin, indikleri Hassa kırsalında telsiz frekanslarını ayarlayamadıkları için Suriye ile irtibat kuramadığı öğrenildi.
VE PKK'LI TERÖRİSTLERİN SONU
Amanos kırsalına gelen 4 teröristten Doğan Demir ve İdris İnce'nin de saklandığı yer tespit edildi. TSK'nın hava destekli operasyonuyla teröristlerin bulunduğu noktalar vuruldu.
Ancak bölgeden kaçan iki terörist, önceki akşam Payas ilçesine sızmaya çalışırken güvenlik güçlerince kıskaca alındı. Köşeye sıkışan teröristler, gasp ettikleri araçla Payas'ta güvenlik korucularının bekleme noktasına taciz ateşi açarak bölgeden kaçmak istedi. İçinde bulundukları aracın kaza yapması üzerine de başka bir aracı gasp edip İskenderun'a doğru kaçmaya çalıştılar. Ancak güvenlik güçleri, iki teröristi İskenderun ilçe merkezinde sıkıştırdı.
UÇTULAR AMA KAÇAMADILAR
Fener Caddesi'nde yaşanan çatışmada teröristlerden Doğan Demir üzerindeki patlayıcıyı infilak ettirdi ve ölü ele geçirildi. Patlamanın ardından koşarak bölgeden kaçmaya çalışan diğer terörist İdris İnce de vatandaşın ihbarı üzerine Barbaros Mahallesi'nde saklandığı yerde öldürüldü. Teröristlerin Münbiç'ten yola çıkıp Amanos Dağları'na geldikleri 'paramotor' yolculuğu da böylece son bulmuş oldu.
2 YILDA 35 TERÖRİST
Polis, jandarma ve MİT'in ortaklaşa düzenlediği operasyonlarla son iki yılda Amanoslar'da 35 terörist etkisiz hale getirildi.
'OMZUNDA TÜFEKLE KAÇIYORDU'
Polisle çatışma sırasında kaçan ve Barbaros Mahallesi'nde ölü olarak ele geçirilen ikinci teröristin kaçışını aynı mahallede yaşayan N. K. (66) anlattı. Omzunda tüfekle kaçan bir kişinin sokağa girip saklandığını gören N. K. olay ânını "Deprem oluyor diye dışarı çıktım. 10 dakika sonra bir kişi omzunda tüfekle bizim sokağa dalıp, koşarak karşımızdaki evin arasına girdi. Biz de polislere yerini gösterdik. Neyse ki polis tarafından hemen etkisiz hale getirildi" sözleriyle dile getirdi.
TERÖRİSTLERİN 'HAİN EMELLERİ KURSAKLARINDA KALDI'
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay: Teröre ve destekçilerine bu topraklarda geçit yok.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop: Hain saldırı kahraman polisimizin dikkatiyle bertaraf edildi.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül: Huzurumuza kasteden hainlerin emelleri kursaklarında kaldı.
İletişim Başkanı Fahrettin Altun: Türkiye artık böylesi saldırılarla dizayn edilebilen, yönlendirilen bir ülke değil. Hiçbir terörist devletimizin kudretli elinden kurtulamayacaktır.
EVLERE BAYRAK POLİSE ALKIŞ
İskenderun saldırısında camları kırılan iş yeri ve evleri hasar gören vatandaşlar, balkon ve pencerelerini Türk bayraklarıyla donattı. Vatandaşlar, polise de alkışlarla destek verdi.
Hainlerden 132 kilometrelik terör uçuşu! Bölgeye böyle gelmişler
PKK, terör eylemleri için yeni bir plana kalkıştı. Paramotorla ölümcül kamikaze saldırıları planlayan hain örgütün teröristleri, Hatay'da güvenlik güçlerinin titiz çalışmaları sonucu yakalanmıştı. Rotayı izleyen güvenlik güçleri sansasyonel eylem planlayan ilk 2 teröristin 28 Eylül'de, ikinci grubun 10 Ekim'de Türkiye'ye girdiğini belirledi. Münbiç'in batısından havalanan teröristler Kilis, Gaziantep üzerinden Hatay'a kuş uçuşu 132 kilometre uçarak geldi. Yanlarında gece görüş dürbünü ve yönlerini bulabilmek için tablet bilgisayar bulunuyordu.
Münbiç'ten paramotorlarla geldikleri Hatay'da etkisiz hale getirilen teröristler Türkiye'nin önemli gündem maddelerinden birisi oldu.
İŞTE TERÖRİSTLERİN ROTASI
Alınan bilgiye göre bilgiye göre paramotorlu teröristler 2'şerli 2 ayrı grup halinde Türkiye'ye girdi. İlk grup 28 Eylül'de, ikinci grup ise 10 Ekim'de Türkiye'ye girdi. Münbiç'in batısından havalanan teröristler, Kilis hava sahası ve sınır hattına paralel bir rota izleyerek Gaziantep İslâhiye üzerinden Hatay'a, oradan da Hassa ilçesi Uzunsırt bölgesine iniş yaptı.
KUŞ UÇUŞU 132 KM
Kuş uçuşu 132 km yol kat eden teröristlerin rotası, hava araçlarının göstergelerinde yapılan inceleme ile tespit edildi. Teröristler iniş sırasında hasar gören paramotoru da ağaç dalları ve branda ile örterek sakladı. Teröristlerin uçuş esnasında gece görüş dürbünü, rotalarını belirlemek için yanlarında getirdikleri tablet bilgisayara ile harita/navigasyon programlarını kullandıkları belirlendi.
BİRİ SAĞ ELE GEÇİRİLDİ
Teröristlerin gizlemek istediği araçlar Amanoslar'ın didik didik arandığı 'Yıldırım5' operasyonunda ele geçirildi. Yapılan istihbari değerlendirmelerin ardından Jandarma ve Polis Özel Harekat birimleri teröristlerin izini sürmeye başladı. 2 teröristin yeri kısa sürede belirlendi. Hassa Eğribucak kırsalında kıstırılan teröristlerden birisi etkisiz hale getirildi, 1'i de sağ olarak yakalandı.
BASKI İLE BÖLGEDEN ÇIKARILDI
Sağ yakalanan teröristin ifadesi doğrultusunda da diğer iki teröristi arama faaliyetleri derinleştirildi. Sahada yürütülen çalışmalarla teröristler üzerinde baskı kuruldu, alan kontrolü ile erzak ve malzeme temin etmeleri engellendi. 26 Ekim'de keşif ve istihbarat bilgileri doğrultusunda Hava Kuvvetleri destekli operasyonla örgüt mensuplarının bulundukları yerler vuruldu. Teröristlerin bu bölgelerden ayrılmaları sağlandı.
10 SAAT HAVADA KALABİLİR
Ölü ele geçirilen teröristlerin kullandığı hava aracı İtalya menşeili Fly Products firmasına ait. Yakıt deposu 48 litreden 70 litreye yükseltilmiş. 70 litre yakıtla ortalama 10 saat (700-1000 km) uçuş yapabiliyor. 380 kg taşıma kapasitesine sahip. 5000 metre irtifaya kadar pilot hava koşullarından etkilenmeden uçuş yapabiliyor. Saatte yaklaşık 50-70 km hız yapabiliyor. Örgüt mensupları, toprak zemine kolaylıkla inebilmek maksadıyla lastikleri de değiştirmiş.
TALİMAT CEMİL BAYIK'TAN
Kıskaçtan kurtulmaya çalışan teröristler Payas İlçesi Kozludere Mahallesi'nde kontrol noktasından pikap tarzı bir araçla kaçmaya çalıştı.
Dur ihtarına uymayan teröristlerle kısa süreli çatışma çıktı. Sıkıştırılan teröristler farklı bir araç gasp ederek İskenderun şehir merkezine kaçtı. Ancak İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Polis Özel Harekât unsurları teröristleri adım adım takip edearek kıskaca aldı. Çatışmada yaralanan terörist kendisini patlattı.
Yeni Şafak'ın haberine göre; diğer terörist ise bölgeden kaçmaya çalışırken saklandığı yer tespit edilerek, Teslim ol çağrılarına silahla karşılık vermiş ve etkisiz hale getirilmiştir. Saldırıyı gerçekleştiren örgüt mensuplarının Harun kod adlı Doğan D. ve Zinar kod adlı İdris İ. olduğu belirlendi. Doğan D.'nın 4 yıl terör örgütü elebaşı Cemil Bayık'ın korumalığını yaptığı belirlendi.
PKK'lı teröristlerin Amanoslar'a uzanan "paramotor oyunu" bozuldu | Paramotor nedir?
Son dakika: Hatay'ın İskenderun ilçesinde patlama! İki terörist etkisiz hale getirildi...
Teröristler paramotor eğitimlerini Fransızlardan almış! Hain planları ortaya çıktı
Terör örgütü PKK'nın hain planları, güvenlik güçlerinin yakın takibiyle önlendi. Hatay'da kanlı saldırının önlenmesinin ardından teröristlerin yaptıkları plan tek tek ortaya çıktı.Buna göre 4 terörist 3.5 saat uçarak Suriye'den Hatay kırsalına indi. MİT ve Emniyet istihbarat adım adım peşlerindeydi. Gittikleri yerler belirlendi ve düğmeye basıldı. 19 Ekim'deki operasyonda biri öldürüldü, biri de yakalandı. Diğer 2'si de bombalı eylem için geldikleri İskenderun'da etkisiz hale getirildi. Öte yandan saldırı için gönderilen PKK'lı teröristlere paramotor eğitimini Fransızların, Suriye'nin Haseke kentinde verdiği ortaya çıktı.
Giriş Tarihi: 28.10.2020 Güncelleme Tarihi: 28.10.2020
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu İskenderun'daki saldırıda etkisiz hale getirilen teröristlere ilişkin son dakika haberini "Aferin kahramanlarımıza. İkisi de elde. Hikayesini anlatacağız" diyerek duyurmuştu. O teröristlerin hikayesi ortaya çıktı.
Suriye'de PKK/PYD'nin kontrolündeki Münbiç'ten iki paramotorla (yamaç paraşütü) havalanıp, Amanos Dağları'na inen 4 teröristi adım adım takip eden MİT ve Emniyet istihbarat, örgütün yeni taktiğini bozdu.
GÜVENLİK GÜÇLERİMİZDEN SON DAKİKA HAMLESİ PARAMOTORLA GELEN HAİNLERE KUŞATMA
Hatay'ın İskenderun ilçesinde önceki gece iki teröristin etkisiz hale getirildiği ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun, "Hikâyesini anlatacağız" dediği operasyonun öyküsüne SABAH ulaştı. Suriye'nin Münbiç bölgesinden iki paramotorla havalanan 4 terörist iki farklı tarihte Amanoslar kırsalına indi. Firari eski HDP milletvekili Demir Çelik'in 'Gri' kategoride aranan oğlu 'Savaş Agit' kod adlı Yoldaş Selim Çelik'in de (31) aralarında olduğu 4 terörist eylem için 28 Eylül ve 10 Ekim'de Münbiç'ten havalanıp Hassa kırsalına geldi.
TERÖRİSTLERİN 2'Sİ AMANOSLAR'DA TESPİT EDİLDİ
TSK'nın 19 Ekim'de Amanoslar kırsalına düzenlediği operasyonda 3 milyon lira ödülle 'Mavi' kategoride aranan teröristlerden Hüseyin Acar etkisiz hale getirildi, diğer terörist Yoldaş Selim Çelik ise sağ yakalandı. İki uzun namlulu silah, tabanca ve çok sayıda mühimmatla yakalanan terörist Çelik tutuklandı.
TERÖRİSTLERE PARAMOTOR EĞİTİMİ FRANSIZLAR'DAN
DEPO 70 LİTREYE ÇIKARILDI
VE PKK'LI TERÖRİSTLERİN SONU
Amanos kırsalına gelen 4 teröristten Doğan Demir ve İdris İnce'nin de saklandığı yer tespit edildi. TSK'nın hava destekli operasyonuyla teröristlerin bulunduğu noktalar vuruldu.
Ancak bölgeden kaçan iki terörist, önceki akşam Payas ilçesine sızmaya çalışırken güvenlik güçlerince kıskaca alındı.
UÇTULAR AMA KAÇAMADILAR
KAYNAK-SABAH
HAİNLERDEN 132 KİLOMETRELİK TERÖR UÇUŞU! BÖLGEYE BÖYLE GELMİŞLERCharlie Hebdo, Cerablus, Hatay! Bu saldırılar ne anlama geliyor?
Son günlerde yaşanan terör saldırıları ve kışkırtmalarının sıklaşması dikkatlerden kaçmadı. Suriye'de gerçekleştirilen saldırılar, Pakistan'da yaşanan patlama, Fransa'da ortaya konulan islam düşmanlığı...Haber7.com Yazarı Taha Dağlı, bu saldırıların ne anlama geldiğini köşe yazısında anlattı.
Türkiye'nin etrafında yaşanan terör saldırıları ve olaylarla ilgili Taha Dağlı, çok çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
İşte çok konuşulan köşe yazısı:
Son günlerde bombardıman ve terör saldırılarının ardı arkası kesilmiyor. Adresler, failler ve saldırıların yöntemleri farklı olsa da öyle ortak unsurlar var ki, dikkat kesilmemek, elde değil.
Dikkat çekici ortak unsurlar göze çarpıyor.
23 Ekim’de Suriye’de bir saldırı gerçekleştirildi.
Yer, Türkiye’nin 2016’da terörden arındırdığı Fırat Kalkanı bölgesindeki Cerablus kentiydi.
Fırat Kalkanı bölgesinde sık sık patlama olur, saldırı olur ama bu kez yöntem değişikti.
Yakıt tankerlerinin bulunduğu bir alana iki füze atıldı.
Hem de balistik füze.
Fail, Rusya’ydı.
Çünkü bu füzeler bölgede bir tek onların envanterinde bulunuyordu.
Rus füzelerinin ya Akdeniz’den ya da Himeymim’deki Rus askeri üssünden fırlatıldıkları söylendi.
26 Ekim’de yine Suriye’de saldırı oldu.
Muhaliflerin kontrolündeki İdlib vuruldu.
Rus savaş uçakları Suriye Milli Ordusuna bağlı bir grubun kampını bombaladı, 80 civarında Suriyeli asker hayatını kaybetti.
3 günde Suriye’de, Türkiye sınırına yakın ve Türkiye’yi alakadar eden iki noktada iki Rus saldırısı oldu.
Ruslar acaba Türkiye’nin Kafkasya’daki varlığından duydukları rahatsızlığı bu şekilde mi dile getiriyorlardı?
Bu soru direkt akla gelebiliyor çünkü Ruslar bunu daha önce yapmışlardı.
Türkiye’nin Libya’daki varlığından tedirgin oldukları geçtiğimiz Şubat ayında, İdlib’te Türk askerini hedef alan rejim saldırılarında da Rusya’nın parmağını konuşmuştuk.
26 Ekim’in diğer iki saldırısına bakalım.
Bunlar terör saldırılarıydı.
Adreslerden biri Suriye’nin Afrin kenti diğeri Hatay’dı.
PKK terör örgütü Afrin’de 2 sivili katletti.
Hatay’da ise kalkıştıkları terör saldırısında kendileri imha oldular.
PKK saldırılarının da bir şifresi var.
Türkiye son günlerde kimlerle en çok gerilim yaşamış, onlara bakalım.
Biri ABD.
Öyle ki ABD büyükelçiliği Cuma günü terör uyarısı yaptı, tüm temsilciliklerini kapattı.
Diğer gerilim yaşadığımız ülke Fransa.
Hazreti Peygambere ve İslamiyet’e yönelik Fransız saldırılarının karşısında duran Türkiye, Fransız mallarını boykot kararı aldı. Boykot’un adı bile ekonomileri pamuk ipliğine bağlı Fransa’nın fena halde canının sıkılmasına, yetti.
ABD ile Fransa’nın ortak yönleri sadece Türkiye ile son günlerde gerilime giren iki ülke olmaları değil.
Aynı zamanda her ikisi de Suriye’deki PKK-PYD terör örgütünün destekçileri.
Cerablus, İdlib, Afrin ve Hatay; bunlar Türkiye’yi yakından ilgilendiren saldırılardı.
Bir de biraz daha uzak bir coğrafyada çok kanlı bir saldırı oldu.
Pakistan’ın Peşaver kentinde.
Hem de bir medresede.
Çocuklar, kuranı kerim dersindeyken, bomba patlatıldı, medrese kan gölüne döndü, en az 7 kişi can verdi, 80 kişi yaralandı.
Türkiye’nin Ermenistan karşısında Azerbaycan’a verdiği destek Rusya’yı da ABD’yi de rahatsız ediyor.
Azerbaycan’a Türkiye dışında destek veren bir ülke daha var o da Pakistan.
Bunu Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de söyledi, “iki destekçimiz var biri Türkiye, diğeri Pakistan” dedi.
Fransa’nın İslamiyet’e yönelik saldırılarının karşısında dimdik duran iki ülke, yine Türkiye ve Pakistan.
Pakistan’ın Türkiye ile çok yakın bir ilişkisi var.
Bunu kenara koyup, Pakistan’ın bölgesel rolüne bakalım.
Türkiye’nin gerilim yaşadığı ABD’nin Pakistan’a karşı olan tutumu çok sert.
Pakistan’ın bilhassa Çin’le yakınlık kurmasına tepkililer.
Bu denklemin karşısına Hindistan’ı koyuyorlar.
Peşaver’de medresede bombanın patladığı sırada ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile ABD Savunma Bakanı Mark Esper’in, Keşmir konusunda Pakistan’ın kanlı bıçaklı olduğu Hindistan’da resmi ziyaret gerçekleştiriyor olduklarını da es geçmeyelim.
Son dakika: Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'tan ahlaksız Fransız dergisi CharlieHebdo’ya sert tepki
Son dakika haberine göre Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, "İfade özgürlüğü kisvesi altında, ahlaksızca Cumhurbaşkanımıza saldıran Fransız dergisini şiddetle kınıyorum. Charlie Hebdo’nun yaptığı bir mizah değil, terbiyesizliktir! Cumhurbaşkanımız üzerinden İslam’a duyulan nefrettir!" diyerek sert tepki gösterdi.
Fransız Charlie Hebdo dergisi yeni bir skandala daha imza attı. Daha önce Hz. Muhammed'e hakaret içeren karikatürle alçakça saldıran dergi, şimdi de Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef aldı. Derginin kapağında yer alan hakaret içerikli görsel, Türkiye'nin sert tepkisine neden oldu. Ahlaksız dergiye bir tepki de Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'tan geldi.
CUMHURBAŞKANIMIZ ÜZERİNDEN İSLAM'A DUYULAN NEFRETTİR
Bakan Albayrak, Twitter'dan yaptığı paylaşımda, "İfade özgürlüğü kisvesi altında, ahlaksızca Cumhurbaşkanımıza saldıran Fransız dergisini şiddetle kınıyorum. #CharlieHebdo'nun yaptığı bir mizah değil, terbiyesizliktir! Cumhurbaşkanımız üzerinden İslam'a duyulan nefrettir!" ifadelerini kullandı.
CHARLİE HEBDO'DAN BAŞKAN ERDOĞAN'A ALÇAK SALDIRI! AK PARTİ'DEN SERT TEPKİ GELDİ
CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI OKTAY'DAN CHARLİE HEBDO DERGİSİNE KINAMA
İLETİŞİM BAŞKANI FAHRETTİN ALTUN'DAN CHARLİE HEBDO DERGİSİNE KINAMA
İĞRENÇ VE AHLAKSIZSIN CHARLİE HEBDO! FRANSIZ DERGİSİNDEN BAŞKAN ERDOĞAN'A YÖNELİK KAHPECE SALDIRI
ALÇAKSIN MACRON! CHARLİE HEBDO'NUN HZ.MUHAMMED KARİKATÜRLERİ FRANSA'DA DEVLET BİNALARINA YANSITILDI!
BABACAN'IN DEVA PARTİSİ'DEN BÜYÜK REZİLLİK! CHARLİE HEBDO'NUN YAYINLARINI "İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ" OLARAK NİTELEDİLER
CHARLİE HEBDO DERGİSİNDEN YENİ TAHRİK! UZMAN İSİMLER A HABER'DE YORUMLADI
Gülen, Enver Altaylı’yı Gül’e danışman yapmak istemiş
Hürriyet Gazetesi Yazarı Abdülkadir Selvi bugünkü köşe yazısında Enver Altaylı’nın Fetullah Gülen’e yazdığı mektubun detaylarını paylaştı. Selvi yazısında Abdullah Gül'e çağrıda bulunarak, "Abdullah Gül, Fetullah Gülen’in doğrudan ya da imamları aracılığıyla Enver Altaylı’nın Cumhurbaşkanlığı’nda görev alması konusunda bir girişimi olup olmadığını açıklamalı." dedi.
GİRİŞ 28.10.2020 09:01GÜNCELLEME 28.10.2020 09:38
Abdülkadir Selvi'nin Hürriyet Gazetesi'ndeki köşe yazısı şöyle;
"Ümit Özdağ’ın Buğra Kavuncu hakkında ileri sürdüğü “FETÖ’cü” iddiası üzerine yargı harekete geçti. Buğra Kavuncu, Ümit Özdağ’ın iddiaları üzerine savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. Meral Akşener de “Sayın Ümit Özdağ’ın iddialarını ispatlaması için imkân sunuyor” demişti.
Ama söz konusu FETÖ’yle ilgili bir iddia olunca yargı harekete geçti. Şimdi de Buğra Kavuncu’nun FETÖ’cü olmadığını ispat etmesi gerekecek.
Ümit Özdağ’ın açtığı tartışmanın iki ayağı vardı.
Biri Buğra Kavuncu’yla ilgili FETÖ’cü iddiasıydı. Diğeri ise Buğra Kavuncu’nun dayısı olan Enver Altaylı’nın “Sokağa dökülün” talebiydi.
Enver Altaylı, FETÖ iddiasıyla MİT’ten ihraç edilen Mehmet Barıner’i yurtdışına kaçırma iddiasıyla yakalanmıştı. Askeri ve siyasi casusluk ile FETÖ iddiasıyla cezaevinde. Enver Altaylı hakkında düzenlenen iddianamede bir mektup yer alıyor.
ALTAYLI’NIN FETÖ’YE MEKTUBU
Bu mektup, Enver Altaylı’nın Fetullah Gülen’e yazdığı mektup.
Enver Altaylı’nın Fetullah Gülen’e “muhterem efendim” hitabıyla başlayan mektubu 11.10.2008 tarihini taşıyor. Enver Altaylı, “zat-ı âlileri” diye hitap ettiği Gülen’e “Uygun göreceğiniz bir zamanda elinizi öpmek, duanızı ve nasihatinizi almak için beni kabul buyurmanızı sizden istirham ederim” diyor.
Mektup önemli. Çünkü Enver Altaylı, bu mektubunda Kaşif Kozinoğlu’nun susturulmasını öneriyor. Kozinoğlu, FETÖ operasyonu ile tutuklandıktan sonra cezaevinde şüpheli bir şekilde ölmüştü. Altaylı onu mu kast etti bilmem ama susturulmuştu.
Enver Altaylı ayrıca Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’u da Gülen’e şikâyet ediyor.
“Yeni Genelkurmay Başkanı’nın zat-ı âlinize ve yapılan hizmetlere bakışı son derece menfidir” diyor. İlker Başbuğ FETÖ operasyonuyla tutuklanıp cezaevine atılmıştı.
CUMHURBAŞKANLIĞINDA GÖREV
Enver Altaylı’nın mektubunda Gülen’e bir de teşekkür var.
Altaylı, “Bu vesile ile zat-ı âlinize benim Cumhurbaşkanı nezdinde görev almam konusunda gösterdiğiniz gayret sebebiyle teşekkür etmek isterim” diyor.
Mektupta yazılanların bir kısmının sonuçlarını yukarıda paylaştım. Ancak Enver Altaylı’nın Gülen tarafından “Cumhurbaşkanı nezdinde” görev alması için girişimde bulunulup bulunulmadığı konusunu ise bilmiyorum. Onu ancak o tarihte Cumhurbaşkanı olan Abdullah Gül aydınlatabilir.
Enver Altaylı geçmişte Özal ve Demirel’e danışmanlıklar yapmış birisiydi. Yeniden Cumhurbaşkanlığı’nda görev almak istemesi hayatının doğal akışına aykırı değil. Ama dönemin Cumhurbaşkanı olarak Abdullah Gül, Fetullah Gülen’in doğrudan ya da imamları aracılığıyla Enver Altaylı’nın Cumhurbaşkanlığı’nda görev alması konusunda bir girişimi olup olmadığını açıklamalı."
NEDİM ŞENER GÜL-KAVUNCU GÖRÜŞMESİNİ YAZMIŞTI
Geçtiğimiz günlerde Hürriyet Gazetesi yazarı Nedim Şener Orhan Kavuncu’nun dönemin cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüşmesini köşesine taşımış ve şunları yazmıştı...
Orhan Kavuncu’nun Enver Altaylı’yı desteklemesi ve onu savunmasını sadece akrabalık ilişkisi ile açıklamak zor. Çünkü beraberlikleri başka alanları da kapsıyor. Nitekim Enver Altaylı’nın bilgisayarında ele geçirilen ve 28.12.2008 tarihli bir mektup bu ilişkiyi anlamamızı sağlıyor. Enver Altaylı 2018 yılında Özbekistan Devlet Başkanı İslam Kerimov’a “Saygıdeğer Prezindentim” hitabıyla yazdığı mektupta, Orhan Kavuncu’nun da adını geçiriyor. Altaylı, mektupta Özbekistan yönetim muhalifi Muhammed Salih’in Türkiye’den sınır dışı edilmesi konusunda FETÖ elebaşı Gülen’in rolünü anlatırken, Orhan Kavuncu’nun Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüşmesini şöyle aktarıyor:
Orkestra şefi: Enver Altaylı! Kavuncu'dan MİT'e mektup
“(...) Bizler Türkiye’de Özbekistan’a karşı faaliyet gösteren bazılarının, bu arada Salih’in gerçek yüzünü anlamış bulunuyoruz. Türkiye dışına çıkartılmıştır.
Salih’in sınır dışı edilmesinde Fetullah Gülen Hoca Efendi’nin Abdullah Gül’e yazdığı mektubun etkili olduğunu biliyorum. Ben mektubu okudum. Hoca Efendi mektubunda ekstremist dini akımlarla bağlı olan Salay ve benzeri insanların verdikleri ve verecekleri zarara dikkat çekerek, bunlara engel olmanın dini ve İslami bir vecibe olduğunu yazıyor. Bir süre önce Cumhurbaşkanı Abdullah Gül kayınbiraderim Prof.Dr. Orhan Kavuncu’yu davet etmiş ona benzer şeyler söylemiştir. Gül Orhan’a söylediklerinin tarafımdan Zatı Alinize intikal ettirileceğini bilir...”