Adım adım gelen Nazi katliamı..

Adım adım gelen Nazi katliamı

Giriş Tarihi: 21.02.2020  07:24 Güncelleme Tarihi: 21.02.2020  10:30

Almanya’da ırkçılar Müslümanlar’a saldırdı, camileri yaktı yetmedi valiyi öldürdü. Alman basını olayları küçümsedi, siyasiler görmezden geldi. Hiç bir önlem alınmadı. Ve önceki gece bir Neo-Nazi iki kafeyi basıp 4’ü Türk 9 kişiyi katletti

Almanya önceki gece yaşanan ırkçı katliamla sarsıldı.
Tobias Rathjen (43) isimli bir Neo-Nazi, saat 22.00'de Frankfurt yakınlarındaki Hessen Eyaleti'ne bağlı Hanau kentinde Türklere dönük iki ayrı saldırı gerçekleştirdi. Irkçı katil önce Hanau merkezindeki "Midnight" isimli nargile kafede üç kişiyi öldürdü. Beş kişi de ağır yaralandı.

Son dakika! Almanya'da Türklere ait kafeye silahlı saldırı: 10 ölü! Olay yerinden ilk görüntüler ortaya çıktı 

Katil daha sonra iki kilometre mesafede bulunan bir bahis bürosuna gidip önünde otomobilde bekleyen bir genci öldürdü. Ardından Kemal Koçak'a ait Sports Arena isimli kafeye girdi. Katil, büfe çalışanı Gökhan Gültekin (35), Ferhat Unvar (22), iki çocuk annesi ve hamile olan Mercedes (33) isimli Polonyalı çalışan ile müşterilerden Boşnak Hamza Kurtoviç'i (22) öldürdü. Saldırılarda ölen diğer kişilerin isimleri şöyle: Sedat Gürbüz (29), Fatih Saraçoğlu, Nasır, Afganistanlı Elvis (23).
Polis bir ihbarla araç plakası üzerinden katilin adresini tespit edip eve baskın düzenledi. Kapıyı kırarak içeri giren Rathjen ve 72 yaşındaki annesinin cesedini buldu. Irkçı katilin annesini öldürüp intihar ettiği anlaşıldı. Rathjen'in bir veda mektubu ve katliamı neden yaptığını açıkladığı bir video bulundu. Soruşturmayı Alman Federal Başsavcılığı üstlendi. Katliam ülkeyi şoke etse de aslında bir göz göre göre geldi.
Medyanın nefret dilini sürekli kullanması, göçmenleri hedef göstermesi, Neo-Nazileri cesaretlendirdi.

Son dakika! Dünya, Almanya'da katliam yapan Türk düşmanı ırkçı Alman teröristin bu skandal görüntülerini konuşuyor

NSU cinayetlerinden sonra katillere verilen göstermelik az cezalar, Naziler'in daha da rahat hareket etmesini sağladı. Her hafta bir cami saldırıya uğradı, kundaklandı. Türk siyasiler ve avukatlar tehdit edildi. Tehdit edenler polis çıkarken, olay sümenaltı edildi. Kassel Valisi Walter Lübcke öldürüldü, buna rağmen aşırı sağ ile mücadele edilmedi. Aşırı sağcıların ve zaman zaman Alman medyasının yabancıları açık hedef haline getirmesine toplum da sustu. Geçtiğimiz günlerde bir terör örgütü çökertilmiş olsa da aşırı sağcılar ve nefret dilini sonlandırmak için somut adım atılmadı. NSU cinayetlerini "dönerci cinayetleri" olarak tanımlayıp küçümseyen Alman basını, son saldırıyı da "Nargile cinayetlerinden sonra ilk fotoğraflar" başlığıyla önemsizleştirmek istedi.

CAMİDE BIÇAKLI SALDIRI
Öte yandan dün İngiltere'nin başkenti Lodra'daki Regent's Park Camisi'ne giren saldırgan namaz kılan 70 yaşlarınaki bir kişiyi sırtından bıçaklayarak ağır yaraladı. Polisin yakaladığı saldırgan tutuklandı.


MÜSLÜMANLAR'A KİN KUSTU
Irkçı Tobias Rathjen arkasında saldırıyı neden düzenlediğine dair bir mektup ve video kaydı bıraktı. Katil videodaki mesajında göçmenlerin Almanya'dan sınırdışı edilmesinin çözüm olmayacağını belirterek, Fas, Cezayir, Tunus, Libya, Mısır, İsrail, Suriye, Ürdün, Lübnan, Arabistan yarımadası, Türkiye, Irak, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan, Hindistan, Pakistan, Afganistan, Bangladeş, Vietnam gibi toplumların tamamen yok edilmesi gerektiğini söylüyor.

KATİL KEŞİF YAPMIŞ
Neo-Nazi Tobias Rathjen'in katliam yaptığı kafede saldırıdan 4 gün önce, 15 Şubat'ta çekilmiş fotoğrafı ortaya çıktı. Irkçı katilin farklı Türk mekanlarını gezerek keşif yaptığı ve saldırı yapmaya uygun yerleri belirlediği anlaşıldı. Kafenin güvenlik kamerasına yansıyan görüntüsünde Tobias Rathjen'in yeşil ceket ile mavi bir bere giydiği görülüyor.

Son dakika! Almanya'daki saldırıdan yaralı kurtulan Türk o anları anlattı 

BİRBİRİMİZİN ÜZERİNE DÜŞTÜK
Saldırıda yaralanan Muhammed Beyazkendir yaşadıklarını şöyle anlattı: "10-12 kişi vardık. Adam geldi yan taraftaki herkesi öldürdü. Sonra bizim tarafa girdi. İlk gördüğü kişinin kafasına sıktı. Ben duvarın arkasına saklanırken kolumdan vurulup yere düştüm. Başkaları da benim üzerime düştü. Altımdaki çocuğun boğazında bir delik vardı. "Dilimi hissedemiyorum, nefes alamıyorum " dedi. "Kelime-i Şehadet getir" dedim. Çocuk "Şehadetime şahitlik ediyor musunuz?" diye bağırdı ama ses çıkmadı. Sadece ikimiz kalmış gibiydik."

SABAH Almanya'daki ırkçı saldırıları sık sık manşetten duyurmuştu. Ancak Alman siyasiler ve yetkililer bunları görmezden geldi..

BUNLARIN OLACAĞI BELLİ DEĞİL MİYDİ?
Saldırının gerçekleştiği Sport Arena isimli kafenin sahibi Kemal Koçak ise şöyle konuştu: "Bunların olacağı belli değil miydi? Irkçı saldırılar son zamanlarda her tarafta oluyor. Zaten adamlar bizim burada kalamayacağımızı, gerekirse bizi ve camilerimizi vuracaklarını resmi olarak açıklıyor. Burada aşırı sağa karşı önlem alınmıyor. Sözün bittiği yer. İçeri giren saldırgan önce masada yemek yiyen üç Türk müşteriyi silahla vurdu ardından da Gökhan Gültekin'i. Katil bahis kafe tarafına geçtiğinde ben de büfeye geldim. Kardeşlerimizi, çocuklarımızı vurdular. Gökhan'ım gitti, Ferhat'ım gitti. Hepsi gitti."



ACIMIZ BÜYÜK HEPİMİZ KEDERLİYİZ
Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Ali Kemal Aydın, Hanau kentine gelerek Türk toplum temsilcileriyle ve hayatını kaybedenlerin yakınlarıyla görüştü. Aydın"Acımız büyük, üzüntümüz derin, hepimiz kederliyiz. Mölln'ü biliyoruz, Solingen'i biliyoruz. NSU davası hepimizin yakından izlediği bir davaydı. Bu hastalıklı ideolojiyi benimseyen Almanya'da şiddet eğilimli grupların, örgütlerin, hücrelerin olduğunu hepimiz biliyoruz. Bunlar camilerimize karşı, kuruluşlarımıza karşı eylem içindeydiler" dedi.

Alman basını ırkçı saldırıyı nasıl gördü?

Alman basınının çoğunluğu, Hessen eyaletinin Hanau kentinde 5'i Türk 9 kişinin katledildiği ırkçı saldırıyı "terör eylemi" olarak nitelendirdi. Frankfurter Rundschau ve Handelsblatt gibi gazeteler, saldırının "terör eylemi" olduğunu manşetlerine taşırken basın organlarının çoğunluğu alt başlıklarda veya haber yorumlarında saldırıyı "terör" eylemi şeklinde niteledi.

FRANKFURTER RUNDSCHAU: IRKÇI CİNAYETLER SERİSİNİN DEVAMI 

Frankfurter Rundschau gazetesi, haberi birinci sayfadan "Terörün zamanı" başlığıyla okurlarına duyurarak ırkçı terör saldırısının Almanya'daki ırkçı cinayetler sersinin devamı olduğu ifade edildi.

Gazetenin toplam 6 sayfa ayırdığı haberde, ırkçı terör saldırısına ilişkin kurbanlar ve saldırgan hakkında bilgilerle siyasetçilerin görüşlerine yer ayrıldı.

HANDELSBLATT: ALMANYA'DA SAĞCI TERÖR

Ekonomi ağırlıklı Handelsblatt gazetesi, "Almanya’da sağcı terör" başlığıyla verdiği haberde, ülkede, söz konusu saldırıdan gelecek için ne gibi sonuçların çıkarılacağının tartışıldığı belirtildi.

BILD: ALMANYA SİZİN İÇİN AĞLIYOR

Bild gazetesi, “Almanya sizin için ağlıyor” başlığıyla birinci sayfadan yer ayırdığı haberde, "10 terör kurbanı" ifadesini alt başlıkta kullandı. İkinci sayfada, "Terörist, annesini de öldürdü" başlığı atılan haberde, ırkçı olayın nasıl gerçekleştiği anlatıldı.

Gazetenin haber yorumunda, nefretten şikayet etmenin yeterli olmadığı aktarıldı. Almanya'nın terör kurbanları için yas tuttuğu ifade edilen yorumda, hükümetin yasaları sertleştirmesi ve aşırı sağcıların güvenlik birimlerince daha yakından izlenmesi istendi.

WELT: DERİN IRKÇI DÜŞÜNCELERE SAHİP FAİL 

Welt gazetesinin manşette veya haberlerin başlıklarına "terör eylemi" veya "terörist" ifadesini kullanmaması ise dikkati çekti.

Federal Başsavcı Peter Frank’ın ırkçı terörist hakkında söylediği "derin ırkçı düşüncelere sahip fail” ifadesini manşete koyan Welt gazetesi, ırkçı terörist hakkında "9 göçmen kökenliyi öldüren Alman", "Atıcılık sporunu yapan kişi", "seri katil" veya "zanlı" gibi tanımlamalar kullanıldı.

"Terör" kelimesine "Savunabilen demokrasi" başlığıyla ele alınan ilk sayfadaki yorumda yer veren Welt gazetesi, “Hanau’daki terör sessiz bırakıyor. Ancak yeniden konuşmak gerekiyor. Öfkeyi değil, aklı ön plana koymak önemli" ifadelerini kullandı.

TAGESSPIEGEL: IRKÇI SUİKAST, ALMANYA'YI ŞOKE ETTİ 

Tagesspiegel gazetesi, “Irkçı suikast, Almanya’yı şoke etti” başlığını kullandı. Haberde, Almanya’da 40 yıldan beri en ağır terör eyleminden sonra siyasetçilerin, Almanya için Alternatif (AfD) partisini suçladığı belirtildi.

Irkçı teröristin başkalarına fark ettirmeden radikalleştiği aktarılan haberde, eski SPD Genel Başkanı Martin Schulz'un, Hanau’daki terör saldırısından dolayı sarsıldığı ve ülkenin bir terör dalgası yaşadığı vurgulandı.

SORUŞTURMA DEVAM EDİYOR 

Almanya'da ırkçı katliamla ilgili soruşturma da devam ediyor. Saldırgan internet sitesinde ırkçı görüşlerini açıkça dile getiriyor. Irkçı saldırgan Tobias Rathjen'in sosyal hayatta ise bu görüşleri kimseyle paylaşmadığı ortaya çıktı. Uzmanlar ırkçı saldırganı "kafası çok karışık" olarak niteliyor. Psikolojik testleri geçip nasıl silah ruhsatı aldığı tartışılıyor.

Soruşturmayı yürüten ekip, 43 yaşındaki Tobias Rathjen'in tek başına hareket ettiğini düşünüyor. Yine de aşırı sağcı görüşlere sahip saldırganın Almanya'da ya da ülke dışında bağlantı kurduğu kişiler olup olmadığı araştırılıyor.

Alman basınına konuşan siyasi analistler de Tobias Rathjen'in profilinin "yalnız kurt" tanımına uyduğu görüşünde. Saldırgan "sosyal olarak yalnız", "aşırı internet aktivitesi olan", "narsist" bir kişilik olarak tanımlanıyor.

Rathjen'in kendi adını taşıyan internet sitesinde 24 sayfalık bir manifesto yer alıyordu. Buradan saldırganın, istihbarat servisleri tarafından sürekli izlediğine dair kuruntuları olduğu anlaşılıyor. Kadınlarla hiç ilişkisinin olmamasını da buna bağlıyor.

Rathjen manifestosunda, bazı kültürlerin ve ırkların tamamen ortadan kaldırılmasını savunuyor. Çoğunluğu Müslüman 20'den fazla ülke sıralıyor.

Uzmanlara göre, Tobias Rathjen'in birbirine bağladığı anlamsız komplo teorileri kafasının karışık olduğunu gösteriyor. Bu da psikolojik açıdan dengesiz olduğuna işaret ediyor.

Rathjen'in üzerinden üç adet 9 milimetrelik tabanca çıktı. İlk silah ruhsatını 2013'te aldığı belirtiliyor. Almanya'da silah ruhsatı alabilmek için psikolojik testten geçmiş olmak gerekiyor.

Rathjen'in silah ruhsatının yanı sıra düzenli olarak atış talimi yaptığı da biliniyor. Kendisini gittiği silah kulübünden tanıyan bir kişi haftada 2-3 kez talim yaptığını anlattı. Rathjen'in Amerika Birleşik Devletleri'ne gitmek istediğini söyledi.

Soruşturma kapsamında Rathjen'in katliamdan 6 gün önce keşif yaptığı da ortaya çıktı. Rathjen'in güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde yeşil ceket giydiği, mavi bere taktığı görülüyor.

Adım adım gelen Nazi katliamı